Prof. Dr. Sinsi
|
Meyvelere Kültürel Bir Bakis
Meyvelere Kültürel Bir Bakis
Meyvelerin kültürel boyutu derken çocukluk anıları olarak bahçelere meyve hırsızlığı için girişler akla geliyor Köylerde, bağlık bahçelik yerlerde gruplar halindeki mahallenin çocukları dikenli telleri atlayarak geceleyin bahçelere dalıp çağla ya da başka meyve hırsızlıkları yaparlar ve bunları ileriki yıllarda zevkli anılar olarak anlatırlar Kırşehirli Şemsi Yastıman bir şiirinde bu nostaljiyi şöyle anlatır
Kasetten:
Üç arkadaş şöyle bir bahçe bulsak
Çalpıdan hatlayıp bir üzüm yolsak
Sabısı dutsa da bir rezil olsak
O tatlı günlere ermek istiyom
Anadoluda geleneksel hukuka göre iki komşunun bahçesinin tam sınırında bir meyve ağacı varsa, o ağacın sarkan dalları komşunun tarafında ise, o dalların meyvesi komşuya ait olur Bahçesinin meyvelerini eşe dosta, konuya komşuya ikram etmek, Anadolu insanının en büyük zevkidir Bahçelerde meyve yemeye çağırmak olduğu gibi, tabaklarla, sepetlerle meyve göndermek geleneği de hala yaygındır
Eskiden bağ bozumu zamanı bağ sahipleri yolun kenarına çıkıp gelen geçene üzümlerini ikram ederlerdi Bugün bağ bozumu zamanı Anadoluda şenlikler düzenlenmektedir Nevşehir, Avanos, Malatya, Arapkir, Denizli, Çal gibi Asma yaprağı da sebze olarak değerlendirilir Üzümün kökeninin İran ve Orta Asya olduğu söyleniyor Üzümün olmamışına koruk denir ve turşu yapılır Yazın bağları olanlar bağ evine gider iki üç ay orada kalırlar Sohbet için yapılan çardaklar da asmalarla süslenerek serinlik sağlanır
Meyve toplama da kültürel bakımdan anlamlı gelenekler yaratmıştır Konu komşu, çoluk çocuk, akraba, eş dost ve para ile tutulan işçiler güle oynaya, söyleşerek meyve toplarlar Anadoluda çeşitli iller, ilçeler, yetiştirdikleri meyveler ile anılırlar Niğde elması, Ayaş dutu, Yuvanın kavunu, Anamur muzu gibi Bunlar lezzet bakımından, mis gibi kokusu bakımından ünlüdürler Semt pazarlarında satıcılar meyveleri hep yetiştirdikleri yere göre satmaya çalışırlar ve müşteri çekerler
Meyveler çeşitli biçimlerde değerlendirilmektedir Hem taze olarak, hem kurutularak, hem de suyu çıkarılarak tüketilirler Meyve suyu yapımı ayrı bir sanayi kolu olmuştur Ülkemizde meyve suyu yapan fabrikalar açılmıştır Doğal olarak yetişen meyvelerin tadı, lezzeti başka idi Örneğin dışarıdan ithal muz geliyor, kocaman kocaman ve lezzeti yok Ama bir Anamur muzunun mis gibi kokusu ve lezzeti var
Elma, önce Küçük Asyada Proto-Hitit çevrede yetiştirilip Mezopotamyaya geçmiştir “Almalık” elma bahçesidir Erzincan Refahiyede bir çeşit eriğe de alma denir Ispartanın Almacuk, elmaya benzer meyvesi olan küçük bir ağaçtır Burdurda yabani otlara verilen ad da almadır Ankarada Almacuk otu vardır Elma, en çok tüketilen meyvedir Anadolunun her yerinde yetişir Çok çeşitli cinsleri vardır Ekşisi, tatlısı, sulusu, sert olanı, yörelere göre değişir Çeşitli tatlılarda da kullanılan temel bir maddedir
Kiraz ve vişne de Anadoluda bolca üretilir Kirazın beşiği Giresun olarak bilinir Ekşi kiraz dene vişneyi Avrupalılar çok seviyor Vişne suyu da meyve suyu sanayinde başta gelmektedir Kiraz ve vişne şenlikleri de Anadoluda yaygın Örneğin Ayaşta vişne, Uluborluda iri kiraz yetişir ve buralarda şenlikler yapılır Vişneden reçel, pestil, ezme kurutularak hoşaf yapılır Kiraz sadece taze olarak tüketilir
İncir, her yerde yetişir Dağda, kırda bayırda İncir ağacı arsızdır Harabe duvarlarının arasında yetişir Ocağına incir dikmek deyimi buradan gelir Yani, ocağı yıkılacak, harabe haline gelecek, yıkıntının arasından da incir çıkacak Ama Ege yöresi, Aydın, incirin en güzel yetiştiği yöremizdir İncire "yemiş" de denir Karadut ve incirin vatanı Küçük Asyadan Hindistana kadar uzanan alandır Beyaz dut Çin kökenli olarak bilinir
Malatya, kayısısı ve zerdalisi, (Doğu Anadolu ve İran kökenli) Bursa, şeftalisi, (Çinden yayılmış) can eriği, Malta eriği bahar ve yaz meyveleridir Kızılcık daha çok hoşaf yapılır Muşmula az bilinir Ama Muşmula suratlı diyince buruşmuşluğu ifade eder
Meyvelerin özellikleri, böylece insanların bazı yanlarına benzetilir Elma yanaklı, kiraz dudaklı, üzüm gözlü gibi Armut, çeşitli cinsleriyle Anadoluda yaygındır Yabanisine "Ahlat" denir Çankırı dağlarında boldur Alıç da yine dağlarda yetişir Çankırıda dağlardan alıç toplayıcılar onları ipe dizerek büyük kent pazarlarında satarlar Ayının on türküsü varmış dokuzu ahlat üstüne imiş derler
Kavun - Karpuzun Hindistan kökenli olduğu söyleniyor Anadoluda kavun karpuz tarlalarına Bostan deniyor Köylümüz yaz aylarında ve Eylülde bol bol meyve yemiş oluyor böylece Bir gölgeye oturup kavunu karpuzu kesip eş dostla yemek, en güzel zevklerden birisidir İçki sofralarında kavunun ayrı bir yeri vardır Kavun karpuz bütün olarak satılır Fakat Rizede karpuz sergilerinde dilim dilim olarak da satılıyor
Son yıllarda ilkbahar aylarında İrandan gelen karpuzlar tüketiliyor Ama pek tatları yok Bizimkiler Temmuzda yetişiyor Kavunun anavatanı ise Asyadır Buna, Çin kavunu deniyor Fakat normal kavun Afrika kökenlidir Kavun ve karpuzun kaderini değiştiren Mısırlılar olmuş Küçük ve tatsız karpuz ve kavunun ıslahını ilk kez Mısırlılar M Ö 5 y y da yapmışlar İri, tatlı ve sulu kavun ve karpuzları onlara borçluyuz demek ki Kavunu bugünkü tadına getirenler Akdenizli bahçıvanlardır
Diyarbakır karpuzları irilikleriyle ünlüdür Onu alıp eve getirmek bile bir dert Bostanlarda güvercin gübresi kullanıldığı için iri karpuz yetişiyor Diclenin sol kıyısında çok sayıda güvercinlik vardır Burada güvencin gübresi elde edilir Bu yörede karpuz idrar söktürücü, böbrek taşlarını düşürücü olarak bilinir
Kavunun çok küçüklerine Kelek denir ki turşu yapımında kullanılır Kavun karpuz çekirdekleri kavrulur, tuzlanır, eğlencelik olarak tüketilir “Kış kavunu” ise sonbahardan alınıp saklanarak kışın tüketilir Bunlar önceleri hamdır Asılarak ya da saman arasına gömülerek saklanır ve kışın olgunlaştıkça yenir Çekirdeklerinden Güney ve Güneydoğuda sübye adı verilen hoş lezzetli bir beyaz şerbet hazırlanır
Portakal, turunç, limon, mandalina, narenciye grubundandırlar C vitamini kaynağıdırlar Taze olarak ve suyundan yararlanılır Portakalın kökeni, güney Çin ve Çin Hindi yarım adası olduğu sanılmaktadır Dilim dilim soyularak yeniden Yafa portakallarını insanlarımız oldukça özledi Çünkü bol sulu Washingtonlar soyularak yenilmiyor
Çilek, mis gibi kokusu olan, daha çok reçel ve şerbet (saklanan şurup) biçiminde tüketilir Kış mevsiminde hormonlu, tatsız ve iri iri olanları çok pahalı olarak satılmaktadır Bugün pastacılıkta kullanılmaktadır İğde de gerek çiçeği, gerekse kendisinin güzel kokusuyla bilinir Kırlarda sıra sıra iğde ağaçları, yöreye ayrı bir güzellik verir
Anadoluda çerez içinde ayrı bir öneme sahiptir Kızılcık da sağlık amacıyla ve hoşaf yapılarak tüketilir Ayva, taze olarak tüketilir ve komposto yapılır Toplumumuzda, ayvanın çok olduğu mevsimde kış çok sert geçermiş inancı yaygındır Ayvayı yemek deyimi de bir kimsenin zor bir duruma düşmesini ifade eder Narda sıcak yörelerimizde yetişir
Nar ekşisi, güney doğu yörelerimizde Lahmacunla tüketilir, ayrıca salatalarda kullanılır Halk ilaçlarının çoğunda kullanılır Yer adlarında da ayva ve nar çok kullanılır Ayvalık, Ayvalı, Ayvacık, Narlı, Narlıdere, Narlıca gibi Nar tanesi, nur tanesi, ayva gibi sararmak gibi deyimlerde var Nar çiçeği rengi çok nefistir ve el sanatlarında başlıca motiflerdendir
Son zamanlarda toplumumuz tropik bölgelerin meyvelerini da ithal yoluyla tanıdı Kivi, ananas, avocado, vs Kivi Karadeniz ve Akdeniz yörelerinde de yetiştirilmeye başlandı Meyvelerden yemek de yapılıyor (Haşlanarak ve kızartılarak) Örneğin Karadeniz fırında kızarmış elma, armuttan yapılan Böremit yemeği, borhana (elma yemeği) gibi Ekşi yeşil erik elma, koruk, kelek (olgunlaşmamış kavun) turşu olarak da kullanılmaktadır
Bazı yabani meyveler da tüketilir Tavşan memesi (kırmızı meyve), ağ yemşen (Kuşburnuna benzer meyve), dığdığan (dağ yemişi), hesmıhan (kırmızı meyveli bir ağaç), zegur (çilek nevinden kırmızı meyve), kocayemiş, üngülüz-kadın budu, mormani (böğürtlen) bugün pasta yapımında da kullanılmaktadır Üvem (buruk bir erik), şamana (kokulu kavun), öğütülmüş armut kurusuna gavut denir (Erzincan-Sivas)
Üvez, asılarak olgun duruma gelince yenir Muşmuladan farklı bir lezzeti vardır hurma da dinsel olarak anlamlı bir meyvedir Bol vitamin kaynağı olan meyveler sağlıklı yiyeceklerin başında gelir Birçok hastalıkları da önleyici etkileri vardır Ayrıca pasta yapımında da bol miktarda kullanılır Yazın dondurmalara da meyve sosu katılarak lezzetlendirilir
|