Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
görme, işitme, kuranda

Kur'an'da İşitme Ve Görme

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kur'an'da İşitme Ve Görme



Kuran-ı Kerimde niçin hemen daima işiten (Semi) kelimesi gören (Basar) kelimesinden önce zikrediliyor? Bu sorunun cevabını en doğru olarak bilmek zor olmakla birlikte, bazı fenni deliller ışığında Mütekellim-i Ezelinin kelimelerin sırasına dikkat etmekle çok önemli bilgileri bize hatırlattığını söylemek zor değildir Şu anki fen bilgilerimize göre söylediklerimize yeni keşiflerle daha çok şey eklenebilir ;;
Sem lafzı Kuranda yüz seksen beş defa, basar lafzı yüz kırk sekiz defa geçmektedir Sem ve basar lafızları otuz dokuz kez birlikte zikredilmektedir Sem, basar ve kalb ise yedi yerde birlikte zikredilmektedir
Allahu alem işitmeye yüklenen en önemli misyon onun konuşmayla çok yakın ilişkili olmasıdır Bilindiği üzere doğuştan sağır olanlar aynı zamanda dilsiz olurlar Ancak doğuştan kör olanlar pekala konuşabilirler Konuşma insanı hayvanlardan ayıran bir özellik olması hasebiyle çok önemli bir kabiliyettir
İnsanları hayvanlardan (primatlar) ayıran en önemli üç özellik: konuşma, ayakta dik durma (erect position), ve sağ elini kullanma (sağlaklık)dır Bu üç özellik aslında birbirleriyle ve işitme ile sıkı ilişkilidir
Kadir-i Alim insan yavrusunu anne karnında tekil olarak, primatları ise genellikle çoğul olarak yaratmaktadır Fetusun anne karnındaki normal pozisyonu baş aşağı ve sağ kulak önde olacak şekildedir Bu durumda sağ yüz annenin mesanesi tarafından baskıya maruz kalmaktadır Bunun sonucu olarak da sağ kulak ile beyin arasındaki mesafe daha dardır Anne karnında insana has pozisyon sebebiyle sağ yüz bölgesi daha basık ve sağ kulaktan beyne olan uzaklık daha kısa olmaktadır Bunun sonucu olarak sağ kulak işitmesi sol kulağa kıyasla daha avantajlı olmaktadır Buna tıbbi literatürde de “right ear advantage” denilmektedir Burada şunu da unutmamak gerektir ki, sağ kulak anne karnında ön tarafta olduğundan hamilelik boyunca anne-baba ile bebek arasındaki iletişim de bebeğin sağ kulağı üzerinden olmaktadır Bu sebeple bilimsel olarak ispatlanmıştır ki, erişkin insanda sağ kulak işitmesi sol kulak işitmesinden daha üstündür
İnsanlarda hayvanlarda olmayan ve anne karnında tekil ve annenin ayakta durur pozisyonundan kaynaklanan bu sağ kulak avantajı birçok farklı insana has özelliklerle de ilişkilidir İnsanlarda sağ kulağın daha iyi işitmesi, aslında çaprazlaşma sebebiyle sol beynin daha iyi işitmesi ve konuşma merkezlerinin (Wernike ve Broka) de sol beyinde olmasına sebep olmaktadır Sonuç olarak sağ kulağın daha iyi işitmesi insanların sol beyinleriyle konuşmalarına sebep olmaktadır Sol beyinle konuşma, veya sol beynin işitme sinyallerine daha fazla maruz kalması, konuşmaya ilaveten beceri gerektiren el hareketleri açısından insanların sağ ellerini kullanmalarına sebep olmaktadır Hepimiz bilmekteyiz ki insanlar yazı yazma, resim yapma, yemek yeme gibi aktiviteler için sağ ellerini daha fazla kullanırlar Buna literatürde “right hand preference” sağ el tercihi denilmektedir
Sonuç olarak insana has davranış ve özellikler olan konuşma ve el tercihi onun ayakta durur yaratılmasından kaynaklanmaktadır Kadir-i Alim insanı ayakta durabilir (iki ayaklı) yaratmasının bir sonucu olarak sol beyin dominantlığı, sol beyinle konuşma ve sağlaklık ortaya çıkmaktadır Kuran işitmeyi görmenin önünde tercih ederek ayakta durma ve konuşma gibi insana has veya onu hayvanlardan ayıran özelliklere dikkat çekmektedir
Bilindiği üzere doğuştan sağır olanlar aynı zamanda doğuştan dilsiz (lal) olmaktadırlar Dolayısıyla insana has çok önemli bir kabiliyet olan konuşma, yani beyan kabiliyetinin gelişmesinde kulak çok önemlidir Cenab-ı Hak konuşmanın önemine dikkat çekmek için ve konuşma kabiliyetinin gelişmesinde anne karnında görme değil işitmenin ön planda olmasından dolayı işitmeyi önce zikretmiş olabilir Fetal dönemde iletişim kulak ile devam ettirilmektedir
Hayvanlarda anne karnında bebeğin pozisyonu insanlardan farklıdır Bu fark 2 faktörden kaynaklanır: 1-hayvanlarda dik durma (2 ayaklılık) yoktur, 2-hayvanlarda genellikle tekil değil çoğul doğum vardır Bu sebeplerle hayvanlarda bir kulağın diğerine göre daha avantajlı olması ihtimali yoktur Sonuç olarak hayvanlarda da el tercihi yerine pençe tercihi olmakla birlikte insanlarda olduğu gibi yoğun sağlaklık değil yaklaşık %50 sağlaklık ve %50 solaklık söz konusudur Buradan bir kez daha söyleyebiliriz ki, sağlaklık insana has bir özelliktir
Kuran-ı Mucizul beyan işitmeyi önce zikrederek insana ve insana has kabiliyetlere dikkat çekmiş olabilir Yukarıda saydığımız 3 özellik de işitme ile ilgilidir Tekrarlarsak:
1-İnsanlar hayvanlardan farklı olarak dik dururlar, bu insan için çok önemli bir üstünlüktür
2-İnsanlar hayvanlardan farklı olarak sağ ellerini kullanırlar Zira hayvanlarda pençe kullanımı (%50 sağ-%50 sol) şeklinde bir pençenin üstünlüğü yoktur Dinimiz aynı şekilde sağ el kullanımına önem vermektedir Nitekim birçok hastalık solaklık veya iki elini eşit (%50 sağ-%50 sol) oranda kullanmayla ilişkili bulunmuştur Bilimsel anlamda sağ elin dinen niçin tercih edildiğinin cevabını vermek de zordur Ancak Kuran insana değer vermek için sağ ele değer vermiş de olabilir
3-Konuşma ki insanı hayvanlardan ayıran ve işitme ile sıkı ilişkili bir özelliktir
Beyinde işitme merkezi ile konuşma merkezleri olan Broka ve Wernike alanları arasında hem yapısal bir yakınlık ve hem de fonksiyonel sıkı bağlantı vardır Bebekler bu sıkı bağlantı sebebiyle ana dillerini işiterek öğrenirler Sonradan öğrenilen diller ise genellikle okuyarak olduğundan görme dil öğrenmede ön plana geçer Ancak yeni öğrenilen dil hiçbir zaman anadilin yerini tutamaz
İnsanlara sorulduğunda belki görmenin kendileri için daha değerli olduğunu kör olmaktansa sağır olmayı tercih edebileceklerini söyleyebilirler Ancak gerçekte durum hiç de onların bildikleri gibi değildir Doğuştan sağır olanlar aynı zamanda konuşamazlar Kör olanlar parmak uçlarıyla neredeyse her şeyi görebilirler
Baktığımız bir nesneyi göremiyor oluşumuzun tamamen biyolojik kaynaklı bambaşka bir sebebi vardır: Kör nokta! Bu elektrik sinyalleri beyne görme siniri tarafından iletilir Ancak retinada, tam da görme sinirinin üzerine karşılık gelen noktada alıcı hücre bulunmaz İşte bu nokta kör nokta olarak adlandırılır Bu noktada görme gerçekleşmez İki göz açıkken ancak kör nokta telafi edilebilir
Embriyolojik Yaklaşım
İşitme fonksiyonu fetusta anne karnında çok erken dönemde bahşedilmektedir Beşinci ay sonunda iç kulaklar oluşur ve işitme başlar Ses sinyallerini algılar, sinyalleri beyindeki işitme merkezlerine gönderir Daha açık bir ifadeyle anne karnındayken fetusun bir duyusu aktif hale gelir ki bu da işitme duyusudur Annesinin kalb atışlarını, ciğerlerinin ve bağırsaklarının hareketini işitebilir Fetusu çevreleyen sıvılar ve fetusun kemikimsi yapısı –özellikle kafatası kemiği- ses dalgalarını iyi bir şekilde geçirir
Görme duyusuna gelince, beyin ve onun uzantısı olan gözün gelişimi doğumda tamamlanmamıştır Miyelin kılıfının tam olarak gelişmesi 2 yaşında tamamlanır Bundan dolayı yeni doğan çocuğun gözleri tam olarak göremez, baktığı şeyleri de ancak bulanık bir surette idrak edebilir Yeni doğanın gözleri belirli bir şeye fikse olmadan hareket eder Baktığı şeyleri ve gözlerinin izlediği şeyleri ancak doğduktan altı ay sonra idrak edebilir Belli bir yaşa kadar şaşılık normal kabul edilir Çocuk 2 yaşına gelinceye kadar da görme duyusu gelişmeye devam eder
Anadili işitmeyle öğrenilir
Beyinde (sol tarafta) işitme merkezi konuşma merkezleri (Broka ve Wernike) ile görme merkezine göre daha yakındır İnsanlar anadillerini işiterek öğrenirler Sonradan öğrenilen yabancı diller ise hem işiterek ve hem de görerek öğrenilir Ancak anadil kadar mükemmel olamaz
İşitme ve öğrenme
Öğrenmenin çoğu işitme üzerinden yapılır İnsan daha önceden gördüğü, işittiği, dokunduğu veya diğer duyu organlarıyla daha önce algıladığı bilgileri bir iç konuşma ve buna karşılık gelen iç işitme ile beyindeki sinir telleri ve kavşaklarında dolaştırarak o bilgiyi kalıcı hale getirir Daha açık ifadeyle gördüğü bir objenin rengini, şeklini ve diğer özelliklerini iç konuşma ile tekrarlar ve işitme ile başlayan yolu tekrar aktive ederek bilgisini veya hafızasını pekiştirir Namazı sessiz kılınırken de bu iç konuşmanın bir benzerini yaparız
Öğrenme ile işitme arasında sıkı bir ilişki vardır Bundan dolayıdır ki Kuran-ı Kerim ezberleticileri eskiden günümüze kadar Kuranı ezberletme hususunda işitme duyusunu kullanmaya görme duyusunu kullanmaktan daha fazla önem vermişlerdir
İşitme ile görmenin kıyası
Görme uyku, bayılma, oksijen azlığı, anestezi ve can çekişme anlarında insandaki duyulardan işlevini yitiren ilk duyudur Fakat en son kaybolan işitme duyusudur
İnsan bütün yönlerden ve yüksekliklerden etrafından üç yüz altmış derecelik bir açıyla sesleri algılayabilir Fakat ışık dalgalarını ise başını bir seviyede sabit tutsa yatay olarak yüz seksen derecelik açıyı, dikey olarak ise yüz kırk beş derecelik açıyı görebilir Görme dairesi ne kadar genişlese renkleri ayırt edebilme gücü o kadar azalır
Çaprazlaşma farklıdır
İşitmede çaprazlaşma tama (%100) yakındır Görmede ise çaprazlaşma %50 dir ve yarısı sağ ve diğer yarısı ise sol beyine gider İnsanın beyninin bir tarafında bir hastalık mesela beyin kanaması olsa işitme yeteneği kaybolmaz Fakat beynin herhangi bir tarafına bir zarar gelse gözlerin ikisi de aynı oranda etkilenir
Göz çok kolayca yanılabilir Bunun çok sayıda örnekleri vardır İllüzyonistler bu zafiyetten yararlanırlar Ancak bu derecede kulak yanılması yoktur Sesler daha spesifik olarak algılandığından taklitleri belli olur

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.