|
|
Konu Araçları |
antoni, antonio, banderas, biyografileri, hopkins, pacino |
AL PACINO, ANTONI HOPKINS, ANTONIO BANDERAS biyografileri |
06-23-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AL PACINO, ANTONI HOPKINS, ANTONIO BANDERAS biyografileriANTONIO BANDERAS “ Hak etmediğim herhangi bir şeyi almak istemem, ama eğer bana daha fazla para öneriliyorsa, ben de aptal değilim ” 1960 yılında dünyaya gelen Banderas’ın çocukluğu, faşist Franco’nun baskıcı rejiminin en yoğun hissedildiği yıllara rastladı Oldukça cana yakın bir çocuk olan aktör, gelecekte büyük bir insan olmanın hayallerini kurdu İlk zamanlar iyi bir futbolcu olmayı planlayan Banderas, ciddi bir sakatlık geçirmesi üzerine bu sevdasından erken yaşta vazgeçmek zorunda kalır Oyunculuğa olan yatkınlığını Milos Forman’ın beğeni toplayan filmi “ Hair ” ( 1979 ) ile keşfeden aktör, ailesinin bütün itirazlarına rağmen daha 10 yaşındayken sahneye çıkmaya başladı Arkadaşlarıyla birlikte kurduğu tiyatro topluluğuyla birlikte İspanya’yı dolaşarak sokak gösterileri yaptı 1981 yılında Madrid’e geçtikten kısa bir süre sonra kendini ispatlama fırsatı yakalayan aktör, İspanya Ulusal Tiyatrosu’na girmeye hak kazandı Tiyatro yıllarında ünlü İspanyol yönetmen Pedro Almadovar ile tanışan aktör, bu yetenekli ve hırçın yönetmenle birlikte sinemaya adım attı Almadovar’ın zekasına ve sinemaya bakışına hayran kalan aktör, İspanya’da yeni bir film endüstrisi kurmaya çalışan yönetmene yardımcı olmaya karar verdi 1982 yılında yönetmenin “ Labyrinth of Passion ” adlı seks komedisinde rol alan Banderas, “ Women on the Verge of a Nervous Breakdown ” ve “ Law of Desire ” gibi filmlerde Almadovar ile çalışma fırsatı buldu 1983 yılında film endüstrisine ilk adımını atan Banderas, 1990 yılında Almadovar’ın “ Tie Me Up! Tie Me Down! ” adlı filminde bir p*orn* yıldızını kaçıran ve kendisine aşık olana kadar onu yatakta bağlı tutan karizmatik bir akıl hastasını canlandırdı Bu filmin ardından rotasını Hollywood’a çeviren aktör, Arne Glimcher’in Pulitzer ödüllü bir romandan uyarladığı “ The Mambo Kings ” adlı filmde rol aldı Henüz çok genç ve tecrübesiz olan Banderas, bu filmde oynayabilmek için Berlitz Okulu’nda eğitim alarak İngilizce’sini düzeltti 1993 yılında başrollerinde Tom Hanks ve Denzel Washington’ın yer aldığı “ Philedelphia ” adlı filmde AIDS’e yakalanan sevgilisine moral vermeye çalışan bir eşcinseli canlandırdı Daha önce Almadovar’ın “ Law of Desire ” gibi filmlerinde eşcinsel karakterleri canlandıran Banderas, Jonathan Demme’nin bu filminde hiç zorlanmadı Karmaşık karakterleri oynamaktan büyük zevk alan aktör, sırasıyla Jeremy Irons, Meryl Streep ve Glenn Close gibi oyuncuların yer aldığı “ The House of the Spirits ” ( 1993 ), Neil Jordan’ın“ Interview With the Vampire ”, Salma Hayek’li “ Desperado ” ( 1995 ) adlı filmlerle üne kavuştu Sylvester Stallone ile birlikte oynadığı “ Assasins ” ( 1995 ) adlı filmde acımasız profesyonel bir katili canlandıran aktör, oynadığı her rolü başarıyla ekrana yansıttı 1995 yılında “ Two Much ” adlı filmde birlikte rol aldığı Melanie Griffith’e aşık olan aktör, sekiz yıllık eşi Ana Leza’dan boşandı ve bir yıl sonra Griffith ile evlendi Kariyerindeki tek müzikal film olan “ Evita ”da Madonna ile birlikte oynayan aktör, 1998 yılında Catherine Zeta-Jones ile birlikte “ The Mask of Zorro ” adlı ticari filmde oynadı 1999 yılında, Michael Crichton’ın 10 yüzyılda insan yiyen canavarları konu alan “ Eaters of the Dead ” adlı romanından uyarlanan “ The 13th Warrior ” adlı filmde başrol oynadı Aynı yıl ilk yönetmenlik denemesine imza atan aktör, Griffith’in başrol oynadığı “ Crazy in Alabama ”i çekti Bu filmin ardından Woody Harrelson ile birlikte Rod Shelton’ın “ Play it to the Bone ” adlı boks konulu filminde oynadı 2000 yılı içerisinde, kızıl gerdanlı İncil müjdecisi ile seri cinayetler işleyen bir katilin maceralarını konu alan “ The White River Kid ” adlı filmde başrol oynayan aktör, aynı yıl, başka bir dünyada akıl dolu bir yaşamın sürdüğüne dair izler bulan bir dil bilimciyi canlandırdığı “ The Sparrow ” adlı filmde rol aldı Banderas'ın Türk izleyicilerle buluştuğu son filmi, Robert Rodriguez'in yazıp yönettiği " Spy Kids " isimli komedi filmi oldu Filmografi 2001 Original Sin 2000 The Sparrow 2000 Spy Kids 2000 The White River Kid 1999 Play It to the Bone 1999 The 13th Warrior 1998 The Mask of Zorro 1996 Of Love and Shadows 1996 Two Much 1996 Evita 1995 Assassins 1995 Desperado 1995 Four Rooms 1995 Never Talk to Stranges 1995 Miami Rhapsody 1994 Interview With the Vampire 1993 The House of the Spirits 1993 Philadelphia 1992 Una Mujer Bajo la Lluvia 1992 Bajarse al moro 1992 The Mambo Kings 1991 Terra Nova 1991 La Blancho Paloma 1991 Cuentos de Borges I 1991 Truth or Dare 1990 Labryrinth of Passion 1990 Contra el viento 1990 Tie Me Up! Tie Me Down ! 1989 If They Tell You I Fell 1988 Baton rouge 1988 Women on the Verge of a Nervous Breakdown 1987 Asi Como Habian Sido 1987 The Pleasure of Killing 1987 Law of Desire 1986 The Puzzle 1986 27 Horas 1986 Matador 1985 The Court of Pharoah 1985 Requiem por un campesino espanol 1985 Caso Cerrado 1984 Los Zancor 1984 El Caso Almeria 1983 The Stilts 1983 El Senor Galindez 1982 Y Del SeguroLibranos Senor! 1982 Pestanas Postizas |
AL PACINO, ANTONI HOPKINS, ANTONIO BANDERAS biyografileri |
06-23-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AL PACINO, ANTONI HOPKINS, ANTONIO BANDERAS biyografileriAL PACINO Al Pacino uzun süren sinema kariyeri boyunca, Hollywood'un baş aktörlerinden biri olarak bilinir , 25 Nisan 1940'ta New York, Doğu Harlem'de dünyaya geldi Güzel sanatlar Okulu'na giderken 17 yaşında okuldan ayrıldı ve çeşitli işlerde çalışmaya başladı Bir yandan da oyunculuk dersleri alan Pacino, zaman zaman çıktığı gösterilerde oyunculuğunu geliştirdi 1966 yılında " Actors Studio " da eğitim için hak kazandı Daha sonra James Earl Jones ile çalıştığı The Place Creep'de rol aldı 1967-68 tiyatro sezonunda zalim bir sokak serserisini oynadığı " The Indian Wants the Bronx " ile Obie Ödülleri En Iyi Erkek Oyuncu ödülünü aldı Al Pacino'nun Broadway'de sahneye çıktığı ilk oyun " Does the Tiger Wear a Necktie ? " dir Her ne kadar oyun kırk gösterimden sonra kaldırıldı ise de Pacino, topluma uyum sağlayamayan bir uyuşturucu bağımlısını canlandırdığı rolüyle Tony Ödülü'nün sahibi oldu Al Pacino'nun kariyerindeki ilk filmi, 1969 yılında çevirdiği Me, Natalie' dir Bir sene sonra yine bir uyuşturucu bağımlısını canlandırdığı Panic in Needle Park her ne kadar başarısız bulunsa da, üstün bir performans sergileyen Al Pacino büyük övgüler aldı Buradaki başarısıyla, yapımcılığını Paramount'un üstlendiği, Francis Ford Coppola'nın " The Godfather " ( Baba ) filminde Michael Carleone rolünü oynamaya hak kazandı Bu filmdeki muhteşem performansı ile En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Oscar'ına aday gösterilerek çıkışına devam eden Pacino, 1973'te Scarecrow filmiyle pek iyi bulunmazken, polis draması " Serpico " ve " The Godfather Part II " ( Baba 2 ) gibi sükse yapan filmler ile karnesini düzeltti Baba 2 ile üçüncü defa Oscar'a aday gösterilen Al Pacino, 1975 yılında çevrilen " Dog Day Afternoon "da, homoseksüel sevgilisinin cinsiyet değiştirme ameliyatının parasını karşılamak için banka soymaya kalkan bir aşığı canlandırdı Başarılı filmlerle ününe ün katan Pacino, 1977 tarihli, otomobil yarışlarını konu alan " Bobby Deerfield " daki kötü performansı ile inişe geçti Çareyi Broadway oyunlarına dönmekte buldu ve başrolünü oynadığı The Basic Training of Pavlo Hummel ile ikinci kez Tony ödülünün sahibi oldu Hollywood'a döndükten sonra rol aldığı And Justice for All ile eleştirmenlerin gönlünü alamasa da sinemaseverlerin gönlünde bir defa daha taht kurdu Pacino'nun daha sonra rol aldığı filmleri, seri bir homoseksüel katilin peşinde olan bir polis memurunu canlandırdığı " Cruising " ve " Author Author " adlı komedi iş yapmadı 1983 yılında Brian De Palma'nın yönettigi, şiddeti bol " Scarface " ( Yaralı Yüz ) ise ilk gösterildiğinde vasat bulunmasına karşın daha sonra sinemanın kült filmleri arasındaki yerini aldı Fakat başarının arkasından tekrar başarısızlık geldi ve Pacino tarihsel epik " Revolution " ( Devrim )'dan sonra gözlerden uzaklaştı Bu arada " The Local Stigmatic " filmiyle yönetmenliği denedi Ki bundaki başarısı filmin sinemalarda hiç gösterilmemiş olması ile eşleştirilebilir Al Pacino'nun dönüşü, 1989'da çekilen " Sea of Love " ( Aşk Denizi ) filmi ile oldu Film büyük sükse yaptı Pacino yeniden bir stardı! 1990'da gösterişli bir gangsteri oynadığı " Dick Tracy " ile altıncı kez Oscar'a aday olan Pacino, aynı yıl çevrilen, üçlemenin üçüncü ayağı " The Godfather Part III " ( Baba 3 ) 'de kendisinden bekleneni veremedi Ertesi yıl çevirdiği romantik komedi " Frankie and Johnny " ve ardından gelen " Glengarry Glen Ross ", vasatı geçemeyen filmleriydi Uzun süren sessizliğin ardından " Scent of a Woman " ( Kadın Kokusu ) 'ndaki muhteşem oyunculuğu ile nihayet Oscar heykelciğine kavuşmayı başardı 1993'te Brian De Palma ile tekrar çalıştığı " Carlito's Way " ve 1995'te Michael Mann'in yazıp yönettigi, ve Robert De Niro'nun canlandırdığı bir hırsızın peşindeki polisi oynadığı Heat ile kariyerine devam eden Pacino, 1996'da politik bir dram olan " City Hall " da rol aldı Fakat o sene dikkatleri daha çok yazıp yönettiği ve rol aldığı " Looking for Richard " ile çekti 1997 senesinde genç Hollywood starları ile çevirdiği filmler gündemdeydi Önce Johnny Depp ile " Donnie Brasco " ve sonra Keanu Reeves ile " The Devil's Advocate " ( Şeytanın Avukatı ) Al Pacino, 1999 yapımı " The Insider " ( Köstebek ) ile sinemaseverlerin karşısındaydı Başrolü Russel Crowe ile paylaşan Pacino , sigara şirketlerinin halktan gizlediği sırların anlatıldığı ve yayın aşamasında kıyametin koptuğu " 60 Dakika " adlı programın yapımcısı Jeffrey Wigand'ı canlandırdı 2000 yılında yönetmenliğini Oliver Stone'un üstlendiği ve başrollerinde Cameron Diaz, James Woods ve Dennis Quaid gibi deneyimli oyuncuların yer aldığı " Any Given Sunday " ( Kazanma Hırsı ) adlı filmde oynayan aktör, Tony D'Amato adında futbol aşığı bir koçu canlandırdı 2002 yılında görevi sırasında zor duruma düşen deneyimli bir dedektifi canlandırdığı " Insomnia " (Uykusuzluk) filmi ve kurnaz bir yönetmeni canlandırdığı " Simone " filmi ile izleyicilerin karşısına çıktı 2003 yılında " The Recruit " (Çaylak) filmi ile CIA ajanını canlandıran Al Pacino, televizyonda izlenme rekorları kıran tv dizisi " Angels in America " ile sevenlerinin gönüllerinde bir kez daha taht kurdu Filmleri The Merchant of Venice (2004) - Shylock Angels in America (2003) - Roy Marcus Cohn Gigli (2003) - Starkman The Recruit (2003) - Walter Burke People I Know (2002) - Eli Wurman S1m0ne (2002) - Viktor Taransky Insomnia (2002) - Dedektif Will Dormer Chinese Coffee (2000) - Harry Levine Any Given Sunday(1999) - Tony D'Amato The Insider(1999) - Lowell Bergman The Devil's Advocate (1997) - John Milton Donnie Brasco (1997) - Benjamin 'Lefty' Ruggiero City Hall (1996) - Mayor John Pappas Heat (1995) - Lt Vincent Hanna Two Bits (1995) - Gitano Sabatoni Carlito's Way (1993) - Carlito Brigante Scent of a Woman (1992) - Lieutenant Colonel Frank Slade Glengarry Glen Ross (1992) - Ricky Roma Frankie and Johnny (1991) - Johnny The Godfather: Part III (1990) - Don Michael Corleone Dick Tracy (1990) - Big Boy Caprice The Local Stigmatic (1989) Sea of Love (1989) - Frank Keller Revolution (1985) - Tom Dobb Scarface (1983) - Tony Montana Author! Author!(1982) - Ivan Travalian Cruising (1980) - Steve Burns And Justice for All (1979) - Arthur Kirkland Bobby Deerfield (1977) - Bobby Deerfield Dog Day Afternoon (1975) - Sonny Wortzik The Godfather: Part II (1974) - Michael Corleone Serpico (1973) - Frank Serpico Scarecrow (1973) - Francis The Godfather (1972) - Michael Corleone The Panic in Needle Park (1971) - Bobby Me, Natalie (1969) - Tony Ödülleri 2000: Film Society of Lincoln Center: Career Achievement Award 1997: Boston Society of Film Critics: Best Actor, Donnie Brasco 1996: Directors Guild of America: Documentary Direction, Looking for Richard 1996: Independent Feature Project: Gotham Award, Lifetime Achievement 1992: OSCAR: Best Actor, Scent of a Woman 1992: Golden Globe: Best Actor in a Motion Picture (Drama), Scent of a Woman 1977: Tony: Best Actor in a Play, The Basic Training of Pavlo Hummel 1975: BAFTA: Best Actor, Dog Day Afternoon 1975: Los Angeles Film Critics: Best Actor, Dog Day Afternoon 1974: BAFTA: Best Actor, The Godfather - Part II 1973: Golden Globe: Best Actor in a Motion Picture (Drama), Serpico 1973: National Board of Review: Best Supporting Actor, Serpico 1972: National Society of Film Critics: Best Actor, The Godfather 1972: National Board of Review: Best Supporting Actor, The Godfather 1969: Theater World: Does a Tiger Wear a Necktie? 1969: Drama Desk: Does a Tiger Wear a Necktie? 1969: Tony: Best Supporting Actor in a Play, Does a Tiger Wear a Necktie? 1968: Obie: Best Actor, The Indian Wants the Bronx ANTONY HOPKINS Anthony Hopkins 1937 yılının son günü, bir fırıncının tek oğlu olarak dünyaya geldi Gal’li aktörün oyunculukla tanışması 17 yaşlarına denk düşer Londra Royal Academy of Dramatic Arts’ta oyunculuğun inceliklerini öğrenen Hopkins, 1960’ta rol aldığı “ The Quare Fellow ” la ilk kez sahneye çıktı Dört yıl boyunca bölge tiyatrosunda sahnelenen oyunlarda kendini gösteren aktör, “ Julius Caesar ” ile Londra seyircisiyle tanıştı İngiliz tiyatrosunun klasik geleneğiyle yetişen aktör, bu gelenekle “ öfkeli genç adam ” görüntüsünü birleştirmeyi başarınca, gerek eski, gerekse de modern oyunlarda aldığı rolleri başarıyla canlandırdı Aktörün sinemaya adım atışı, çoğunlukla söylenenin tersine 1968 yılında rol aldığı “ The Lion in Winter ”değil, 1967’de rol aldığı “ The White Bus ” filmiyle gerçekleşti 1971 yılında “ Young Winston ” filminde canlandırdığı Lloyd George karakteriyle dikkatli bazı Amerikalı izleyicilerin gözünden kaçmamış olsa da, Hopkins’in Amerika’da da geniş kitleler tarafından tanınmaya başlaması1974 yılında bir televizyon dizisi olan “ QB 7 ”de aldığı Nazi yanlısı doktor rolü sayesinde oldu Aynı yıl “ Equus ” ile Broadway ile tanışan Hopkins, 1977 yılında oyunun beyaz perdeye uyarlanması esnasında bu kez yönetmen olarak görev aldı Takip eden yıllarda aldığı ciddi, asabi rollerle akıllarda yer eden aktörün bu yıllarda rol aldığı filmlerden bazıları; 1976 yapımı “ Audrey Rose ” ( ruhu bir başka çocuğun ruhuna transfer olan bir kızın takıntılı babası Elliot Hoover rolünde ), 1978 yapımı “ Magic ” ( ilk zamanlarındaki kadar başarılı olmayan vantrilok Corky rolünde ) ve 1982 yapımı “ Bounty ” ( iftiraya uğrayan Kaptan Bligh rolünde – filmde Mel Gibson da Fletcher Christian rolüyle kamera karşısına geçmişti ) idi Pek çok televizyon dizisinde de rol alan Hopkins’in televizyonda canlandırdığı karakterler de çok çeşitliydi Adolf Hitler, çocuk hırsızı Bruno Richard Hauptman, ve Notre Dame’ın Kamburu gibi rollerde yer alan aktör, 1991 yılında kendisine Oscar ödülü kazandıran “ Kuzuların Sessizliği ” filminde rol aldı Jodie Foster ile başrolleri paylaştığı filmde cani “ Cannibal ” Lecter’ı canlandıran Hopkins, bu rolü canlandırmadaki başarısıyla, akıllarda ürpertici bir görüntü olarak yer etse de; sonraki yıllarda aldığı kibarlık, asalet ve insanlık örneği karakterleri de başarıyla canlandırdı 1993 yılında “ The Remains of the Day ”de İngiliz Lordu Darlington’un disiplinli kahyası Stevens rolüyle kamera karşısına geçen aktör, 1993’te rol aldığı “ Shadowlands ”te de merhametli yazar CS Lewis karakterini canlandırdı 1995 yılında Oliver Stone’un yönettiği “ Nixon ”daki Başkan Richard M Nixon rolüyle izleyenlerin beğenisini toplarken, o yılın Oscar’larına da aday olarak gösterildi James Ivory’nin “ Surviving Picasso ” filmindeki Pablo Picasso performansının ardından, 1997’de rol aldığı bir Spielberg filmi olan “ Amistad ”daki rolüyle Oscar’da bu kez “ En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu ” dalında aday gösterildi Bu başarının ardından, ‘ baba ’ rolleriyle kamera karşısına geçen aktör, 1998 yılında rol aldığı “ Meet Joe Black ”te William Parrish karakterini, “ Mask of Zorro ”da da Don Diego de la Vega/ Zorro karakterini canlandırdı Aktörün “ Mask of Zorro ”daki rol arkadaşları, Antonio Banderas ve Catherine Zeta-Jones idi 1999 yılında Jon Turteltaub’un yönettiği “ Instinct ”te antropolog ve primatolog Ethan Powell rolünde yer alan Hopkins, 2000 yılında gösterime giren “ Grinç ” filminde etkileyici ses tonuyla öykücülük yapıyordu Aktörün aynı yıl rol aldığı bir diğer ***** John Woo’nun yönettiği, başrollerinde Tom Cruise, Thandie Newton ve Dougray Scott’un yer aldığı aksiyon/macera filmi “ Mission Impossible 2 ” filmi idi 2001 yılında “ Kuzuların Sessizliği ”nin devamı olan “ Hannibal ” filminde bir kez daha Hannibal Lecter’ı canlandıran aktörün filmdeki rol arkadaşı bu kez Foster değil, Julianne Moore oldu Hopkins’in son çalışmaları arasında “ Hearts in Atlantis ” ve “ The Devil and Daniel Webster ” yer alıyor Filmografi 2002 Red Dragon 2001 Hannibal 2001 Hearts in Atlantis 2001 The Devil and Daniel Webster 2000 Mission: Impossible II 2000 How the Grinch Stole Christmas 1999 Instinct 1999 Siegfried & Roy: The Magic Box 1999 Titus 1998 The Mask of Zorro 1998 Meet Joe Black 1997 The Edge 1997 Amistad 1997 The Lost Children of Berlin 1996 August 1996 Surviving Picasso 1995 Nixon 1994 The Road to Wellville 1994 Legends of the Fall 1994 A Century of Cinema 1993 Shadowlands 1993 The Trial 1993 The Innocent 1993 The Remains of the Day 1992 Freejack 1992 Howards End 1992 Dracula 1992 Chaplin 1991 Spotswood 1991 The Silence of the Lambs 1990 Desperate Hours 1988 The Dawning 1988 A Chorus of Disapproval 1987 The Good Father 1986 84 Charing Cross Road 1984 The Bounty 1980 A Change of Seasons 1980 The Elephant Man 1978 Magic 1978 International Velvet 1977 Audrey Rose 1974 Juggernaut 1974 The Girl from Petrovka 1974 All Creatures Great and Small 1973 A Doll's House 1970 The Looking Glass War 1969 Hamlet 1968 The Lion in Winter 1966 The White Bus 1960 Spartacus |
|