|
|
Konu Araçları |
atasözleri, kitabı, tavsiyesi, türkçesinde, türkiye |
Türkiye Türkçesinde Atasözleri Kitabı Tavsiyesi |
11-03-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Türkiye Türkçesinde Atasözleri Kitabı TavsiyesiTürkiye Türkçesinde Atasözleri Kitabı Tavsiyesi Çocuklarımız artık masallarla büyümüyor Hafızalarımızda ve hayatımızda manilere, tekerlemelere yer ayırmıyoruz Sözlü kültürümüzün yok olup gitmeye başladığı bugünlerde bir akademisyen atasözlerimizin peşine düştü Kaynaklarda ve halk hafızasında dağınık duran 18 bin 838 atasözünü bir araya getirdi, hem de anlamlarıyla beraber Uzun metinlerin okunmadığı, anlatılmadığı ve dinlenmediği günümüzde insanların sözlü edebiyata ilgisi de yok Artık deyimler eskisi kadar etkili değil, çocuklar masallarla büyümüyor Peki 'Ezberden kaç atasözü söyleyebilirsiniz?' diye sorsak On? Yirmi? Otuz? Bildiğimiz bir şey birçoğumuzun elli atasözünü arka arkaya sıralayamayacağımız Sözlü kültürün yok olduğu günümüzde bir akademisyen atasözlerimizin peşine düştü ve Orhun abidelerinden Divan-ı Lügati't Türk'e, cönklerden akademik tezlere geniş bir alana dağılmış 18 bin 838 atasözünü anlamlarıyla birlikte bir araya getirdi Yıllar süren bir çalışmanın ardından oldukça kalın bir kitapla karşımıza çıkan Nurettin Albayrak'ın Türkiye Türkçesinde Atasözleri (Kapı Yayınları) kitabından bahsediyoruz Piyasadaki atasözü sözlüklerine hiç benzemeyen, içinde yılların emeğini barındıran 1140 sayfalık bu eser, unuttuğumuz yahut unutmak üzere olduğumuz binlerce atasözünü sayfalarına buyur etmiş Üstelik eserin içindeki her bir atasözü, farklı kaynaklardan teyit edilip en doğru hali yazıya geçirilmiş Bir akademisyenin ciddiyetiyle vücut bulan kitap, kütüphanelerin kaynak kitapları arasında durması gerekenlerden Tam anlamıyla bir sözlük olan kitapta bir kavramla ilgili binlerce yıldan beri toparlanarak oluşmuş atasözlerinin büyük kısmı bulunuyor Orhun Yazıtları'ndan günümüze atasözleri Nurettin Albayrak'ın kitabında sözlük kısmına geçmeden evvel 42 sayfalık bir metinle, atasözleri hakkında detaylı bilgi veriliyor Albayrak, savdan darb-ı mesel'e oradan da atasözlerine uzanan 'söz' yolculuğunu detaylarıyla anlattıktan sonra kitaba atasözü, vecize ve kelam-ı kibar ayrımına yer vererek devam ediyor Konu ile ilgili en ince ayrıntıları atlamadan ele alan Albayrak'ın çalışmasında dikkat çeken bir diğer nokta bibliyografya bölümü Yaklaşık 36 sayfalık bölümde onun bu eseri hazırlarken yararlandığı kaynaklar yer alıyor Geniş bir tarama ve dikkatli bir çalışmanın mahsulü olan kitabın asıl kısmı bundan sonra başlıyor Harf sırasına göre tasnif edilmiş ve numaralandırılmış atasözlerinin içinde günlük hayatımızda kullandıklarımız da var; bir şekilde unuttuğumuz hiç bilmediğimiz de Albayrak, oldukça geniş bir dönemi incelemeye kalkışmış Bu yüzden kitap binlerce atasözünün birleştiği bir atasözü deryasına dönmüş Hayatımızdan çıkmaya yüz tutan söz dağarcığını toplu bir şekilde yazıya döken Albayrak'ın kitabı bu konuda referans olabilecek bir çalışma haline gelmiş Ayrıca yazar kitabın sonuna bir de sözlük koymayı ihmal etmemiş Böylece okurlar, atasözleri içindeki anlamı bilinmeyen kelimelere kitabın son kısmındaki sözlükten bakarak vâkıf olabilecek Sözlüğün ardından yer verilen indeks kısmı ise böylesi bir çalışmada okurun işini daha da kolaylaştırıyor Kütüphanelere gerekli sözlü kültür kaynağı Nurettin Albayrak, kullandığı dille sadece edebiyatçıları ya da konuya vakıf olanları merkeze almıyor Kitabın içindeki atasözlerinden kuramsal bilgilere kadar her şey ilköğretim öğrencilerinin bile anlayabileceği seviyede Bu yönüyle birkaç neslin birden ilgisini çekebilecek eser yıllar sonra vazgeçilmez kaynaklar arasında yer bulacağa benziyor Nurettin Albayrak'ın deyim ve atasözleri konusunda yaptığı tanım ve atasözü seçimi ise bu alanda yeni bir yorum sayılabilir Yazar kitabın teorik kısmında halkın hafızasındaki atasözlerinin bu çalışmadakinden binlerce fazla olduğunu söylüyor Yine de binlerce atasözünün onların arasından sıyrılıp korumaya alınması ve doğru anlam ve okunuşlarıyla incelenmesi sözlü kültür hazinemizin talihi sayılabilir Darısı diğer söz varlıklarımızın başına Sizin için seçtiklerimiz Allah deveye kanat verseydi damı taşı dağıtırdı Allah birine yürü ya kulum dedi mi, Tosya'ya sâi olur Aba vakti aba alan, yaba vakti yaba alan yanılmazmış Bacanın eğriliğine değil dumanın doğruluğuna bak Bir itin kuyruğu ne kadar büyük olsa, kendi arkasını örter Bir kere aksamakla devenin boynu vurulmaz Borç uzayınca kalır, dert uzayınca alır Boş çuval ayakta (dik) durmaz Dağına bakar kar verir, bağına bakar bar verir Eğilip su içme el var iken, yalnız yola çıkma, el var iken Evinde ölüsü olan bir defa (bir gün), delisi olan her gün ağlarmış Fukaradan sakın geç, devletliden dokun geç Hayvan yularından, insan ikrarından (sözünden) tutulur Helayı taşlayan kokusuna katlanır YUSUF GÜNDÜZ |
|