Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Kitap Özetleri

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ailesi, buddenbrook, özeti

Buddenbrook Ailesi - Özeti

Eski 11-03-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Buddenbrook Ailesi - Özeti



BuddenBrook Ailesi Kıtabı Ozeti
Thomas Mannın bütün bir 20 yüzyıl boyunca çokça tartışılan romanı Buddenbrooklar, altbaşlığında da belirtildiği gibi Bir Ailenin Çöküşünü anlatır Hikâye 1835 yılında, Buddenbrook ailesinin yeni evlerindeki bir davetle başlar On bölüme yayılan ve ağır ağır akan bu sahnede, Buddenbrook ailesi, aralarındaki ilişkiler, dostları, ilgi alanları ve dönemin burjuva kültürü sergilenir İhtiyar Johannın yönettiği Buddenbrooklar, yüz yıllık bir geçmişe sahip şirketleriyle Baltık Denizi sahilindeki Lübeck eyaletinde buğday ticaretiyle uğraşan saygın bir ailedir
Üvey abisi Gotthald, babasının muhalefetine rağmen bir esnaf ailesinin kızı ile evlendiği için şirketin/ailenin reisliği Jeana geçer Jean, karısı Elizabeth, çocukları Thomas, Chirstian, Antonie ve Caradan müteşekkil aile, kimileri uzaktan akrabaları olan evin hizmetkâr kadrosuyla birlikte başlangıçta mutlu ve güvenli bir hayat sürdürürler Ancak çocuklar büyüdükçe bu tablo yavaş yavaş bozulacaktır Mesela küçük oğul Christian ailenin hasletlerine hiç sahip değildir Sanata, eğlenceye, bohem hayata düşkünlüğü onu her türden ticari faaliyetten uzaklaştırır Kızlardan Tony, ailenin ısrarıyla yıldızı yeni yeni parlayan bir tüccarla evlendirilir Ancak bu evliliği Buddenbrookların servetinden yaralanmak için yapmış olan kocası kısa sürede iflas edecek, Tony küçük kızı Erica ile birlite eve dönecektir Yıllar sonra bir kez daha deneyeceği evlilik de mutluluk getirmeyecekir Tonye En küçük kız Claranın kişiliği hiç gelişmez Rigalı bir din adamı ile evlenerek aileden uzaklaşır
19 yüzyılın özeti
Romanın ana karakteri Thomastır Daha genç yaşta ticarete olan ilgi ve becerisiyle, ailenin adına yakışır tavırlarıyla şirketin yönetimini üstlenir Başarılı da olacaktır Thomas; iş hacmini genişletir, kendi sınıfından güzel bir kadınla evlenir, eyalet meclisine seçilir, servetini gözler önüne seren yeni bir ev yaptırır Ne var ki geçen yıllar yıpratmıştır Thoması İş hayatındaki kimi kayıpların da etkisiyle güveni zedelenir, kabuğuna çekilir Ne kardeşleriyle ne de ticaret yerine sanata düşkün oğlu ve karısıyla iletişim kurabilecek, okuduğu Schopenhauer makalelerinin de etkisiyle karanlık düşüncelere dalacaktır Onun için “ölüm artık, kendisini, derin bir neşe, cezbedici bir tatlılık, zincirlerin gevşetilmesi, hazin hataların telafi edilmesi” anlamına gelmektedir Talihsiz bir kazayla gelen ölümü ailenin sonunu hazırlayacaktır Dördüncü nesil Buddenbrooklar, Thomasın oğlu Hana ve Tonynin kızı Erica, değil şirketi sürdürmek kendi hayatlarını idame ettirmek gücüne bile sahip değildirler Takvim 1870′leri gösterip Lübeck eyaleti ulus devletin bir parçası olurken Buddenbrocklar bir daha bir araya gelmemek üzere dağılırlar…
Thomas Mannın henüz yirmi beş yaşındayken tamamladığı Buddenbrooklar, gerek biçimsel gerekse de ele aldığı meselelerle roman sanatının en güçlü örneklerinden birisidir 1900 yılında yayımlanan roman, sadece geçen yüzyılla değil o yüzyılda en parlak ürünlerini veren klasik roman geleneğiyle de görkemli bir hesaplaşmadır Hesaplaşmayı geleneğin içinde yapar Mann Geçmişin, canlılığını artık yitirmiş bir geleneğin anlatım kalıplarını kullanması ironiktir; ölmekte olan bir üslupla çürümekte olan bir sınıfı tahlil edecektir “Bu ürkek ve isteksiz malzemeye yeni ve inandırıcı bir bütünlük kazandırmak büyük bir çabayı, uzun boylu düşünmeyi ve engin bir hayalgücünü gerektirir
Lucas, Adorno, Benjamin, Jameson gibi Marksist eleştirmenlerin Thomas Mann ve romanlarına pek çok açıdan ilgi duyduklarını biliyoruz İlginin ilk nedeni Mannın gerçekçiliği olsa da, Buddenbrooklar otobiyografik öğelerin bir edebiyat ürününe nasıl yedirileceğini göstermesi açısından da dikkat çekicidir Her ne kadar dili, üslubu ve kurgusuyla, yazarın bireysel tarihinden kesin biçimde ayrılmış olsa bile, Thomas Mannla karakteri Thomas arasında benzerlikler arayanların sayısı az değildir Aslında aile tarihleriyle ilgilenen yazarların ilk karşılaşacakları tehlike budur Oysa iyi bir yazarın yaratıcılığının bizzat yaşanmış olaylarla ilişkisi kurulamaz; bunlar yazar ve metninin sadece malzemeleri olabilirler Evet, 1920′lerde Paris Günlüğünde “Ben bir burjuvayım kuşkusuz” diyen Thomas Mann da kendisiyle kahramanı arasında bir benzerlik kurmuştur Ne var ki bu sadece sınıfsal bir benzerliktir Manna göre, “burjuva düzeninin bugünkü durumunu aralamak, bu düzenin dışına çıkmayı, yeni güçlerin farkında olmayı gerektirir Kişinin kendini tanımasını edilgin bir tutum sanmak saçmadır Kendini yakından tanıyan hiç kimse aynı insan olarak kalamaz
Toplumsal alegori
Yazarla yazdıkları arasında ilişkiler kurmak yerine tam da bu sözlerden yola çıkmak, Mannın -hikâyesinin- imâ ettiği oto-portreden nasıl da başka yöne saptığına, kendisini nasıl gizlediğine işaret etmek gerekir “Mannın ironisinin hiç de önemsiz olmayan işlevlerinden biri, aynı anda hem bu gizlenmeyi sürdürmek hem de onu dilsel olarak itiraf ederek yadsımaktır
Yazar, söz konusu çelişkiyi -mekânda, zamanda, karakter ve ayrıntılarda- belli bir tarihsel ve toplumsal gerçekliğe sıkı sıkıya bağlı kalarak aşar 19 yüzyıl Almanyasının tarihini mensubu olduğu burjuvazinin bakış açısından aktarır Değerli eşyalar ve sanat eserlerleriyle süslü ihtişamlı malikanelerinde yaşayan zengin tüccar ailelerinin dünyasıdır bu İçine doğdukları, içinde biçimlendikleri, koruyup geliştirerek kendilerinin de biçimlendirdiği bir dünyanın insanlarını doğalcılığa yakın bir tavırla resmeden Mann, ne karakterlerini ne dünya görüşlerini ne de kapitalist sistemi doğrudan eleştirir Dolaysızca ortaya dökülmeyen eleştirisi çok daha köktendir O, tasvir ettiği dünyanın insan hayatlarına yaptığı yıkıcı etkileri sergilemekle yetinecektir Ahlaki değerlerin maddi değerlerce belirlendiği bir toplum hayatı içinde özgürlüğünü yitirmiş insanların ruh hallerini ayrıntılı biçimde tahlil eder, bu insanları yine somut bir toplumsal ortam içine yerleştirir Birey ve toplum arasındaki diyalektik ilişkiyi yakalamıştır
Güçlü ve zengin burjuva ailesinin çöküş hikâyesi, Thomas Mannın alegorik bir yazar olduğu bilgisiyle okunmalıdır Romanda yer alan her bir eşya, her bir karakter ve karakterler arasındaki ilişkiler Mannın burjuva toplum çözümlemesinde işlevsel bir rol oynar Kadının gerek maddi gerek manevi açıdan ikincil kaldığı ataerkil aile, bu toplumsal düzenin en küçük ama en karakterisitik parçasıdır Sahip olunan ve yitirilen aile evinin simgeselliği hemen fark edilir Sadece birinci derecede önemli burjuva karakterlerle de sınırlı kalmaz hikâye; onların bakış açısıyla toplumun diğer sınıf ve katmanları da canlandırılırken toplumsal farklılıklar, zaaf ve çelişkiler, ahlak ve değer yargıları da ortaya çıkar Buddenbrookların akrabaları bile olsa yanlarında çalışan insanlar üzerinde kurdukları mutlak hakimiyet, hem halk hem aristokrasi karşısında duydukları huzursuzluk, sanatçı ve entelektüellerle yakınlıklıkları, bunların hepsi, 19yüzyıl Almanyasının toplumsal tablosunu tamamlarlar…
Altı yüz sayfayı aşan bir romanda ele alınacak, uzun uzun tartışılacak daha pek çok motif var Ve elbette Mannın kimilerince biçimciliğe varan titiz işçiliğini, kusursuz kurgusunu, sonraki romanlarında da göreceğimiz o parlak üslubunu da unutmamak gerekir Tam bu noktada, Kasım Eğit ve Yadigar Eğit imzalı çevirinin Thomas Mannın sanatına çok yakıştığını da söylemeliyim

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.