Bilgi Toplumuna Geçişte Internet Kafeler Ve Chat Kültürü |
06-22-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Bilgi Toplumuna Geçişte Internet Kafeler Ve Chat KültürüBilgi Toplumunun Tarihsel Gelişimi Öncelikle bilgi toplumunun tarihsel gelişiminden kısaca bahsedecek olursak; İnsanlık tarihi geçmişten bu güne kadar üç önemli aşamadan geçmiş üç önemli devrim yaşamıştır Bunlardan birincisi; tarım toplumuna geçiştir Yaklaşık 20 bin yıl önce hayvanların evcilleştirilmesi, toprağın ekilmesi ile başlayan bu dönemde, insanlar yerleşik hayata geçmeye başlamışlardır Tarım devrimi teknolojisinin oluşturduğu ideolojik düzenlemeye dayalı olan yapılanma, sonuçta Endüstri Devriminin teknolojisiyle değişime uğramıştır(Kongar 2001) İnsanlık tarihinin ikinci değişim ve gelişim aşaması Endüstri (Sanayi) devrimi ile olmuştur Tarım toplumundan sanayi toplumuna geçiş 18 YY’ın sonuna doğru yaşanan sanayi devrimi ve Fransız devriminin sonunda olmuştur Sanayi devrimindeki değişimler arasında iplik eğirme makinesi ve buhar makinelerinin kullanılması vardır(Giddens,2000) İnsanlık tarihinin üçüncü dönüşüm aşaması ise İletişim-Bilişim devrimidir Üçüncü büyük teknolojik devrim olan İletişim-Bilişim devriminin ideolojisi, insan hakları yani demokrasidir Bu dönemde iletişim teknolojisiyle telefon, bilişim teknolojisiyle ise bilgisayarlar insan hayatına girerek hızla gelişmiştir Daha sonraki aşamalarda ise iletişim altyapısı üzerinden bilişim teknolojisinin kullanılmaya başlamasıyla, bilgi iletişim ağ alt yapıları, bilgisayar ağları, belli merkezlere bağlı nokta ağ sistemleri ve otomasyon sistemleri insan hayatına girmeye başlamış ve bilgi toplumuna geçiş süreci bu şekilde başlamıştır Ülkemizdeki duruma baktığımızda; Türkiye’nin sanayileşme sürecinin geç başlaması nedeniyle ithal teknoloji ile bu günkü seviyeye geldiği ve bilişim teknolojisini de ithal teknoloji olarak kullandığı görülmektedir(Erkan, 1998) Ancak son zamanlarda ülkemizde bilişime yapılan yatırımların önemli ölçüde oluşu, Dünyadaki değişimlere paralel olarak ülkemizde de bilgi toplumu olma yolunda önemli aşamalar kaydedilmiş ve bu günlerde devlet kademesinde bilişim ve iletişim teknolojilerinin kullanılmaya başlamasıyla E-Devletten söz edilir duruma gelinmiştir Bilgi Toplumunun İnternet Kafeleri İnsanların ilk olarak internet kafe ile tanışmaları 1994 yılında Londra da olmuştur Ülkemizde ise internet kafelerin 1995 yılında açılmaya başlamasıyla, 1996 yılında bu bir ticari sektör haline gelmiş ve Türkiye de internet kafe patlaması yaşanmıştır 2004 yılı verilerine göre sayıları 11 bini aşmış durumdadır (Aktaş 2004) Bilgi toplumuna geçiş sürecinde toplumun bilişim dünyasıyla tanışması ve bilişim teknolojilerini kullanması yönünde önemli bir yeri olan internet kafeler (Dijital Kütüphaneler), ülkemizde nasıl faaliyet gösteriyorlar? Türk Toplumu internet kafeleri nasıl anlıyor? ve internet kafe işletmecileri bu mekanları nasıl bir bakış açısıyla işletiyorlar? Bu konularda ülkemizde her ne kadar yasal düzenlemeler yapılmışsa da uygulamada bazı hususların yanlış anlaşıldığı, dolayısı ile yanlış uygulamaların varlığı göze çarpmaktadır Türkiye de birkaç yıl önce internet sadece basın – yayın organları vasıtasıyla bilinirken, bu gün bu teknolojinin insan hayatında önemli bir yeri olduğu gerçektir Ülkemizde internet kullanımının % 422’si internet kafeler vasıtasıyla gerçekleşmektedir (Andiç 2003) Son zamanlarda halkın bu alana ilgi göstermesiyle internet kafelerin sayısı hızla artmaktadır Bu da denetim ve kontrolde zorlukları da beraberinde getirmektedir Toplumumuzda bilgisayar kullanma yaşı düşük olduğundan daha çok internet kafelere gençler rağbet göstermektedir Ve genellikle bu mekanların birer dijital kütüphane mantığından öte birer eğlence mekanı olarak algılanmasından olmalı ki, buralarda gençler tamamen oyun ve eğlenceyle vakit öldürmektedirler Tabi ki bilinçli bir şekilde kullanılan internet kafelerde yok değil İnternet kafeler bu alanda yeterli bilince sahip olmayan işletmeciler sayesinde ülkemizde kötü bir imaja sahip olmuşlardır İnternet Kafelerle İlgili Yasal Düzenlemeler İnternet Kafeler, 30/12/1999 tarih ve 23922 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 99/13681 karar sayılı “Açılması İzne Bağlı Yerlere Uygulanacak İşlemler Hakkında Yönetmelik”le açılması Mahallin En Büyük Mülki Amirinin iznine tabi yerler kapsamına alınmıştır Adı geçen yönetmelikte İnternet Kafeler “İçerisinde bulunan internet bağlantılı bilgisayarlar sayesinde müşterilere Uluslararası bilgi iletişim ağını kullanma imkanı sunan, alkolsüz içeceklerle birlikte hafif yiyeceklerinde verildiği ticari amaçla işletilen umuma açık yerlerdir” şeklinde tanımlanmıştır Ayrıca İçişleri Bakanlığı’nın 26032001 tarihli genelgeleri ile, İnternet Kafelerin işletilmesi esnasında karşılaşılan tereddütlerin giderilmesi için bir kısım düzenlemeler getirilmiştir Bu düzenlemeler çerçevesinde internet kafeleri üç grupta ele alıp, özetle yapılan yasal düzenlemeleri ele alacak olursak; 1) İlk olarak eğitim-öğretim kurumları, kütüphaneler, kamu kurumları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, dernekler, sendikalar ve benzeri kuruluşlara ait ve yalnız kendi personeli ve üyelerinin faydalanması için kurulan internet bölümleri yukarıdaki yönetmelik kapsamında mütalaa edilmeyecek ve bu yerlere izin belgesi düzenlenmeyecektir 2) İkinci gruptakiler ticari amaçla işletilenlerdir Bunlar için eğitim-öğretim kurumlarına 200 metre mesafe zorunluluğu aranmayacak Bu gruptakilerde internet bağlantılı bilgisayarlar dışında, Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunu Ek 8 inci maddede belirtilen elektronik veya mekanik oyun alet ve makineleri bulunmayacak Ayrıca bilgisayarlarla disket veya CD kullanmak suretiyle atari ve benzeri oyun oynatılmasına müsaade edilmeyecek 3) Üçüncü gruptakiler ise internet bağlantılı bilgisayarların yanı sıra 2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyetleri Kanunu’nun Ek 8 inci maddesinde belirtilen nitelikte elektronik veya mekanik oyun alet ve makinaları (atari, okey ve benzeri) bulundurmak ve bilgisayarlarda oyun oynatılmak suretiyle oyun ve eğlence amacına yönelik “oyun yeri” gibi işletilmek istenen yerler için 200 metre uzaklık şartı aranacak Bu yerlere 12 yaşından küçüklerin girmesine müsaade edilmeyecek ancak, oyun yerlerine 18 yaşından küçükler veli yada vasileriyle birlikte veya bunların yazılı izniyle girebileceklerdir Ayrıca hem internet kafe olarak hem de oyun yerleri olarak adlandırılan yerlerde; 4) a) Kumar siteleri, bahisler ve pornografik yayın içerikli sitelere erişimin sağlanması önlenecek b) Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü zedeleyecek ve Anayasal düzeni yıkma amacına yönelik kurulan sitelere erişimin sağlanması önlenecek c) Lisansız ve bandrolsüz her türlü film, bilgisayar yazılımı ve bilgisayar oyunlarına ait CD lerin yasadışı olarak kopyalanması, kiralanması veya kopyalanarak satılması önlenecek d) İnternet vasıtasıyla diğer bilgisayarlara veya bilgisayar ağlarına kasten zarar verilmesi önlenecek Bu düzenlemeler sonucunda internet kafelere girme yaşı konusunda halkımızda bazı endişelerin olduğunu görmekteyiz Bir kısım insanlar internet kafelere girme yaşının yüksek olması yönünde görüş beyan etmektedirler Ancak internet kafelere girme yaşını diğer umuma açık yerlerde olduğu gibi 18’e çıkardığınızda, bu evinde bilgisayar olmayan çocukların 18 yaşına kadar bilgisayarla tanışamayacakları anlamına gelmektedir Her ne kadar bir kısım eğitim kurumlarında bilgisayar sınıfları ve bilgisayar eğitimi olsa da bu henüz çok yaygın değildir Olayın başka bir boyutu da, internet kafeler 18 yaşına kadar girilemeyen diğer umuma açık yerlerle aynı kefeye konulmuş olacaktır Oysa biz internet kafelerin dürüst işletmecilerin elinde herkesin sıkça ziyaret ettiği birer bilişim mekanı, birer dijital kütüphane haline gelmesini istiyoruz Ülkemizde internet kullananların genelde genç kuşak olduğunu düşünerek, 12–18 yaş arasındaki internet kafe müşterileri çocuk durumunda olduklarından, internet kafelerin çocuklar üzerindeki olumlu ve olumsuz yönlerini bazı uzman görüşlere yer vererek ele alacak olursak; Bir uzman görüşe göre; “Bilgisayar ve internet insanları yalnızlığa iter” Bilgisayar yaratıcı insan gücü için iki tarafı keskin bir kılıç gibi, kitlelere ulaşabilmenin hızı ve yararı yanı sıra, insanoğlunun yaratıcı, akıl ve sevgiye açık yüreği bilgisayarın baskısı altına girer Ayrıca küçük bir mekana kendimizi kapatmak niçin? Yalnız adamın yüz yüze söyleyemediği duygu ve düşüncelerini evrene saçma aracıdır bilgisayar O bizi değil, biz onu yönetmeliyiz(Tanaltay 2002-2003) Tabiki burada uzmanımız bilgisayar derken kanaatimce bilinçsiz ve kontrolsüz bir şekilde kullanılan internet ve Chat kültüründen bahsetmektedir Başka bir uzman görüşe göre; “Zamanı Ayarlanmalı” Bilgisayar başında 5 saat oyun oynamak ciddi zaman kaybı Çocuğun yaşına göre bilgisayar başında oyun oynaması 1 saati aşmamalı Çocuğun kendisini hazırlayacak zamanı yetersiz kalır Çünkü hem derslerine, hem de arkadaşlarına zaman ayırması gerekir Bilgisayar başında saatlerce kilitlenip kalması dış dünya ile işlerini koparır Her şeyden geri kalır (Gözükara 2002-2003) Başka bir uzman görüşe göre; “Zihni geliştirir” Bilgisayarın hiçbir zararı yok ama, organizmanın uyarılara karşı belirli cevapları vardır Aynı uyarıların tekrarlanmasıyla bütün organizmalar buna koruma tepkisi verir Bu tepki de uyarıya karşı organizmanın duyarlılığını azaltır Bilgisayar oyunları zihni geliştirir Ayrıca bilgisayarlarda aynı tür uyarıcılar olmadığı için, çocuk kısır bir döngü içinde kalmaz Çocuklar oyun oynarken bir sürü problem çözüp hem zekalarını geliştiriyor, hem de hayal gücünü zenginleştiriyor Ancak tadını kaçırmamak, hayattan kopmamak şartıyla bilgisayarda oyun oynamanın hiçbir sakıncası yok (Güvencer 2002-2003) Başka bir uzman görüşe göre; “Yaratıcılığını artırır” Bilgisayar duygusal zeka açısından televizyondan daha iyi Televizyon sadece bir izleme aracı olduğu için çocuğu pasif kılar Ama çocuklar bilgisayarda yaratıcılıklarını ortaya koyuyor Oyunlar çocuğun aktifliğini de koruyor Ancak sanal bir ortam olduğu için sınırlandırılmalı Aşırıya kaçmamalı Bilgisayar programlarındaki animasyon, ses, sayısız sürprizlerin birleşmesi beynin duygusal bölümünü harekete geçiriyor Dolayısıyla bilgisayar oyunları zihinsel fonksiyonları geliştirir, hayatın iç mekanizmalarını öğrenmekte çocuklara yardımcı olur (Eyüboğlu 2002-2003) Buradaki uzman görüşlere baktığımızda, internet ve bilgisayarın doğru kullanıldığında çok faydalı, yanlış kullanıldığında çok zararlı olduğunu görüyoruz Örneğin çocukların oyun oynarken zararlı bazı oyunları oynamak yada zararlı bazı siteleri ziyaret etmek değil de, internet üzerinden dünyanın başka bir yerindeki birisiyle satranç maçı yapmasının yada internet’i okulu için yardımcı bir araç olarak kullanmasının ne kadar faydalı olduğunu takdir edersiniz İnternet ve Chat Kültürü İlk zamanlarda internetle birlikte chat akla gelirdi İnsanlar internete sohbet etmek ve eğlenmek amacıyla girerler diye düşünülürdü Ancak internet’ in sunduğu hizmetler gelişip değişince, artık chat kültürü sadece belli grupların ve internet’ in sunduğu faydalı hizmetleri anlayamayan yada ilgi alanına girmeyen kişilerin ilgilendiği bir alan olarak kalmıştır Bir kısım insanlar internetteki chat kanallarını arkadaşları ile sohbet etmek ve iş icabı görüşmek amacıyla kullanırken, bu grubun dışında kalanlar ise tanımadıkları insanlarla veya rasgele bulduğu insanlarla chat yapmakta, arkadaşlık kurmaya çalışmaktadırlar İşte bu grup açısından olaya bakıldığında, kendilerini farklı tanıttıkları, yüz yüze anlatamadıklarını chat kanallarında anlattıkları, takma isimler kullanarak ve yalan söyleyerek insanların ilgisini çekmeye çalıştıkları görülmektedir Hal böyle olunca uzun süre bilgisayar karşısında anlamsız ve faydasız konularda karşılıklı yalan söyleyerek yapılan sohbetlerin hem insanın ruh sağlığını, hem de beden sağlığını etkilediği görülmektedir “American Journol Of Industrial Medicine” dergisinin 2000 yılı Ekim sayısında yayımlanan bir haberde, araştırma sonuçlarında zihinsel rahatsızlıkların ve uyku bozukluğunun önlenmesi için, bilgisayar kullanım süresinin günde 5 saatten aza indirilmesi gerektiği belirtilmiştir(Tievnet 2002-2003) İnternet Kafelerin Denetimi İnternet kafelerin son zamanlarda hızla çoğalması denetim sorununu da beraberinde getirmiştir Bu mekanları denetlemeye ilişkin hususlar mevzuatla düzenlenmiş, buna göre uygulamada denetim kriterlerinin netleştirilmesi ve doğru uygulanması denetimlerin verimliliği açısından önem arz etmektedir Denetimi yapacak olan kolluk kuvveti yada diğer denetim mekanizmaları, öncelikle konuyla ilgili yeterli bilgiye sahip olmalılar Örneğin bir bilgisayarda ne tür sitelerin ziyaret edildiğini, veya zararlı sitelere girişi engelleyecek bir sistemin, yazılımının yüklü olup olmadığını kontrol edebilecek bilgiye sahip olmalılar Eğer değilse öncelikle denetleme yapacak personeli eğitmek veya bu konuda bilgili personeli kullanarak denetleme yapmak gerekmektedir Ayrıca internet kafeler denetlenirken buralara sıradan umuma açık yer muamelesi yapmak o mekanların gidilmesi sakıncalı yerler sınıfına sokulmasına katkı sağlayacaktır Öyleyse; • Denetlemeler eğitim amaçlı yapılmalı baskın gibi denetleme yapılmamalı • İnternet kafe işletmecileri bu konularda bilinçlendirilmeli hatta mümkünse bunlara eğitim verilmeli • Denetleme yapacak personel eğitilmeli • Sık sık değil ayda bir denetleme yapılmalı • Zaman zaman okul saatlerinde denetim yapılmalı (1Polis Bilişim Sempozyumu Sheraton Ankara Ekim 2003) Sonuç: Son zamanlarda ülkemizde teknoloji alanında önemli adımlar atılmaktadır Özellikle eğitim kurumlarına yönelik olarak gerçekleştirilen ve tüm eğitim kurumlarının birbirleri ile internet ortamında haberleşmelerine olanak sağlayan hızlı internet, (ADSL) Türk Telekom’ un çalışmalarıyla hayata geçirilmiş ve internet alanında ciddi gelişmeler kaydedilmiştir Bizler de toplum olarak bu tür gelişmeleri yakından takip ederek teknolojinin hızla ilerlediği günümüzde yeniliklerin gerisinde kalmamalıyız E-Devlete giden yolda hedefe ulaşmak için öncelikle e-toplum sürecinin geçilmesi gerektiği ve e-toplumun oluşumuna katkı sağlayan dijital kütüphaneler-internet kafelerin toplum üzerindeki etkileri düşünülürse, hem internet kafe işletmecilerinin, hem kullanıcıların, hem ebeveynlerin, hem de denetim yapacak olan kurumların bu konuda duyarlı davranması, bu mekanların sıradan birer umuma açık yerden ziyade faydalı birer mekan olarak hizmet verebilmeleri için önemlidir Bilgi toplumunun oluşumunda internet kafelerin çok büyük bir rolü olduğu unutulmamalıdır |
|