![]() |
Ahmet Hamdi Tanpınar-Şair,Romancı |
![]() |
![]() |
#1 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Ahmet Hamdi Tanpınar-Şair,RomancıAhmet Hamdi Tanpınar-Şair,Romancı Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının en özgün şair, romancı, öykücü ve denemecilerinden biri (1901-1962) Ahmet Hamdi Tanpınar'dır ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul'da doğan Ahmet Hamdi İlk ve ortaöğrenimini, kadı olan babasının görev yaptığı çeşitli kentlerde tamamladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1930-32 yılları arasında Ankara'da Gazi Terbiye Enstitü-sü'nde (bugün Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi) edebiyat öğretmeni olarak çalıştıktan sonra İstanbul'a Kadıköy Lisesi'ne edebiyat öğretmeni olarak geldi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ahmet Hamdi Tanpınar ilk şiirini 1920'de Celal Sahir'in (Erozan) çıkardığı Altıncı Kitap dergisinde yayımladı ![]() ![]() ![]() ![]() Ulusal Kurtuluş Savaşı sırasında öğretmenleri ve sınıf arkadaşlarıyla çıkardıkları Dergâh dergisi iki kuşağı, ustalarla genç sanatçıları bir araya getirmekteydi ![]() ![]() önemli bir kültür alanım oluşturuyordu ![]() ![]() ![]() Ahmet Hamdi Tanpınar'ın ilk öykü kitabı Abdullah Efendinin Rüyaları (1943) adını taşır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ahmet Hamdi Tanpınar'ın ilk romanı Mahur Beste (1975), Osmanlı Devleti'nin son dönemlerinde yaşayan seçkin bir çevreyi ele alır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu romanında Ahmet Hamdi mütareke yıllarındaki İstanbul'u sergiler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Ahmet Hamdi Tanpınar-Şair,Romancı |
![]() |
![]() |
#2 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Ahmet Hamdi Tanpınar-Şair,RomancıBURSA'DA ZAMAN Bursa'da bir eski cami avlusu, Küçük şadırvanda şakırdıyan su; Orhan zamanından kalma bir duvar ![]() ![]() ![]() Onunla bir yaşta ihtiyar çınar Eliyor dört yana sakin bir günü ![]() Bir rüyadan arta kalmanın hüznü İçinde gülüyor bana derinden ![]() Yüzlerce çeşmenin serinliğinden Ovanın yeşili göğün mavisi Ve mimarîlerin en ilâhisi ![]() Bir zafer müjdesi burda her isim: Sanki tek bir anda gün, saat, mevsim Yaşıyor sihrini geçmiş zamanın Hâlâ bu taşlarda gülen rüyanın ![]() Güvercin bakışlı sessizlik bile Çınlıyor bir sonsuz devam vehmiyle ![]() Gümüşlü bir fecrin zafer aynası, Muradiye, sabrın acı meyvası, Ömrünün timsali beyaz Nilüfer, Türbeler, camiler, eski bahçeler, Şanlı hikâyesi binlerce erin Sesi nabzım olmuş hengâmelerin Nakleder yâdını gelen geçene ![]() Bu hayâle uyur Bursa her gece, Her şafak onunla uyanır, güler Gümüş aydınlıkta serviler, güller Serin hülyasıyla çeşmelerinin ![]() Başındayım sanki bir mucizenin, Su sesi ve kanat şakırtılarından Billûr bir âvize Bursa'da zaman ![]() Yeşil türbesini gezdik dün akşam, Duyduk bir musikî gibi zamandan Çinilere sinmiş Kur'an sesini ![]() Fetih günlerinin saf neşesini Aydınlanmış buldum tebessümünle ![]() İsterdim bu eski yerde seninle Başbaşa uyumak son uykumuzu, Bu hayâl içinde ![]() ![]() ![]() Çepçevre kaplasın bu ziya, bu renk, Havayı dolduran uhrevî âhenk ![]() ![]() Bir ilâh uykusu olur elbette Ölüm bu tılsımlı ebediyette, Belki de rüyâsı bu cetlerin, Beyaz bahçesinde su seslerinin ![]() Ahmet Hamdi TANPINAR NE İÇİNDEYİM ZAMANIN Ne içindeyim zamanın, Ne de büsbütün dışında; Yekpare, geniş bir anın Parçalanmaz akışında ![]() Bir garip rüya rengiyle Uyuşmuş gibi her şekil, Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil ![]() Başım sükutu öğüten Uçsuz bucaksız değirmen; İçim muradına ermiş Abasız, postsuz bir derviş ![]() Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim, Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim ![]() Ahmet Hamdi TANPINAR BÜTÜN YAZ Ne güzel geçti bütün yaz, Geceler küçük bahçede ![]() ![]() ![]() Sen zambaklar kadar beyaz Ve ürkek bir düşüncede, Sanki mehtaplı gecede, Hülyan, eşiği aşılmaz Bir saray olmuştu bize; Hapsolmuş gibiydim bense, Bir çözülmez bilmecede ![]() Ne güzel geçti bütün yaz, Geceler küçük bahçede ![]() Ahmet Hamdi TANPINAR BAŞIMIZIN ÜSTÜNDE BİR BULUTUN Başımızın üstünde bir bulutun Güneşe asılmış gölgesi, Uzakta toz halinde dağılan Yoğurtçu sesi, Gün bitmeden başladı içimizde Yarınsız insanların gecesi ![]() Ahmet Hamdi TANPINAR YAĞMUR Uyu! Gözlerinde renksiz bir perde, Bir parça uzaklaş kederlerinden ![]() Bir ruh gülümsüyor gibi derinden, Mehtabın ördüğü saatler nerde? Varsın bahçelerde rüzgar gezinsin, Yağmur ince ince toprağa sinsin, Bir başka alemden gelmiş gibisin, Dalmış gözlerinle pencerelerde ![]() Ahmet Hamdi TANPINAR HATIRLAMA Sen akşamlar kadar büyülü, sıcak, Rüyalarım kadar sade, güzeldin, Başbaşa uzandık günlerce ıslak Çimenlerine yaz bahçelerinin ![]() Ömrün gecesinde sükun, aydınlık Boşanan bir seldi avuçlarından, Bir masal meyvası gibi paylaştık Mehtabı kırılmış dal uçlarından ![]() Ahmet Hamdi TANPINAR SELÂM OLSUN Selâm olsun bizden güzel dünyaya Bahçelerde hâlâ güller açar mı? Selâm olsun sonsuz güneşe, aya Işıklar, gölgeler suda oynar mı? Hepsi güzeldi kar, tipi, fırtına Günlerin geçişi ardı ardına ![]() Hasretiz bir kanat şakırtısına Mavi gökte kuşlar yine uçar mı? Uzak, çok uzağız şimdi ışıktan, Çocuk sesinden, gül ve sarmaşıktan, Dönmeyen gemiler olduk açıktan, Adımızı soran, arayan var mı? ![]() ![]() ![]() Ahmet Hamdi TANPINAR MAVİ, MAVİYDİ GÖKYÜZÜ Mavi, maviydi gökyüzü Bulutlar beyaz, beyazdı Boşluğu ve üzüntüsü İçinde ne garip yazdı ![]() ![]() ![]() Garip, güzel, sonra mahzun Işıkla yağmur beraber, Bir türkü ki gamlı, uzun, Ve sen gülünce açan güller, Beyaz, beyazdı bulutlar, Gölgeler buğulu, derin; Ah o hiç dinmeyen rüzgâr Ve uykusu çiçeklerin ![]() Mor aydınlıkta bir çınar Veya kestane dibinde; Mahmur süzülen bakışlar İkindi saatlerinde ![]() ![]() ![]() Birden gülümseyen yüzün Sabahların aynasında Ve beni çıldırtan hüzün İki bakış arasında ![]() Ahmet Hamdi TANPINAR EŞİK Bu yekpâre akış, durgun, derinden ![]() ![]() ![]() Her aynada yalnız kendi görünen Bu yüz ve şifasız hüznü eşyanın Kendi cevherinde mahpus bir ânın Dağıttığı dünya hep yaprak yaprak, Dalgın, unutulmuş sesleri uzak Bir uykudan bana tekrar dönenler, İçimde, dışımda hep aynı çember! Bin elmas parıltı oyun ve halka Küçük ve hiç değişmez dalgalarla Bende bana meçhul akşamlar yoklar! Gülen ve gömülen gölge ufuklar Acayip davetlerin rüzgârında Her lâhza yine kendi sularında! ![]() ![]() ![]() Uzakta, aya çok yakın bir yerde, Çılgın ve muhteşem harabelerde, Büyük sükûtların fırtınası var ![]() Mermer duvarlarda kırılmış sazlar, Çok genç uçuşunda ve hangi haşin Yıldıza gülerek çarptığı için Alnında bir siyah nokta geceden Kovulanlar ışık bahçelerinden, Bütün ayrılıklar hepsi orada Bu çıplak, ümitsiz ve saf duada ![]() Ve bir kadın beyaz, sakin, büyülü Göğsünde kanıyan bir zaman gülü Mahzun bakışlarla dinler derinde Olup olmamanın eşiklerinde ![]() Garip telâşını, binlerce fecrin Ocağında nezir güvercinlerin Hülyâm o kıvılcım ve kül yağmuru Çırpınır bu beyaz mahşere doğru! Ey hiç şaşmayan göz, büyük atmaca Gölgesi güneşin üstünde uçan Dişi kuyruğunda ebedî yılan, Ve üstüste rüyâ! Bir ses yavaşça, Bir ses, bin uykudan mahmur ve zengin Zümrüt usaresi maviliklerin Suların üstünde arar kendini Yoklar, ömrün bütün sahillerini Çizgiler silinir, ufuk bir beyaz Çin kâsesi olur, toprak, yosun, saz Hep birden tutuşur, nârin kemerler Alevden sütunlar, altın, mücevher, Ah bu çılgın yağma ![]() ![]() ![]() Ve çıplak aynası ufkun tekrarlar Büyük masalını aydınlıkların ![]() Elele bir oyun bugün ve yarın Bütün pınarlara koştum cevap yok Tekrar bana döndü her attığım ok Her çığlık önümde tutuştu, yandı Tahtayı kurt oydu, taş yosunlandı, Yabanî otlarla örtüldü duvar ![]() ![]() ![]() İlhamlı çehresi hilkatin sular Kaç kere değişti önümde böyle, Birbiri ardınca gün ve mevsimle ![]() ![]() ![]() Ve kaç kere bahar güldü derinde Güllerin kanıyan bekâretinde Taze gülüşüyle toprağın suyun ![]() ![]() ![]() Tılsımlı kadehi her susuzluğun Ey şafaktan, sırdan, arzudan hayâl Yıldızların bize ördüğü masal Kaç kere yarattım tenhada seni Beyaz kollarını, sıcak buseni ![]() ![]() ![]() Bakışın, gülüşün, neş'en ve hüznün Ay altında bir gül nağmesi yüzün ![]() ![]() ![]() Evet çok bekledim, kaç kere hazan, Dinç atlar koşturdu boş ufuklardan Yeleler alevli, ağız köpüklü, Bulutlar bir kanlı hiddetle yüklü Geçtikçe batıya doğru önümden Zâlim ümitlerle ürperirdim ben, Duyardım her an uzlette bir yeni Âlemin yıkılıp devrildiğini Çılgın mahşerinde ses ve renklerin ![]() ![]() ![]() Benden sor sırrını mesafelerin Benden sor ve benden dinle akşamı ![]() ![]() ![]() Rabbim bu sonsuzluk ve onun tadı ![]() ![]() ![]() Bir ses yavaşça der, bırak yalvarsın, Hayat bu kapıda ![]() ![]() ![]() Nakışlar gülmesin beyaz taşında Ölüme benzeyen bu susuzluğun Çağlayan hayâller yeter başında ![]() ![]() ![]() Bir fikir, bir şekil dalında olgun Bu ağır sallanan hazan meyvası, Gurbet, mendillerin çırpınan yası, Yüzler ki bir uzak müjdeye benzer, Her türlü ışığa kapanmış gözler, Her şey, hepsi, gülen, susan, kamaşan Rengiyle toplanır bende ve akşam Rüzgârla tarümar, mevsimle sarhoş Gelir ta kalbimde düğümlenir ![]() ![]() ![]() -Boş ![]() ![]() ![]() Boş ve ümitsizdir akşamın hüznü Bu tenha çeşmede bir an yüzünü Seyredenler altın sazlar içinde Ruh muammasının ürperişinde Kaybolmuş sanırlar kendilerini ![]() ![]() ![]() Bırak bu tesadüf bahçelerini ![]() ![]() ![]() Hakikat çok uzak, karanlık, derin Bir dille konuşur, büyük köklerin Toprakla ezelden karışmış dili! Geceyle ölümdür asıl sevgili Bu ikiz aynada toplanır yollar Karanlık yaratır, ölüm tamamlar ![]() Kaçalım seninle biz de geceye Ölümün kardeşi saf düşünceye ![]() ![]() ![]() Yeter büyüsüne aldandığımız Güneşin ![]() ![]() ![]() Kendi aynasında gülsün, gerinsin Güvercin topuklu sükût gezinsin ![]() Ahmet Hamdi TANPINAR ANNEM İÇİN Bir günümüz bile sensiz geçmezken Şimdi mezarına hasretiz anne ![]() ![]() ![]() Issız bir mezarlık, kimsesiz bir yer Gölgesinde ulu, loş bir mâbedin Bir yığın toprakla bir parça mermer Sırrıyla haşr olmuş orda ebedin ![]() Bir yığın toprakla bir parça mermer, Üstünde yazılı yaşınla, adın; Baş ucunda matem renkli serviler Hüznüyle titreşir sanki hayatın ![]() Seni gömdük anne yıllarca evvel Göz yaşlarımızla bu ıssız yere Kimsesiz bir akşam ziyaya bedel Matem dağıtırken hasta kalblere ![]() Kimsesiz bir akşam, ezelden yorgun Hüznüyle erirken Dicle de sessiz, Öksüzlük denilen acıyla vurgun Bir başka ölüydük bu toprakta biz ![]() Ahmet Hamdi TANPINAR HER SEY YERLİ YERİNDE Her sey yerli yerinde; havuz basinda servi Bir dolap gicirdiyor uzaklarda durmadan, Esya aksetmis gibi tilsimli bir uykudan, Sarmasiklar ve bocek sesleri sarmis evi Her sey yerli yerinde; masa, surahi, bardak, Serpilen aydinlikta dallarin arasindan Buyulenmis bir ceylan gibi bakiyor zaman Sessizlik dokuluyor bir yerde yaprak yaprak ![]() Biliyorum golgede senin uyudugunu Bir deniz magarasi kadar kuytu ve serin Hazlarin aleminde yumulmus kirpiklerin Yuzunde bir tebessum bu agir ogle sonu ![]() Belki ruyalarindir bu taze acmis guller, Bu yumusak aydinlik dallarin tepesinde, Bitmeyen ask turkusu kumrularin sesinde, Ruyasi omrumuzun cunku esyaya siner ![]() Her sey yerli yerinde; bir dolap uzaklarda Azapta bir ruh gibi gicirdiyor durmadan, Bir seyler hatirliyor belki maceramizdan Kuru guz yapraklari ucusuyor ruzgarda ![]() Ahmet Hamdi Tanpınar BİR GÜL BU KARANLIKLARDA Bir gül bu karanlıklarda Sükute kendini mercan Bir kadeh gibi sunmada Zamanın aralığından ![]() Başında bu mucizenin Sesler, kokular ve renkler Ebediyete kadar derin Bir anın vadiyle bekler ![]() Ve diyor fecirden berrak Sesiyle her ürperişte Geceyi yumuşatarak Bütün gözyaşlarım işte ![]() Serinletmesin, ne çıkar Bu ümitsiz yalvarışı Hiç bir meyve ve pınar Ne de günlerin akışı ![]() Yetmez mi bu müjde sana Aydınlatırsam alnını Ben her rüyayı zamana Taşıyan yıldız kervanı ![]() Ahmet Hamdi Tanpınar
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Ahmet Hamdi Tanpınar-Şair,Romancı |
![]() |
![]() |
#3 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Ahmet Hamdi Tanpınar-Şair,Romancı![]() ![]() İlk şiiri 1920’ de yayımlanmıştı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tanpınar’ın başlıca eserleri şöyledir ![]() Hikaye kitapları: Abdullah Efendinin Rüyaları (1943), Yaz Yağmuru (1955), Hikayeler (1983) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çeşitli baskıları olan eserleri Dergah Yayınları’ nda toplanmaktadır ![]() ![]() ŞİİRLERİNDEN BAZILARI BURSA`DA ZAMAN Bursa`da bir eski cami avlusu, Mermer sadirvanda sakirdiyan su ![]() Orhan zamanindan kalma bir duvar… Onunla bir yasta ihtiyar cinar, Eliyor dört yana sakin bir günü; Bir rüyadan artakalmanin hüzünü Icinde, gülüyor bana derinden, Sanki bir hatira serinliginden, Ovanin yesili, gögün mavisi, Ve mimarilerin en ilahisi… Bir zafer müjdesi burda her isim, Yekpare bir anda gün, saat, mevsim, Yasiyor sihrini gecmis zamanin, Hala bu taslarda gülen rüyanin, Güvercin bakisli sessizlik bile Cinliyor bu gecmis zaman vehmiyle ![]() Gümüslü bir fecrin zafer aynasi, Muradiye, sabrin aci mehvasi, Ömrümün timsali beyaz nilüfer, Türbeler, camiler, eski bahceler ![]() Sanli menkibesi binlerce erin, Sesi arsa cikan hengamelerin Nakleder yadini gelen gecene… Bu hayalde uyur Bursa her gece: Her sabah onunla uyanir, güler Gümüs aydinlikta serviler güller Serin hulyasiyle cesmelerinin; Basindayim sanki bir mucizenin Su sesi ve kanat sakirtisindan, Billur bir avize Bursa`da zaman ![]() Yesli türbesini gezdik dün aksam; Duyduk bir müsiki gibi zamandan ![]() Cinilere sinmis Kur`an sesini; Fetih günlerinin saf nes`esini, Aydinlanir gördüm tebessümünle… Isterdim bu eski yerde seninle Bas-basa uyumak son uykumuzu Bu sükün icinde… Ve ufkumuzu, Cepcevre kaplasin bu ziya, bu renk, Havayi doldursun uhrevi ahenk ![]() Bir ilah uykusu olur elbette Ölüm bu tilsimli ebediyette, Belki de rüyasi eski cedlerin, Beyaz bahcesinde su seslerinin ![]() YAGMUR Uyu! gözlerinde renksiz bir perde, Bir parca uzaklas kederlerinden Bir ruh gülümsüyor gibi derinden ![]() Meh-tabin ördügü saatler nerde? Yarsin bahcelerde rüzgar gezinsin, Yagmur ince ince topraga sinsin, Bir baska alemden gelmis gibisin, Dalmis gözlerinle pencerelerde ![]() BIR GÜN ICADIYE`DE Bir gün Icadiye`de veya Sultantepe`de, Bir beste kanatlanir, birden oldugun yerde Bir kainat acilir, genis, sonsuz, büyülü, Bu günün rüzgarinda yikanan mazi gülü Dagilir yaprak yaprak hayalindeki suya Bir baska gözle bakarsin ömür denen uykuya ![]() Belki en hulyalisi duydugun masallarin O safak saltanati korularda dallarin Her ufku tek basina bekleyen eski camlar Bir sir gibi ömründen sizdirilmis aksamlar, Ardicla kestanenin her yillik macerasi Harap mezarliklarda ölülerin duasi Gelir ve tekrar dogar ölmüs sandigin aska Anlarsin ölüm yoktur gecen zamandan baska ![]() ESIK Bu yekpare akis, durgun, derinden… Her aynada yalniz kendi görünen Bu yüz ve sifasiz yüzü esyanin Kendi cevherinde mahpus bir anin Dagittigi dünya hep yaprak yaprak, Dalgin, unutulmus sesleri uzak Bir uykudan bana tekrar dönenler, Icimde, disimda hep ayni cember ![]() Bin elmas parilti oyun ve halka Kücük ve hic degismez dalgalarla Bende bana mechul aksamlar yoklar ![]() Gülen ve gömülen gölge ufuklar Acayip davetlerin rüzgarinda Her lahza yine kendi sularinda… Uzakta, aya cok yakin bir yerede, Cilgin ve muhtesem harabelerde, Büyük sukutlarin firtinasi var ![]() Mermer duvarlarda kirilmis sazlar, Cok genc ucusunda ve hangi hasin Yildiza gülerek carptigi icin Alninda bir siyah nokta geceden Kovulanlar isik bahcelerinden, Bu ciplak, ümisiz ve saf duada ![]() Ve bir kadin beyaz, sakin büyülü Gögsünde kaniyan bir zaman gülü Mahzun bakislarla dinler derinde Olup olmamanin esiklerinde Garip telasini binlerce fecrin Ocaginda nezir güvercinlerin Hülyam o kivilcim ve kül yagmuru Cirpinir bu beyaz mahsere dogru ![]() Ey hic sasmayan göz, büyük büyük atmaca Gölgesi günesin üstünde ucan Disi kuyrugunda ebedi yilan, Ve üstüste rüya ![]() Bir ses yavasca, Bir ses, bin uykudan mahmur ve zengin Zümrüt usaresi maviliklerin Sularin üstünde arar kendini Yoklar, ömrün bütün sahillerini Cizgiler silinir, ufuk bir beyaz Cin Kasesi olur, toprak, yosun, saz Hep birden tutusur, narin kemerler Alevden sütunlar, altin mücevher, Ah bu cilgin yagma ![]() ![]() Ve ciplak aynasi ufkun tekrarlar Büyük masalini aydinliklarin El ele bir oyun bugün ve yarin Bütün pinarlara kostum cevap yok Tekrar bana döndü her attigim ok Her ciglik önümde tutustu yandi Tahtayi kurt oydu, tas yosunlandi, Yabani otlarla örtülü duvar… Ilhamli cehresi hilkatin sular Kac kere degisti önümde böyle, Birbiri ardinca gün ve mevsimle… Ve kac kere bahar güldü derinde Güllerin kanayan bekaretinde Taze gülüsüyle topragin suyun… Tilsimli kadehi her susuzlugun Ey safakdan, sirdan, arzudan hayal Yildizlarin bize ördügü masal Kac kere yarattim tenhada seni Beyaz kollarini, sicak buseni… Bakisin, gülüsün nes`en ve hüznün Ay altinda bir gül nagmesi yüzün… Evet cok bekledim, kac kere hazan, Dinc atlar kosturdu bos ufuklardan Yeleler alevli, agiz köpüklü, Bulutlar bir kanli hiddetle yüklü Gectikce batiya dogru önümden Zalim ümitlerle ürperirdim ben, Duyardim uzlette her an bir yeni Alemin yikilip devrildigini Cilgin mahserinde ses ve renklerin… Benden sor sirrini mesafelerin Benden sor benden dinle aksami… Rabbim bu sonsuzluk ve onun tadi… Bir ses yavasca der, birak yalvarsin, Hayat bu kapida ![]() ![]() Nakislar gülmesin beyaz tasinda Ölüme benzeyen bu sonsuslugun Caglayan hayaller yeter basinda… Bir fikir, bir sekil dalinda olgun Agir sallanan hazan meyvasi, Gurbet, mendillerin cirpinan yasi, Yüzler ki bir uzak müjdeye benzer, Her türlü isiga kapanmis gözler, Her sey, hepsi gülen, susan, kamasan Rengiyle toplanir bende bu aksam Rüzgarla tarümar, mevsimle sarhos Gelir ta kalbimde dügümlenir… Bos ve ümitsizdir aksamin hüznü Bu tenha cesmede bir an yüzünü seyredenler altin sazlar icinde Ruh muammasinin ürperisinde Kaybolmus sanirlar kendilerini… Birak bu tesadüf bahcelerini… Hakikat, cok uzak, karanlik, derin Bir dille konusur, büyük köklerin Toprakla ezelden karismis dili, Geceyle ölümdür asil sevgili Bu ikiz aynada toplanir yollar Karanlik yaratir, ölüm tamamlar ![]() Kacalim seninle biz de geceye Ölümün kardesi saf düsünceye… Yeter büyüsüne aldandigimiz Günesin ![]() ![]() Kendi aynasinda gülsün, gerinsin Güvercin topuklu sükut gezinsin ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|