Şengül Şirin
|
Cevap : Remil
Remil
Remil ilmi Yüce yaratıcı tarafından peygamberi Danyal (a s ) verdiği bir hünerdir Yüce Allah (c c ) peygamberlerinden biri olan Danyal (a s )�ma verilmiş bir ilimdir Danyal (a s )�dan günümüze kadar gelmiş bir ilimdir Remil hakkında tarih kitapları bir çok konu ile beraber bahsetmiştir Remil bir ilimdir, ilim irfan sahibi kişiler geçmişten günümüze kadar sürdüre gelmiştir bu ilmi, remil uzun bir öğreti isteyen Yüce Allah�ın özel kullarına bahşettiği bir ilimdir Günümüzde eski remmal�lerden bulmak pek mümkün değildir Geçmişten bu güne kadar remil ilminin önüne pek çok padişah ve yönetici geçmiştir bunun sebebi kötü yönetimlerinin remmaller tarafından ortaya çıkarılmasını istemediklerinden kaynaklanmıştır Bu yüzden günümüzde remmal sayısı çok az kalmış ve kuşaklar değiştikçe bu ilim kaybolmaya mahkum edilmiştir
MANTIKSAL AÇILIM
Bilindiği gibi öğrenmede en büyük özellik merak etmekten geçer Yüce yaratıcı insanlara merak etme duygusu vererek insanlığın her konuda yükselmesini ister İnsanoğlu da ilk yaratılışından bu güne kadar merak ile devamlı yeni şeyler bulmuş ve merak etme duygusunu tatmin etmeye çalışmıştır Günümüzün çağdaş dünyasında görüyoruz ki bir çok bilim dalı ortaya çıkmıştır
O halde merak duygusunu insanların içine koyan yaratıcı meraka konu olan o bilimi dahi yaratmıştır Çalışanların ve gayret gösterenlerin emeklerinin sonucu olarak onlara bu bilimi hediye etmiştir Mademki insanlık insanlığın varoluşu süresince kehanet ilmini merak etmiştir Ve madem ki her merakın hediyesi iyi veya kötü olmasına karşılık iyi veya kötü sonuçlarıyla veriliyor O halde merak edilen kehanetin dahi ilminin verilmesi gerekiyor İnsan vücudundaki her bir organın bir yaratılış gerekçesi vardır Mademki kainatta hiçbir şey gereksiz yere varolmuyor O halde insanlığın geleceği öğrenme merakı dahi gereksiz yere yaratılmamıştır Mademki yaratmıştır o halde verecektir İşte Remil ilmide yaratıcının insanlara verdiği merakın sonucundaki hediyesidir
Remil İlmi
Remil ilmi insanlara milattan önce 605 - 562 zamanında yaşamış bir peygamber olan Hz Daniyal tarafından öğretilmiştir
Daniyal peygamber II Babil Kralı Nebukadnesar zamanında yaşamış, Yahudileri Babil esaretinden ilmi ve kehanetleri ile kurtarmış bir peygamberdir Rivayetlere göre Babil Kralı rüyasında İsrail oğullarından gelecek bir erkek çocuğun kendi tahtını sarsacağını bildirmesi üzerine İsrail oğullarından doğan erkek çocukların öldürülmesini emretmiştir
Bu nedenle Daniyal peygamber doğunca dağ başında bir mağaraya bırakılmıştır Mağarada bir erkek ve bir dişi aslan himayesinde büyüyen Daniyal delikanlı olunca kavmi arasına döndüğü rivayet edilir
Peygamberler geldiği zamanın en çok ilgilenilen olgularını ele almışlardır ve bunların üzerine peygamberliğini ispat etmek için birtakım mucizeler göstermekteydi Daniyal peygamberin zamanında ise kahinlik çok büyük ilgi görüyordu Padişah devamlı kahinlerden bilgiler alırdı İşte o zamanın en popüler olgusu kehanettir Bu konuda Daniyal peygamber büyük kehanetlerde bulunur ve zamanın büyük kahinlerini geride bırakır
İşte Remil İlmide Daniyal peygamberin geleceği ve geçmişi öğrenmeye yarayan parapsikolojiyle matematiği içinde ihtiva eden bir kehanet sanatıdır
Remil ilmi hudutsuz denecek kadar çok geniştir Remil Arapça kum demektir Çok eski zamanlarda kağıt henüz icat edilmiş olmadığından atılan Remiller kum üzerine yazıldığı ve hesaplamaları kum üzerinde yapıldığı için ismi Remil İlmi kalmıştır
Remil İlmi 16 şekilden meydana gelir Bu şekillerin yedisi kötü (Nahıs) şekiller ve dokuzu iyi (Saad) şekiller olarak adlandırılır İzdüşümü 16 adet sayılarla şekiller oluşturulur sonra bu şekillerle remil denklemi dediğimiz bir denklem oluşturulur Sonra bu denklem içinde Remil İlminin 2500 yıllık değişmeyen kaideleri ışığında binlerce sabit değişkenler ve bu sabit değişkenler içinde Formülasyon hesapları yapılarak tuttuğumuz niyetin sonuçları aranır Eski zamanlarda olsaydık bu binlerce kuralı bilen insanlara yani remmal adı verilen ender şahsiyetlere başvurmamız gerekecekti Zeki bir Remmal bu sistemleri 8 ile 12 yıllık bir çalışma ile ancak öğrenebilir
Remil İlmi günümüze çeşitli doğu eserleriyle ve bilgeler vasıtasıyla gelmiştir Fakat bu eserleri ve bilgeleri avam ve havas diğer bir tabirle saraylı ve alaylı olarak ayırmakta fayda var Remil İlminden tarihte en çok imparatorlar ve yüksek devlet erkanı tarafından remil bilgeleri vasıtasıyla faydalanılmıştır Zamanın imparatorları bu ilmi hem bir karar mekanizması hem de kendilerine yöneltilebilecek bir silah olarak algılıyorlardı Padişahın verdiği kararların Remil İlmi vasıtasıyla doğruluğunun ölçülmesi elbette hiçbir padişah tarafından istenilecek bir şey değildir İşte o neden veya nedenlerdendir ki bu bilgeler saraylara alınmış ve halkın elindeki kitaplar hakikatten uzaklaştırılarak neşredilmiş veya şifrelenmiştir Saraylı olarak atfedilen bilgilerin hakikati yukarda belirtilen bilgiler ışığında remil hakikati olup, halkın elindeki bilgilerin doğruluğu sorgulanmaya mecburdur
Yine yazılı eserlerin bir çoğunda bu ilim yüzlerce şifre ile şifrelenerek anlaşılması pekte kolay olmamaktadır
REMİL İLMİNİN FELSEFESİ
Sizlere sunmuş olduğum Remil ilminin felsefesini anlamadan, hissetmeden Remil ilminden gerektiği gibi istifade etmeyi beklememelisiniz Remil ilmi karanlıktaki ışığa benzer Bu ışık küçük bir odayı aydınlattığı gibi güneş gibi bütün kainatı da aydınlatabilir Remil ilmi de küçük bir konuyu veya olayı aydınlattığı gibi çok büyük bir konuyu da karanlıktan kurtarabilir Işığın ne kadar aydınlatabileceği verilecek enerjinin gücüne bağlıdır Az enerji verilirse az aydınlatır, çok enerji verilirse güneş gibi tüm evreni karanlıktan kurtarır
Aynen öyle de; Remil ilmi enerjisini insandan alır İnsanın enerjisi ise yaptığı şeye inanmak, samimiyet ve konsantrasyondur Yani insanın kendini bilmesidir İnsanın kendisini bilmesi de kainattaki hiçbir varlığın ve olayın tesadüf olmadığını aklen, mantıken ve ruhen anlamasından geçer Tesadüfün olmadığı kainattan bir örnek mi istersin: Bir mimarın basit bir evi yapabilmesi, her türlü plan ve projesini en ince ayrıntılarına kadar hesap edebilmesiyle mümkündür Ev için gidecek malzemelerin iyi hesap edilmesi gerekir Malzemenin ne az ne de çok olması düşünülemez Malzeme az olursa ev yıkılır Malzeme çok olursa malzeme ziyan olur Zarar etmemek için mükemmel bir mimari planlamanın, projelendirmenin olması gerekir Aynen öyle de; Basit bir evi yapmak dahi ince bir plan gerektiriyorsa üzerinde yaşadığımız dünyamız dahi bir yapıttan ne kadar titiz bir planlama içinde var olduğunu anlayabiliriz
Madem ki bir evin yapılması bir mimarın varlığına ihtiyaç gösteriyorsa ve biz o evin tesadüfi bir şekilde kurulduğunu kabul etmiyorsak, dünyanın dahi tesadüfi bir patlama ile kurulduğunu iddia etmeyi hiçbir akıl kabul etmeyecektir, etmemelidir Madem ki dünyamız diğer gezegenlerle birbirlerine çarpmadan mükemmel bir uyum gösteriyorsa, uyum içinde çok iyi bir planlama ve büyük bir güç gerekir, o sistemleri dahi tek bir hükmedenin hakimiyeti altında olması gerekir Kainatın dengesine birden çok güç dahil olsa bütün işler karışır O halde tek bir güçten başka bir gücün varlığı düşünülemez Madem ki o güç sineğin kanadını oluştururken mükemmel bir dizayn ile yaratır ve yıldızları hakimiyetine alır
O halde hiçbir şeyin varoluşunda tesadüften bahsedemeyiz Madem ki hiçbir şey tesadüf değildir Remil dahi açılırken sizden alacağı enerjiyle tesadüfi olamaz Gelecekteki ve geçmişteki sırları, bilinmeyenleri Remil ilmiyle aydınlatmak istersen, sen bir güneş ol Güneş tüm kainatı aydınlatmak için nasıl enerjisini kendini var edenden alıyorsa sen dahi ondan iste geleceği veya geçmişi öğrenmeyi O isterse dilediği nispette sana geleceğin ve geçmişin bilinmeyenlerini gösterir O istemezse Remil dahi hiçbir ilim sana gösteremez geleceği O halde Remil'i açarken yaptığına inan, samimi ol, niyetine konsantre ol ve onu düşün yardım iste, işte sana şifre�
Remil İlminin Dünü ve Tarihi hüccetler (Deliller)
Remil İlmi diğer bölümler de, de bahsettiğimiz gibi geleceğin ve geçmişin olaylarını doğruya en yakın sonuçla bilmemizi sağlayan mucizevi bir kehanet ilmidir Bu ilmin bir peygamber ilmi olarak tarihte tezahür etmesi ve bulunduğu asra (MÖ 605-562) büyük bir damga vurması ve sonraki asırlarda dünyanın en büyük imparatorluklarında imparatorlar tarafından büyük ilgi görmesi ve halk arasında bilgeler vasıtasıyla kullanılması günümüze kadar ulaşmasında çok önemli unsurlardandır
Remil İlmi, bulunduğu tarihten itibaren 1800 lü yıllara kadar elit devlet sistemi içinde özellikle doğu devletlerinde bir çok çıkmaza girmiş olayların içinden çıkılmasını sağlamıştır Devlet adamlarının atanmasında, savaşa girilip girilmemesi hakkında dahi asrın en ünlü Remil İlmi bilgelerinin (remmallerin) bakımlarından faydalanılmıştır
Remil İlmi halk arasında da büyük ilgi görmüştür Kimi rivayetlerde önemli eşyasını bir arazide kaybeden kişi zamanın Remil İlmi uzmanlarına başvurduğu ve bulunduğu söylenir Başka bir örnekte definelerin aranmasında Mısır�da kullanıldığı rivayet edilir Halk arasında bu kullanımlar dışında hemen, hemen hayatın her noktasında kullanılan ve bozulmaya uğramamış yegane kehanet sistemidir
1800lü yıllardan sonra günümüze kadar sanayileşme ve teknolojinin gelişmesiyle birlikte insanların ilgi alanlarının değişmesi, maddeye bağlı bilimlerin gelişmesiyle bir çok ilim gibi Remil sanatı da unutulmaya yüz tutmuştur Geçim sıkıntılarının giderek artması ve insanların ihtiyaçlarının giderek fazlalık göstermesi Remil gibi değerli bir kehanet ilminin unutulmasına ve sadece dünyada çok az temsilcilerinin bulunmasına yol açmıştır Geçmiş zamanlarda insanlar bir öğreti için yıllarını ayırabiliyorlardı Remil İlmi öğretisinin de uzun yıllar olan eğitimini maddi bir getiri olmaksızın zamanlarını ayırabiliyorlardı Artık günümüzde maddi bir getirisi olmayan parapsikolojik bilimlerin ilgilenilmesi oldukça zor ve imkansız hale gelmiştir ve artık günümüzde Remil İlmi için 8 ile 12 yıl eğitim almak hem olanaksız, hem de şifreli kitapların olması ve bu kitaplara vakıf insanların azlığı nedeniyle imkansız hale gelmiştir
Şimdi sizlere tarihte yaşanmış ve Bazıları net hüccet (delil) olan rivayetleri aktaracağım
500 yıl dilden dile dolaşmış bir rivayet:
Osmanlı Padişahı dördüncü Murad (1623-1640), kıyafet değiştirerek, halk arasında dolaşmaktan çok hoşlanırmış Bir gün yine esnaf kılığında gezerken, Üsküdar'dan bir kayığa binmiş Kayıkçı yanına bir müşteri daha almış, boğaza açılmışlar Denizin ortasında Murad, yanında oturan müşteriye sormuş:
- Senin adın ne?
- Bana Üsküdarlı remmal Ahmed Ağa derler
Padişahın merakı artmış Tekrar sormuş:
- Ne iş yaparsın?
Adam, sakin cevap vermiş:
Remil atarak gaipten haber veririm
- Peki, bir remil at da görelim Meselâ şu anda Sultan Murad nerededir?
Adam, karşısındaki meraklı kişinin yüzüne şöyle bir bakmış, hatırını kırmak istememiş, remilini atmış
-Deniz üstünde görünüyor
- Bir remil daha at bakalım Bize yakın mı, uzak mı?
Adam, remilini tekrar atar atmaz gözleri parlamış:
- Sultan Murad bizimle beraber Ben remmal Ahmed olduğuma göre, devletli Hünkar da sizsiniz
- Aferin, hüner sahibi adammışsın Yalnız, bir remil daha at bakalım Şimdi ben İstanbulun hangi kapısından gireceğim Bilirsen seni ihya ederim Bilemezsen�
Remilci, remilini dökmüş Dökmüş ama bu sefer söylememiş Bir kağıda yazıp Padişaha uzatmış:
-Bir şartla Sultanım Bu kağıdı kapıdan geçtikten sonra okumanızı dilerim Demiş Sultan Murad kağıdı cebine yerleştirerek, kayıkçıya sahile çekmesini söylemiş Karşısına gelen sur bedeninde nöbet tutan dizdarlardan birine:
- Ben Padişahım Tez buradan bir kapı açın, şehre gireceğim
Padişah fermanı bu Derhal duvarı yıkarak bir kapı açmışlar Padişah şehre girmiş ve cebinden remmalın yazdığı kağıdı çıkarmış Kağıtta şunlar yazılı imiş: Devletli Hünkarım Yeni kapınız mübarek olsun
O günden bu güne İstanbulun o semtinin adı Yenikapı semtidir  
Keşişin Fatihe söylediğidir
Kritovulos, 15 yüzyılda yaşamış Bizanslı bir tarihçidir İstanbulun fethini ve diğer önemli olayları/savaşları yazıp Fatih Sultan Mehmed�e takdim etmiştir Ve Fatihin takdirini kazanmıştır
Kritovulos�un Fatih dönemindeki on yedi yıllık olayları yazdığı kitabı, Kaknüs Yayınları�ndan, İstanbul�un Fethi adıyla çıktı Kitabın 107 sayfasını beraber okuyalım:
Fatih, İstanbula girip Ayasofya önüne geldiği zaman, derinden derine bir inilti işitti Sesin geldiği yöne bir adam gönderdi Sakalları uzamış, perişan durumda bir keşiş bulup getirdiler Huzura çıkardılar Korktu, teskin ettiler Neden zindana atıldığını sordular
Keşiş, Türklerin kuşatma hazırlıkları sırasında Kostantin�in kendisini çağırıp İstanbulu Türklerin alıp alamayacağını bildirmek için remil açmasını söylediğini: remilde İstanbul�un Türklerin eline geçtiğini bildirmesi üzerine, Kostantin�in kızarak kendisini zindana attırdığını anlattı Keşiş sonra, demek remilim doğru imiş diye ekledi
Bunun üzerine Fatih de İstanbulun kendi elinden çıkıp çıkmayacağına dair remil açmasını ve doğruyu söylerse armağanlar vereceğini bildirdi Keşiş yeniden, bu defa Fatih için remil açtı Ve remili şöyle yorumladı:
İstanbul, Türklerin elinden savaş ile çıkmayacak Lakin öyle bir zaman gelecek ki ellerindeki emlak ve toprak azalacak, bu suretle İstanbul Türk malı olmaktan çıkacak
Fatih Sultan Mehmet Remil İlminin bildirdiği sonuçtan ileri derecede müteessir oldu
Sultan Abdülmecid Han zamanında İstanbulda Remil ilmi yaygın idi Padişahın emri ile zamanın kutbul ferdi nerede ve kim olduğu araştırılmış, neticede kutb-ül ferdin hazreti Seyyid Taha olduğu tespit edilmişti Bunun üzerine padişah tarafından Seyyid Taha hazretlerine yazılmış ve İstanbula davet buyurulmuştur Seyyid hazretleri ise Remle itimat tahminidir Bu hususta İstanbula gelmem mümkün değildir Padişah ısrar ederlerse, başka bir tarafa hicret edeceğim diye kesin cevap vermiştir Zira Mevlana Halid hazretleri bütün halifelerini devlet ricali ile görüşmekten men buyurmuşlardır
REMİL BAKIMINDA UYULMASI GEREKEN NOKTALAR
1 Remile bakmadan önce kalbi temiz tutmak En ufak bir kötülüğü bile aklından geçirmemek Bakacağınız niyetin başka birisinin kötülüğünü isteyerek bakılmaması gerekiyor
2 Bakım esnasında giydiğimiz elbiselerin ve bakım yapılacak yerin temiz olması 
3 Mümkünse güzel kokulu tütsülerin yakılması (zorunlu değil)
İpucu 1 :
Konsantrasyonumuzun en üst seviyede ve duygularınızın en yoğun olduğu zamanda Remil�e bakmanız önerilir Doğrusu o dur ki, Remil�in naturel bir ortamda yani doğal bir ortamda bakımın yapılmasıdır
4 Remil ilminde kötü olarak adlandırılan zamanlarda kesinlikle remil dökmemek
a) Güneşin açısal olarak en üst seviyede bulunduğu zamana kadar olan 45 dakikalık süre Yani güneşin 90 derecelik açıyla dünyaya yansıması zamanına kadar olan 45 dakikalık bölümü
Örneğin: İzmirde öğlen vakti 12 00�de oluyorsa, Remil İlmine 11 15 ile 12 00 arasında kesinlikle bakılmaması gerekir
b) Güneşin batışından 45 dakika öncesi zamanına kadar
alıntıdır
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|