06-23-2012
|
#2
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Igor Stravinsky Kimdir, Igor Stravinsky Hayatı, Igor Stravinsky Biyoğrafisi
İgor Fyodoroviç Stravinski (Rusça: Игорь Фёдорович Стравинский) (d 17 Haziran 1882 - ö 6 Nisan 1971), Rus besteci, piyanist ve orkestra şefi 20 yüzyıl müziğinin en etkili ve önemli bestecilerinden biri olarak kabul edilir

Yaşamı
Stravinski, 17 Haziran 1882'de Oraienbaum'da (bugün Lomonosov) Fiodor Ignatjevic isimli bir bas ile St Petersburg Kraliyet Operası'nda çalışmakta olan bir şarkıcının dört oğlundan üçüncüsü olarak olarak dünyaya geldi Müziğe yeteneği erken yaşlarda ortaya çıktı ancak ailesinin isteğiyle müzik eğitimi değil, St Petersburg Üniversitesi'nde hukuk eğitimi aldı; dönemin önde gelen Rus bestecisi Nikolai Rimsky-Korsakov'un oğluyla birlikte okudu 1902'da babasını kaybeden Stravinsky, müziğe yöneldi ve konservatura gitmek yerine ikinci bir baba olarak kabul ettiği Nikolai Rimsky-Korsakov’dan ders almayı tercih etti 1903'te başlayan özel dersleri 3 yıl sürdürdü; ilk bestelerinin hocasının desteğiyle yarattı 1906'da üniversiteden mezun oldu; 1906'da kuzeniyle evlendi ve ardı ardına iki çocukları oldu Paris'teki Rus Balesi için aldığı siparişler nedeniyle 1910-1914 arası Rusya'da fazla bulunamadı; I Dünya Savaşı yıllarında İsviçre'ye yerleşti, iki çocuğu daha dünyaya geldi
Stravinski savaştan sonra ailesiyle birlikte Fransa'ya yerleşti ve yirmi yıl değişik kentlerde yaşadı Rusya'daki mülklerini yitirdiği için ek gelir sağlamak amacıyla besteciliğin yanısıra piyanistlik ve orkestra şefliği yapmaya başladı Avrupa'da, Kuzey ve Güney Amerika'da turnelere çıktı
1938'de büyük kızını, 1939'da karısını ve annesini kaybeden Stravinsky, II Dünya Savaşı başlayınca Harvard Üniversitesi'nden gelen çağrıyı kabul ederek konferanslar vermek üzere ABD'ye gitti 1940'ta uzun zamandır tanıştığı oyuncu Vera de Bosset ile ikinci evliliğini yaptı Hollywood'da bir ev satın alarak uzun yıllar orada yaşadı The Rake's Progress adlı eserini yazarken asistan olarak Hollywood’daki evine çağırdığı genç ABD’li müzikçi Robert Craft’ın serial müziğe yakınlığı neo-klasik tarzı aşmasına yardımcı oldu ve seri müzik teknikleriyle eserler yaratmaya yöneltti 1946'da ABD vatandaşlığına geçti 1962'de bir dizi konser vermek için ülkesi Rusya'ya dönen Stravinsky, devlet başkanı Kuruşçev ile iki saat başbaşa görüştü ama Sovyetler Birliği'ne dönme teklifini kabul etmedi
1966'dan itibaren sağlığının bozulması nedeniyle gittikçe daha az eser verdi 1969'da New York'a taşındı ve son yıllarını bu şehirde geçirdi 6 Nisan 1971'de New York'ta hayatını kaybeden sanatçının mezarı Venedik'te San Michale Adası'ndadır
Bale ve diğer erken dönem eserleri
Rimsky-Korsakov’un Stravinski'nin ilk eserleri üzerindeki etkisi kolay fark edilmektedir 1908 senesinde yazılan orkestra eseri ’Scherzo fantastique’i dinleyip etkilenen Serge Diaghilev Stravinski'den bir bale yazmasını istedi Bunu yıllar sürecek olan bir beraber çalışma süreci izledi Stravinski’nin Diaghilev için ilk balesi Ateş Kuşu (1910) ve Petruşka (1911) dramatik ifadesi, zengin orkestrasyonu ve rus halk müziğinden alınmış tanıdık melodileri sayesinde halk tarafından büyük beğeni topladı
Le sacre du printemps’in galası (1913) Nizinsky’nin yaptığı alışılmamış koreografi, müziğin armonik yapısı, asimetrik ve değişken ritmik yapısı nedeniyle eser büyük bir tiyatro skandalı oldu 1910 ile 1914 arası Stravinsky Wolhynien'de ve İsviçre'de yaşadı Birinci dünya savaşının patlak vermesiyle Stravinski İsviçre’de kalmaya karar verdi Burada A Soldier’s Tale’ı (1918, Bir Askerin Hikayesi) besteledi Bu dönemlerdeki caz etkisi bu eserde olduğu kadar 1918'de 11 enstruman için bestelediği Rag-Time’da ve 1919’da piyano için bestelediği Rag-Music’de belirgin olarak farkedilmektedir
1920'de Stravinski Paris'e yerleşti Orada Pablo Picasso, Jean Cocteau, André Gide, Henri Maisse ve Alexander Benois gibi dönemin önemli fransız ya da Fransa'da yaşayan sanatçılarıyla tanıştı Bu yıllarda önemli eserlerinden Symphonies d’instruments á vent (1920), Opera buffa Mavra (1922), ve 1923'te rus balesi tarafından sahneye konulan rus dansı Les Noces (1923, Düğün) ortaya çıktı Mavra ve İsviçre'de bestelenen ve 1920' de Paris'de sahneye konulan bale Pulcinella, Stravinski’nin neoklasizme yönelişinin başlangıcı sayılır Stravinski Paris’te ailesini geçindirebilmek için piyanist ve şef olarak çalıştı Bu sebeple 1924'te yazılan Piyano ve Ahşap Nefesliler için Konçerto gibi birçok piyano eseri yazdı
Neoklasik Eserler
1923'ten sonra Stravinski'nin neoklasik eserleri ortaya çıkmaya başladı Bu dönemdeki çalışmalar son romantik dönemin yoğun duygusallığına kasıtlı bir tepki olarak sanatsal bir tarafsızlık barındırmaktaydı Bu ideali Stravinski 1935'te yazdığı anılarında şöyle açıklar: “Müzik doğal olarak herhangi birşeyi ifade etme gücüne sahip değildir ve performanscılar kendi fikir ve bireysel ifadelerini eklemeden bestecinin eğilimlerini takip etmelidirler “ Bu modern müziğin oluşumunda büyük payı olan güçlü estetik bir etkiydi
Opera-Oratoryum Oedipus Rex (1927), melodram Persephone (1934), ve bale Apollo Musagetes (1928) rus koreograf George Balansin için bu dönemde yazdığı önemli eserlerden 1939’da Stravinski Avrupa’yı terketti Amerika’ya iltica etti ve Hollywood’a yerleşti Orada Circus Polka (1942), orkestra için Danses concertantes (1942), Broadway revüsü için Scènes de ballet (1944) gibi sipariş üzerine bir çok eser besteledi Bunun yanında 3 Bölümlü Senfoni (1945), klarnet ve caz grubu için Abanoz Konçertosu (1945), ve opera The Rake’s Progress (1951, Libretto: W H Auden ve Chester Kallman) gibi önemli eserler de besteledi
Seri-Müziğe ilgisi
1948'de Stravinski, Amerikalı bir orkestra şefi olan Robert Craft tarafından tekrar ve bu sefer kalıcı olarak Avusturyalı besteci Arnold Schönberg'in 12 Ton Müziği ile Schönberg'in öğrencisi Anton von Webern'in Seri Müzik teknikleriyle karşı karşıya getirildi Bu çabanın sonucunda Kantate Threni (1958), piyano ve orkestra için Movements (1959) ve son büyük eseri Requiem Canticles (1966) ortaya çıktı
1967'de Stravinski son kez olarak kendi eserlerinin plak kaydında orkestrayı yönetti 6 Nisan 1971'de New York'ta öldü ve Venedik'teki San Michele adasına Diaghile'nin mezarının yakınına gömüldü
Sahne ve orkestra eserlerinin yanında Stravinski birçok piyano, oda müziği, koro eserleri, solo vokal eserleri ve yabancı eserler üzerine çalışmalar yaptı Eserlerinde birçok müzikal stili kullandı Rus ulusal stili, caz, neoklasizm, bitonalite, atonalite, ve seri müzik Büyük bir besteci olasını sağlayan en önemli özelliklerinden biri kendisini devamlı geliştirmesi ve her yeni tekniği kendi gelişimine başarılı bir şekilde entegre edebilmesiydi Sadece tek bir yoldan gitmek kendi tabiriyle "geriye gitmek" idi Stravinski'nin eserleri 20 yüzyıl müziğinin en önemli eğilimlerini yansıtmış ve aynı zamanda onu da etkilemiştir Onun bugüne kadar gelen önemi zaman zaman dini konular tarafından da belirlenen orijinalliğe ve hayranlık uyandıran teknik virtuoziteye dayanmaktadır
Kaynak:Wikipedia
|
|
|