06-25-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Akıl Ve İslam
Akıl Ve İslam
Akıl herkeste eşit değildir En yüksek akıl ile en aşağı akıl arasında binlerce derece vardır Her işte ve hele dini işlerde akla güvenilemez Din işleri, akıl üzerine kurulamaz Çünkü akıl, bir kararda kalmaz Herkesin aklı, birbirine uymadığı gibi, selim olmayan akıl, bazen doğruyu bulur, yanılması ise, daha çok olur En akıllı denilen kişi, mütehassıs olduğu dünya işlerinde bile, çok hata eder Hele ahiret bilgilerinde akla hiç güvenilmez
İnsanların şekil ve ahlakları gibi, akıl ve ilimleri de, farklıdır Birinin aklına uygun gelen birşey, başkasının aklına uygun gelmeyebilir O halde, din işlerinde, akıl, tam bir ölçü olamaz Ancak, akıl ile din birlikte, tam ve doğru bir vesika ve ölçü olur
Selim olmayan akıl, bir gerçeği kabul etmezse, bunun ne kıymeti vardır? Selim olan akıl, din hükümlerinin hepsinin pek yerinde ve doğru olduğunu açıkça görür
Mutezile'ye göre aklın yolu birdir Akıl, herkeste eşittir Akıl şaşmaz bir hüccettir Akıl ile Allah’ın varlığını bilme mecburiyeti olduğu gibi, haram ve helal olan şeyleri de akıl ile bilme mecburiyeti vardır Halbuki, haram, helal ancak nakil ile anlaşılır Akıl dinde delil değildir
Dinimizde delil dörttür:
Kitap, Sünnet, İcma ve Kıyas-ı fukaha
Bid'at ehli, (Aklın ve dinin yolu birdir Dört mezhebi bire indirmelidir! Akla ve dine uygun olanlarını toplayıp bir mezhep haline getirmek gerekir) diyor Halbuki Peygamber efendimiz farklı ictihadların rahmet olduğunu bildirmiştir Her ne kadar akıl, iyiyi kötüden ayıran bir kuvvet ise de, her işte ölçü olmaz Allahü teâlâya ait bilgilerde akıl senet olmaz Akıl, kendi başına dinin emir ve yasaklarını bilseydi, Peygamberlere, âlimlere lüzum kalmazdı
|
|
|