Prof. Dr. Sinsi
|
Harry Potter Ve Ölüm Yadigârları Bölüm 2 Oyunu Tam Çözümlü İnceleme
Önsöz
Eskiden oyunu indirirken dahi içimde bir heyecan, bir merak olurdu az sonra göreceklerime dair Bu heyecanın ve merakın katili EA Games midir, yoksa haddinden fazla beklenti içinde oluşum mu? Aslına bakarsanı yanıtı ben de bilmiyorum Ama şunu biliyorum ki benimki değersiz bir hikayeden değerli bir oyun bekleme işgüzarlığı değil Zira vaktiyle grafikler oyun meraklıları için o kadar da önemli bir kriter değilken arcade yönü kuvvetli 3 oyun yapıldı bu seri için Şimdi ise yalnızca gerçekçi animasyon ve grafik peşine düşüp eli boş dönen bir grup avcıdan başka bir şey değil oyunu hazırlayan “coder” kadrosu Oyunun bize vaadettikleri neler, bir fikrim yok ama verebildikleri; Order of the Phoenix’teki oyun motoruna her yıl ufak makyajlar yapılarak yaratılmış ve pek tanıdık gelen bir oyun motoru, serinin her yeni oyununda bir tık daha artırılan texture kalitesi ve sıkıcı birkaç saat vs v
Gelin, oyunu teknik yönden inceleyelim;
Animasyonlar önceki oyunlara göre bir tık daha yukarıda, kaplama çözünürlüğünde de gözle görülür bir artış var En başta belirttiğim gibi oyun motoru çok tanıdık Son iki oyunu oynayanlar sanki oyuna kaldıkları yerden devam ediyorlarmış, ya da oyun için bir expansion pack çıkmış da onun tadına bakıyorlarmış gibi hissedebilirler gayet normaldir Efektlerde bu kez hatırı sayılır derecede iyileşme gözlemledim ancak şöyle bir durum var ki; keyiflerin kaçmaması elde değil: Optimizasyon sorunu Coder abiler olaya ne derece hakimler, işlerinde ne kadar ehiller bilmiyorum ama bu grafiklerde bir oyunun sistem gereksinimlerinde belirtilmediği halde bileşenleri bu kadar zorlaması ve kabul edilebilir değerlerin üstünde ısı artışına neden olması öyle sineye çekilebilecek bir sorun değil (CPU sıcaklığı CRYSIS 2’de tam yük altında 52 dereceyi geçemezken ne hikmetse bu oyunda 55 dereceyi bulabiliyor ) Belli ki oyunun yapım süreci pek de eskilere dayanmıyor Zaten bölümlerden anlaşıldığı üzere kitaptaki kurgudan ziyade filmdeki zaman ve mekan kurgusuna riayet edilmiş Hikaye olarak EA tarafından sahiplenilmemesini (kendi yaratımları olmayan bir kurgu, hazır karakter ve mekanlar) ve bu yüzden tasarım aşamasında özensiz davranılmasını kabul edebilirim ancak oyunun optimizasyonunun bu kadar özensizce yapılmış olması EA’nin iş ahlakından bir hayli yoksun olduğunu gösteriyor Zira her ne kadar sevmeseler de Harry Potter serisi, kasasına neredeyse o çok güvendiği FPS’leri kadar para girdisi sağladı
Karakter incelemeleri:
Harry Potter: Harry hikayenin merkezinde olmasına rağmen bu kez olayın biraz daha “kendi zamanını bekleyen” karakteri konumunda Oyun içindeki görevleri diğer karakterler yaparken Harry daha çok bol aksiyonlu kaçış ya da bir yerlere ulaşma sahnelerinde karşımıza çıkıyor Gerçekten “doğru zamanda ölmesi için korunmuş çocuk” fikrini uyandırıyor bizde bu durum
Hermione Granger: Hermi oyunda sıklıkla “kapı açarken korunması gereken” karakter oluyor Can sıkıcı bir durum, zira alohomora büyüsü bu kadar vakit alan bir şey değilken oyuna yeni bir atraksiyon katmak adına hikayenin dinamikleriyle oynamaktan başka bir şey değil bu Tabi yalnızca kapı açmak değil görevi Bir bölümde Greyback’i tek başına haklamak için epey uğraş veriyor Hermi başarılı olsa da bölüm sonu sinematiği hiç tatmin edici olmadığı için ben kendimi başarılı addetmiyorum
Ronald Weasley: Ron oyun boyunca Harry’nin yancısı rolünü büyük sadakatle devam ettiriyor Esas oğlan rolünü oynadığı tek bölüm ise Hermi ile birlikte Sırlar Odası’na, basilisk dişi almaya gittikleri bölüm Alakasız bir ayrıntı eklenmiş bölümü oyuna dahil edebilmek için; Örümcekler… Ron, örümcek korkusundan mütevellit bu yolculukta çok isteksiz Ron’u örümceklerden koruma görevi ise Hermione’nindir Ne acı verici değil mi maskulist oyun-severler !!
Minevra McGonagall: Filmde olduğu gibi oyunda da kitabın aksine aşırı aktif ve baskın bir karakter olarak karşımıza çıkıyor profesör McGonagall Snape’i ortak salonda madara ediyor, ilk saldırıda; öğrencilere, seherbazlara ve okulu korumak için canlanan bilumum taştan materyale komutanlık yapıyor, Voldemort’un karşısında binbir türlü cengaverlik falaan filaann… N’aptılar sana Minevra teyze ?
Seamus Finnigan: Seamus ilk saldırıda köprüyü havaya uçurmak gibi McGonagall’dan gelmesi hayal dahi edilemeyecek bir emri yerine getirmeye çalışırken karşımıza çıkıyor Hikayeye bu kadar yakından etki etmesine müsade edilmesi ilginç Bu görev sırasında Harry ve saz arkadaşları tepeden kendisine keskin nişancı desteği sağlıyorlar tabi Tek başına olur mu ? A-aaa…
GENEL OYNANIŞ BİLGİLERİ:
Oyun quest sistemini hâlâ bünyesinde barındırsa da serinin diğer oyunlarından farklı olarak bu kez görevden ziyade “bölüm geçme” amacıyla karakterlerimizi yönlendiriyoruz İstisnalar olmakla birlikte her bölümde dört beş tane “check point” oluyor ve genellikle iki check point arası bir saldırı dalgası manasına geliyor Oyun anlatılamayacak, yalnızca yaşanabilecek kadar tekdüze geçiyor Deyim yerindeyse oyunu bariyer arkasından bitiriyoruz Bariyerlerin arkasında saklanıp arada sırada kafamızı çıkararak yapay zekâ fakiri ölüm yiyenlere ve yanlarında getirdikleri newcastle united taraftarı görünümlü çakallara büyü fırlatıyoruz Hayal gücümüze bırakılmış tek nokta hangi büyüleri hangi düşmana karşı kullanacağımız Klavyedeki numaralarla büyülerimizde değişiklik yapabiliyor, sağ tuşla zoom yapabiliyor, sol tuşla büyü yolluyoruz Oyun içinde hiç bir şekilde büyülerin gelişimi, güçlenmesi, ne bileyim aynı büyüden arka arkaya daha fazla atmak, daha fazla zarar verebilmek tadında hadiselere şahit olmuyoruz Tabiri caizse ne uzuyor, ne kısalıyoruz Yani memur başlayıp memur bitiriyoruz koca oyunu Haritalar ve senaryolar değişse de yaptığımız şey sürekli bir yerlere siper alıp büyüler fırlatmak Oyun içinde bu tekdüzelikten sıyrılabildiğimiz çok az bölüm var Bu bölümlerden bir kaçı kaçış üzerine kurgulanmış, bir tanesi de Harry’nin Voldemort’a teslim olmaya gidişi Bu gidiş hiç de teslim olmaya gider gibi değil aslında Bölümün adı “surrender” ve buna rağmen oyunun en heyecanlı ve en gaz bölümleri yaşanıyor bu bölümde Harry tek başına yasak ormana ilerliyor ve etrafta arkasına saklanılacak hiç bir bariyer yokken ölüm yiyenler üçer beşer beliriveriyorlar önünde E biz de haliyle gözümüzü kapatıp “maalaaatyaaaaa” naralarıyla asamızın ucundan ne çıkarsa yollayıveriyoruz Oyunun geri kalanı anlattığım siperli çatışma ortamından ibarettir Hatta o kadar çok aynı şeyi yaptım ve o kadar çok “aksiyon oyunu” oynadığımı unuttum ki -abartmıyorum- oyun içerisinde defalarca “R” ye basıp şarjörümün dolmasını bekledim Evet, kendimi adeta Call of Duty’de hissettim Tahammül sınırlarımı zorlayan bu bölümleri neden mi inatla oynayıp bitirdim ? Sizlere bu incelemeyi ulaştırabilmek için Tezahürata gerek yok =P
BÖLÜMLER ve ÇÖZÜM REHBERİ
Gringotts: Bu bölümde üçlümüzle birlikte Gringotts’a gidiyor ve çok özlü iksirin yardımıyla Bellatrix’in kasasından Hufflepuff’ın kupasını almaya çalışıyoruz İmperius laneti sağolsun, bankanın cincüce veznedarları pek bir yardımcı oluyorlar işin sorunsuz hallolması için Tabi bir de Godric Gryffindor’un kılıcı mevzusu var yakınen bildiğiniz üzere Oyunun diğer bölümlerinde olduğu gibi her check point’ten sonra bir grup ölüm yiyen ile savaşıyoruz, birbirinin aynı yollarda birbirinin aynı düşmanları etkisiz hale getirerek kasaya doğru ilerliyoruz Bu işi iyi yapmanın sırrı şudur efendim Zaten oyunun başında pek fazla tercih şansımız yok büyü konusunda Olabildiğince saklı kalıyoruz bariyerlerin arkasında, ve en uygun fırsatı bulunca büyüleri yolluyoruz Zaman sıkıntısı yok, düşmanlar oyunun başında yanımıza gelemeyecek kadar çekingen Her fırsatta “space” e basıp siper alıp almadığımızı kontrol etmemiz en önemli nokta Siper aldığımızda hem canımız daha hızlı eski haline geliyor, hem de ne şartla olursa olsun atılan büyülerden etkilenmiyoruz Kasanın önünde kocaman bir sorun var tabi Minik ve sevimli ejderhamız biri en misafirperver haliyle karşılıyor Kasaya ulaşmak için bir an önce ejderhayı aşmamız gerek ama yine de Misafirin çok uzun kalanını sevmez ev sahipleri zaten Ejderhanın zincirli olduğu yerdeki sütunların arkasında saklanarak ateşlerden korunabiliyoruz Korunmamız hayrımızadır, zira bir kez değmesi öldürmesine yetiyor bu meretin Sütunların arkasından hızlıca dolaşarak ejderhayı cepheden görmeye başlıyoruz Burada cincüceler ejderhayı sakinleştiren zili çalıyorlar ve soruyoruz ister istemez “ulan şunu en baştan yapsaydın ya ? 20 kez öldüm yolu bulucam diye !!” şeklinde bir soruyu cincücelere Neyse efendim, kasaya ulaşıp bin bir güçlükle alıyoruz kupayı, dönüşte tabi yine ölüm yiyenler, yine aynı klişe sahneler, sıkıcı çatışmalar, bıdı, bıdı ve bıdı…

Hogsmeade: Gringotts’ta olduğu gibi burada da check point’ler arasında ilerleyip açık alanların hepsinde siper savaşı görevimizi ifa ettikten sonra sonuca ulaşmak üzere koşturuyoruz Dar sokaklar, açılmayı bekleyen kapılar, Hermione kapıyı açarken onu koruduğumuz ve Hermione’nin can barının sol üst köşeye yer aldığı bölümler… Bir bakıyoruz ki bitirivermişiz bölümü ve Hogwarts’a girivermişiz bir şekilde

Güvenlik Problemi: Aberfoth’un gösterdiği gizli geçitten Hogwarts’a ulaşan Harry, durumun öğrenilmesiyle birlikte Snape tarafından ortak salona çağrılan öğrenci grubunun içinde gizlenmektedir Ufak bir speech’in ardından ortaya çıkan Harry artık kontrolümüzdedir ve Carrow kardeşler ile ikiye tek düello başlar Bu tip düellolarda sabır en çok ihtiyaç duyacağımız şey Sabırla kaçmalı, siper almalı ve olabildiğince az açık hedef olmalıyız Regenerate gibi bir şansları olmadığı için ha şimdi ikinci darbeyi vurmuşsunuz, ha bir saat sonra, fark etmiyor Kardeşleri mağlup ettikten sonra kontrol ettiğimiz karakter McGonagall oluyor ve Snape’e karşı savaşıyoruz Snape ortak salonun içinde oraya buraya uçarken ağır adımlarla yürüyen McGonagall’ı kullanarak onu yenmek imkansız gibi dursa da o yaşlı hatunun asasında garip bir olay var ki, darma dağın ediyor Snape’i Kaçan Snape’in arkasından “korkaaaakk !!” diye bağırmak da yiğitliğin şanından olmuştur artık

Basilisk Dişi: Bu bölümde Hermione’yi kontrol ediyoruz ve örümceklerin istilasına uğrayan Sırlar Odası yolunda Ron’u koruyoruz Etrafta pek fazla örümcek olmasa da ziyadesiyle zor bir bölüm, çünkü oyunu oynamaktan çok Ron’un kafa ütülemesini dinlemek durumunda kalıyoruz O ağır ağır ilerleyip yolu hatırlamaya çalışırken biz de yanında elimizden geldiğince yavaş yürüyerek sabırla bekliyor ve etraftan gelen tek tük örümceği öldürüyor ve Ron’u hayatta tutuyoruz Oyun yalnızca bir yerde zorlaşıyor, açılan bir kapının kapanmadığını fark eden ikilimiz geç de olsa sağlam bir örümcek saldırısıyla karşı karşıya olduklarını fark ediyor Ardı arkası kesilmeyen örümcek hücumlarını bir şekilde savuşturuyoruz ve tekrar rutin yolculuğumuza devam ediyoruz Sırlar odasına varınca da yeni bir şeyle karşılaşmıyoruz, sorunsuzca yok ediliyor hortkuluk Örümcekleri öldürmek için expulso kullanmak akıllıca olmaz, onun yerine seri atılmış bir kaç stupify örümceğin hakkından gelmeye yetiyor
Köprü: Bu bölümde Seamus’u kontrol ederek ölümyiyenlerin Hogwarts’a ulaşmasını zorlaştırmak için köprünün ayaklarına patlayıcı yerleştiriyoruz Köprünün ayaklarına toplam 6 tane patlayıcı yerleştirmemiz gerekiyor ve köprünün altındaki patikayı takip ettikçe karşımıza ölümyiyenler çıkıyor Onlarla savaşmamız ve bir an önce patlayıcıları yerleştirmemiz gerekiyor İlk bölümü zor olmayan görevin ikinci bölümü bir hayli zorlaşıyor İkinci bölüm ne mi ? Geri dönüş yolundaki Seamus’ı ölümyiyenlerden korumak için tepeden aşağı petrificus totalus fırlatarak onlarca ölüm yiyenle savaşmak Bu işi tam bir sniper edasıyla yapıyoruz ve oyunun ikinci dünya savaşı temalı FPS’leri hatırlatan bir bölümüyle daha karşı karşıyayız Uzun ve gergin bir koruma görevinin ardından Seamus yanımıza ulaşıyor ve köprünün ayakları patlamaya başlıyor Bu sırada köprüde Neville Longbottom olarak ölüm yiyenlerle savaşıyor ve onlardan kaçıyoruz Köprü tamamen yıkılıyor ve Neville zorlukla da olsa diğer uca ulaşmayı başarıyor Mission Completed Yani “afffferin lan, öğreniyon sen bu işi”


|