11-03-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Making Globalization Work - Joseph Stiglitz
Küreselleşme dünya ülkelerini ve halklarını birbirine bağımlı tek bir toplum haline getirmektedir Bu yüzden düşünce ve davranışlarımız da küresel olmalıdır
Küreselleşme birçok şeyi içerir: fikirlerin ve bilginin uluslar arasında akışını, kültürlerin paylaşımını, küresel sivil toplumu ve küresel çevre hareketini Ancak burada ekonomik küreselleşme, yani, ürün ve hizmetler, sermaye, hatta işgücü hareketlerinin artmasıyla dünya ülkelerinin daha yakın entegrasyonu ele alınacaktır
1990larda küreselleşme coşkuyla karşılanmıştı 1990dan 1996ya, gelişmekte olan ülkelere sermaye girişi altı yılda altı kat artmıştı 1995te yarım asırdır beklenen Dünya Ticaret Örgütünün (DTÖ) kurulması, uluslar arası ticarete hukuk kuralları getirecekti Hem gelişmiş, hem de gelişmekte olan ülkeler, herkes kazançlı çıkacaktı
Aralık 1999da Seattleda, daha ileri liberalleşmeye yönelik yeni bir ticaret müzakeresi başlamak üzereyken küreselleşme karşıtı ilk büyük protestoların sahneye konması, açık pazarları savunanlar için tam bir sürpriz oldu Küreselleşme, dünyanın çeşitli yerlerinden insanları küreselleşmeye karşı birleştirmeyi başarmıştı Amerikadaki fabrika işçileri, Çin rekabeti yüzünden işlerinin tehdit altında olduğunu görüyordu Gelişmekte olan ülkelerdeki çiftçiler, Amerikanın yüksek sübvansiyonlu mısır ve diğer ürünleri yüzünden mahsulünü satamadığını görüyordu Avrupadaki işçiler büyük mücadelelerle elde ettikleri hakların küreselleşme adına ellerinden alındığını görüyordu AIDSli hastalar yeni ticaret anlaşmalarının ilaç fiyatlarını adamakıllı yükselttiğini görüyordu Çevreciler doğal mirasımızı korumaya yönelik kanunların küreselleşme ile çiğnendiğini görüyordu Kendi kültürel mirasını korumak ve geliştirmek isteyenler küreselleşmenin buna engel olduğunu görüyorlardı Protestocular, küreselleşmenin herkesin yararına olacağı iddiasını kabul etmiyorlardı
|
|
|