Ecdadın, öğretmene verdiği değer |
06-25-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Ecdadın, öğretmene verdiği değerEcdadın, öğretmene verdiği değer Birçok lider ve komutan savaş alanlarında bile kendilerini yetiştiren kişileri yanlarından ayırmazken, onlara karşı gösterdikleri saygı ise örnek olacak nitelikte ’SULTAN MEHMET BENİM, AMA O BENİM HOCAMDIR’’ Yaptığı fetih ile bir çağı kapatıp yeni bir çağ açan Fatih Sultan Mehmet, İstanbul fethi sonrası yanında onu yetiştiren Akşemseddin ile birlikte şehre girince yol boyunca dizilmiş şehir halkı ellerindeki çiçek demetlerini padişaha sunmak için yaklaşır Beyaz sakalı ve duruşuyla Akşemseddin’i padişah sanan halk, çiçekleri ona sunmaya çalışırken, atını geri çeken Akşemseddin göz ucuyla Fatih Sultan Mehmet’i gösterir Fatih Sultan Mehmet ise bunun üzerine, çiçeklerle kendisine doğru yürüyenlere, ‘’Gidiniz çiçekleri gene ona veriniz Sultan Mehmet benim, ama o benim hocamdır’’ ifadesiyle hocasına verdiği değerin büyüklüğünü en iyi şekilde gösteriyor YAVUZ’UN ATININ ÇAMURU Yavuz Sultan Selim’in Mısır Seferi sonrası dönüşünde yanında hocası Anadolu Kazaskeri İbn-i Kemal de bulunmaktadır Ordu ilerlerken bir ara çamurla kaplı bir sahadan geçilirken İbn-i Kemal’in atının ayağı sürçer ve yerden sıçrayan çamurlar padişahın kaftanını kirletir Büyük alim İbn-i Kemal, başını önüne eğer ve endişeli gözlerle beklerken padişah ‘’Hocam üzülmeyiniz Sizin gibi bir alimin atının ayağından sıçrayan çamur bizim için bir ziynettir’’ ifadelerini kullandıktan sonra kaftanını çıkarıp, “Vasiyetimdir, öldüğüm zaman bu kaftanı sandukamın üzerine sersinler” der Hocasına verdiği değeri gösteren Yavuz’un vasiyeti de yerine getirilir ve çamur sıçrayan kaftan, sandukasına örtülür |
|