Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Ekonomi / İktisat / İşletme

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
gündüz, indirilebilirliği, kdv’nin, sonradan, tarhedilen, zeki

Sonradan Tarhedilen KDV’nin İndirilebilirliği / Zeki Gündüz

Eski 05-08-2015   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Sonradan Tarhedilen KDV’nin İndirilebilirliği / Zeki Gündüz




Sonradan Tarhedilen KDV’nin İndirilebilirliği / Zeki Gündüz

08052015


Değerli DÜNYA okurları, bir şirket (işletme) normal şartlarda, ödediği KDV’yi ödediği dönemde tahsil ettiği KDV’den düşebilmekte, diğer bir deyişle KDV beyannamesinde indirilecek KDV olarak dikkate alabilmektedir Yakın zamana kadar sorun yokken iki konuda indirimin yapılabilirliği konusunda sorun yaşanmaya başlamıştır

1 Re’sen veya ikmalen tarhedilip sorumlu sıfatıyla ödenen KDV’nin indirilebilirliği
Yurt dışından alınan hizmetlerle ilgili ödemeler genel olarak sorumlu sıfatıyla KDV’ye tabidir Şayet bir nedenle kısmen veya tamamen yurt dışına yapılan hizmet ödemeleriyle ilgili olarak ödenmesi gereken KDV ödenmemiş veya eksik ödenmişse, ikmalen veya re’sen bu eksik vergi ceza ve gecikme faiziyle tarhedilir (vergi dairesi tarafından hesaplanıp istenir)
49 seri no’lu KDV Genel Tebliği'nde bu şekilde, sonradan cezalı olarak tarhedilen KDV’nin, ödendiği dönemde şirketçe indirilecek KDV olarak dikkate alınabileceği belirtilmişti

a) 27 yıl sonra sorun oldu!
Konuya 1995 yılında 49 seri nolu Genel Tebliğ ile açıklık getirildikten sonra 14042012 tarihinde yayınlanan 117 seri no’lu KDV Genel Tebliği'ne kadar bu konuda bir sorun yokken, KDV Kanununun yürürlüğe girdiği 1985’ten bu tarihe kadar, sorunsuz devam eden uygulama 27 yıl sonra 117 nolu tebliğ sonrasında sorunlu hale gelmiştir

b) Konu yargıya taşınıyor
Çok şükür bu konuda açılan davalarda mahkemeler peşi peşine mükellef lehine olumlu kararlar vermeye başladılar Bu kararlar Danıştay’da da onanırsa durduk yere oluşturulan bu sorun çözülmüş olacak

2 Rücu suretiyle ödenen KDV’nin indirilebilirliği

Bir şirkete, düzenlemesi gereken faturanın daha yüksek bir bedel, dolayısıyla tahsil etmesi gereken KDV’nin (çeşitli nedenlerle, bazen sadece yanlış KDV oranının uygulanmış olması nedeniyle) daha yüksek olması gerektiği iddiası ile tarhiyat yapılabilir

Tarhedilen bu KDV, fatura muhatabı şirkete yansıtıldığında (rücu edildiğinde), sonradan bu fark KDV’yi ödemek zorunda kalacak olan şirket bu KDV’yi faturayı kayda aldığı dönemde indirim konusu yapabilecek mi?

a) Bu konu da 27 yıl sonra sorun oldu!
Bu konuda da zaman zaman spesifik ihtilaf veya uygulama sorunları çıksa da, nihayetinde Mali İdare konuyu 49 seri nolu KDV Genel Tebliği'ndeki açıklama gibi çözüyor, rücu suretiyle yansıtılan KDV’nin, faturanın kayda alındığı dönemde indirim konusu yapılabileceğini kabul ediyordu Ancak ne oldu ise, dönemsellik mülahazaları ile Mali İdare fikir değişikliğine gitti ve sonradan yansıtılan bu tür KDV’lerin, ödeyen şirkette indirilemeyeceğini iddia etmeye başladı

b) Vergi mahkemesi ve Danıştay Kararları
Neyseki bu konuda hem vergi mahkemesinde hem de Danıştayca verilmiş kararlar var Yargı, KDV Kanunu'nun 35 maddesi ve KDV’nin yansıtılabilirlik temelini dikkate alarak karar veriyor

KDV bir servet vergisi değildir

Bu iki konuda da Mahkeme kararlarının son derece doğru, yerinde ve hukuki olduğu kanaatindeyim Aksi takdirde yansıtılamayan, indirim yoluyla giderilemeyen KDV bir servet vergisi haline gelir
Zamanında ödenmemesi nedeniyle ceza ve faiz uygulanmış KDV’nin bir de indirimine müsaade etmeme kanunun öngördüğünün ötesinde bir ceza ihdas etmek, kanun koyucu yerine geçmektir

Bir inceleme, uzlaşma ve/veya yargı sürecinden sonra kesinleşen ve ödenen KDV o dönem itibariyle tahakkuk etmiş, istenebilecek hale gelmiştir Dolayısıyla “tahakkkuk” ilkesi açısından da meseleye bakıldığında bu tutarlar yeni tahakkuk etmiştir Tahakkuk ettiği dönem aşılmamak kaydıyla indiriliyor olmasında da zaten sorun bulunmamaktadır
Mali İdareden ricamız, gereksiz yere yaratılan bu sorunun bir an önce çözülmesidir

Kaynak: Dünya Gazetesi


__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.