![]() |
Türkiyedeki Yaylalarimiz |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Türkiyedeki YaylalarimizTürkiyedeki Yaylalarimiz Yayla, çevreye göre daha yüksek anl***** gelir ![]() ![]() ![]() Genel olarak yaylalar, aşağı yukarı 1500-2000 metre olan orman sınırının hemen üzerinden başlayıp, bölgeler arası farklılıklarla 3000-3500 metreye kadar yüksekte olabilirler ![]() ![]() 1)Göçebe hayvancılıkla geçimlerini sürdüren köy topluluklarının yaylacılık faaliyetleri, 2)Kökeninde yine göçebe hayvancılık olan ama üretim tekniklerini değiştirerek yerleşik tarıma geçme gibi bir nedenle yaylacılığı ekonomik bir faaliyet olarak değil, eski günlerin hatırlanması açısından yılın belirli bir zamanında yaylaya çıkma-yayla şenlikleri biçiminde sürdürülen faaliyetler ![]() 3)Günümüzde çevre sorunlarıyla boğuşan kentlerden belli bir süre de olsa uzaklaşmak, temiz bir doğayla kucaklaşmak için sportif amaçlar ve buna bağlı olarak gerçekleştirilen yayla turizmi faaliyetleri ![]() ![]() A)Tatil ve Dinlenme Amacıyla Kullanılan Yaylalar:Bunlara birkaç örnek verecek olursak; Bolu ilinde Abant, Gölcük; Hatay ilinde Soğukoluk; Artvin ilinde Yusufeli ![]() B)Hem Tatil, Hem de Hayvancılık Amacıyla Kullanılan Yaylalar:Örnek olarak, Mersin ilinde Namrun, Ordu ilinde Çarşamba ve Perşembe; Trabzon ilinde de Kadırga yaylaları ![]() C)Sadece Hayvancılık Amacıyla Kullanılan Yaylalar:Antalyada Yazır, Kayseride Tekir ve Rizede Elevit ve Kaçkar örnek olarak verilebilir ![]() Ülkemizde yaylacılık faaliyetlerini sürdüren grupların birbirinden ayrı özelliklerdeki coğrafi bölgelere dağılımı ve bu dağılım içinde yaylaların gösterdiği farklı morfolojik özellikler yaylacılığın her bölgede birbirinden farklı şekillerde uygulanması sonucunu doğurmuştur ![]() ![]() Göçebelikte, tamamen hayvancılığa dayalı ekonominin gereği oluşan göçler, devamlı olarak yaylak ve kışlak alanlar arasında sürdürülür ![]() ![]() ![]() Türkiyede gerçek göçebe grupların sayısı belirli bölgelere iskan edilmeleri sonucu yok denebilecek ölçüde azalmış ve giderek bu hayat tarzının ortadan kalkmış olmasına rağmen göçer hayvancılık faaliyetini sürdüren yarı göçebe ve yaylacı grupların varlığı devam etmektedir ![]() Yaylacılık, halk takvimi ve meteorolojisinden halk ekonomisine, halk veterinerliğinden halk tıbbına, beslenme ve halk mutfağından halk hukukuna kadar geniş bir geleneksel kültür yapısını bünyesinde barındırır ![]() ![]() Yaylaya çıkış, Nisan ayı ortaları, Mayıs sonu arasında değişmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sonra, yatak yorgan, kilim, keçe, minder, yastık gibi malzemelerle süt sağılacak kaplar, peynir, yağ yapımında kullanılan kap kacak, kazan, sitil mutfak araç gereçleri, erzak ve onların konulduğu çuvallar, gaz lambası, ekmek sacı gibi malzemeler, ayrıca bunların yanında yaylada tüketilecek un, tuz, şeker, yağ gibi yiyecekler yer alır ![]() Göç hazırlıklarında göçe katılacak küçükbaş hayvan sürülerinin de hazırlanması önemlidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Göç süresi yöreden yöreye ufak farklılıklar göstermekle birlikte Nisan Mayıs aylarında çıkışlar başlayıp, Ağustos Eylül aylarında köye dönülür ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|