Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Kitap Özetleri

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ankarayakup, kadri, karaosmanoğlu

Ankara-Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Eski 11-03-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ankara-Yakup Kadri Karaosmanoğlu



Ankara-Yakup Kadri KARAOSMANOĞLU
KİTABIN ADI :Ankara
KİTABIN YAZARI :Yakup Kadri KARAOSMANOĞLU
YAYINEVİ VE ADRESİ:İletişim Yayınları Cagaloğlu / İSTANBUL
BASIM TARİHİ :6 Basım 1983
KİTABIN ÖZETİ :
Yakup Kadri Karaosmanoğlunun“ Ankara romanı ütopik bir romandır Bu romanda yazarın özlediği, özlemini çektiği geleceğin Ankarası dolayısı ile Türkiyesidir
Cumhuriyet inkılabı ile birlikte Anadolunun yeniden dirilişi yeniden yapılanması gerekmektedir Bu yeni yapı üzerine acil bir şekilde bina inşaa edilmelidir Bunu yapacak olanlar ise dönemin idealist vatansever insanları olacaktır Ankara romanında ise bunu gerçekleştirecek idealist insanların verdiği mücadele anlatılmaktadır Bu idealist insanlar inkılap hareketini özümsemiş, milli şuura sahip karakterlerdir Bu insanlar hayat serüveni içerisinde karmaşık yollardan geçerek romanın son bölümünde bir araya gelirler Kendi hayatlarını geleceğin çağdaş, modern, öz benliği ile çelişmeyen maddi ve manevi varlığını kaybetmeyen, değerleri ile övünen yeni Türk toplumu yaratma mücadelesi içinde geçer
Ankara romanı üç bölümden oluşmaktadır;
Birinci bölüm : Sakarya savaşı öncesi ( 1922ye kadar )
İkinci bölüm : Cumhuriyetin ilanını izleyen yıllar ( 1926ya kadar )
Üçüncü bölüm : Cumhuriyet sonrasının 14 ve 20 Yılları (1937-1943e kadar )
Kısaca söylemek gerekirse romanın konusu bu üç dönemin Ankarasıdır Bu üç bölümdeki olaylar yazarın her bölümde ayrı bir kişilik olarak karşımıza çıkardığı Selma Hanımın çevresinde geçer Selma Hanımın arayışı Ankaranın arayışıdır Yazgısı Ankaranın yazgısıdır Yaşamı da Ankaranın yaşamıdır Selma Hanımın ilişki kurduğu erkekler ise birer simgedirler
Birinci bölüm: Kurtuluş Zaferi ile sonuçlanan, savaş yıllarındaki Ankarayı kısa hatlarla açıklamaktadır Romanın kahramanı olan Selma Hanım hayatını bu üç bölümde üç ayrı erkekle geçiriyor Milli mücadele yıllarında bir banka şefinin karısıdır yerli bir Ankaralı olan Sungurluzade Ömer Efendinin kiracısıdır Kocası Nazifle Ankaranın yabancısıdır İstanbullu hanım için Ankarada hayat tek düze ve sıkıcıdır, yoksulluklarla doludur Ev sahipleri ile birlikte gündelik ev işleri ile meşgul olmaktadır Boş zamanlarında Hatçe Hanım ve Halime Hanım ile sohbet eder Bu sohbetlerinde gündelik Ankara hayatını tüm çıplaklığı ile gözler önüne serer Daha sonraları Nazif Beyin vekil arkadaşı Murat Beyle tanışırlar Murat Beylerle aile ortamı içerisinde karşılıklı davetlerde bulunurlar Bu sırada binbaşı Hakkı Beyle de tanışırlar Hakkı Beyle birlikte Etlikte gezintiye çıkarlar Bu dönemlerde Hakkı Beyin milli mücadele ruhu ve azmi kendisini fazlasıyla etkiler Hakkı Bey artık Selma Hanım için muzaffer bir kumandan, muhterem bir kahramandır Bütün ümitlerin zafere bağlandığı, başka hiçbir şeyin ehemmiyetli olmadığı bu devirde, herkesin mütevazı bir hayatı vardır Yalnız kocası Nazif Beyin milli davaya bir erkekten beklediği heyecan ve alaka ile bağlanmadığını gören Selma Hanım yavaş yavaş kocası Nazif Beyden kopmaya başlar Erkân-ı Harp Binbaşısının fikir ve hareketlerine yakınlık duyar Birinci bölüm Selma Hanımın binbaşının cazibesine kendisini kaptırdığı bir zamanda sonuçlanır
İkinci bölümde Selma Hanım Nazif Beyden boşanmıştır Bu bölüm zaferden sonraki Ankaradır Selma Hanım eski binbaşı emekli Miralay Hakkı Beyin karısıdır Ancak koşullar değişmiş değişen koşullar Cumhuriyet öncesinin kişilerini de değiştirmiştir Hakkı Bey ordudan, Murat Bey vekillikten ayrılmışlardır Artık bu iki insan yeni türeyen bir sınıfın üyesidirler Vurguncu harp zengini şirket meclisi idarelerinde dolaşan, ecnebi gruplarla komisyon işleri yapmaya çalışan Hakkı Beyin yeni yüzüyle karşılaşırız Hakkı Bey milli idealleri bir tarafa bırakmış, maddi refah içerisinde sadece kendi hesabına çalışan, son derece alafrangalaşan Yenişehir garplılığı, batılı hayat tarzının kötü yanlarını almıştır Bu zümreye göre artık halkçılık diye bir dava kalmamıştır Selma Hanım bir süs çiçeği, bir zevk aleti gibi kısır ve avare yaşayıp gitmektedir Her şey kendi dar çevrelerinden kendi acayip zevklerinden ibarettir Her gece çay partileri ve balolar düzenlenir ecnebi iş adamlarıyla dans edilir Eğlenceler tertiplenir Bu bölümde halk ile bu zümre arasında nasıl doldurulmaz bir uçurum açıldığını, inkılabı böyle anlayanları, hep kendi lehlerine çekenlerin eleştirisi yer alır Selma Hanım asıl halka lakayt kalıp acayip bir hayatın egoist zevklerine dalan yeni kocasından da uzaklaşır Bu sırada muharrir olan Neşet Sabit genç kadını görmek için onların bazı alemlerine iştirak eder Selma Hanım bu hayatın acılarını onunla paylaşır Bu hayatın zavallı yüreğinde büyük ıstıraplar yarattığını, bu çıkmaz yoldan biran önce kendini söküp atmakla, kökten tedavi olmak gerektiğini anlar Binbaşı Hakkı Beyden boşanır Bundan sonraki hayatında toplumsal hizmetlerin en değerlisi olan öğretmenlik görevine atılır
Son bölüm yazarın hayalindeki Ankaradır Yazarın bu hayali Cumhuriyetin Onuncu Yıl Dönümü Bayramıyla başlar Gazi Mustafa Kemalin Türk milletine hitabesi, bir devir başlangıcının, bir yeni sabahın ilk işareti gibi olmuştur Türk milleti ilim, imar, iktisat, güzel sanatlar sahasında büyük bir gelişme içerisindedir artık Ankaranın çehresi değişmiştir Yeni stadyumlar, yeşil çimenli sahalar, büyük fabrikalar, büyük binalar , alaca halk yığınları ve coşkuyla kutlanan büyük bir bayram… Selma Hanım basına ayrılmış iskemlelerin birinde dinlenmektdir Bundan sonra egoist bir zümrenin zevkine ve menfaatine karşı şiddetli matbuat hücumu başlamıştır Tiyatro, şiir, edebiyat, karikatür, musiki, hep bize yeni hayatı söyler Halk evleri, Toplumsal Mükellefiyet Teşkilatı yeni hayatın odakları olmuştur Selma Hanım Neşet Sabitle evlenmiş, bu iki insan yeni hayatın imar ve inşasında elele vererek büyük bir aşkla çalışıyor, yeni değerleri halk yığınlarına ¤¤¤ürürler Harf İnkılabı, Tarih Cemiyeti, Yüksek İktisat Enstitüsü, Halk Evleri gibi daha bir çok alanda büyük atılımlar, büyük yenilikler gerçekleşir Selma Hanım ve Neşet Sabit bu on yıl boyunca mutlu bir evlilik yaşarlar Fırsat buldukça Anadolunun muhtelif yerlerine seyahat eder, bu seyahatlerinde gördükleri yerlerin yeni çehresiyle karşılaşırlar Anadolu toprağı, suyu, kırı, bayırı, dağı, taşıyla eşsiz güzelliğiyle cennetten bir parça gibi tasavvur ederler, bundan doyumsuz bir haz alırlar Hele Pınarbaşında düzenledikleri eğlencelerde halk ezgileri ve türküleri çalınır söylenir, sabaha kadar hoşça vakit geçirirler Roman yazarın bu tasavvuruyla son bulur

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.