![]() |
İstedikleri Yeni Müslüman Modeli |
![]() |
![]() |
#1 |
GöKKuŞaĞı
![]() |
![]() İstedikleri Yeni Müslüman Modeliİstedikleri yeni Müslüman modeli Hıristiyan Batı âlemi, İslamiyeti yok etmek için yaptığı asırlar süren mücadeleden bir netice alamayınca; kendileri ile uyumlu, istedikleri tarafa yönlendirebilecekleri, sınırlarını kendilerinin çizdiği yeni bir İslam yeni bir Müslüman modeli geliştirmeye karar verdi ![]() Hoşgörü ,ılımlı, Light İslam adını verdikleri bu modelde; emir ve yasağı olmayan, tatlıya, tuzluya karışmayan, haftada bir cumaya giden, bayram namazlarını kılan, cenazesi camiden kalkan ve Müslüman mezarlığına gömülen, Müslüman tipi esas alınmaktadır ![]() ![]() ![]() Bunu açıkca da ifade ediyorlar ![]() AA nin Washington mahreçli ve 23 Eylül 2003 tarihli haberi özetle şöyle: 'CIA ve ABD Federal Soruşturma Bürosu FBI hakkında yazdığı kitaplarla tanınan Ronald Kessler CIA Savaşta (The CIA at War) adlı kitabında, CIA Direktörü George Tenet ve diğer üst düzey CIA yetkilileriyle yaptığı görüşmelere de yer verdi ![]() ![]() ![]() Bir CIA kaynağının Radyo istasyonlarının yönetimini devralıyor ve din adamlarını destekliyoruz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şimdi de, araştırmacı - yazar Serdar Kuru'nun bu konu ile ilgili yorumuna (yorumdan pasajlara) yer verelim: 'Bugünlerde elime çok ilginç bir kitap geçti ![]() ![]() Yazar CIA'nin İslamda kesin kurallara ve hiyerarşiye bağlı resmi bir ruhban sınıfı olmadığını analiz ettiğini bunun üzerine çeşitli din adamlarına rüşvet vermek dışında kendi din adamlarını da ortaya çıkarttığını söylemekte ![]() ![]() Kitapta görüşlerine başvurulan ismi açıklanmayan bir CIA kaynağı teşkilatın şu anda dünya çapında elindeki tüm propaganda tekniklerini kullanarak bu sahte din adamlarını destekledikleri ve kendi "ılımlı müslüman" modellerini kendilerinin çıkarttığını söylemekte ![]() Sonuç olarak özellikle 1980lerden sonra dünyaya yayılan emperyalizme, kapitalizme ve siyonizme "hoşgörüyle" bakan islam ve Müslüman versiyonlarının nereden seri üretim yapıldığı hakkında bu kitap oldukça zihin açıcı bir görev yapmakta ![]() Papalığa göre, Hıristiyanlaştırmada en büyük engel; Müslümanların, Muhammed aleyhisselamın son peygamber olduğu, O’na inanmayıp yolunda gitmeyenlerin, sonsuz olarak Cehennemde kalacağı, inancıdır ![]() ![]() Bu inancın kırılması için ortaya yeni fikirler attılar ![]() ![]() ![]() ![]() Yahudi ve Hıristiyanlarla ilgili âyet ve hadisler tarihsel mi? Bu, İslamın temel inancına aykırı fikirleri iki ana grupta toplayabiliriz: 1- “Kur’an-ı kerimin bazı ayetleri ve bazı hadis-i şerifler tarihi sürecini doldurduğu için bunlarla amel edilemez ![]() ![]() ![]() ![]() Nitekim, ülkemizde dinlerarası diyaloğun önde gelen temsilcisi Fethullah Gülen, bu konu ile ilgili âyetleri yorumlarken; Yahudi ve Hıristiyanlarla ilgili Kur’an-ı kerimde geçen ayetleri, bilinen manalarının dışında çok farklı bir düzeyde ele alıyor: Ayetlerde geçen düşmanlığın o günün Yahudi ve Hıristiyanlarını içine adığını, Kur’anın kullandığı aynı üslup, bugünün Yahudi ve Hıristiyanlarını içine alacak diye bir şart, bir mecburiyet olmadığını, ayetlerin kesin, fakat bugünkü Yahudi ve Hıristiyanları içine aldığının kesin olmadığını, ifade etmektedir ![]() ![]() Yine aynı kitapta, Sayın Gülen, Kur’an-ı kerimde, Hıristiyanlarla, Yahudilerle ve Müşriklerle ilgili geçen sert ifadelerin uç noktayı temsil ettiğini,Yahudi ve Hıristiyanlarla diyalog kurup dostluk tesis edilebileceğini, Kur’anın onları dost edinmemek konusundaki nehyinin (yasağının) hususi şartlarda olduğunu; bunu umumileştirmenin Kur’anın ruhuna aykırı olacağını, Üstad Bediüzzamanın “Münazarat” kitabında bildirdiğini ifade etmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hocaefendi, aynı konularla ilgili hadisleri yorumlarken de, “Yahudileri ve Hıristiyanları kınayan ve azarlayan âyetler ya Hazret-i Muhammed (A ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Halbuki, bugüne kadar hiçbir İslam alimi bu âyet ve hadislerin tarihsel olduğunu, geçerliliğini yitirdiğini söylememiştir ![]() ![]() "Kesinlikle cehennemlik" Resulullah efendimiz, İslamiyeti kabul etmeyen Yahudilerin ve Hıristiyanların, Allah’a iman etmiş sayılmayacağını bunların Cehennemlik olduğunu bildirmiştir ![]() Dört büyük müctehid imamdan biri olan İmam-ı Ahmed bin Hanbel’in meşhur hadis kitabı olan El-Müsned isimli eserde, sahabeden Ebu Hureyre’nin rivayet ettiği şu hadis-i şerif bunu açıkca göstermektedir: “Allah Resûlü’ne biri geldi ve ‘Ey Allah’ın elçisi! Hıristiyanlardan Allah’a ve Resulü’ne inanarak İncil’e sâdık biri veya aynı şekilde Allah’a ve Resûlü’ne inanarak Tevrat’a bağlı biri, sonradan sana tâbi olmazsa, bu kişiler hakkında ne buyurursunuz?’ dedi ![]() Bunun üzerine Hz ![]() “Nefsim yed-i kudretinde olan Allah’a yemin ederim ki, bu ümmetten biri veya Yahudi ve Hıristiyan bir kişi beni dinlemez ve getirdiğimi kabul etmeden ölürse, kesinlikle Cehennemlik olur ![]() Bu konu ile ilgili diğer bazı hadis-i şeriflerde de şöyle buyuruldu: “Beni duyup iman etmeyen Yahudi ve Hıristiyan elbette Cehenneme girecektir ![]() “Cennete sadece Müslüman olan girer ![]() Adem aleyhisselâmdan, Muhammed aleyhisselâma kadar, dinlerin nesh edilmesi, semavi kitapların, âyetlerin nesh edilmesi yani yürürlükten kaldırılması Allahü teâlâ tarfından yapılmıştır ![]() ![]() Muhammed aleyhisselâma inanmak imânın şartı değil mi? 2- “Üç dinden herhangi bir dine inanmak yeterlidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nitekim, Fethullah Gülen, “Kur’an-ı kerim, Kitap ehline çağrıda bulunulurken, “Ey kitap ehli! Aramızda müşterek olan bir kelimeyi gelin ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fasıldan Fasıla kitabında da, “Herkes kelime-i tevhidi esas alarak çevresine bakışını yeniden gözden geçirmeli ve ıslah etmelidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Halbuki ayet-i kerimede, “Rahmetim her şeyi kaplamıştır” buyurulduktan sonra, “(Rahmetim) Allah'tan korkup, haramlardan kaçan, zekâtlarını veren ve ayetlerimize inananlar içindir” buyuruluyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şu âyet-i kerimeler de, Allaha iman için, Resulullaha inanıp itaat etmenin şart olduğunu bildiriyor: “Resule itaat eden, Allaha itaat etmiş olur” (Nisa 80) “Deki, “Allaha ve Peygambere itaat edin! Eğer itaat etmeyip yüz çevirirlerse, (kafir olurlar) Elbette Allah kafirleri sevmez ![]() “Allah ve Resulüne itaat eden Cennete, etmeyen Cehenneme gider” ( Feth 13) Görülüyor ki, gayri müslimlerle aramızda iddia edildiği gibi bırakın ittifakı, benzerlik bile yok ![]() Amentüde ittifak var mı? 1- Biz bir Allah’a inanırız ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2- Onlar tanrı gökte derler, biz Allah’ı mekandan münezzeh biliriz ![]() 3- Biz semavi kitapların hepsine inanırız, onlar, Kur’an’a inanmazlar ![]() 4- Biz bütün peygamberlere inanırız, onlar, Muhammed aleyhisselama inanmazlar ![]() ![]() 5- Biz hayrın ve şerrin Allah’tan olduğuna inanırız, onlar, (Tanrı kötülükleri takdir etmez) derler ![]() Görüldüğü gibi, Diyalogçuların ortaya attığı fikirler İslâm dininin genel hükümlerine aykırıdır, İslam dininde yeri yoktur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Diyalog ve Hubbu fillâh - Buğdu fillâh Vatikan’ın en çok korktuğu, Hıristiyanlaştırmada en büyük engel gördüğü, İslamiyetin, “hubbu fillah-buğdu fillah” emridir ![]() ![]() ![]() ![]() Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: “İmanın en sağlam temeli ve en kuvvetli alameti, hubb-i fillah, buğd-ı fillahtır ![]() “İmanın temeli Mümini sevmek ve kâfiri sevmemektir ![]() “İmanın efdali Allah için sevgi, Allah için buğzdur ![]() Yine Resulullah buyurdu ki: “Cebrail aleyhisselam gibi ibâdet etseniz, müminleri, Allah için sevmedikçe ve kâfirleri Allah için kötü bilmedikçe, hiç bir ibâdetiniz, hayrat ve hasenatınız kabul olmaz!” "Benim için ne yaptın?" Allahü teâlâ, Hz ![]() - Ya Musa, benim için ne işledin? - Ya Rabbi, senin için namaz kıldım, oruç tuttum, zekât verdim, zikrettim ![]() - Ya Musa, kıldığın namazlar, seni Cennete kavuşturacak yoldur, kulluk vazifendir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() - Ya Rabbi, senin için olan ameli bana bildir ![]() - Dostlarımı benim için sevdin mi, düşmanlarıma benim için düşmanlık ettin mi? Musa aleyhisselam, Allahü teâlâ’yı sevmenin onun için olan en kıymetli amelin, Hubb-i fillah ve Buğd-ı fillah olduğunu anladı ![]() Kur’an-ı kerimde buyuruluyor ki: “Ey iman edenler, Yahudileri de, Hıristiyanları da dost edinmeyin! Onlar, (İslâma olan düşmanlıklarında) birbirinin dostudur ![]() ![]() ![]() “Müminler, müminleri bırakıp da, kâfirleri dost edinmesinler! Onları dost edinenler, Allah’ın dostluğunu bırakmış olurlar ![]() “Allah’a ve ahiret gününe iman edenler, babaları veya oğulları veya kardeşleri ya da akrabaları olsa bile Allah'a ve Resûlüne düşman olanları sevmezler ![]() Hadis-i şerifte de buyuruldu ki: “Bir kavmi sevip de onlarla dostluk kuran, kıyamette onlarla haşrolur” (Taberânî) Vatikan, bu inanç yıkılmadıkça, Müslümanların Hıristiyan olmayacağını bildiği için, “Diyalog” vasıtasıyla bu inancı yıkmak istiyor ![]() Diyalog ve emri maruf - nehyi münker İslâmiyette, iyilikleri yayıp, kötülüklere mani olmanın önemi büyüktür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kur’an-ı kerimde buyuruluyor ki: “Siz, insanların iyiliği için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz; iyiliği emreder, kötülükten meneder ve Allah'a inanırsınız ![]() ![]() “Namazı kıl, iyiliği emret, kötülükten vazgeçirmeye çalış, başına gelenlere sabret ![]() ![]() Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” buyuruyor ki ![]() “Büyüğünü saymıyan, küçüğüne merhamet etmiyen, emr-i maruf ve nehy-i münkerde bulunmıyanlar bizden değildir ![]() “Bütün ibâdetlere verilen sevap, Allah yolunda gazâya verilen sevâba göre, deniz yanında bir damla su gibidir ![]() ![]() “Allahü teâlâ, bir meleğe, bir kasabanın altını üstüne getirmesini emreder ![]() ![]() “Birbirinize müslümânlığı öğretiniz ![]() ![]() İslamiyet günümüze kadar, emri maruf sebebiyle gelmiştir ![]() ![]() Vatikan bunun üzerinde çok duruyor ![]() ![]() ![]() Vatikan’ın Diyalog ile varmak istediği son nokta Diyalog ve hoşgörü, Vatikan’ın bir tuzağıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Müslümanlar arasında, Müslüman olsun Hıristiyan olsun fark etmez ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “Biz her ne kadar Hıristiyan olmayan dinlerin manevi ve ahlaki değerlerini tanıyor, saygı gösteriyor, onlarla diyaloğa hazırlanıyor ve din hüviyetini savunmak, insanlık kardeşliğini tesis etmek, kültür, sosyal refah ve sivil iradeyi oluşturmak gibi hususlarda diyaloğa girmek istiyorsak da dürüstlük bizi gerçek kanaatimizi açıkça ilan etmeye mecbur etmektedir; yegane gerçek din vardır ![]() ![]() ![]() ![]() Dinler nasıl birleşecek? Papa II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nihai birleşmenin Hıristiyanlık çatısı altında olacağını, Dinlerarası Diyaloğun mimarlarından M ![]() ![]() ![]() ![]() Papa II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Vatikan’ın tarihi İslam düşmanlığı devam ediyor Vatikan’ın; dinlerarası diyalog, hoşgörü, dostluk, faaliyetlerinde samimi olmadığını, tarihi İslam düşmanlığının devam ettiğini, 27 ![]() ![]() “PAPA İkinci Jean Paul, 27 Nisan 2003 günü, bundan asırlarca önce yaşamış olan altı kişiyi Hıristiyan inancına göre 'aziz'liğin bir alt basamağı kabul edilen 'ermiş' mertebesine yükseltti ![]() Vatikan'da 27 Nisan'da bu 'ermişlik ilánı' münasebetiyle düzenlenen büyük ayin sırasında, Papa'nın İsviçreli muhafızlarıyla İtalyan güvenlik kuvvetleri alarma geçirilmişlerdi ![]() ![]() ![]() Böyle bir şey beklemelerinin sebebi de şuydu: Merzifonlu Kara Mustafa Paşa'nın 1683'teki Viyana kuşatması Marco'nun cephelerde verdiği, ‘‘Haçın altında toplanın! Meryem adına savaşın! Türkler'i yenin! Hıristiyanlık adına büyük düşman Türkler'e karşı savaşı kazanmak için Allah'a olan imanımızı güçlendirmemiz lázımdır ![]() ![]() ![]() ![]() ‘‘Avrupalılaşma’’ uğruna ‘‘mozaik’’ ve ‘‘dinlerarası diyalog’’ teraneleriyle kendi kendimize gelin-güvey olduğumuz şu günlerde Hıristiyan dünyasının ve Papa'nın geçmişimiz hakkında ne düşündüğünü Marco'nun “ermişliği” sayesinde bir hatırlatayım dedim ![]() ![]() ![]() Şimdi sormak lazım: Eski yaraları kaşımakla, eski düşmanlıkları gündeme getirmekle, ödüllendirmekle “Barış” “Hoşgörü” “Diyalog” sağlanması nerede görülmüştür? Bütün bunlar samimiyeti mi gösterir yoksa, sinsi bir maksadı mı? DiNLERARASI HOŞGÖRÜ TUZAĞI Vatikan, Batı’da daha uzun süre ayakta kalamayacağını anlayınca, Müslümanların, dağınıklığından, kimsesizliğinden, fakirliğinden istifade etmek için Doğu’ya yöneldi ![]() ![]() Bunu iki safhada yapmayı planlıyorlar ![]() ![]() ![]() Bu maksatla, soğuk savaşın sona ermesinden "Kızıl tehlike"nin bertaraf edilmesinden sonra, "Yeşil tehlike!"yi ortaya attılar ![]() ![]() Daha sonra da, “İslam'ı protestanlaştırmaya”, yani İslamı emir ve yasakları olmayan, felsefi ahlakı bir sistem haline getirerek dünyaya, hayata ilişkin entelektüel, siyasi, ekonomik, kültürel taleplerini iptal etmeye çalışmak ![]() ![]() ![]() Hıristiyanlaştırmada takip ettikleri yol da “Diyalog” projesi ![]() ![]() Sözde diyalogla orta yolu bulacaklar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nitekim, diyalogun mimarlarından olan diyalog toplantılarında hep komisyon başkanlığına getirilen bir ilahiyat profesörü “Ben yurt dışına gittiğim zaman sık sık Kiliselere gidiyorum; çok da lezzet ve zevk alıyorum” diyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu sözler diyaloğun gerçek amacını göstermede ip uçları veriyor: Demek ki, diyalog ve hoşgörü uğruna kendi Dinimizin, Kitabımızın ve Peygamberimizin hak ve en son olduğunu söylememeniz gerekiyormuş ![]() ![]() Artık görevler de değişti herhalde ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İki dinin temsilcilerinin konuşmaları da, diyalogun maksadının, iyi ilişkiler, iyi komşuluklar olmadığını göstermektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aynı soruyu, Sayın Yılmaz’dan sonra Başkanlık koltuğuna oturan Sayın Ali Bardakoğlu’na, Armada otelinde düzenlenen, “Türkiye ve Avrupa’da Din, Devlet ve Toplum- Dinlerarası Barışçı bir Ortak Yaşam için Olanaklar ve Engeller” konulu konferansta ayak üstü sordum ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın organizesi ile üç dinin mensupları olarak, I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Toplantıda Sayın Öktem’e sordum: “ Dinlerarası Diyaloğun insani boyutunu anlıyoruz ![]() ![]() ![]() ![]() Tahmin edeceğiniz gibi tatmin edici bir cevap alamadım ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Papa 2 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bütün bunlardan sonra, Vatikan’ın başlattığı “Diyalog” projesinin İslamiyet için faydalı olduğunu söyleyene kim inanır? Basiret sahibi herkes bunun Vatikan’ın sinsi bir oyunu olduğunu hemen anlıyor ![]() Mehmet Oruç Dinlerarasi Diyalog Tuzağı ve Dinde Reform
__________________
Bıçak soksan gölgeme, Sıcacık kanım damlar ![]() Girde bak bir ülkeme: Başsız başsız adamlar NFK ![]() GaLiBa Bu GeCe YaĞMuRDa GöKKuŞaĞı MiSali GüLeRKeN aĞLaMaNıN ZaMaNı
|
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : İstedikleri Yeni Müslüman Modeli |
![]() |
![]() |
#2 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : İstedikleri Yeni Müslüman ModeliEmeğine sağlık Gökkuşağı ![]() ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : İstedikleri Yeni Müslüman Modeli |
![]() |
![]() |
#3 |
VANDETTA
![]() |
![]() Cevap : İstedikleri Yeni Müslüman ModeliGüzel bir konuya değinmişsin yine gökkuşağı,ılımlı islam konusunda bir abimin dediği gibi; islamın önü alınamadığı için önü kesilemeyen bir ırmağın her iki tarafından kanallar kazılarak suyun şiddetini azaltmaya benziyor,allahıma şükür bu ülkede herşeye ve bazılarına rağmen gerçek islam şuurunu taşıyan onlarca kişi var ![]()
__________________
Milliyetçilik,faşizmin millete yutturulabilir halidir,aksini iddia edenler kendi milliyetçiliğini
savunanlara saygı duysunlar! Tek çare;Din birliğidir ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|