Marksizmin Eleştirisi: |
04-30-2010 | #1 |
Şengül Şirin
|
Marksizmin Eleştirisi:Marksizmin eleştirisi: Karl Marx’ın tarihsel materyalizmine, kapitalizmle ilgili görüşlerine ve bir bütün olarak Marksizmin kendisine yöneltilen eleştiriler bütünü için kullanılan genel deyim Buna göre, Marksizme yönelik eleştiriler iki başlık altında toplanabilir Bunlardan birincisi, aynı Marksist gelenek içinde yer alan Frankfurt Okulu mensupları benzeri düşünürlerin eleştirileridir Bu düşünürler, Marksizmi özde doğru bir öğreti ya da yaklaşım olarak görürken, onun Marx’tan sonra özellikle Engels eliyle popülerleştirilip, Komünist Partilerin resmi ideolojisi haline getirilmesine karşı çıkarlar Teorinin bu şekilde pozitivist bir bakış açısıyla bilimselleştirilmesi, Frankfurt Okulu düşünürlerine göre, onu tümden dogmatikleştirerek bir inanç parçası haline getirmiş ve parti entellektüellerini eleştiriden koruyan bir kalkana dönüştürmüştür Buna göre, teorinin gelişimi ortaya çıkış amacına tümüyle ters bir yönde olmuş ve teori özgürleştirme amacına hizmet etmek yerine, baskının alternatif adı olmuştur Marksizmi eleştirenlerin esas büyük bölümü, ona bir bölümüyle değil de, tümden karşı çıkanlardan oluşur İşte bu bağlamda, Marksizmi eleştirenler, öncelikle Marx’ın kapitalizmden sosyalizme geçiş için öngördüğü yönteme karşı çıkmışlardır Şiddet ve devrime karşı yöneltilen bu itiraz, söz konusu yöntemin yasanın yönetimine ve demokrasiye karşı olduğunu, şiddetin bir kez başladı mı, sonunun hiç gelmeyeceğini belirtir En azından, kapitalizmden sosyalizme geçiş, şiddet ve devrim yerine, barışçı yöntemlerle, aşama aşama olmalıdır Bu itiraza karşı Marx, barışçı yöntemlerden yararlanmanın, devletin mahiyetinden dolayı imkansız olduğunu belirtmiştir Dahası, Marx’a göre, demokrasiyi savunanlar bile, mutlak bir otorite sergileyen baskıcı yönetimlerin iş başından başka yöntemlerle uzaklaştırılamadıkları zaman, başkaldırının haklı kılınabilir olduğunu düşünürler Marx bu çerçeve içinde, kapitalistlerin bu türden zorbalar olduklarını öne sürer Başkaldırı yalnızca zorunlu değil, fakat haklı kılınabilir bir şeydir Gerçek bir demokrasi, ancak ekonomik bir eşitliğe dayanabilir Marx’ın söz konusu öğretisi, ayrıca diyalektiğe dayandığı gerekçesiyle eleştirilmiştir Bu eleştiriye göre, diyalektik, metafizik ve a priori bir kavram olduğu için, deneysel olarak doğrulanamaz Eleştiri sahiplerine göre, tarih gerçekte bu tür bir diyalektik modele göre gelişmemektedir Yine, Marx’ın diyalektik üzerindeki ısrarının, sınıfların yok olacağı inancıyla tutarlılık içinde olmadığına işaret edilmiştir öte yandan, Karl Marx’ın kapitalizmin ahlâkına ilişkin görüşlerine, yalnızca kapitalizmin gelişimindeki başlangıç evrelerini betimlediği gerekçesiyle itiraz edilmiştir Yine, ciddi bir eleştiri olarak, kapitalizm, aldığı birtakım önlem ve gerçekleştirdiği birtakım gelişmelerle, çalışanlara belli bir refah ve mutluluk sağladığı için, onun kapitalizmin gelişmesiyle birlikte, yabancılaşmanın artacağı öndeyişinin gerçekleşmediği belirtilmiştir Marx’ı eleştirenlere göre, kapitalizm yüzyıllardan beri hakim ekonomik ;model olmuştur ve olmaya da devam etmektedir Bundan dolayı, Marx’ın kapitalizmin yıkılacağı ve devrimin Avrupa’nın sanayileşmiş toplumlarında olacağı kehaneti de gerçekleşmemiştir İşçiler sosyo-ekonomik bakımdan daha da gerilemek yerine, giderek daha iyi duruma gelmektedirler Çalışma saatleri azalmakta ve sosyal güvenlik sistemleri gelişmektedir Bu nedenle, Karl Marx’ın kapitalizme ilişkin analizi yeterli ve doyurucu olmaktan uzaktır Kapitalizmde işsizlik ve enflasyon söz konusu olsa bile bunlar kısa sürelidir Marx’ı eleştirenlere göre, kapitalist sistem kendi güçlüklerini kendisi çözebilmektedir Kapitalizm modern finans tekniklerinin kullanılması, faiz oranlarına müdahale edilmesi yoluyla, tekelleri engelleyen yasalarıyla, sendikaları, emeklilik ve sosyal güvenlik planlarıyla, kendi güçlüklerini aşabilmekte ve işçinin sistemden yarar sağlayabilmesine olanak vermektedir
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
|