![]() |
Diplomatik Terimler - D |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Diplomatik Terimler - DDefeat: Yenmek, galip gelmek -Defective Ballet : Geçersiz Oylama -Defence Policy: Savunma politikası -Deficiency: Eksiklik, yetersizlik -Deficit: Gelir ve giderler arasındaki olumsuz fark -Delay : Ertelemek -Delegate: Delege -Demand (v): Hak iddia etmek, istemek -Demarcation line: Sınır çizgisi -Democrative Aspects: Demokratik göstergeler -Deny: Reddetmek -Department: Bölüm,servis -Dependence: Bağımlılık -Destruction: Yıkma, harap etme -Determination: Belirleme, anlaşma -Development: Kalkınma -Development Process: Kalkınma süreci -Developing 8 ![]() ![]() -Dam : Baraj -Damage : Zarar, hasar -Damn : Yasadışı ilan etmek, lanetlemek (amerikan filmlerinin gözde cümlesi 'God Damn You ![]() -Date : Tarih, çağ -Date of effect : Yürürlük tarihi -Day to day pronouncemenets: Günü gününe açıklama -Deal : Anlaşma, sözleşme -Deal with: İlgilenmek, alakadar olmak, ele almak -Debate (v): Tartışmak, müzakere etmek -Decade: 10 yıl -Deceive: Aldatmak, kandırmak -Decisive: Kararlı , azimli (yani hepimiz ![]() -Decisively: Kesinlikle, muhakkak -Declaration: Bildirge -Diary: Gündem, ajanda -Dichotomy: İhtilaf, fikir anlaşmazlığı, bölünme (işteee çınlar kulaklarr affirmed senin bana izahına göre iyi ile kötü, doğru ile yanlış, güzel ve çirkin arasındaki birbirini çeken zıtlık ![]() -Differ: Farklılaşmak, benzememek -Difficulties: Zorluklar, güçlükler Diplomatik Terimler - D -Dilemna: İkilem, çıkmaz -Dinner Dress: Smokin ![]() -Diplomacy: Diplomasi -Diplomatic Bargaining: Diplomatik pazarlık -Diplomatic İmmunities: Diplomatik dokunulmazlıklar -Diplomatic and supplementary previleges: Diplomatik ayrıcalıklar ve imtiyazlar -Direct Democracy: Doğrudan Demokrasi -Directive: Yönerge, talimat -Directorate General: Genel Müdürlük -Disaccord: Uyuşmazlık, anlaşmazlık (Disagreement ile aynı!!!) -Disangagement: Bağlarını koparma, savaşa son vermek -Disannual: Geçersiz kılmak, iptal etmek -Disapproval: Onaylamama, reddetme -Disarmament: Silahsızlanma -Discharge: Sorumluluktan kurtulma, görevine son verme -Disclaim: Hakkından vazgeçmek, reddetmek -Discrepency: Tutarsızlık, çelişki -Discrimination : Ayrımcılık (ki bu kelime Türkiye'de en çok sexual bağlamında kullanılıyor ![]() -Discussion(debate): Tartışma -Disfranchise: Vatandaşlık hakkından mahrum etmek -Disintegration of the Soviet Union: Sovyetler Birliği'nin parçalanması -Dis********: Ayrılma, bölünme -Dismissal: Kovma, uzaklaştırma -Disobey: İtaat etmemek, başkaldırmak -Display: Açıklamak, açığa vurmak Dissent: Muhalefet etmek, karşı fikirde olmak -Dissenter opinion: Muhalif görüş -District: Bölge, sınır -Disturbance: Toplumda karışıklık, kargaşa -Diversity of views: Görüşlerin çeşitliliği, farklılığı -Divide and rule (policy): BÖL VE YÖNET ![]() -Docket (agenda): Meclis ya da kurulun bir günde yapacağı işleri gösteren liste -Document: Belge, liste -Domination: Egemenlik, hakimiyet -Dodecanes: 12 adalar -Draft: Yasa tasarısı -Draw attention: bir şeye dikkati çekmek -Due process of law: Kişisel hakları korumak şartıyla bir kimsenin yasal anlamda suçlu olup olamdığını belirleme süreci -During the considered period : Belirlenmiş süre zarfında -Duty free: Gümrükten muafiyet |
![]() |
![]() |
|