Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
cervantescervantes, hayatı, kimdircervantes, miguel, saavedra

Miguel De Saavedra Cervantes-Cervantes Kimdir-Cervantes Hayatı

Eski 06-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Miguel De Saavedra Cervantes-Cervantes Kimdir-Cervantes Hayatı



Miguel De Saavedra Cervantes-Cervantes Kimdir-Cervantes Hayatı


Don Quişote
Bundan yaklaşık 450 yıl önce, İspanya’nın Alcala de Heneras kasabasında, -eczacı olduğu da rivayet edilen- yoksul bir sağlık memurunun yedi çocuğundan biri olarak doğmuştu Miguel De Cervantes Amerika kıtasından İspanya kralına akıtılan zenginliklerin, İspanyol altın çağının başlarıydı o yıllar Yoksullar için ise değişen pek bir şey yoktu Ailesi ile Madrit’e taşınan Cervantes, ancak kısa bir süre okula gidebilmiş, eğitimini kendi kendine tamamlamıştır Edebiyatla ilk tanışması da bu yıllardadır
Cervantes, 1569’da, kimilerine göre hapse mahkum edildiği için, İtalya’ya gitti Osmanlılara karşı düzenlenen Haçlı seferine katılmak üzere donanmaya yazıldı 1571 Leponte deniz savaşında yaralandı, sol elini kaybetti ama yine de savaşmayı sürdürdü Cervantes Dönüş yolculuğu sırasında ise talih sırt çevirmişti ondan Cezayir’deki Türk korsanların eline düştü Birkaç başarısız kaçma girişiminin ardından, istenen fidye parası temin edildi ve 1580 yılında özgürlüğüne kavuşarak İspanya’ya döndü Ne var ki beklediği bir mevkii sunulmadı kendisine Yazarlık hayatı bu nedenle başlar Önceleri tiyatro ile ilgilendi Bir çok oyun yazdıysa da, bugüne yalnızca “El trato de Argel “ ve “La Numanica” ulaşabilmiştir Ardından ilk romansı “La Galatea”yı tamamladı, kitabın getirisi ile de evlendi Bu evlilik ona huzurdan çok geniş bir ailenin sorumluluğunu yüklemiş; bakması gereken insan sayısı artmış, evin geçimi zorlaşmıştı Tekrar memuriyete döndü Donanmanın ambar memuruydu ama hesapları iyi tutamadığı için kasa açık verdi ve Cervantes yeniden hapse düştü
Hapisliği verimli geçti Cervantes’in Don Kişot’u burada tasarladı 1605 tarihinde kitap yayınlandı ve sevildi İlk birkaç hafta içinde kaçak olarak üç baskısı daha sürüldü piyasaya Ancak, Cervantes Lemos kontunun himayesi altına girene dek parasızlık derdinden kurtulamadı Geçimi kont tarafından sağlanan Cervantes, artık rahatça yazabilirdi öykülerini 1613 yılında basılan “Novajeles ejampleres”te 13 öyküsü yer alır 1614 tarihli “Vaje del Parnaso” ise yergi şiiridir “Don Kişot”un ikinci bölümünü, bazılarının kitabı kendilerine mal etmeleri üzerine 1615’de yazar 1616’da tamamladığı son yapıtı “Los trabojos de Persiles Sigusmunda”nın -(Persiles ve Sigismunda’nın Seyahatleri)- yayımlanmasından bir süre önce de ölür

İlk roman, ilk klasik
Romanın ilk örneği olarak kabul edilir Cervantes Modern romanın miladı olarak burjuva devrimlerinin gösterildiği düşünülürse, erken bir üründür o Henüz feodalitenin tasfiye edilmediği, burjuva birey kavramının oluşmadığı bir tarihte, Cervantes, Don Kişot’un şahsında klasikleşen ve günümüze kadar gelen bir tip yaratmayı başarmıştır Hayatını bir hiç uğruna harcayan bu meczup, hem ortaçağ şövalyeliğinin sonunu ve trajedisini, hem de inandığı değerler uğruna savaşan, bir kolunu kaybeden, fedakarlığının karşılığını alamayan ve iyi niyeti nedeniyle hapse düşen Cervantesin kendi düş kırıklıklarını simgeler
Konu artık herkesin ezberindedir herhalde; IBölümde, Le Mancha bölgesinde yaşayan Alonso Quijano, okuduğu romantik çağ şövalyelerinin romanslarından etkilenerek, bu müessesenin yeniden canlandırılması için yola çıkar Ancak, ideali ile kendi gerçekliği arasındaki görüntüsel uçurum bile komiktir Kafasında bir tas, elinde bir sopa, üzerinde paslı bir zırh ve cılız atı ile o, bir şövalye karikatürüdür Maceralarını adamak için seçtiği güzel, yakınlarındaki bir köylü kızıdır Önemsizdir bütün bu ayrıntılar; her şey -Don Kişot adını alan- Alonso’nun kafasında olup bitmektedir zaten Gördüğü nesnelerin asıllarından büyü nedeniyle farklılaştığına inanınca mesele de kalmaz Bir şato olarak varsaydığı köhne bir handa yapılır şövalyelik töreni Dönüş yolunda -bol vaatle kandırdığı- Sancho ile karşılaşınca ekip tamamlanır Bundan böyle maceralar, yel değirmenlerine, koyun güden çobanlara, makinelere, şarap tulumlarına saldırılar başlayacaktır Bölümün sonunda, akrabaları ve köyün papazı tarafından kandırılarak evine -biraz da zorla- getirilir
İkinci bölümde -zihinsel olarak değilse bile- sıhhati düzelmiştir Don Kişot’un Sancho ile yeniden yola koyulurlar Bu arada ünü duyulmaya başlamıştır Eğlenceye pek meraklı olan Dük ve Düşes, onun için bir oyun hazırlarlar Don Kişot şatoda gerçek bir şövalye gibi iltifat görür, Sancho’ya ise bir ada niyetine, bir çiftlik parçasının valiliği verilir Kahramanlarımız mutludur ama oyun uzun sürmez Adasını istediği gibi yönetemeyeceğini anlayan Sancho istifa eder Don Kişot -bir mizansen olan- düelloda yenilir ve koşul gereği köyüne dönmek zorunda kalır Yeniden eve gelen Don Kişot aniden hastalanır İşin tuhafı artık deliliği de sona ermiştir Hayaller dünyasına geri dönmeyi reddeder, papaza günahlarını çıkarttırır ve ölür

Romanstan Romana
Romanslar, Orta çağın, soyluların ve şövalyelerin maceralarını, kahramanlıklarını, aşklarını, erdemlerini hikaye eden popüler bir edebi türüydü O yüzyılın romanıydı romanslar Romandan en büyük farkı, bireyi değil, dönemin yüksek değerlerinin simgesi olan bir kahramanı anlatmasındaydı Bu anlatılarda aşk öne çıktığı zaman pastoral romans, yiğitlik ön plana çıktığı zaman şövalye romanı adlandırması yapılıyordu
16yüzyılda, romanlarda giderek sıradan insanlar da görülür oldular 1553 tarihli “Lazarillo de Tomes”, bir köylünün serüvenlerini oldukça gerçekçi bir biçimde aktaran ve en başarılı bulunan romanstır Öyküdeki kahraman gibi işsiz güçsüzlerin İspanyolca’daki karşılığı olan picaro, bu yeni türe pikaresk denmesine neden olmuştur İşte Cervantes böyle bir yazım kültürünün mirasçısıdır “Don Kişot” ise, bir pikaresktir aslında ama pikareskten romana geçişin de öncüsüdür
Eleştiri yüklüdür metin Ancak bu eleştiriyi yalnızca “ölmekte olan şövalyeliğe” karşı düşünmek doğru olmaz Tersine, uçup giden değerler karşısında hüzün doludur Cervantes Oysa, yapacak insani bir uğraşları olmayıp günlerini eğlenmekle geçiren Dük ve Düşes özelinde soyluluğa karşı acımasızdır Şövalye saf ve temiz ruhludur İnsanlığı kurtarmak, kötülüğü yenmek gibi bir amaçla çıkmıştır yola Onun fark edemediği, kötülüğün artık doğa üstü olmadığıdır Kötü olan güçlü kişilerdir ve onlara karşı savaştan bir idealistin galip çıkması mümkün görünmemektedir
Hikayenin en önemli öğelerinden birisi “deliliktir” Deliler, Orta Çağ’ın ilginç bir topluluğuydu Hemen her yerleşim bölgesinde rastlanabilen bu insanlar, toplumla iç içe yaşıyor, zaman zaman alaya alınıyor, itilip kakılıyor, ama bir dokunulmazlık zırhı ile korunuyorlardı da Kimsenin söylemeye cüret edemediği kelimeler onlara yasak değildi, doğal davranışların dini baskılarla kısıtlandığı o yıllarda, delilerin içlerinden geldiği gibi hareket etmesinde yadırgatıcı bir yan yoktu Aslında delilerin dünyası daha akılcıydı Bu akılcılığı Erasmus “Deliliğe Övgü”de işlemiş ve bir bilge-deli yaratmıştı Edebiyatın ilk bilge delisi ise Don Kişot’tur Haksızlık etmeyelim, Sancho da onun kadar bilge, onun kadar delidir

Çağdaş bir anlatı
Aradan bunca yüzyıl geçmesine, yazıldığı dönemde henüz birtakım yazım teknikleri denenmemiş olmasına rağmen, “Don Kişot” hem içerik hem de biçimsel yönlerden çağdaş bir metindir Bugüne dek, Dostoyevski’nin “Budala”sı Prens Mişkin’den, Flaubert’in “Madame Bovarys”ine, oradan Kafka’nın Bay K’sına kadar pek çok roman kahramanına bulaşmıştır Don Kişot’luk Hatta romanlardan gerçek dünyaya taşmış, umutsuz mücadelelere girişen kişilerin nitelemesi olmuştur
Kurgusallığın ve metinler-arasılığın kökleri de “Don Kişot”ta bulunabilir Romanını yazarken, kendi dönemindeki bütün yazım türlerini denemiştir Cervantes Epik parodi, pastoral romans, ulusal dildeki öyküleme, soneler, hükümdar tartışmaları, pikaresk ve doğu öykü anlatımını bir araya getirmiş ve modern romana bir zemin hazırlamıştır Bölümler arasına serpiştirilmiş ek öyküler ve hayali Arap tarihçisi Cid Hemata Benegeli’ye dayandırılan geri plan ise, post-modern edebiyatın, Borgesvari bir anlatım tarzının atasıdır
“Don Kişot”, kişilerin gelişimini, birbirlerini etkileyişini ve karakter özelliklerinin yer değiştirişini hikaye sürerken diyalektik bir biçimde sergilemesi açısından da ilgiye değer Başlangıçta Sancho, aç gözlü, maddi değerlere düşkün ve cahildir Don Kişot ise düşler ülkesinde dolaşan bir bunak Şövalye ve uşağı yaşadıkları maceralar sonunda giderek birbirlerine yaklaşır, her biri diğerinin özelliklerini de taşımaya başlar Don Kişot, Sancho gibi halk ağzı ile konuşmaya başlar, Sancho saraylı diline özenir Sancho, parayı pulu şan için tepip, düşler ülkesinde yaşamayı özler, Don Kişot ise gerçekleri fark etmiştir artık Bütün bu simgesel motifler arasında, fantazyalarından uyanan Don Kişot’un ölümü de bir simge, gerçek dünyanın tahammül edilecek bir yer olmadığının işaretidir
“Don Kişot” için söylenmiş güzel bir sözle bitireyim;
“İnsan onu hayatında üç kez okumalıdır Kahkahanın kolayca dudaklara fırlayıp duyguları harekete geçireceği gençlikte, mantığın hakim olmaya başladığı orta yaşta, her şeye felsefe açısından bakıldığı ihtiyarlıkta”

Cervantes ve “Don Kişot” üzerine söylenecek çok şey var, belki de hiç bir şey yok Çünkü, o, okunduğunda kendisini gizlemeyen, herkese hitap edecek kadar katmanlı ve zevkine doyulmaz bir kitap


alıntı


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.