Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
efendimizin, hazineleri, peygamber, savin

Peygamber Efendimizin (S.A.V)'in Hazineleri

Eski 01-22-2010   #1
bukett
Varsayılan

Peygamber Efendimizin (S.A.V)'in Hazineleri



BİRİNCİ HAZİNE:

Ubâde b Sâmit'ten-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, o "Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem-'i şöyle buyururken işittim, demiştir:
'Her kim, mü'min erkekler ve mü'min kadınlar için istiğfarda bulunursa (Allah'tan bağışlanmalarını dilerse), Allah da her mü'min erkek ve her mü'min kadın sayısınca ona bir sevap yazar"
عَنْ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ t قَالَ: (( سَمِعْتُ رَسُولَ اللهِ r يَقُولُ: مَنِ اسْتَغْفَرَ لِلْمُؤْمِنِينَ وَلِلْمُؤْمِنَاتِ، كَتَبَ اللهُ لَهُ بِكُلِّ مُؤْمِنٍ وَمُؤْمِنَةٍ حَسَنَةً )) [ صحيح الجامع، رقم الحديث: 6026 ، وقال الألباني: حديث حسن ]

__________________





G€rç€k ßana bîr adım daha yaklş gafl€t ßnd€n ßîr adm daha g€rî at ama uzak dr ßnd€n d€ssas



Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Peygamber Efendimizin (S.A.V)'in Hazineleri

Eski 01-22-2010   #2
bukett
Varsayılan

Cevap : Peygamber Efendimizin (S.A.V)'in Hazineleri



İKİNCİ HAZİNE:
عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ t قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ r: ((مَنْ قَرَأَ حَرْفًا مِنْ كِتَابِ اللَّهِ، فَلَهُ بِهِ حَسَنَةٌ، وَالْحَسَنَةُ بِعَشْرِ أَمْثَالِهَا، لاَ أَقُولُ الم حَرْفٌ، وَلَكِنْ أَلِفٌ حَرْفٌ، وَلاَمٌ حَرْفٌ، وَمِيمٌ حَرْفٌ )) [ صحيح الجامع، رقم الحديث: 6469، وقال الألباني: حديث صحيح ]
Abdullah b Mesud'dan-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
"Her kim, Allah'ın kitabı Kur'an'dan bir harf okursa, kendisine bir sevap verilirHer sevap da on katı iledir Ben, 'Elif, Lâm, Mîm' bir harftir, demiyorum Fakat 'Elif' bir harf, 'Lâm' bir harf ve 'Mîm' bir harftir"

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Peygamber Efendimizin (S.A.V)'in Hazineleri

Eski 01-22-2010   #3
bukett
Varsayılan

Cevap : Peygamber Efendimizin (S.A.V)'in Hazineleri



ÜÇÜNCÜ HAZİNE:

Ebû Hureyre'den-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
"Söylemesi dile kolay gelen, buna karşılık (kıyâmet günü) terâzinin sevâp kefesinde ağır basan ve Rahmân (olan Allah)’a çok sevimli gelen iki söz vardır ki, (bu) 'Subhânallâhi ve bihamdihi' (Allahım! Sana hamd ederek, seni bütün noksanlıklardan tenzîh ederim) sözüdür" عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ
r قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ r : ((كَلِمَتَانِ خَفِيفَتَانِ عَلَى اللِّسَانِ، ثَقِيلَتَانِ فِي الْمِيزَانِ، حَبِيبَتَانِ إِلَى الرَّحْمَنِ، سُـبْحـاَنَ اللهِ وَبِحَمْـدِهِ ، سُبْحَانَ اللَّهِ الْعَظِيمِ )) [ متفق عليه ]


DÖRDÜNCÜ HAZİNE:

Ebû Hureyre'den-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
"Allah-azze ve celle- sözlerden (hoşuna giden) dört tanesini seçmiştir(Bu sözler): 'Subhânallah' (Allahım! Sana hamd ederek, seni bütün noksanlıklardan tenzîh ederim), 'Elhamdulillah' (Hamd, yalnızca Allah'a mahsustur), 'Lâ ilâhe illallah' (Allah'tan başka hakkıyla ibâdete lâyık hiçbir ilah yoktur), 'Allahu Ekber' (Allah, en büyüktür) Her kim, 'Subhânallah' derse, bu sözle ona yirmi sevap verilir ve ondan yirmi (küçük) günah silinirHer kim, 'Allahu Ekber' derse, aynı şekilde bu sözle ona yirmi sevap verilir ve ondan yirmi (küçük) günah silinirHer kim, 'Lâ ilâhe illallah' derse, bu sözle aynı şekilde ona aynı yirmi sevap verilir ve ondan yirmi (küçük) günah silinirHer kim de (zorlama olmadan) kendi irâdesiyle, 'Elhamdulillahi Rabbil-Âlemîn' (Hamd, Âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur) derse, bu sözle ona otuz sevap verilir ve ondan otuz (küçük) günah silinir"
عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ r قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ r : (( إِنَّ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ اصْطَفَى مِنْ الْكَلاَمِ أَرْبَعًا: سُبْحَانَ اللَّهِ، وَالْحَمْدُ لِلَّهِ، وَلاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ، وَاللَّهُ أَكْبَرُ فَمَنْ قَالَ سُبْحَانَ اللَّهِ كُتِبَتْ لَهُ بِهَا عِشْرُونَ حَسَنَةً، وَحُطَّ عَنْهُ عِشْرُونَ سَيِّئَةً، وَمَنْ قَالَ اللَّهُ أَكْبَرُ فَمِثْلُ ذَلِكَ، وَمَنْ قَالَ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ فَمِثْلُ ذَلِكَ، وَمَنْ قَالَ الْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ مِنْ قِبَلِ نَفْسِهِ، كُتِبَ لَهُ بِهَا ثَلاَثُونَ حَسَنَةً، وَحُطَّ عَنْهُ بِهَا ثَلاَثُونَ سَيِّئَةً )) [ صحيح الجامع، رقم الحديث: 1718 و صحيح الترغيب والترهيب، رقم الحديث: 1554، وقال الألباني: حديث صحيح ]



BEŞİNCİ HAZİNE:

Ebû Mâlik el-Eş'arî'den-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
"Abdest, îmânın yarısıdır 'Elhamdulillah' (ecri büyük olduğu için kıyâmet günü amellerinin tartıldığı) terâziyi doldurur 'Subhanallah' ve 'Elhamdulillah', (sahip olduğu büyük ecirden dolayı, cisim olarak takdir edilmiş olsaydı) göklerle yer arasındaki mesafeyi doldururduNamaz nûrdur (ondan aydınlanıldığı gibi, sahibini günahlardan, çirkinliklerden, kötülüklerden alıkor ve onu doğruya iletir) Sadaka, burhandır (delildir) Sabır, ışıktır Kur'an, (okur ve gereği gibi hareket edip ondan faydalanırsan) senin lehine şâhitlik eder, yoksa senin aleyhine şâhitlik eder Her insan kendisi için çabalar durur Kimisi Allah Teâlâ'ya itaat için nefsini satarak onu azaptan kurtarırKimisi de şeytan ve hevâsına uyarak nefsini helâk eder"
عَنْ أَبِي مَالِكٍ الْأَشْعَرِيِّ t قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ r: (( اَلطُّهُورُ شَطْرُ الْإِيمَانِ، وَالْحَمْدُ لِلَّهِ تَمْلَأُ الْمِيزَانَ، وَسُبْحَانَ اللَّهِ وَالْحَمْدُ لِلَّهِ تَمْلَآَنِ أَوْ تَمْلَأُ مَا بَيْنَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ، وَالصَّلاَةُ نُورٌ، وَالصَّدَقَةُ بُرْهَانٌ، وَالصَّبْرُ ضِيَاءٌ، وَالْقُرْآنُ حُجَّةٌ لَكَ أَوْ عَلَيْكَ، كُلُّ النَّاسِ يَغْدُو، فَبَايِعٌ نَفْسَهُ، فَمُعْتِقُهَا أَوْ مُوبِقُهَا )) [ رواه مسلم ]

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Peygamber Efendimizin (S.A.V)'in Hazineleri

Eski 01-22-2010   #4
bukett
Varsayılan

Cevap : Peygamber Efendimizin (S.A.V)'in Hazineleri



ALTINCI HAZİNE:

Ebû Umâme'den-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olundu-ğuna göre, o şöyle der:
"Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- dudaklarımı hare-ket ettirirken görünce bana:'Ey Ebû Umâme! Dudaklarını ne ile hareket ettiriyorsun? dedi Ben: Allah'ı zikrediyorum (anıyorum) 'Ey Allah'ın elçisi! dedimBunun üzerine: 'Sana, gece ve gündüz yaptığın zikirden daha fazla ve daha fazîletli olanını haber vereyim mi? diye sorduBen de: 'Evet, ey Allah'ın elçisi! dedimBana: 'Yarattıkları sayısınca Subhânallah(Allahım! Sana hamd ederek, seni bütün noksanlıklardan tenzîh ederim), yarattıkları dolusunca Subhânallah, yerde ve göktekiler sayısınca Subhânallah, yerde ve göktekiler dolusunca Subhânallah, Kitab'ının saydıkları sayısınca Subhânallah, Kitab'ının saydıkları dolusunca Subhânallah, her şey sayısınca Subhânallah, her şey dolusunca Subhânallah, yarattıkları sayısınca Elhamdulillah, yarattıkları dolusunca Elhamdulillah, yerde ve göktekiler sayısınca Elhamdulillah,Kitab'ının saydıkları sayısınca Elhamdulillah, her şey sayısınca Elhamdulillah, her şey dolusunca 'Elhamdulillah' dersin, buyurdu" عَنْ أَبِي أُمَامَةَ t قَالَ: (( رآني النَّبِيُّ r وَأَنَا أُحَرِّكُ شَفَتَيَّ، فَقَالَ لِيَ: بِأَيِّ شَيْءٍ تُحَرِّكُ شَفَتَيْكَ يَا أَبَا أُمَامَةَ؟ فَقُلْتُ: أَذْكُرُ اللهَ يَا رَسُولَ اللهِ! فَقَالَ: أَلاَ أُخْبِرُكَ بِأَكْثَرَ وَأَفْضَلَ مِنْ ذِكْرِكَ بِاللَّيْلِ وَالنَّهَارِ؟ قُلْتُ: بَلَى يَا رَسُولَ اللهِ ! قَالَ: تَقُولُ: وَسُبْحَانَ اللَّهِ عَدَدَ مَا خَلَقَ، وَسُبْحَانَ اللَّهِ مِلْءَ مَا خَلَقَ، وَسُبْحَانَ اللَّهِ عَدَدَ مَا فِي اْلأَرْضِ وَالسَّمَاءِ، وَسُبْحَانَ اللَّهِ مِلْءَ مَا فِي اْلأَرْضِ وَالسَّمَاءِ، وَسُبْحَانَ اللَّهِ عَدَدَ مَا أَحْصَى كِتَابُهُ، وَسُبْحَانَ اللَّهِ مِلْءَ مَا أَحْصَى كِتَابُهُ، وَسُبْحَانَ اللَّهِ عَدَدَ كُلِّ شَيْءٍ، وَسُبْحَانَ اللَّهِ مِلْءَ كُلِّ شَيْءٍ، اَلْحَمْدُ لِلَّهِ عَدَدَ مَا خَلَقَ، وَالْحَمْدُ لِلَّهِ مِلْءَ مَا خَلَقَ، وَالْحَمْدُ لِلَّهِ عَدَدَ مَا فِي اْلأَرْضِ وَالسَّمَاءِ، وَالْحَمْدُ لِلَّهِ مِلْءَ مَا فِي اْلأَرْضِ وَالسَّمَاءِ، وَالْحَمْدُ لِلَّهِ عَدَدَ مَا أَحْصَى كِتَابُهُ، وَالْحَمْدُ لِلَّهِ مِلْءَ مَا أَحْصَى كِتَابُهُ، وَالْحَمْدُ لِلَّهِ عَدَدَ كُلِّ شَيْءٍ، وَالْحَمْدُ لِلَّهِ مِلْءَ كُلِّ شَيْءٍ )) [ صحيح الترغيب والترهيب، رقم الحديث: 1575 و قال الألباني: حديث صحيح ]


YEDİNCİ HAZİNE:
عَنْ أَبِي مُوسَى الْأَشْعَرِيِّ tقَالَ : (( قَالَ لِيَ رَسُولُ اللَّهِ r : أَلاَ أَدُلُّكَ عَلَى كَلِمَةٍ مِنْ كُنُوزِ الْجَنَّةِ أَوْ قَالَ عَلَى كَنْزٍ مِنْ كُنُوزِ الْجَنَّةِ؟ فَقُلْتُ: بَلَى، فَقَالَ: لاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللَّهِ )) [ رواه مسلم ]
Ebû Musa el-Eş'arî'den-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, o şöyle demiştir:
"Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- bana:'Sana, cennet hazinelerinden olan bir sözü veya cennet hazinelerinden olan bir hazineyi göstereyim mi? diye buyurdu Ben de: 'Evet, dedim'Buyurdu ki: 'Lâ havle velâ kuvvete illâ billah' (Güç ve kuvvet, ancak Allah'tandır)"




SEKİZİNCİ HAZİNE:
(( عَنْ جُوَيْرِيَةَ رَضِيَ اللهُ عَنْهَا، أَنَّ النَّبِيَّ r خَرَجَ مِنْ عِنْدِهَا بُكْرَةً حِينَ صَلَّى الصُّبْحَ وَهِيَ فِي مَسْجِدِهَا، ثُمَّ رَجَعَ بَعْدَ أَنْ أَضْحَى وَهِيَ جَالِسَةٌ، فَقَالَ: مَا زِلْتِ عَلَى الْحَالِ الَّتِي فَارَقْتُكِ عَلَيْهَا؟ قَالَتْ: نَعَمْ قَالَ النَّبِيُّ r: لَقَدْ قُلْتُ بَعْدَكِ أَرْبَعَ كَلِمَاتٍ ثَلاَثَ مَرَّاتٍ لَوْ وُزِنَتْ بِمَا قُلْتِ مُنْذُ الْيَوْمِ لَوَزَنَتْهُنَّ: سُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ، عَدَدَ خَلْقِهِ، وَرِضَا نَفْسِهِ، وَزِنَةَ عَرْشِهِ، وَمِدَادَ كَلِمَاتِهِ )) [ رواه مسلم ]
Mü'minlerin annesi Cüveyriye'den-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- sabah namazını kılınca sabah erkenden, Cüveyriye namaz kıldığı yerde olduğu halde onun yanından ayrıldı Sonra kuşluk vakti döndüğünde onu aynı yerde otururken görünce ona:
'Sen, hâlâ seni bıraktığım hal üzere misin? diye sordu
(Cüveyriye): 'Evet, dedim'
Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdu ki:
'Hiç şüphe yok ki senin yanından ayrıldıktan sonra dört sözü üçer defa söyledim Şayet bu sözler, (sevap olarak) senin şu ana kadar söylediğin sözlerle tartılmış olsaydı, bu dört söz senin söylediğin sözlere daha ağır gelirdi(Bu sözler): 'Subhânallahi ve bihamdihi, adede khalkıhi ve ridâ nefsihi ve zinete arşihi ve midâde kelimâtihi
(Allahım! Sana hamd ederek, bütün yarattıklarının sayısınca, nefsin râzı oluncaya kadar, arşının ağırlığı ve sözlerinin fazlalığı miktarınca seni bütün noksanlıklardan tenzîh ederim)"




DOKUZUNCU HAZİNE:
((عَنْ أُمِّ هَانِئٍ بِنْتِ أَبِي طَالِبٍ رَضِيَ اللهُ عَنْهَا قَالَتْ: مَرَّ بِي ذَاتَ يَوْمٍ رَسُولُ اللَّهِ r فَقُلْتُ: يَا رَسُولَ اللَّهِ! إِنِّي قَدْ كَبِرْتُ، وَضَعُفْتُ أَوْ كَمَا قَالَتْ: فَمُرْنِي بِعَمَلٍ أَعْمَلُهُ وَأَنَا جَالِسَةٌ قَالَ: سَبِّحِي اللَّهَ مِائَةَ تَسْبِيحَةٍ، فَإِنَّهَا تَعْدِلُ لَكِ مِائَةَ رَقَبَةٍ تُعْتِقِينَهَا مِنْ وَلَدِ إِسْمَاعِيلَ، وَاحْمَدِي اللَّهَ مِائَةَ تَحْمِيدَةٍ، فَإِنَّهَا تَعْدِلُ لَكِ مِائَةَ فَرَسٍ مُسْرَجَةٍ مُلْجَمَةٍ، تَحْمِلِينَ عَلَيْهَا فِي سَبِيلِ اللَّهِ، وَكَبِّرِي اللَّهَ مِائَةَ تَكْبِيرَةٍ، فَإِنَّهَا تَعْدِلُ لَكِ مِائَةَ بَدَنَةٍ مُقَلَّدَةٍ مُتَقَبَّلَةٍ، وَهَلِّلِي اللَّهَ مِائَةَ تَهْلِيلَةٍ )) قَالَ ابْنُ خَلَفٍ: أَحْسِبُهُ قَالَ: تَمْلَأُ مَا بَيْنَ السَّمَاءِ وَالْأَرْضِ، وَلاَ يُرْفَعُ يَوْمَئِذٍ لِأَحَدٍ عَمَلٌ إِلاَّ أَنْ يَأْتِيَ بِمِثْلِ مَا أَتَيْتِ بِهِ )) [ رواه أحمد وحسنه الألباني في السلسلة الصحيحة،ج: 3، ص: 302 ، رقم الحديث:1316 ]
Ebû Tâlib'in kızı Ümmü Hâni'den-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, o şöyle demiştir:
'Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- birgün yanıma uğradı Ona dedim ki: 'Ey Allah'ın elçisi!Artık yaşlandım, güç ve takatten düştüm' (veya buna benzer şey söyledi)
(Ümmü Hâni): 'Oturduğum halde yapabileceğim bir ameli yapmamı bana emret' dedim
Buyurdu ki:
'Yüz defa 'Subhânallah' deZirâ böyle demen, senin için (sevap olarak) İsmâil-aleyhisselâm-'ın evlâdından yüz tane köleyi hürriyetine kavuşturmana denktirYüz defa 'Elhamdulillah' deZirâ böyle demen, senin için sırtına eyer, ağzına da gem vurulmuş yüz tane atı, (sevap olarak) Allah yolunda (cihadda) kullanmana denktir Yüz defa 'Allahu Ekber' deZirâ böyle demen, senin için haremde kurban edilmek üzere takdim olunan ve Allah tarafından kabul olunan yüz tane deveyi, (sevap olarak) kurban etmene denktir Yüz defa 'Lâ ilâhe illallah' de
İbn-i Halef der ki:
"Zannedersem Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle demiştir: '(Sevap olarak) gök ile yer arasındaki mesafeyi doldururSenin yaptığın amelin benzerini yapan dışında, o gün hiç kimsenin ameli Allah'a arz edilmeyecektir "



ONUNCU HAZİNE:

Ebû Hureyre'den-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
"Her kim, günde yüz defa 'Subhânallahi ve bihamdihi' (Allahım! Sana hamd ederek, seni bütün noksanlıklardan tenzîh ederim) derse,deniz köpüğü kadar bile (çok) olsa, onun günahları bağışlanır"
عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ t أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ r قَالَ: (( مَنْ قَالَ سُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ فِي يَوْمٍ مِائَةَ مَرَّةٍ حُطَّتْ خَطَايَاهُ وَلَوْ كَانَتْ مِثْلَ زَبَدِ الْبَحْرِ )) [ رواه مسلم ]




ONBİRİNCİ HAZİNE:
عَنْ أَبِي أَيُّوبَ الْأَنْصَارِيِّ t أَنَّ رَسُولِ اللَّهِ r قَالَ: (( مَنْ قَالَ: لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ، لَهُ الْمُلْكُ، وَلَهُ الْحَمْدُ، وَهُوَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ، عَشْرَ مَرَّاتٍ كَانَ كَمَنْ أَعْتَقَ أَرْبَعَةَ أَنْفُسٍ مِنْ وَلَدِ إِسْمَاعِيلَ )) [ رواه مسلم ]
Ebû Eyyûb el-Ensârî'den-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
"Her kim, on defa 'Lâ ilâhe illallahu vahdehu lâ şerîke leh Lehu'l-mulku ve lehu'l-hamdu ve huve alâ kulli şey'in kadîr' (Allah'tan başka hakkıyla ibâdete lâyık hiçbir ilâh yokturO, birdir ve O'nun hiçbir ortağı yoktur Mülk, O'nundurHamd da O'na âittirOnun her şeye gücü yeter) derse,İsmâil-aleyhisselâm-'ın evlâdından on insanı hürriyetine kavuşturmuş gibi sevap alır"




ONİKİNCİ HAZİNE:
عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ t أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ r قَالَ(مَنْ قَالَ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ، لَهُ الْمُلْكُ، وَلَهُ الْحَمْدُ، وَهُوَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ فِي يَوْمٍ مِائَةَ مَرَّةٍ، كَانَتْ لَهُ عَدْلَ عَشْرِ رِقَابٍ، وَكُتِبَتْ لَهُ مِائَةُ حَسَنَةٍ، وَمُحِيَتْ عَنْهُ مِائَةُ سَيِّئَةٍ، وَكَانَتْ لَهُ حِرْزًا مِنْ الشَّيْطَانِ يَوْمَهُ ذَلِكَ حَتَّى يُمْسِيَ، وَلَمْ يَأْتِ أَحَدٌ أَفْضَلَ مِمَّا جَاءَ بِهِ إِلاَّ أَحَدٌ عَمِلَ أَكْثَرَ مِنْ ذَلِكَ )) [ رواه مسلم ]
Ebû Hureyre'den-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
"Her kim, günde yüz defa 'Lâ ilâhe illallahu vahdehu lâ şerîke leh Lehu'l-mulku velehu'l-hamdu ve huve alâ kulli şey'in kadîr' derse, on tane köleyi hürriyetine kavuş-turmuş gibi sevap alırOna yüz sevap yazılır ve ondan yüz (küçük) günah silinir O gün akşamlayıncaya kadar, bu duâ onun için şeytanın şerrinden barınacağı bir sığınak olurBu amelden daha fazla yapanın dışında, hiç kimse, bu amelden daha fazîletlisini getirmemiştir"



ONÜÇÜNCÜ HAZİNE:
عَنْ مُصْعَبِ بْنِ سَعْدٍ t قَالَ : حَدَّثَنِي أَبِي قَالَ: كُنَّا عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ r فَقَالَ( أَيَعْجِزُ أَحَدُكُمْ أَنْ يَكْسِبَ كُلَّ يَوْمٍ أَلْفَ حَسَنَةٍ؟ فَسَأَلَهُ سَائِلٌ مِنْ جُلَسَائِهِ: كَيْفَ يَكْسِبُ أَحَدُنَا أَلْفَ حَسَنَةٍ؟ قَالَ: يُسَبِّحُ مِائَةَ تَسْبِيحَةٍ، فَيُكْتَبُ لَهُ أَلْفُ حَسَنَةٍ أَوْ يُحَطُّ عَنْهُ أَلْفُ خَطِيئَةٍ )) [ رواه مسلم ]
Mus'ab b Sa'd-Allah ondan râzı olsun- babasından rivâyet ettiğine o şöyle demiştir:
'Babam bana şunu anlattı:Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem-'in yanındaydık Bize: "Sizden birinizin, her gün bin sevap kazanmaya gücü yetmez mi? diye buyurdu Onun mecliste oturanlardan birisi: 'Bizden birisi nasıl bin sevap kazanır? diye sorduRasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdu ki: 'Yüz defa 'Subhânallah' derse, ona bin sevap yazılır veya ondan bin (küçük) günah silinir"


Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Peygamber Efendimizin (S.A.V)'in Hazineleri

Eski 01-22-2010   #5
bukett
Varsayılan

Cevap : Peygamber Efendimizin (S.A.V)'in Hazineleri



ONDÖRDÜNCÜ HAZİNE:
عَنْ جَابِرٍ t عَنْ النَّبِيِّ r قَالَ: (( مَنْ قَالَ سُبْحَانَ اللَّهِ الْعَظِيمِ وَبِحَمْدِهِ، غُرِسَتْ لَهُ نَخْلَةٌ فِي الْجَنَّةِ )) [ صحيح الجامع، رقم الحديث:3464، وقال الألباني: حديث صحيح ]
Câbir'den-Allah ondan ve babasından râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
"Her kim, 'Subhânallahil-Azîm ve bihamdihi' (Yüce Allahım! Sana hamd ederek, seni bütün noksanlıklardan tenzîh ederim) derse, (her defasında) cennette onun için bir hurma ağacı dikilir"


ONBEŞİNCİ HAZİNE:
عَنْ عَبْدِ الله ِ مَسْعُودٍ t قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ r : (( لَقِيتُ إِبْرَاهِيمَ لَيْلَةَ أُسْرِيَ بِي، فَقَالَ: يَا مُحَمَّدُ! أَقْرِئْ أُمَّتَكَ مِنِّي السَّلاَمَ، وَأَخْبِرْهُمْ أَنَّ الْجَنَّةَ طَيِّبَةُ التُّرْبَةِ، عَذْبَةُ الْمَاءِ، وَأَنَّهَا قِيعَانٌ، وَأَنَّ غِرَاسَهَا، سُبْحَانَ اللَّهِ، وَالْحَمْدُ لِلَّهِ، وَلاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ، وَاللَّهُ أَكْبَرُ )) [ صحيح الجامع، رقم الحديث: 5152، وقال الألباني: حديث حسن ]
Abdullah b Mesud'dan-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
"Ben, gece (Mi'raç gecesinde, Mescid-i Haram'dan Beytu'l-Makdis'e, oradan da semâya) gece yolculuğuna çıkarıldığımda (yedinci semâda, sırtını Beytu'l-Ma'mur'a dayamış bir halde) İbrahim-aleyhisselâm- ile karşılaştımBana şöyle dedi:Ey Muhammed!Benden ümmetine selâm söyle ve onlara haber ver ki cennetin toprağı hoştur (zirâ toprağı misk ve safran'dır) ve suyu tatlıdırCennette, dümdüz, ağaçsız araziler vardırO arazilerin bitkileri ise, 'Subhânallah, 'Elhamdulillah', 'Lâ ilâhe illallah' ve 'Allahu Ekber'dir'



ONALTINCI HAZİNE:
عَنْ أَنَسُ بْنُ مَالِكٍ t قَالَ:قَالَ رَسُولُ اللَّهِ r: (( مَنْ صَلَّى عَلَيَّ صَلاَةً وَاحِدَةً صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ عَشْرَ صَلَوَاتٍ، وَحُطَّتْ عَنْهُ عَشْرُ خَطِيئَاتٍ، وَرُفِعَتْ لَهُ عَشْرُ دَرَجَاتٍ )) [ صحيح النسائي، رقم الحديث: 1297 وقال الألباني: حديث صحيح ]
Enes b Mâlik'ten-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
"Her kim, bana bir defa salat getirirse, Allah Teâlâ da ona on defa salat getirir(Allah Teâlâ) ondan on tane (küçük) günahı bağışlarOnun (cennetteki) makamını on derece yükseltir"



ONYEDİNCİ HAZİNE:
عَنْ شَدَّادِ بْنِ أَوْسٍ t أَنَّ النَّبِيَّ r قَالَ : (( سَيِّدُ الِاسْتِغْفَارِ أَنْ تَقُولَ: اللَّهُمَّ أَنْتَ رَبِّي، لاَ إِلَهَ إِلاَّ أَنْتَ،خَلَقْتَنِي وَأَنَا عَبْدُكَ وَأَنَا عَلَى عَهْدِكَ وَوَعْدِكَ مَا اسْتَطَعْتُ، أَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ مَا صَنَعْتُ، أَبُوءُ لَكَ بِنِعْمَتِكَ عَلَيَّ، وَأَبُوءُ لَكَ بِذَنْبِي، فَاغْفِرْ لِي؛ فَإِنَّهُ لاَ يَغْفِرُ الذُّنُوبَ إِلاَّ أَنْتَ قَالَ: وَمَنْ قَالَهَا مِنْ النَّهَارِ مُوقِنًا بِهَا فَمَاتَ مِنْ يَوْمِهِ قَبْلَ أَنْ يُمْسِيَ فَهُوَ مِنْ أَهْلِ الْجَنَّةِ، وَمَنْ قَالَهَا مِنْ اللَّيْلِ وَهُوَ مُوقِنٌ بِهَا فَمَاتَ قَبْلَ أَنْ يُصْبِحَ فَهُوَ مِنْ أَهْلِ الْجَنَّةِ )) [ رواه البخاري ]
Şeddâd b Evs'den-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
"Bağışlanma dilenmenin efendisi (en fazîletlisi ve en fazla sevap olanı) şöyle demendir: Allahım! Sen benim Rabbimsin Senden başka hakkıyla ibâdete lâyık hiçbir ilah yokturSenin kulun olduğum halde beni sen yarattın Gücüm yettiği kadarıyla sana verdiğim söz (îmân ve ihlas) va'd üzereyimYaptıklarımın kötülüklerinden sana sığınırım Senin benim üzerimdeki nimetini kabul ediyor ve günahlarımı itiraf ediyorumBeni bağışla Zirâ senden başka günahları bağışlayan yoktur"
Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu ki:
"Her kim, kalbinden inanarak ve sevabını tasdik ederek bu duâyı gündüzleyin söyler ve o gün akşama kavuşamadan önce ölürse, o cennet ehlindendirHer kim de, kalbinden inanarak ve sevabını tasdik ederek bu duâyı geceleyin söyler ve o gece sabaha kavuşamadan önce ölürse, o cennet ehlindendir"


ONSEKİZİNCİ HAZİNE:
عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ t قَالَ: رَسُولُ اللَّهِ r: (( مَنْ صَلَّى الْغَدَاةَ فِي جَمَاعَةٍ، ثُمَّ قَعَدَ يَذْكُرُ اللَّهَ حَتَّى تَطْلُعَ الشَّمْسُ، ثُمَّ صَلَّى رَكْعَتَيْنِ، كَانَتْ لَهُ كَأَجْرِ حَجَّةٍ وَعُمْرَةٍ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ r تَامَّةٍ، تَامَّةٍ، تَامَّةٍ )) [ صحيح الجامع، رقم الحديث: 586، وقال الألباني: حديث حسن ]
Enes b Mâlik'ten-Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
"Her kim, sabah namazını (mescitte) cemaatle kılar, sonra güneş doğuncaya kadar (mescitte) oturur, (güneş doğduktan ve bir mızrak boyu yükseldikten) sonra da kalkıp iki rekât (nâfile) namaz kılarsa, (bu iki rekât nâfile namazdan dolayı) ona bir hac ve umre sevabı verilir (Enes b Mâlik-Allah ondan râzı olsun-) şöyle dedi: Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdu ki: "Bir tam hac ve umre sevabı verilirBir tam hac ve umre sevabı verilirBir tam hac ve umre sevabı verilir"

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.