Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Matematik / Geometri

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
aletleri, ölçü

Ölçü Aletleri

Eski 10-29-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ölçü Aletleri







Ölçü aletleri



Altimetre

Altimetre, deniz seviyesine göre bir yerin yüksekliğini ölçebilen özel bir barometre Barometreler basıncı mm civa olarak göstermelerine mukabil; altimetre, yüksekliği doğrudan doğruya metre cinsinden gösterir Deniz seviyesinden itibaren yukarıya doğru ortalamada her 10,5 m çıkıldıkça barometre 1 mm civa basıncı kadar düşme gösterir
Bir dağın eteğindeki basınç ile tepesindeki basınç bir değildir Tepedeki basınç daha azdır Altimetre 800 metreyi gösteriyorsa, o yerin yüksekliği deniz seviyesinden itibaren 800 metredir Havanın nem ve sıcaklığına bağlı olarak atmosfer basıncı % 01'den az değiştiğine göre, altimetre ile yükseklik ölçerken yapılabilecek hatanın % 01'den az olması beklenir



Dinamometre
Dinamometre, döner bir makinenin çıkış kuvvetini ölçmede kullanılan aygıttır
Dinamometre (ya da kuvvetölçer) en çok, bir elektrik motorunun ya da bir otomobil motorunun beygir gücünü ölçmede kullanılır Döner parçaya uygulanan burma kuvveti (moment) ile açısal hızın çarpımı, kuvveti verir Kuvvet ölçen dinamometrelerden en yaygın kullanılanı, esnek bir ****l halkadan oluşur Bu halkayı sıkıştıracak biçimde bir kuvvet yüklendiğinde halka burulur ve burulma miktarına göre kuvvet ölçülür Cismin uyguladığı kuvvet ne kadar büyükse yay o kadar gerilir Dinamometrede ölçülen değerler, Newton birimiyle (N) gösterilir (1 Newton = 9,81 kg)
Dinamometreler ****llerin esneklik özelliğinden yararlanılarak yapılmıştır İç içe geçmiş iki borudan oluşur İçteki boruda yay asılıdır İçteki borunun üzeri eşit olarak bölmelendirilmiştir Cisim içteki borunun ucundaki çengele takılır Yer cismi ne kadar kendine doğru çekebilirse o cismin ağırlığı o kadardır



Açıölçer

Açıölçer, açıları ölçmeye yarayan aygıttır
Açıların 0, 1 yay saniyesine kadar kesinlikle ölçülmesini sağlayan optik açıölçer (gonyometre), döner bir çember ile bu çembere dik bir eksen üstündeki bir nişanlama dürbünü ve bağlı olduğu bir verniyeli dürbünden oluşur
Kristalografide, prizma ve optik bileşenlerin yapımında kullanılır

Barometre

Barometre Hava basıncını ölçmeye yarayan aygıt Çeşitli tipleri vardır İlk yapılanı cıvalı barometredir Bunu 1643'te İtalyan Toriçelli bulmuştur Cıvalı barometre, içi cıva dolu dikey bir borudur Borunun üst ucu kapalıdır Alt uç ise açık, ancak cıva dolu bir kaba daldırılmış durumdadır Atmosferin bu kap içindeki cıva yüzeyine yaptığı basınca göre, borunun içindeki cıva sutunu yükselip alçalır Havalı barometre ise, havası boşaltılmış ****l bir kutu biçimindedir Bunun ince çeperleri, atmosferin basıncına göre yassılıp kabarabilir Bu biçimde ortaya çıkan hareket, bir ibreye bağlı olarak bir kadrana aktarılır Yazılı barometrede bu ibreye mürekkepli bir uç bağlanır ve altında döner bir silindir bulundurulur Cıva sütununun yüksekliği barometre basıncını gösterir Bu basınç deniz düzeyinde 760 mm cıva sütununa eşittir Aynı yerde alçalıp, yükselme, hava tahmini yapmakta yararlı olur69mm su ile daha iyidir

Alıntı Yaparak Cevapla

Ölçü Aletleri

Eski 10-29-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ölçü Aletleri







Dozölçer

Dozölçer, nükleer ışınım altında kalmışlık derecesini ölçen aygıt

Dozölçer (ya da dozimetre) terimi aynı zamanda, ışın tedavisi (röntgen tedavisi) yapılan hastalara verilen ışın miktarını belirlemeye yarayan aygıt için de kullanılır Hastaya uygulanacak ışın miktarını tedaviden önce ve tedavi süresince ölçer



Elektroensefalografi

Elektroensefalografi ya da EEG, beyin dalgaları aktivitesinin elektriksel yöntemle izlenmesini ölçen yöntemdir Hastaya elektrik akımı verilmediğinden ağrı ya da acı hissedilmez

Elektroensefalografla elde edilen kayıt da, elektroensefalogram (EEG) diye adlandırılır Elektroensefalografi ya da halk arasında yaygın deyimle "beyin elektrosu çekme" diye adlandırılan bu teknik, 1929'da Alman ruh hekimi Hans Berger tarafından geliştirilmiştir

EEG'de çekim küçük elektrotların saçlı deriye yerleştirilmesiyle ve "pasta" denilen iletken bir madde aracılığı ile yapıştırılır Bu elektrotların ikisi arasındaki elektriksel potansiyel değişiklikleri bilgisayara kayıt edilir ve sonuç uzman tarafından yorumlanarak, hastaya gerekli bilgi verilir Elde edilen kaydın incelenmesinde, normale oranla sapmalar bulunmasına dayanılarak, beynin birçok çalışma bozukluğu (sara vb) teşhis edilebilir

İnsanın sinir sistemi, yaklaşık 10 milyar sinir hücresi içerir Bunların çoğu beyinde, geri kalanı omurgada ve bedenin öbür kesimlerinde, ilgili sinirlerde yer alır Her beyin hücresi 5000-50000 sinir hücresiyle bağlantılıdır Sinir akıları sinir lifleri boyunca taşınır ve beyinde elektrik dalgalarına yol açar Bu elektrik dalgaları kafa derisinde ölçülebilir

Klinik olarak nöbeti olan her hastada EEG anormalliği gösterilemeyebileceği gibi nöbet veya epilepsisi olmayan kişilerde de EEG anormalliği görülebilir Nöbeti veya epilepsisi olan hastalarda nöbetler arasında EEG’lerde ortalama % 70 oranında anormallik gösterilebilir

Yetişkinlerde çekime gelmeden önce saçın bir gün önceden temizlenmesi gereklidir Uyku EEG`si çekimi için, hasta kişinin 24 saat uykusuz kalması gerekebilir Çocuklarda çekim genellikle uykuda yapılmaktadır Bunun için çekim öncesi ilaç verilebilir ve çekimin kolay olması için, çocuğun geç yatırılıp erken kaldırılması önerilir

Çeşitleri

* Kısa Süreli EEG-Video Monitorizasyon (KS-EEG-VM)

* Uzun Süreli EEG-Video Monitorizasyon (US-EEG-VM)

* Uyarılmış Potansiyeller (Evok Potansiyeller, VEP, ERG, BAEP, SEP)

* Vizüel Evok Potansiyel (VEP)

* Elektroretinogram (ERG)

* Beyin Sapı İşitsel Uyarılma Potansiyeli (BAEP)

* Somatosensori Evok Potansiyeller (SEP)

Eğimölçer

Eğimölçer, dikey duran, bölümlenmiş bir daireden ve yatay bir eksene serbestçe asılmış manyetik bir ibreden oluşan mekanik aygıttır

Eğimölçerle dünyanın manyetik alanının yerel ufka göre derinliği ya da eğimi ölçülür Ayrıca, bir uçağın ufka göre durumu da belirlenebilir

Girişimölçer

Girişimölçer ya da İnterferometre ışığın girişim özelliğinden faydalanılarak çok küçük mesafelerin ve maddelerinin kırılma indislerinin ölçümünde ve saydam cisimlerin yüzeylerinin düzgünlüğünün kontrolünde kullanılan bir ölçü aletidir

Girişimölçerlerin çalışma ilkeleri şöyledir; Monokromatik (tek renkli) bir ışık kaynağından çıkan ışınlar, paralel demet haline getirilerek kısmi geçirgen bir levha üzerine düşürülürler Bu levha, ışığı iki demete ayırır Birinci demeti geçirerek bir paralel kaydırıcı lama gönderir Kaydırıcıdan çıkan ışınlar, bir aynadan yansıtılarak tekrar kaydırıcıya düşürülür Bu ışınlar kaydırıcıdan geçip tekrar kısmi yansıtıcı üzerine dönerler Kısmi yansıtıcı bu sefer bu ışınları bir dürbüne gönderir Kısmi geçirgen levhadan yansıtılan ikinci demet halindeki ışınlar ise, geçen ışınların yansıdıkları aynaya dik olan başka bir aynadan yansıyarak tekrar levhaya dönerler Levhaya geçen ışınlar da dürbüne ulaşırlar Aynaların levhaya uzaklıkları eşit alınarak, iki demet arasındaki yol farkı sıfır olacak şekilde ayarlanır İkinci demetin yansıdığı ayna, levhaya dalga boyunun yarısı kadar yaklaştırılırsa yol farkı yine dalga boyu kadar olur ve yine yapıcı girişim yani dürbünde ışık gözlenir Ayna, levhaya dalga boyunun dörtte biri kadar yaklaştırılırsa yol farkı dalga boyunun yarısına eşit olduğundan yok edici girişim olur ve dürbün içi karanlık olur Ayna sürekli yaklaştırılırsa karanlık ve aydınlık görünüm birbirini takip eder Kararma sayısı, aynanın yaklaşma miktarını, dalga boyuna bağlı olarak verir Bu durumda ayna, mikrometre olarak kullanılır Girişimölçerlerde lazer ışınları kullanılarak ölçümler daha da duyarlılaştırılmıştır

Alıntı Yaparak Cevapla

Ölçü Aletleri

Eski 10-29-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ölçü Aletleri







Hidrometre

Hidrometre, sıvıların özgül ağırlığını ölçmeye yarayan alete verilen isimdir
Genelde camdan yapılan hidrometrenin bir ucunda sıvı içinde dik durmasını sağlamak üzere ağırlık, diğer ucunda ise silindirik bir sap bulunmaktadır İnce uzun bir kaba ölçülmek istenen sıvı konur, hidrometre içine de serbestçe yüzecek şekilde yavaşça bırakılır Sıvı yüzeyi ile temas eden sap seviyesini not alınır Daha önceden kalibre edilmiş ölçek hızanındaki değer g/cm3 olarak sıvının özgül ağırlığını verir
Çalışma prensibi Arşimed'in yüzen cisimlerin ağırlığının, kapladıkları hacim kadar sıvının ağırlığına eşit olması ilkesine dayanır Saf suyu 1 g/cm3 ile referans alan alet; benzin, gaz ve alkol gibi hafif sıvılarda daha derine iner; süt, tuzlu su, asit gibi yoğun sıvılarda yükselir Genelde hafif ve yoğun sıvılar için farklı hidrometreler kullanılır; hafif sıvılar için skala 1'de son bulurken, yoğun sıvılarda 1'den başlar
Süt testinde kullanılanılana laktometre denmektedir Sütün özgül ağırlığı 1027 ile 1035 arasında değişmektedir; dolayısıyla laktometrede skala son iki sayı ile belirtilir ve 20-40 arası değişir
Sıvıların alkol yoğunluğunu ölçmek için kullanılanlara alkolmetre, solüsyondaki şeker yoğunluğunu belirtmek için kullanılana da sakkarometre denmektedir
Aynı alete termometre eklenmesi ile termohidrometre ismini alır



Higrometre

Higrometre havadaki nemi ölçmek için kullanılan bir araçtır En basit higrometreler, birisinin haznesi devamlı ıslak tutulan iki termometreden oluşurlar Islak olan haznenin etrafındaki sıvının buharlaşması, o termometrenin devamlı daha düşük sıcaklık göstermesini sağlar Ancak donma noktasının altındaki sıcaklıklarda bu sistem çalışmamaktadır, ıslak termometrenin haznesinin etrafında ince bir buz tabakası oluşur ve ısının doğru olarak gösterilmesini engeller Bu gibi durumlarda kuru olan termometre daha yüksek sıcaklıklar gösterebilir

Sapan Saykrometresi

Göreli nem oranı, ortamın sıcaklığını gösteren termometrenin ve etrafında buharlaşma sağlanan termometrenin gösterdikleri değerlerin karşılaştırılmasıyla elde edilebilir Islak/kuru hazne metodunu kullanan cihazlardan birisi sapan saykrometresidir Sapan saykrometresinde termometreler bir tutamak ya da ipin ucunda bulunurlar, hesap için gerekli değerler saykrometrenin birkaç dakika boyunca havada çevirilmesiyle elde edilir
Sıklıkla kullanılan bazı başka higrometre türleri de vardır Bu araçlardan bazıları, gergin bir konumda duran insan ya da hayvan kılının gerginlik değişikliklerini ölçerek nemi belirlerler Higrometrelerin pek çoğu, belli zaman aralıklarıyla ölçtükleri değerleri ölçekli kağıda basarlar

Meteorolojide kullanılan bir motorlu saykrometre

Nem ölçümünde modern enstrümanlar kullanılmaya başlanmıştır Elektronik olarak nem ölçmenin iki yolu vardır: Kapasitatif ve direnç yolları Kapasitatif yolda iki ****l plaka arsına giren suyun kapasitansı değiştirmesiyle nem ölçülür Direnç yolunda ise polimer membranın emdiği suyun, geçirgenliği değiştirmesiyle nem ölçülür bu işlemlere ilave olarak sıcaklık da devamlı ölçülür, sıcaklık aletleri kalibre etmekte kullanılır
Higrometreler saunalarda, seralarda ve endüstriyel alanlarda kullanılırlar Meteorolojik çalışmalarda sapan ya da motorlu saykrometreler kullanılırlar

Işıkölçer

ışıkölçer, aydınlık ölçümü yapmaya yarayan her hangi bir aygıttır İşleyimdeki (endüstrideki) uygulaması ile, ışıkölçer soğurma ve dağılma saptayan veya ölçen bir aygıttır Çoğu ışıkölçer ışıkdirenç ve ışıkdiyot tabanlıdır Her ikisi de ışıpa mağruz kaldığında elektriksel nitelikleri değişime uğradığından, uygun bir devre ile saptanabilirler

Jiroskop

Jiroskop, (İngilizce: Gyroskop), yön ölçümü veya ayarlamasında kullanılan, açısal dengenin korunması ilkesiyle çalışan bir alet Jiroskopik hareketin temeli fizik kurallarına ve merkezkaç ilkesine dayalıdır
Alet, dingil üzerinde hareket eden dönen bir tekerlekten ibarettir Alet dönerken, tekerleğin açısal dengesine göre yönünü düzeltir
Tekerlek, döndüğü yönde bir dönme hareketi oluşturur Bu harekete dikey yönde oluşan eksen boyunca birbirine zıt yönde oluşan hareketler , jiroskopik hareket olarak adlandırılır
Jiroskoplar, yalpalık sistemleri ile birlikte uçaklar, gemiler, silahlar, uzay mekikleri ve benzeri sabit düzlem ve dengeye ihtiyaç duyan sistemlerde kullanılmaktadır

Kalorimetre

Kalorimetre (ısı ölçer), bir nicelik olarak ısıyı ölçen aygıttır Kalorimetri ise "ısı ölçüm bilimi" ve "ısı ölçümü" için kullanılır
Isı, başka cisimler üzerinde meydana getirdiği etkiye dayanarak dolaylı olarak ölçülür Bu etkilerden en çok bilinenleri;

1 Bir maddenin hacminde sıcaklıkla meydana gelen artma,
2 Bir maddede durum değişmesine sebeb olma,
3 Enerjiye dönüşme olarak verilir

Isı ölçümünde ilk gerekli olan şey birimin tesbit edilmesidir Böyle değişik birimler ortaya atılmıştır

Buz kalorimetresi

En basit ısı ölçü birimi, bir kilogram buzu eritmek için gerekli ısı miktarıdır Birime dayanan ölçme şeklinde, bir buz kütlesi alınır İçinde bir oyuk açılır Mesela belirli bir sıcaklıktaki bir cismin 0°C dereceye inmek için vereceği ısıyı ölçmek için, o cisim bu oyuğa konulur ve üstü bir buz tabakasıyla kapatılır Konulan cismin sıcaklığı 0°C dereceye bir müddet sonra iner Sonra meydana gelen su alınarak tartılır Cismin sıfır dereceye inmek için vereceği ısı su haline geçen buzun erimesi için gerekli olan ısıya eşit olacağından, kilogram cinsinden ölçülen su ağırlığı ısı miktarını verir Daha sonra Joseph Black tarafından kullanılan bu alet, Pierre Laplace tarafından geliştirilmiştir
Robert W E Bunsen ise, bu aleti iki hazneli yaparak daha da pratik hale getirmiştir İç hazne ısısı ölçülecek cisim için olup, dışta bulunan ve iç hazneyi çeviren haznede buz ve su karışımı bulunur Dış hazneye bir kapiller boru bağlanmıştır Ayrıca aleti, dış tesirlerden korumak için bütün dış hazne buz parçacıklarıyla sarılmıştır Çalışma durumunda dış haznedeki buz ve su karışımı tamamen dengede olup, ne erime ve ne de donma mevcuttur Isısı ölçülecek cisim, iç hazneye konulduğunda buz-su karışımındaki buzlar erimeğe başlar
Eriyen buz miktarı bu haznede meydana gelen hacim değişikliğinden ve bu ise eklenmiş bulunan tüpteki seviye değişikliğinden anlaşılır Bu değerden, cismin sahib olduğu ısıya geçmek mümkündür

Buhar kalorimetresi

Bir kilogram buharın yoğunlaşıp aynı sıcaklıkta su haline dönüşürken verdiği ısı da, başka bir ısı birimi olarak tarif edilir Bugünkü durumuna fizikçi John Joly'in çalışmalarıyla gelmiştir Hassas bir terazinin bir kefesine sahib olduğu sıcaklığı ölçülecek cisim konur Cismin sıcaklığı kendisini saran buharın sıcaklığına çıkarken, buharın bir kısmı cisim üzerinde yoğunlaşır Daha sonra cisim tartılarak yoğunlaşmış olan buharın ağırlığı bulunur Bu kadar buharın yoğunlaşması için gerekli olan ısı miktarı, cismin bulunduğu sıcaklıktan, buharın sıcaklığına gelmesi için gerekli olan ısı miktarına eşit olacaktır

Kab kalorimetresi

Değişik bir ısı birimi de, belirli bir su kütlesinin sıcaklığını 1°C artırmak için gerekli olan ısı miktarı olarak tarif edilir Bu birim oldukça yaygın olarak kullanılır Yaklaşık olarak mesela, bir kilogram suyu 32°C'den 33°C'ye çıkarmak için gerekli olan ısı miktarı 99°C'den 100°C'ye çıkarmak için gerekli olana eşittir Ancak daha kesin bir tarif yapmak için bu bir kilogram suyu, 15°C'den 16°C'ye çıkarmak için gerekli olan ısı miktarı olarak tarif edilir ve kilokalori olarak isimlendirilir Bu birim sisteminde başka bir birim de Joule'dür ve bu saniyede bir watta veya 107 erge eşdeğerdir Diğer benzer bir birim de, 1 pound (0,454 kg)luk suyun 59°F'den 60°F'ye çıkarmak için gerekli olan ısı miktarı olarak tarif edilir ve BTU - British Thermal Unit olarak isimlendirilir Bu birimle bir cismin sahip olduğu ısıyı ölçmek için dışarıya karşı tamamen yalıtılmış kapta bulunan suya atılır Suyun sıcaklığındaki artma ölçülür Buradan ısı miktarı hesap edilir Herhangi bir yakıtın ısı kapasitesini bulmak için yakıt, hava geçirmeyen, içinde bol oksijen bulunan bir kaba konulur Bu kap su ile çevrilmiş olup, suyun sıcaklığındaki yükselme ölçülerek ısı miktarı hesap edilir



Kumpas

Kumpas, hassas ölçüm aletidir Ölçüm hassasiyetine, ölçüm şekline göre çeşitleri bulunur Derinlik kumpası, delik kumpası vs gibi çeşitleri vardır ama tümünün ölçüm sistemleri aynıdır

Standart kumpas
İki çenesi arasında kalan kısmı ölçen, sürgülü bir alettir Şekli, kabaca boru anahtarını andırır Bir sabit cetvel üzerinde gezen hareketli bir parçadan oluşurgezen kısmına verniyer adı verilirBir çok sektörde kullanılırHassasiyeti yapılan işe göre değişir

Verniyerli Kumpas nasıl okunur?

Sürgünün üzerinde hareket ettiği cetvelde 0'dan başlamak suretiyle kumpas boyunca rakamlar vardırölçümler milimetre ve inç cinsindendir Her minik çizgi bir milimetredir On milimde bir 10,20,30 diye rakamlar yazılıdır Sürgülü parçanın üzerinde de 0'dan başlayıp 10'a kadar rakamlar vardır fakat bu çizgilerin arası bir milim değildir Kaç milim olduğu önemli değildir Bir parçayı ölçerken ilk bakacağınız, sürgünün üzerindeki 0 çizgisinin, cetvelde hangi rakama karşılık geldiğidir Diyelim ki 10 milimden sonra iki çizgi daha gitmiş Bu demektir ki ölçtüğünüz parça 12 milimdir Fakat diyelim ki 12 milim çizgisini biraz geçmiş ama 13 milime gelmemiş Bu durumda ölçü kaçtır? İşte o sürgü üzerindeki 0'dan 10'a kadar olan rakamlar burada devreye girer Bu rakamlardan hangisi cetvel üzerindeki bir milim çizgisine tam olarak oturuyorsa, sizin ölçümünüzün ondalık kısmı o demektir Sizin parçanız 12,4 mm geliyorsa, sürgü üzerindeki 4 yazan çizginin, cetvel üzerindeki bir milim çizgisinin tam üstüne denk gelmesi gerekmektedir


Alıntı Yaparak Cevapla

Ölçü Aletleri

Eski 10-29-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ölçü Aletleri



Logometre

Logometre, iki elektrik büyüklüğünün oranını ölçmeye yarayan cihaz
Bir logometre, bir bobinin manyetik alanında burulma olmadan hareket eden, birbirine sımsıkı bağlı iki dikdörtgen çerçeveden meydana gelir Bunlara etki eden elektromanyetik kuvvet çiftlerinin eşitliği için sağlanan denge durumunda doğru akımda, iki akım şiddetinin ve sonuç olarak iki direncin oranı (alet bir ohmmetre dir) alternatif akımda ise, iki güç faktörünün oranı (alet bir fazmetre veya frekansmetre dir) bulunur

Makmetre

Makmetre, bir uçağın Mach (mak) sayısını (uçağın hızının sesin atmosferdeki hızına oranı) ölçmeye yarayan alet

Mikroskop

Mikroskop, çıplak gözle görülemeyecek kadar küçük cisimlerin birkaç mercek yardımıyla büyütülerek görüntüsünün incelenmesini sağlayan bir alet Öncelikle isminden de anlaşılacağı üzere, mikro, yani çok küçük hücrelerin incelenmesinin yanısıra, sanayi, metalurji, genetik, jeoloji, arkeoloji ve adli bilimler (kriminoloji) alanında da büyük hizmetler görmektedir
Mikroskobu, ilk önce Hollandalı Zacharias Janssen'in, 1590 dolaylarında bir teleskobu tadil etmek suretiyle meydana getirdiği kabul edilmektedir Ancak bu sıralarda başka Hollandalı, Alman, İngiliz ve İtalyan bilginleri de, mercek sistemi tersine çevrilmiş bir teleskobun, cisimleri büyütmek için kullanılabileceğinin farkına varmışlardır
Nitekim dünyanın güneş etrafında döndüğünü açıkladığı için engizisyon işkencesine tabi tutulan ve dünyayı güneş etrafında döndüğünü iddia etmekten vazgeçmesi şartıyla Papa tarafından serbest bırakılan meşhur İtalyan bilgini Galilei Galileo (1564-1642) iki mercek kullanarak bazı tecrübelerde bulunmuştu Bugünkü mikroskobun ana prensiplerini ise 17 asırda Hollandalı Antoni van Leeuwenhoek ve İngiliz Robert Hooke bulmuşlardır
İnsan gözü tabii bir mikroskoptur Uzaktaki cisimler ufak gözükürler Cisimler yaklaştıkça teferruatı daha iyi seçilmeye başlanır Göz, sonsuz bir uyum özelliğine sahip olsaydı mikroskoba ihtiyaç olmazdı
Genel olarak mikroskop iki büyük kısma ayrılarak incelenir: mekanik kısım ve optik kısım

Özel Mikroskoplar
Stereoskopik mikroskoplarCisimlerin üç boyutlu görüntülerini temin etmek maksadıyla stereoskopik mikroskoplar yapılmıştır İki mikroskop optik sisteminin bir dürbün şeklinde bir sehpa üstüne montesinden ibarettir Bu mikroskoplar biyoloji laboratuvarları için elverişlidirObjeyi inceleyebilme ve disseksiyon yapma imkanı verebilen ,iki gözle bakılarak üç boyutlu görüntü sağlanan mikroskoplardırbir Carl-Zeiss stereomikroskopta bulunan x6,3 büyütmeliobjektif ve x10 büyütmeli oküler ile örneği 63 kez büyüyterek dıştan ,total olarak incelemek mümkündür Polarizasyon mikroskobuDöner bir tabla ile iki nicol prizma veya iki polarıcı çuhayla donatılmış bir optik mikroskoptur Tablanın altına yerleştirilen polarıcı nicol, cismin üzerine polarılmış ışık gönderir; analizleyici nicol ise, objektifin biraz üzerine yerleştirilmiştir Bu iki prizma karşılaştığı zaman, belli bir devrani gücü olan maddelerin veya çift kırılımlı maddelerin bulunduğu bölgeler hariç, mikroskobun alanı karanlık olarak gözükürCanlı incelemeye uygun olan bu mikroskop hücre ve dokuların bazı kısımlarını polarize ısığa gösterdikleri özel tepkilerden hareketle geliştirilmiştirönemli olan polarize bir ışığın bulunması olayıdırKaynakla kondansör arasına konulan polarlayıcı levha ışık demetinin ikiye ayrılmasını sağlarIşık demetlerinden biri objeden diğeri ise kırılarak obje dışından geçer ve tekrar birleşirlerSiller,keratin,kristal,sinir ve kas fibrilleri,nişasta gibi hücre ii yapılar ve bölünmedeki mitotik yapı gibi birçok moleküler dünleştiricilerin gösterilmesinde görevli mikroskoplardır Faz Kontrast mikroskobuGenellikle boyanmış ve canlı hücrelerde çalışılma zorluğundan tercih sebebi olmaktadırlarGörünen ışığın şeffaf objeden geçişinde,hücre içindeki yapıların ışığı kırma indisleri farkından yararlan ve farklı yapıları ayırt etme prensibinde çalışırIşık dalagaları canlı hücreyi katederken bir organelle karşılaşır ve yansırBunun sonucunda ışık dalgaları hücrelerden ayrı fazlarda veya ayrı zamanlarda çıkarlarHava ile temas eden bir ışık dalgası göze gelen görüntüdeki hücre kısımları farklı olarak ayırt edilebilirObjektif ve kondansör mercekleri amplitüd farklarını orataya koyan optik yüzeyler bulundurduklarından parlaklıkları indirgenir,ışık dalgası örneği katederken bütün noktalarda olan farklılıkları çıkartır ve obje ışık mikroskobunda görülemezken ,burada sağlanmış olan kontrastlık sayesinde detaylı incelenebilirCanlı metaryal,hücre sitoplazması bu mikroskop ile iyi gösterilmektedir İnterferens mikroskobu

* Faz kontras mikroskobunun iyi bir versiyonudurAralarında bulunan tek fark ışık demetinin kullanımdan kaynaklanırBir ışık demeti örnekten geçerken diğeri ise ışıktan geçemeyen ışık demetidir,değişik bölgelerin farklı yoğunlukları sayesinde kırılma indisleri ile farklılıkları ortaya koyar ve renkli bir görüntü oluşumunu sağlar
* Diferansiyel interferens mikroskop:Hücre yüzeyinin daha iyi gösterilmesini sağlar ve benzer bir mikroskoptur

Metalurji mikroskobuMaden parçaları ışığı geçirmediği için mikroskoba kuvvetli bir ışık kaynağı ilave edilmiştir Kaynaktan gelen ışık incelenecek cisme çarptırılarak objektife yansıyan ışıklardan inceleme yapılır Elektron mikroskobuElektron mikroskopta görüntü elde etmede elektron kullanılarak görüntü birkaç milyon defa büyütülebilmektedir Bu kadar büyütme özelliği, elektronun dalga boyunun ışık dalga boyundan birkaç bin defa daha küçük olmasındandır Elektron mikroskop, ilmi araştırmalarda, atom ve virüs gibi çok küçük yapıların incelenmesinde kullanılır Karanlık alan mikroskobuBoyanmış ya da canlı örneklerin incelenmesinde kullanılırKaranlık Alanda özel bir kondansör yardımı ile ışıklı bir görüntü oluşturmaktadırOtradyografide gümüşlenen kısımlerın ayırt edilmesini saglarTıpta spiroket gibi bakterilerin ayırdedilmesinde önemli yer tutar Fluorescens mikroskopAydınlanmasında güçlü kaynaklar kullanan (ultra viole ışınlerı yayan ,civa veya xenon yakan ark lambaları)bir mikroskop çeşididirBazı modellerinde lazer kullanımıda gözlenen mikroskopta obje ışığı absorbe eden moleküller içeriyosa onu farklı renklerde yayarİnceleme yapılacak materyelde özel boyalar veözel inceleme işlemleri kullanılırParazitoloji ve bakteriolojide önemli yer tutarlar X-Ray mikroskobuIşıkların ,rastladıkları partiküllerle çarpışmaları sonucu yönlerini değiştirmeleri sonucu merceklerde bir görüntü oluşur ve bu prensipte çalışırBu difraksiyona uğrayan x ışınları,merceklerin özelliği sayesinde kaynak haline getirerek obje yansıtılır,buradan ince grenli fotoğraf plağına veya ekrana gelen görüntünün yapısal özelliği,konsantrik çizgi ve noktalardan oluşmasıdır Confocal Laser Scanning mikroskopIşık kaynağı lazer olan optik mikroskoplarla Scanning Elektron mikroskop arasında bir mikroskop çeşididirFluoresens işaretleyicilerle işaretlenen nükleik asit dizileri bu mikroskopla incelenmektedir Saha emisyon mikroskobu metal veya yarı iletkenlerin yüzey görüntülerinden kristal yapılarını incelemek için, saha emisyon mikroskopları kullanılır Çok yeni bir teknik olan bu mikroskopları elektron ve optik mikroskoplardan ayıran özellik, cisimden ışık veya foton geçirmek yerine cismin kendisinden elektron veya iyon koparma (emisyon) olayıdır Emisyon elektrik sahası ile sağlanır İncelenecek metalden kopan elektronlar televizyon tüpüne benzer bir ekran üzerine düşerek kristal yapıya göre izler bırakır Kristal yapının ekrana düşen bu görüntüsü ayrıca fotoğraflanabilir Elektron mikroskop kadar büyütme özelliği vardır Görüntü çok net ve teferruatlıdır Atomik Kuvvet Mikroskobu Atomik kuvvet mikroskobu(AFM) kullanılarak atomik boyutta görüntüler lede edilerek yüzey çalışmaları yapılmaktadırRadyasyon malzeme etkileşimleri açısından büyük öneme sahip olan polimerlerin ve ileri teknoloji ürünü süper iletkenlerin yapımı ve karakterizasyon çalışmalarıda yapılmaktadır

Alıntı Yaparak Cevapla

Ölçü Aletleri

Eski 10-29-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ölçü Aletleri



Osiloskop

Osiloskop, ya da salınımölçer elektriksel ölçü ve gözlem araçıdırGerilim,akım değerlerinin değişimlerini ve genliğini zamana bağlı olarak grafik halinde gösterirBu grafiklerden sinyalin darbe ve boşluk süreleri,genliği,frekansı ve periyodu elde edilebilirElektrik devrelerinden çok,elektronik devrelerdeki ölçümlerde kullanılırKare veya sinüzoidal girişli devrelerin çıkışlarını ve karakteristiklerini belirlemek üzere tasarlanmışlardır

Parakete (aygıt)

Parakete, gemi hızını ve aldığı yolun miktarını gösteren cihaz Gemi teknesinden elle veya sabit bir delikten sarkıtılan parakete, tekne altındaki akan suyun hızına bağlı olarak çalışır
Prensip olarak üç tür parakete vardır Elle denize atılarak hız ölçmeye yarayan el paraketesi, suyun bir pervaneyi çevirmesiyle; ikinci tür parakete suyun hidrodinamik etkisi esasına göre çalışır Bu paraketeler biri geminin başına, diğeriyse suyun kolayca girebileceği fakat akıntı olmayan alt kısmına uzanan iki borudan meydana gelir Gemi hareket edince baş tarafta meydana gelen hıza bağlı basınç ile akıntı olmadığı için sabit basınç arasındaki fark bir göstergede hız olarak görülür Diğer bir parakete türü de elektromanyetik esasa göre çalışan modern gemilerde bulunan hız ölçme sistemidir Bu paraketenin çalışma prensibi Lenz kanununa dayanır Bu prensibe göre bir manyetik alan içerisinde hareket eden iletkenin uçlarında potansiyel (gerilim) meydana gelir Parakete kılıcında meydana getirilen manyetik saha, deniz suyu içinde gemi hızında hareket eder Deniz suyu iletken olduğu için çubuk görevi yaparak, parakete kılıcına rastlayan kısımlarda gerilim meydana gelir Bu gerilim hıza bağlı olarak artar Yükselticilerde kuvvetlendiriciler, sinyal gemisinin hızını gösterir

Pergel

Pergel, birbirine üstten eklenmiş iki koldan meydana gelen, çember çizmeye ve küçük mesafeleri ölçmeye yarayan alet Pergel, geometri şekillerinin çiziminde kullanıldığı gibi çeşitli meslek dallarında da ölçü aleti olarak kullanılmaktadır Küçük doğru parçaları ve açılar arasındaki mesafeler de pergellerle ölçülür Çember veya çember yayları çizmek vasıtasıyla çözülen problemler vardır Böyle problemlere cetvel ve pergelle çözülebilir problemler denir Cetvele lüzum kalmadan yalnız pergel yardımıyla çizilen düzlem geometriye de pergel geometrisi denmektedir
Açıların ikiye bölünmesi, bir eşkenar üçgen, düzgün beşgen, on ve on beş kenarlı vb çokgenlerin çizilmesi cetvel ve pergelle çözülebilen problemlere, herhangi bir açının üçe bölünmesi, çemberin herhangi bir sayıda eşit parçaya bölünmesi, cetvel ve pergelle çözülemeyen geometrik problemlere misaldir

Pergel çeşitleri ve kullanıldığı yerler

Ölçek pergeliBu pergeller bir kolludur Genellikle harita çalışmalarında kullanılır Elips pergeliBu pergeller elips çiziminde kullanılır Yaylı pergelBuna nokta pergeli de denir Uçları yay üzerine yerleştirilmiştir Şapkacı pergeliBuna eskiden Fes Pergeli denilirdi Daha sonra şapka pergeli ismini aldı Sabit pergelUçları sabit ve iki kolu vardır Tomrukların çaplarını ölçmede kullanılır Taşçı pergeliBirer uçlarının birbirine eklendiği, diğer uçları ise sivri demirlerle bittiği, iki cetvelden ibarettir Taş ustaları bu pergeli dik çıkmada ve ayrıntıları çizmede kullanırlar Uzunluk pergeliİki basit koldan meydana gelen, daire çiziminde kullanılan pergellerdir Nokta pergeliÇok küçük çemberleri çizmede kullanılır Şehadet ve başparmak arasında tutularak döndürülen bir üst sap yardımıyla kullanılır ve çizimler yapılır Oran pergeliDiğer pergellere benzeyen, fakat kollar yerine taksimatlı cetvelleri bulunan ölçü aleti Üç kollu pergelHeykeltraşçılıkla uğraşan sanatkarlar, yapmak istedikleri resimlerin ölçüsünü ve uzunluklarını aktarmada kullanır

Polarimetre

Polarimetre, maddelerin optikçe aktifliklerini ölçen cihazdır Optikçe aktiflik, kutuplanmış, (polarılmış) ışığın, kutuplanma düzlemini değiştirmek demektir Kuvarts, şeker eriyiği ve bazı yağlar optikçe aktiftirler (organik maddelerin çoğu optikçe aktiftirler)
Polarimetre (polariskop da denir), biri sabit diğeri düşey bir düzlemde dönebilen iki kutuplayıcıdan meydana gelir Kutuplayıcı olarak çoğunlukla kalsit kristalleri kullanılır Bu iki kristalden birincisine (sabit olana) polarizör, ikincisine ise (dönebilene) analizör denir Işık polarizörden girip kutuplanarak analizör üzerine düşer Analizör, polarizöre paralel halde iken ışık analizörün gerisine düşebilir, çapraz halde iken ışık analizörü geçemez Ara durumlarda (ne paralel ne de çapraz durumlarda) ise aydınlanma şiddeti düşer
Çapraz durumdaki polarizör ve analizör arasına optikçe aktif bir madde konursa, analizörden ışık geçtiği görülür Çünkü araya konan madde polarizörden çıkan ışığın kutuplanma düzlemini çevirmiştir Çevirme miktarı, analizörü tekrar ışık geçmiyecek şekilde döndürerek bulunur Böylece maddelere ait değişik çevirme açıları bulunabilir Bu açılar optikçe aktifliğin miktarını gösterir Çevirme açısının sağa veya sola olması durumuna göre maddeler sağ-sol optik izomeriye sahiptir, denir
Polarimetre molekül boyutlarının tayininde, konsantrasyon miktarının (derişikliğin) tayininde ve gıda maddelerinin kontrollerinde kullanılır
Hassas polarimetrelerde polarizör-analizör arasına, polarizör küçük bir açı yapacak şekilde üçüncü bir kristal kutuplayıcı konur Böylece gözleme bölgesinde en karanlık durum aydınlanma ile mukayese edilerek daha kolay incelenir Elektronik kontrollü otomatik polarimetreler halihazırda en hassas ölçmeyi yapabilen aletlerdir
Sadece şeker için kullanılan polarimetrelere sakarimetre de denir Titreşim düzleminin dönmesini tayf analiziyle grafik halinde veren polarimetrelere de spektropolarimetre cihazları denir
Bazı maddelere ait optikçe aktiflik dış kuvvetlerin meydana getirdikleri gerilme ile değişmektedir Cam selüloit, pleksi camı gibi maddeler, gerilimler sebebiyle çift kırıcı hale gelirler Statik hesaplamalarda gerilime maruz kalacak elemanların yukarıdaki maddelerden yapılmış küçük modelleri, jips tabakaları arasında iki kutuplayıcı arasına konarak küçük kuvvetlerle gerdirilirler Gerilen bölgeler çift kırıcı durumuna geçtiklerinden, modelin fotoğrafında gerilen bölgeler meydana çıkar, görülür Bu tekniğe fotoesneklikle gerilim çözümleme denir

Alıntı Yaparak Cevapla

Ölçü Aletleri

Eski 10-29-2012   #6
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ölçü Aletleri



Saat

Saat kelimesi hem 60 dakikalık zaman dilimine verilen isim, hem de zamanı ölçmeye yarayan aygıttır
24 saat esaslı saatler en az 15 yüzyıldan bu yana kullanıla gelmiştir Saatlerin zaman göstermek dışında da işlevleri bulunmaktadır Bir aracı zamana göre ayarlamak bunlardan birisi olarak gösterilebilir Böyle bir kullanılışın örneği bombalarda ve fırınlarda görülebilir
Günümüzde saatler dijital (sayısal) veya analog göstergeli olarak bulunabilir
İnsanlar Taş devrinde zamanı ölçecek bir aracı gerekirdiSabahleyin belirli bir anda kalkınması,hayvanların belirli anlarda beslenmesi,ürünlerin belirli anlarda pazarlara götürülmesi gerekliydiİlk saatler,bir gölge düşüren ve gölgenin denilen uzunluğuna kısalığına göre zamanı göstermeye yarayam basit "Güneş Saatleri"dirbaşlangıçta bunlar birer uzun sütundubu sütunların üzerine ya da çevresine işaretler konulmaya başlandıgüneş saatleri ,özellikle kış aylarında yararsız duruma geldiği için "su saati" icat edildihatta,geceleri de zamanı gösterdğini belirtmek için bunlara "gece saati"adıda verildiçin'de,mısır'dave Mezopotanya'da 5000-4500 yılönce bu saatler kullanılmaktaydıÇinliler bir kaptan ötekine akan ve biri boşalınca bir ya da iki saatin geçtiğini gösteren su saatleri kullanılmıştıYunanlılar ve Romalılarbu saatlerin daha gelişmiş şekillerini yaptılarBu arada İskenderiye şehrinde Yunanlı bir saatçi alk defa bazı silindirler ve çarklar kullanarak kendi kendine işleyen ilk su saati bulunduBununla birlikte zamanı aralıklarla daha iyi öğrenmek gereksinimi"kum saati"denilen araçların icadına yol açtıKum saati birbirine benzeyen iki kısımdan meydana geliyorduBu kısımlar çok ince bir boğazla birbirine bağlandıÜst kısma koyulan kumlar bu buğazdan geçerek yarım saat içinde aşağıda toplandıÜstteki kumların hepsi aşağıya dökülünce tam yarım saatin geçtiği anlaşılıyorduZamanla camın üzerine çizgiler konularak dakikalar da gösterilmeye başlandıBunlar geçtiğimiz yüzyılın başlarına kadar gemilerde kullanılırdı
Su ve kum saatleri işaretli mumlar da zamanı gösteren aygıtlardırNitekim uzun bir mum üzerinde saatleri gösteren işaretler bulunur,mum eridikçe saatlerin ilerledği anlaşılırdıKilise çanları orta çağlarda zamanı belirlemekte önemli rol oynardıHaçlı seferlerinden sonra,Avrupa'da uyguladılarBatıda rakkaslı saati 1000 yılında Papa İkinci silvestr yaptıİlk rakkaslı saatlerin çarkları ve kadranları büyüktürBunlar zamanla geliştiGalilo,bir ipe bağlı ağırlıkların yani sarkaçların büyüklüğü ne olursa olsun,ip uzunluğu aynı ise aynı süre içinde sallantılarını tamamladıklarını icat etti

Saat tipleri Şunlardır:
1 Atom Saati
2 Elektronik saat
3 Su saati
4 Kum saati
5 Güneş saati
6 Sarkaçlı saat
7 Zemberekli saat
8 Kronometre
9 Köstekli saat
10 Mekanik saat
11 Ateş Saati

Sekstant

Sekstant, Denizlerde gemicilerin, bulundukları yerin enlem ve boylamların belirlenmesi amacıyla, güneşle ufuk düzlemi arasındaki açısal mesafeyi ölçen optik seyir cihazı
Dairenin altıda biri büyüklüğünde bir açıya sahip olduğu için, sekstant ismini almıştır 1731 senesinde John Hadley (1682–1744) tarafından yapılan ilk 45 derecelik oktantla modern sekstant arasında hemen hiç fark yoktur Sekstant aynı zamanda gemiden veya uçaktan herhangi bir gök cisminin yüksekliğini ölçmeye de yarar Bunlardan en basiti kuzey yarım kürede kutup yıldızının açısal yüksekliğini bulmaktır Sekstantla en hassas mevki tayini, güneşin en yüksek noktasına ulaştığı öğlen vakti yapılır Bu en yüksek noktaya güneşin üst yücelim noktası denir
Sekstantla açı ölçmek için, sekstant dürbününden gemici, ufuk hattına bakar Gemici, gemi güvertesinde dik olarak durduğu ve gemiyle beraber sallandığı için ölçülecek açı hiç değişmez Güneşin aynalardan yansıyan görüntüsü de tam ufuk hattına çakıştığı an sekstant açısı okunur Açının okunduğu yerel saat de tablolarda kullanılmak üzere hassas olarak tespit edilir
Modern sekstantlarda ufuk aynasının yarısı gümüşlenmiştir Bu durumda sekstant teleskobundan bakıldığında teleskopta hem güneş, hem de ufuk düzlemi yanyana görülür Ölçüm kolaylığı için güneşin parlaklığını azaltan filtreleme, açıyı hassas bir şekilde okumak ve açı değiştirmede süratli olabilmek için verniyer sistemi de bulunur
Sekstantın hava trafiğinde de önemi vardır Uçak sekstantında çoğu kere ufuk düzlemi yerine su tesviye aleti ölçümde yatay hattı verir

Sismograf

Sismograf, yer sarsıntılarının şiddetini, süresini, merkezini, ve saatini saptamaya yarayan aygıta denir
En basit türü bir ucu dayanaklı, öbür ucunda bir kayıt kalemi bulunan, yay ile desteklenmiş ağırlıklı bir çubuktan oluşur Herhangi bir sarsıntı anında, üzerindeki ağırlığın atıldığından dolayı, çubuğun sabit kalarak, diğer bölümlerin salınması ilkesine göre çalışır Kayıt kalemi, saat ibresi yönünde ağır ağır dönen bir silindir üzerinde, sarsıntıları saptar Günümüzde, gözlemevlerinde daha çok, benzer mekanik düzenekten yola çıkarak salınımları değişik elektronik aygıtlarla yükseltip otomatik olarak saptayan, çok daha duyarlı sismograf türleri kullanılmaktadır

Sülfürimetre

Sülfürimetre, bir maddedeki kükürt oranını otomatik olarak tayin etmek için kullanılan alet
Sülfürimetre, petrol rafinerilerinin laboratuvarlarında kullanılır, sanayide ise üretimin ayarlanması ve kontrolü için sürekli analizleyici olarak işe yarar

Teleskop

Teleskop (Yunanca tele = uzak ve skopein = bakmak), uzaydan gelen her türlü radyasyonu alıp görüntüleyen astronomların kullandığı bir rasathane cihazıdır Uzaydaki cisimlerden yansıyarak veya doğrudan doğruya gelen, gözle görülen ışık, ultraviyole ışınlar, kızılöte ışınlar, röntgen ışınları, radyo dalgaları gibi her türlü elektromanyetik yayınlar kainat hakkında bilgi toplamak için çok lüzumlu delillerdir Bu deliller ya klasik manada optik teleskoplarla veya çok daha modern radyo teleskoplarla incelenir
Aynaların ve merceklerin optik özellikleri İslam alimleri tarafından çok önceleri biliniyordu Teleskopun ilk şeklinin tarifi Türk İslam alimi Ebü'l-Hasan (971-1029) tarafından yapılmıştır Ebü'l-Hasan, teleskobu uçlarında mercekler (adeseler) bulunan bir boru şekliyle tarif etmiştir Bu konuda İslam bilginlerinin sayısız çalışmaları olmuş ve astronomi ilmi çok gelişmiştir Galilei'nin Avrupa'ya teleskopu tanıtmasıysa 1609 yıllarında olabildi
Teleskop yapı olarak objektif, oküler ve bu mercekleri muhafaza eden bir tüpten meydana gelmiştir Objektif cinsine göre iki tür teleskop vardır Uzaydan gelen ışıklar teleskop içinde bir aynaya çarpıp, prizmadan geçtikten sonra göze geliyorsa bu türe yansımalı teleskop denir Uzaydan gelen ışıklar merceklerden doğrudan geçip göze geliyorsa bu türe de kırılmalı teleskop adı verilir
Teleskopun gücü, topladığı ışık miktarıyla orantılıdır Teleskopun objektif çapı büyüdükçe ışık toplama kabiliyeti artar Mesela, 50 mm çaplı bir teleskop 5 mm çaplı gözbebeğine oranla (50/5)² veya 100 kat daha çok ışık toplar Teleskoplarda yansıma kayıpları olabileceği için bu miktar yüzde on kadar azalır Astronomlar parlaklık farklarını logaritmik artan değerler şeklinde tarif etmişlerdir Parlaklıktaki 100 kat fark, teleskop skalasında 5 değeriyle görülür Karanlık gecede insan gözü ışık şiddeti 5 değerli yıldızı görebilir Kaliforniya'daki Palomar Dağında bulunan Hale Teleskopu objektif çapı 5 metredir Bu teleskop göze nazaran bir milyon kat ışık toplar
Teleskopta teşekkül eden görüntünün netliği atmosferin menfi yönde etkisine bağlı olarak değişir Teleskoptaki kararlılık 2 yay saniyesi için geçerlidir Atmosfer şartları, bazan bu açıyı 0,25 yay saniyeye kadar düşürür Bu durumda inceleme yapılan yıldız değil de yakınındaki yıldıza ait görüntüler kaydedilebilir
Teleskopta görülebilecek bir cisim aşağıdaki formülle ifade edilir:
Yay derecesi = 2,5 · 106 · λ / a λ radyasyonun dalga boyu ve a teleskop objektif açıklığıdır
Teleskopun ışık toplama gücüyle büyütme gücü farklıdır Teleskopun büyütmesi teleskop odak uzaklığının oküler odak uzaklığına oranıdır
Gök cismini inceleyen teleskopun dünya dönüşünü takip edecek yukarı aşağı ve yana hareket etmesi için takip düzenleri vardır Hareketlerin çok hassas olması gerekir Atmosfer etkilerinin de hesaba katılarak teleskop konumuna hareket verilir Teleskop hareketleri modern teleskoplarda elektronik devreler ve bilgisayar yardımıyla yürütülür
Radyo teleskoplar yapı olarak optik teleskoplara benzer Uzaydan gelen elektromanyetik yayınları alabilmek için 100 metre çapında antenler kullanılır Anten, ışığın ayna vasıtasıyle odaklanması biçiminde elektromanyetik yayını, odakları ve çok hassas radyo alıcılarında yükseltilerek incelenmesine imkan tanır

Cassegrain Teleskobu

1983 sonlarında uzay ilim adamları uzun mesafeleri daha hassas görebilmek gayesiyle çok maksatlı uzay teleskopunu dünya etrafındaki yörüngesine oturttular Uzay teleskopu, ışığı toparlayan 2,4 metre boyunda Cassegrain reflektörü yardımıyla ultraviole astronomisinde çığır açmıştır Bu proje NASA (National Aeronautics and Space Agency) ile ESA (European Space Agency)'nın ortak yapımıdır
Uzay teleskopunun faaliyete geçmesiyle:

* Gözlemler yer yüzeyinden 500 km yükseklikten gece-gündüz devam eder
* Atmosferin yuttuğu bazı elektromanyetik radyasyonlarla ultraviole ve infraruj ışınların bir kısmı tespit edilir Yer yüzünden en yüksek dağ tepesinden dahi bu radyasyonlar kaydedilmemektedir
* Atmosferin özelliği dolayısıyle cisimlere ait görüntülerin birbirine etkisi ortadan kalkar Böylece küçük bir cisimden gelen ışığın teferruatlı incelenmesi mümkün olur

Uzay teleskopu dört ana sistemden meydana gelir:

* Teleskop, ışığı toplayıp cihazlar bölümüne gönderir
* Cihazlar bölümü, teleskoptan gelen ışığı analiz eder
* Jeneratör, güneş enerjisini elektrik enerjisine çevirerek teleskop ve cihazları besler
* Kontrol sistemleri, ısı ve elektrik kontrolunu yapar, dünya ile irtibat sağlar

Uzay mekiği aracılığıyla yörüngeye yerleştirilen uzay teleskopunun çalışma süresi 15 senedir Her 2,5 senede bir astranomlar tarafından ara bakımlarının yapılması gerekmektedir Büyük onarımlar için uzay mekiği aracılığıyla dünyaya geri getirmek de mümkündür
Uzay teleskopunun cihazlar bölümü ilmi araştırmaların yapılmasına yarayan 5 cins cihazdan meydana gelmiştir:

* Geniş sahalı gezegenler kamerası Bu kameranın görevi gezegenler arası kozmik mesafelerin tespit edilmesi ve gezegenlerin fotoğraflarının çekilmesidir
* Zayıf görüntüler kamerası Bu kameranın görevi 120 ile 700 nm (denizmili) dalga boyundaki ışıkları tespit etmektir Bu ışıklar dünya yüzeyinden en kuvvetli teleskoplarla dahi görülemez Bu cihaz böylece galaksilerdeki yıldızların mesafelerini tayin etmekte kullanılacaktır
* Zayıf görüntü spektrometre Bu cihaz 70 nm dalga boyundaki ışıkları analiz eder Aktif galaksi merkezlerinin fiziki ve kimyevi yapıları incelenir
* Yüksek güçlü spektrometre Dalga boyu 110 ile 320 nm olan ışıkları analiz eder Yıldızlararası gazların bileşimlerini ve fiziki durumlarını incelemeye yarar Büyük kızıl yıldızlarda kütle kaybolmasının tespiti bu spektrometreyle yapılabilmektedir
* Yüksek süratli fotometre Bu cihaz uzaydaki muhtelif ışık kaynaklarının şiddetini galaksi ışıklarından süzerek ölçmeye yarar 120 nm dalga boyundaki ışıkları 1/1000 saniyede filitreliyebilir Atmosfer böyle bir ölçüme hiçbir zaman müsade etmez

Alıntı Yaparak Cevapla

Ölçü Aletleri

Eski 10-29-2012   #7
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ölçü Aletleri







Teodolit

Teodolit, hassas bir ölçüm aletidir Mesafe ölçme teodoliteleri; sine-teodolit ve foto teodolit olmak üzere iki tip halinde geliştirilmiştir Foto-teodolitlerin sine-teodolitlerden farkı bu sonuçlara geniş bir görüş sahası sağlayan gayet hassas, sabit cam levha kameranın konmuş olması ve müteaddit ışıklamaların yapılabilmesidir Sine-teodolitin bir takip aleti olmasına mukabil foto-teodolit fotoğraf çekme sırasında yerine sabit olarak kalmaktadır



Termometre

Termometre, (Latince'den: thermos kütle ve métron ölçü; eski dilde: mizanül-harâre) sıcaklığı ölçmek için kullanılan alet
Meteorolojide Celsius, Fahrenheit veya Kelvin gibi değişik ölçekler termometrelerde kullanılmaktadır Termometreler, değişen sıcaklık karşısında sıvıların hacim değiştirmesi mantığına dayanır En fazla kullanılan termometreler civalı termometrelerdir Sıcaklığın çok düşük olduğu yerlerde ise donma sıcaklığı daha düşük olan alkollü termometreler tercih edilir
Yapısı
En sık rastlananı cıvalı termometredir Bu çok küçük kesite sahip ve üst ucu kapalı bir tüpten ibarettir Alt ucundaysa içinde cıva bulunan küresel veya silindirik bir hazne bulunur Isıtılmasıyla, civa genişler ve tüpte yükselir Tüpün kesitinin küçük olmasından dolayı az bir hacim büyümesinde cıvanın yükselmesi oldukça fazladır Termometre iki sabit nokta arasında kalibre edilir Bunlar suyun donma noktasıyla kaynama noktasıdır Normal atmosfer basıncında (760 mm cıva basıncı) bu iki nokta arasındaki mesafe Celsius termometresinde 100 eşit parçaya bölünür Bunların her biri bir Centigrad'ı (1°C) gösterir Fahrenheit ölçüsündeyse bu 180 eşit parçaya bölünür Bunların her biriyse Fahrenheit'i (1°F) gösterir Bu ölçümde, suyun donma ve kaynama noktası sırayla 32°F ve 212°F olarak belirlenir Réaumur ölçümündeyse bu noktalar 0°R ve 80°R olarak isimlendirilir Ara da 80 parçaya bölünür Cıva -39°C'de donduğu için çok düşük sıcaklıkların ölçümü için uygun değildir Bu tür olanlar donma noktası düşük olan renkli alkolle doldurulmuştur Ulaşılabilecek en düşük sıcaklık mutlak sıfır olup, -273,16°C'dir Mutlak sıfırdan başlayan bir ölçü de Kelvin'dir, yani -273,16°C = 0°K'dır

Termometre çeşitleri
Termometreler 3'e ayrılır:
1 Digital termometre
2 Civalı termometre
3 Alkollü termometre

Digital Termometre

Digital termometre, ateşimizi (vücut sıcaklığımızı) ölçmektedir

Cıvalı Termometre

Cıvalı termometre de vücut ısımızı ölçer ancak digital termometrenin ölçtüğü süreden daha fazla sürede bu işi görmektedir Aynı zamanda vücut termometresi şeklinde de söylenmektedir

Alkollü Termometre

Alkollü termometre ise bulunduğu/asıldığı odanın sıcaklığını ölçer Duvar ve oda termometresi adını da almaktadır

Çiftölçer

Çiftölçer, kuvvet çiftlerini ya kendisine eşit, ancak karşıt yönde ve bilinen bir kuvvet çifti (karşılaştırma yöntemi) ya da değişken ve ölçülebilir bir büyüklükle doğru orantılı bir kuvvet çifti uygulayarak (uzanım yöntemi) ölçmede kullanılan aygıt

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.