Mountain
|
Adam Ve Kurt Köpeği - Serdar Yıldırım
ADAM VE KURT KÖPEĞİ
Ahmet Sevilgen otuz iki yaşındaydı Gençliğinde atletizmle uğraşmış ve katıldığı yarışmalarda daima son sıralarda yer almıştı İki yıldır yarışmalara katılmıyordu ama atletizmi bırakmamıştı Yine kendi çapında antrenmanlarını sürdürüyordu Eşofmanlarını giydiği gibi şehrin cadde kenarındaki kaldırımlarda altı kilometrelik koşulara çıkıyor ve her çıktığı koşuda yaptığı dereceyi defterine yazıyordu Eski bir arabası vardı İkinci elden alınan bu araba birkaç gündür arıza problemi yaşıyordu Arabasını bir oto tamircisine götürdü Şansa bak tam da yemek saatine denk gelmişti ve tamirciler ortada yoktu Tamirhane sahibi, arabanı saçak altına çek, dedi ve gitti Sağına soluna bakındı Sonra saatine baktı Saat 12 30'du Bunlar yarım saatten önce gelmezler, diye düşündü Arabasını saçak altına çekti ve bir ileri, bir geri yürümeye başladı Neden hep böyle, diye düşündü Sanki hep iki ileri, üç ileri olsa, kim ne kaybederdi? Bir ileri, bir geri yani bunun adı yerinde saymaktı Yerinde sayan bir insan geriye gidiyor demekti Geriye gitmemek, ileriye, güzele, doğruya gitmek mümkün değil miydi?
Arabanın beş ileri, bir geri vitesi vardı Bu her durumda dört adım ileri demekti Hayatta geçmişten ders almak, bugünü yaşamak, geleceği düzenlemek gerekliydi Gelecek senin olmalıydı Senin beyninde şekillenmeliydi Şimdiye kadar yaşamış en zeki insan, beyninin karanlık odalarının yüzde dokuzunu aydınlatabilmişti Geriye yüzde doksan biri kalmıştı Sen zaten o yüzde dokuzun aydınlığında biçim kazandın ve yüzde ona ilk olarak ulaşabilmek, eskimiş, geri kalmış fikir ve düşünce sistemlerinin neden olabileceği zarardan önce kendini sonra başkalarını korumak yeterliliğine ulaştın
Geldiği tamirhanenin yan tarafında bulunan diğer tamirhanenin bahçesine baktı İşte orada, kurt köpeği oradaydı Kulübesinde uzanmış yatıyordu ama uyanıktı ve bu sefer daha sevecen bakıyordu Birkaç ay evvel buraya geldiğinde kurt köpeği ayakta ve daha yakındaydı ve gözleri çakmak çakmaktı
Ahmet düşündü: " Kimbilir ne güçlüdür bu kurt köpeği ama dar alanda hareketleri kısıtlı ve gücünü gösterme olanağından yoksun Üstelik çok hızlı koşar Bu koşarken insan kendini parçalasa buna yetişemez Bunun gücü bana geçse, beni yakala ki geçesin Şu zaman diliminde dünyada yaşayan herkesi koşuda geçerdim Dünya ve olimpiyat rekorlarını kırardım
Sessiz düşünmeyi bırakıp, sesli düşünmeye başladı: " Sayın kurt köpeği, ben koşulara katılan, bu koşularda başarılı olamayan ve son sıralarda yer alan biriyim Ne yapayım gücüm bu kadar Sizin ne kadar güçlü olduğunuzu söylememe gerek yok Gücünüzü bana verirseniz herkesi geçerim Bu yaşadığınız yerde sizin pek fazla güçlü olmanıza gerek yok Az bir güç size yeter İstediğiniz anda gücünüzü geri vereceğimden şüpheniz olmasın Ne dersiniz? "
Bunun üzerine kurt köpeği ayağa kalktı ve konuşmaya başladı: " Hemşerim, ben seni tanıyorum Tamirhanedeki televizyonun spor kanalından yarışları izliyorum Senin girdiğin on yarışın sekizinde sonuncu olduğunu biliyorum Sonuncu olduğun yarışlardan sonra ağladığım zaman oldu Keşke diyordum, şu Ahmet'e gücümün birazını verebilseydim de herkesi geçseydi Bazı yarışlarda bir iki kişiyi geçiyordun ya, o yarışlardan sonra öyle bir neşeleniyorum ki, sorma Şimdi sen benim gücümden alsan bir de birinci mirinci olursun, deyme benim keyfime Her günüm mutlu ve huzurlu geçer Gücümü sana nasıl aktaracağım, sen onu söyle "
Ahmet köpeğin konuşmasını beklemiyordu ama köpeğin konuşması bittikten bir iki dakika sonra şaşkınlığını üzerinden attı: " Ondan kolayı ne var Gücümün yarısını Ahmet'e veriyorum deyin olsun bitsin " Kurt köpeği, gücümün yarısını Ahmet'e veriyorum deyince, Ahmet vücuduna inanılmaz büyüklükte bir enerji depolandığını ve gücünün arttığını fark etti
Ahmet, kurt köpeği ile vedalaşıp ayrıldıktan sonra yol kenarından Bursa'dan Gemlik'e doğru koştu Koşmaktan bıkıp geriye döndüğünde öyle fazla bir yorgunluk hissetmedi
" Fıstıklı iş bu ha, diye düşündü Koş, koş da yorulma Şu gücümle pek çok dünya rekoru kırmazsam, bana da Ahmet Sevilgen demesinler "
Ahmet birkaç yerde koşu denemesi yaptıktan sonra yerel gazetelerden Bursa'da yapılacak atletizm yarışlarını takip etmeye başladı Bir hafta sonra Bursa Atatürk Stadyumu'nda yapılan koşularda 100 - 200 - 400 - 800 - 1 500 metre yarışlarını kontrollü koşarak az bir farkla kazandı İstese bu yarışları çok büyük farklarla kazanırdı Amacı, bu ve diğer yarışları kazanıp, Türkiye Şampiyonu olduktan sonra gerçek gücünü Avrupa ve Dünya Şampiyonası'nda göstermekti
Planını aynen tatbik etti ve birkaç ay içinde Türkiye Şampiyonu olup, Avrupa Şampiyonası'na katılmaya hak kazandı Bu arada kurt köpeği tamirhanedeki televizyondan yarışları izliyor ve bu yarışları kendi kazanmışcasına seviniyordu
1999 Marmara Depremi'nde Bursa'da yıkılan birkaç ev ve işyerinin içinde bu kurt köpeğinin korumalığını yaptığı tamirhane de vardı Sabaha karşı 00 3'de tamirhanenin yıkıntıları altında kalan kurt köpeği arka ayaklarından giderek canının çekildiğini fark etmiş, son çare olarak, gücümün yarısını Ahmet'den geri istiyorum, demiş ve eski gücüne kavuşunca üstün bir gayret göstererek kendini yıkıntılardan kurtarmayı başarmıştı Arka ayaklarını sürüyordu ya belki zamanla düzelir diyordu
Ahmet o gece sarsıntıya uyanmış ve acele tarafından giyinip sokağa çıkmıştı Bursa'da elektrikler kesilmiş, yollar karanlıktı El fenerini yakıp sokaklarda dolaşırken, aklına kurt köpeği geldi Kurt köpeğinin gücünü aldıktan beri dört aya yakın bir süredir onu görmeye gitmemişti Fener ışığında usul usul tamirhaneye doğru koşmaya başladı Daha birkaç yüz metre koşmuştu ama kesik kesik soluyordu Dünkü gücünden eser yoktu Çaptan düşmüştü, bunu fark etmişti ve sebebini olanca acılığıyla anladı Kurt köpeği hayatı tehlikede olmadıktan sonra gücünü geri almazdı O zaman deprem kurt köpeğinin üstüne yıkılmıştı Canım, güzelim benim, seni kurtarmaya geliyorum, dedi ve geri dönüp arabasına bindi Üç kilometre gittikten sonra tamirhanenin yıkıntılarının yanına geldi Fenerin ışığında yıkıntıları tararken, kurt neredesin? Bak koşucu Ahmet geldi Kurt ben geldim, diye bağırdı Yıkıntıların ilerisinden: " Ben buradayım Ahmet, ben yaralıyım, " diyerek yerini belli eden kurt köpeğinin yanına gitti " Ahmet arka ayaklarım tutmuyor, durumum çok kötü " dedi
Seni hemen hastaneye götürmeliyim, diyen Ahmet kurt köpeğini kucağına alarak arabasının arka koltuğuna yatırdı Araba ay ışığının aydınlattığı caddede hastaneye doğru yol almaya başladı
Kurt köpeği: " Gücümü geri almak zorunda kaldım çünkü arka ayaklarımın üstüne düşen kalastan kurtulamıyordum Canımın çekildiğini hissetmeye başlamıştım Artık gücümü sana tekrar vermem mümkün değil, bildiğin gibi bu iş iki kere olmaz Tam da Türkiye Şampiyonu olmuş ve Avrupa'da yarışmak üzereydin Senin işini de bozdum "
Ahmet: " Böyle şeyler düşünme Bir an önce iyileşmeye bak Sakatlandım derim Avrupa'ya gitmem "
Depremden bir saat sonra elektrikler geldi Ahmet yaralı kurt köpeği olduğu için veterinere yönlendirildi Veteriner, kurt köpeğinin arka ayaklarını alçıya aldı Uzun süreli dinlenme tavsiye etti İki ay sonra alçılar alındı ve kurt köpeği tam olarak iyileşmese de arka ayaklarını kullanabiliyordu Günler geçtikçe iyileşme sürecinin hızlanacağını veteriner söylemişti
Aradan günler, aylar geçti Ahmet sahibinden izin alarak kurt köpeğini evinin arka bahçesinde besledi Bahçede kurdukları televizyonda Avrupa Şampiyonası'nı birlikte seyrettiler Her yarış başlangıcında ayrı bir heyecan duydular
Bir aralık kurt köpeği şöyle bir soru sordu: " Ben yıkıntıların arasında kalsaydım ama gücümü geri almasaydım, sen şimdi bu yarışlarda koşuyor olacaktın Girdiğin her yarışı kazanarak beş altın madalya almayı mı yoksa şimdiki gibi benimle burada olmayı mı tercih ederdin? "
Bunun üzerine Ahmet şöyle dedi: " O nasıl söz, arkadaşım Tabi ki burada seninle olmayı tercih ederdim Sen doğrusunu yaptın, hayatını savundun Yaşamak istedin ve gücünü geri aldın Beş değil, kırk beş altın madalyaya seni değişmem "
Bu sözleri duyunca göğsü kabaran kurt köpeği, Ahmet'e sarıldı ve ağlamaya başladı
SON
Yazan: Serdar Yıldırım
|