Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
mekruhları, namazların

Namazların Mekruhları

Eski 06-21-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Namazların Mekruhları



Namaz içinde yapılması veya yapılmaması mekruh olan şeyler tahrîmî (harama yakın) ve tenzihi (helâla yakın) olmak üzere iki kısımdır Şöyle ki: Bir vacibin terkini taşıyan bir iş tahrimen mekruhtur Bir sünnetin terkini taşıyan bir iş de, tenzihen mekruhtur Bununla beraber tenzihen mekruh olanlar da, önemleri bakımından ve tahrimen mekruhlara yakınlıkları yönünden birbirlerinden farklıdırlar Örnek: Müekked bir sünneti terk etmek, bir vacibi terk etmek derecesine yakın bir keraheti taşır Farzların, vaciblerin ve müstahabların ve bunların zıdlarının değişik olması gibi

Namazda mekruh olan şeylerin başlıcaları şunlardır:

1) Namaz kılarken bir özür bulunmaksızın bir direğe, duvara veya sopaya dayanmak mekruhtur

2) Namazda bir sağa ve bir sola doğru meyletmek mekruhtur Çünkü böyle bir hareket gereksiz ve huzura aykırıdır

3) Bir özür olmaksızın namazda birbiri peşine olmamak üzere birkaç adım yürümek mekruhtur Fakat görülen bir yılanı veya bir akrebi öldürmek gibi bir özür sebebiyle atılacak birkaç adım mekruh değildir Bununla beraber bunları öldürmek, biraz yürümeye ve birkaç kez çarpmaya muhtaç olursa, bununla namaz bozulur Ancak bu halde namazı bozmaya dinde izin vardır Çünkü herhangi bir zararı kaldırmak için namazı bozmak caizdir Bir kimseyi ölümden kurtarmak için veya bir malı, değeri bir dirhem olsa bile, zayi olmaktan kurtarmak için namaz bozulabilir; bu mal ister namaz kılana ve ister başkasına ait olsun farketmez

4) Namazda bit veya pire tutmak ve öldürmek veya kovalamak mekruhtur Karınca ve pire gibi bir şeyin ısırmasından rahatsız olan kimsenin namaz içinde bunları yalnız tutup atmasında kerahet yoktur

5) Namazda hoş bir kokuyu koklamak, tükrüğü atmak veya elbise ile bir iki kez yelpazelenmek, namazdan önce veya namaz içinde erkek için kolları dirseklere doğru toplamak mekruhtur

6) Namazın kıyam, rükû ve secde hallerinde, bir özür bulunmaksızın elleri sünnet olduğu üzere konulması gereken yerler üzerine koymamak mekruhtur Kıyam halinde elleri yanlara salıvermek gibi

7) Namazda dizleri yere koymadan önce elleri yere koymak ve secdeden kalkarken dizleri ellerden önce kaldırmak mekruhtur Ancak bir özür sebebiyle yapılabilir

8) Namazda kıç üzerine oturup but ve bacakları yukarıya dikmek mekruhtur

9) Erkeklerin secde ederken kolları tamamiyle yere döşemeleri mekruhtur

10) Rükû veya secde yaparken, başlangıç tekbirinde olduğu gibi elleri yukarıya kaldırmak mekruhtur

11) Namaz içinde bir özür olmaksızın bağdaş kurmak veya dizleri dikip oturmak mekruhtur

12) Rükûda ve secdede, kavme ile celsede sükûneti terk etmek (duraklama yapmaksızın hareket halinde bulunmak) ve çok acele rükû ile secde yapmak mekruhtur

13) Namazda gerinmek, esnemek ve el ile ağzı kapamak mekruhtur Çünkü gerinmek bir gaflet ve tenbellik eseridir Esnemek de bir gevşeklik nişanıdır Eğer esneme halinde ağız yumulabiliyorsa, bu mekruh olmaz Buna güç yetmiyorsa, namaz içinde sağ elin arkası ile, namaz dışında da sol elin arkası ile ağız kapatılmalıdır

14) Namazda bir zaruret olmaksızın kendi arzusu ile öksürmek mekruhtur Öksürüğü mümkün olduğu kadar gidermek, edebi gözetmek bakımından pek güzeldir

15) Namazda sesi işitilmeyecek derecede üfürmek mekruhtur Bu üfürme halinde, en az iki harften ibaret bir ses işitilecek olursa, namaz bozulur

16) Namaz içinde verilen selâmı el ile veya baş işareti ile almak mekruhtur

17) Namazda okumaya engel olmayacak miktarda ağıza altın, gümüş, inci ve benzeri erimez bir şey almak mekruhtur Bunlar okumaya engel olursa namaz bozulur Ağızda eriyen şeyler de böyledir

18) Namazda, dişlerin arasında bulunan nohut tanesinden küçük bir yemek parçasını yutmak mekruhtur Nohut tanesinden büyük olursa, namazı bozar

19) Yenmesi yasak olmayan bir yemek hazır olduğu halde namaza başlamak mekruhtur Bu yemek ister iştah çekici olsun, ister olmasın eşittir Ancak vaktin çıkmasından korkulursa, o zaman önce namaz kılınır

20) Namazda gözleri yummak, gözleri semaya doğru kaldırmak veya sağa-sola bakmak veya boynunu çevirerek sağa-sola bakmak mekruhtur Bakılması caiz olmayan bir şeyi görmemek için veya tam bir saygı ile Yüce Allah'ın huzurunda bulunmaktan dolayı gözleri yummakta kerahet yoktur

21) Namazda iki elin parmaklarını birbirine çatmak, parmak çıtlatmak veya çıtlayacak şekilde sıkmak ve elleri böğrüne koymak mekruhtur

22) Namazda daha selâm vermeden terleri veya yüze dokunmuş olan toprakları silmek mekruhtur Ancak bir zararı kaldırmak ve bir yarar sağlamak için silinebilir Göze girip zahmet veren bir teri silmek gibi

23) Rükû halinde sünnet üzere olan duruma aykırı bir şekilde başı yukarı tutmak veya aşağıya indirmek, imamdan önce rükûa veya secdeye gitmek ve ondan önce rükûdan veya secdeden baş kaldırmak mekruhtur Fakat imam daha rükûa veya secdeye gitmeden, muktedi (imama uyan) rükûa veya secdeye gidip başını kaldırsa namazı bozulur Ancak İmam daha selâm vermeden bu rükûu veya secdeyi imam ile veya ondan sonra iade ederse, bozulmaz

24) Rükûda veya secdede tesbihleri terk etmek veya üçden az okumak mekruhtur

25) Kıyamdan rükûa, rükûdan secdeye, secdeden kıyama geçiş hallerinde meşru olan tekbirleri ve zikirleri, bu intikallerden sonra okumak mekruhtur Kıyamdan rükûa vardıktan sonra "Allahü Ekber" demek ve rükûdan kıyama tam döndükten sonra "Semi'allahü limen hamideh" demek gibi Bu şekilde bu zikirlerin yeri kaybedilmiş olur

26) Kırda namaz kılarken çakıl taşlarını el ile düzeltmek mekruhtur Ancak üzerlerinde secde etmek mümkün değilse, yapılabilir Bu durumda iki defalık bir düzeltme caizdir

27) Başkasına ait olan bir yerde, sahibinin rızası olmaksızın kılanan namaz mekruhtur Bir görüşe göre böyle bir yer, bir müslümana ait olup ekilmemiş ise, üzerinde namaz kılmakta kerahet yoktur

28) Bir kimse başkasına ait olan bir yer ile herkese ait bir yol üzerinde namaz kılmak mecburiyetinde kalsa, bakılır: Eğer şahsa ait yer ekilmiş veya gayri müslime ait ise, o yol üzerinde kılması daha iyidir Gayri müslimin bu namaza razı olmayacağı bilinen şeydir

29) Namazı huzuru bozacak ve kalbi meşgul edecek şeylerin bulunduğu yerlerde kılmak mekruhtur Çalgı ve eğlencelerin bulunduğu yerlerde namaz kılmak gibi Mescidlerde çalınması düşünülecek olan ayakkabılar da arka tarafa bırakmak, huzuru bozacağından mekruh sayılmıştır

30) Yanmakta olan sobaya, ocağa ve ateş dolu mangala karşı namaz kılmak mekruhtur Muma, kandile, lâmbaya karşı namaz kılmak ise, mekruh değildir Yine asılı bulunan Mushaf-ı Şerife veya bir kılıca karşı namaz kılmak da mekruh değildir Çükü bunlara hiçbir kimse tarafından tapılmamıştır

31) Bir insanın yüzüne karşı, arada engel olmaksızın namaz kılmak mekruhtur Fakat bir insanın arkasına karşı namaz kılmak mekruh değildir Ancak bu adamın konuşmasından dolayı şaşırmak umuluyorsa, mekruh olur

32) Temiz olmayan şeylere karşı ve temiz olmayan şeyler yakınında namaz kılmak mekruhtur Bunlar namaza olan saygıya aykırı hallerdir Mezarlıkta, yol ortasında, hamamda, hayvan boğazlanan yerlerde namaz kılmak da böyledir Fakat mezarlıkta veya hamam gibi yerde namaz için bir yer ayrılmışsa, kerahet olmaz

33) Namazda bir gerek bulunmaksızın bir çocuğu yüklenmek veya kendisini meşgul edecek bir eşya taşımak mekruhtur

34) Helaya (tuvalet) gitmek sıkıntısı olduğu halde namaza başlamak mekruhtur Öyle ki, namaz içinde böyle fazla bir sıkıntısı gelip kalbi meşgul edecek olursa, vakit müsait olduğu takdirde namazı bırakmalıdır Böylece namaz kalb huzuru ile kemal üzere kılınmış olur Aksi halde namaz sahih olursa da, günah işlenmiş sayılır

35) Namaz engel olmayacak mikdardan az bir pisliğin elbisede, bedende ve namaz yerinde bulunması mekruhtur

36) Kirli elbiselerle, ev işlerinde giyilen elbiselerle namaz kılmak mekruhtur Çünkü süs sayılan temiz elbiselerle namaz kılınması emrolunmuştur Ancak başka elbise yoksa, bunlarla kılınabilir

37) Bir özür olmaksızın elbiseyi giymeyip omuzlar üzerine alarak salıvermek suretiyle namaz kılmak mekruhtur

38) Namazda, elleri çıkaracak bir aralık bırakmaksızın ihram gibi bir şeyin içine bürünmek mekruhtur

39) Bir özür olmadan yalnız tek bir elbise ile (bir entari ile) namaz kılmak mekruhtur Erkeklerin sıcak bölgelerde gömlek giymeyip yalnız şalvar ile namaz kılmaları da böyle mekruhtur

40) Bir zaruret olmaksızın erkeklerin ipek elbise ile namaz kılması mekruhtur (Kerahet ve İstihsan bölümüne bakılsın)

41) Elbiseyi topraktan veya diz yerinin belirmesinden korumak için rükûa veya secdeye giderken "az bir hareketle" yukarıya çekmek mekruhtur Bilindiği gibi "çok hareket" namazı bozar

42) Namazı gasbedilmiş bir elbise ile kılmak mekruhtur Başka bir elbise bulunmasa, yine hüküm aynıdır Çünkü başkasının malından sahibinin izni olmaksızın yararlanmak caiz değildir

43) Erkeklerin secde ederken yere değmesin diye, bütün saçlarını arka tarafa toplayıp bağlamaları mekruhtur

44) Erkeklerin uzatmış oldukları saçlarını, kadınlar gibi bağlayıp başlarının üzerinde bağlamış veya başlarının etrafına sarmış oldukları halde namaz kılmaları mekruhtur Böyle bir şeyin namaz içinde kasden yapılması ise "çok hareket" olacağından namazı bozar

45) Namaz içinde az bir hareketle insanın üzerinde elbise çıkarması, başındaki sarığı çıkarması veya böylece bir şeyi giyinmesi veya başını sarması mekruhtur Fakat böyle bir şey, fazla bir hareketle yapılırsa, namaz bozulur Namazda elbise ile veya vücudun organları ile gereksiz olarak oynamak da mekruhtur

46) Namazda başın etrafına mendil gibi bir şey bağlayıp tepesini açık bırakmak mekruhtur

47) Namazda tenbellikten ve gevşeklikten dolayı başı açık bulundurmak mekruhtur Tenbellikten maksad, baş örtmeyi bir ağırlık saymaktır Gevşeklikten maksad da, namazda baş örtmeyi önemsememektir Halbuki bu bir sünnettir Böyle olmayıp da özürden dolayı olursa, başın açık bulunmasında bir kerahet yoktur Sadece sıcaktan veya hafiflemekten dolayı başı açık bırakmak ise, mekruh görülmüştür, bu bir özür sayılmaz

Bir de namazda tevazu ve huşu maksadı ile başı açık bırakmakda bir kerahet yoktur, denilmiştir Bununla beraber deniliyor ki, tevazu ve huşu bir kalb işidir O halde kalb ile tevazu ve huşuda bulunup başı örtmek daha iyidir Yine denebilir ki, tevazu ve huşu maksadı ile başı açık bırakmak, kalbdeki tevazu ve teslimiyetin bîr dış görüntüsüdür Bunun için iyidir Şu kadar var ki, namaza başlarken sadece tevazu ve huşu maksadı ile başları açık bırakacak kimseler pek az bulunur

Şunu da ilâve edelim ki, biz namazlarımızı Peygamber Efendimizin kıldığı gibi kılmakla emrolunmuşuz Çünkü bir hadîs-i şerîfde Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuştur: "Beni namaz kılarken nasıl görüyorsanız siz de öyle namaz kılın" Peygamber Efendimiz ise, namazlarını mübarek başları örtülü olarak kılmışlardır Bu bir âdet işi değildir Doğrusu namazda peygamberimizin uyguladığı sünnet işine uymak ve başkalarına benzemekten sakınmak meselesidir İhramda başların açık bulundurulması başka bir hikmete bağlıdır O, mahşer hayatının bir örneğidir Namaz buna kıyas edilmez İbadetlerde kıyas geçerli olmaz Artık gerçek bir özür bulunmadıkça, başı güzel bir şekilde secdeye engel olmayan bir giysi ile örtmenin daha faziletli olduğu kesindir Öyle ki, secde esnasında baştan düşen bir giysiyi (tek el ile) başa yerleştirmek faziletli görülmüştür Fakat iki elle (çok hareket ile) yapılmaz

Bu konuda kerahet ve fazilet erkeklere göredir Kadınlara göre ise, başlarının namazda örtülü olması her halde şarttır Başlarının açık bulunması, namazlarını bozar Bu konu, din kitablarımızın bir çoğunda, özellikle "Bahr-i Raik" ile "Reddü'l-Muhtar" adlı eserlere ayrıntılı olarak yazılmıştır

48) Namaz kılanın başı üstünde veya kendisine yakın olarak ön tarafında veya kendisine yakın olmasa da, sağ ve sol tarafından hizasındaki duvar veya tavan üzerine çizilmiş veya asılmış büstümsü canlı yaratık şekillerin bulunması mekruhtur Arka tarafda bulunması da çoğunlukça mekruh saymıştır Fakat bunun keraheti nisbeten azdır

Namaz kılanın ayakları altında veya oturduğu yerde bulunan veya karşıdan organları seçilemeycek kadar küçük olan veya başları kesilmiş veya yüzleri büsbütün silinmiş veya örtülüp yok edilmiş bulunan bir resmin bulunması, namaz bakımından keraheti gerektirmez

Yine, kese ve cüzdan gibi şeyler içinde bulunan paralar üzerinde basılı bulunan resimler veya bir organda dövme suretiyle çizilip elbise ile örtülen şekiller veya yüzük taşına oyulup belirsiz halde kalan resimler namazın kerahetini gerektirmez

Canlılara ait olmayan resimlerde de kerahet yoktur Ağaç, bina, ay ve güneş resimleri bu kısımdandır Çünkü bunların resimlerine ibadet edilmemiştir Ancak namaz kılınan zihnini meşgul edecek bir durum bulunursa, kerahet olur Bir de kuştan daha küçük olan bir şekil veya bir yerde bulunduğu halde ayakta iken bakılınca organlarının ayrımı belirsiz olan resim, namaz kılanın yanında bulunsa, keraheti gerektirmez

49) Üzerinde canlı resimleri bulunan bir elbise ile namaz kılınması ve canlıya ait bir resim üzerine secde edilmesi mekruhtur Fakat böyle bir elbisenin üzerine başka bir elbise giyerlerse, onunla namaz kılınmasında kerahet yoktur

Bir de yere serili olup üzerinde böyle resimler bulunan bir serginin, resim bulunmayan kısmında namaz kılınması ve secde edilmesi mekruh değildir

Bilindiği gibi, öteden beri birçok kavimler, yalnız bir olan Allah'a iman inancını bırakıp şirke düşmüşler ve tasarladıkları canlı tanrılarının resim ve heykellerini yaparak onlara tapınmışlar, hürmet göstermişler ve ibadethanelerini onlarla doldurmuşlardır

Bugün madde yönünden pek yüksek görülen nice milletler de henüz kendilerini böyle putlara tapmaktan kurtaramıyorlar İslâm dini ise, insanlara tevhid (yalnız bir Allah'a ibadet) inancını tebliğ edip öğretmiştir Allah'a ortak koşan kavimlerin bu putlara tapma hallerini çok fazla kötülemiştir Artık ezelî ve ebedî olan, her şeye hakim bulunan bir yaratıcının varlığına inanan ve yalnız O'na ibadetle şeref kazanan İslâm toplumunun bu putlara tapanlara karşı bir ayrılık nişanı göstermesi gerekir Yalnız bir Allah'a iman (tevhid) inancını daima göstermek için mabedlerini ve namaz kılacakları yerleri, bu gibi puta tapanları taklit ve onlara saygı anlamına gelecek şeylerden uzak bulundurmaları bir görev gereğidir

Gerçekten hiç bir müslümanın bu gibi resim ve heykellere tapınmak hatırından geçmez Fakat şu putperest milletlere karşı bir ayrılık eseri göstermek ve zihni az çok meşgul edecek şeylerden namazgahlarını uzak bulundurmak dinimizin yüksek hikmetleri gereğidir

50) Namazın mekruhlarının bir kısmı "İmamet ve Cemaat" konusunda, bir kısmı da "Kıraat ve Evkat-ı Salât" bölümünde ve diğer konularında yeri geldikçe anlatılmıştır

51) Yanılma olmaksızın ve sehiv secdelerini gerektirmeksizin keraheti tahrimiye ile kılınan namazların iade edilmesi vacibdir Fatiha sûresi yerine kasden başka bir ayet okunarak kılınan namaz gibi

Tercih edilen görüşe göre, kerahetle kılınan önceki namazla farz yerine getirilmiş olup iade sureti ile kılınan namaz ise onun eksiklerini tamamlayıcı yerine geçmiş bulunur



Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.