Şengül Şirin
|
Yer Kürenin Katmanları
YERİN KATMANLARI
*Yerkabuğu (Litosfer- Taşküre) yerkürenin en dış kısmında bulunan yapıdır
Yoğunluk ve kalınlığı en az olan katmandır
Yapısında daha çok silisyum ve alüminyum bulunan üst kısmına sial denir
Sial'in altında yapısında daha çok silisyum ve magnezyum elementleri bulunan
sima bulunur Yerkabuğu kıtaların altında genelde kalın, okyanuslar altında ise incedir
a)Sial: Üzerinde yaşadığımız katmandır Silisyum ve alüminyum bileşikleri fazla olduğu için bu isim verilmiştir
Kalınlığı karalarda fazla, denizlerde azdır Granit , kalker ve kumtaşı gibi hafif olan taşlardan oluşur
b)Sima: Bu katman henüz katılaşmamış taşlardan oluşur Yoğunluğu daha fazla olan bazalt türü taşlardan oluşur
Silisyum ve magnezyum bileşikleri fazla olduğu için bu isim verilmiştir Kalınlığı karalarda az , deniz diplerinde fazladır
Karalarda daha kalın (35-40 km), Tibet Platosunda ise 70 km, deniz ve okyanus tabanlarında ise daha ince (8-12 km) olan yer kabuğunun ortalama kalınlığı 33 kilometre kadardır Kimyasal bileşimi ve yoğunluğu birbirinden farklı iki kısımdan meydana gelir Bunlardan biri granit bileşimindeki kayaçlardan oluşan granitik yerkabuğu; diğeri ise bazalt bileşimindeki kayaçlardan oluşan bazaltik yerkabuğudur
Granitik yerkabuğunda silisyum ve alüminyum elementleri hakimdir Bu nedenle daha hafiftir; yoğunluğu 2 7-2 8 gr/cm3 arasında bulunur Yerkabuğunun üst kısmını teşkil eder Bazaltik yerkabuğunda ise silisyum ve magnezyumlu unsurlar hakimdir Dolayısıyla granitik kabuktan daha ağırdır; yoğunluğu 3-3 5 gr/cm3 arasında değişir Granitik yerkabuğunun altında ve okyanus tabanlarında yer alır Bu nedenle bazaltik yerkabuğuna "okyanusal kabuk" adı da verilir
Bu iki kısım bütün kıtaların altında bulunmaktadır Buna karşılık okyanusların altında durum farklıdır Burada bazaltik kabuk birkaç km kalınlıkta ince bir tabaka halinde uzanır Buna karşılık granitik kabuk ya hiç yoktur (örneğin Büyük Okyanus) ya da çok incedir (Atlas ve Hint Okyanusları)
Kabuk ile manto arasındaki sınıra Mohorovicic Süreksizliği (Moho) denilir Bu kesimde yoğunluğa bağlı olarak sismik P dalgalarının hızı litosferde 7 2 km/sn iken, mantonun üst kısmında 8 1 km'ye çıkar
Yer Küre Katmanlarının Bileşimi (%, Ağırlık)
Element Yer Küre Kıtasal Kabuk Okyanusal Kabuk Manto Çekirdek Demir (Fe) 31,9 5,1 8,2 6,3 85 Oksijen (O) 29,7 46,6 44,9 44,8 Silisyum (Si) 16,1 27,7 24,1 21,5 6 Magnezyum (Mg) 15,4 2,1 4 22,8 Nikel (Ni) 1,82 0,01 0,2 5,2 Kalsiyum (Ca) 1,71 3,6 7,8 2,5 Alüminyum (Al) 1,59 8,1 7,7 2,3 align="center" Kükürt (S) 0,63 0,05 0,03 1,9 Krom (Cr) 0,47 0,26 0,9 Sodyum (Na) 0,18 2,8 1,6 0,27 Mangan (Mn) 0,17 0,1 0,1 0,3 Fosfor (P) 0,12 0,1 0,009 0,35
* Manto [Litosfer] ile [Çekirdek] arasında yer alan sıcak ve plastik bir kattır Kalınlığı 2860 kilometreye yakındır
[Ultra bazik kayaç ultrabazik] veya [Ultramafik kayaç Ultramafik kayaçlardan oluşur] oluşur Ağırdır; yoğunluğu 3,5 - 6 gr/cm3 arasında bulunur Üç kısma ayrılır:- Üst manto veya (astenosfer),
- Orta manto
- Alt manto
Litosferin altından 700 km derinliğe kadar uzanan kuşağa üst manto veya astenosfer denilir Bu kuşağın yoğunluğu 3 3-4 3 gr/cm3 arasında değişmekte olup, bileşiminde ultrabazik ve ultramafik ([Olivin olivinli] veya (piroksin piroksinli), yani fazla miktarda [alkali] madde ve [mineral] içeren [magma] veya ergimiş malzeme bulunur, üst mantonun alt kısmında P dalga hızı yoğunluk artışından dolayı 10 7-11 km/sn'yi bulur Yerkabuğu parçaları veya plakalar, üst mantonun üzerinde yüzerler Çünkü bu seviyelerde mantonun bir kısmı ergiyebilir Bunun için de, belli bir sıcaklıkta mantonun bir miktar su içermesi yeterlidir Bu durum gerçekleşince, kısmen eriyen astenosfer hemen hiçbir direnç göstermeden biçim değiştirir
700-2900 km derinlikleri arasında uzanan kısmında ise alt manto başlar; bu kuşakta [demir] ve [magnezyum] [silikat silikatları] egemen durumdadır Bundan dolayı alt mantonun alt kısmında yoğunluk 5 5'e kadar çıkmakta ve P dalga hızı ise 13 6 km/sn'ye ulaşır
Orta manto kısmı Üst ve Alt manto arasında bir geçiş zonu oluşturur Manto yerkürenin toplam hacminin %80 den fazlasını meydana getirir ve [yerkabugu] hareketleri (deniz dibi yayılması, [kıtaların kayması], [epirojenez], [orojenez], derin [deprem depremler]) ile volkanizma için gerekli enerjiyle iç kuvvetlerin kaynağım teşkil eder
* Çekirdek (Barisfer, ağırküre)
Mantodan Wiechert - Gutenberg kesintisiyle ayrılır 2 890 kilometre derinlikten dünyanın merkezine (6 370 km) kadar uzanır; yani 3 480 kilometre kalınlıktadır Yoğunluğu dış sınırında 10, dünyanın merkezi kısmında ise 13 kadardır Esas olarak demir ve nikelden oluştuğu sanılmaktadır Çekirdek, eski literatürde Nife terimiyle açıklanan kısma karşılık gelir Deprem dalgalarının yayılışına bakılarak yapılan araştırmalar, çekirdeğin iki kısımdan meydana geldiğini göstermektedir:
Çekirdek, dış çekirdek ve iç çekirdek olmak üzere iki kısma ayrılır Dış çekirdek 2890-5000 kilometre arasında yer alır (kalınlığı 2110 km) Burada yoğunluk 5 5'den 10'a kadar çıkar ve P dalga hızı ise 13 6 km/sn'den 8 1 km/sn'ye düşer Enine deprem dalgaları (S dalgaları) bu kısma sokulmadıklarından, dış çekirdeğin sıvı olduğu sonucuna varılmıştır İç çekirdek ise 5000-6370 kilometreler arasında, yani dünyamızın tam merkezinde yer alır ve katıdır Kalınlığı 1370 kilometredir Dış ve iç çekirdek arasındaki yoğunluk 12 3, sıcaklık ise 4300°C'yi bulur Dış ve iç çekirdek arasındaki en önemli fark, dış çekirdekte demir/nikel karışımı magma ergimiş hâlde, iç kısımda ise çok yüksek basınç etkisiyle kristal hâlinde olmasıdır, iç çekirdekte yoğunluk 13 6, sıcaklık ise 4500°C'yi aşar (6300°C)
Yukarıda da görüldüğü gibi, yerkürenin yoğunluğu yeryüzünden mantoya doğru artmaktadır Granitik yerkabuğunda 2 7 - 2 8 gr/cm3 civarında olan yoğunluk merkezde 13 gr/cm3 ü bulmaktadır
Yoğunluk artışı sürekli ve tedrici değildir; belirli derinliklerde ani yoğunluk artışları görülür Bu derinliklerden biri Mohorovicic kesintisi veya kısaca Moho kesintisi olarak adlandıran ve yerkabuğu ile manto arasındaki sınıra tekabül eden derinliktir Mantodan çekirdeğe geçişte de bu şekilde bir ani yoğunluk artışı görülür Mantonun alt zonunda 6 gr/cm3 e yakın olan yoğunluk çekirdeğin üst sınırında birden 10 gr/cm3 e çıkar Ani yoğunluk artışının görüldüğü bu sınıra da Wiechert-Gutenberg kesintisi denir
Yerkürenin merkezine doğru gidildikçe, yoğunluk değerleri gibi, sıcaklık ve basınç değerleri de artar Ancak sıcaklığın ve basıncın birim mesafedeki artış değerleri, yani gradyanlan sabit değildir Yerküreyle ilgili bu kısa bilgiden sonra şimdi yerkabuğu hareketlerine geçebiliriz Yerkabuğu hareketleri daha önce de belirtildiği gibi iç kuvvetlere bağlı olarak meydana gelirler Aşağıda bu hareketlerden epirojenik hareketler, orojenik hareketler, faylanmalar ve depremler ayrı ayrı ele alınıp inceleneceklerdir Levha hareketleri ise, orojenik hareketlere veya orojeneze yol açmaları nedeniyle orojenik hareketler içinde gözden geçirileceklerdir
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|