Hamilelikte bulantı ve kusmalar |
06-26-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Hamilelikte bulantı ve kusmalarHamileliğin erken dönemlerinden itibaren bulantıya sıklıkla rastlanır Bulantı hamileliğin en erken ortaya çıkan bulgularından biridir Hamilelik bulantıları kusmaya, iştahsızlığa neden olabilir ve beraberinde anne adayında belli kokulara karşı aşırı hassasiyet söz konusu olabilir Bulantı ve kusmalar genellikle sabah daha şiddetli olduğu için bu duruma İngilizce'de "morning sickness" (sabah hastalığı) adı verilmiştir Hamileliğe bağlı olarak östrojen salgısının artmış olması ve yine bir hamilelik hormonu olan HCG salgısının normalden fazla olması, veya seviyeler normal sınırlar içinde olmasına karşın bireysel duyarlılığın yüksek olması bulantılar ve kokulardan tiksinme gibi belirtilerin sorumlusu olarak kabul edilir Bazı önlemler alarak hamilelik bulantılarının ilaç tedavisi görmeden atlatılması mümkündür Bunun için: •Yatağınızın kenarında kraker veya bisküvi benzeri gıda maddelerini hazır bulundurun Sabah bunları yedikten sonra yataktan çok yavaş bir şekilde kalkın Yataktan yavaş kalkmanız mide içeriğinizin hareketini engelleyecek, bu da öğürme refleksinin ortaya çıkmasını engelleyecektir •Günlük öğününüzü üç öğünde değil beş veya altıya bölerek alın Burada amaç midenin aşırı dolmasını ve böylece kusma refleksinin devreye girmesini engellemektir •Sıvıları yemekler arasında alın Yemekler esnasında fazla sıvı almayın •Midenize ve barsaklarınıza dokunan yiyeceklerden uzak durun Tiksindiğiniz kokulara alışmaya çalışmak yerine bunlardan uzak durun •Bu önlemlerle şikayetleriniz geçmezse doktora başvurun Anne adayının bulantı şikayetleri günlük yaşamını olumsuz etkilediğinde, yukarıdaki önlemlere cevap alınamadığında doktor önerisiyle kullanılan bazı ilaçlarla belirtiler hafifletilebilir Bulantı giderici olarak anne adayına verilen tablet veya fitil şeklindeki ilaçlar yıllardır doktorlar tarafından kullanılan ve bebek üzerinde hiçbir olumsuz etki yapmadığı düşünülen ilaçlardır Ek olarak B vitaminlerinin ön planda olduğu bir vitamin tedavisi de belirtilerin hafiflemesine yardımcı olabilir Ayaktan ilaç tedavisine karar verildiğinde anne adayı ilaçlarını kullanırken yukarıda bahsedilen önlemlere de uymalıdır Hamilelikteki bulantı ve kusmaların gün boyunca sürmesi, ayaktan ilaç tedavisine cevap vermemesi, anne adayının normal beslenmesini, günlük faaliyetlerini engellemesi, genel durumunu bozması veya aşırı kilo kaybına yol açması durumunda tıpta hiperemezis ("hamileliğin aşırı bulantı ve kusması") adı verilen durum söz konusu olur Hiperemezis ileri inceleme ve tedavi gerektiren bir durumdur Hamilelikte bulantı ve kusmaya nispeten sık rastlanırken bu denli normaldışı seyir gösteren bulantı ve kusmalara hamileliklerin ancak binde dördünde rastlanır Hiperemezis genç yaşta ilk hamileliğini yaşayanlarda daha sık görülür Fazla kilolularda, çoğul hamileliği olanlarda ve sosyokültürel seviyesi yüksek olanlarda nispeten daha sıktır Hiperemezis genellikle hamilelik haftasının büyümesine paralel olarak hafifler ve birinci trimester sonunda veya ikinci trimesterin başlarında (14 Haftada) biter Hiç bir tedaviye cevap vermeyen ve hamileliğin sonlandırılmasını gerektirecek kadar şiddetli bulantı ve kusmalara çok ender rastlanır Anne adayının şikayetleri ayaktan ilaç tedavisine cevap vermiyorsa, bulantı ve kusmalar anne adayının genel durumunu etkilemeye başladıysa, kilo kaybı ortaya çıktıysa, laboratuar incelemeleri vücuda uzun süredir besin maddelerinin alınmadığını gösteriyorsa (idrarda keton cisimleri müsbet bulunursa) veya incelemeler vücudun susuz kaldığı yönünde bulgular veriyorsa (idrarın yoğunluğu artmış, rengi koyu bulunursa, kan elektrolitleri dengesizse) anne adayının hastaneye yatırılarak tedavisi gündeme gelir Hastaneye yatırmada amaç serum tedavisi verilmesidir Serum tedavisi anne adayınının kaybettiği sıvı, elektrolit ve besin maddelerini damar yoluyla geri vermek açısından çok önemlidir Bulantı giderici ilaçlar ve vitaminler de bu kez kalçadan veya serumun içine katılarak verilir Serum tedavisiyle anne adayı genellikle bir hafta içinde kendini toparlar Nadir durumlarda bir haftadan daha uzun süre hastanede yatması gerekebilir Taburcu edilirken anne adayına evde kullanmak üzere ilaçlar verilir Çoğul hamilelik durumlarında HCG normalden çok fazla miktarlarda üretildiğinden bulantı şikayetleri çok daha fazla olur ve anne adayının genel durumunun etkilenmesine neden olabilir Her bulantı ve kusmayı hamileliğin normal bir seyri şeklinde değerlendirmek doğru değildir Özellikle çok şiddetli olan ve tedaviye zayıf cevap veren bulantı ve kusmalarda, birinci trimester bitiminde devam eden veya ikinci trimesterde yeni başlayan bulantı kusmalarda aynı belirtilere yol açabilecek diğer hastalıklar da aranır Yine hamilelik dönemine tesadüf eden karaciğer, safra yolları, pankreas, mide ve barsak hastalıkları, tiroid bezi hastalıkları, yumurtalık kistinin “boğulması” (bu durum şiddetli ağrıyla beraberdir), şeker hastalığı başlangıcı ve son olarak da beyin hastalıkları da ileri derecede bulantı kusma nedeni olabilir Aşırı bulantı-kusmaların anne adayı ve gelişmekte olan bebeği üzerine olan etkileri Erken hamilelikte aşırı bulantı ve kusmaları olan anne adaylarının hamileliklerinin daha sağlıklı geçtiği ve düşük yapma oranlarının da azaldığı sıklıkla gözlenen ancak bilimsel olarak nedeni aydınlatılamayan bir durumdur Ancak aşırı bulantı ve kusmaları olan ve yetersiz tedavi gören veya tedaviye cevap vermeyen anne adaylarında bu durum tersine dönebilir Kilo kaybı, elektrolit dengesizlikleri, besin ve vitaminlerin yetersiz alınması durumunda bebekte gelişme geriliği gelişebilmektedir Aşırı bulantı ve kusmaları olan anne adayının sık sık hastaneye yatmak ve tedavi görmek zorunda kalmasının, uygun tedavi gördüğü sürece hamileliğinin ileri dönemlerini olumsuz etkilemesi söz konusu değildir Aşırı bulantı ve kusmalarda laboratuar incelemeleri: Şiddetli bulantı ve kusmayla doktora başvuran her anne adayının genel sistem muayenesi yapıldıktan sonra ultrason incelemesiyle hamilelik haftası belirlenir Ultrasonda çoğul hamilelik veya mol hamileliği gibi etkenler kolaylıkla ortaya konabilir Mol hamileliği saptanması durumunda tedavi daha farklı bir yön kazanır Tam idrar incelemesinde aç kalınan süre dolaylı olarak ortaya konabilir Açlık süresi arttıkça idrarda başta aseton olmak üzere keton maddeleri artış gösterir Keton idrarda ne kadar yüksekse bulantı ve kusmalar vücudu o kadar etkilemiş demektir Tam idrar tetkikinde ölçülen idrar yoğunluğu ve idrarın gözlenen rengi de vücudun genel sıvı durumu hakkında bilgi verir Normal idrar rengi açık sarıdır Vücut susuz kaldığında böbreklerin idrar üretimi de azaldığından idrarın rengi daha koyu ve yoğunluğu da daha yüksek olur Kan elektrolitleri de vücudun su durumu hakkında detaylı bilgi verir Vücut susuz kaldığında kan yoğunlaştığı için kandaki sodyum ve potasyum miktarı artar Elektrolitlerin artmış bulunması bulantı ve kusmaların çok şiddetli olduğunu gösterir ve acil tedavi gerektiren bir durumdur Ancak elektrolit dengesizliği yaratacak kadar ağır seyreden aşırı bulantı ve kusmalar çok nadirdir |
|