Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Bilgisayar,Teknoloji & İnternet Dünyası > Bilim Teknik ve Teknoloji Merkezi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
giyotin, hakkında, tarihi

Giyotin Tarihi Hakkında

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Giyotin Tarihi Hakkında



Giyotin Tarihi Hakkında

Giyotin, idam mahkumunun kafasını üst taraftan kesmek prensibiyle yapılmış bir çeşit idam aracıdır Giyotin ilk kez 1792 yılında Jacques Nicholas Pelletier adlı bir hırsızı idam etmek için kullanılmıştır

Gelisim

Giyotin, belirtildiği gibi Fransız Devrimi ile adını duyurmuştur Kendisinden çok önce, Avrupa'nın uzun yıllar kullandığı giyotin benzeri araçlar bulunsa da Fransız yapımı bu makine standart bir idam biçimi olarak kullanılmaya başlanmıştır

Alet, adını mucidi Joseph-Ignace Guillotin'den alır Bir doktor olan Guillotin aynı zamanda bir meclis üyesidir İdam cezalarını infaz etmek için bir makine tasarlar Amaç daha "insancıl" ve eski rejimden daha modern, daha devrimsel bir idam cezası uygulamaktır

Fransa'da giyotinden önce soylular genellikle kılıçla ya da baltayla idam ediliyordu Bunun yanında asılma da yaygın bir idam biçimiydi Tüm bunların yanında çok acı veren yakılma ve eziyet içeren cezalar da bulunuyordu Bu, giyotine göre eski ve geri kalmış yöntemlerde idam bir anda gerçekleşmiyor, acı verici bir süreç oluyordu Hatta bu dönemde, ölüm acısız ve hızlı olsun diye kurbanın ailesi cellatlara para bile teklif ediyordu Tüm bu şartlar altında devrimini gerçekleştiren Fransa, ölüm cezalarını da modernleştirmeliydi, bunlarla birlikte 20 Mart 1792'de giyotin resmi olarak Fransa'nın idam aleti haline geldi 1939'da kullanımı durduruldu fakat Fransa'nın 1981'de idam cezasını kaldırmasına dek resmi idam aleti olarak kalmayı sürdürdü Bu döneme dek idamlar ya giyotinle ya da kurbanlara tüfekle ateş edilerek infaz edilirdi

Antoine Louis (1723-1792), Chirurgicale Akademisinin bir üyesiydi ve giyotin konseptini ilk olarak gerçekleştiren insandı Geliştirdiği bu alete "lousion" ya da "loisette" deniyordu ve giyotinin atası sayılırdı Kurbanın kafasını tutan iki parçalı tahta (lunette) ve belirli bir açıya sahip bıçak, Louis'in makinasında da bulunuyordu

Giyotin ilk kez Nicolas J Pelletier'in idamında, 25 Nisan 1792 tarihinde kullanıldı

Mucit Guillotine hakkında yayılmış bir mit ise kendisinin, mucidi olduğu giyotinle öldürüldüğüdür; ancak, bu yanlıştır Dr Guillotine 26 Mayıs 1814'te doğal sebeplerden ötürü ölmüştür Dr Guillotine, aletin ve idam şeklinin kendi soyadıyla anılmasından rahatsız olmuş ve soyadını değiştirmiştir

Terörün tırmanışı

Haziran 1793 - Temmuz 1794 arası Fransa'da "Terörün Tırmanışı" ya da kısaca "Terör" olarak adlandırılır Monarşinin çöküşünün ardından yaşanan karışıklık, yabancı monarşist güçler tarafından saldırıya uğrama korkusu ve monarşi sonrası karşı-devrim partileri Fransa'yı tamamiyle bir paranoyaya sürükler Devrimin gerçekleştirdiği demokratik reformların birçoğu bu dönemde iptal edilir ve giyotinli idamlar başlar Bu dönemde Maximilien Robespierre, hükümetin en kuvvetli adamlarından biri haline gelir ve Terör'ün simgesi sayılır Devrim Mahkemesi, binlerce insanı giyotine sürükledi Asiller ve halk, entelektüeller, politikacılar, fahişeler Herkes her an idam edilebilirdi "Madam Giyotin" olarak anılan bu makineyle tanışmak için "cumhuriyet karşıtı" ifadesi bile yeterliydi Giyotin, "Madam Giyotin" dışında "Ulusal Jilet" olarak da adlandırılmıştır Tahminlere göre ölü sayısı 15000 ile 40000 kişi arasındadır XVI Louis ve kraliçe Marie Antoinette 1793 yılında idam edilir Temmuz 1794'te Maximilien Robespierre de giyotinle idam edilir

Bu süre boyunca giyotinli idamlar, idam yerine toplanan kalabalığın popüler bir eğlencesi haline gelir Hatta bu dönemde idam saatlerinin yazılı olduğu programlar satılmaya başlanır Her gün gelen izleyiciler en iyi izleme yerlerini öğrenirler İdamları izlemeleri için ebeveynler, çocuklarını da getirir Terör'ün bitimiyle bu kalabalıklar aniden dağılır Aşırı tekrarlar bu ürkütücü eğlenceyi bile sıkıcı hale getirmiştir

Giyotin'in sonu

Halka açık son idam mahkumu, 6 cinayet işlemiş Eugene Weidmann'dı 17 Haziran 1939'da şu an Adalet Sarayı olan, fakat o zaman hapishane olarak kullanılan bir binada kafası kesildi Fransa'daki son idam mahkumu Hamida Djandoubi'dir ve 10 Eylül 1977'de cezası infaz edilmiştir Fransa'da idam cezası 1981 yılında kaldırıldı

Fransa dışında giyotin

Giyotin, 1854, Münih
Fransa dışında, 1792'den çok önce giyotin benzeri aletler bulunuyordu, ancak özellikle Avrupa'daki ülkeler, bu "modern" idam makinesini kullanmayı seçmiştir
Dikkate değer bir örnek; Almanya'nın kullandığı "Fallbeil" (Düşen Balta) denen alettir Bu alet çeşitli Alman eyaletlerinde 17 yüzyıldan beri kullanılmaktadır hatta Napolyon Bonapart zamanında geleneksel idam aleti olur

Giyotin ve tüfekle ateş ederek öldürme Almanya'daki legal idam yollarıdır Almanya'da 1871-1918 arasında, Weimar Cumhuriyeti'nde ise 1919-1933 yılları arasında kullanılmıştır
Alman Federal Cumhuriyeti'nde 11 Mayıs 1949'da 24 yaşındaki Berthold Wehmeyer adlı mahkûm idam edilir ve bu giyotinli son idam olur Batı Almanya idam cezasını 1949 yılında kaldırır Doğu Almanya idam cezasını 1987 yılında, Avusturya ise 1968 yılında kaldırmıştır İsveç'te ise giyotinli son idam 1910 yılında gerçekleşir
Giyotin, Amerika Birleşik Devletleri'nde hiçbir zaman kullanılmaz 19 yüzyılda elektrikli sandalye kullanılmadan önce tartışıldıysa da devreye girmemiştir 1996 yılında Georgia eyaletinin meclis üyesi Doug Teper, elektrikli sandalye yerine giyotin kullanımını önerir ve suçlunun organlarının hastalara bağışlanabileceğini söyler Ancak bu öneri kabul edilmez

Mitler

Giyotinin ilk kullanımından itibaren Dr Guillotin'in umduğu gibi hızlı bir ölüm yolu olup olmadığı tartışma konusu olmuştur Geçmişteki idam yöntemlerinde acı çekmeyle ilgili minik kuşkular olmuştur Ama giyotinin icadıyla, "insancıl" bir ölüm yolu olması dolayısıyla, bu konu ciddi bir biçimde tartışmaya açılmıştır Giyotinin bıçağının kafayı vücuttan çok hızlı ayırması yüzünden kurbanın acı çekme süresini uzatması da olasıydı Bıçağın yeterince çabuk kesmesi, beyne görece ufak bir etki yapması ve küçük bir ihtimal de olsa aniden bilinçsizlik haline geçilmesi de ihtimaller dahilindeydi
İdamları izleyenler, hareket eden gözler ya da oynayan ağızlar hakkında sayısız hikâyeler anlatırdı Hatta Charlotte Corday' in'in kopmuş kafasının ensesine atılan bir tokatta bir kızgınlık ifadesi oluştuğu bile söylenmişti

Canlı kafalar yüzünden bilimadamları bir çok deney yaptı Ancak parmak şıklatmalara ve isimlerin telaffuzuna rağmen herhangi bir tepkiyle karşılaşmadılar Büyük ihtimalle damarların büzülmesi, gibi bir sebepten dolayı kafaların surat ifadelerinin değiştiği söylendi Fakat yine de bununla ilgili şüpheler devam etmektedir

Alıntıdır

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.