Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ocağıtarihçesi, tulumbacılartulumbacı

Tulumbacılar-Tulumbacı Ocağı-Tarihçesi

Eski 01-08-2010   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Tulumbacılar-Tulumbacı Ocağı-Tarihçesi



Tulumbacılar-Tulumbacı Ocağı-Tarihçesi




Osmanlı döneminde İstanbul'da yangın söndürme işinde çalışırlardı Tulumba 17 yüzyılda yalnızca gemilere dolan suyu boşaltmak için kullanılan bir araçtı Bunun yangın söndürmek için geliştirilmiş biçimi 18 yüzyılın başında İstanbul'a getirildi Tulumbayı İstanbul'a getiren kişi, 1715'te Tslamivet'i kabul ederek Gerçek Davud adını alan bir Fransız'dı O sırada Lale Devri'ni yaşamakta olan Osmanlı Devleti'nin yeniliklere açık sadrazamı Nevşehirli Damat İbrahim Paşa, Gerçek Davud'un önerisine uyarak Yeniçeri Ocağı'na bağlı bir Tulumbacı Ocağı kurulmasını kararlaştırdı


1720'de etkinliğe başlayan ocakta 50 tulumbacı görevlendirilmişti Gerçek Davud 1734'te ölene kadar tulumbacıbaşı olarak kaldı Bu süre içinde ocakta görevli tulumbacı sayısı 150'ye çıktı Ayrıca yangın sırasında tulumbalara su yetiştirecek sakalar da görevlendirildi Sonraları Topçu Ocağı, Top Arabacıları Ocağı ve Cebeci Ocağı ile Tersane'de ayrı ayrı tulumbacı ocakları kuruldu Topkapı Sarayı'nda da bostancıbaşıya bağlı ayrı bir Tulumbacı Ocağı vardı 18 yüzyılın ikinci yarısında İstanbul'un her semtinde küçük bir tulumbacı grubu görev yapıyordu

Bunlar küçük yangınlara hemen koşuyorlar, yangının büyümesi durumunda çevredeki öbür tulumbacılardan ve Tulumbacı Ocağı'ndan yardım istiyorlardı Yangınları haber vermek için de Beyazıt'taki Ağa Kapısı kulesi ile Galata Kulesi'nden yararlanılıyordu Tulumbacı Ocağı 1826'da, Yeniçeri Ocağı ile birlikte kaldırıldı Ama yangın söndürme işi örgütlü bir çabayı gerektirdiğinden, 1827'de Asakir-i Mansure-i Muhammediye adıvla kurulan veni ordu içinde tulumbacı taburları oluşturuldu

Merkezi Beyazıt'taki Seraskerlik'te bulunan bu örgüt mahalle tulumbacılarına yardımcı olacak, büyük yangınlara da doğrudan müdahale edecekti Tulumbacı örgütü 1846'da İstanbul'un güvenliğini sağlamak amacıyla kurulan Zaptiye Müşiriyeti'ne bağlandı 1868'de de belediye örgütünün yaygınlaşmasıyla bu görev Şehremaneti'ne devredildi Ama belediye tulumbacıları pek başarılı olamadıklarından 1874'te yangın söndürme işi yeniden askeri biçimde örgütlenerek ilk modern itfaiye örgütü kuruldu

Üç taburluk bir alay durumuna getirilen tulumbacılar Beyazıt, Taksim, Tersane ve Selimiye kışlalarına yerleştirildi 1923'te ise bu örgütün yerine, belediyeye bağlı İtfaiye Müdürlüğü kuruldu Mahalle tulumbacıları 19 yüzyılda da gönüllü olarak varlıklarını sürdürdüler ve İstanbul'un yaşamında canlı izler bıraktılar Tulumbacılığın 1868'de belediyeye geçmesiyle mahalle sandığı adıyla yeniden örgütlenen bu tulumbacılar arasında her yaştan, her sınıftan insan vardı

Mahalle halkının parasal yardımıyla yaşayan bu örgüt için belirli bir yer de ayrılmıştı Bekâr tulumbacıların geceleri de kaldığı bu yer bazen bir kahvehaneyle iç içe olurdu Bu kahvehanelerde sazla birlikte destanlar, mâniler, muammalar, beyitler okunur, eğlenilirdi Tulumbacılık bir çeşit spor sayıldığından mahalleler ve semtler arasında yarışlar da düzenlenmiştir

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Tulumbacılar-Tulumbacı Ocağı-Tarihçesi

Eski 01-08-2010   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Tulumbacılar-Tulumbacı Ocağı-Tarihçesi



Tulumbacılar (Tulumbacı Ocağı)
Temel Britannica
Tulumbacılar, Osmanlı Devleti'nde Yeniçeri Ocağı'na bağlı olarak Dergâh-ı Âli Tulumbacı Ocağı adıyla 1720 yani Lale Devri'nde kurulan itfaiye teşkilatıdır Yeniçeriliğin 1826’da kaldırılmasıyla bu ocak da lağv edildi 1827 yılında yarı askerî bir İtfaiye Teşkilatı kuruldu

Tulumbacılar, Osmanlı döneminde İstanbul'da yangın söndürme işinde çalışırlardı Tulumba 17 yüzyılda yalnızca gemilere dolan suyu boşaltmak için kullanılan bir araçtı Bunun yangın söndürmek için geliştirilmiş biçimi 18 yüzyılın başında İstanbul'a getirildi Tulumbayı İstanbul'a getiren kişi, 1715'te tslamivet'i kabul ederek Gerçek Davud adını alan bir Fransız'dı O sırada Lale Devri'ni yaşamakta olan Osmanlı Devleti'nin yeniliklere açık sadrazamı Nevşehirli Damat İbrahim Paşa, Gerçek Davud'un önerisine uyarak Yeniçeri Ocağı'na bağlı bir Tulumbacı Ocağı kurulmasını kararlaştırdı 1720'de etkinliğe başlayan ocakta 50 tulumbacı görevlendirilmişti Gerçek Davud 1734'te ölene kadar tulumbacıbaşı olarak kaldı Bu süre içinde ocakta görevli tulumbacı sayısı 150'ye çıktı Ayrıca yangın sırasında tulumbalara su yetiştirecek sakalar da görevlendirildi Sonraları Topçu Ocağı, Top Arabacıları Ocağı ve Cebeci Ocağı ile Tersane'de ayrı ayrı tulumbacı ocakları kuruldu Topkapı Sarayı'nda da bostancıbaşıya bağlı ayrı bir Tulumbacı Ocağı vardı

18 yüzyılın ikinci yarısında İstanbul'un her semtinde küçük bir tulumbacı grubu görev yapıyordu Bunlar küçük yangınlara hemen koşuyorlar, yangının büyümesi durumunda çevredeki öbür tulumbacılardan ve Tulumbacı Ocağı'ndan yardım istiyorlardı Yangınları haber vermek için de Beyazıt'taki Ağa Kapısı kulesi ile Galata Kulesi'nden yararlanılıyordu

Tulumbacı Ocağı 1826'da, Yeniçeri Ocağı ile birlikte kaldırıldı Ama yangın söndürme işi örgütlü bir çabayı gerektirdiğinden, 1827'de Asakir-i Mansure-i Muhammediye adıvla kurulan veni ordu içinde tulumbacı taburları oluşturuldu Merkezi Beyazıt'taki Seraskerlik'te bulunan bu örgüt mahalle tulumbacılarına yardımcı olacak, büyük yangınlara da doğrudan müdahale edecekti Tulumbacı örgütü 1846'da İstanbul'un güvenliğini sağlamak amacıyla kurulan Zaptiye Müşiriye-ti'ne bağlandı 1868'de de belediye örgütünün yaygınlaşmasıyla bu görev Şehremaneti'ne devredildi Ama belediye tulumbacıları pek başarılı olamadıklarından 1874'te yangın söndürme işi yeniden askeri biçimde örgütlenerek ilk modern itfaiye örgütü kuruldu Üç taburluk bir alay durumuna getirilen tulumbacılar Beyazıt, Taksim, Tersane ve Selimiye kışlalarına yerleştirildi 1923'te ise bu örgütün yerine, belediyeye bağlı İtfaiye Müdürlüğü kuruldu


Mahalle tulumbacıları 19 yüzyılda da gönüllü olarak varlıklarını sürdürdüler ve İstanbul'un yaşamında canlı izler bıraktılar Tulumbacılığın 1868'de belediyeye geçmesiyle mahalle sandığı adıyla yeniden örgütlenen bu tulumbacılar arasında her yaştan, her sınıftan insan vardı Mahalle halkının parasal yardımıyla yaşayan bu örgüt için belirli bir yer de ayrılmıştı Bekâr tulumbacıların geceleri de kaldığı bu yer bazen bir kahvehaneyle iç içe olurdu Bu kahvehanelerde sazla birlikte destanlar, mâniler, muammalar, beyitler okunur, eğlendirdi Tulumbacılık bir çeşit spor sayıldığından mahalleler ve semtler arasında yarışlar da düzenlenmiştir
Bir tulumbacı bölüğü

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.