![]() |
Ruh Üflendi Kainata... |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Ruh Üflendi Kainata...Ruh üflendi Kainata ![]() ![]() ![]() Ruh Üflendi Kâinata Ümit Şimşek BİG BANGDAN SONRA 10 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Derken, Yerel Galaksi Kümesi içinde, tıpkı yüz bin milyon kardeşi gibi uzun saçlarını savura savura dönüp duran bir galaksi güzeli, bir yıldıza hâmile kaldı ![]() ![]() B ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Minik ve mavi yavru, doğar doğmaz özel bir ilgiye mazhar oldu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sonra da hayale gelmeyen şeyler geçti dünyanın başından ![]() ![]() Yine de birşeyler eksikti ![]() En sonunda insan manzarayı tamamlar gibi oldu ![]() ![]() ![]() ![]() Ama gün geldi, insanlık bütün öğrendiklerini unuttu ![]() ![]() Sonraki yüzyıllar boyunca güneş ve yıldızlar hergün doğdu, fakat gören bir göz göremeden battı ![]() Yüzyıllar geçtikçe karanlık da bastırdıkça bastırdı ![]() ![]() Asırlar boyunca her gece ve her gün, melekler yeryüzünden Arşa dualar taşıdı ![]() Gökler ve yer, gözü yaşlı Hazret-i Âdemin Cennet kapısındaki sözlerine hep beraber âmin dedi: “Çabuk gel evlât, gel de bizi felâketlerden kurtar!” Garibiz, gel! Yetimiz, gel! Mazlumuz, gel! Yeter artık; biz bunun için yaratılmadık ![]() SONRA, beldelerden bir mutlu beldede, gecelerden bir mutlu gecede dualara cevap geldi ![]() Âlemlerin Rabbinden, Âlemlere Rahmet geldi ![]() Yerel Galaksi Kümesinin kuşlarından Samanyolunun merkezine 30 bin ışık yılı uzaktaki bir yıldıza 150 milyon kilometre mesafedeki bir mavi gezegenin üzerinde, Mekke sokaklarından birindeki bir mütevazi evde Muhammed Aleyhisselâm doğdu ![]() B ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() O GELİNCE herşey yerli yerine oturmaya başladı ![]() ![]() Bir elinde güneşi, diğer elinde mehtabı tuttu: Gökyüzünü gösterdi: Bulutları işaret etti: Yağmuru gösterdi: Sonra başka bir yeri işaret etti: Sonra dünyayı gösterdi: İnsanlara ellerini uzatmış ağaçları ve yüzlerine gülümseyen çiçekleri gösterdi: |
![]() |
![]() |
![]() |
Ruh Üflendi Kainata... |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Ruh Üflendi Kainata...Kuşları, kuzuları, böcekleri, balıkları tek tek gözler önüne serdi: İnsanlığa göklerle beraber kendi simasını gösterdi: Sonra, nereden gelip nereye gittiğini bilmeyen ve bütün sevdiklerinden ebediyen ayrılıp yokluğa karışmak üzere olan insana en büyük müjdeyi verdi: Sonra da, dâvetine koşup gelen asırları ve kıtaları “Ümmetim” deyip bağrına bastı ![]() ARTIK kâinat garip değil ![]() ![]() ![]() ![]() Bu güneş onun doğuşunu gördü ![]() ![]() ![]() Ama o güneşin ve o yıldızların altında, o mavi dünyanın üzerinde, hepsinden daha talihli biri var ![]() O benim ![]() Çünkü ben onun ümmetiyim ![]() Sıkıntıya düştüğümde, bilirim ki ona pek ağır gelir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çünkü ben onun ümmetiyim ![]() Her peygamberin bir duası vardı; o duasını benim için sakladı ![]() ![]() Çünkü boğazından geçmez ![]() Çünkü ben onun ümmetiyim ![]() ONUN ÜMMETİ olana herşey dost olur ![]() ![]() ![]() İşte güvercinler, işte örümcekler: Hani dedeleri Hirâ Mağarasında onu beklemişlerdi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Onu gören güneşe ve yüzündeki tebessümüne merhaba! Onun parmak izini taşıyan aya ve nuruna merhaba! Sabaha ve ışığına, geceye ve âyetlerine merhaba! Gökkubbeye ve ışıl ışıl kandillerine merhaba! Onu bağrında büyüten dünyaya ve içindekilere merhaba! Meleklere merhaba, cinlere merhaba! Onun ümmetinden bir vücudun parçası olabilmek için ellerini uzatıp bana meyvelerini sunan ağaçlara merhaba! Benim için süslenen çiçeklere merhaba! Dalgalarıyla ona selâm gönderdiğim denizlere merhaba! Cıvıldaşan kuşlara ve gürleyen göklere merhaba! Onu bekleyen güvercine, örümceğe ve torunlarına merhaba! Ayağı altında konuşan dağlara ve avucunun içinde tesbih eden taşlara merhaba! Milyonlar dillerle bana Rabbimi tanıtan bütün varlıklara tek tek ve hep beraber merhaba! Hayata merhaba, ölüme merhaba, haşre merhaba! Âyetül Kübrâya ve seyyahına merhaba! Biz dostuz ve kardeşiz ![]() ![]() ![]() Onunla mesut olan asra merhaba! O asır semâsında doğan yıldızlara merhaba! O yıldızlarla yolunu bulanlara merhaba! Ve şimdi başlarımızın üzerinde yeniden yükselen Saadet Asrının güneşine merhaba! Hoş geldin, uğurlu geldin, nurlarınla, lemalarınla, şualarınla geldin ![]() Yirminci yüzyılın fetret geceleri artık bizi ürkütmüyor ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|