|  | Caz |  | 
|  06-27-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   CazCAZ Başlangıçta Kuzey Amerika’da yaşayan siyahların müziğiyken, sonraları bütün dünyada benimsenen bir müzik türü  Caz, Birinci Dünya Savaşı’na kadar yalnızca New Orleans ve çevresindeki halkın müziğiydi  Ancak birkaç yüz müzisyenin uğraştığı, yaklaşık elli bin dolayında dinleyicisi olan bir türdü  Dinleyicilerinin çoğunluğu Delta bölgesinin yoksulluk içinde çalışan siyahlarıydı  1920′ye doğru, bütün ABD’de bilinen ve kötü taklit edilen bir duruma geldi  On yıl sonra Avrupa’nın büyük kentlerinde hem dinleniyor hem de icra ediliyordu  1940′a doğru artık bütün dünyada tanınıyordu  1960′lara gelindiğindeyse dünyanın her yerinde önemli bir müzik türü, bir sanat tarzı olarak benimsendi  1960′larda, gelişmekte olan bütün toplumlarda gözle görülür bir kimlik bunalımı, Kızıl ve Mavi arasında ?soğuk’ bir savaş yaşanıyordu  Bunalım, kendisini müzikte, modada, resimde kısaca kültürel birçok alanda gösterdi  Caz müziği de, diğer sanat dalları gibi bu buhrandan etkilendi  1920-1930′lu yıllarda rağbet gören caz müziği de 1960-1970′lerde popülerliğini kaybetmişti  10-15 dakika uzunluğundaki caz parçaları seyircinin ilgisini uyanık tutmakta zorlanıyordu  Bunun yanı sıra, toplumu sürükleyen ?modernleşme’ akımı, resim, heykel ve grafik gibi birçok alanda kendini gösterdiği gibi müzikte de hissediliyordu  Müzikte modernleşmeyle caz müziği oldukça gözden düştü  Artık caz, ne çoğunluk tarafından dinleniyordu, ne de caz severler tarafından  İşte bu dönemde bir grup müzisyen tarafından cazı özgürleştirme çabaları gerçekleştirildi  Belirli hiçbir düşüncenin ya da temanın olmadığı “Free-Jazz” akımı, Ornette Coleman tarafından başlatıldı  1960-1980 arası Ornette Coleman gibi birçok caz müzisyeninde “avant-garde” olma telâşı görüldü  Formsuz, temelsiz ve düşüncesiz olarak gelişigüzel kromatizme (notaların yarım ses arallıklarıyla sıralandığı gam) ilgi arttı ve bu sayede klâsik müzikteki atonalite elde edilmeye çalışıldı  1970′li yılların başında elektrikli aletler cazda kullanılıp rock etkileriyle karıştırıldıktan sonra, jazz-rock fusion ya da yalnızca fusion denilen, satış amaçlı bir tarz ortaya çıktı  Miles Davis, Chick Corea, Stanley Clarke, Marcus Miller, Herbie Hancock gibi caz müzisyenleri bu tarzdan oldukça etkilendiler  1980′lerin ikinci yarısına doğru elektronik fusion tarzı popülerliğini kaybetti ve caz yavaş yavaş önem kazanmaya başladı  1980′lerde popüler müzik piyasasındaki elektronik etkisinin kaynağı, aslında 1960-70′lerdeki caz müziğinden gelmektedir  Kimi eleştirmenlerce fusion, caz müziğinin dışında bir tarz olarak algılanmakta, kimilerince de, caz müziğinin bir kolu olarak düşünülmektedir   | 
|   | 
|  | 
|  |