Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Ansiklopedisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hava

Hava

Eski 09-02-2010   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Hava



HAVA a (ar hevâ')

1 Yer atmosferini meydana getiren ve gazlardan oluşan akışkan: Hava, eski fiziğin dört temel öğesinden biriydi Ciğerlerine temiz hava çekmek Havayla temas edince bozulan bir madde (Bk ansikl böl Flz ve Kim)

—2 Meteorolojik olaylar açısından ele alınan bu akışkan: Balkanlardan gelen soğuk dalgası nedeniyle hava soğuyacakmış Dün hava çok güzeldi Hava birden bozdu Sisli, karlı, yağmurlu havalar başlıyor

—3 Bir yerin İklimi: izmir'in havası kışları bile oldukça yumuşaktır Oranın havası çok serttir, sana yaramaz

—4 Yerküre üzerinde atmosferin kapladığı uzam, kuşların, hava taşıtlarının güdümlü ya da her çeşit merminin hareket ettiği uzam: Havaya yükselmek Havada uçan kuşları seyretmek Havada binlerce mermi vınlıyordu

—5 Havaya, havada, yukarıya doğru, yere karşıt yönde: Rüzgârdan masanın örtüsü havaya kalkıyor Bir çocuğu havaya kaldırmak Ayakları havada dinleniyordu

—6 Bir tamlayanla, atmosfere, havacılığa ilişkin şeyi belirtir: Hava akımları Hava ulaşımı Hava saldırısı Hava üssü

—7 Hafif rüzgâr, esinti: Pencereyi aç da biraz hava gelsin Hava durursa balığa gidebiliriz

—8 Bir kimsenin çevresinde bıraktığı etki, izlenim: Son derece alçakgönüllü bir havası var

—9 içinde yaşanılan çevre; atmosfer, ortam: Kasabanın sıkıcı havası Toplantının havası giderek gergin-leşiyordu

—10 Bir kimsenin ruhsal durumundaki iyilik; keyif: Bugün havam yerinde değil Havamda değilim

—11 Müzik parçalarında tür, genellikle de ezgi: Doğu Anadolu havaları Köy havaları Bir dans havası çalsa da dans etsek

—12 Bir kimsenin, bir şeyin bir kimseyi, bir şeyi çağrıştıran tarzı, üslubu: Şiirleri ustasının havasında

—13 Herhangi bir sonuca ulaşamayacağı düşünülen anlamsız, boş söz, davranış, vb: Bütün bu emeklerin hepsi hava Onu tanırım, verdiği her söz havadır

—14 Bir kimsedeki alımlılık, çekicilik: Güzel olduğu söylenemez ama havası vardır Bu adamın havasına kapıldım

—15 Hava almak, sözkonusu bir kimseyse, açık havaya çıkmak, açık havada gezerek dinlenmek: Dışarı çıkıp biraz hava alalım; eline hiçbir şey geçmemek, umduğu gerçekleşmemek: Böyle giderse bu işten de hava alacağız (arg); bir şeyse, içine hava girmek: Konserveler hava alınca bozulmuş

|| Hava atmak, hava basmak, üstünlük taslamak, çalım satmak: Yeni arabasıyla bize hava atıyor (arg)

|| Her biri başka bir hava çalmak, bir topluluk sözkonusuysa, onu oluşturan kimseler arasında uyum, anlaşma bulunmamak

|| Hava çarpmak, bir kimse sözkonusuysa, bir yerin İkliminden kötü biçimde etkilenmek

|| Hava değişimi, hastaların daha çabuk sağalması, dinlenip kendilerine gelmesi için yapılan çevre değişikliği, bu değişiklik İçin verilen izin; teb-dilhava

|| Hava değiştirmek, bir yerden iklimi değişik başka bir yere giderek bir süre dinlenmek: Hava değiştirmek sana çok iyi gelir

|| Hava deliği, bir şeyin, bir yerin havalanmasını sağlamak İçin bırakılan delik

|| Hava estirmek, istenilen doğrultuda bir ortam yaratmak

|| (Bir kimseye göre) hava hoş, bir şeyin öyle ya da böyle olması fark etmez, nasıl olursa olsun anlamında söylenir ¡I Hava iyi ya da kötü esiyor, ortamın İstenilen biçimde olup olmadığını belirtmek için kullanılır

|| Hava kaçırmak, bir nesne sözkonusuysa, içindeki havayı dışarı vermek: Arabanın ön, sağ lastiği hava kaçırıyor

|| Hava kararmak, güneşin batması ya da gökyüzünün bulutlarla kapanması sonunda ortalık yarı karanlık duruma gelmek: Hava kararmadan köye vardılar Hava karardı, neredeyse yağmur başlar

|| Hava kırılmak, havanın soğukluğu azalmak, hava ısınmaya başlamak

|| Hava köprüsü, zorunlu koşullarda iki yer arasında sağlanan hava ulaşım yoluH Hava payı, yer darlığı ve sıkıntısı çekmemek için gereğinden fazla bırakılan boş alan

|| Bir şeye hava vermek, onun İçine hava basmak, hava doldurmak; bir şeyden söz ederken, bir şeyin, bir yerin etkileyici, göze çarpıcı bir nitelik kazanmasını sağlamak: Bu çiçekler salona değişik bir hava verdi

|| Havada kalmak, sözkonusu bir şeyse, gerekenden daha yüksekte olmak; bir düşünce ya da savsa, kanıtlanabilirlikten yoteun olmak; bir işse, belli bir sonuca ulaşamamak

|| Havadan sudan konuşmak, önemli ve belirli bir konu üzerinde değil, şundan bundan, dereden tepeden söz etmek: Bütün gün asıl konuya gelmeden havadan sudan konuştular

|| Havanın gözü yaşlı, yağmur yağdı yağacak anlamında söylenir

|| Bir kimsede (bir kimsenin) havası olmak, bir kimseyle benzerliği bulunmak, onu anımsatmak: Çocukta hem babasının hem de annesinin havası var

|| Havasına uymak, bulunduğu ortama göre davranmak ya da birisinin huyuna göre hareketlerini düzenlemek

|| Havasını bulmak, sözkonusu bir kimseyse keyiflenip neşelenmek

|| Havaya, boşuna, sonuçsuz olarak: Havaya uğraşmak

|| Havaya gitmek, havaya uçmak, bir işe yaramamak, boşa gitmek: Bunca emek, bunca para havaya gitti

|| Havaya pala, kılıç sallamak, gereksiz, boş yere çaba harcamak

|| Bir şeyi havaya savurmak, boş yere, gereksiz olarak harcamak

|| Havaya uçmak, bir patlamanın sonucunda parçalanıp dağılmak, yok olmak: Bomba patlayınca köyün alt başındaki evler havaya uçmuştu

|| Havayı bozmak, bir topluluğun düzenini olumsuz yönde etkileyecek, kişiler arasındaki ilişkiyi kötüleştirecek davranışlarda bulunmak: Geldi, söyledikleriyle havayı bozdu

—Esk ilm-i cew-i hava ya da ilm-ül-cew, hava değişikliklerini konu alan bilim dalı, meteerolojl

—Ask Hava değişimi, hasta ya da yaralıların revir ya da hastane çıkışı, izinli olarak belli bir süre görevden bağışık tutulması

|| Hava desteği

— DESTEK

|| Hava hareket yeteneği, manevra ya da savaş sırasında arazinin engellerinden kurtulmak amacıyla, hava sahasından yararlanarak askeri malzemeyi ya da birlikleri hareket ettirme yeteneği

|| Hava köprüsü, tam teçhizattı birlikleri uzak cephelere nakletmek, savaş boyunca birliklerin her tür malzeme yedek parça ve cephane ikmalini yapmak için stratejik nakliye uçaklarıyla kurulan kesintisiz hava yolu bağlantısı (Gelişmiş ülkelerde bu amaçla özel nakliye birlikleri kurulmuştur)

|| Hava kuvvetleri, askeri havacılığı oluşturan muharebe birliklerinin tümü

|| Hava savunması, bir hava sahasını gözetlemek, her tür hava saldırısını bulup ortaya çıkarmak ve havadan yapılan saldırılara karşı koymak için kullanılan araçlar ve alınan önlemlerin tümü (Bk ansikl böl)

|| Hava üssü -

—Avc Havayı koklamak, av köpekleri ve diğer hayvanlar İçin, her yönü koklamak

—Balıkç Hava yutma, hastalanmış ya da suyun sıcaklığından rahatsız olmuş bir balığın daha çok erimiş oksijen bulabilmek için yüzeye çıkarak ağzını yarı yarıya su yüzeyi üstüne çıkarıp aynı anda hem hava hem su yutması

—Bayınd Hava payı, bir barajda, baraj tepesiyle normal biriktirme alanı düzeyi ya da öngörülen en yüksek kabarma sırasında biriktirme alanı düzeyi arasındaki fark

—Bine Havada hareket, süvarinin isteğiyle yapılan atlayış; bu atlayışlarda at, aynı anda ön ayaklarını (hafifçe şahlanma) ya da arka ayaklarını (krupad) ya da dördünü birden kaldırır (kabriol)

—Çevrebil Hava kirletici, havada bulunan ve solunum aygıtına zararlı etki yapma olasılığı taşıyan yabancı eleman

—Denize Hava yemek, şiddetli fırtınaya yakalanmak

|| Havasını bulmak, saptanan rotada seyir için rüzgârın uygun yönde estiği, yelkenli teknelerin yeterince yelken açma olanağı bulduğu, motorlu teknelerin rahat ilerlediği bir ortamda ve konumda seyretmek


—Esk sil Hava şahidi, Osmanlılar'da, kabza' almak İsteyen okçuya, Şeyh ül -meydan huzurunda tanıklık eden okçulara verilen ad (Bu törende ayrıca ayak' şahidi de bulunurdu) [Bk ansikl böl]

|| Hava yeri, okun düştüğü yer

—Foto Hava nirengisi, ardışık ve stereos-kopik iki çift hava fotoğrafı üzerinde ortaklaşa bulunan bazı noktaların koordinatlarının ölçülmesiyle, önceki fotoğraf çifti üzerindeki noktalara koordinat taşınmasını sağlayan fotogrametrik yöntem

—Giz bil Gizli bilimlerde, ilksel ruhlar ile başka birçok iyi ya da kötü ruhun bulunduğu yer (Hava, görünme olaylarının en sık rastlandığı yer ve astral ışınların yayıldığı ortamdır Simyada, hava önemsiz bir rol oynar; öteki elementler gibi, bir cisim olarak değil de, maddenin bir hali olarak kabul edilir)|| Hava falı, Varron sınıflandırmasına göre hava öğesine dayanan kehanet türü

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Hava

Eski 09-02-2010   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Hava



—Havc ve Coğ Hava hattı, bir hava taşımacılık işletmesinin düzenli olarak çalıştığı yol |i Hava taşımacılığı, hava taşıtlarıyla, özellikle uçaklarla yapılan yolcu, yük ve posta taşımacılığı (Bk ansikl böl) t

— Hidr pnöm Sıkıştırılmış hava, genişlerken kullanmak amacıyla basıncını artırmak için sıkıştırılarak hacmi küçültülen hava (Bk ansikl böl)

—Huk Hava hukuku, hava sahasına, hava ulaşım ve taşımacılığına ilişkin hukuk kuralları bütünü

|| Hava parası, işyeri ya da konut olarak kiraya verilen taşınmazlarda, kiracının belirlenmiş olan kiradan ayrı olarak, taşınmazın sahibine ya da eski kiracısına verdiği para (18 mayıs 1955 tarih ve 6570 sayılı Gayrimenkul kiraları hakkında k'nun 16 maddesi, hava parası olarak ya da her ne ad ve biçimde olursa olsun kira bedelinden fazla para alınmasını yasaklamıştır Bu madde hükmüne aykırı hareket edenlere altı aydan bir yıla kadar hapis ve üç yıllık kira bedeli tutarınca ağır para cezası verilir)

—Isıbil Hava deliği, bir küllüğün kapısında bulunan ve ocak ızgarası altındaki havanın debisini değiştirmeye yarayan ayarlanabilir açıklık


—Isıt havld Hava giderici, bir ısıtma devresinin havasını gidermeye yarayan aygıt

—Isıt havld ve Meteorol Nemli hava, genellikle fizikte göz önüne alınan ve su buharı içermeyen kuru hava'nın tersine azot, oksijen, soy gazlar ve su buharından oluşan gerçek hava (Nemli havanın termodinamik evrimi meteorolojide ve hava koşullandırmasında temel bir işlev görür)

—Kim Havasını alma, bir sıvı ya da çamurlu bir karışımın İçerdiği havayı giderme

|| Havasını almak, bir yerde, ya da bir maddede bulunan hava ya da diğer gazları uzaklaştırmak

—Koregr Havada, hareketin yerden yükselerek havada yapıldığını belirtir (Karşt ani YERDE)

—Mad oc Hava direnci, bir kanaldan, galeriden vb geçen hava akımına karşıt yöndeki direnç (Galerilerde ve kuyularda, hava direnci yapının eşdeğer çapının beşinci kuvvetinin tersiyle orantılı bir değişim gösterir)

|| Hava köprüsü, hava çıkış ga-lerisiyle kavşakta her tür bağlantıyı önlemek için belli ölçüde saptırılmış hava giriş galerisi (ya da tersi)

—Mak san Hava boşaltma çanı, bir pompa gövdesine havayı boşaltmak için yerleştirilen hunill küçük musluk

—Metalürj Havada sertleşen alaşım, havada soğutularak su verilen alaşım

—Meteorol Hava durumu, belirli bir yerde ve belirli bir anda atmosferin durumu (sıcaklık, nem, rüzgâr) [Bk ansikl böl]

|| Hava tahmini -

—Ormanc Hava kurusu odun, ılıman iklimlerde, yeterli süre açıkta kalarak kuruyan odun (Nem oranı % 15 dolayında olur)

—Ota Hava saati, lastiklerin şişme basıncını ölçmeye yarayan denetim aygıtı

—Patol Hava tutması, bir uçuş sırasında uçağın karmaşık yalpa, sallantı, titreşim, hafif ani düşüş hareketleri yüzünden bazı kişilerde görülen bozuklukların tümü

—Postc Hava mektubu, tek yapraklı ve kenarları yapıştırılarak katlanınca zarf biçimi alan pratik posta gönderisi

—Res Havadan perspektif, eşyaların göreceli uzaklığını veren, ilk planlardan son planlara doğru tonların giderek zayıflaması

—Seram Hava kabarcığı, seramik hamuru içinde kalan havanın, sırlı pişim sırasında eşyanın yüzeyde oluşturduğu kabarcıklar

—Sil Havadan havaya roket ya da güdümlü mermi, bir hava taşıtından fırlatılan uçaksavar roketi ya da güdümlü mermisi

|| Havadan karaya güdümlü mermi, bir hava taşıtından belli bir kara hedefine atılan güdümlü taktik roket

—Bir hava taşıtından bir kara ya da deniz hedefine atılan taktik ya da stratejik güdümlü füze

—Soğut san Hava ayırıcı, buhar sıkıştır-malı bir soğutma devresinde, yoğuşturu-lamayan gazları, özellikle havayı boşaltmaya yarayan organ (Eşanl GAZ GİDERİCİ)

—Spor Hava atışı

— HAKEM' ATIŞI

—Ted Hava boşaltma, doğal ya da patolojik bir boşlukta bulunan anormal gazları dışarı atma (en başta pnömotoraksın boşaltılması)

|| Hava değişimi tedavisi, sağlığı koruma ya da düzeltme amacıyla çeşitli iklim niteliklerinin kullanılması

|| Sıcak hava tedavisi, tedavi amacıyla sıcak havanın kullanılması (Eşanl AEROTERMO-TERAPİ)


—Teknol Hava deliği, bir tuğla fırınında dış havanın geçmesi İçin açılmış delik

|| Hava pompası, ya sabit bir merkezde elektrikle ya da eskiden olduğu gibi otomobil motoruyla çalıştırılan ve lastikleri şişirmeye yarayan taşınabilir küçük pompa

— Şişirme yatak ve yastıkları şişirmeye yarayan, elle ya da ayakla çalıştırılan küçük pompa

—Telekom Hava devresi ya da hava hattı, genellikle direklerin, kimi kez yapıların ya da yapılara tespit edilmiş kolların taşıdığı, çıplak telden ya da yalıtılmış kablodan oluşan telekomünikasyon devresi ya da hattı (Genellikle bir karayolu ya da demiryolu boyunca çekilir)

—Tip Hava tıbbı ya da havacılık tıbbı, çok yükseklerde uçmaktan doğan bütün biyolojik ve fizyolojik sorunları İnceleyen ve dolayısıyla uçuş personelinin sağlığını koruma amacı güden uzmanlık dalı (Bugün, uzay uçuşlarından ddğan sorunlara doğru genişlemektedir) [Bk ansikl böl]

|| Hava yutma, havanın yutularak sindirim borusuna gönderilmesi (Hava yutma ancak aşırı derecede olursa patolojiktir Geğirmelere ve mide şişkinliğine neden olur; sinirli kimselerde sık rastlanır) [Eşanl ae-rofaji]

—Uluslarar huk Hava sahası, bir devletin ülkesini oluşturan kara parçaları ile bunlara bitişik karasuları üzerindeki hava sütunu (Hava sahasında, altındaki ülke devletinin egemenlik yetkileri vardır Hava sahasının yükseklik olarak sınırlarını saptayan bir hukuk kuralı yoktur Bu nedenle hiçbir devletin egemenliğine girmeyen atmosfer dışı uzay ile hava sahası arasındaki sınır sorunu, öğretide çeşitli ölçütlere göre ele alınır)

|| Hava ulaşım özgürlüğü, bir devletin, kendi hava sahasında diğer bir devletin sivil hava araçlarına tanıdığı hak (Bk ansikl böl)

—Zool Hava kanalı, Actinopterygii altsınıfından bazı balıklarda, yüzme kesesiyle yemek borusunu birleştiren kanal (Bu balıklara, yukarıdaki özelliklerinden ötürü, flzostomlar da denir)

|| Hava keseclkli kemik, kuşlarda, iliğin bulunduğu bölümünde bir hava kesesi bulunan, akciğerlerle bağlantılı kemik

|| Hava kesesi, Saurop-sidae familyası üyelerinde, akciğerlerin dışında bulunan, hacmindeki değişiklikler sonucu havanın akciğerdeki hava kılcal damarlarına girmesini sağlayan soluk borusu çıkmazı (Kuşlarda, beyin, köprücük-kemlMeriarası, öngöğüs, ardgöğüs ve karın keseleri, kemiklerin ilik bölümünde yer alan ve "hava keseclkli kemik" adı verilen çıkmazlar vardır) —-> ses* kesesi

—ansikl Ask • Hava değişimi Hava değişimiyle istirahatı birbirine karıştırmamak gerekir İstirahat alan asker görev bölgesini, er ise kışlasını terk edemez Hava değişiminde İse asker İzinli olduğu süreyi istediği yerde geçirebilir Bu sürenin üç aylık bölümü askerlik hizmetinden sayılır Üç ayı aşan süreler için hizmetin yapılması gerekir
• Hava hareket yeteneği, silahlı kuvvetlerin muharebe etkinliğinin ana öğesi olan hareket yeteneği, önce uçağın, daha sonra helikopterin kullanılmasıyla büyük olanaklara kavuştu, ikinci Dünya savaşinda uygulanan hava-indlrme* harekâtlarıyla, Cezayir savaşı sırasında Fransızlar'ın, daha sonra Vietnam'da Amerikalılar'ın helikopterlerle yaptıkları indirme harekâtları, "hava hareket yeteneği" kavramının önemini ortaya çıkardı Bu kavram çok sık değişikliğe uğramaktadır ve ddğrudan doğruya, kullanılan araçlara bağlıdır Vietnam savaşinda, çok sayıda helikopterin kaybedilmesi, 60'lı yıllarda yepyeni araç ve gereçlerin araştırılmasına yol açtı: "hava çevik araçları" (dikey kalkış ve iniş yapabilen ve bir uçak gibi uçabilen araçlar) vb

O zamandan beri, yakıt ikmali yapmadan kat edebileceği yol, seri hareket edebilme ve hızdan çok uçuş üstünlükleri açısından klasik helikopterlerin geliştirilmesine ve hareket yeteneklerinin artırılmasına önem verildi

• Hava savunması Hava tehdidi, Birinci Dünya savaşindan başlayarak gelişti ve bu savaş sırasında özellikle psikolojik bir etki yaratmak amacıyla kullanıldı İkinci Dünya savaşı sırasında, sonuca varmanın temel etkenlerinden biri oldu: Hollandalılar, 1940'ta Rotterdam'ın bombalanmasından sonra teslim oldu; Reich 1944-45'te topraklarının sistemli bir biçimde bombalanmasına karşı koyabilmek için önemli araç ve gereçleri bu yöne kaydırdı Büyük Britanya, savaş çabalarını Luftwaffe'nln aralıksız tehdidi altında sürdürmeyi başardı Savaşın sonunda, hava sahası uçaktan başka araçlara da tanık oldu; Müttefikler, V1 ve V2 tipi savaş araçlarına karşı kendilerini savunmak zorunda kaldılar 1945'ten beri sorunun öğeleri havacılıktaki yeni gelişmeler ve nükleer silahla güdümlü füzenin ortaya çıkması sonucu altüst oldu

Hava savunması deyimi 1960-1970'H yıllarda kesin olarak yerleşti Bu savunma pasif savunma'yı (havadan kullanılan silahların etkilerine karşı korunma önlemleri) olduğu kadar aktif savunma'y\ da (havadan saldıran düşmana ateşle karşı koymayı sağlayan askeri olanakların tümü) kapsar Bu savunma, gerek askeri kuvvetlerin gerekse halkın ve ülke topraklarının korunmasını içine alır

Türkiye'de 1950'den başlayarak örgütlenen hava savunması tümüyle Hava kuvvetleri komu-tanlığina verilmiştir 1970'tebirara, Hava savunma komutanlığı kurulmuş ve denenmiş ancak daha sonra bundan vazgeçilerek Hava kuvvetleri komutanlığı harekât başkanlığı bünyesinde Av savunma daire başkanlığı tarafından görev yürütülmüştür Bu kuruluşta, komutanlık bünyesinde bir Hava savunma harekât kontrol merkezi ve buna bağlı Hava savunma kontrol grupları vardır Bütün İstihbarat, ülkenin çeşitli yerlerine yerleştirilmiş radarlar tarafından Hava savunma harekât kontrol merkezinde işlenerek değerlendirilir ve saldırı amacı taşıyan hava ihlalleri, yerde alarm durumunda hazır bekleyen Av birlikleri tarafından önlenir

Uluslararası düzlemde, savaş uçakları alanında, teknolojide görülen büyük İlerleme sonucu, kullanılan silah sistemleri uçakların performansını bile geçmektedir Binlerce kilometre uzaklıktaki hedeflere ulaşabilecek yeteneğe sahip havadan havaya uzun menzilli güdümlü füzelerle (Matra "Süper 530" ya da "Phoenix" "SS -1" ve "2"), pilotun, radardan yararlanarak, uçağını en İyi atış konumuna getirmesi yeterli olmaktadır "Klasik" uçakların yanı sıra ("Mig-23" ve "25", "Mlrage F-1", "Mirage 2000" ve "F-16") şimdi uçan radarlardan da yararlanılmaktadır (Boeing "E-3A AWACS" ve Tupolev "Tu-126 Moss"); bu radarlar, alçakta seyreden düşman uçaklarını bulup ortaya çıkarmaya olanak verir

Hava savunmasında uçakların etkisine küçük çaplı topların ve yerden havaya güdümlü füzelerinin etkisi de eklendi Kara kuvvetlerinin savunması konusunda, Vietnam savaşı ve 4 İsrail-Arap savaşı deneyimleri, amerikan "Redeye" gibi, uçağa ve görerek atılan güdümlü füzeye dayalı sistemlerin ve fransız "Roland" gibi, radarları da içine alan daha karmaşık sistemlerin tamamlayıcılığını ortaya koydu Hava savunmasının özel bir durumu, stratejik güdümlü füzelerin taşıdığı patlayıcı maddelere (klasik ya da nükleer) karşı yapılan savunmadır Bu savunma "ABM* savunma" adıyla bilinir

Pasif savunma nükleer tehdit yaygınla-şınca tümüyle değişti Halkın korunması, bugün, uzmanlaşmış kuruluşların yetki alanına girerken ( - Hava savunması tam bir değişim içindedir Bununla birlikte barış zamanında gökyüzünde huzuru sağlaması, kriz za-manındaysa hava trafiği özgürlüğünü garanti altına alması gerekmektedir Tüm tehditleri zamanında bulup ortaya çıkarabilmek ve alınması gereken ani alarm önlemlerini alabilmek için, genel hava harekât durumunu günü gününe izlemek görevi de her zaman hava savunmasına düşmektedir


Türkiye'de hava savunması, Cumhuriyetin ilanından sonra Hava müsteşarlığı yapısı içerisinde oluşturulan Av şubesince yürütülmeye başlandı Bu amaçla önceleri av uçaklarıyla donatılmış tabur ve bölükler kullanılıyordu 1930'da av birlikleri alay düzeyine çıkartılarak ingiltere ile Almanya'dan alınan uçaklarla (Spitfire, Foke wolf) donatıldı, ikinci Dünya savaşindan sonra hava ordusu kuvvet komutanlığı olarak örgütlenince Av şubesi de Hava savunma dairesi olarak bu kuruluşa katıldı 1954'ten sonra satın alınan jet uçaklarıyla hava savunma sistemi güçlendirildi Günümüzde türk hava savunma sahası yaklaşık on radar istasyonu, istanbul'daki bir füze istasyonu, Balıkesir, Mürted ve Merzifon'daki jet uçaklarıyla donatılmış anajet üs komutanlıkları, havaalanlarındaki oerllkon tipi uçaksavar bataryaları ile bunların bağlı oldukları hava savunma kontrol grup komutanlıkları (Eskişehir, Diyarbakır) ve Ankara'dakl Hava savunma harekât merkezi'nce denetlenir Bu komutanlık ve birliklere Hava savunma daire başkanlığı İle Füze -uçaksavar daire başkanlığı komuta eder

—Ask have
• Hava polis birliği Bu birliğe seçilenler, özel kurslardan geçirilirler Ana üs komutanlıkları muhafız bölükleri bünyesinde kıta teşkilinde bulunurlar Hava birlik ve kuruluşlarında gezici ve sabit kuruluş olarak görev yaparlar Hava garnizonlarının bulunduğu şehirlerde emniyet yönünden merkez komutanlıkları bünyesinde görev yaparlar

• Yakın destek hava birliği, italyan general Douhet'nln geliştirdiği stratejik hava savaşı anlayışına yanıt biçiminde yurttaşı Mecozzinin 20'lerin başında tanımladığı yakın destek hava birliğinin görevi, yalama uçuşu ya da pikeyle tal5lk kara hedeflerine saldırmak, kara kuvvetlerini doğrudan desteklemektir, ispanya savaşinda geliştirilen muharebe yöntemlerini İkinci Dünya savaşinda büyük ölçüde alman Stuka, sovyet Stormovlk, İngiliz Typhoon ve fransız Breguet 693 uçakları kullandı

1945'ten bu yana görülen yerel çatışmalar, yakın destek uçaklarının önemini doğruladı; nitekim havadan karaya güdümlü mermi ve konvanslyonel bomba taşıyan hızlı uçaklar (4 İsrail-Arap savaşı) ya da küçük kara birliklerinin yürüttüğü harekâtların (Çlnhindi, Cezayir) temposuna uyum sağlayan düşük hızlı uçaklar, bu alanda kendilerini kanıtladı Batı Avrupa ülkelerinde 1981'de kullanılan başlıca yakın destek uçakları Buccaneer, Harrier (yalnız VTOL* hizmettedir) ve Ja-guar'dır Öte yandan bu tür uçaklar arasında Varşova paktinın zırhlı araçlarına karşı kullanmak üzere ABD'nin geliştirdiği Fairchild A-10 uçağı, Sovyetler'in Su-hoyi Su-25 uçakları sayılabilir Roket ve bombaların laserle güdümlü uçakların etkinliğini çok büyük ölçüde artırdı Helikopterlerin özellikle tanklara karşı kara kuvvetlerini yakın destekte oynadığı rol gittikçe önemli boyutlara ulaştı (Sovyetler'in Mil Mİ-24 "Hlnd" ve Amerikalılar'ın Bell 209 "Tow Cobra" helikopterleri) Nakliye uçakları İse, birlikleri cepheye taşıyarak kara muharebelerine katılır (hava ulaşımı)

—Çevrebll Hava kirleticiler gaz biçiminde (CO ya da NOJ, madeni tanecikler biçiminde (silis, kömür, asbest), organik tanecikler biçiminde (çiçektozu, mantarlar ) ya da aerosol biçiminde (sülfürika-sit, nltrikasit) olabilir Bunların solunum yollarında az ya da çok derine girmesi çaplarına bağlıdır (10 ^m'den aşağı)

—Esk sil Kabza almak isteyen okçu, belirlenen gün ve saatte, ustası ile birlikte Okmeydanina gider, hava ve ayak şahitlerinin önünde atışlarını yapardı Başarılı olursa, meydan şeyhinin huzuruna çıkardı Meydan şeyhi kabza almak İsteyen adaya "sen tallb-i kabza mısın" diye sorar, sonra ayak ve hava şahitlerinin tanıklıklarına başvururdu Onlardan aldığı olumlu yanıt üzerine adaya törenle kabza verilirdi

—Fiz ve Kim Hava, belli sayıda bileşenden oluşan bir karışımdır Su buharı ve karbondioksit gibi değişik oranlardaki bileşenlerden kimileri, katışkı maddeleri olarak kabul edilir Katışkı maddelerinden arındırılmış havanın, ya da başka bir deyişle arı hava'nın değişik bölge ya da yükseltilerde gerçekleştirilen çeşitli çözümlemelerinin de gösterdiği gibi dikkat çekici, değişmeyen bir bileşimi vardır Hacimsel bileşimi bakımından havada ortalama % 78,05 azot, % 21,017 oksijen, °/o 0,000 54 helyüm, °/o 0,932 argon, % 0,00 1 neon, % 0,0001 kripton ve % 0,000 01 de ksenon bulunur
Havadaki su buharı niceliğini saptamak için, birim hacimdeki bir hava, nem soğurucu bir dizi tüpten geçirilir; soğurucu tüplerin deney öncesi ve sonrası ağırlıkları tartıldığında ortaya çıkan fark, su buharı niceliğini verir Yer ve zamana göre son derece değişken olan su buharı oranı, nemölçümsel durum ya da bağıl nem'le belirtilir

Bağıl nem, atmosferde belli sıcaklıktaki su buharının kısmi basıncının (f) gene aynı sıcaklıktaki doymuş buhar basıncına (F) oranıdır (f/F) Karbondioksidin havadaki varlığı, organik maddelerin yanması, bitki ve hayvanların solunumu, mayalanma vb olaylardan ileri gelir Buna karşılık, yeşil bitkilerdeki fotoklorofil işleviyle tüketilir Karbondioksit, gerek suda çözünmesi, gerekse bikarbonat oluşumuna bağlı olarak havadaki oranının sürekli ayarlanması nedeniyle havada yaklaşık 3/10 000 oranında bulunur Diğer katışkı maddeleri arasında oranı kimi zaman 1/10 000'e ulaşan hidrojeni, özellikle kırsal alanlarda yoğunlaşan ozonu, çok az miktarda metanı, amonyağı, nihayet daha çok sanayi merkezlerinde görülen organik ve anorganik tozları ve mikropları saymak gerekir

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Hava

Eski 09-02-2010   #3
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Hava



• Arı havanın çözümlenmesi Eski insanlar, havanın, toprak, su ve ateşle birlikte doğanın dört öğesinden biri olduğuna inanıyorlardı 1668'de Mayow, havada, yanmayı sağlayan bir cismin bulunabileceğinden kuşkulandı Priestley, 1774'te oksijeni buldu Lavoisier ise 1777'de, ünlü deneylyle havanın gerçek doğasını ortaya koydu Tam 12 gün boyunca belli miktarda bir havayla cıvayı ısıttı Deney sonunda hava hacminin yaklaşık 1/5 oranında azaldığını, geriye kalan gazın, yani, azotun yanma İşlevini sürdüremediğlni saptadı Cıva yüzeyinde kırmızı pulcuklar oluşmuştu ve bu pulcuklar daha yüksek sıcaklıkta ısıtıldığında oksijen veriyordu Böylece başlangıçtaki havanın bileşimi yeniden elde edilmişti

Lavoisier'ninkinden çok daha kesin başka yöntemlerle havanın bileşimi tam olarak belirlendi Bunlar, hacimölçüm ya da ağırlıkölçüm yöntemleriydi Özellikle ağırlıkölçüm yöntemleriyle daha kesin sonuçlar elde edildi

Hacim çözümlemesi şöyle yapılır:

1 Odyometreyle Odyometreye, belirli hacimde hava ile gene belirli hacimde hidrojen konur; ancak hidrojenin hacmi havaya oranla daha fazladır Hidrojen, bir elektrik kıvılcımıyla yakılır Bu sırada yo-ğuşarak su oluşur Böylece geriye azot, havada bulunan diğer gazlar İle hidrojen fazlası kalır Oksijenin hacmi, oluşan suya denk düşen hacmin azalmasından hesaplanır 2 Soğukta fosforla Bir birim hacim havada bulunan oksijen, beyaz fosfor çubuğuyla soğrulur Birkaç saat sonra hacimde görülen azalma, oksijenin hacmini verir

ilk ağırlık çözümlemesi, 1840'ta, Dumas ve Boussingault tarafından yapılmıştı Bu amaçla kızıl dereceye dek ısıtılmış bakır talaşı üzerinden arı ve kuru bir hava akımı geçirilir: bakır, oksijenle birleşerek bakır oksidi verir Azot, önceden havası ve darası alınmış bir balonda toplanır Bakır kütlesindeki artış, kullanılan havadaki oksijenin kütlesini verir Ayrıca azotun ağırlığı da ölçülebilir

Azotlu bir bileşikten özütlenen azot (kimyasal azot) ile oksijeni ayrıldıktan sonra havadan elde edilen azot (atmosfer azotu) arasında düzenli olarak bir yoğunluk farkı (1/200) olduğunu gözleyen Ram-say, havada azot ve oksijenin dışında daha başka gazların da bulunabileceği varsayımını ortaya attı Bir süre sonra da soy gazlar'dan helyum, neon, argon, kripton ve ksenonu buldu Bu gazlar, kızdırılmış lityum ya da kalsiyumla soğrularak azottan ayrılabilir Sby gazlar ayrıca havanın sıvılaştırılması ve daha sonra bölümsel damıtılmasıyla da elde edilir

• Fiziksel özellikleri Hava kokusuz, tatsız bir gazdır, ince bir katmanken renksiz ve saydam olan hava, kalınlaştığında mavl-leşir Işığın, gaz molekülleriyle yayınımı sonucu oluşan bu renklenme, özellikle kısa tayf ışınımlarında daha yeğindir Ancak bu renklenme, daha uzun dalga boyundaki ışınımları yayındırabllen iri parçacıklardan oluşmuş toz, duman ve sisle bozulur Güneş ufka yaklaştıkça, ışınları atmosferin nem ve toz yüklü daha kalın alt katmanlarından geçer ve bu yüzden ışığının rengi sarı ya da kırmızı bir görünüm alır Havanın ağırlığı İlk kez XVII yy'da önce normal, daha sonra basınçlı bir havayla şişirdiği balonu tartan Galllel tarafından belirlendi 0°C'ta ve 76 cm cıva basıncında ölçülen bir litre arı havanın ağırlığı, 1,293 g'dır Bu özgül kütle, önce boş, sonra hava ve daha sonra da damıtık su dolu bir balonun tartılmasıyla belirlenmiştir (Reg-nault) Havanın sıkışabilirllk ve genleşme yasaları, H basıncında (cm cıva) ve t sıcaklığında (°C) V hacmi (litre olarak) İle m kütlesinin (gram cinsinden) hesaplanmasını sağlar:

Atmosfer basıncı, havanın ağırlığından kaynaklanır ve İlk kez 1643'te Toricelli'nin Floransa'da yaptığı ünlü deneyle kanıtlanmıştır Cıva dolu bir tüp, açık ucu parmakla kapatıldıktan sonra, içinde cıva bulunan bir kaba daldırıldığında, cıva kolonunun kaptaki cıva yüzeyinden yaklaşık 76 cm yukarıda kaldığı görülür Bu deney, atmosfer basıncının ölçülmesine yarar (-> barometre) Havayı oluşturan gazlardan her biri, suyla temas ettiğinde kendilerine özgü çözünürlüklerine ve havadaki kısmi basınçlarına göre çözünür Oksijen azottan daha çok çözündüğünden, suda çözünen oksijen oranı atmosferdekinden daha yüksektir Havada % 21 olan bu oran suda % 33'e çıkar Hava, iyonlaşma-dıkça kötü bir ısı ve elektrik iletkenidir, kırılma indisi de birin biraz üstündedir (normal koşullarda D çizgisi için 1,000 292 6)

• Sıvı hava Uzun yıllar, hep bir gaz olarak kabul edilen hava (yani her tür koşul ve basınçta gaz halinde olduğu düşünülüyordu), İlk kez 1877'de Callletet ile Pic-tet tarafından sıvılaştırıldı Ancak sıvılaştırma* işlemi, 1895 yılına değin çok sınırlı bir düzeyde kaldı Bu tarihten sonra Linde, sıvılaştırmayı Münih'te sanaylsel bir işlem haline getirdi Linde yöntemi, Georges Claude yöntemiyle daha da geliştirilerek verimi artırıldı
Sıvı hava renksizdir Atmosfer basıncında -193°C'a dbğru kaynamaya başlar Bu sırada çıkan gaz, genellikle azottur Kaynama sıcaklığı azar azar yükseltildiğinde -182°C'a doğru hemen hemen arı oksijen damıtılır

Sıvılaştırma işleminden sonra uygulanan bölümsel damıtma, sanayide azot, oksijen ve soy gazları üretmenin en önemli yöntemidir Sıvı havayla sağlanan düşük sıcaklıkların cisimlerin özelliklerini İnceleme, çeliğe güçlü suverme ve gözenekli kömürle vakum oluşturma gibi pek çok uygulama alanı vardır Nihayet oksijen bakımından zengin olan sıvı hava, patlayıcıların üretiminde kullanılır

• Kimyasal özellikleri Havadaki en etkin

element oksijendir; bu nedenle havanın kimyasal eylemlerinde genellikle en önemli rolü oynar; bununla birlikte düşük bir basınçta bulunur ve etkisi, arı oksije-ninkinden genellikle daha azdır (-> yanma yükseltgenme solunum) Bundan başka, özellikle su buharı ile karbondioksit gibi katışkı maddeleri de etkin bir rol oynar Nitekim nem çekici pek çok madde havayla temas ettiğinde sulanır Bu nedenle pek çok metal, havada korozyona uğrar: alüminyum oksitlenirken, demir hem oksitlenir, hem de hidratlanır Bakır, çinko ve kurşunun üzeri, oksijen, su ve karbondioksidin üçlü etkisiyle bazik bir karbonat katmanıyla kaplanır

—Giz bil Hava falı, bulutların oluşması ve bu arada aldıkları biçimler, hatta yıldızların genel görünümü (yıldızların kehanet amacıyla incelenmesi astroloji alanına girer) gibi hava olaylarının gözlemlenmesine dayanır Bu yöntemde, Kaspar Peu-cer'e göre (1553), yüzü örtülü bir falcının sorusu üzerine, çevredeki havanın, falcının önünde duran bir kap içindeki suyun yüzeyinde bir dalgalanma veya kaynama meydana getirip getirmediğine bakılır


—Have, ve Coğ Hava taşımacılığı iki havalimanı arasında yapılır; çıkış noktasından varış noktası arasında doğrudan uçuşla bağlantı kurulabileceği gibi teknik ya da ticari amaçlarla ara havalimanlarında bir ya da birçok durağa başvurulabilir

Doğrudan hava bağlantıları dünya çapında gelişmiş bir hava ulaşım ağının temel kollarını oluşturur; ama bu kolların eklem yerlerinin ve kullanımının, bölgesel, ulusal ve uluslararası düzeylerde çözümlenmesi, hatta açıklık kazandırılması gerekir Bir hava hattı, sözkonusu ulaşım ağı üzerinde doğrudan bir bağlantı ya da birbiriyle ilişkili birçok bağlantı içeren bir güzergâhın bir havayolu şirketince kullanıldığını gösterir Bu bağlantılar uçuş sahasında radyogüdüm yöntemleriyle bir havalimanından ötekine en iyi ve en güvenli şekilde ulaşmayı sağlayan yollarla kurulur; bu yollar geçilen bölgelerin hava koşullarına göre az çok değişebilir

Hava taşımacılığında hizmet, birim taşıma sığaları farklı uçaklar belli aralıklarla sefere konularak sunulur Sunu ve İstemin karşılaştırılması sonucu doğan hava trafiğinde zaman ve alan bakımından büyük yönelimleri açıklamadan önce ulaşım yolları ağının tipini ortaya koymak gerekir; bu ağlar, teknik, tüzel ve ekonomik etkenlere göre havayolu şirketleri ve devletlerin katılmaları sonucu doğar

• Teknik, tüzel ve ekonomik etkenler Havayolu ağlarının kurulmasında, kullanılan uçakların erimleri, uçuş hızları ve tavan yükseltilerlndeki evrimler gibi teknik etkenler büyük rol oynar Ticari hava taşımacılığı gerçek anlamda 1919'da Londra, Paris, Amsterdam ve Brüksel arasında düzenli hava bağlantılarının kurulmasıyla doğdu Kullanılan ilk uçakların erimleri 400 ile 900 km, hızları 110 ile 180 km/sa ve uçuş tavanları 4 000 m'ydi Bu uçaklar kısa sürede istanbul'a (1922) ve Dakar'a (1925) kadar düzenli seferler yapmaya başladı; ne var ki deniz uçaklarının kullanımına rağmen sıradağlar ve okyanuslar en önemli engelleri oluşturma özelliğini koruyordu Amerika kıtasını aşan ilk düzenli bağlantı, uçuş tavanının 6 000 m'ye yükseltilmesi sonucu New York ile Los Angeles arasında 1930'da gerçekleştirildi Atlas okyanusu'nu geçen ilk düzenli bağlantı ise Martin "M 130" uçağıyla 1936'dâ San Francisco ile Manila arasında kuruldu; bir deniz uçağı olan "M 130"un erimi 5 130 km'ydi 1936 ve 1937'de Zeppelin güdümlü balonuyla yapılan deneylerin kötü sonuçlanmasından sonra Kuzey Atlas okyanusu üzerinde ilk düzenli bağlantı, savaş yüzünden uzun bir gecikmeyle 1946'da Shannon (irlanda) İle Gander (Newfoundland) arasında sağlandı Savaş öncesi uçakları arasında en iyi örnek Douglas "DC-3" oldu; uzun süre seferde kalan bu uçak, 21 yolcu taşıyor, 300 km/sa hızla 2 880 km'lik bir erime ulaşıyordu; uçuş tavanı ise 7 300 m idi
İkinci Dünya savaşı boyunca askeri havacılıktaki gelişmeler ticari havacılığa da yansıdı 1945 İle 1957 arasında hizmete giren, pistonlu motorla donatılmış pervaneli uçakların hızlarında (400 km/sa'ten fazla) ve erimlerinde belirgin bir gelişme görüldü

1950'den sonra türbopropların kullanımı sonucunda, ses hızına yakın hızlar elde edildi, uçuş tavanı 13 000 m'nin üzerine çıktı ve Boeing "747 SP"de (1969) erim 11 000 km'yl aştı Sesüstü "Concorde" (2 100 km/sa) uçağının 1976'da hizmete girişi, daha büyük hızlara ulaşmak için yapılan yarışa son verdiyse de, ulaşım ağlarının gelişmesi üzerinde duyarlı bir etkisi olmadı Uçuş tavanının yükselmesi, bir yandan hava hareketlerinden etkilenen atmosfer katmanları üstünde büyük bir konforla güvenli uçuş sağladı, öte yandan ulaşım ağını sıradağlardan hemen hemen tümüyle bağımsız hale getirdi Erimin büyümesi, Atlas ok-yanusu'nu aşan yol üzerinde, Gander ya da Shannon'da olduğu gibi, teknik nedenlerin doğurduğu ara durakların kaldırılmasını, Avrupa İle Uzakdoğu arasında kutup üzerinden geçen yolun açılmasını, ayrıca New York ve Tokyo arasında (11 000 km'nin üstünde) duraksız uçuş yapılmasını sağladı Gerçekten, ulaşım ağları düzenlenirken düğümler arasındaki uzaklık, artık teknik koşullar yerine ekonomik koşullar göz önünde tutularak saptanır

En kısa uçuş uzaklığı boğazların aşılmasında ya da adalara ulaşımda ortaya çıkar ve genellikle, öbür taşıt araçlarının rekabetine bağlıdır Gerek maliyet gerek zaman kazancı bakımından 700 km'den kısa uçuş yolları pek kârlı görülmez; 300 km'den kısa hatlar kârlılıktan uzaktır Dolayısıyla kısa yol (genellikle 1 000 km'den az), orta yol (1 000 İle 3 000 km arasında), uzun yol (3 000 km'nin üstünde) uçakları ya da uçuş hatları biçiminde bir ayırım yapılmasının nedeni budur

Uçuş hatlarının düzenlenmesinde tüzel, hatta politik etkenler büyük rol oynar Bu etkenler 1919'da Paris'te imzalanan ve bir devletin kendi toprakları üzerindeki hava bölgesinde "tam ve mutlak" egemenlik hakkını tanıyan anlaşmaya dayanır Bu anlaşmanın ilk sonucu iç hatlarla dış hatların birbirinden ayrılması oldu; İç hatlarda ulusal hukukun geçerliği benimsendi ve işletilmesi ulusal şirketlere bırakıldı; dış hatların açılmasında İse İki yanlı ya da çok yanlı anlaşmalar yapmak zorunluluğu getirildi Böylece 1919 İle ikinci Dünya savaşı arasında, sömürge imparatorluklarının çerçevesinde kalan ağlar geliştirildi

Daha sonra bu ağlar, iç hatların yeni kurulan devletlere bırakılması ve uluslararası trafiğin kısmen eski sömürgeci ülkelerin havayollarına verilmesi sonucu parçalandı Sözkonusu anlaşmanın ikinci sonucu, "hava taşımacılığının beş serbestliği" adı verilen İlkelerle devletlerin egemenliğini bağdaştıracak yolların araştırılması oldu Bu beş İlkeden ilk ikisi teknik düzeydeydi ve bir devletin toprakları üzerinden uçma ve teknik nedenlerle iniş yapma haklarıydı iki ilke Chicago anlaşmasinı (1944) imzalayan devletlerce kabul edildi ve Uluslararası sivil havacılık örgütü kuruldu; örgüte planlı ekonomisi olan ülkelerin dışında 114 ülke üye oldu Ticari alanla İlgili öbür üç serbestlik ilkesi konusunda uluslararası bir anlaşma yapılamadı Bu üç ilke şunlardır: bir devletin kendi ülkesinden gelen yolcu ve yükü indirme hakkı; kendi ülkesine giden yolcu ve yükü alma hakkı; üçüncü ülkelere giden ya da üçüncü ülkelerden gelen yolcu ve yükü alma ya da indirme hakkı Bu yüzden bir havayolu şirketinin yeni bir hava hattını İşletmeye açması İçin devletler arasında İki yanlı ya da çok yanlı görüşmelerin yapılması gerekir Bu görüşmeler sonunda çoğunlukla karşılıklılık ilkesine dayanan anlaşmalara varılır Bu zorunluluk yüzünden ikinci Dünya savaşindan sonra Sovyet, Doğu Avrupa ve Çin hava ulaşım ağları dünya ağından uzun süre soyutlandı Batı Avrupa ile Japonya arasındaki bağlantı İçin Güney Asya'da Singapur ya da Bangkok ve Hongkong üzerinden geçen uçuş hattı geliştirildi Yine aynı nedenle Güney Afrika, Tayvan ve israil uluslararası ağı birleştirildi
Bununla birlikte hava ulaşım ağlarının düzenlenmesinde ekonomik etkenler en önemli yeri tutar Bir havalimanı bir hava hattı içine alınırken hizmet göreceği bölgenin nüfusu göz önünde tutulur Bu bölgenin sınırlarını belirlemede de komşu havalimanlarının ve kara taşıt araçlarının etkisi vardır Ama bu konuda nüfus yoğunluğu tek etken değildir Ticari ve politik ilişkiler karşılıklı olarak uluslararası organizasyon merkezlerine ve ekonomik bakımdan gelişmiş ülkelerin büyük kentlerine ayrıcalık tanır; turizm, hac ziyaretleri, hatta İşçi göçleri bazı havalimanlarına üstünlük sağlar; nitekim bu tür havalimanlarının trafiğiyle yerleşik nüfus azlığı arasında bir bağlantı kurulamaz Ağları geliştirme ve düzenleme girişimleriyle hava taşıma pazarı kamu, karma ya da özel havayolu şirketlerinin, bazen bunları destekleyen devletlerin elindedir • Havayolu şirketleri ve ağları Yeryüzünde yaklaşık 2 000 havayolu şirketi vardır ve bunların yalnızca onda biri belirli hatlarda ve ulaşım ağlarında düzenli hizmet sunar Bunların arasında 85 ülkeye ait 107 şirket (1976) 1919'da kurulan ve 1945'te yeniden düzenlenen İATA'nın (internatlo-nal Air Transpon Associatlon) üyesidir İA-TA yedi bölgesel trafik toplantısı uyarınca uluslararası hava taşımacılığı ücretlerini saptar Polonya havayolu şirketi LOT dışında sovyet, Doğu Avrupa ve Çin havayolları şirketleri İATA'nın üyesi değildir
Havayolu şirketleri aşağıdaki ölçütlere göre sınıflandırılabilir:

—dünya ölçeğinde dallanarak yayılmış ulaşım ağlarıyla beş kıtanın en az dördüne, on altı uçuş bölgesinden en az onuna sefer yapan havayolu şirketleri Bu tür 9 şirket vardır ve 7'si Batı Avrupa'dadır: Lufthansa (Almanya), Sabena (Belçika), Air France (Fransa), Alltalia (italya), KLM (Hollanda), Swlssair (isviçre), Brltlsh Airways (ingiltere); bu yedi şirkete Aeroflot (Sovyetler Birliği) ve Pan American World Airways katılır Duruma göre bu şirketler kendi ülkelerinde yalnız birkaç ana terminalden faydalanır ya da iç hatların tümü ya da bir bölümü ile bütünleşir;

—dünya ölçeğinde yoğun ulaşım ağlarıyla beş kıtanın en az dördüne ve en çok on uçuş bölgesine sefer yapan havayolu şirketleri Bu tür 19 şirket vardır; 4'ü Batı Avrupa'da (Union de transpon aérlens [UTA], Scandlnavian Airlines System, Olymplc Airways [yunan] ve Jugoslovens-ki Aerotransport), 4'ü Doğu Avrupa'da (in-terflug [doğu alman], LOT [Polonya], Ta-rom [romen], ğsa [çek]), 1'i Afrika'da (South African Airways), 5'i Asya'da (iran Air, El Al israel Airlines, Air india, Pakistan in-ternatlonal Airlines, Japon Airlines), 1'l Avustralya'da (Qantas Airways), 2'si Kuzey Amerika'da (Canadlan Pacific Airlines, Trans World Airways [amerikan]) ve nihayet 2'si Latin Amerika'da (Cubana de Aviación, varig Braslllan Airlines) bulunur; —en az üç kıtaya ulaşım sağlayan ve çeşitli uluslararası hatlarda çalışan şirketler Bu tür 14 şirket vardır Avrupa'dakl Brltish Caledonian Airways, Transportes Aéreos Portugueses, iberia [ispanyol] Asya ve Avustralya hatlarında çalışmaz; Afrika'daki Royal Air Maroc, Air Algérle, Egypt Air, Nl-gerian Airways, Ethlopian Airlines, East African Airways, Avustralya'ya, Asya'ya ve Amerika'ya sefer düzenlemez; nihayet As-ya'daki Kuwait Airways Corporation, Middle East Airlines, Syrlan Arab Airlines, Türk havayolları, Garuda indoneslan Airways Amerika'ya, bazen Afrika'ya ve Avustralya'ya sefer yapmaz Bu şirketlerden 28'i dünya trafiği konusunda başta gelen 40 şirket arasında yer alır;

—uluslararası ulaşım ağının henüz İlk basamağında yer alan toplam 128 şirketin 20'si kıta dışı, 33'ü kıta İçi, 19'u bölgesel hatlarda çalışır Bu havayolları arasında ikinci Dünya savaşindan sonra günümüze değin bağımsızlık kazanmış ülkelerde doğan çok sayıda yeni girişim vardır Bunların bazıları, örneğin Korean Air Lines' ın, uluslararası ağlarından umulmayacak kadar önemli bir trafik sağlar Ayrıca fran-sızca konuşan belirli sayıdaki Afrika devletinin uluslararası bağlantısını sağlamak için 1961 yılında kurulan Air Afrique gibi çokuluslu az sayıda havayolu şirketi vardır Adı geçen havayolları şirketlerinin çoğu kendi ülkelerinde iç ulaşımı da sağlar;

—yalnız ulusal ya da iç hatlarda çalışan şirketler Bunların bazısı, ayrıca uluslararası hatlarda çalışan şirketlere sahip ülkelerin iç ulaşımını sağlar Diğerleri ise dış bağlantı kuramayan ülkelere alt şirketlerdir Yalnız iç hatlarda ya da hem iç, hem dış hatlarda çalışan şirketlerin iç ulaşım ağları ülkenin büyüklüğünden, coğrafyasından ve nüfus dağılımından etkilenir Bu koşullardan bağımsız iç ulaşım ağlarında iki büyük tip görülür Birinci tipte, ağlaı; politik ya da ekonomik bakından önemli anakentlerin çevresinde bir yıldız oluşturur ikinci tip ağlar çeşitli bağlantı biçimleri gösterir ve çok duraklı devreler oluşturur Her iki tipte de, hava taşımacılığının kârlı minimun uçuş uzaklığı ağın konumunu belirleyen en önemli etkenlerden biridir Nihayet yalnız İç hatlarda çalışsalar bile, kimi şirketler çok büyük bir trafik sağlayabilir Özellikle American Airlines, Eastern Air Lines, Delta Air Lines, United Air Lines ya da Western Airlines gibi büyük amerikan şirketleri bu türün örneklerini oluşturur;


—bölgesel düzeyde çalışan şirketler Yüzölçümü büyük ülkelerde, özellikle ABD, Kanada, Avustralya, Yeni-Zelanda ve Güney Afrika'da bu tür şirketler gerçek bir bölgesel trafik ağı kurar Dünyanın öteki bölgelerinde, özellikle Avrupa'da, daha çok bir ya da birkaç bölge ile siyasal ya da ekonomik anakentler arasında bağlantı kuran şirketler sözkonusudur

Bu sürekli hatlar dışında, bazı şirketler, turizm ya da hac ziyaretleri İçin mevsimlik seferler açar Yolcuların ve arabalarının boğazları geçmesini sağlayan kısa hatların son günlerde yaygınlaşma eğilimi gösterdiğini de belirtmek gerekir Nihayet istek üzerine büyük grupları, örneğin petrol şantiyeleri personelini taşıyan ya da iş gezilerinde çalışan işletmeler vardır Bu işletmeler küçük özel uçaklardan oluşan filolardan yararlanır ve böylece genel havacılık adı verilen taşımacılık ortaya çıkar Öte yandan yolcu taşıma hatları ve ağları dışında yük ya da kurye taşıma hatlarını da saymak gerekir
Belli aralıklarla belli sayıda uçağı sefere koyarak yapılan taşıma sunusunu yeterli bir istemin karşılaması gerekir; bu istem bir yandan mutlak değerlerle hesaplanmış bir trafikle, öbür yandan, taşıyıcının işletme bilançosunda önemli etkisi apaçık görülen uçak doldurma katsayısıyla ölçülür
Yolcu-km ya da ton-km biçiminde ölçülen hava trafiği bir evrim geçirdi; bu evrim Uluslararası sivil havacılık örgütü'ne üye şirketlerin trafiğini İstatistik olarak özetleyen bir tabloda gösterilir

1965'ten sonra hava trafiğinde görülen büyük artış, bir yandan büyük uçakların ortaya çıkışı ve pazara çarterlerln girişi sonucunda taşıma ücretlerindeki göreli düşüşten, öte yandan 1975'e değin süren ekonomik büyüme döneminde Avrupa ülkelerinde yaşam düzeyinin yükselmesinden kaynaklandı Hava trafiğinin dağılımında İse, ortalama yaşam düzeyi göz önüne alınarak belirlenen dünya nüfus dağılımının ve ABD, Batı Avrupa, Japonya gibi politik ve ekonomik kutupların etkisi açıkça görülür Dolayısıyla uluslararası düzeyde trafiğin önemine göre bazı eksenler belirlenebilir Bunların en önemlisi 1976'da dörtte biri çarterlerle taşınan 13 826 000 yolcuyla Kuzey Atlas okyanu-su'nu geçen eksendir, ikinci önemli eksen kuzey kutbundan ya da Sovyetler Birliği'n-den ve Güney Asya'dan (Avustralya sapa-ğıyla) geçen Batı Avrupa-Japonya eksenidir Öbür büyük eksenler arasında şunlar sayılabilir: Kuzey Amerika - Latin Amerika, Avrupa - Batı Afrika - Güney Amerika, Avrupa - Doğu Afrika - Güney Afrika, iç trafik ise büyük ölçüde ülkelerin büyüklüğüne, nüfusuna ve uluslararası anlaşmalardan tümüyle bağımsız iç hat ücret tarifelerine bağlıdır


—Hidr pnöm Sıkıştırılmış hava sanayinin birçok alanında yaygın olarak kullanılır Bu tür havayı sağlayan tesisat aşağıdaki bölümlerden oluşur: bir ya da birçok taşınır ya da taşınmaz kompresör; bir dağıtım ağı (ortalama tüketime göre düzenlenmiş borularla anlık yüksek tüketim noktaları yakınına yerleştirilmiş tampon depolardan oluşur); genellikle koşullandırma birimleriyle donatılmış alıcı aygıtlar Sıkıştırılmış hava en çok etkileyicilerin pnömatik kumandasında kullanılır; bu aygıtlarda hava genellikle bir kriko silindiri içinde devinen pistona etkir; ayrıca pnömatik çekiç, anahtar, taş tezgâhı, matkap vb gibi taşınır aygıtlarda kullanılan pistonlu, paletli ya da dişli volümetrik motorları çaiıştırmada yararlanılır Hızları dakikada on binlerce devire ulaşan bu motorlar aynı boyutlardaki elektrik motorlarından üç kat daha büyük güç ve üç kat daha büyük kuvvet çifti sağlar; bunların bir başka üstünlüğü de direnç kuvvetinin artması halinde bile ısınmamalarıdır Öte yandan sıkıştırılmış hava, püskürtme yoluyla şu alanlarda kullanılır: makineleri temizleme, bitmiş parçaları kalıptan çıkarma; aşındırıcı tozları ya da sıvı metalleri, boyaları, yağlayıcıları, yakıtları püskürtme, ısıl işlemlerde parçalara su verme; sıcak havayla gereçlere kaynak yapma vb

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.