![]() |
Göründüğümüz Gibi Değiliz İşte |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Göründüğümüz Gibi Değiliz İşteKişisel İmaj - Kişilik Yapısı Hakkında - Kişisel Gelişim Yazıları göründüğümüz gibi değilizYüzleşmesi sıkıntılı, kabullenmesi de zor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Veya iyi bir öğrenciyizdir ![]() Bağlı bir eş veya sevgili olmayı da iyi beceririz çoğu kez ![]() İş adamlarının sık yurtdışı gezileri hep ‘iş’ amaçlıdır mesela, hanımlar da başarılı bir adamın arkasında olmaktan mutlu görünür! Hatta üzülürler eşlerinin otel odalarına yanlız ve bitkin dönmesine ![]() ![]() ![]() Beş yıldızlı bir otelde, bir masözden alınan bir masaj esnasında mesela, düşünülen “ne olacak bu Galatasaray’ın hali?” mi olur gerçekten? Veya para karşılığı çocuğu yaşındakilerle seks yapan zengin patronlar, patroniçeler… Hemen hepsi toplantılarda bambaşka bir tavır takınsa da, farkında değildirler çoğu kez başka bir kişilik daha taşıdıklarından ![]() İyilik meleği kıyafetimizle orada burada gaza getiren videoları paylaşırız da; kaçımız işe geç kalma pahasına sokakta yaşlı bir teyzeyle on dakika vakit geçiririz ki? Yardımseverlik “olması gereken” bir meziyet diye yer etmiştir sadece zihnimizde ![]() “Hayatımda hiç sigara izmariti veya başka bir çöpü yola atmadım” diyecek kimse var mıdır aramızda? ‘Bir izmaritten bir şey olmaz’ savunması hazır bir beyin, farkında bile değildir çoğu kez o izmariti attığından ![]() Daha ağırı; “Geberse de kurtulsak”, “Allah belasını versin”, “ölmeye ölmeye geldik”, “vur kır parçala…” Hangi duygu durumu veya hangi bilinç, kişilere bu sözleri söyletebilir ki? Bazen bilerek, bazen de bilmeyerek göstermediğimiz, başkalarınca pek bilinmeyen bir tarafımız daha var; ufak bir kişilik ![]() İlk defa Analatik Psikoloji‘nin kurucusu Carl Jung tarafından ortaya atılan “gölge” arketipi; istenilmeyen, kabul görmeyen, bastırılmış veya gizli tutulmuş kişisel özelliklerin oluşturduğu bilinçdışı bir kompleks ![]() “Persona” ise; toplumun onayını sağlamak amacıyla, bireyin dış dünyaya karşı taktığı maske ya da takındığı kimlik ![]() “Kompleks” de Türkçe karşılığıyla karmaşa demek ![]() ![]() ![]() Tool’un ‘Forty Six & 2‘ şarkısıyla başladığımız “gölge” hakkında konuşmaya devam etmeden önce, Analitik Psikolojinin temellerini atan Carl Yung‘un “kişilik yapısı“ndaki tanımlara bir göz atalım: Jung‘a göre kişilinin davranışları geçmişten etkilenir; ancak geleceğe dönük olarak da yapılanmaya devam eder ![]() Jung; bizlerde oluşan “kişilik” için, birbirleriyle sürekli etkileşimde bulunan çok sayıda sistemden bahsediyor ![]() Bu sistemler; ego (benlik), kişisel bilinçaltı, kollektif bilinçaltı ve arketipler olarak isimlendirilmiş ![]() ![]() Ego mesela bilinçli olan ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kişisel Bilinçaltı; burada bilince hiç ulaşamamış ya da ulaştıktan sonra çatışma yarattığı için bastırılmış ve geri gönderilmiş yaşantılar var ![]() ![]() Kollektif Bilinçaltı ise; insan ırkının, asırlar boyunca karşılaştığı benzer olayları belli davranış kalıplarına oturtup, bunları kuşaklar boyunca aktarmasıyla oluşuyor ![]() ![]() Toplamının ‘kollektif bilinçaltı’nı oluşturduğu bu özelliklerin her birine ise “arketip” deniyor ![]() ![]() Arketip, semboller ile belli bir biçimde algılama ve bu algılamaya uygun bir biçimde davranıyor ![]() ![]() Arketipler, başka bir söylemle, tüm insanların paylaştığı, hepimizin ruhunun ortak DNA’ları gibi ![]() Kollektif bilinçaltında bulunan belli başlı arketipler şunlar: - Persona: Çevresindeki kişilerin onayını sağlamak amacıyla, bireyin dış dünyaya karşı taktığı maske ya da takındığı kimlik ![]() ![]() ![]() Mevlana “Olduğun Gibi Görün ya da Göründüğün Gibi Ol” derken içimizdeki persona’lara konuşuyor sanki: şevkat-ü merhamette güneş gibi ol, kusurları örtmede gece gibi ol, sehavet-ü cömertlikte deniz gibi ol, hiddet-ü asabiyette ölü gibi ol, tevazu ve mahviyette toprak gibi ol, ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol ![]() - Anima ve animus: Fizyolojik olarak bir kişi gerçekte her iki cinselliğin de özelliklerini birlikte taşıyor ![]() ![]() ![]() Jung’a göre her erkekte doğuştan bir kadın imgesi var ve o erkeğin bilinçdışında bazı değerlerin oluşmasına neden oluyor ![]() ![]() ![]() Erkek çocukta anima‘nın ilk yansıdığı kişi anne olurken, kız çocukta animus’un yaşadığı ilk kişi baba ![]() Jung’a göre; erkeğin tam anlamıyla erkek olmadığını ileri sürmek çelişik ve rahatsız edici olabilir ancak ben bunun kişiliklerimize ‘tamamlayıcı’ bir katkı olarak görülmesi gerektiğine inanıyorum ![]() - Gölge: Bilinçdışımızdaki ‘diğer ben’ ![]() ![]() ![]() ![]() Yıllar önce başımdan geçen bir olayı hatırlatıyor bu gölge bana ![]() Uzun süredir tanıyıp, çok sevdiğim bir arkadaşım vardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Birine karşı mesela şiddetli nefret duyduğumuzda gölgemiz harekete geçiyor ![]() ![]() ![]() ![]() Toplumun sosyal yapısına ve kafamızdaki ideal kişiliğimizle uyuşmayan özellikler, içimizdeki barbar duygu ve istekler, başkalarının ve kendimizin bilmesini istemediğimiz, utandığımız her şey bizim gölgemizi oluşturuyor ![]() İçinde yaşadığımız toplum ne kadar baskıcı, tutucu veya katı olursa, gölge’miz de o denli büyük oluyor ![]() Gölge’mize – bilindışında olduğundan – herhangi bir eğitim veya yöntemle dokunmak mümkün değil ![]() ![]() Nerede yaşarsanız yaşayın, herkesin bir gölgesi var; insanlık var olduğu sürece olmuş, olmaya da devam edecek ![]() ![]() Gölge ve anima arasındaki bağ ile ilgili öyle laflar ediyor ki bu Jung, gel de çık içinden: “Bir erkek, kadın hakkında ne söyleyebilir ki; kendinin tam tersi olduğunu mu? Ben tabii ki cinsellik, kızgınlık, illüzyon ve teori dışında, mantıklı bir şeyi ifade etmeye çalışıyorum ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Jung, kişilerin gölge gerçeği ile yüzleşmesinin dört yolla olduğunu söylüyor: İnkar etmek, yansıtmak, bütünleşmek ve değişim (dönüşme) ![]() ![]() Jung kuramcılarının bu arada bir uyarısı var: Bilinçdışının – gölge, anima, animus, öz (kendi) – her canlandırılışı hem aydınlık hem de karanlık yöne sahip oluyor ![]() ![]() ![]() Jung’un da bahsettiği bir “işgal” tehlikesi var ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tool’un “Forty-Six & 2″ şarkı sözlerinden iki satırla da veda edelim: Karışık ve güvensiz kuruntularımın içinde, beni karşıya geçirecek bir kırıntı veya rehberlik edecek bir kelime için yuvarlanıyorum… Gölgemin içinde ne sakladığımı bilmek istiyorum ![]() Kısaca; davranışlarımızın ve duygularımızın farkında olmak ve yüzleşmek gerek zaman zaman ![]() Diğer taraftan; gören gözlere, çarpan kalplere sunduğu tüm güzellikleriyle dolu dolu yaşanası da bir hayat var önümüzde ![]() |
![]() |
![]() |
|