![]() |
Fizilal-İl Kuran Tefsiri - Tür Suresi Tefsiri ( Seyyid Kutub ) |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Fizilal-İl Kuran Tefsiri - Tür Suresi Tefsiri ( Seyyid Kutub )Fizilal-il Kuran Tefsiri - Tür Suresi Tefsiri ( Seyyid Kutub ) 1- Andolsun Tur'a ![]() 2- Satır satır yazılmış Kitab'a; 3- Yayılmış ince deri üzerine ![]() 4- Ma'mur bir ev olan Ka'be'ye ![]() 5- Yükseltilmiş tavan gibi göğe ![]() 6- Kaynatılmış denize 7- Rabbinin azabı hiç şüphesiz gelecektir ![]() 8- Ona engel olacak bir şey yoktur ![]() 9- O gün gök, sarsıldıkça çalkalanacak ![]() 10- Dağlar bir yürüyüş yürür ki ![]() ![]() ![]() 11- O gün, yalanlayanların vay haline ![]() 12-- Ki onlar o daldıkları batı! içinde oyalanıp duranlardır ![]() 13- O gün şöyle denilerek cehennem ateşine itilirler: 14- "İşte yalanlayıp durduğunuz cehennem budur!" 15- "Bir büyü müdür bu, yoksa görmüyor musunuz?" 16- "Girin ona ister dayanın, ister dayanmayın"' sizin için birdir ![]() ![]() Bu kısa kısa ayetler, name ve ahenk dolu duraklar (fasıllar), kesin etkiler daha surenin başında sureye eşlik etmektedir ![]() ![]() ![]() ''Tur'' ormanlı dağ demektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Yayılmış ince deri üzerine yazılmış kitap"tan maksat ne olabilir? En yalın ihtimale göre, bu kutsal sayfalarda yazılı Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Mamur olan ev" ise Kabe olabilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yükseltilmiş tavan ise gökyüzüdür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Allah Teala, bu muazzam Yaratıklarının üstüne yemin ederek, büyük bir olayın olacağını açıklamaktadır ![]() ![]() Bu büyük olay, "Rabbinin azabı hiç şüphesiz gelecektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "O gün gök sarsıldıkça çalkalanır, dağlar bir yürüyüş yürür ki ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hiçbir şeyin yerinde duramadığı bu dehşet karmaşasında, herşeyi yerinden sarsıp oynatan bu korku atmosferinde yalancıların yakasına ondan çok daha dehşetlisi ve çok daha korkuncu yapışıyor ![]() "O gün, yalanlayanların vay haline ![]() ![]() Yüce Allah'ın felaket bedduası, felakete hüküm vermesi ve hemen yerine getirmesi demektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu nitelik, daha başta o müşriklere onların çelişik inançlarına ve tutarsız düşüncelerine ve sonra da bu inanç ve düşünce üzerine kurulu hayallerine uygun düşmektedir ki Kur'an-ı Kerim birçok yerde bunları anlatır ve canlandırır ![]() ![]() ![]() Şu kadar var ki, nitelik islam düşüncesinden başka bir düşünce sistemi içerisinde yaşayan herkes için geçerlidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ne kadar hayret ettim büyük filozofların düşünce sistemini inceleyip onların şu varlık alemini ve ilişkilerini yorumlamak için öldürücü ve mahvedici çabalarını görünce! Onlar tıpkı bir çocuğun korkunç bir matematik denklemini çözmek için bocaladığı gibi bocalıyorlardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Onların yaptıkları çalışmalar, Kur'an'ın insanlara sunduğu tam, olgun ve fıtrata uygun yorumlarla karşılaştırılınca boş, karmakarışık ve bilinçsiz bir girişim olarak kalır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yine bunun gibi, islamın ruhlara ilham ettiği, kalbi bağladığı, tahlil edilip hayata geçirilmesi için insanların dikkatlerini çektiği değer ölçüleri insanların kendi hayatlarında önem verip oyalandıkları değerler ile karşılaştırılırsa onların bir havuzda boş bir oyun içinde oyalanıp durdukları anlaşılır ![]() ![]() ![]() ![]() Gerçekten islam, insanın kendi varlığı ve bütünü ile varlık alemi karşısındaki düşüncesini yükselttiği, dünyaya gelişinin nedenini, varlığının içyüzünü ve akibetini ona açıkladığı, herkesin kafasına takılan "Nereden geldim?", "Niçin geldim? ", "Nereye gideceğim?" gibi sorulara açık, doğru cevaplar verdiği ölçüde, beşerin önem vermesi gereken nesneleri de yüceltir ve yükseltir ![]() İslamın bu sorulara verdiği cevaplar, insanın varlığı ve bütünüyle varlık alemi için gerçekçi düşünce sistemini belirler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yorum, insanın hayatta değer verdiği şeylerde kendini gösterir ve onları kendi seviyesine çıkarır ![]() ![]() Elbette müslümanın hayatı son derece büyüktür ![]() ![]() ![]() ![]() Vay batıl içinde oyalanıp eğlenenlere ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nihayet bu itiş kakışla ve sürülüşle ateşin kenarına varınca kendilerine denilir ki: "İşte yalanlayıp durduğunuz cehennem budur ![]() Onlar bu çilenin içinde kıvranıp, kendi arzuları dışında önlerinden cehennem arkalarından itilme kıskacında iken, bir de başlarına rezil edilme, azarlanma gelir ve daha önceki yalanlamalarına da bir îmâ olarak "Bir büyü müdür bu, yoksa görmüyor musunuz?" denir onlara ![]() Bu acı ve alay dolu azarlamadan sonra, kendilerine hemen kötü bir ümitsizlik ile ödül veriliyor: "Girin ona ister dayanın, ister dayanmayın, sizin için birdir ![]() Böyle bir felakete uğramış birisi için sıkıntıya katlanmanın da katlanmamanın da bir olduğunu bilmekten daha zor bir şey yoktur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Böylece ilk bölümde olduğu gibi, bu korkunç tablo şiddetli etkileri ile son buluyor ![]() İkinci bölüme gelince, o da aynı şekilde duyguları coşturuyor, harekete geçiriyor ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Fizilal-İl Kuran Tefsiri - Tür Suresi Tefsiri ( Seyyid Kutub ) |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Fizilal-İl Kuran Tefsiri - Tür Suresi Tefsiri ( Seyyid Kutub )17- Allah'a karşı gelmekten sakınanlar da cennetlerde, nimet içindedirler ![]() 18- Rabblerinin kendilerine verdikleriyle sefa sürerler ![]() ![]() 19- "Yaptıklarınıza karşılık afiyetle yeyin, için; " 20- "Sıra sıra dizilmiş koltuklara yaslanarak ![]() ![]() 21- İnanan, soyları da inançta kendilerine uyan kimselere soylarını da katarız ![]() ![]() ![]() 22- Cennette olanlara diledikleri meyve ve etten bol bol veririz ![]() 23- Orada bir kadehi kapışırlar fakat onda ne saçmalama vardır, ne de günaha sokma ![]() 24- Sedefteki inciler gibi olan gençler yanlarında dolaşırlar ![]() 25- Cennettekiler birbirlerine dönüp sorarlar: 26- Derler ki: "Daha önce biz, ailemiz içinde korkardık ![]() 27- Allah bize lütfetti de bizi vücudun içine işleyen azabtan korudu ![]() 28- "Biz bundan önce yalnız O'na yalvarırdık ![]() ![]() Bu sahne, somut nimet sahnelerine çok benzer imajlardan oluşan bir sahnedir ![]() ![]() ![]() ![]() "Allah'a karşı gelmekten sakınanlar da cennetlerde, nimet içindedirler ![]() ![]() ![]() Bu surede sahneleri gösterilen cehennem azabından kurtuluş bile tek başına bir nimet ve lütuftur, bir de yanında "Cennetlerde nimet içindedirler" müjdesi olursa, Rabblerinin kendilerine verdiğini tadarak, beğenerek yemek olursa nimet ne de katmerlenir? Bir de nimetlerin ve lezzetlerinin yanında şereflendirme ve afiyet olsun dilekleri vardır: "Yaptıklarınıza karşılık afiyetle yeyin, için ![]() Başlıbaşına en şerefli bir nimettir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Onlara yapılan şereflendirme bir adım daha ileri gidiyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Burada tablo, sözü yine önceki nimetler yurdundaki çeşitli nimet ve zevkleri sergilemeye getiriyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu tatlı ve sevimli sahnenin atmosferini tamama erdirmek için yüce Allah, aralarında geçen sohbetlerini, geçmişlerini yad etmelerini ve gark oldukları nimet, güzellik, bolluk, rahatlık, hoşnutluk ve emniyetin sebeplerini birbirlerine sıralamalarını yansıtmakta ve canlandırmaktadır ![]() ![]() "Cennettekiler birbirlerine dönüp sorarlar ![]() "Derler ki: Daha önce biz, ailemiz içinde korkardık ![]() "Allah bize lütfetti de bizi vücudun içine işleyen azaptan korudu ![]() "biz bundan önce yalnız O'na yalvarırdık ![]() O halde bu nimetlerin sırrı, onların bu günden sakınarak hayat sürdürmüş olmalarıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Onlar Allah'tan çekinip korkmalarının yanında O'na dua ediyorlardı: "Biz bundan önce yalnız O'na yalvarırdık ![]() Ve onlar, Allah'ın kullarına karşı ihsan ve rahmetinin olduğunu biliyorlardı ![]() "Çünkü iyilik eden, esirgeyen O'dur O ![]() Böylece nimet diyarında, ikrama eren kurtulmuşlar zümresinin kendi aralarındaki fısıltılı konuşmalarından, oraya ulaşma yollarının sırrı ortaya çıkmış oluyor ![]() Şimdi, insanın hissi birinci bölümde şiddetli azab kamçılarını yedikten ikinci bölümde ise bol nimetlerin seslerini işittikten ve gerek birinci gerek ikinci gerçekleri almak üzere hislerini tam hazır hale getirdikten sonra şimdi, ayetin akışı, insana çok hızlı etkiye sahip bir hücumda bulunuyor ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Fizilal-İl Kuran Tefsiri - Tür Suresi Tefsiri ( Seyyid Kutub ) |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Fizilal-İl Kuran Tefsiri - Tür Suresi Tefsiri ( Seyyid Kutub )29- Ey Muhammed! Sen hatırlat, öğüt ver ![]() ![]() 30- Yoksa onlar: "Muhammed bir şairdir, zamanın onun aleyhine dönmesini gözlüyoruz" mu diyorlar? 31- De ki: "Gözleyin, doğrusu ben de sizinle beraber gözlemekteyim ![]() 32- Onların akılları mı bunu emreder, yoksa onlar, azgın bir topluluk mudur? 33- Yoksa "Onu uydurdu" mu diyorlar? Hayır, onlar inanmıyorlar ![]() 34- İddialarında samimi iseler haydi onun gibi bir söz getirsinler ![]() 35- Yoksa kendileri, hiçbir şey olmadan mı yaratıldılar ![]() 36- Yoksa gökleri ve yeri mi yarattılar? Hayır, onlar düşünüp te inanmazlar ![]() 37- Yoksa Rabbinin hazineleri onların yanında mıdır? Ya da herşeye hakim olan kendileri midir? 38- Yoksa onlar, üzerine çıkıp gizli sırları dinledikleri bir merdivenleri mi var? Öyleyse, dinleyenleri açık bir delil getirsin ![]() 39- Yoksa kızlar Allah'a, oğullar size mi? 40- Yoksa sen onlardan bir ücret istiyorsun da onlar ağır bir borç altında mı kalıyorlar? 41- Yoksa gayb kendilerinin yanındadır da kendileri mi istediklerini yapıyorlar? 42- Yoksa bir tuzak mı kurmak istiyorlar? Asıl tuzağa düşecek olanlar, o inkar edenlerin kendileridir ![]() 43- Yoksa onların Allah'tan başka bir tanrısı mı var? Allah'ın şanı onların ortak koştuklarından yücedir ![]() 44- Gökten bir parçanın düştüğünü görsek "Üstüste yığılmış bulutlardır" derler ![]() "Sen hatırlat, öğüt ver ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu sözler çok çirkin ve çok iğrenç sözlerdi ![]() ![]() ![]() ![]() Sonra yüce Allah onların Resulullah'a şair demelerini de çirkin görüyor: "Yoksa onlar: Muhammed bir şairdir, zamanın onun aleyhine dönmesini gözlüyoruz' mu diyorlar?" Gerçekten de bunu demişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kureyşin ileri gelenleri, kafalarının çalışması ve işleri bilgelikle çekip çevirmeleri sebebiyle "zevil ahlam" (akıl sahipleri) diye lakaplanmışlardı ![]() ![]() ![]() ![]() "Onların akılları mı bunu emreder, yoksa onlar azgın bir topluluk mudur?" Birinci soruda yakıcı ve iğneleyici bir alay var, ikincisinde ise, müşriklere yönelik bir tehdit vardır ![]() ![]() Onlar Hz ![]() ![]() ![]() ![]() Mademki onların kalpleri bu indirilen kitabın gerçek niteliğini kavrayamıyor o halde onlara hiçbir şüpheye yer bırakmayan gerçeğin delili ile meydan okumalıdır: "İddialarında samimi iseler haydi onun gibi bir söz getirsinler ![]() Bu meydan okuma, Kur'an-ı Kerim'de tekrarlanıp durmuş ve inanmayan bu meydan okuma karşısında çaresiz kalarak aşağılık ve rezil duruma düşmüşlerdir ![]() ![]() Doğrusu bu Kur'an'ın özel bir sırrı vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kur'an'ın her ayetinde vardır bu sır ![]() ![]() ![]() Kur'an'ın kalpte, duyanlarda ve akılda kurmuş olduğu sağlıklı ve mükemmel düşünce sistemini, insanı hemen şu varlığın gerçek kimliğini belirleyen düşünce sistemini, tüm varlık aleminin içyüzünü ve tüm gerçeklerin kendisinden kaynaklandığı ilk gerçek, Allah gerçeği, üzerine getirdiği düşünce sistemi derinden derine düşünmek, irdelemek ve araştırmakla anlaşılan sırlar gelir ![]() Kur'an'ın insan düşüncesine şu olağanüstü ve sağlıklı düşünce sistemini kurmak için izlemiş olduğu metodu derinden derine düşünmek, hissetmek ve onunla yoğrulmakla anlaşılan sırlar gelir ![]() ![]() Kur'an'ın yönlendirmedeki kuşatıcılığı, uyumu ve bu yönlendirmedeki olağanüstü düzeni düşünerek anlaşılan sırlar gelir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çağlar boyu bu Kitaba mucizelik özelliğini veren yalanlanması olanaksız şu gizemli sırrın yanısıra, düşünmeyle anlayabilen şu Kur'an özellikleri ![]() ![]() ![]() "İddialarında samimi iseler haydi onun gibi bir söz getirsinler ![]() Onların bizzat kendilerinin dünyaya gelişlerine dair yöneltilen ve yukardaki soruyu izleyen bu soru, yüzyüze gelmeleri kaçınılmaz olan ve Kur'an'ın söylediğinden başka şekilde açıklama getirmeleri imkansızdan bir gerçektir ![]() ![]() "Yoksa, kendileri hiçbir şey olmadan mı yaratıldılar? Yoksa yaratanlar kendileri mi?" Onların bir planlayıcı olmadan dünyaya gelmelerini varsaymaları, herşeyden önce fıtrat mantığına terstir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yüce Allah aynı şekilde onları, gözlerinin önünde bulunan göklerin ve yerin var edilmeleri ile yüzyüze getiriyor ![]() ![]() "Yoksa gökleri ve yeri mi yarattılar? Hayır, onlar düşünüp de inanmazlar ![]() Ne onlar ve ne de fıtrat mantığı ile konuşan herkes, göklerin ve yerin kendi kendini yaratmış olduğunu veya, bir yaratıcı olmadan kendi kendilerine var olduklarını söyleyebilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Hayır onlar düşünüp de inanmazlar ![]() Sonra yüce Allah onları bir basamak aşağıya, kendilerini, gökleri ve yeri yaratma ve yoktan var etme seviyesinden bir basamak aşağıya indiriyor ve soruyor: Yoksa Allah'ın hazineleri onların ellerinde de vermeyi, vermemeyi, zararı ve faydayı kontrol mu ediyorlar? Okuyoruz: "Rabbinin hazineleri onların yanında mıdır? Ya da herşeye hakim olan kendileri midir?" Böyle olmadıklarına ve böyle bir iddiaları da olmadığına göre, kimdir öyleyse hazineleri elinde tutan ve kimdir herşeyin anahtarını kontrol eden? Bu soruya Kur'an cevap veriyor ve diyor ki; Mahrum eden de veren de, idare eden de çekip çevirip de kuşkusuz Allah'tır ![]() ![]() ![]() Sonra yüce Allah onları bir basamak daha aşağıya indiriyor ve Kur'an'ın indirildiği kaynağı dinleyecek bir araçları olup olmadığını soruyor kendilerine: "Yoksa onların üzerine çıkıp gizli sırları dinledikleri bir merdivenleri mi var? Öyleyse dinleyenleri açık bir delil getirsin: ' Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sonra yüce Allah onların tutarsız sözlerinden birisi olan Allah hakkındaki görüşlerini tartışmaya açıyor ![]() ![]() ![]() "Yoksa kızlar Allah'ın, oğullar size mi?" Onlar kız çocuklarını oğlanlardan çok daha aşağı görüyorlardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Yoksa sen onlardan bir ücret istiyorsun onlar ayrı bir borç altında mı kalıyorlar?" Yoksa onlar, söylediklerine karşılık ağır bir borç yüklediğinde onun altında mı eziliyorlar? Madem ki gerçekten onlardan ücret ve karşılık istemiyorsun öyleyse ne kadar çirkin ve aşağılık bir harekettir yaptıkları ![]() ![]() Ve Allah Teala dönüp onları tekrar dünyaya gelişlerinin asıl gerçek yüzü ile ve bu varlık alemindeki gerçek durumları ile yüzyüze getiriyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Yoksa gayb kendilerinin yanındadır da kendileri mi istediklerini yazıyorlar?" Onlar, bilinmezlikler aleminin kendi yanlarında olmadığını ve kendilerinin , o aleme dair bilgilerinin bulunmadığını ve bilinmeyen aleme güçlerinin yetmediğini biliyorlardı ![]() ![]() Kuşkusuz gayb aleminin işine sahip olan, orada planlama yapıp idare edebilen kişi orayı idare edebilir ve hileleri boşa çıkarabilir ![]() ![]() ![]() ![]() "Yoksa bir tuzak mı kurmak istiyorlar? Asıl tuzağa düşecek olanlar o inkar edenlerin kendileridir ![]() Onlar o kimselerdir ki gayb sahibinin planları başlarına iner ![]() ![]() ![]() "Yoksa onların Allah'tan başka bir tanrısı mı var?" Kendilerini koruyan, işlerinin idaresini üzerine alan ve yüce Allah'ın hileye karşı cezasını kendilerinden savacak olan Allah'tan başka tanrıları mı vardır onların? "Allah'ın şanı onların ortak koştuklarından yücedir ![]() ![]() Yüce Allah'a şirk koşmaktan ve ortaklardan tenzih ifadeleri ile birlikte güçlü, etkili ve hızlı adımlı hücum da son buluyor ![]() ![]() ![]() "Gökten bir parça düştüğünü görseler Üstüste yığılmış bulutlardır' derler ![]() Yani, üzerlerine gökten düşen bir parça halinde içinde ölüm olan azap gönderilecek olsa düştüğünü görürken bile bu içinde su ve hayat olan "Birbiri üstüne yığılmış bulut yığınıdır" derler ![]() Hakkı kabul etmeme inatları uğruna onların deyimi ile boyunlarında kılıcın buz gibi soğukluğunu hissetseler bile gerçeği kabul etmezler ve üstüste yığılmış buluttur derler ![]() ![]() ![]() ![]() RABBİNİN HÜKMÜNE SABRET Felaket başlarının tepesinde olsa bile Hakkı kabul etmeyip inat etmeleri canlandırıldıktan sonra, yüce Allah sözünü Peygamberine çeviriyor ve elini onların üzerinden çekmesine ve onları surenin başında anlatılıp nitelenen güne ve kendilerini o günden önce bekleyen azaba havale etmesini tavsiye ediyor ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Fizilal-İl Kuran Tefsiri - Tür Suresi Tefsiri ( Seyyid Kutub ) |
![]() |
![]() |
#4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Fizilal-İl Kuran Tefsiri - Tür Suresi Tefsiri ( Seyyid Kutub )45- Korkudan bayılacakları günlerine kavuşuncaya kadar bırak onları ![]() 46- O gün, tuzakları kendilerine hiçbir yarar sağlamaz ve onlara yardım da edilmez ![]() 47- Zulmedenlere, şüphesiz bundan başka da azab vardır; Fakat onların çoğu bilmezler ![]() 48- Rabbinin hükmüne sabret, çünkü sen, gözlerimizin önündesin, kalktığın zaman Rabbini övgü ile an ![]() 49- Gecenin bir kısmında ve yıldızların ardından da Allah ı tesbih et ![]() Bu o korkunç günle tehdide başlayan yepyeni bir hamledir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu son tehdit ile, baştan beri uzun ve şiddetli bombardımana tutulan zalim yalanlayıcılardan yüz çevriliyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Herşeyi dilediği gibi yapan yüce Allah'ın hükmüne bırakarak meşakkatlerle dolu uzun çağrı yolu boyunca sabrı tavsiye ediyor ona: "Rabbinin hükmüne sabret: ' Sabır tavsiyesi ile birlikte, kutsal şereflendirme, ilahi esirgeme, ve yolda karşılaşılan meşakkatleri silip süpüren ve onlara sabrı sevimli hale getiren sevimli kutsal yolculuk müjdesi vardır ![]() ![]() "Rabbinin hükmüne sabret, çünkü sen gözlerimizin önündesin: ' Aman Allah'ım bu ne güzel bir ifade ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tüm Kur'an ifadeleri içinde, hatta onlar bir yana buna benzer ifadeler için de bile eşsiz ve bambaşka olan şu ifadenin canlandırdığı bu derece hiçbir insanın erişemediği bir derecedir ![]() Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bütün bu ifadeler Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu yakınlık ve dostlukla birlikte, yüce Allah ile sürekli bir bağ kurma yolu gösterilmektedir: "Kalktığın zaman Rabbini övgü ile an ![]() Gecenin bir kısmında ve yıldızların ardından da Allah'ı tesbih et ![]() Gün boyunca, uykudan uyanınca, geceleyin ve tan yeri ağarıp yıldızlar battığı zamanlar ![]() ![]() ![]() ![]() TUR SURESİNİN SONU |
![]() |
![]() |
|