![]() |
Kur'anın İktisadi Tefsiri Haşr Suresi - Maun Suresi |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kur'anın İktisadi Tefsiri Haşr Suresi - Maun SuresiKur'anın İktisadi Tefsiri Haşr Suresi Maun Suresi “Allahın, (fethedilen) memleketlerin ahalisinden savaşılmaksızın peygamberine kazandırdığı mallar; Allaha, peygambere, onun yakınlarına, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlara aittir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fey, daha önce de geçtiği üzere[1] Müslümanların savaş yapmadan düşmandan barış yoluyla anlaşma ile almış oldukları mallara denir ![]() İslam hukuku yani fıkıh kitaplarında fey hakkında uzun tartışmalar vardır ![]() ![]() ![]() ![]() Ganimet ayetinde humüs: beşte bir kelimesi geçtiği halde[6] bu kelime bu ayette zikredilmemektedir ![]() ![]() Bu ayette Allah kelimesinin teberrüken söylendiğini iddia edenler bulunmakla beraber bu hakkın yani Allaha düşen payın kamu yararına harcanacağını ileri sürenler de vardır ![]() ![]() ![]() ![]() Bu ayette İslam ekonomisi açısından çok önemli olan bir esas, bir husus daha açıklanmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük üstat Elmalılı, kelimenin dûlet veya devlet vecihlerini düşünerek ayette siyasi, mali ve iktisadi esaslar bulunduğunu söyler ![]() ![]() ![]() ![]() Ayetten Çıkan Ekonomik Esaslar: 1- Fey malları düşmandan savaş yapmadan barış ve anlaşma ile alınan mallar olup bu fey malları ganimet mallarında olduğu gibi beşe taksim edilmeden sınıflar arasında taksim edilir ![]() 2- Fey mallarından Allahın payına ayrılan hisse şuralar tarafından gereken yerlere harcanır ![]() 3- Fey mallarından Resulün payına düşen hisse hükümetler tarafında gereken yerlere harcanır ![]() 4- Fey mallarının geri kalan diğer kısmı da akraba, yetimler ve yolcular sınıfları arasında eşit bir şekilde paylaştırılır ![]() 5- Fey malları için savaş yapılmadığından savaşçıların bundan bir hisse almaya hakları bulunmaması dolayısıyla bu mallar doğrudan doğruya adı geçen sınıflar arasında eşit olarak taksim edilir ![]() 6- Ganimette ise mallar savaş ile ele geçirildiği için bu malların beşte dördü askerler arasında dağıtılır; beşte biri ise şura, hükümet, akraba, yoksul ve yetimler sınıfları arasında paylaştırılır ![]() 7- Malların ve paraların toplumda sadece zenginler sınıfının elinde toplanması ekonomik açıdan zararlıdır ![]() 8- Mal ve paraların tedavülünü sağlamak ve hem de toplumda bütün sınıflar arasında dolaşımını gerçekleştirmek gerekir ![]() 9- Mal ve paralarda tedavül esastır ![]() 10- Mallara kimin daha çok ihtiyacı varsa malın onun elinde olması daha faydalı olur ![]() 11- Devlet yalnız zenginlerin kurduğu bir şirket veya dernek olmadığı için devlet gelirlerinden toplumdaki fakirlerin de faydalanması gerekir ![]() 12- Siyasi iktidarda adaleti gerçekleştirmek için devlet bütçesinde ihtiyaç sahibi fakir sınıflara hisse ayrılır ![]() 13- Askerlik yaparak siyasi iktidarı savundukları için fakir sınıflar da fey mallarından kendilerine düşen payı alırlar ![]() CUMA SURESİ Cuma Suresi 62/ Ayet: 10 “Namaz kılınınca artık yeryüzüne dağılın ve Allahın lütfundan nasibinizi arayın ![]() ![]() Allahın lütfundan nasibinizi arayın ifadesine rızık, ticaret, ilim, ibadet gibi anlamlar verilmiştir ![]() ![]() Bu ayeti ticaret yoluyla rızık aramak anlamında anladığımız zaman Cuma namazı bitince hemen çalışmaya koyulacağı; yeryüzüne dağılın ifadesinden de ticaretin beynelmilel bir olay olduğu anlaşılır ![]() ![]() ![]() ![]() Ayetten Çıkan Ekonomik Esaslar: 1- Cuma namazı kılınınca Müslümanlar hemen çalışmaya gidebilirler; mecburi tatil yoktur ![]() 2- Cuma namazı ifa edildikten sonra ticaret yapmakta bir sakınca yoktur ![]() 3- Ticaret yapmak beynelmilel bir olaydır ![]() ![]() 4- Müslüman bireyler bir taraftan ibadetlerini yerine getirirler, diğer taraftan da bu görevlerini ifa ettikten sonra ticaret ve diğer yollarla rızık aramaları gerekir ![]() TALAK SURESİ Talak Suresi 65/ Ayet: 6 “Onları (iddetleri süresince) gücünüz nispetinde, oturduğunuz yerin bir bölümünde oturtun ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu ayet de ücretin meşru ve mübah olduğunu gösteren ayetlerden birisidir ![]() ![]() ![]() ![]() Çocuk dünyaya gelince ona bakma ve baktırma ve infak etme görevi esas itibariyle babalara aittir ![]() Ücretin tahakkuk işi bu ayette “emzirirlerse cüretlerini verin” denilmek suretiyle emzirme hizmeti yerine getirilip bittikten sonra tanındığı için sadece sözleşme ile ücret tahakkuk etmez ![]() ![]() ![]() ![]() Ayetten Çıkan Ekonomik Esaslar: 1- Bir menfaat karşılığı ücret almak meşru bir muameledir ![]() 2- Kadınlar emzirme muamelesini yaptıkları için ücret alırlar ![]() 3- Ücret ancak fayda meydana gelirse, geldikten sonra tahakkuk eder ![]() 4- Fayda arttıkça ücret de artar ![]() 5- Sadece sözleşme yapmakla ücret tahakkuk etmez ![]() 6- Çocuk meydana gelince ona bakma, baktırma ve infak görevi esas itibariyle babaya aittir ![]() 7- Bir kadının sütü, her ne kadar ayni bir mal olsa da bu süt icare sözleşmeleri ile gerçekleştirilen bir menfaat durumundadır ![]() 8- Bir menfaat üzerine alış veriş sözleşmesi yapılamaz; ancak icare sözleşmesi yapılır ![]() 9- Sütü için bir davar kiralanmadığı gibi, meyvesi için bir ağaç kiralanmaz ![]() ![]() NEBE SURESİ Nebe Suresi 78/ Ayet: 9–11 “Uykunuzu bir dinlenme (sebebi) kıldık ![]() ![]() ![]() Sübât : Bu kelimenin işi tatil ederek dinlenmek anlamına geldiği daha önce geçti ![]() ![]() Meâş : Geçim vakti demektir ![]() ![]() Ayetten Çıkan Ekonomik Esaslar: 1- Çalışmak suretiyle yorulmuş bulunan bir kimsenin çalışıp dinlenmesi gerekir ![]() 2- Yorgunluğu gidermenin en iyi yolu uyumadır ![]() 3- Gecelerde uyuyup dinlenmek esastır ![]() 4- Gündüz bitip gece olunca iş tatil edilir ![]() 5- Gündüz çalışma zamanıdır ![]() 6- İş yerleri ve fabrikalar gündüzleri çalışır ![]() 7- İşçilerin gündüzleri çalıştığı gibi geceleri çalışmaları asıl değildir ![]() 8- Normal olarak çalışma zamanı gündüzleri olup geceleri ancak zaruret durumunda çalışılmalıdır ![]() 9- Aydınlık olması dolayısıyla ve güneş enerjisinin insan vücuduna etkisi sayesinde gündüzler çalışmaya ve böylece üretim yapmaya daha elverişlidir ![]() TEKVİR SURESİ Tekvir Suresi 81 / Ayet: 8–9 “Diri diri gömülen kız çocuğunun, hangi günahtan ötürü öldürüldüğü sorulduğu zaman” Mevûdeh : Küçük iken diri olarak gömülüp öldürülen kızcağız demektir ![]() ![]() İslam doğum kontrolü konusunda azil yapmayı bile hoş karşılamaz ![]() ![]() ![]() ![]() Cabir (r ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Biz kasten çocuk aldırmak, düşürmek gibi meselelerde Elmalılı gibi düşünüyor ve bunun bir çeşit evladı katletmek olduğuna inanıyoruz ![]() Ayetten Çıkan Ekonomik Esaslar: 1- Ar korkusuyla çocuk düşürmek, aldırmak ve öldürmek bir katil cinayetidir ![]() 2- Kasten çocuk düşürmek ve aldırmak evladını öldürmek demek olduğu için aynı katil cinayeti mahiyetindedir ![]() 3- Azil karşılıklı rıza ile olabilir; ancak bunun dışında doğum kontrolünün her şekli yasak ve günahtır ![]() 4- Annenin yaşaması gibi önemli bir sebep olmadan zigot-cenin aldırmak günahtır ![]() MUTAFFİFİN SURESİ Mutaffifin Suresi 83/ Ayet: 1–3 “Ölçüde ve tartıda hile yapanların vay hâline! Onlar insanlardan (bir şey) ölçüp aldıkları zaman, tam ölçerler ![]() ![]() Tatfîf : Bir nesneyi eksik ölçmek anlamınadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayetten Çıkan Ekonomik Esaslar: 1- Ekonomik düzen ancak denge ve denklik esası üzerine ayakta durur ![]() 2- Alış verişlerinde düşünce ve hukuk uygulamalarında eksik, aksak ve noksanlık yapan bir toplum çökmeye ve helak olmaya mahkûmdur ![]() 3- Alış verişte düşünce ve hukukta adalet ve denkliği gerçekleştiremeyen bir ekonomik düzen çökmeye başlar ![]() 4- Alırken başka, satarken başka davranan kimselerin meydana getirdiği bir toplumda büyük sıkıntılar meydana gelir ![]() 5- Kendileri için başka diğerleri için başka düşünen ve davranan bir toplum için büyük ekonomik krizler meydana gelir ![]() 6- İnsanlardan alırken tam ölçüp onlara verirken ise eksik ve noksan tartan kimselerin meydana getirdiği bir toplum büyük sıkıntılar çekmeye mahkûmdur ![]() FECR SURESİ Fecr Suresi 89/ Ayet: 17–20 “Hayır, hayır! Yetime ikram etmiyorsunuz ![]() ![]() ![]() ![]() Bu ayetlerde yetime ikram edileceğine, yoksulları doyurmak için insanların birbirini teşvik edeceğine, mirasın yerli yerince dağılıp herkesin kendi hissesini almasına delalet, mala aşırı sevgi beslemeden helalini yemeye teşvik ve aksini yapmaya da tehdit vardır ![]() Türâs : Miras malı demektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayetten Çıkan Ekonomik Esaslar: 1- Yetimlere ikram edilmeli, mallarına iyi bakılmalı ve onun mirası korunmalıdır ![]() 2- Yoksulları yedirip giydirme konusunda bireyler, birbirlerini teşvik etmelidirler ![]() 3- Birey başkalarının malına asla dokunmamalı, sadece kendi payına düşen malı almalıdır ![]() 4- Mal, ihtiyacı tatmin eden faydalı bir vasıtadır ![]() ![]() 5- Aşırı mal sevgisi, insanları helal ve haram demeden durmadan mal toplamaya sürüklememelidir ![]() 6- Yetimi ücretsiz ve bedelsiz olarak çalıştırmak caiz değildir ![]() BELED SURESİ Beled Suresi 90/ Ayet: 12–16 “Sarp yokuşun ne olduğunu sen ne bileceksin? O tutsak bir boynu çözmektir (köle azat etmektir ![]() ![]() Bu ayette insana zor, yapılması güç ve sarp bir yokuşu aşmak gibi gelen iyi işlerden bahsedilmektedir ![]() ![]() Mesğabeh : Meşakkat ve yorgunluğa yakın olan bir açlıktır ![]() ![]() ![]() Ayetten Çıkan Ekonomik Esaslar: 1- Bir köle azad etmek sarp bir yokuşu geçmek kadar zor, fakat sevindirici ve faydalı bir iştir ![]() 2- Açlık ve kıtlık zamanında yemek yedirmek, sarp bir yokuşu geçmek kadar zor, fakat bu sevindirici ve faydalı bir iştir ![]() 3- Akraba olan bir yetimi doyurmak sarp bir yokuşu geçmek kadar zor, fakat bu sevindirici ve faydalı bir iştir ![]() 4- Çok fakir olan bir kimseyi doyurmak sarp bir yokuşu geçmek kadar zor, fakat bu sevindirici ve faydalı bir iştir ![]() LEYL SURESİ Leyl Suresi 92/ Ayet: 4 “Gerçekten sizin emeğiniz çeşit çeşittir ![]() Say : Daha önce de geçtiği üzere[36] koşmak, iş işlemek yani emek manasına gelir ![]() Bu ayette emeklerin birbirinden farklı olduğu ifade edilmektedir ![]() ![]() Şettâ : Bu, şetît kelimesinin çoğulu olup dağınık, müteferrik ve perakende anlamına gelir ![]() Alusi, burada mesailerin, emeklerin dağınık olması, karşılık ve ücretlerinin de değişik olması anlamına gelir demektedir ![]() Ayetten Çıkan Ekonomik Esaslar: 1- İnsanların emekleri birbirinden farklıdır ![]() 2- Kimi insan iyi, kimisi kötü; kimi yüksek kimisi de aşağı çalışır ![]() 3- İnsanların emeklerinin farklı olması dolayısıyla emeklerin karşılığı olan ücretler de farklı olur ![]() 4- Emekler farklı olunca iş hayatında iş bölümünün olacağı da bir gerçektir ![]() 5- Emekler arasında farklılıklar olunca onun karşılığı ve bedeli olan ücretlerin de farklı farklı olacağı ortaya çıkar ![]() DUHA SURESİ Duha Suresi 93 / Ayet: 9–10 “Öyleyse sakın yetimi ezme! Sakın isteyeni de azarlama!” Yani yetimi zelil ve hakir görüp kendisini zayıf bulup malına saldırma ![]() ![]() Mal dilenmek, ihtiyacını zelil bir şekilde istemek anlamını taşır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayetten Çıkan Ekonomik Esaslar: 1- Dilenen kimselerin halleri ilk planda belli olmadığı için onlar hemen azarlanmamalıdırlar ![]() 2- Yetimler hakkında itinalı davranıp onların malları muhafaza edilip korunmalıdır ![]() 3- Yetimler zayıf oldukları için malları korunmalıdır ![]() 4- Dilenci incitilmemeli, isteği verilmese bile o kovulmamalıdır ![]() 5- Muhtaç ve muztar bir durumda olan dilenciye yardım etmek farza yakın bir görev olur ![]() 6- Mal dilenmek ve istenmek genel olarak kötü bir iştir ![]() ![]() 7- Eğer bir dilenci muhtaç değil iken ve mezmum isteği üzerinde ısrar ederse azarlanabilir ![]() MAUN SURESİ Maun Suresi 107/ Ayet: 1–7 “Gördün mü, o hesap ve ceza gününü yalanlayanı! İşte o, yetimi itip kakan, yoksula yedirmeyi özendirmeyen kimsedir ![]() ![]() ![]() ![]() Mâûn : Bu kelimenin hangi maddeden geldiği konusunda ihtilaf edilmiştir ![]() ![]() ![]() Bu kelimeye zekât anlamı verenler olduğu gibi, mal, su, ot, çanak, çömlek, kova, balta diyenler de olmuştur ![]() Bu surede dini hayat ile ekonomik hayatın birbiriyle ne kadar alakalı olduğu görülmekte; dini yalan sayan kimsenin yetimi itip kaktığı yoksulu doyurmayı teşvik etmediği söylenmektedir ![]() ![]() Burada itâm denilmeyip de daha uygun gibi görünen taâm buyrulması, aç olan miskine (yoksula) mali gücü ve kudreti olan zenginler tarafından verilen taam-yiyecek onarlın kendi malı ve mülkü olduğuna delalet eder diyebiliriz ![]() Ayetten Çıkan Ekonomik Esaslar: 1- Birey psikolojisinin hareket ve davranışlara etkisi bakımından dini hayat ile ekonomik hayat birbiriyle yakından ilgilidirler ![]() 2- Dini yalan sayan kimseler, yetimi itip kakarlar; yoksulu yedirip doyurmaya teşvik etmezler ![]() 3- Aç kalan yoksul kimselerin mali gücü ve kudreti olan zenginler tarafından yedirilip doyurulması kendi malı ve mülkü gibi bir haktır ![]() 4- Eğer bir toplumun bireyleri kendi komşuları arasında ariyet olarak verilen kap kaçak, çanak çömlek ve kazma kürek gibi şeyleri yasaklayıp men ederlerse böyle bir toplumun sonu kötü olur ![]() 5- Eğer bir toplumda komşular arasında çanak-çömlek, kap-kacak alıp vermek gibi en basit bir yardımlaşma bile yapılmıyorsa o toplum felah bulmaz, refah toplumu olmaz ![]() |
![]() |
![]() |
|