Prof. Dr. Sinsi
|
Türk Mutfağında Sosyo - Ekonomik Düzeye Göre Farklılaşma
Mutfağımızın Tarihi - Mutfak Kültürümüz - Mutfak Geleneklerimiz - Bölgelere Göre Yemek Gelenekleri - Mutfak Geleneğinde Değişmeler
Beslenme alışkanlıkları, ailelerin sosyo-ekonomik düzeylerine göre farklılaşmaktadır Yani, gelir arttıkça, gıda tüketim düzeyi yükselmektedir Örneğin ülke çapında yapılan bir araştırmada gelir arttıkça ekmek ve diğer buğday ürünleri tüketim miktarı azalmakta, pirinç tüketimi ise artmaktadır Bununla birlikte, özellikle kırsal kesimde sosyo-ekonomik düzey farklılaşmasının beslenme alışkanlıklarında bir farklılık yaratmadığı bölgemiz de vardır![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Örneğin Muş köylerinde yapılan bir araştırmada, varlıklı ve dar gelirli aileler arasında tüketilen gıda maddelerinin büyük çapta nitelik ve nicelik farkı göstermemesi ilginçtir Beslenme tekniği bakımından bu tür aileler arasında bir fark olmaması,beslenmenin geleneklere bağlı oluşu ile açıklanabilir![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Karbonhidratça zengin besin maddeleri (Hububatlar) gerek köy grupları ve gerekse yoksul, zengin halk arasında pek fazla fark olmaksızın yeterli derecede tüketilir Buna karşılık, protein, özellikle hayvansal protein tüketiminin normalin çok altında bulunması dengesiz beslenmeye neden olmaktadır![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Tarihsel olarak Osmanlı başkentleri ve büyük kentlerde saray köşk ve konaklardan kaynaklanan saray mutfağı ve yöresel halk mutfağı biçimindeki ayrım da sosyo-ekonomik farklılaşmayı ifade etmektedir Özellikle saraylarda, konak, yalılardaki yemek gelenekleri çeşit bakımından son derece zengindi ve ziyafetler vs yoluyla toplumsal bir nitelik taşırdı Oysaki yöresel halk mutfağı daha sade idi![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Davranış Kalıpları
Geleneksel davranışlardan birisi, yemeğin çabuk yenmesidir Kırsal kesimde mümkün olduğu kadar yemeği çabuk yiyip sofradan kalkmak, benimsenen bir davranıştır Eskiden çocuklara, sofrada “Adam olacak kişi sofrada yemek yiyişinden belli olur” denilirdi Yemeğini çabuk yiyen çocuk, işinde de becerikli ve başarılı olur inancı vardı Bunun başka bir açıklaması da, tek kaptan yemek yenilen yerlerde herkes kaşıklarken yavaş yiyene bir şey kalmayacaktır Onun için çabuk yemesi teşvik edilmiş olabilir![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Ayrıca iş sırasında yemekte fazla zamanı harcamayıp tarlada çifte çubuğa bir an önce yetişmek, işi anlamak kaygısı da çabuk yemekte rol oynuyordu Bugün hala kırsal kesimde çabuk yemek yenir Yemek yemek bir görev sayılır Karın doyurmak biçimindeki uygulamada bu görevin bir an önce tamamlanması gerekir![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Oysa kentte karın doyurma dışında, zevk, estetik öğeler de dikkate alınarak yemek daha yavaş yenir 1552 – 1556 yılları arasındaki Türkleri inceleyen bir yazar şöyle diyor:“Kaşığı ellerine aldıkları zaman o kadar acele yerler ki, aralarına karışsan şeytanı kovalıyor zannedersin İyi huylarından biri de, yemekte konuşup eğlenmemeleridir Karnı doyan Allah’a şükür deyip kalkar ve yerini başkasına bırakır ”
Kırsal kesimde yemek, genellikle yer minderlerine oturularak ve sini denen bir yuvarlak tepsi etrafında diz çökerek ya da bağdaş kurularak yenir O gün ne yemek varsa hepsi tepsiye konarak getirilir Yemek ayrı ayrı mutfaktan taşınmaz Tek kaptan yenir Kentte, masada ve ayrı kaptan yemek yenir Ulusal düzeyde % 63 9 oranında ailede yemekler sofraya konan bir kaptan ortaklaşa olarak yenilmektedir Sofrada herkese ayrı tabak içinde yemek servisi yapan aile oranı % 36 1 dir Büyük kentlerde ayrı tabak içinde yemek servisi yapılan aile oranı % 70 8 dir![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Yemek sinide yenildiği zaman, yere bir sofra altı serilerek, bunun üzerine bir elek kasnağı, ya da alçak bir iskemle konur, kasnağın üzerine bakır sini konur Böylece sini için biraz yükseklik sağlanmış olur Sini üzerine tahta kaşıklarla yufka ekmekleri dizilir Genellikle bakır tabak, tas, çanak kullanılır Oğuzlarda yemekler, “Kendürük” denilen bir deri yaygı üzerinde yenirdi Sofraya herkes sağ dizi dik, sol dizi yatık olacak biçimde sininin etrafına bağdaş kurar Böylece bir sini etrafında 12 kişi oturabilir Peçete, peşkir kullanılır![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Bugün köylere masa girmiştir Fakat köylü yine yerde yemek yer Masa, köylerde daha çok odanın bir köşesinde prestij olarak durur ve üzerine bazı süs eşyaları konur Örneğin Ankara yakınındaki Hasanoğlan'da ailelerin % 45 inin masası olduğu halde masa üzerinde yemek yiyenlerin oranı % 3 tür Buna karşılık % 96 5 oranında aileler yer sofrasında yemek yemektedir![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Masanın bir kültür karmaşığı olarak köylere girmesine rağmen ayrı tabak, bardak, çatal bıçak ile yemek yeme biçimindeki kent kültür aracı olarak benimsenmesi uzun bir zamanın geçmesini gerektirmektedir Yer sofrası, kolaylıkla kurulup kaldırılması, aile üyelerini masaya bakıma bir arada daha çok kaynaştırması gibi nedenlerle çok tercih edilmektedir Gecekondularda masada yemek yemek köye oranla daha fazladır![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Türklerin tercihlerine göre lokanta yemekleri, ev yemeklerinin yerini tutmaz Türkler daha çok ev yemeklerini tercih ederler Bu tercihte, temizlik özen gösterme, lezzet ve ekonomik faktörler rol oynar Ayrıca dışarıda yemek yeme alışkanlığı Türklerde uzun süre mevcut olmamıştır![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Ev hanımlarının kendi aralarında düzenledikleri günlerde bile çarşıdan alınmış pasta ve hazır yiyecekler tercih edilmez Mutlaka evde hanımın yaptığı tuzlu ve tatlı kuru pastalar, kekler, börekler tercih edilir Bu tercihte ise ev sahibinin becerisinin ölçülmesi ve yiyeceklerin taze olması isteği rol oynar Yemeklerimiz genellikle baharatlı, bol salçalı ve bol yağlıdır Avrupalılar bu tür yemekleri çok ağır bulmaktadırlar Bu yemeklerin çoğu da iştah açıcı niteliktedir![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Yemek evde yenir, içilir Allah ne verdiyse pişirilir, yenir, içilir, her şey evde kalır Etrafta, konu komşuya yenilen şeyler söylenmez Eğer söylenmek zorunda kalınırsa,“Söylemesi ayıp, bugün tavuk yemiştik” denir Yediği şeyleri övünerek anlatanlar kınanır Hanenin gizliliği, mahremiyeti gereği evde yenen şey etrafa söylenmez Kuşkusuz bu davranış kırsal kesim insanına özgüdür![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Kırsal kesimde eve konuk geldiğinde mutlaka yemek yedirilir Konuk ağırlama kutsal bir görevdir Bu, esasen Türk konukseverliğinin gereğidir Konuk, genellikle yemeğe geleceğini haber vermez Bu konuda formel bir davranış söz konusu değildir Evde ne varsa onu yer Onun için “Konuk, umduğunu değil, bulduğunu yer” sözü yaygındır![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Sonra evde ne varsa sofraya getirilir Bir yabancı yazar da şöyle diyor “Türkler az bir şeyle doymaktan çok, ondan bundan birçok şey yemeyi severler ”İyi cins yiyecekler, içecekler mümkün olduğu ölçüde konuğa ikram edilir Yemek ya da çayın yanında bisküvi, pasta, çörek gibi hafif şeyler ikram edilmemişse dedikodu olur![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Ödünç olarak bir mutfak eşyasını bir komşu istemişse onu iade ederken içine mutlaka bir şeyler koyar Bu, kendi pişirdiği bir yemek, bir meyve, tatlı, turşu vs gibi şeyler olabilir Eve yemeğe konuk gelmişse, önce ev sahibi yemeğe başlar Ev sahibi, yemekten konuktan önce kalkmaz Bu durum konuğa nezaketsizlik olarak nitelendirilir![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Türkler, tabağında bulunan yemeğin hepsini mutlaka yemelidir Tabağının dibini sıyırmak gerekir Tabakta bir miktar bırakırsa günah sayılır Çünkü bu israf etmemek biçimindeki dinsel kurala dayanır Oysa Avrupa’da genellikle yemeği sonuna kadar yemek görgüsüzlük sayılır “İşten artmaz, dişten artar” sözü mutfakta israf etmemeyi, tutumlu olmayı ifade eder Bu tutumlu davranış, artan yemeklerin ertesi gün yenmesi biçimindeki davranışlarda da kendini gösterir![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Özellikle kırsal kesimde erkekler, ağzını şapırdatarak yemek yer ve sesli olarak geğirir, parmaklarını yalar Kentte bu biçimde davranmak bir görgü kuralı olarak ayıp sayılır Bu alışkanlığı sürdüren babalar ise çocuklarıyla bu nedenle anlaşmazlığa düşmektedirler Kuşkusuz bu bir eğitim sorunudur![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Kişilere yemek yerken başkalarını rahatsız etmemeleri gerektiği konusunda eğitime gereksinimimiz var Sofraya oturmadan eller yıkanır Yemekten sonra da el ve ağız yıkanması alışılmış bir davranıştır![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Toplu Yemek Yeme Geleneği
Türkler de toplu yemek geleneği de oldukça yaygındır Toplu olarak, törenle, şölenle yemek yeme Türklerin tarihinde sık sık görülen bir gelenektir Eskiçağ Anadolu’sunda dinsel törenlerde toplu yemek yeme geleneği vardı Düğünlerde, savaşa gidişte, başarılı bir işten dönüşte, ölü gömme törenlerinde, dinsel derneklerde toplu yemek yenirdi![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Bunun uzantısı olarak günümüz Anadolu’sunda başta düğünler olmak üzere, Ramazanda, Hıdrellezde, yağmur dualarında, göçlerde, yemekli mevlitlerde, uzun yolculuklarda, bir konuk gelişinde, bayramlarda, sünnetlerde, doğumlarda, ziyafetlerde, toplu yemek yenir![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Bu törenlerde özel yemekler yapılır, en sevilen en iyi yemekler hazırlanır, yenir, içilir, eğlenilir Örneğin et yemekleri, etli pilav, baklava, börek ve çeşitli tatlılar yenir Bu gelenekler de bölgesel farklılıklar gösterir![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Mutfak Düzeni
Kırsal kesimde standart mutfak düzeni söz konusudur Mutfakta üst üste 5-6 kat sergen bulunur En altında testi, ibrik, el leğeni, dizili olur Onun üstünde tencereler, daha üstünde kaplar, sahanlar, daha üstünde kuşane, çorba tasları, en üstte tepsiler, çini tabaklar dayalı olur![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Türklerde oldukça zengin mutfak araç gereçleri vardır Kazanlar, büyük tencereler, siniler, tepsiler, bakır sahanlar, tavalar, güğümler, çömlekler, bakraçlar, kepçeler, sefer tasları, kaseler, mutfakların baş araçlarıdır Bu araçların bol çeşitli oluşu da mutfak zenginliğimizi göstermektedir![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Eskiden mutfağa çok önem verilirdi Görücüler, kız almaya geldikleri evin önce mutfağını görmek isterlerdi Bugün kentlerimizde Batı tarzı araç gereçler kullanılmaktadır Bakır ve naylon malzemeler kalkmış gibidir Gazeteler bile promosyon olarak tabak çanak vermektedir![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Özel Amaçlı Yemekler
Kentlerde çeşitli amaçlarla yemek yeme alışkanlıkları da vardır Örneğin iş adamlarının belirli kararlar almaları, anlaşmalar yaptıkları iş yemekleri, diplomatların devlet adamlarının düzenledikleri resmi yemekler, ödül alanlar, yarışma sahipleri için onur yemekleri gibi![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Sonuç
Beslenme alışkanlıkları bir ölçüde bir sorun olarak devletin sorumluluklarını gerektirmiştir Bu nedenle konu, kalkınma planına da geçmiştir 4 Kalkınma Planında beslenme sorunları aşağıdaki biçimde dile getirilmiştir (4 Beş Yıllık Kalkınma Planı, S 462; 463 ve 469)![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Türkiye’de yer yer dengesiz, yetersiz ya da yanlış beslenmeye rastlanmaktadır Nüfusun % 17 5’inin yetersiz kalori tüketimi, % 10’unun protein yetersizliği, % 22 5’inin de protein yönünden dengesiz beslenme ile karşı karşıya olduğu saptanmıştır Bu durumda dünya standartlarına göre orta derecede bir beslenme sorununun varlığından söz edilebilir![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Beslenmenin özel dikkat istediği doğum sonrası küçük çocukluk yaşları, Türkiye’de beslenme sorunlarının en sık rastlanan devreleridir Okul öncesi çocuklar 0-5 yaş arasında yetersiz ve dengesiz beslenmeye bağlı olarak % 20 oranında büyüme ve gelişme geriliklerine rastlanmaktadır![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Çocuk ölümlerinin nedenlerinin % 50’sinin beslenme bozuklukları olduğu söylenebilmektedir Öte yandan, Türkiye’de kadının doğum öncesi ve sonrasının gerektirdiği özel bir beslenme ile desteklenmemesi, bir halk sağlığı sorunu olarak ağırlık taşımaktadır![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Kendi yiyecek gereksinmesinin tamamını üretebilen bir ülke olan Türkiye’de beslenme sorunlarının nedenlerinin başında gelir yetersizliği ve dağılımındaki dengesizlik, beslenme ve yiyeceğe ayrılan gelirin iyi beslenmek için en iyi şekilde nasıl kullanılabileceği konusunda eğitimsizlik ve yiyecek maddelerinin ulaştırılma ve dağıtımında görülen yetersizlik gelmektedir![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Beslenme kalıbı incelendiğinde, besin maddelerinin tüketimi Türkiye’de bazı özellikler göstermektedir Bitkisel yiyecekler temel tüketim maddesidir Günlük kalori gereksinmesinin % 60’ını sağlayan buğday bu grup içinde en büyük yeri tutmaktadır![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Hayvan varlığı yeterli olmasına karşın, çeşitli hayvansal yiyeceklerin özellikle et ve sütün, yurt içi tüketime aktarılacak biçimde üretilemediği, genellikle iyi dağıtılamadığı, piyasalarının iyi düzenlenemediği, bu nedenle tüketimlerinin de normalin altında olduğu görülmektedir Beslenme politikası da aşağıdaki gibi formüle edilmiştir![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Nüfusun yeterli ve dengeli beslenmesi için zorunlu olan temel besin maddelerinin üretimi özendirici ve yurt düzeyine dengeli dağıtımın yönlendirici düzenlemeler yapılacaktır Ana çocuk sağlığı hizmetlerinde, okul ve okul öncesi çağdaki çocuklara yönelik beslenme programları, görülen eksik beslenmeye ve beslenme eğitimine ağırlık verecek biçimde yeniden düzenlenecek 0-6 yaş arası çocukları beslenmede zorluk çeken ailelere devlet yardımı sağlanacaktır ”
Yetersiz ve dengesiz bir beslenme üzerinde durulmuştur Yetersiz ve dengesiz beslenme, toplum sağlığını olumsuz yönde etkilemektedir Böyle beslenen insanların hastalıklara karşı direnci az ve verimleri düşük olmaktadır![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Halkımız çoğu beslenme bilgilerinden yoksundur Bu nedenle ülkemizde yaygın ve etkin bir beslenme eğitimine önem verilmelidir Bu eğitim, kitle iletişim araçları yolu ile, okullar, ana-çocuk sağlığı merkezleri ve sağlık ocağı ve evlerinde uygulamalı ve sürekli olarak yapılmalıdır![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Toplumsal değişme süreci içerisinde hızla değişmekte olan mutfağımızda geleneksel türlerin kaybolmasına, korunmasına turistik açıdan tanıtılmasına çalışmalıyız Özellikle ulusal ve yöresel Türk yemekleri ele alınarak bilimsel araştırmalara konu olmalıdır Ancak araştırma bulgularıyla besinlerimizin besleyicilik ve sağlık açısından değeri daha iyi ortaya çıkacaktır![frmsinsi.com](images/smilies/frmsinsi.gif)
Kültür ve Turizm Bakanlığı
|