Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Toplum ve Yaşam > Beslenme, Diyet ve Sağlık

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
epidemiyolojisi, hastalıklar, hipertansiyon, kardiyovasküler

Kardiyovasküler Hastalıklar - Hipertansiyon Epidemiyolojisi

Eski 06-25-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kardiyovasküler Hastalıklar - Hipertansiyon Epidemiyolojisi



Kardiyovasküler hastalıklar tüm dünyada yüksek oranda morbidite ve mortaliteye yol açan hastalıklardır Hipertansiyon Dünya Sağlık Örgütü’ne göre dünyadaki her sekiz ölümden birinin sorumlusu olup en öldürücü üçüncü hastalıktır (1) İnme, konjestif kalp yetmezliği, miyokard infarktüsü, periferik vasküler hastalık ve son dönem böbrek yetmezliği gibi kardiyovasküler hastalıklar için hipertansiyon en yaygın bilinen düzeltilebilir risk faktörüdür (2)

Kardiyovasküler hastalıklar kesintisiz bir süreç olarak kabul edildiğinde hipertansiyonu tek başına değil diğer risk faktörleri ile birlikte değerlendirmek gerekir Hipertansiyonu tek başına değerlendirdiğimizde kan basıncı 115/75 mmHg’yı aştığında riskin artmaya başladığı görülmektedir Bu düzeyin üzerindeki sistolik basınçta 20, diyastolik basınçta 10 mmHg’lik artış kardiyovasküler hastalık riskini 2 kat artırmaktadır (3) Hipertansiyonun bu olumsuz etkisinin evrensel olduğu Amerika ve Avrupa kıtaları ile Uzak Doğu, Güneydoğu Asya ve Okyanusya’yı içeren bir çalışma olan İnterheart çalışması ile gösterilmiştir (3, 4)

Bir çok epidemiyolojik çalışmada gösterildiği gibi gelişmiş ülkelerde yetişkin popülasyonda hipertansiyon prevalansı % 25-55 arasında tahmin edilmektedir Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Kanada ve 6 Avrupa ülkesinde yapılan bir çalışmada hipertansiyon prevalansı Avrupa ülkelerinde ortalama % 44,2 iken Kuzey Ame-rika’da % 27,6 bulunmuştur Bu çalışmada Kuzey Ameri-ka’da ve Avrupa ülkelerinde cinsiyetler arasında hipertan-siyon prevalansı açısından bir fark yok iken yaşa bağlı hipertansiyon prevalansına bakıldığında 35-44 yaş arasında Kuzey Amerika’da % 14 iken Avrupa ülkelerinde % 27 bulunmuştur Aynı çalışmada 65-74 yaş grubunda hipertansiyon prevalansı Kuzey Amerika’da % 53 iken Avrupa ülkelerinde % 78’dir Buna rağmen 35-64 yaş grubu göz önüne alındığında Avrupa ülkelerinde hipertansiyon tedavisinde başarı Kuzey Amerika’ya göre düşük bulunmuştur (5) Portekizde yapılan PAP çalışmasında 18-90 yaş arasındaki popülasyonun % 42,1’inin hipertansiyonu olduğu ve bu hasta grubunun sadece % 46,1’inin hastalıklarının farkında olduğu, yine hasta grubunun % 39’unun antihipertansif tedavi aldığı ve yine tüm hasta grubunun sadece % 11,2’inde kan basıncının kontrol altında olduğu tespit edilmiştir (1) Yine bir AB üyesi olan İspanya’da yapılan çalışmada ise orta yaş grubunda yaklaşık 6 milyon kişinin hipertansiyonu olduğu, bunların 3,3 milyonunun hipertansiyonlu olduklarını bilme-dikleri, hastalıklarını bilen her 10 hastadan 3’ünün tedavi almadığı ve tedavi alan her 10 hastadan 8’inde ise kan basıncı kontrolünün sağlanamadığı ortaya konmuştur (6)

Bir Asya ülkesi olan Tayvan’da yapılan NAHSIT çalışmasında ise 19-44 yaş arasında erkeklerde hipertansiyon prevalansı % 6 iken kadınlarda % 3 olup 44 yaş üstünde ise pre-valans erkeklerde % 27 kadınlarda % 29 bulunmuştur Ancak 65 yaş üstünde ise kadın-larda hipertansiyon prevalansı % 47’lere çıkmaktadır Bu Asya ülkesinde ise hipertan-siyonun tedavi ile kontrolü idealden çok uzakta olup kırsal alanda daha düşük kentlerde yüksek olması gibi coğrafi farklılıklar da göstermektedir (7) Kore’de yapılan ANSAN çalışmasında ise hipertansiyon prevalansının % 33,7 olduğu tespit edilmiştir Bu çalışma-da kadınlarda hipertansiyon prevalansı % 24,5 erkeklerde ise % 41,5 75 yaş üstü popü-lasyonda % 71,9 olarak bulunmuştur Tüm bunlara rağmen bu ülkede hipertansiyonlu bireylerin % 78,6’ı antihipertansif tedavi alırken tedavi alan bireylerin sadece % 24,3’ün-de kan basıncı kontrol altındadır (8)
Bir Afrika ülkesi olan Mısır’da yapılan çalışmada da hipertansiyon prevalansı yaş ile birlikte artmakta olup en yüksek prevalans 65-74 yaş arasında % 59,4’dür Bu ülkede 25 yaşın üzerinde hipertansiyon prevalansı % 26,3 olarak tahmin edilirken kadınlarda erkeklere göre hafifçe prevalans daha yüksek gözükmektedir Bu çalışmada da gelişmekte olan bir ülke olan Tayvan’da olduğu gibi Mısır’da da Kahire gibi kentlerde kırsala göre hipertansiyon prevalansı daha yüksek bulunmuştur Bu ülkede hipertansiyonlu popülas-yonda antihipertansif tedavi alma oranı sadece % 23,9 iken hipertansiyonu kontrol altında olanların oranı ise sadece % 8’dir (9)
Ülkemizde hipertansiyon prevalansı ile ilgili ilk yapılan çalışma TEKHARF çalışma-sıdır Bu çalışmada hipertansiyon prevalansının % 33,7 olduğu, yaş ilerledikçe prevalan-sın arttığı, ülkemiz kuzeyinde prevalansın % 40’ların üzerine çıktığı, ülkemiz güneyinde ise % 30’ların altına indiği tespit edilmiştir Bu çalışmanın bir diğer sonucuda yaklaşık 3,3 milyon yetişkinde hipertansiyonla birlikte bir diğer risk faktörü olan hiperko-lesteroleminin birlikte bulunmasıdır (3, 10) Ülkemizde yapılan bir diğer çalışma ise PATENT çalışması olup bu çalışmada hipertansiyon prevalansı % 31,8 bulunmuştur Pa-tent çalışmasında hipertansiyon prevalans kadınlarda % 36,1 iken erkeklerde % 27,7 sap-tanmıştır Bu çalışmada hipertansiyonluların sadece % 40,7’sinin hastalıklarının farkında olduğu tespit edilmiştir Bu çalışmada hipertansiyonlu hastaların sadece % 31,1’inin anti hipertansif tedavi aldığı tedavi alanların ise sadece % 20,7’inde kan basıncının kontrol al-tında olduğu saptanmıştır (11) Ülkemizde yapılan bir diğer çalışma olan METSAR çalışmasında yetişkinlerde hipertansiyon prevalansı % 41,7 iken hasta grubunda tedavi ile kan basıncı kontrolü oranı sadece % 6’dır (12) Yine THINK çalışmasında ise toplumumuzda antihipertansif tedavi alan hipertansiyonlularda da yüksek inme riskinin olduğu gösterilmiştir (13)
Yapılan bu çalışmaların gösterdiği gibi Avrupa Kuzey Amerika ve Pasifik bölgesinde hi-pertansiyon sıklığında çok ciddi farklılıklar olmadığı görülmüştür Afrika ülkeleri, Çin, Hindistan ve Asya’nın bir bölümünde hipertansiyon sıklığı ise % 7-15 arasındadır (14) Ülkemiz ise yapılan çalışmalarda görüldüğü gibi Avrupa ülkelerinin hipertansiyonlu has-talarının demografik özellikleri ile benzer özellikler göstermektedir
Gelişmekte olan ülkelerde de infeksiyöz ve parazitik hastalıkların kontrolüyle birlikte son dekadlarda yaşam profili dramatik bir şekilde değişmiştir Bununla birlikte Kardiyovasküler hastalıklara bağlı morbidite ve mortalite gelişmekte olan ülkelerde de artmaktadır (8) Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hipertansiyonlu hastaların önemli bir bölümü hastalıklara farkında olmadıkları gibi tedavi alanların çok azında kan basıncı kontrolü sağlanmaktadır Unutulmaması gereken bir diğer konu da hipertansiyonu yalnız değil diğer kardiyovasküler risk faktörleri ile birlikte değerlendirip tedavinin buna göre belirlenmesi ve sonuçta kardiyovasküler hastalıklara bağlı morbidite ve mortalitenin azaltılmasıdır

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.