Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bilgi, hakkında, ovalar

Ovalar Hakkında Bilgi

Eski 04-15-2010   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Ovalar Hakkında Bilgi




OVALAR





Ovaların tanımı ve yapısal özellikleri

Düzlük coğrafyada, deniz yüzeyine göre değişik yüksekliklerde olan az eğimli yerlere verilen isimdir Düzlükler çiftçiliğe yaylalardan veya dağlardan daha elverişlidir Birikinti ovaları (Alüvyonlu düzlük) uzun süreler boyunca dağlardan gelen nehirlerin biriktirdiği alüvyonlu topraklarla oluşmuş yeryüzü şekilleridir







Akarsularla fazla yarılmamış, düz ya da hafif eğimli çukur alan görünümünde yüzey seklidir Büyüklüğü birkaç hektardan, yüz binlerce kilometrekareye kadar değişebilen ovalar, çeşitli yüksekliklerde yer alabilirYükseltisi 2000 metreye çok yaklaşan ya da bu yükseltiyi de asan yüksek ovalar olduğu gibi, deniz seviyesinden yüksekliği çok az olan ovalarda vardır


Yükseklik ne olursa olsun, ovalardan geçen akarsuların derin yatakları yoktur, yani ova yüzeyi ile talveg çizgisi arasındaki düzey farkı çok azdır Bu da ovayı platodan ayıran en belirgin özelliktirOva tümüyle düz olduğu gibi,yüzeyi engebeli de olabilir;hatta yer yer üstünde tepeler bulunabilirOvalardaki akarsular genellikle ağır akislidir ve menderesler çizer ya da birçok kola ayrılarak aralarında adacıklar oluştururlarÖnlem alınmazsa taşkın sırasında yataklarından çıkıp ovaya veya ürünlere zarar verebilirler


Yeryüzünde toplam kara alanının üçte birinden biraz fazlasını kaplayan ovalar, Antarktika dışında tüm kıtalarda görülür Geniş coğrafi dağılımları nedeni ile ovaların bitki örtüsü de çeşitlilik gösterir Ağaç, çalı ve ot kaplı ovalar olduğu gibi, neredeyse çöl görünümünde olanlarda vardır Kuru ve otsu bitkili ovalara bozkır denir Çayırlarda bozkırlardakilerden daha kısa ama daha nitelikli ot yetişir Savanlar ise uzun otsu bitkiler ve seyrek ağaçların bulunduğu ovalardır Irmak havzalarındaki ormanlık ovalara “selva” denir Ovalar coğrafi konumlarına göre kıyı ovası ve karasal ova adi ile kabaca ikiye ayrılır Karasal ovalardan biri dagetegidir Dağların eteğinde yer alan birikinti konilerinin kenarlardan birleşmesiyle oluşur Türkiye’de Bursa ve İnegöl ovalarının güney kenarlarında tipik dagetegi ovaları vardır Bu tür ovalarda eğim fazla, yüzey profili hafif dışbükeydir Düzgün yüzeyleri ve tarıma elverişli toprakları nedeni ile ovalar yüzyıllardan beri baslıca yerleşim merkezleri olmuştur




OLUŞUMLARINA GÖRE OVALAR VE TÜRKİYE'DE OVALARA ÖRNEKLER


A) BİRİKİM (KIYI) OVALARI:


Akarsuların taşıdıkları alüvyonları deniz veya göl kıyısında biriktirmesi ile oluşan ovalardır Kabaca bir üçgene benzediklerinden dolayı delta ovası da denir Delta ovalarının oluşabilmesi için akarsuyun yeterli miktarda materyal taşıması, kıyının sığ olması, gelgit olayları ile kıyı akıntılarının etkisiz olması gerekir Kıyı ovalarının oluşumunda akarsular kadar, deniz ve göllerdeki büyük seviye değişiklikleri ve tektonik olaylar da etkilidir

Ülkemizde kıyı ovaları, büyük akarsuların denize döküldüğü alanlarda meydana gelmiştir Karadeniz kıyılarımızdaki en önemli kıyı ovaları Çarşamba, Bafra ve Sakarya deltalarıdır Bunlar, akarsuların taşıdığı alüvyonlar ve Karadeniz’deki seviye değişiklikleri sonucunda oluşmuştur Çarşamba Ovası; Yeşilırmak’ın taşıdığı alüvyonları denize biriktirmesiyle oluşmuştur Çok verimli topraklara sahip olan bu ova, bölge tarımı için oldukça önemlidir Bafra Ovası da; Kızılırmak’ın taşıdığı materyalleri kıyıya biriktirmesi sonucunda oluşan delta ovalarındandır Burada yer alan bataklıklar kurutularak tarıma kazandırılmıştır Delta görünümünden ziyade kıyı düzlüğü özelliği gösteren Sakarya Deltası, Sakarya nehrinin taşıdığı alüvyonlarla meydana gelmiştir Önceleri sık sık taşkına uğrayan ova, Hasan Polatkan Barajı’nın yapımı ile taşkınlardan korunmuş ve tarıma kazandırılmıştır


Ege denizi kıyılarında oluşan ovalardan başlıcaları; Meriç, Bakirçay, Gediz ile Küçük ve Büyük Menderes deltalarıdır Meriç Deltası; hızlı ilerleyen taşkın alanlara sahip bir ovadır Meriç ırmağının taşıdığı alüvyonlarla oluşmuştur Bakırçay Deltası; aynı adı taşıyan akarsuyun, Çandarlı Körfezi’ni doldurması ile oluşmuştur Yer yer tuzlu bataklıklar bulunan ovada, eski uygarlıkların kalıntıları da yer alır Başlangıçta İzmir Körfezi’ne akan Gediz ırmağı, körfezi doldurmaya başladığı için 1886 yılında açılan kanallarla daha kuzeydeki bugünkü yatağına çekilmiştir Bu defa, körfezin kuzeybatısında oldukça geniş bir delta oluşmuştur Geniş bir çöküntü alanının ucunda yer alan Gediz Deltası, Ege Bölgesi’nin önemli tarım alanlarındandır Küçük ve Büyük Menderes deltaları da birer çöküntü alanının ucunda oluşan birikinti ovalarıdır Büyük ve Küçük Menderes ırmakları, Ege denizinin seviye değişikliklerine de bağlı olarak tarihi dönemlerde hızla denizi doldurmuştur Öyle ki, İlk Çağ’da bir liman kenti olan Milet, Büyük Menderes’in denizi doldurması ile bu gün kıyıdan bir hayli içeride kalmıştır Akdeniz kıyılarında yer alan en önemli kıyı ovaları Çukurova, Göksu ve Asi deltaları ile Antalya Ovasıdır

Bir çöküntü alanında yer alan Çukurova, Seyhan ve Ceyhan ırmaklarının biriktirdiği alüvyonlarla oluşmuştur Çukurova, Akdeniz’in ve ülkemizin en büyük delta ovasıdır Ülkemizin en büyük tarım alanı da olan Çukurova’nın kıyı kesiminde kıyı set gölleri ve kumullar oluşmuştur Taseli platosundan beslenen ve burayı derin vadilerle parçalamış olan Göksu, denize döküldüğü yerde bir delta düzlüğü oluşturmuştur Delta alanı içinde yer yer göller ve bataklıklar bulunmaktadır Akdeniz kıyılarında ayrıca, Aksu çayının Antalya Körfezi’ni doldurarak oluşturduğu Antalya Ovası ile Asi nehrinin denize döküldüğü yerde oluşan deltalar diğer kıyı ovalarıdır Genellikle yüksek dağ sıralarının bulunduğu kıyılarımızdaki delta ovaları, buralardaki en önemli düzlüklerdir Denizin iklim üzerindeki olumlu etkileri bu ovaların önemini arttırır Yine, çeşitli bitkilerin yetişmesi için gerekli olan mineraller açısından zengin olan bu ovalar, tarım için çok elverişlidir Gerek iklim, gerekse su ve toprak şartları açısından uygun özellikler taşıyan kıyı ovaları, nüfusun ve tarımsal faaliyetlerin yoğunlaştığı alanlardır


B)İÇ BÖLGELERDEKİ OVALAR:


Bazı kütleler, toptan yükselme ve çökmeye uğramıştır Bu olaylarla meydana gelen çöküntü alanlarında, göller teşekkül etmiştir Daha sonra göllerin suları çekilmiş ve akarsuların biriktirme faaliyetleri artmıştır Akarsular tarafından taşınan alüvyonlar, eski göl tabanlarını kaplamış ve ovalar meydana gelmiştir İşte iç bölgelerdeki ovaların büyük bir bölümü bu şekilde oluşmuştur İç bölgelerdeki ovalar, bazen fay hatları boyunca oluşan çöküntü alanlarda dizi halinde yer alırken, bazen de tek tek serpilmiş durumdadır


Doğu Anadolu fay kuşağı boyunca, Antakya-Kahramanmaraş-Karlıova olduğunda, birbirini takip eden birçok ova bulunmaktadır Bunların başlıcaları Amik, Kahramanmaraş, Adıyaman, Malatya, Elazığ ve Muş ovaları ile Varto, Hinis, Karlıova ve Göynük ovalarıdır Bu çöküntü alanları, engebeli bir yapıya sahip olan Doğu Anadolu Bölgesi’nin nüfus ve ekonomik faaliyetler bakımından en yoğun alanlarıdır Ancak, fay kuşağı üzerinde yer alması dolayısıyla buralar sürekli deprem tehdidi altındadır Kuzey Anadolu fay kuşağı adi verilen ve Kuzey Anadolu dağlarının güney eteklerinden geçen kırık hattı boyunca, bir dizi çöküntü alanı bulunmaktadır Bu kuşakta yer alan başlıca ovalar, batıda Ezine, Biga, Gönen, Manyas-Ululat, Bursa, İnegöl, Yenişehir, İznik, Orhangazi ve Gemlik ovalarıdır İzmit-Sapanca olduğundan itibaren ise Adapazarı, Düzce, Bolu, Kaynaşlı ovaları yer alır Yine bu hat boyunca Ilgaz-Tosya, Kargı, Vezirköprü, Suluova, Zile, Turhal, Erbaa, Niksar, Suşehri, Erzincan, Erzurum ve Pasinler ovaları ile Ağrı-Eleşkirt ovaları yer almaktadır Tarımsal faaliyetlerin ve nüfusun yoğun olduğu bu ovalar da fay hattı üzerinde yer aldığı için deprem tehdidi altındadır


Bu hat üzerinde zaman zaman meydana gelen depremler, can ve mal kaybına yol açmaktadır Ergene Havzası, Ergene ırmağı tarafından taşınan alüvyonlarla dolmuştur Oldukça geniş olan Ergene havzası ülkemizin en önemli tarım alanlarından biridir İç Anadolu Bölgesi’nde yer alan ovalar da, çöküntü alanlarına alüvyonların birikmesiyle oluşmuştur Bunların başlıcaları; Yukarı Sakarya, Eskişehir ve Akşehir ovaları ile Konya, Ereğli, Akıncı ve Çubuk ovalarıdır Bölgenin güneydoğusunda yer alan Kayseri ve Develi ovaları ise, Erciyes Dağı’ndan püsküren volkanik malzemelerden oluşan ovalardır Bati Anadolu’da yer alan ovalar epirojenik hareketlerle oluşmuştur Bu hareketler sırasında bazı alanlar yükselmiş ve bugünkü dağlık alanları meydana getirmiş, bazı alanlar ise çökmüş ve çöküntü alanları oluşmuştur Bu çöküntü alanlarının akarsular tarafından alüvyonlarla doldurulması sonucunda günümüzdeki ovalar oluşmuştur Ege Bölgesi’nin güneydoğusunda yer alan ovalar ise çökme olaylarının yanında karstik olayların da etkisi ile oluşmuştur Denizli, Tavas, Çivril gibi ovaların oluşumunda karstik olaylar oldukça etkilidir Akdeniz Bölgesi’nin batısında da karstik kökenli ovalar yaygındır Bu alandaki çöküntü havzalarının bir kısmı sular altında kalmış ve birçok göl oluşmuştur Bazı çöküntü havzaları da karstik olayların etkisiyle Genişleyerek ovaları oluşturmuştur Bu şekilde oluşan baslıca ovalar Acıpayam, Elmalı, Korkuteli ve Kestel ovalarıdır


Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki ovalar ise genellikle bölgenin güneyinde yer alır Bu ovalar da çökme, aşınma ve biriktirme faaliyetleri ile oluşmuştur Nizip, Suruç, Altınbaşak ve Ceylanpınar ovaları bunların en önemlileridir Başta Altınbaşak ovası olmak üzere, bölgenin büyük bir bölümü GAP kapsamı içindedir Yapımı büyük ölçüde tamamlanan Şanlıurfa sulama tünelleri ile sulanacak olan bu ovalar, ülkemizin tarımsal üretimini önemli ölçüde artıracaktır Ülkemiz, dünyada kendine yetecek miktarda tarımsal üretime sahip az sayıdaki ülkelerden biridir Ayrıca, ihtiyaç fazlası tarım ürünlerini de ihraç etmektedir Türkiye, şüphesiz bu özelliğini büyük oranda, sahip olduğu verimli ovalara borçludur İhraç edilebilen tarım ürünlerinin büyük bir kısmı kıyı ovalarında yetiştirilmektedir İç bölgelerdeki ovalar ise, yeterince sulanamadığından tarımsal verim oldukça düşüktür Bu sebeple uygulamaya koyulan, Güneydoğu Anadolu Projesi(GAP) ile tasarlanan Konya Ovası Projesi(KOP) tamamlandığı takdirde tarımsal üretimimiz birkaç katına çıkabilecektir Atatürk’ün ‘milli ekonominin temeli ziraattır’ tespiti doğrultusunda tarıma gereken önem verilmeli ve hazırlanan projeler bir an önce tamamlanarak hizmete sokulmalıdır








Ovalar : Bulunduğu yerde çevresine göre çukurda kalmış, derin vadilerle yarılmamış düz, geniş, umumiyetle alüvyonlarla örtülü, yatak meyli az olan akarsuların derine gömülmemiş bulunduğu topraklara verilen ad Ovaların başlıca özelliği pek az eğimli (% 1-4 kadar) olmalarıdır Bir yüzey şeklinin ova olup olmadığı, alçak, veya yüksek oluşundan değil; vadilerle yarılıp yarılmamış olduğundan anlaşılır

Ovalar çeşitli şekillerde meydana gelmişlerdir Bunlar genel olarak birikim ovaları ve aşınım ovaları şeklinde iki bölüme ayrılır


1 Birikim ovaları:
Akarsuların, deniz dalgalarının, buzulların taşıyıp biriktirdikleri molozlardan meydana gelmiştir Bu ovalara örnek olarak, dağlarda, dağ eteklerinde görülen ovalar, deniz kıyılarındaki ovalar, akarsuların aşağı çığırlarındaki geniş ovalar ve soğuk iklimli yerlerde buzul taşlarından meydana gelmiş düzlüklerdir


2 Aşınım ovaları:
Aşınmayla meydana gelen ovalardır Bu ovalara örnek akarsuların meydana getirdiği peneplen (yontukdüz)lerdir Dalgaların aşındırmasıyla meydana gelmiş hafif dalgalı düzlükler biçimini almış, sonradan suların üstüne çıkmış, kıyı platformlarıdır


Ovalar, bütün bölümlerinde düz olabildikleri gibi, bazısında dalgalı, yer yer tepelerin bulunduğu, yerine göre küçük ölçüde basamakların da bulunabildiği, yeryüzü şekilleri olarak göz önüne alınırlar Ovalar, deniz kıyılarında oluşmuşlarsa bunların yüksekliği az, çok yerde 20-30 m kadardır Bunlar “Alçak ovalar” veya “kıyı boyu ovaları” adıyla anıldıkları gibi “Çukur ova” şeklinde de isimlendirilirler Türkiye'nin Akdeniz Bölgesindeki Çukurova bu özelliği taşır ve bu adla anılır Daha içerilerde ise, dağlar, tepeler veya yaylalar arasındaki tektonik çöküntü alanlarında, farklı yüksekliklerde ovalar meydana gelmiştir Böyle yerlerden geçen akarsular, taşıdıkları alüvyonları biriktirerek, böyle yerlerde alüvyon ovalar teşekkül etmiştir Bunların bir kısmı 1000 m hatta 1500-2000 m olan yüksekliklerdedir Böyle ovalara “yüksek ova” denir



Türkiye'de Hakkari bölgesinde yüksekliği 2000 m olan ve Yüksek Ova adını taşıyan büyük bir ova vardır Ovalar çeşitli büyüklükte ve biçimdedir: Sadece 10-20 km2lik küçük ovalar, yüzlerce kilometreyi bulan büyükçe ovalar (Çarşamba, Bafra ovaları gibi), binlerce km2lik büyük ovalar ( Çukurova ve Konya Ovası gibi )


Dünyada ise çok daha büyük ovalar vardır (Nil Deltası Ovası 2400 km2, Ganj Deltası Ovası ise 44000 km2dir) Her kıtada büyük ovalar vardır ve bu ovaların büyük ekonomik değerleri olmuştur Mesela Po Ovası, Eflak Ovası, Kuzey Avrupa ovaları, Avrupa kıtasındadır Asya'da Mezopotamya Ovası, Orta Asya Ovaları, İndus, Ganj ve Kuzey Çin ovaları, Sibirya düzlükleri bulunmaktadır Afrika'da Büyük Sahra'nın ova şeklindeki yerleriyle Kongo ve Kalahari'deki ovalar geniş yer tutar Avustralya'nın orta bölümünün çukurluklarında Avustralya iç ovaları oluşmuştur Kuzey Amerika'da
Mississippi Ovaları ve Güney Amerika'da Amazon Ovaları belirtilebilir

Türkiye'de her türlü nitelikte ova özelliği gösteren yerler yaklaşık olarak 190000 km2lik yer tutar Bu da Türkiye yüzölçümünün dörtte birdir


Türkiye'nin kıyı ve kıyı yakını ovaları çoğunlukla 200 metreye kadar olan yükseklikteki düzlüklerdir Bu ovalar arasında, çok genişleri, çeşitli ürünlerin bol yetiştiği ve şehirlerin yerleştiği ovalar vardır Ege ovaları, Bursa, Düzce, Adapazarı, Balıkesir ovaları ve Çukurova gibi 500 metreden yüksek Anadolu ovaları, batıdan doğuya doğru yükseliş gösterirler Eskişehir, Bolu, Çivril ovaları 700-800, Tuz Gölü ve çevresi ovaları, Konya ve Ereğli ovaları 900-1000 m, Kayseri ve Develi ovaları 1000-1100 m, Erzincan Ovası, Uluova 1100-1200 m, Erzurum, Muş, Pasinler ovaları gibi Doğu Anadolu ovaları 1400-1800 m yüksekliğe sahiptirler


__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.