Şengül Şirin
|
Atomculuk
Atomculuk
Demokritos’a göre varlık sonsuz sayıda çok küçük parçacıklardan kurulmuştur Atom (bölünemeyen) adı verilen bu parçacıklar yer kaplayan, ölümsüz, bölünemez, belli bir biçimi olan boşlukta devinen parçacıklardır Atomlar harflerin kelimeleri oluşturması gibi varlığı meydana getirirler Lego denilen oyuncaklar atomun kavranmasında örnek olarak kullanılabilirler
Nesneler birbirlerinden kendilerini kuran atomların şekilleriyle ve onların duruş ve dizilişleriyle ayrılırlar Örneğin ‘7’, ‘8’den şekliyle; ‘78’, ‘87’ den dizilişiyle; ‘8’, ‘∞’ dan ise duruşuyla ayrılır Sadece kurucu parçalardan birinin duruşunu değiştirmesi, bir nesnenin başka türlü görünmesine neden olur Unutulmamalıdır ki tragedya ve komedi aynı harflerden kuruludur
Demokritos ve Leukippos felsefelerini üç konu üzerine dayandırmışlardır
Bunlardan ikisi Elea felsefesinden, diğeri ise Pisagorcu felsefeden gelmektedir
1) Boşluğun varlığı
2) Varlığın çokluğu
3) Uzlaşım kuvveti
Bu sisteme göre, doluluk kadar da boşluk, varlık kadar da yokluk, vardır ‘Mademki deney bize eşyanın doğduğunu, bozulduğunu, değişip hareket ettiğini gösteriyor, öyle ise eşyanın derinliğinde çokluk ve hareketin var olduğuna inanmak lazımdır ’ Buradan yola çıkarak hareket varsa boşluk da vardır denilebilir
Leukippos boşluğu 3 deneyle ispatlar:
1) İçi külle doldurulmuş bir vazoya, ihtiva ettiği boşluklara eşit miktarda su sığdırılabilir
2) Bazı cisimler, basınca elverişlidir
3) Canlı varlıkların bedenine sürekli besinler girmektedir
Demokritos ise atomun varlığını şöyle ispatlar Bir cisim istenildiği kadar bölündüğü zaman, ondan ya birşey kalır ya da kalmaz Eğer hiç bir şey kalmazsa cisimler, hiçten birleşmiş olurlar ki, bu, varlığın yokluktan türemesi demektir, ve bu saçmadır Eğer son bölümde birşey kalıyorsa, onun tabiatı ya uzamlı ve ya uzamsız olacaktır, uzamsız ise, demin reddedilen sonuca ulaşılır ki, bu saçmadır; zira nasıl olur da uzamsız cisimler, gerçekten uzamlı olan cisimleri verebilir? Bu açıklanamaz Eğer uzamlı iseler, madde sonsuz bir suretle bölünemez demektir İşte bu unsurlara veya uzamlı maddelere atom denir
Atomların iki temel özelliği uzam ve katılıktır Bu özellikler duyularla kavranabilir değildir, onları ancak akılla kavrayabiliriz Atomların bunlardan başka bir de şekilleri vardır Onlar sonsuz çeşitliliktedir ancak bu çeşitlilik bir tür çeşitliliği değil biçim çeşitliliğidir Bütün bu maddi özelliklere rağmen atomların ağırlıkları yoktur Bu da Demokritos’un önemli bir çelişkisidir
Atomculuğun Pisagorculuk’tan devraldığı sorun, üçüncü sorun yani uzlaşım kuvvetinin sonuçları ile ilgilidir Atomculara göre oluş ve bozuluşun tek nedeni atomların biraraya gelmeleri ve dağılmalarıdır Cisimlerin türlülüğü, atomların şekillerinde varolan çeşitlilikten, konum ve sıralarındaki başkalıktan meydana gelir Bu sıranın bozulması maddenin bozulmasına neden olur Bugünün kavramları ile açıklarsak örneğin CO2 bizim için zararsızken CO zararlıdır
Demokritos ve Leukippos’un atom görüşlerini madde madde özetlersek:
1) Atomlar sonsuz sayıdadır ve sonsuz çeşitliliktedir
2) Çokluğun kaynağı atomların büyüklük, şekil ve bağdaşmalarından (koordinasyon) doğar Atomlar arasında nitelik farkı yoktur Atomların iç hareketleri yoktur Onlar birbirlerine ancak çarpım ve basınçla bir etki yaparlar
3) Hiçbir şey yoktan varolmaz ve yine hiçbir şey yokolmaz
4) Atomlar bölünemezler çünkü sonsuz küçüklüktedirler
5) Atomlar doludurlar, onların içine bir başka şey sokulamaz
6) Atomların renk, tad, koku gibi nitelikleri yoktur Bu konu bilgi teorisi kapsamında açıklanacaktır
7) Demokritos’ta determinizm vardır Buna göre, atomların belli bir andaki konumları, hızları ve onların hangi yönde hareket ettikleri bilinirse, gelecekte nelerin olacağı tam bir kesinlik ve dakiklikle bilinebilir Yüzyıllar sonra belirsizlik ilkesi atomaltında durumun böyle olmadığını gösterdi
8) Atomları hareket ettiren ne dışsal ne içsel bir kuvvet vardır Atomların hareketi bir ‘gereksinim’ sonucuydu Bu gereksinim dış şartlara bağlı olmayan içten gelen bir gereksinimdi
9) Atomlar, sonsuz uzayda dalgalanırlar Bu hareket ebedi olduğundan sebebini ve anlamını araştırmak yersizdir
10) Dünyalar(alemler) sayısızdır Çünkü atomlar da uzay gibi sonsuzdur Bu dünyaların süreleri de sınırlanmamıştır
Demokritos’un atom teorisini Hindistan’dan aldığı yönünde iddialar vardır Konuyla ilgili birçok araştırmacı bu iddiaların gerçekçi olmadığını söyler Gerçi o dönemde Hindistan’da da bir atom teorisi vardır fakat bu teori Demokritos’unkinden çok Yunanlılar’ın
4 element teorisine benzer Hint biliminde Caynacılar’ın (MÖ 6 yy’da Hindistan’da Mahavira’nın kurduğu din ve felsefe okulu) ve Budistler’in savunduğu bu teoriye göre doğada 4 element bir de ilahi öz vardır Bu teori daha sonra batı düşüncesinde atom düşüncesinin başına gelenin aksine geliştirilerek, Hint biliminde yüzyıllarca hakimiyetini korumuştur
Yunan atomculuğunun doğu kaynaklı olabileceğini söyleyenler şunu da hesaba katmalıdırlar; Demokritos ve Leukippos’un düşünceleri köksüz, birdenbire ortaya çıkmış düşünceler değildi Bu düşünce Thales ile 6 yy’da Milet’te başlayan daha sonra Elea’da, Atina’da devam eden felsefi düşünme geleneğinin Abdera’daki temsilcilsidir
Atom teorisi esas olarak bir metafizikti ve bugünün atom teorisinden temelde bir yöntem farklılığıyla ayrılıyordu Bugünkü teori spekülasyon yerine dikkatli gözlemlere ve kimyasal analizlere dayanır Ancak bölünemeyen ve maddenin yapıtaşı olan bir atom kavramının modern bilime de kaynaklık ettiği söylenebilir Şimdi de atom kavramının 19 yy’da tekrar hatırlanıp nasıl bir gelişme gösterdiğine bakalım
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|