Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
anadolu, gap, güneydoğu, projesi

Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP)

Eski 06-24-2010   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP)



Güneydoğu Anadolu projesi (GAP)





Güneydoğu Anadolu projesi (GAP), Dicle ve Fırat ırmaklarının aşağı kesimleriyle bunlar arasında kalan alanı kapsayan ve barajlar, hidroelektrik santralları, sulama tesisleri, her çeşit altyapı, tarımsal tesisler, ulaştırma, eğitim, sağlık vb alanlardaki hizmetleri içeren projeler demeti


Güneydoğu Anadolu projesi, 1960'ların başında başlayan Fırat havzası çalışmalarının tamamlanmasıyla hazırlanan Fırat
havzası istikraz raporu'na, 1971'de, Dicle havzası projelerinin de eklenmesiyle bölgesel bir nitelik kazandırılarak oluşturuldu Bölgedeki ekonomik ve sosyal yaşamı büyük ölçüde etkileyici bir özellik taşıyan ve uygulamaya geçildiğinde bütün kesimler için itici bir güç oluşturacak olan GAR yedisi Fırat havzasında, altısı da Dicle havzasında yer alan 13 büyük projenin birleşmesinden oluşmaktadır Fırat havzası için hazırlanan projeler şunlardır:



Aşağı Fırat projesi: 7 ayrı birimden oluşmaktadır:

Atatürk barajı ve hidroelektrik santralı (HES), GAP'ın en önemli ve kilit tesisidir Tamamlandığında, Türkiye'nin en büyük baraj ve hidroelektrik santralı olacak, yılda 8,9 milyar kWh elektrik enerjisi üretim kapasitesi, 880 bin ha'lık sulama alanı bulunacaktır Gövde hacmi bakımından dünyanın 3 barajı olma özelliğinin yanında 48,5 milyar m3'lük su toplama hacmi ile Van gölü ve Tuz gölünden sonra Türkiye'nin 3 büyük gölünü de oluşturacaktır Şanlıurfa tünelleri Atatürk barajından alacağı suları sulama alanlarına aktaracak olan bu tünel sistemi, yan yana iki ana tünel ile bağlantı tünellerinden oluşmaktadır Toplam uzunluğu 57,8 km olacak; 327 bin 725 ha'ı cazibeyle, 148 649 ha'ı da pompajla olmak üzere toplam 476 374 ha alanı sulayacaktır Şanlıurfa tünelleri çalışmaya başladıktan sonra, saniyede akıtacağı 328 m3 suyla Türkiye'nin Dicle ve Fırat'tan sonra üçüncü büyük ırmağı olma özelliğini de kazanacaktır Şanlıurfa hidroelektrik santralı Şanlıurfa tüneli çıkışından sonra akan suyu değerlendirecek ofan bu santralda yılda-124 milyon kWh elektrik enerjisi üretilecektir Şanlıurfa-Harran sulaması Bu proje, kanal sistemiyle Şanlıurfa ve Harran ovalarında 147 866 ha alanın sulanmasını sağlayacaktır

Mardin-Ceylanpınar sulaması Mardin ve Ceylanpınar ovalarının yeraltı kaynaklarından yararlanarak sulanmasını içeren bu projede, 328 608 ha alanın sulu tarıma açılacağı öngörülmektedir Siverek-Hilvan pompaj sulaması Bu proje kapsamında, Atatürk barajı rezervuarın-dan alınacak suyun kullanılmasıyla 100 bin ha alan sulanacaktır Bozova pompaj sulaması Bu proje kapsamında da Atatürk barajından sağlanacak suyla 55 300 ha alanın sulanması yer almaktadır

Fırat havzası için hazırlanan bu projelerin uygulanmaya konmasıyla, Fırat ırmağından akan su, sırasıyla Keban, «arakaya ve Atatürk baraj ve hidroelektrik san-trallarını çalıştıracak ve buradan Urfa tünelleri ile Şanlıurfa hidroelektrik santralına da enerji sağladıktan sonra sulama alanlarına akıtılacaktır

• Dicle havzası projesi: altı ana projeden oluşmaktadır

Kralkızı-Dicle projesi Dicle havzası projelerinin ilki olan bu proje, Kralkızı barajı ve HES ile Dicle barajı ve HES olmak üzere iki birimden oluşmaktadır Projeyle Dicle HES'den yılda 298 milyon kWh, Kralkızı HES'den de yılda 146 milyon kWh enerji üretilmesi amaçlanmakta, ayrıca,her iki barajdan toplam 126 bin ha alanın sulanması öngörülmektedir Batman projesi Bu proje ile Batman barajı ve HES'nin üretime geçmesiyle 185 MW kurulu güç ile yılda 483 milyon kWh elektrik enerjisi üretilecek, 30 bin ha tarım alanı sulanacaktır Batman-Silvan projesi GAP kapsamındaki 10, Dicle havzası projesi kapsamındaki 3 sırada olan enerji ve sulama amaçlı bu proje ile Dicle sol sahil ovalarında toplam 257 bin ha alan sulanacak, 240 MW kurulu güç ile 963 milyon kWh enerji üretilecek
Garzan projesi Garzan barajı ve HES'yi içeren bu proje ile 60 bin ha'lık alanın sulanması öngörülmektedir Ilısu projesi Bu projede yer alan llısu barajı ve HES'nin kurulmasıyla, kurulu gücü 1 200 MW olan HES'nin yılda 3 830 milyon kWh elektrik üreteceği hesaplanmaktadır

Cizre projesi GAP'ın son birimi olan bu proje ise, Cizre barajı ve HES'yi kapsamaktadır Proje gerçekleştirildiğinde, 140 MW kurulu gücündeki HES'den yılda 1 208 milyon kWh enerji üretilecek, baraj sularından ise Nusaybin-Cizreidil ovalarında toplam 89 ha alanın sulanmasında yararlanılacaktır

Karakaya barajı ve HES Atatürk barajından sonra Türkiye'nin üretim açısından en büyük barajı olacak bu tesisin yıllık üretim kapasitesi 7,5 milyar kWh olacaktır Sınır Fırat projesi ilk birimi Birecik barajı ve HES' nin kurulu gücü 672 MW, yıllık enerji üretim kapasitesi ise 2 518 milyon kWh'tir ikinci birim olan Karkamış barajı ve HES' nin ise kurulu gücü 180 MW, yıllık enerji üretimi 652 milyon kWh olacaktır Sınır Fırat projesi GAP'ın 3 numaralı projesini oluşturmaktadır Tümüyle enerji üretimine yönelik olan bu proje, iki birimden oluşmaktadır

Suruç-Baziki projesi GAP'ın dördüncü projesi olan bu proje yalnızca sulamaya yöneliktir Atatürk barajından alınacak sularla Suruç ve Baziki ovalarında toplam 146 500 ha alanın sulanması sağlanacaktır

Adıyaman-Kâhta projesi GAP'ın beşinci ayağını oluşturan bu proje, 5 hidroelektrik santral, 4 baraj yapımını öngörmektedir Kurulu gücü 196 MW ve yıllık elektrik enerjisi üretimi toplam 509 milyon kWh olan bu projeyle, Halya derivasyon tünelleri ve Göletler grubu da yapılacak, ayrıca 30 bin ha'lık bir alan Atatürk barajından alınacak suyla sulanacaktır Adıyaman-Göksu-Araban projesi Bu proje ile 71 600 ha alan sulanacaktır Proje kapsamında yer alan Çataltepe barajı ve sulaması, henüz planlama aşamasında bulunmaktadır
Gaziantep projesi Toplam 89 000 ha alanın sulanmasını öngören bu proje kapsamında Hancağız barajı, Kayacık, Kemlim, Birecik barajları bulunmaktadır

74 000 km2'lik bir alanı kapsayan GAP sınırları içinde, Şanlıurfa, Mardin, Gaziantep, Adıyaman, Diyarbakır ve Siirt illeri tümüyle ya da bir bölümüyle yer almaktadır 1976'da uygulanmasına başlanan proje, saptanan programın aksamadan sürdürülmesi durumunda 30 yılda tamamlanabilecektir Projede yer alan tesislerden Atatürk, Karakaya, Kralkızı baraj, ve HES gibi yapımları süren tesislerin yanında, henüz proje aşamasında olan tesisler de bulunmaktadır

GAP'ın tamamlanmasıyla yılda 23 milyar kWh hidroelektrik enerji elde edilecektir Bu enerji Türkiye'de üretilen toplam elektrik enerjisinin °/o 80'ine eşittir Bunun yanında, günümüzde devlet eliyle sulanması gerçekleştirilen tarım alanları miktarı kadar bir alan (1 milyon 800 bin ha) sulu tarıma açılacak, nadas tümüyle ortadan kalkacak ve bölgenin ürün deseni değişecektir

Yılda 600 bin ton pamuk, 66 bin 458 ton antepfıstığı üretilebilecek; meyve üretimi 660 bin ton, sebze üretimi 3 milyon 513 bin ton artacaktır (1986'da GAP alanlarındaki sebze üretimi 14 milyon ton, meyve üretimi 1 milyon 400 bin tondur) GAP'ın gerçekleşmesi için 1986 değerleriyle 7 trilyon 600 milyarlık yatırım gerekmektedir GAP'ın tam uygulamaya geçirilmesi durumunda ulusal ekonomiye katkısı ise, yine 1986 değerleriyle, yılda 1 trilyon 660 milyar TL olacaktır

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla

GAP Projesi

Eski 11-06-2010   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

GAP Projesi







Türkiyede enerji politikaları ve gapın önemi
Enerji Politikamız:

Ülkemiz enerji politikalarının ana hedefi; ihtiyacımız olan enerjinin zamanında, güvenilir, ucuz ve kaliteli olarak öngörülen kalkınma hızı ve sosyal gelişmeyi destekleyecek şekilde temin edilmesi şeklinde belirlenmiştir Bu politikalar çerçevesinde yerli kaynakların mümkün olduğunca kullanılmasını teminen devlet ve özel sektör ile yabancı sermayenin enerji alanındaki yatırımlarının arttırılması amacıyla çevresel etkilerde göz önüne alınarak önemli çabalar harcanmaktadır


Uygulamaya konulan politika tedbirlerini şu şekilde özetleyebiliriz:
Kısa dönemde uygulanan politika tedbirlerinden bazıları;
Enerji projelerinin yatırım sürelerinin en aza indirilmesi,
Mevcut enerji tesislerinin ekonomik işletme koşullarına kavuşturulması,
Enerji fiyatlandırmasında, sübvansiyonlarının kaldırılarak, fiyatların maliyeti yansıtacak ve enerji üreticisi kuruluşların oto-finansmanını sağlayacak yapıya kavuşturulması,
Enerji israfını önleyici yönde enerji tasarrufunun, ülke çapında kamuoyu bilinçlendirilmesi yöntemleri ile yaygınlaştırılmasıdır


Orta ve uzun dönemde uygulanan tedbirlerin başlıcaları ise;
Uzun dönemde talebin yerli kaynak ağırlıklı olarak karşılanması amacıyla, ülke kaynaklarının gerek kamu ve özel sektör, gerekse yabancı sermayenin katkısı ile en iyi şekilde değerlendirilmesi,

Mevcut kaynaklarının yanı sıra yeni kaynak aramalarına hız verilmesi,
Enerji ithalatında maliyet gözönünde tutularak, gerek ülke gerekse kaynak çeşitlendirilmesine gidilmesi, tek ülke ve kaynağa bağımlılık gibi bir durum yaratılmaması,

Büyük yatırım gerektiren enerji projelerinin finansmanı için Yap-İşlet-Devret, Yap-İşlet ve işletme hakkının devri gibi formüllerin işletilmesi, Tüm enerji kaynaklarında talebin, mümkün olduğu oranlarda bölgesel üretim imkanları ile karşılanması,
Henüz gerektiği gibi değerlendirilemeyen yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarının (jeotermal ısı, güneş, rüzgar gibi) en kısa zamanda enerji arzına katkısının sağlanması, Enerji ihtiyaçlarının karşılanması sırasında, çevre ve halk sağlığının korunmasına özen gösterilmesi,

Ortadoğu ülkeleri ve komşu ülkeler ile kaynak zenginliklerine göre enerji ve diğer doğal kaynak değişimi imkanları üzerinde durulması,
Enerji alanında AR-GE çalışmalarının ihtiyaçlara cevap verecek şekilde programa bağlanması, Enerji üretimi, dağıtımı ve tüketiminin her aşamasında kayıpların en aza indirilmesi, verimliliğinin arttırılması ve israfın önlenmesi amacıyla enerji tasarrufu programının uygulanması şeklinde belirlenmiştir


Elektrik Enerjisi Politikalarımız:


Elektrik enerjisi politikalarımız; ekonomik ve sosyal kalkınmanın gerektirdiği ve yüksek oranlarda artmakta olan ulusal elektrik ihtiyacımızın kesintisiz, kaliteli ve güvenilir olarak karşılanmasının sağlanması, elektrik sektöründe özelleştirme faaliyetlerine hız verilmesi, kömüre dayalı termik santrallerin çevreye verebilecekleri zararı engellemek amacıyla analiz sonuçlarına göre zorunlu görülen tüm mevcut ve tasarlanan projelere desülfürizasyon tesislerinin ilavesinin esas alınması, yeni üretim projelerinin seçiminde, ülke ihtiyaçlarına en kısa zamanda ve en ekonomik çözümlerle verecek öncelikler tespit edilerek hidrolik projelerin yanısıra, çoklu yakıt kullanan santraller üzerinde hassasiyetle durulması, ülke termik ve hidrolik potansiyelinin değerlendirilmesi yanı sıra nükleer teknolojiye bir an önce girilmesi için gerekli hazırlıkların yapılması, elektrik enerjisinin sürekli ve kaliteli olarak temini için, mevcut iletim ve dağıtım hatlarının iyileştirilmesi, bölge ülkeleri ile gerekli altyapının tesisi ve elektrik alış-verişinin yaygınlaştırılması şeklinde özetlenebilir


Mevcut Durum ve İleriye Dönük Projeksiyonlar:


Türkiye 60 milyondan fazla nüfusu ve 2700 $’lık GDP/kişi geliriyle gelişmekte olan bir ülke olup, kişi başına enerji tüketimi 1069 kep ve elektrik enerjisi tüketimi ise 1520 kW/h dır OECD ülkelerinde bu rakamlar 5100 kep ve 7800 kW/h, dünya ortalamasında ise 1400 kep ve 2250 kW/h dır Bu kıyaslama sonucunda Türkiye verilerinin düşük olduğu görülür, ancak hedefimiz en kısa zamanda dünya ortalamasını yakalamaktır


Yapılan projeksiyon çalışmalarına göre 1996 yılında 675 milyon ton petrol eşdeğeri olan birincil enerji tüketimimizin 2000 yılında 90 milyon ton, 2010 yılında 156 milyon ton petrol eşdeğerine ulaşması beklenilmektedir1996 yılında 275 milyon ton petrol eşdeğeri olan birincil enerji üretimimizin ise 2000 yılında 40 milyon ton petrol eşdeğerine, 2010 yılında 60 milyon ton petrol eşdeğerine ulaşması beklenmektedir
Yerli enerji üretimi toplam birincil enerji talebinin 1996′da % 41′ini, 2000′de % 44′ünü, 2010 yılında ise %38′ini karşılayacaktır Enerji politikalarımızın en önemli prensiplerinden birisi de enerji arzındaki güvenilirliktir

1996 yılında 949 milyar kWh/yıl olan elektrik enerjisi arzımız, 2000′de 134 milyar kWh/yıl 2010′da 290 milyar kWh/yıl ve 2020′de ise 546 milyar kWh/yıla ulaşacaktır Söz konusu talebi karşılamak için 2010 yılı sonuna kadar yaklaşık 40000 MW’lık kapasitenin sisteme ilave edilmesi ihtiyacı vardır Bu da mevcut sisteme yılda ortalama 2500-3000 MW kurulu güç ilavesi, başka bir ifadeyle, her yıl ortalama 3 milyar $’lık bir yatırım ihtiyacını zorunlu kılmaktır Söz konusu yatırımın tümüyle ülkemizin kamu kaynaklarının üzerine yüklenmesi mümkün değildir
Bu nedenle elektrik sektöründe en rasyonel çözüm özelleştirme olarak önümüzde durmaktadır

1996 sonu itibariyle, Türkiye’nin toplam kurulu gücü 21164 MW ve üretimi ise 949 milyar kW/h olarak gerçekleşmiştir Elektrik enerjisi üretiminin, % 31′i katı yakıtlardan (taşkömürü ve linyit), % 8′i sıvı yakıtlardan (fuel-oil ve motorin), % 14′ü doğal gaz ve % 47′si ise hidrolik kaynaklardan sağlanmıştır Kurulu gücün 11239 MW’ı termik santrallerden ve 9925 MW’ı ise hidrolik santrallerden oluşmaktadır Bu toplam kurulu gücün % 53′ü termik ve % 47′si hidrolik kaynaklardır Bunun içinde linyit yakıtlı santrallerimizin payı ise üçte birdir

GAP’ın Önemi:

Ülkemizin mevcut 125 milyar kWh/yıl olan değerlendirilebilir hidrolik potansiyelinin önemli bir bölümü GAP enerji projeleri kapsamında işletmeye alınacaktır GAP Projeleri, Fırat Nehri’nin aşağı bölümü ile Dicle Nehri’nin su ve toprak kaynaklarını geliştirmek amacıyla,çok amaçlı 13 adet projeden oluşmaktadır Öngörülen projelerin 7′si Fırat, 6′sı ise Dicle Havzası’nda yer almakta olup, anılan projeler ile 22 adet baraj ve 19 adet hidroelektrik santralin yapımı gerçekleştirilecektir

Haziran 1997 tarihi itibariyle, GAP ile yapımı öngörülen 19 adet projeden;
Karakaya ile Atatürk Barajı ve HES işletmede olup bunların toplam kurulu güçleri 4200 MW ve yıllık enerji üretimleri 162 milyar kW/h’dir
Kurulu gücü 1313 MW ve yıllık enerji üretimi 42 milyar kW/h olan 6 HES inşaat halindedir

Programda yer alan 2 adet HES’in kurulu gücü 1440 MW olup yıllık enerji üretimi 5 milyar kW/h tir
Master Planı yapılan 5 adet HES’in kurulu gücü 195 MW ve yılık enerji üretimi 509 milyon kW/h tir
Ön inceleme aşamasında olan 4 adet HES’in ise kurulu gücü 337 MW olup yıllık üretimi 13 milyar kW/h olacaktır
19 adet GAP Projesinin toplam kurulu güçleri 7485 MW’a, yıllık enerji üretimleri 27345 milyon kWh’e ulaşacaktır
GAP projeleri 1995 yılı itibariyle toplam kurulu gücümüzün % 35′ini, enerji üretimimizin ise % 29′unu teşkil etmektedir Bütün GAP Projelerinin realize edilmesi durumunda toplam değerlendirilebilinir hidroelektrik potansiyelimizin %21′i daha işletmeye alınmış olacaktır


Bakanlığımızca Yapılmakta Olan Çalışmalar:


Yap-İşlet-Devret modeli ülkemizde 1984 yılından itibaren uygulanmaya başlanmıştır Model, özel sektörün santralleri tesis etmesine,belirli bir süre işletmesine ve bu sürenin sonunda devlete devretmesine olanak sağlamaktır

Nisan 1997 itibariyle, BOT modeli kapsamında kurulu güçleri toplamı 74 MW olan 5 adet hidrolik santral ile kurulu gücü 253 MW olan bir doğal gaz santrali işletmeye alınmıştır
Marmara Ereğlisi’nde her biri 480 MW gücünde ve toplam yatırım tutarı 12 milyar $ olan 2 adet LNG santralinin inşaat faaliyetleri Gama-Enron ve Unimar Enerji firmaları tarafından sürdürülmektedir Ayrıca, 67 MW gücündeki Birecik Baraj ve HES’i de içeren toplam kurulu güçleri 770 MW olan 5 adet hidrolik santral ise inşaat halindedir
Doğa ve Mission Energy tarafından tesis edilecek olan 180 MW gücündeki Esenyurt Doğal Gaz santralinin inşaatına başlanmıştır Trinity Partners-MSG tarafından tesis edilecek olan 125 MW’lık Çankırı-Orta Termik Santrali Projesi Danıştay denetimine gönderilmiş olup, Community Energy Alternative tarafından tesis edilecek olan 425 MW’lık Konya Ilgın kömür yakıtlı termik santral projelerinin sözleşmeleri ise Danıştay tarafından incelenmektedir

İzmir-Aliağa 650 MW’lık fuel-oil santralinin sözleşme görüşmeleri tamamlanmış olup Danıştay’a gönderilmiştir Toplam gücü 259 MW olan 3 adet hidrolik santral projesinin sözleşme görüşmeleri devam etmektedir Bunlara ilave olarak toplam güçleri 712 MW olan 11 adet hidrolik santral ile 1 adet çöp santrali projesinin sözleşmeleri imzalanmış veya paraflanmıştır


Yukarıda bahsedilen projelere ilave olarak, Bakanlığımız çeşitli bölgelerde tesis edilecek 57 adet hidrolik santralin (7260 MW) Yap-İşlet-Devret modeli çerçevesinde gerçekleştirilmesini teminen ihaleye çıkmıştır Bu projeler toplam olarak ülkemiz hidrolik potansiyelinin yaklaşık % 20′sine karşılık gelmektedir Geçen yıl çeşitli tarihlerde Resmi Gazete ilanı ile ihaleye çıkılan bu projelerden bazıları için fizibilite raporunu sunma son tarihi 30 Haziran 1997 olarak belirlenmiştir

Bakanlığımız 2010 yılına kadar Yap-İşlet modeli kapsamında gerçekleştirilecek olan toplam 10700 MW kurulu güç ve yaklaşık 10 milyar $ yatırım gerektiren doğal gaz ve ithal kömüre dayalı termik santrallerin planlamasını tamamlamıştır Bu modele göre gerçekleştirilecek olan 13 termik santralin duyurusu Resmi Gazetede yapılmıştır Bunlardan 4500 MW gücüne sahip ve 35 milyar $ yatırım gerektiren ilk 6 tanesinin 2003 yılında devreye alınması öngörülmüştür İlk 6 santral için teklif verme süresi 28 Şubat 1997 tarihinde sona ermiş olup, bu projelere 21 firma ve konsorsiyumdan toplam 35 teklif alınmıştır

Bakanlığımız bu konuda Danıştay’ın vermiş olduğu yürütmeyi durdurma kararından sonra BOT modelinin uygulanmasını devam ettirmek amacıyla gerekli hukuki girişimlerde bulunmuş ve bu amaçla hazırlanmış olduğu yeni bir kanun tasarısını TBMM’ne sunmuş bulunmaktadır

Ayrıca, mevcut termik santrallerin verimliliğini arttırmak ve rehabilitasyonunu sağlamak amacıyla İşletme Hakkı Devri modeli de uygulanmaktadır Resmi Gazetede toplam kurulu güçleri 6700 MW ve yıllık üretimleri 33 milyar kWh/yıl olan iki adet doğal gaz santrali ve 10 adet kömür santralinin linyit sahalarıyla beraber devir bedeli karşılığında 20 yıllığına İşletme Hakkının Devrinin yapılacağı duyurulmuştur Santrallerin tahmini işletme devir bedelleri tesislerin teknik ve ekonomik şartları dikkate alınarak bulunmuş olup, toplam devir bedeli 1660 milyar $’dır Bu projeler için teklif verme işlemi 30 Nisan 1997 tarihinde tamamlanmış olup, toplam 45 adet teklif alınmış bulunmaktadır

Benzer faaliyetler hidrolik santraller içinde yapılmıştır Resmi Gazete ile, Devlet Su İşleri (DSİ)’nce, inşa edilmekte olan 18 adet hidroelektrik santralin Yap-İşlet-Devret modeline göre,bugüne kadar yapılan harcamaların devlete geri dönüşünü sağlamak amacından hareketle, inşaatların tamamlattırılarak işletme haklarının devri amacıyla ilana çıkılmıştır Bu projelerden üçü için (Obruk 200 MW, Manyas 20 MW ve Çatalan 169 MW) 5 firma başvurmuştur Bu tekliflerden Obruk ve Manyas için olanlar pahalı bulunarak reddedilmiştir


Çatalan Projesi ile ilgili değerlendirme çalışması ise devam etmektedir DSİ ye ait olan diğer projelerin tamamlanmasının ise yapılacak ikili anlaşmalarla gerçekleştirilmesi planlanmaktadır

Diğer taraftan,elektrik dağıtımında işletme hakkı devri modelinin uygulanması ile gerekli altyapı yatırımlarının özel sektör tarafından gerçekleştirilmesi ve devletin yatırım yükünün hafifletilmesinin yanı sıra, kayıp-kaçak oranları ile personel istihdamının azaltılması hedeflenmektedir


Bölgesel tarife uygulamasına geçmek ve dağıtım tesislerinin işletme haklarını devretmek amacıyla, ülkemiz enerji tüketimleri, dağıtım tesislerinin durumları ve gelişmişlik düzeyleri göz önüne alınarak 29 dağıtım bölgesine ayrılmıştır Bu bölgelerden 4′ü daha önce devredildiği için, geri kalan 25 bölgenin devri konusu 24 Kasım 1996 tarihli Resmi Gazetede yayımlanmış olup, toplam devir bedeli 2625 milyar $ olarak belirlenmiştir 3 Nisan 1997 tarihinde sona eren ihale için 85 firmadan 150 adet teklif alınmıştır
Özel sektörün ihtiyacı olan enerjiyi üretmesi için otoprodüktör uygulaması devam etmektedir Halen kurulu güçleri 575 MW olan 22 otoprodüktör tesisinde yılda toplam 45 milyar kW/h enerji üretilmektedir


Bunun dışında toplam kapasitesi 833 MW olan 32 adet otoprodüktör tesisi için sözleşme görüşmeleri tamamlanmış bulunmaktadır Ayrıca toplam kapasiteleri 1118 MW olan 51 adet otoprodüktör uygulaması için değerlendirme çalışmaları sürdürülmektedir

Bir devlet kuruluşu olan TEAŞ’ın 1997 yılı yatırım programı aşağıdaki faaliyetleri kapsamaktadır:

Ambarlı fuel-oil ve 2300 MW Çayırhan 5 ve 6ünitelerinin, rehabilitasyonu, baca gazı desülfürizasyon (BGD) ünitesi dahil 300 MW’lık Tunçbilek santrali, BGD dahil 2*300 MW Soma C ve BGD dahil 150 MW Kangal santrallerinin tesisidir Bu projelerin 1997-2002 yılları arasında tamamlanması beklenmektedir




Bunlara ek olarak 3096 sayılı kanun kapsamında yapılması planlanan 1*150 MW kapasiteli Seyitömer B santralinin fizibilite raporu değerlendirme çalışmaları Bakanlığımızda devam etmektedir 4*340 MW gücündeki Afşin-Elbistan B santrali ihalesi Aralık 1996′da yapılmış olup, teklif verme süresi Haziran 1997′de sona erecektir Santrali besleyecek maden sahası ile ilgili ihale çalışmalarına başlanmıştır
Bursa Doğal Gaz Çevrim Santralinin temeli Aralık 1996′da atılmıştır, inşaat faaliyetleri devam etmektedir Santralin 1 ve 2üniteleri, inşaatın başladığı tarihten itibaren 30 ve 32 ay sonra devreye alınacaktır

1997 yılında toplam uzunluğu 864 km olan 380 kV ve 383 km olan 154 kV’luk iletim hatları devreye alınacaktır Ayrıca toplam 46 adet (5000 MVA) kapasiteli trafo merkezleri de devreye alınacaktır


Uluslararası enerji enterkonneksiyonu projeleri kapsamında; Hamitabat-Selanik (Yunanistan) 400 kV, Karakaya-Khoy (İran) 400 kV, Cizre-Kesek (Irak) 400 kV, Birecik-Halep (Suriye) 400 kV projeleri planlanmış bulunmaktadır
Türk ulusal enerji ağını Avrupa ve diğer komşu ülkelere entegre etmek için faaliyetler devam etmektedir Türkiye, Mısır, Ürdün, Suriye ve Irak’ı kapsayan bir enterkonneksiyon projesinin inşaası devam etmektedir Türkiye-Suriye ve Türkiye-Irak arasında 2 adet 400 kV’luk iletim hattı inşaa edilecektir Türkiye-Suriye arasındaki hat 1997 yılı sonunda devreye girecektir Bu projelerle ilgili inşaat,genel ticaret ve genel enterkonneksiyon anlaşmaları imzalanmıştır

Ülkenin artan elektrik enerjisi ihtiyacını karşılamak için 1997 yılında Gürcistan’dan 680 milyon kW/h, İran’dan 130 milyon kW/h ve Bulgaristan’dan 1,8 milyar kW/h enerji ithalatı planlanmıştır Ayrıca 1997 yılında Azerbaycan’a 360 milyon kW/h enerji satılması planlanmıştır


Enerji sektöründeki darboğazları aşmak ve kaynak çeşitliliği yaratmak amacıyla nükleer santrallerin kurulması planlanmıştır TEAŞ toplam 2800 MW’lık nükleer programı uygulamaya koymuş ve Aralık 1996’da ihaleye çıkmış bulunmaktadır Teklifler 4 Eylül 1997 tarihine kadar verilecek ve santralin ilk ünitesi 2005-2006 yıllarında işletmeye alınacaktır Nükleer santral ihalesi konusunda; AECL (Kanada), Westinghouse-Mitsubishi-Raytheon (USA-Japon), NPI (Fransa-Almanya) firmaları ilgi göstermişlerdir Teklifler % 100 kredi teyitli olarak verilecektir

Sonuç:

Bakanlığımız tarafından ihtiyacımız olan enerjinin karşılanması için çalışmalar sürdürülürken özellikle son yıllarda sektörümüz çevre açısından kirlilik kaynağı olarak görülmektedir Çevre faktörünün öncelikle ve ödünsüz dikkate alınması kaçınılmaz olarak enerji sektörü gelişimine sekte vurmaktadır Bakanlığımızca, ekonomi-enerji-çevre politikaları dengelenerek bu üç faktörü en iyi ve verimli şekilde birleştirecek araçların geliştirilmesine çalışılmaktadır Çok katı çevre tedbirlerinin uygulanması ile enerji üretimimizin kısıtlanması ileride pahalıya mal olabilecek ciddi sonuçlar doğuracaktır

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.