![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#16 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Köprüleri İstanbul ile ilgili eski kaynaklardan öğrenildiğine göre şehirde ilk köprüyü Fatih Sultan Mehmet Haliç’te kurdurmuştu ![]() ![]() ![]() 1502-1503 yıllarında Galata ile İstanbul arasında bir köprü kurulması için Leonardo da Vinci İstanbul’a davet edilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu köprü 1839 ve1840 yıllarında onarılmış ve döşemeleri yenilenmiştir ![]() ![]() İstanbul’da bu köprülerden sonra üçüncüsünü Sultan Abdülmecit 1845 yılında aynı yerde “Cisr-i Cedid” ismi ile kurdurmuş ve köprüden önce kendisi geçmiştir ![]() ![]() ![]() Büyükçekmece Köprüsü (Büyükçekmece) ![]() ![]() Köprünün bulunduğu yerde Bizans döneminde de bir köprü olduğu kaynaklardan öğrenilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Bostancı Köprüsü’nün bulunduğu yerde Osmanlı döneminde bir de Bostancı Ocağı bulunuyordu ![]() ![]() ![]() Mimar Sinan köprünün yapımında yüzlerce neccar, senktraş çalıştırmış, gölün suları büyük tulumbalarla çekilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köprünün yapımında 35 ![]() ![]() ![]() Büyükçekmece Köprüsü’nün mimari yönden en ilginç noktalarından birisi de taş konsollar üzerine oturtulan kitabeli balkon-köşkleridir ![]() ![]() ![]() ![]() “Hazret-i Sultan Süleyman kim ana Şâhirâh ola Sırat-ı müstakim Başladı bu hayrı olmadın temam Kıldı azm-ı sâ-yı cennet-ün naim Geldi anı zıll-i Hak Sultan Selim Etti tekmil oldu bir cisr-i azim Dedi tarihin Hüdâyi ol zaman Yaptı âb üzre bu cisri şeh selâm Ketebehu Derviş Muhammed” ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu kitabede bulunan Mimar Sinan’ın imzası 1961-1962 yıllarında yerinden sökülmüş ve nerede olduğu da bilinmemektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu Arapça kitabenin mealen anlamı: “Tanrı onu ve bizzat çalışanlara mağfiret etsin ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul-Edirne karayolu üzerinde yeni bir köprünün yapılmış olmasından ötürü bugün Büyükçekmece Köprüsü kullanılmamakta ve korunması gereken tarihi bir eser ve ilçenin simgesi olarak iyi bir durumda bulunmaktadır ![]() Silivri Köprüsü (Silivri) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Silivri Köprüsü 348 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köprü Dalgıç Ahmet’in Başmimarlığı sırasında h ![]() ![]() Silivri Girişi Köprüsü (Silivri) İstanbul Silivri ilçesi girişinde bulunan bu köprünün ne zaman yapıldığı bilinmemektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köprü köfeki ve kalker taşından iki göz olarak yapılmıştır ![]() ![]() Harami Dere Kapıağası Köprüsü (Büyükçekmece) İstanbul Büyükçekmece, Yakuplu’da bugün çevre yolları arasında kalmış olan Kapıağası Köprüsü eski İstanbul-Edirne kervan yolunun üzerinden geçtiği bir köprü idi ![]() ![]() ![]() ![]() Köprü 69 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köfeki taşından muntazam sıralar halinde köprü duvarları işlenmiştir ![]() ![]() Çobançeşme Köprüsü (Bahçelievler) İstanbul, Silivri-Topkapı yolunda Halkalı Deresi üzerinde bulunan Çobançeşme Köprüsü Bizans döneminde, IV ![]() ![]() ![]() ![]() Köprü 37 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köprü zaman zaman onarılmış ve bu onarımlar köprünün orijinalliğini olumsuz yönde etkilemiştir ![]() ![]() Kemerli Köprü (Beşiktaş) İstanbul Beşiktaş ilçesinde Dolmabahçe Sarayı’nı Yıldız Sarayı bahçesine bağlayan köprünün altından günümüzde Dolmabahçe-Beşiktaş yolu geçmektedir ![]() XIX ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde iyi bir durumda korunmuştur ![]() Odabaşı Köprüsü (Büyükçekmece) İstanbul Halkalı-Hadımköy yolu üzerinde bulunan bu köprü XVI ![]() ![]() Büyük kesme taşlardan yapılan köprü 39 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Küçükçekmece Köprüsü (Küçükçekmece) ![]() Küçükçekmece Köprüsü’nün yapımına XVI ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köprünün tek gözü olup, günümüze gelen kemerinin açıklığı 12 ![]() ![]() ![]() ![]() Bostancı Köprüsü (Kadıköy) İstanbul, Kadıköy ilçesi Bostancı Mevkiinde bulunan Bostancı Köprüsü, Bostancı Deresi üzerinde 1523-1524 tarihinde yapılmıştır ![]() ![]() ![]() Köprü 1709’da bir su taşkını ve fırtınadan ötürü yıkılmış, ardından Bostancı Ali Ağa tarafından yeniden yaptırılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Köprü kesme taştan yapılmış, orta bölümü diğerlerinden daha yüksek tutulmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köprü 1987 yılında onarılmış, bu arada çevredeki dükkanlara yer kazandırmak amacıyla köprünün her iki yan gözü doldurulmuş ve zemin yükseltilmiştir ![]() ![]() Galata Köprüsü (Eminönü-Beşiktaş) ![]() ![]() ![]() Köprü 1853 yılında yenilenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1860’lı yıllarda bu yeni köprünün de yenilenmesi gündeme gelmiş, bu kez tersane olanakları dışında ahşaptan olmayan demir bir köprü gündeme gelmiştir ![]() ![]() ![]() Bu arada köprünün birkaç kez yer değiştirmesi söz konusu olmuş, bu arada Azapkapı’ya kaydırılması da düşünülmüştür ![]() XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çağın ileri bir teknolojisi ile yapılan köprünün 27 Nisan 1912’de açılışı yapılmıştır ![]() Köprü 466 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Unkapanı Köprüsü (Atatürk Köprüsü) (Fatih) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu köprü 504 m ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bunun üzerine yeni bir köprünün yapımı için çalışmalara başlanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() TBMM’nin daha önceden almış olduğu karar ile köprünün isminin “Gazi Mustafa Kemal Paşa Köprüsü” olması kararlaştırılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köprü zaman zaman onarılmış, l950’li yıllarda ahşap parkeli yolu asfaltlanmıştır ![]() Boğaziçi Köprüsü ![]() Boğaziçi Köprüsü’nün yapımı için Freeman,Fox and Partners isimli İngiliz firması ile 1968 yılında anlaşma yapıldı ![]() ![]() Boğaziçi Köprüsü, Boğazın iki yakasında birer taşıma kuleleri ve bunların arasında gerilmiş iki ana kabloya askı kabloları ile asılmış olarak tabliye (araçların geçtiği köprü zemini) yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köprünün yapımına 1970’te başlanmış, Cumhuriyetin 50 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ![]() Köprünün yapımına l985 yılında başlanmış, 1 Temmuz 1988’de açılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köprü her iki kıyı arasında birer taşıma kuleleri ile bunların arasına gerilmiş iki ana kabloya askı kabloları ile asılmış tabliyeden (araçların geçtiği zemin) meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köprü 1 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#17 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Dikilitaşları Gotlar Sütunu (Eminönü) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Got Kıran unvanı almış Roma İmparatoru II ![]() ![]() ![]() Bu bakımdan sütunun O’nun adına dikildiği düşünülmemelidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() IV ![]() ![]() ![]() ![]() üzerinde bir kartala ait izler de görülmektedir ![]() ![]() Hipodrom Dikilitaşı (Theodosius Dikilitaşı) (Eminönü) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “Gemileriniz Karadeniz’e çıkarken sizleri cömertçe karşılayan ve beslenmesine yardımcı olduğunuz bu şehrin güzelleşmesine katkınız olması için bu yekpare taşı yollamanız yerinde olur” Obeliskin İskenderiye’den ne zaman getirildiği kesin olmamakla beraber, büyük olasılıkla 390 yılı üzerinde durulabilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Eski Mısır’ın milli kahramanı olarak nitelenen, 18 ![]() ![]() ![]() Kuzey cephe: ”Gizli ve mukaddes ismin her tecellisini her feyzini mazhar olan Amor mabuduna nezrini büyük bir aciz içinde sunarak ve ondan yardımlar dilenerek güneyin dostu, dinin nuru, iki kutrun sahibi kudretli, melik memleketinin hududunu Mezopotamya’ya kadar götürmeyi azmetti ![]() Güney-Batı cephe: ”Güneşin doğduğu sırada malik olduğu altın renkleri aleme yayan Horis’in verdiği kuvveti, serveti, şiddetli, mehabeti taşıyan yukarı ve aşağı Mısır hükümetlerinin tacına sahip olan ve bizzat güneş tarafından seçilmiş bulunan Melik bu eseri babası Ra için yaptırdı ![]() Güney cephe: ”Mabud Horis’in lütfuna mazhar olan ve güneşin oğlu lakabını taşıyan aşağı ve yukarı Mısır’ın hükümdarı bulunan Melik kudret ve adaletle bütün ufuklara nur saçtı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kuzey-Batı cephe: “XVIII ![]() ![]() ![]() ![]() Obeliskin mermer kaidesinin iki yüzünde, o dönemde Roma imparatorluğunun doğu eyaletlerinde adet olduğu gibi Grekçe ve Latince kitabeler yazılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Obeliskin kuzeybatı cephesindeki kabartmalar ![]() ![]() ![]() ![]() Alt kısımda ise simetrik görünümde elçiler diz çökerek imparatora hediyelerini sunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kuzeydoğu cephesi: Hippodromdaki imparator locası olan katizma burada gösterilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Güneybatı cephesi: İmparator I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Güneydoğu cephesi: Bu bölümde diğerlerinde yer alan imparator locası yerine saraydan bir mekana yer verilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı döneminde, Sultanahmet Camisi’nin yapımından sonra Hippodromun zemini yükseltilmiş ve spinadaki dikili taşların alt kısımları toprağa gömülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türkiye’deki ilk müzecilik hareketi olarak nitelenen bu çalışmalardan sonra eski eserlere olan ilgi gün geçtikçe önem kazanmıştır ![]() Burmalı Sütun (Yılanlı Sütun) (Eminönü) ![]() ![]() ![]() Yunanistan’daki küçük krallıklar, memleketlerini istila eden Perslere karşı birleşerek Salamis (M ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İmparator I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Evliya Çelebi, bu anıtın İstanbul’u yılan, çıyan ve akreplerden koruma gibi bir özelliği olduğunu yazmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Ayasofya’nın onarımını yapan G ![]() ![]() Constantininus Porphyrogenes Sütunu (Örme Sütun) (Eminönü) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “Bu dört köşeli heybetli ve harika anıt, zamanla harap olmuşken, şimdi imparator Constantinus ile devletin şanı olan oğlu Romanos tarafından önceki görüntüsüne nispetle daha iyi duruma getirildi ![]() ![]() Günümüzde kesme taştan kütlevi bir görünümü olan dikilitaşın üzerindeki kabartmaların İstanbul’a Latinlerin yapmış olduğu istila sırasında söküldüğü, para basmak amacıyla eritildiği ileri sürülmüştür ![]() ![]() ![]() Anıtın üzerindeki yazıtlardan, dikilitaşın M ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Prof ![]() ![]() “Örme sütunun yüzeyine çakıldıkları anlaşılan kabartmalı tunç levhaların bu onarım sırasında konulduğu tahmin edilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı döneminde Pierre Gilles örme sütunun detaylı bir tasvirini yapmıştır ![]() ![]() Sultanahmet Camisi’nin yapımından sonra yükselen toprak sevi yerinden ötürü bu dikilitaşın üç basamaklı, mermer kaidesi toprak altında kalmış ve 1856’da Charles Newton tarafından çevresi kazılarak parmaklıkla çevrilmiştir ![]() ![]() Constantinus Sütunu (Çemberlitaş) (Eminönü) ![]() ![]() ![]() İstanbul’un 1919-1923 Yıllarındaki işgali sırasında burada kaçak bir kazı yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dikilitaşın gövdesini oluşturan porfirden yontulmuş, silindirik, vişne çürüğü rengindeki taşlar Roma’dan getirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “İsa, sen ki, dünyanın yaratıcısı ve sahibisin, senin olan bu şehre onunla birlikte Roma’nın asasını ve gücünü de sundum ![]() ![]() Bizans tarihçilerinden Kedrenos, bu heykelin Fidyas’ın Apollon heykeline benzediğini ileri sürmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’u sarsan deprem ve yangınlardan bu dikilitaş büyük ölçüde etkilenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “Halkın inanışına göre, Türkler şehre girdiklerinde gökten bir melek inecek, anıtın dibindeki aciz bir adama bir kılıç vererek ona, bu kılıcı al ve Kurtarıcı’nın halkının intikamını al diyecek ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı döneminde yangın ve depremlerden yine zarar görmüş ve çevresindeki demir çemberler yenilenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Marcianus Anıtı (Kıztaşı) (Fatih) ![]() ![]() ![]() Bizans kaynaklarının yeterince değinmediği bu anıtı şehir valisi Tatianus Decius, İmparator Marcianus (450-457) onuruna 450-452 yıllarında diktirmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Marcianus Anıtı’nın kaidesinde Nike heykelinin bulunuşundan ötürü halk arasında Kıztaşı olarak tanınmıştır ![]() ![]() Marcianus Anıtı üç kademeli Aphrodite’nin heykelinin bulunduğu bir platformdaki mermer kaidenin üzerindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arcadius Sütunu (Fatih) Bizans’ın 12 ![]() ![]() ![]() ![]() Anıtın bulunduğu alana kuru toprağından ötürü Bizanslılar Xerophos ismini yakıştırmışlardır ![]() ![]() Tarihçi Teofanes başta olmak üzere Bizanslı tarihçiler İmparator Arcadius’un (395-408) Barbarlara karşı kazandığı zaferleri ebedileştirmek için bu anıtın yapıldığını belirtmişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() Arcadius sütunu dört köşe bir kaide üzerinde 35 m ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arcadius sütunun gövdesi benzeri Roma anıtlarında olduğu gibi boş yer bırakılmamacasına kabartmalarla süslenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nde bulunan ve 1874’de Davutpaşa İskelesi civarında denizden çıkarılan, üzerinde savaş sahneleri olan kabartmaların Arcadius sütununa ait olduğu iddia edilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arcadius sütunu Iustinianus (527-563) zamanındaki depremde bazı parçaları kopmuş, 549 yılındaki şiddetli fırtınadan etkilenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bizanslılar bu sütunun üzerindeki kabartmalarda bazı gizli kuvvetler olduğuna inanmışlardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’da Günümüze Ulaşamayan Dikilitaşlar Bizanslılar kazandıkları zaferleri veya imparatorlarının isimlerini kendilerinden sonraki nesillere tanıtmak amacıyla yaptıkları anıtlardan bazıları da günümüze ulaşamamıştır ![]() ![]() Veronalı Onophrinus, Hippodromda günümüze ulaşanların dışında spina üzerinde yedi sütunu daha çizmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#18 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Sarnıçları İstanbul Sarnıçları İstanbul içerisinde bir şehrin ihtiyacını karşılayacak kadar akasu bulunmamasından ötürü, şehrin suyu batıdaki Pınarhisar mevkinden Romalılar tarafından kanallar ve kemerler aracılığı ile getirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul'da Bizanslılar kent dışından gelen suları açık ve kapalı sarnıçlarda toplamışlardır ![]() ![]() Günümüzde halk arasında Çukurbostan ismiyle anılan açık sarnıçlar surların dışındaki kaynaklardan gelen suların toplandığı ve şehre dağıldığı bir nevi havuzlar olarak nitelendirilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bizanslıların açık sarnıçları kentin konumu itibariyle her yerde yapılamadığından su ihtiyacını kapalı sarnıçlarla da sağlamışlardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul Açık Sarnıçları: Aspar Sarnıcı (Fatih) Yavuz Sultan selim Camisi’nin güneybatısında, Sultan Selim ve Yavuz Selim Caddeleri arasında uzanan bu sarnıca Bizans kaynakları, kare bahçe anlamına gelen “Xerokipion” ismini vermişlerdir ![]() Sarnıç, Leon I (457-474) zamanında Bizans İmparatorluğu’nun hizmetine giren got generali Aspar tarafından inşa edilmiş ve bundan dolayı da onun ismiyle tanınmıştır ![]() ![]() Bizans kaynaklarına göre, bu sarnıcın civarında Manuel Sarayı, Kaiouma ile St ![]() ![]() Aspar sarnıcının yeri hakkında, dört ayrı fikir ileri sürülmüştür ![]() Chevalier, Andéossy ve Déthier, bu sarnıcın Bodrum Cami yakınında bulunduğunu iddia ederler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aspar sarnıcının İstanbul’un beşinci tepesi üzerinde, Sultan Selim Camii yanındaki Çukurbostan’da olması kuvvetle muhtemeldir ![]() ![]() Aspar sarnıcı, bir kenarı 152 m ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sarnıcın iç cephesinde rastlanan kemer izlerinden, vaktiyle üzerinin kapalı olduğu düşünülmüşse de bu pek yerinde bir düşünce değildir ![]() Aspar sarnıcı, Bizans’ın son döneminde önemini kaybederek kurumuştur ![]() ![]() ![]() Fetihten kısa bir süre sonra, içerisinde yapılan evler ve XVI ![]() ![]() ![]() Aetius Sarnıcı (Fatih) Karagümrük’te bugünkü Vefa Stadyumunun bulunduğu yerdeki Aetius Sarnıcı’nın ismine Bizans kaynaklarında sık sık rastlanmaktadır ![]() ![]() Sarnıç, Bizans kaynaklarından öğrenildiğine göre; Prodrome de Petre, Romains ve Mara manastırlarına komşu olup, aynı zamanda Andrinople kapısı yakınındadır ![]() Anıtsal olduğu kadar o derecede de büyük bir sarnıç olan Aetius, 244x84 metre ölçülerinde dikdörtgen planlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() P ![]() ![]() Hagios Mokios Sarnıcı (Fatih) Bu sarnıcın bazı kaynaklarda sözü edilen ve kesin olmayan bilgilere rağmen, İmparator Anastasius I (491-518) tarafından yaptırılmış olması gerekmektedir ![]() ![]() Likos (Bayram Paşa Deresi), Kara ve Marmara surlarından meydana gelen üçgene hakim tepe üzerinde kurulan sarnıç, ismini güneydoğusunda inşa edilen Ortodoks Hagios Mokios Kilisesi’nden almıştır ![]() ![]() ![]() Sarnıcı kuşatan tuğla hatıllı taş duvarlar 6 metreyi bulmakta ve ayrıca iri taş bloklardan yapılan bu duvarların ortalarından iki kalın silme geçmektedir ![]() Bugünkü durumunda kısmen bostan olarak kullanılan sarnıcın içerisinde bir kuyu ve çeşitli gecekondular bulunmaktadır ![]() Hepdemon Sarnıcı (Bakırköy) Hepdemon Sarnıcı, veliefendi Hipodromu’nun kuzeyinde kara surlarındaki Altınkapı’ya 2 km ![]() ![]() İstanbul surlarının dışında kalan ve yapım tarihi kesin olarak tespit edilemeyen bu sarnıcın VIII ![]() ![]() ![]() Hebdemon Sarnıcı, 127x76 metre ölçülerinde, dikdörtgen plan arz etmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Fetihten sonra, Türk devrinde, burası padişahın fillerinin ahırı olarak kullanılmış ve bu yüzden “Fil Damı” (fil evi) adıyla günümüze kadar gelmiştir ![]() ![]() İstanbul Kapalı Sarnıçları: Philoxenus (Binbirdirek) Sarnıcı (Eminönü) Hipodromun güneybatısında yer alan Philoxenus sarnıcı’nın ismi ile yapım tarihi üzerinde birbiri ile tamamen çelişkili fikirler ortaya atılmış ve dolayısı ile araştırmacılar bu konuda anlaşamamışlardır ![]() Roma’nın ikiye ayrılmasından sonra, Konstantin I Bizans’ın İmparatorluğunu İstanbul’da kurduğu zaman, ayândan 12 kişi onunla birlikte gelmiş, bu 12 kişiden biri olan Philoxenus, eski Roma surlarının bulunduğu yerin yakınında kendi sarayını yaptırmış ve bunu geniş bir sarnıç ile tamamlamıştır ![]() ![]() C ![]() ![]() ![]() Sarnıç, E ![]() ![]() ![]() Philoxenus Sarnıcı, 64x56 metre ölçülerinde bir plan arz etmekte olup, 3000 m2’den daha fazla bir mekâna sahiptir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sarnıcın köşeleri yuvarlatılmış olan duvarlarının kalınlığı 2 ![]() ![]() ![]() ![]() Bu sarnıç, Bizans’ın son devirlerinde terk edilmiş, İstanbul’un fethinden sonra Sultan IV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Basilika Sarnıcı (Yerebatan Sarayı) (Eminönü) Kapalı Bizans sarnıçlarının en büyüğü olan ve toplumda “Yerebatan Sarayı” diye isimlendirilen Basilika Sarnıcı, Ayasofya’dan Cağaloğlu’na giden cadde üzerindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu sarnıç, yakınındaki İllius Basilikası’ndan ötürü Basilika Sarnıcı ismiyle tanınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sarnıcın üst örtü sistemini, düzgün kemer ve tonozlar meydana getirmektedir ![]() 1544-1550 yıllarında P ![]() ![]() Abdülmecid döneminde (1823-1861) sarnıcın üzerindeki ağırlığı taşıyabilmesi için güneybatı cephesine bir duvar yapılmış ve bu nedenden uzunluğuna 18, genişliğine de 5 sıra sütun bunun arkasında kalmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fatih Cami Avlusunda Bulunan Sarnıç (Fatih) Fatih Cami külliyesinden Karadeniz baş ve orta kurşunlu medreseleri arasında, kapıya yakın bir yerdeki mevcut çukur açıldığı zaman burada meydana çıkan bodrumun Bizans dönemine ait sarnıçlardan biri olduğu anlaşılmıştır ![]() Sarnıcın bugünkü Fatih Camisi’nin bulunduğu yerde, vaktiyle Konstantin I (303-337) zamanında imparator ve patriklerin defni için yapılan Havarium Kilisesi müştemilatından olduğu sanılmaktadır ![]() Havarium Kilisesi, İmparator Iustini,anus döneminde (518-527) harap olduğundan, tarihçi Prokopios’a göre onun tarafından, tarihçi Zonaras ile din kitaplarına göre de, İmparatoriçe Theodora’nın yakın ilgisiyle yeniden tamir ve inşa edilmiştir ![]() Bu duruma göre, sarnıcın ilk yapısının Konstantin I zamanına ait olduğu düşünülürse de, yapı tarzı daha çok Iustinianus dönemi özelliklerini bünyesinde toplamıştır ![]() ![]() ![]() Su geçmez horasan harç ile kaplanmış moloz taş duvarlı sarnıcın üst örtü sistemini sütunlar üzerine atılmış kemerlere istinat eden tonozlar meydana getirmektedir ![]() ![]() Eşrefiye Sokağı Sarnıcı (Eminönü) Philoxenus Sarnıcı (Binbirdirek) yakınındaki Eşrefiye Sokağı’nın köşesinde bulunan bu su haznesinin Bizans kaynaklarında gerçek ismine rastlamak mümkün değildir ![]() Sarnıcın yapı tarzı, Iustinianus’dan daha erken bir tarihe işaret etmekle beraber, bu bölgede bazı yapı çalışmalarında bulunan Theodosius I’in (378-395) dönemine ait olduğunu düşünmek daha doğru olacaktır ![]() Batısındaki bir kapıdan merdivenler ile içerisine girilen sarnıcın güneyi kısmen zemin seviyesinde bulunmasına rağmen toprak ile örtülü kuzey yönünün üzerine zamanla çeşitli binalar yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tamamen tuğladan yapılan ana mekân duvarlarında 0 ![]() ![]() ![]() Aspar’ın (Sultan Selim Çukurbostanı) Yakınında Bulunan Sarnıç (Fatih) Aspar Sarnıcının güneydoğusunda, sağ taraftaki sokağın içerisinde yer alan bu su haznesine, daha sonra açılan bir kapıdan girilmektedir ![]() ![]() ![]() Sarnıç, 29x19 metre ölçülerinde dikdörtgen plana sahiptir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zemin çok düzgündür ve duvarların üzeri çok ince bir sıva tabakası ile kaplanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bugün boş ve metrûk bir durumda olan sarnıcı bir süre iplik bükücüler kullanmışlardır ![]() St ![]() St ![]() ![]() Sarnıç, 26x19 metre ölçülerinde olup, içerisinde birbirlerinden dörder metrelik aralarla 24 sütun bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() Beden duvarlarında esas yapı malzemesi yuğladır ![]() ![]() ![]() Günümüzde gayet temiz ve bakımlı olan St ![]() ![]() Gülhane Parkı Sarnıcı (Eminönü) Gülhane Parkı’nın 1913 yılındaki düzenlemesi sırasında burada bulunan bazı antik kalıntılar dikkati çekmiş, dönemin Müze-i Hümayun’undan alınan izin ile K ![]() ![]() ![]() Arkeoloji Müzesi’nin kuzeybatısında Gülhane Parkı içerisindeki Sarayburnu’na giden yolun üzerinde ortaya çıkarılan bu sarnıç, 18x12 metre ölçülerinde dikdörtgen bir plana sahiptir ![]() ![]() Sarnıcın yapı tekniği Iustinianus’dan daha önceki bir tarihe işaret ettiğinden, V ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gülhane parkı sarnıcı çok iyi durumda olup, günümüzde akvaryum olarak kullanılmaktadır ![]() St ![]() Topkapı Sarayı Bab-ı Humayun kapısını geçince hemen solunda ortaya çıkarılan sarnıç, Ayasofya hazine binasının yakınına kadar uzanmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu sarnıcın suyunun Belgrat Ormanlarından Valans Su Kemeri (Bozdoğan Kemeri) aracılığıyla geldiği sanılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Unkapanı Sokağı Sarnıcı (Fatih) Günümüzde evlerin altında kalan bu sarnıcın üzerinde Osmanlı döneminde Pirî Mehmet Paşa Medresesi bulunuyordu ![]() ![]() Bu sarnıcın, İmparator Marcionus (582-602) tarafından yaptırıldığı ileri sürülmüşse de Ph ![]() ![]() Kuzeyden birkaç basamaklı merdivenle inilen sarnıç 50x15 metre ölçüsünde dikdörtgen bir plân düzeni göstermektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zemini çamur ile kaplı olan bu sarnıcın duvarları aralıklı bir şekilde örülmüş 035 metre uzunluğundaki tuğlalardan meydana gelmiştir ![]() ![]() Hacı Salih Efendi Sokağı Sarnıcı (Fatih) Fatih’te Sofular Caddesi ile Hacı Salih Efendi Sokağı arasında bulunan, ancak günümüze yalnızca temel izleri gelebilen Mustafa Paşa Mescidinin altında bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Sarnıç, 24x12 metre ölçüsünde olup, içerisinde 5’er sütunlu iki sıra ile 3 nefe ayrılmıştır ![]() ![]() Mirelaion Sarnıcı (Bodrum Camisi Sarnıcı) (Eminönü) Mirelaion Manastır Kilisesinin temelleri altındaki bu sarnıç günümüze son derece iyi bir durumda gelebilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arazi konumundan ötürü güneydoğusu kayalara dayanan sarnıcın içerisi, muntazam taş duvarlarla örülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mirelaion Sarnıcı 1966 yılında Alman Arkeoloji Enstitüsü ile İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nin ortak çalışmaları sonucunda ortaya çıkarılmıştır ![]() Sarayburnu’ndaki Sarnıçlar (Eminönü) Topkapı Sarayı ile Marmara Denizi arasında kalan alanda İmparator Basileus I’in (867-886) yaptırdığı Manganlar Sarayı’nın kalıntıları, 1921-23 yılları arasında Fransızların yaptığı kazılar sırasında ortaya çıkarılmıştır ![]() ![]() Günümüze oldukça iyi bir durumda gelen sarnıcın üst örtüsünü kemerlerin taşıdığı beşik tonozlar örtmektedir ![]() Bu sarnıcın batısında 22x11 ![]() ![]() ![]() ![]() Bu bölgede yeterince bir araştırma yapılmamakla beraber, küçük ölçüdeki sarnıçları yapı özelliklerinden ötürü IX-X ![]() ![]() Topkapı Sarayı’nın dış avlusundan Cankurtaran’a giden yolun sol tarafında 1965 yılında bir sarnıçla karşılaşılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Ataköy Sarnıcı (Bakırköy) Ataköy’de Emlâk Bankası I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük Otlukçu Yokuşu Sarnıcı (Fatih) Süleymaniye’de Şeyhülislâm Resmî Efendi Camisi’nin avlusu altında Bizans kaynaklarında ismine rastlanmayan bu sarnıca Büyük Otluçu Yokuşu Sarnıcı ismi verilmiştir ![]() Yapı üslubundan Kommenoslar dönemine (1057-1185) tarihlendirmek yerinde olacaktır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çarşamba Caddesi Üzerindeki Sarnıç (Fatih) Çarşamba Caddesi’nin Haliç yönünde bir evin altında bulunan sarnıcın ismine Bizans kaynaklarında rastlanmamaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Pantepeptos Kilisesi (Eski İmaret Cami) Yanındaki Sarnıç (Fatih) Pantepeptos Kilisesi’nden Hagia Theodosia Kilisesi’ne (Gül Camisi) giden yol üzerinde bulunan bu sarnıç 20x8 metre ölçüsünde dikdörtgen plânlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() St ![]() St ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ana mekânda bulunan 28 sütunun bazıları taştan, bazıları da mermerden olup, çapları 0 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aetius Sarnıcı’nın Yanındaki Sarnıç (Fatih) Aetius Sarnıcı’nın (Bugünkü Vefa Stadyumu) kuzeybatısında, Kasım Ağa Cami yanında bulunan bu sarnıcın ismine de Bizans kaynaklarında rastlanamamaktadır ![]() ![]() Ana mekânı 29x19 metre ölçüsünde dikdörtgen plânlı olup, duvarları düzgün olmayacak şekilde bir sıra taş ve bir sıra tuğladan meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dizdariye Yokuşu Sarnıcı (Eminönü) Sultanahmet’te, Çemberlitaş Kız Öğrenci Yurdu’nun temel kazılarında ortaya çıkarılan, ismine Bizans kaynaklarında rastlanmayan bu sarnıç, yıkılarak ortadan kaldırılmıştır ![]() ![]() ![]() Beyazıt Meydanı’ndaki Sarnıçlar (Eminönü) Beyazıt Meydanı’nın 1961 yılı sonlarında başlayan düzenleme çalışmaları sırasında bazı Bizans sarnıçları ortaya çıkmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Beyazıt Elektrik İdaresi’nin altında, Vezneciler caddesi üzerinde açılan yol sırasında bir sarnıç daha ortaya çıkarılmıştır ![]() ![]() İMÇ Bloklarındaki Sarnıç (Eminönü) Unkapanı İMÇ Bloklarının 1961 yılı sonlarındaki ikinci kısım yapımında bir Bizans sarnıcı ile karşılaşılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Hekimbaşı Çiftliği Sarnıcı (Ümraniye) Hekimbaşı Çiftliği civarında yapılan araştırmalar sırasında dikdörtgen planlı bir Bizans sarnıcı ile karşılaşılmıştır ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#19 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Kiliseleri 1 Kilise Grekçede toplantı anlamındaki “eclesia” sözcüğünden gelen kilise kavramı Hıristiyanlığın doğuşu ile başlamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fethe kadar İstanbul’da çeşitli mezheplere ait birçok kilise inşa edilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rum Ortodoks kiliseleri Aya Triada Kilisesi (Beyoğlu) Taksimde Meşelik sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aya Paraskevi Kilisesi (Beyoğlu) Hasköy’de Baçtar ve Çançan sokaklarının arasında Azize Paraskevi’ye atanmış Rum Ortodoks kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Athanasios Kilisesi (Şişli) Kurtuluş’da Omuzdaş Sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Konstantinos ve Ayia Eleni Kilisesi ( Beyoğlu) Tarlabaşında Kalyoncukulluğu caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Nikolaos Kilisesi (Beyoğlu) Karaköy ile Tophane arasında Hoca Tahsin ve Mumhane caddesi arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İoannes Prodromos Kilisesi (Beyoğlu) Tophane ile Galata arasında Vekilharç sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Panayia Evangelistria Kilisesi (Beyoğlu) Dolapdere’de Hacı İlbel sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Panayia İsodion Kilisesi (Beyoğlu) Galatasaray’da Emir Nevruz Çıkmazında , günü 21 Kasım olan Rum Ortodoks kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Panayia Kafatiani Kilisesi (Beyoğlu) Tophane ile Karaköy arasındaki Ali Paşa Değirmeni sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ermeni Gregoryen Kiliseleri Surp Harutyan Kilisesi (Beyoğlu) Taksim Meşelik Sokaktaki Esayan Kız Lisesinin bahçesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Surp Krikor Lusavoriç Kilisesi (Beyoğlu) Galata’da Kemeraltı Caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Surp Yerrortutyun (Üç Horon) Kilisesi (Beyoğlu) Beyoğlu'nda Sahne sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ermeni Katolik Kiliseleri Hovhan Vosgeperan Kilisesi (Beyoğlu) Taksim’de Fransız Kültür Sarayı’nın arkasında Zambak Sokaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Surp Asdvadzazin Kilisesi (Beyoğlu) Bedros Mısırlı ve kardeşleri Lusi ile Sofi’nin mali katkılarıyla Piskoposluk konutu,ibadethane ve papaz evi’nin meydana getirdiği bir kompleksdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Surp Pırgıç Kilisesi (Beyoğlu) Galata’da Kemeraltı caddesi üzerindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Surp Yerrontutyan Kilisesi ( Beyoğlu) İstiklal Caddesi'nde Perukar çıkmazında küç ük bir kilisedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Protestan Ermeni Kiliseleri Surp Yerrorturyan (Avadaranagan ) Kilisesi (Aynalıçeşme-Beyoğlu) İngiliz konsolosluğunun arkasında,Emin Camii sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Süryani Kiliseleri Meryem Ana Kadim Süryani Kadim Kilisesi (Beyoğlu) Tarlabaşında Karakurum Sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Katolik Kiliseleri Saint Antuan Kilisesi (Beyoğlu) İstiklal Caddesi üzerinde demir parmaklıklı bir kapı ile girilen geniş bir avlunun içindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Saint Benoit Kilisesi ve Manastırı (Beyoğlu) Galata’da Kemeraltı Caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Saint Esprit Kilisesi (Şişli) Cumhuriyet Caddesi üzerinde Notre Dame de Sion Lisesinin avlusundadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Saint Georg Kilisesi (Beyoğlu) Galata’da Kartçınar sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Saint Maria Draperis Kilisesi (Beyoğlu) Beyoğlunda Galatasaray ile Tünel arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Saint Pierre ve Paul Kilisesi (Galata) Galata’da Galata Kulesi sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() Anglikan Kiliseleri Kırım Kilisesi (Beyoğlu) Galip Dede Caddesi ile Serdarıekrem Sokağının arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şişli İlçesindeki Kiliseler Ayios Atanasios Kilisesi (Şişli) Kurtuluş’da Omuzdaş sokağında Rum ortodoks kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Dimitrios Kilisesi (Şişli) Kurtuluş’da Ateşböceği sokağında Rum Ortodoks kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Elefterios Kilisesi (Şişli) Kurtuluş,Bayır sokak’da Rum Ortodoks mezarlığının içindedir ![]() ![]() ![]() ![]() Bulgar Eksarhanesi (Şişli) Şişli’de Halaskargazi caddesinde alçak duvar üzerine demir parmaklıkla çevrili geniş bir bahçenin içerisinde yer alan eklektik üslupta yapılmış ahşap bir yapıdır ![]() İstanbul’daki Bulgar azınlığı 19 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dodeka Apostoli (Aya Apostoli) Kilisesi (Şişli) Feriköy’de Avukat Caddesinde yüksek duvarların çevrelediği bir avlunun içinde yer alan 1868 de inşa edilmiş olan bu Rum ortodoks kilisesi oniki havariye ithaf edilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hiristos Metamorfosis Kilisesi (Şişli) Şişli,Büyükdere Caddesi’ndeki Rum Mezarlığının içindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Beşiktaş İlçesindeki Kiliseler Ayios Dimitrios Kilisesi (Beşiktaş) Kuruçeşme’de Kırbaş sokağında Rum ortodoks kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İoannes Prodromos Kilisesi (Beşiktaş) Kuruçeşme Caddesinde Rum Ortodoks kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Taksiarhes Rum Kilisesi (Beşiktaş) Arnavutköy’de Dere ve Abdullah Molla sokaklarının arasında,yüksek duvarlarla çevrili geniş bir avlunun içerisindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Surp Asdvadzadzin Ermeni Kilisesi (Beşiktaş) Beşiktaş’da İlhan Sokaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yerevman Surp Haç Ermeni Kilisesi (Beşiktaş) Kuruçeşme’de Kırbaç Sokağında Ermeni Gregoryen kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sarıyer İlçesindeki Kiliseler Ayia Paraskevi Rum Kilisesi (Sarıyer) Tarabya’da Yeniköy Caddesi üzerindeki bir aralıktan içeri girilince bir avlu içindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayia Paraskevi Rum Kilisesi (Sarıyer) Büyükdere’de Danişment Sokağında geniş bir avlunun içindedir ![]() ![]() ![]() ![]() Surp Asdvadzadzin Ermeni Kilisesi (Sarıyer) Yeniköy’de Salih Ağa Sokağında Meryem’e ithaf edilmiş Gregoryen kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Surp Hovhannes Mıgırdıç Ermeni Katolik Kilisesi (Sarıyer) Sultan Abdülaziz’in 1864 tarihli fermanıyla inşa edilmiş ve 24 Haziran 1866 da ibadete açılmıştır ![]() ![]() ![]() Surp Hripsimyantz Ermeni Kilisesi (Sarıyer) 1848 de inşa edilen bu kiliseyi Garabed Yeremyan yaptırmıştır ![]() ![]() ![]() Surp Santukhd Kilisesi (Sarıyerı) Rumelihisarında Durmuş Dede Sokağında Ermeni Gregoryen kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ermeni Kiliseleri Asdvadzadzin Kilisesi (Eminönü) Kumkapı’da Şarapnel Sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1677 de kilisenin yakınında ve onun kontrolünde bir basımevi kurulmuş ve çok sayıda kitap basıldığını yazılı kaynaklardan öğrenmekteyiz ![]() Surp Hovhannes Avedaraniç Ermeni Kilisesi (Eminönü) Gedikpaşa’da Bali Paşa Caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rum Ortodoks Kiliseleri: Aya Kiryaki Kilisesi (Eminönü) Kumkapı,Gedikpaşa caddesinde Çadırcı Cami Sokağı ile Kadirga Limanı Caddesi arasında Rum Ortodoks kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İlk yapılış tarihini kesin olarak bilmediğimiz bu kiliseyi 1583 de hazırlanan listede adı geçtiğinden en erken bu tarihi kabul edebiliriz ![]() ![]() ![]() Kesme taştan iki katlı olan kilise dikdörtgen planlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Teodoros Kilisesi (Eminönü) Paşazade,İmrahor Hamamı ve Hayriye Tüccarı sokaklarının çevrelediği köşededir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Panayia Elpida Kilisesi (Eminönü) Kumkapı’da Müsteşar,Gerdanlık ve Samsa sokaklarının çevrelediği adanın ortasında Rum Ortodoks kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Eski kayıtlara göre 18 Mart 1576 da Patrik’in idare ettiği bir ayine katılan İlahiyatçı Stephan Gerlach’ın tuttuğu günlükte bu kilisedeki ikonalardan söz edilmektedir ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#20 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Sinagogları "Sinagog " kelimesini etimoloji bakımından incelediğimizde eski Yunancadaki beraber anlamındaki "syn" ile getirmek kökündeki "ago" kelimelerinin birleşmesiyle "beraber olma" anlamındaki sözcüğün çıktığını görürüz ![]() ![]() ![]() İstanbul’da bilinen ilk Sinagogun 318’de Bizans devrinde Halkopreteia olarak adlandırılan Bakırcılar semtinde olduğunu Bizans kaynaklarından öğreniyoruz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethine kadar Musevi cemaatinin Bizanslılarca dışlanması devam etti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 648 de Polonya’da Bogdan Kmietnitzki adındaki Ukraynalı bir Kazak’ın başkanlığındaki büyük Musevi katliamından sonra yine büyük bir grup Polonya ve doğu Avrupa’dan kaçarak Osmanlı topraklarına sığındılar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan Abdülmecid’in 1841 tarihli fermanında Musevi tebaa için şöyle yazar:" ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1950 de İsrail devletinin kurulmasıyla bu sefer göç dalgası aksi yönden işlemeye başladı bilhassa İstanbul ,Edirne ve İzmir’den büyük Musevi kafileleri İsrail’e gidip yerleştiler ![]() İstanbul Sinagoglarının genel bir mimari üslubu yoktur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Musevi yerleşimlerinin genellikle ortasında yapılmış olan Sinagogların dış cephe mimarisi son derece sadedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Musevilerin en önemli bayramları "Pesah" dır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tarih boyunca İstanbul’da kesin olmamakla beraber 20 tanesinin Haliç’in iki yakasında inşa edilmiş olan 38 adet Sinagog tespit edebiliyoruz ![]() İstanbul Musevileri arasında diğerlerinden tamamiyle ayrılan "Karayimler" veya"Karaylar" olarak tanımlanan bir başka gurup daha vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fatih İlçesindeki Sinagoglar Ahrida Sinagogu Balat’da Kürkçü Çeşme Sokağı üzerinde olan bu Sinagog Makedonya’nın Ohri Kasabasından göç eden Seferadlar tarafından XV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bahçenin arka duvarına bitişik bir Midraş (okul) bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bir müddet kapalı kalan Sinagog 2 yıl süren restorasyondan sonra 1992 de düzenlenen bir törenle tekrar ibadete açılmıştır ![]() ![]() Ahrida Sinagogu Anıtlar Yüksek Kurulu’nun 16 ![]() ![]() ![]() Selaniko Sinagogu Balat’ta Demirhisar Caddesindeki bu Sinagog’u Fatih Sultan Mehmet zamanında Selânik’den gelip Balat da "Sigri" adını verdikleri mahallede iskan ettirilenler tarafından yaptırılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstipol Sinagogu Haliç’ten yukarıya doğru yükselen bir tepenin bayırı üzerinde önemli bir musevi cemaati yerleşimi vardı ![]() ![]() ![]() ![]() İbadet mekanı enine bir dikdörtgen şeklinde olup etrafı oturma sıralarıyla çevrilidir ![]() ![]() ![]() Kal Kadoş Eliyahu Sinagogu Balat’ta Demirhisar Caddesi üzerinde 20 yıl kadar evvel üzerinde İbranice ismi yazılı olan bir duvardan ibaretti ![]() ![]() Çana Sinagogu Balat’da Vodina Caddesi üzerinde olan bu Sinagog Eskenazlar tarafından yapılıp 1663 de Seferadlara devredilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Karaferya (Veria) Sinagogu Bizans döneminde Makedonya’nın Veria kasabasından göç eden Seferadlar tarafından kurulmuştur ![]() ![]() ![]() Kasturiya Sinagogu Balat’da Hoca Çakır Sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Or Ha-yim (Balat Musevi Hastahanesi içindeki) Sinagog 1885’de civardaki fakir Musevilere hizmet vermek için önce küçük bir dispanser şeklinde kurulan bu sağlık evinin bu günkü hastahaneye dönüşmesini 10 Mayıs 1886 da, II ![]() ![]() ![]() ![]() Pol Yaşan Sinagogu Diğer adı "Eski Şehir" olan bu sinagog Balat ’da Karabaş Mahallesinde idi ![]() ![]() ![]() Sinyaro Sinagogu İlk yapılış 1660 olan bu mabed 6 Ekim 1804 tarihli fermandan anlaşıldığı üzere geçirmiş olduğu yangında harap olduğundan tamiri için onay verilmiştir ![]() ![]() Unkapanı Sinagogu Cibali’de Abdülezel Paşa caddesi üzerinde idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yanbol Sinagogu Balat’da Lapçınlar Sokakdaki bu mabed Bulgaristan’ın Yanbol kasabasından göç eden Seferadlar tarafından yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Eminönü İlçesindeki Sinagoglar 9 uncu yüzyıldan itibaren Museviler Bahçekapı ile Ayasofya arasında kalan bölgeyi de ikametgah olarak seçmişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Beth Avraam Sinagogu Rusya’dan 1880 de gelen Musevi Göçmenler ibadetlerini Sirkeci’de Çorapçı Han’da yapıyorlardı ![]() ![]() günlerde kullanmaya başladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1930 ve 40 lı yıllarda geniş bir cemaati ve özel Hazzan korosu olan bu Sinagogda Bar Mitzva törenleri ve düğünler yapılırdı ![]() ![]() Sinagog’un Ehal’i dikdörtgen mermer bir söve ile çevrili olup üst kısmında aynı mermerden bir levha bulunmaktadır ![]() ![]() 1987 yılında arsanın 3/2 sinin sahibi olan cemaat ile Vakıflar Genel Müdürlüğü arasında çıkan dava sonunda arsa Vakıflar Genel Müdürlüğü adına tescil edilir ![]() Çorapçı Han Sinagogu (Kal Kadoş Çorapçı Han) Mahmutpaşa Caddesi Çorapçı Han’ın içindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Beyoğlu İlçesindeki Sinagoglar a) Hasköy En eski Musevi yerleşim bölgelerinden biri olan Hasköy (Picridion)’de Bizans devrinde ilk yerleşimi görüyoruz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hasköy’de bugün terk edilmiş olan birtakım giderleri zenginler ve hahambaşılık tarafından karşılanan bir takım hayır kurumları da vardı ![]() ![]() Çıksalın Sinagogu XIX uncu yy ![]() ![]() ![]() ![]() Parmakkapı Sinagogu Hasköy,Kiremitçi Ahmet Sokağındaki bu yapı 1804 yangınında yanmış ve Hahambaşılığın müracaatı üzerine 6 Ekim 1804 tarihli fermanla tamirine izin verilmiş ve eski ölçülerine uygun olarak yeniden inşa edilmiştir Yalnız değişiklik çatıda olmuş ahşap olan üst örtü yerini karğir tonoza bırakmıştır ![]() ![]() Esgher Sinagogu İnşa tarihi bilinmeyen bu Sinagogun mimari yapısına bakarak 19 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Karayim (Kal Ha Kadoş Be Muşta Bene Mikra) Sinagogu Hasköy’de Mahlul Sokak No ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Maalem Sinagogu Keçeci Piri Mahallesi Harap Çeşme Sokağındaki bu Sinagog 1905 de yanmış ve yenilenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sinagog’un 1912 deki Hahamı Abraham Mazaltop’dur ![]() b) Galata ve Beyoğlu’ndaki Sinagoglar Galata ve Pera XIX uncu yy ![]() ![]() ![]() ![]() Aşkenaz Sinagogu Beyoğlundu Yüksek Kaldırımda olan bu Sinagog Avusturya kökenli Eskenazlar tarafından projesi Mimar Gabriel Tedeschi’ye yaptırılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Avrupa tarzı bir dış cephesi olan bu yapı 60 000 Franka mal olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kal de Los Frankos (İtalyan Sinagogu) Kuledibinde Şahsuvar Sokaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İtalyan Sinagogunun iç ve dış mimarisi eklektiktir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kenesset Sinagogu Galata Büyük Hendek Caddesindeki Apollon Sineması 1923 de kiralanarak süratli bir çalışma ile Sinagog’a dönüştürülmüş 18 Mart 1923 de açılışı yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Neve Şalom Sinagogu Beyoğlu Kuledibinde Büyük Hendek Caddezi üzerindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sinagog’a o sıralarda Büyük Hendek Caddesindeki dar bir aralıktan girilip çıkılabiliyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Neve Şalom’un dış cephesi muntazam mermer kaplamalıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Or Hodeş Sinagogu 1897 de Hahambaşılığın "Galata ve Beyoğlundaki Polonyalı Musevilere ait bir mabet ve okullarının bulunmadığı " gerekçesiyle müracaatları olumlu karşılanmış ve gerekli izin verilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Tofre Begadim Sinagogu Galata’da Felek Sokakta olan bu Sinagog Eşkenaz Terziler Birliği tarafından II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zülfiridis Sinagogu Karaköy Meydanı Perçemli Sokağın köşesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zülfiridis’deki en önemli olaylardan birisi 24 Ocak 1909 da toplanan 86 deleğe ile Meşrutiyetin ilânıyla makamından istifa eden Hahambaşı Kaymakamı Moşe Levi’nin yerine yeni bir Hahambaşının seçilmesidir ![]() ![]() 1968 de yeniden önemli bir tamir geçiren Zülfiridis için 1978 de cemaatin azlığından dolayı sadece Cumartesi günleri açık tutulması için karar alındı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şişli İlçesindeki Sinagoglar Beth Israel Sinagogu 1950 li yıllardan itibaren İstanbul’daki Musevi nüfus Nişantaşı ve Şişli semtlerine doğru ikametgahlarını değiştirmeye başlamışlardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dar’ül Aceze Binasının içindeki Sinagog Yoksul hasta ve yaşlıları barındıran bu hayır kurumu yapılırken din farkı gözetmeksizin içerisine küçük bir sinagog,şapel ve mescid yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Sarıyer İlçesindeki Sinagoglar Boğaziçi’nin Anadolu yakasına yerleşim 19 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yeniköy Sinagogu Köybaşı Caddesinde küçük bir sinagogdur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Beşiktaş İlçesindeki Sinagogolar ![]() Bu ilçedeki Ortaköy, yerleşim tarihi boyunca farklı kültürlerden ve dinlerden gelen insanların iç içe barış içinde yaşadığı bir yer olması bakımından önemlidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Etz ha-Hayim Sinagogu Ortaköy,Muallim Naci Caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Üsküdar İlçesindeki Sinagoglar Buradaki Musevi yerleşimi Üsküdar sırtlarındaki Dağhamam,Bağlarbaşı ve Kuzguncuk’da toplanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Beth Yaakov Sinagogu/Kuzguncuk Kuzguncuk’ta İcadiye Caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kuzguncuk Virane (Kal de Ariva) Sinagogu Kuzguncuk’ta Yakup Sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kadıköy İlçesindeki Sinagoglar Avrupa-Asya ulaşımında önemli bir konumu olan Bağdat Demiryolları’nın başlangıç noktası olan Haydarpaşa ve civarına Musevi yerleşimi 19 uncu yy ![]() ![]() ![]() Hemdet İsrael Sinagogu/Haydarpaşa Yeldeğirmeni,İzzettin Sokaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Adalar İlçesindeki Sinagoglar Marmara Denizindeki Adalar Bizans devrinde İstanbul’un sürgün yeriydi ![]() ![]() Hesed Le’Avraam Sinagogu /Büyükada Büyükada Pancur Sokaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Beth Yaakov Sinagogu/Heybeliada 1940’ lı yıllarda yazlıkçı Musevi ailelerinin Heybeliada’ya gelmeleri ile burada bir Sinagog zorunluluğu doğdu ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#21 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Müzeleri 1 Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü'ne Bağlı Müzeler İstanbul Arkeoloji Müzeleri (Eminönü) ![]() ![]() Türkiye’deki ilk müzecilik çalışmaları Sultan Abdülmecit zamanında Tophane Müşiri Ahmet Fethi Paşa (1801–1858) tarafından başlatılmıştır ![]() ![]() ![]() Bu yıllarda yabancı hafirlerin Anadolu’da kazı yaptıkları ören yerlerinde buldukları önemli arkeolojik eserlerin yurt dışına kaçırılmalarını önlemek amacı ile bazı çalışmalara başlanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İlk Asar-ı Atika Nizamnamesi 1874 yılında yayınlanmış, bu yönetmeliğe göre bulunan eski eserlerin yalnızca üçte birinin yurt dışına götürülmesi öngörülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yeni müze Lahitler Müzesi veya Asar-ı Atika Müzesi olarak 13 Haziran 1891’de açılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Müze koleksiyonlarını Balkanlardan Afrika’ya, Anadolu ve Mezopotamya’dan Arabistan Yarımadası’na ve Afganistan’a kadar uzanan Osmanlı İmparatorluğu sınırları içerisindeki çeşitli kültürlere ait eserler oluşturmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nde eserler Arkeoloji, Eski Şark Eserleri ve Çinili Köşk’te ayrı ayrı sergilenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Eski Şark Eserleri Müzesi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Müzede Mezopotamya, Mısır ve Anadolu kültürleri ile İslam öncesi Arap Yarımadası’na ait eserler sergilenmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Müzenin 1 no ![]() ![]() ![]() ![]() Müzenin 2 no ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Müzenin 3–6 no ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Müzenin 7–9 no ![]() ![]() ![]() ![]() İlk Tunç Çağı’na, Hatti kültürüne, Orta Tunç Çağı’na, Koloni Devri yerleşmelerine, Eski Hitit, Hitit ve Geç Hitit kralları dönemine ait eserler çoğunluktadır ![]() ![]() Müzenin Çivi Yazılı Belgeler Arşivinde Mezopotamya’nın on, Anadolu’nun da iki eski yerleşme yerinden gelmiş tabletler, 12’si büyük, 8’i küçük olmak üzere dünyanın en zengin koleksiyonlarından birini oluşturmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çinili Köşk Müzesi ![]() Çinili Köşk Osmanlı sivil mimarisinin Selçuklu etkisinde yapılmış İstanbul’daki tek örneğidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köşk 1737 yılında kısmen yanmış ve bu nedenle de onarım sonrasında, özellikle cephe mimarisi değişmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çinili Köşk’ün en başta gelen özelliği dış cephesi ile büyük eyvanının iç yüzeyini ve içerdeki odaların bir bölümünü kaplayan çinilerdir ![]() ![]() Çinili Köşk 1737 yangınından sonra bir süre saray ağalarına tahsis edilmiş, 1953 yılında İstanbul’un 500 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Müzede Türk çağına ait çini ve keramiklerin ilk örnekleri, Selçuklu çini ve keramikleri, XIV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul Arkeoloji Müzeleri yeniden düzenlenerek açılmasından sonra 17 Avrupa Ülkesinden 46 müze arasında Avrupa’da Yılın Müzesi Ödülünü kazanmıştır ![]() Osman Hamdi Bey Yokuşu Sokak Gülhane-Eminönü/İstanbul Tel : (0212) 520 77 40–41–42 Faks : (0212) 527 43 00 e-posta : arkeolojimuzeleri@ttnet ![]() ![]() Ayasofya Müzesi (Eminönü) ![]() Bizans tarihçilerinden Theophanes, Nikephoros ve Gramerci Leon Ayasofya`nın İmparator I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde bütün görkemiyle ayakta duran Ayasofya’da Erken Bizans mimarisinin ana hatlarının yanı sıra Roma mimari geleneğini ve Doğu sanatlarının izleri açıkça görülmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’un Latin istilâsı sırasında Ayasofya büyük zarara uğramış, buradaki bir çok kilise eşyası ya tahrip edilmiş veya Avrupa’ya götürülmüştür ![]() İstanbul’un fethinden sonra kentin en eski yapılarından olan Ayasofya’nın, harap ve perişan bir halde olduğunu tarihi kaynaklar belirtmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayasofya’nın Osmanlı döneminde ibadet mekânı içerisine mihrap, minber, vaaz kürsüleri ve hünkâr mahfili eklenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan Selim II (1566 - 1574)’in hükümdarlığının son yıllarında Ayasofya’nın duvarları dışa doğru açılmaya başlamış ve yapı, bütünüyle yıkılma tehlikesiyle karşılaşmış ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul'un yaşlı anıt yapılarından olan Ayasofya'nın cami veya müze işlevinden hangisinin daha etkin olabileceği zaman zaman tartışılmış, güncel basında her iki yöne ağırlık kazandıracak yayınlar yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayasofya İstanbul Vali Muavini, Evkaf Müdürü ve İstanbul Müzeler Genel Müdürü arasında yapılan bir protokol ile müze yönetimine devredilmiştir ![]() ![]() Fatih Sultan Mehmet fetihten hemen sonra ibadet amacıyla Ayasofya'yı camiye çevirmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fatih Sultan Mehmet'in köhneleşmiş Bizans'ı yıkarak Ayasofya'yı camiye çevirdiği bilinen bir gerçektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu nedenle Ayasofya sitemizde istanbul Müzeleri bölümünde yer almıştır ![]() Sultanahmet Meydanı, Eminönü Tel : (0212) 522 17 50 Faks : (0212) 512 54 74 E-posta: ayasofyamuzesi@hotmail ![]() Aya Eireni (St ![]() ![]() ![]() Ayasofya’dan sonra Bizans’ın ikinci büyük kilisesi olan Aya İrini değişik zamanlarda yapılan onarımlarla günümüze iyi bir durumda gelebilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayasofya ile aynı avlu duvarı içerisinde bulunan Aya İrini 532 yılında Nika Ayaklanması sırasında yanındaki Sempson Zenon (düşkünler evi) ile birlikte yanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aya İrini’nin ilk yapısı ahşap çatılı, üç nefli bir bazilika planında idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aya İrini müze olarak kullanıldığı zaman bu mozaiğe dokunulmamış, üzeri yalnızca bir bayrakla örtülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() Aya İrini Kültür Bakanlığı’nca 1983 yılında açılan Anadolu Medeniyetleri Sergisi’ne ev sahipliği yapmıştır ![]() Topkapı Sarayı I ![]() Eminönü/İstanbul Kariye (Khora Kilisesi) Müzesi (Fatih) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kilisenin ilk yapımı bazilika planında idi ve mozaiklerle bezenmişti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Khora Manastır ve Kilisesi’nin yeniden ün kazanması XI ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’un Latin istilası sırasında (1204–1261) manastır ve kilisenin ne durumda olduğu bilinmemektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kariye’deki mozaik ve freskolar Avrupa’daki Rönesans akımına paralel olarak Bizans resim sanatında yeni bir anlayışın başladığını göstermektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kilisenin ana mekânında çok az mozaik bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Caminin 1876–1877 yıllarında onarıldığı kaynaklardan öğrenilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Edirnekapı, Fatih Tel : (0212) 631 92 41 Faks : (0212) 512 54 74 E-posta: ayasofyamuzesi@hotmail ![]() Fethiye (Pammakaristos Manastırı) Müzesi (Fatih) ![]() ![]() ![]() Günümüze gelen kilise XIII ![]() ![]() İstanbul’un fethinden sonra Fatih’in Ortodoksların başına patrik olarak atadığı Gennadios Skolarios Havarium Kilisesine yerleşmiş, 1455’te o sıralarda kadınlar manastırı olan Pammakaristos Manastırı’na Fatih Sultan Mehmet’in izni ile taşınmıştır ![]() ![]() ![]() Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() XX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fethiye Camisi kesme taş ve tuğla dizilerinden oluşan bir duvar işçiliği göstermektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fethiye Camisi’nin sağ tarafına 1315 yılında kapalı Yunan haçı planında küçük bir ek kilise Parekklesion eklenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde Ayasofya Müzesine bağlı müze niteliğindeki narteks ve galeriden oluşan bu bölüm 2 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fethiye Camisi’nin bu bölümü 1990’lı yıllarda onarım nedeni ile kapatılmış ve 2006 yılında yeniden ziyarete açılmıştır ![]() Büyük Saray Mozaikleri Müzesi (Eminönü) ![]() ![]() İstanbul’da Bizans İmparatorluğu döneminde Bukaleon, Hormistas, Mangan, Dafne ve Tekfur sarayları yaptırılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sarayın çevresinde Ayasofya, Aya İrini, Hipodrom, Sergios Bakkhos (Küçük Ayasofya) gibi yapılar bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() İmparator I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Iustinianus’un saray topluluğuna eklediği en önemli yapılardan birisi de Çatladıkapı’daki Hormistas veya Bukaleon Sarayı diye isimlendirilen bölümlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Saray II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’un Latin İstilası sırasında (1204–1261) kentin birçok yapıları gibi Büyük Saray’da yağmalanmış ve kısmen yıkılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’un fethinden 30 yıl kadar önce buraya gelen Floransalı Buendelmonde Büyük Sarayın tamamen terk edildiğini ve bir taş yığını görünümünde olduğunu belirtmiştir ![]() İstanbul’un fethinden sonra Büyük Saray’ın bulunduğu alan, şehrin yeniden yapılması ile ele alınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İngiltere’nin Edinburg’taki St ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük Saray Mozaikleri 3 Aralık 1953’te İstanbul Arkeoloji Müzeleri’ne bağlı bir bölüm olarak ziyarete açılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük Saraydan günümüze ulaşabilen mozaikler çok geniş bir mekân izlenimini verdiği gibi, çok renkli canlı bir resim galerisini andırmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük Saray Mozaiklerinin tarihlendirilmesi konusunda çelişkili fikirler ileri sürülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük Saray Mozaikleri Müzesi’nin restorasyonu yapılırken, arastanın ortasındaki koridorun iki yanında bulunan müze bölümü 1987 yılında demir konstrüksiyonlu bir çatı ile örtülmüş ve iç mekânda mozaikler çevresinde gezinti yerleri yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Müzenin 25 Ağustos 1987 yılında açılışından sonra mozaik restorasyon ve konservasyon çalışmaları 1997 tarihine kadar devam etmiştir ![]() Sultanahmet, Eminönü /İstanbul Faks : (0212) 512 54 74 Topkapı Sarayı Müzesi (Eminönü) ![]() ![]() Topkapı Sarayı yerleşme düzeni olarak iyi korunmuş bir kent görünümündedir ![]() ![]() ![]() ![]() Saray dış teşkilat ile bölümleri oluşturan Birun denilen bir bölüm ile iç örgütlenmeyi oluşturan Enderun’dan meydana gelmiştir ![]() ![]() Sarayın Alay Meydanı denilen en dıştaki avlusuna kitabesinden h ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Has Oda’nın Haliç’e yönelik Divan yeri denilen iki sıra sütunlu, kubbeli geniş bir revakı Sofa-i Hümayun veya Mermer Sofa olarak isimlendirilen terasa açılırdı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bâb-üs Saade (Orta Kapı) ![]() ![]() ![]() Değişik dönemlerde bu kapı çeşitli adlar almıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu revak ve kapının önünde padişahların cülus törenleri ve bayram törenleri yapılırdı ![]() ![]() ![]() Sünnet Odası Sünnet Odası tek odalı olup, arkasında da küçük bir müştemilatı bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı padişahları namazların sünnetini çoğunlukla burada, farzlarını da Hırka-i Saadet’te kıldıklarından bu isim buraya verilmiştir ![]() İftariye Kameriyesi Sünnet Odası ile Bağdat Köşkü arasında İftariye Kameriyesi bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bağdat Köşkü ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köşkün üstü kubbe, yan çıkıntılar da aynalı tonozludur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Revan Köşkü ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu köşkün ismi kaynaklarda Sarık odası olarak da geçmektedir ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#22 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında BilgiSofa Köşkü (Mustafa Paşa Köşkü-Merdivenbaşı Kasrı) ![]() ![]() Revan ve Bağdat köşklerinin yakınında bulunan Sofa Köşkü aynı zamanda Mustafa Paşa Köşkü veya Merdivenbaşı Kasrı olarak tanınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mecidiye Köşkü Dördüncü avlunun sağındaki alçak set üzerinde Mecidiye Köşkü bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Köşkün bulunduğu yerde daha önce yapılmış olan Çadır Köşkü ile Üçüncü Yeri Köşkü bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Mecidiye Köşkü beyaz köfeki taşından yapılmış dikdörtgen planlı bir yapıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Harem Dairesi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde Harem’e Arabalar Kapısı’ndan girilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Arabalar Kapısı’ndan kare planlı, pandantiflerin taşıdığı Dolaplı Kubbe denilen yere girilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Meşkhane Kapısı’nın karşısında Kule Kapısı bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Şadırvanlı Taşlık’taki Meşkhane Kapısı’ndan üzeri mermer oyma ayet yazılı bir kapıdan Karaağalar Mescidi’nin holüne geçilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Karaağalar Koğuşu uzun bir aralığın iki yanında sıralanan odalardan meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Üst kattaki mekânlar aralığa eyvan şeklinde açık balkon konumundadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu koğuşta yaşayan Karaağaların görevleri Harem kapılarını kilitlemek, kapılarda nöbet tutmak, arabalara yardımcı olmak, dışardan içeriye hiç kimseyi sokmamaktı ![]() Karaağalar Koğuşu’nun hemen sağında Kızlar Ağası Koğuşu bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kadınefendiler Taşlığı’nın girişinde Kadınefendiler dairesi bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hünkâr Hamamı içerisinden ayrı bir kapı ile Hünkâr Sofası’na geçilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hünkâr Sofası’nın duvarları XVIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hünkâr Sofası’ndan Çeşmeli Sofa’ya, oradan da Ocaklı Sofa’ya geçilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Harem’in içerisinde en az değişikliğe uğrayan bölüm Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Birinci oda girişinin solundaki mermer söveli bir kapıdan ikinci odaya geçilir ![]() ![]() ![]() ![]() Şehzadeler Dairesi’nden çıkıldığında sol tarafta Gözdeler Taşlığı bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kutsal Emanetler Dairesi (Hırka-i Saadet) ![]() ![]() ![]() Topkapı Sarayı’ndaki Hırka-i Saadet Dairesi, XVI ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ramazan’ın 15 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hırka-i Saadet Dairesi’nde Uhut Savaşı sırasında Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Topkapı Sarayı Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan sonra 3 Nisan 1924’te müze haline getirilmiş ve müzenin ilk müdürü de Tahsin Öz olmuştur ![]() ![]() ![]() Hazine Bölümü ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hazinenin üçüncü odasında en önemli eseri ve aynı zamanda Topkapı Sarayı’nın simgesi olan Kaşıkçı Elmasıdır ![]() Kaşıkçı Elmasının Osmanlı Saray hazinesine nasıl geldiğine açıklık getiren, saray arşivinde ve ne de başka yerlerde yeterli bir bilgi bulunmamaktadır ![]() ![]() Yerli ve yabancı kaynaklarda Pigot elması olarak isimlenen ve günümüzde nerede olduğu bilinmeyen bir elmastan söz edilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bir başka söylentiye göre de Kaşıkçı elması Ayvansaray yakınındaki bir çöplükte bulunmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() Ayvansaray’daki çöplükte rastlantı sonucu bulunan elmasın Osmanlı sarayına gelişini Raşit Tarihi ile Defterdar Sarı Mehmet Paşanın Zubde-i Vekaiyat isimli eserinde “Zuhur’u Elmas-ı Kıymet” olarak şöyle yazmışlardır: “İstanbul’da Eğrikapı mezbelesinde bir müdevver taş bulunup bulan gafil-i bi-baht bir yaymacı kaşıkçı ile üç kaşığı mübadele ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde Topkapı Sarayı Müzesi Hazine Bölümünde özel bir vitrinde 7610 numaraya kayıtlı olarak sergilenen Kaşıkçı Elması 42x35x16 m/m; çevresindeki pırlantalarla birlikte 70x60 m/m ölçüsündedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu bölümde ayrıca bayram tahtı, Osmanlı nişanları, Sultan III ![]() ![]() ![]() Hazinenin dördüncü odasında İran Hükümdarı Şah İsmail’e ait olduğu üzerindeki yazılardan anlaşılan kemer, pazubent ve bir de kupa vardır ![]() ![]() ![]() Silah Seksiyonu (Dış Hazine) Kubbealtı’nın yanında yer alan sekiz kubbeli hazine binası Kanuni döneminde yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() XVI ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bina günümüzde Topkapı Sarayı Müzesi’ne ait içinde değişik dönemlere ait silahların sergilendiği Silahlar Seksiyonu olarak kullanılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı Devletinde ilk kez silahlar Cebehane ismi altında Edirne’de toplanmış, daha sonra İstanbul’da Aya İrini’de koruma altına alınmış ve bunların büyük bölümü de Topkapı Sarayı’na götürülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Topkapı Sarayı Silah Bölümünde Arap, Memluk, İran ve Osmanlı silahları önemli bir yer tutmaktadır ![]() ![]() Topkapı Sarayı’nda Türk dönemine ait silah koleksiyonu dünyanın en zengin koleksiyonlarındandır ![]() ![]() Cam ve Porselen Bölümü Topkapı Sarayı Müzesi’nde İstanbul’da yapılmış yerli porselenler ve Çin porselenleri ayrı bir bölümü meydana getirmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kaftanlar Bölümü ![]() ![]() Enderun hazinesinden Topkapı Sarayı Müzesi’nin bu bölümüne geçen kumaşların bir kısmı hediye, savaş ganimeti, sipariş ve satın alma yolu ile elde edilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bunların yanı sıra Sultan II ![]() ![]() ![]() İşlemeler Bölümü ![]() ![]() Bu işlemelerdeki motiflerde peyzaja önem verilmiş, özellikle çiçeklere özen gösterilmiş, kıvrık dallar, meyveler, fiyonklar ve vazolar da onları tamamlamıştır ![]() Bu bölümde Buhara işi örtü, çeşitli makrameler, sedir yastıkları, bohçalar, nişan bohçaları, kadın giysileri, kaşbastılar, mendiller, çevreler, uçkurlar, ayna örtüleri, nihaliler, berber futası, yorgan yüzleri, yastık yüzleri, taht örtüsü, taht saçağı, deri üzerine altın simle işlenmiş kutu, üç etekler, XVII ![]() ![]() Padişah Portreleri Bölümü ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu portreler arasında Sultan Osman’ın XVII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu tablolar yabancı ressamlar tarafından XVI ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Saat Seksiyonu (Silahtar Hazinesi) Saatler Enderun Avlusu’nda Hırka-i Saadet Dairesi’nin yanında Eski Silahlar Hazinesi’nin bulunduğu yerde teşhir edilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() XIX ![]() ![]() ![]() Topkapı Sarayı’nda yabancı kökenli saatler çoğunluktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kütüphane zemin kat üzerine tek katlı olarak yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kütüphane içerisinde Sultan III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Saray Mutfakları ![]() ![]() ![]() ![]() Mutfaklar ayrı birimler halinde olup, iki taraftan saçaklı bir servis yolu üzerindedir ![]() ![]() ![]() Mutfaklar sarayda yaşayanlar ve çalışanlar için ayrı bir düzen içerisindedir ![]() ![]() ![]() ![]() Saray mutfağı için imparatorluğun değişik yerlerinden canlı hayvanlar, sebzeler, meyveler ve baharat getirilirdi ![]() ![]() ![]() ![]() Günümüzde Kiler-i Âmire’nin kapısından girince sağ tarafta bulunan vekilharç dairesi onarılmış ve müze atölyeleri haline getirilmiştir ![]() ![]() ![]() Yağhane binasının yanındaki iki katlı ahşap Aşçılar Mescidi bugün de korunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Has Ahırlar (Istabl-ı Âmire) Topkapı Sarayı’nın II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fatih Sultan Mehmed’in Has Ahırları, II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Haz Ahırlar ince uzun bir yapı olup, kuzey ucunda üzeri kubbe ile örtülü bir mekân ve onunla bağlantılı odalar, Raht-ı Hümayun Hazinesi bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Saray Camileri Ağalar Camisi (Saray Kütüphanesi) ![]() ![]() ![]() Cami kesme taştan kare planlı ve tek kubbeli olup, yanında tek şerefeli taş gövdeli yuvarlak bir minaresi bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() Beşir Ağa Camisi Istabl-ı Amire’nin güney ucunda Beşir Ağa Camisi vardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cami kesme taştan kare planlı olup, fevkani bir yapıdır ![]() ![]() Aşçılar Mescidi Sarayın mutfaklar bölümünde, Yağhane binasının yanında Aşçılar Mescidi bulunmaktadır ![]() ![]() Sofa Camisi Sofa Ocağı denilen koğuşun ve Mecidiye Köşkü’nün yanında bulunan bu camiyi Sultan II ![]() ![]() ![]() Cami kesme taştan kare planlı olup, üzeri merkezi bir kubbe ile örtülüdür ![]() ![]() ![]() Haremağaları Mescidi Harem’in içerisinde bulunan bu cami fevkani, kesme taş ve tuğladan yapılmıştır ![]() ![]() ![]() Cephe görünümü bir sıra kesme taş, bir sıra tuğla dizisi ile hareketlendirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Minare yer konumundan ötürü caminin kubbe ile birleştiği yerde, kesme taştan ve şerefesiz olarak sembolik yapılmıştır ![]() Sultanahmet-Eminönü Tel : (0212) 512 04 80 Faks : (0212) 528 59 91 Türk ve İslâm Eserleri Müzesi (İbrahim Paşa Sarayı) (Eminönü) ![]() ![]() XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Müze 14 Nisan 1914 tarihinde açılmış, açılışta veliaht Yusuf İzeddin Efendi başta olmak üzere Hamdi Bey, Besim Ömer Paşa, Sadrazam Sait Halim Paşa, Şeyhülislam Ürgüplü Hayri Efendi ve Tarihçi Ahmet Rasim de bulunmuşlardı ![]() ![]() Cumhuriyetin ilanından sonra Türkiye’de müzeciliğe daha da önem verilmiş, Türk ve İslâm Eserleri Müzesi ismini alan Evkaf-ı İslâmiye Müzesi Hars Müdürlüğü kanalı ile Maarif Vekâleti’ne bağlanmıştı ![]() ![]() Süleymaniye Külliyesi’nin imaretinde 1983 yılına kadar işlevini sürdüren Türk ve İslâm Eserleri Müzesi, Sultanahmet Meydanı’ndaki İbrahim Paşa Sarayı’nın restore edilerek düzenlenmesinden sonra oraya taşınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() İbrahim Paşa Sarayı kaynaklardan ve minyatürlerden öğrenildiğine göre; At Meydanı’nda (Hipodrom) yapılan şenlik, düğün gibi olayların yanı sıra Osmanlı tarihindeki isyanlarda da ismi geçmiştir ![]() ![]() ![]() İbrahim Paşa Sarayı ilk yapılışında dört büyük iç avlu çevresinde yapılmış bir saray idi ![]() ![]() ![]() ![]() Türk ve İslâm Eserleri Müzesi yazı ve yazma eserler; halı, kilim ve düz yaygılar; madeni eserler, çini ve keramik eserler, ağaç işleri, taş oymalar ve kitabeler ve etnoğrafik eserlerden meydana gelmiştir ![]() Yazma Eserler Bölümü ![]() ![]() Hicretin ilk yıllarına tarihlendirilen ceylan derisi üzerine kufi yazı ile yazılmış kuranlar, Hz ![]() ![]() ![]() ![]() Bu bölümde ayrıca XV ![]() ![]() ![]() Türk yazı sanatının nesih, sülüs, rık’a, talik, mubari örneklerinin tezhip sanatı ile gelişimi yine burada sergilenmiştir ![]() ![]() ![]() Bu bölümde hat sanatının çeşitli tekniklerine yer verildiği gibi başta ceylan ve oğlak derilerinden yapılmış çeşitli kâğıt örnekleri, tezhipte kullanılan boyalar da değişik şekillerde bulunmaktadır ![]() Halı ve Kilim Bölümü ![]() Selçuklu sanatının XIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Evkaf-ı İslâmiye Müzesi’nin kuruluşu sırasında cami, dergâh ve türbe gibi yapılardan derlenen halılara 1970’li yıllardan sonra satın alma yolu ile yenileri eklenmiştir ![]() ![]() Madeni Eserler Bölümü ![]() ![]() XIII ![]() ![]() ![]() Büyük Selçukluların önemli maden yapım merkezlerinden Horasan ve Herat; Osmanlıların Sivas, Konya Erzurum, Diyarbakır, Tokat, Bursa ve Edirne’de yapılmış madeni eserleri değişik formları ile dikkati çekmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ahşap Eserler Bölümü ![]() ![]() ![]() XIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Keramik ve Cam Eserler Bölümü Türk ve İslâm Eserleri Müzesi’nde İslâm öncesi, İslâm dönemi, Selçuklular, Beylikler ve Osmanlı dönemi çini ve keramikleri zengin bir koleksiyon halinde sergilenmiştir ![]() ![]() ![]() XIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() XIX ![]() ![]() ![]() İslâm-Osmanlı kültüründe önemli bir yeri kapsayan cam işçiliğinin belli başlı örnekleri yine burada bulunmaktadır ![]() ![]() Taş Eserler Bölümü Türk ve İslâm Eserleri Müzesi’nin taş eserler bölümünde İslâm ve Osmanlı döneminin özelliklerini yansıtan taş eserler, Mezopotamya, Suriye, Mısır ve Anadolu’nun çeşitli yerlerinden toplanmıştır ![]() ![]() Kufi, sülüs, celi sülüs yazılı olan bu eserlerin hepsinde mükemmel bir taş işçiliği görülmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Etnografya Bölümü ![]() Bu bölümde Anadolu’nun çeşitli bölgelerinden toplanmış halı-kilim tezgâhları, dokumalar, yün boyama teknikleri, halk dokuma ve işleme sanatı örnekleri, yöresel zenginlikleri içinde kostümler, ev eşyaları, el sanatları, el sanatı aygıtları, göçer çadırları kendilerine özgü mekânlar içinde sergilenmektedir ![]() Türk İslam Eserleri Müzesi 1984 yılında Avrupa Konseyi Yılın Müzesi Yarışması Jüri Özel Ödülü'nü, 1985 yılında da Avrupa Konseyi-UNESCO tarafından çocuklara kültür mirasını sevdirme konusundaki çalışmalarından ötürü verilen ödülü almıştır ![]() Süleymaniye'deki müzenin kuruluşunda Can Kerametli'nin; İbrahim Paşa Sarayı'ndaki müzenin yeniden düzenlenmesinde ve bugünkü durumuna gelmesinde Dr ![]() ![]() Sultanahmet Meydanı, Eminönü Tel : (0212) 518 18 05 Faks : (0212) 518 18 07 Adam Mickiewickz Müzesi (Beyoğlu) İstanbul Beyoğlu ilçesi Kasımpaşa, Yenişehir’de bulunan Adam Mickiewickz Müzesi Türk ve İslâm Eserleri Müzesi’nin yönetimindedir ![]() Adam Mickiewickz Polonya’nın ünlü şairlerinden olup, Polonya’nın işgale uğradığı 1795–1918 yıllarında birçok Polonyalı ile birlikte Polonya’nın siyasi bağımsızlığı için çaba sarfetmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Müzede şairin yaşadığı dönemin kültürel ve siyasi özellikleri yansıtılmış, Polonya’nın tarihsel gelenek ve görenekleri, Polonya ile Avrupa halklarının kurtuluş mücadelesi, şairin çocukluk yılları ile ilgili ilk şiirleri burada sergilenmiştir ![]() ![]() Adam Mickiewickz’in ölümünden sonra cesedi İstanbul’dan Paris’e götürülmüş ve Montmorency Mezarlığı’na gömülmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kasımpaşa Yenişehir, Tatlıbadem Sokak Beyoğlu-İstanbul Tel : (0212) 253 66 98 Divan Edebiyatı Müzesi (Galata Mevlevihanesi) (Beyoğlu) ![]() ![]() Ağaçlarla kaplı ıssız bu yeri, Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Semahane, selamlık ve derviş hücrelerini bir araya getiren ahşap yapı avlunun sonundadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mevlevihane’nin bu perişanlığını önleyebilmek için İstanbul’u Sevenler Cemiyeti 1947’de onarımını yaptırmış, ardından Milli Eğitim Bakanlığı’na, sonra da Kültür Bakanlığı’na devredilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Divan Edebiyatı Müzesi’nin Semahane Bölümünde kös, rebab, kabak kemençe, baron kemençe, ud, halile, kanun, davul, zurna, tekke defi, növbe, kudüm gibi çeşitli Mevlevilikte kullanılan musiki aletleri sergilenmiştir ![]() ![]() Semahanede çeşitli tombak, gülabdanlar, buhurdanlar, celi sülüs yazı ile sikke içerisinde istif edilmiş “Ya Hz ![]() ![]() ![]() ![]() Mevlevihane’nin haziresi Mevlevi kültürü, hat sanatı, bezeme ve tarihi yönünden de son derece önemlidir ![]() ![]() ![]() Galip Dede Caddesi No:15 Tünel-Beyoğlu/İstanbul Tel : (0212) 245 41 41 Faks : (0212) 243 50 45 |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#23 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Surları ve Kapıları ![]() ![]() III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Pausanias, Kodinos ve Herodianus da bu ilk surlardan söz etmektedirler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul surları ortalama 21 km ![]() ![]() I - İlk surlar II - Kara Surları (ortalama 11 km uzunluğunda) III- Marmara deniz surları (ortalama 8 km ![]() IV- Marmara – Haliç arasındaki kara surları (Ortalama 7 km) V - Haliç Surları (ortalama 5 km) İlk surlar Byzantion şehrinin en eski surları hakkında birçok iddia ortaya atılmış, ancak verilere en uygun olanı, Megaralı Dorların bugün tahminen Topkapı Sarayı’nın olduğu yerde Akropolis Tepesi diye adlandırdıkları küçük yerleşimlerinin etrafını çevirdikleri duvardır ![]() ![]() ![]() Dönemin tarihçileri bu surların yapımına 412’de başlandığını ve çok kısa bir sürede bitirildiğini söylemektedirler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kara Surları ![]() ![]() ![]() ![]() Kara surları iç içe üç kademeli yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dış surların bedeninde 4 m ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’u batıdan kuşatan ve günümüze kadar gelebilen kara surlarının yapımına, II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu kara surlarının Ortaçağın en kuvvetli güvenlik duvarı olduğu kabul edilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’un fethi sırasında surların büyük bölümü yıkılmış ve kapılar da büyük zarar görmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() UNESCO’nun da işbirliği çerçevesinde, Taç Vakfı ve İstanbul Belediyesinin ortak çalışmaları ile 1980’den itibaren kısım kısım surların yenilenmesi ve restorasyonu yapılmakta olup, bu çalışmalar halen de devam etmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kulelerin üst kısımları ikamete uygun biçimde hazırlandıkları kemerli pencerelerinden ve bir dizi sütun gövdelerinden anlaşılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kara Surlarının Kapıları Surların Marmara tarafından başlayarak sırasıyla devam eden kapıları olmakla beraber, iki sur arasında ve önündeki hendek ile bağlantıyı sağlayan askeri amaçlı tali kapılar da bulunmakta idi ![]() Altın (Yaldızlı) Kapı (Porta Auera) Altın Kapı, Bizans döneminde günlük kullanıma kapalı sadece İmparatorluk törenlerinde kullanılan bir kapı idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İmparatorluk Kapısı olarak adlandırılan üç gözlü bir zafer takını andıran bu kapıdan İmparatorlar zafer alaylarının başında kente girerlerdi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “ Avea Saecla Gerit Qui Portam Constrvit Auro (Kapıyı altın olarak yaptıran altın bir devir yarattı) ![]() Kapının iç tarafındaki kitabede ise; “Haec Loca Thevdosivs Decorat Post Fata Tyranni (Tiranı yok ettikten sonra Thodosius burayı süsledi) ![]() Bugün bu kitabelerin tutturulduğu kenetlerin oyukları duvarda görülebilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Altın kapı Bizans İmparatorluğu’nun sonlarına doğru eski görkemini kaybetmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1894 depreminde kulelerin üst kısımları büyük zarar görmüş, güney kulesinin yukarı kısmındaki mermer kaplama ana gövdeden ayrılmış olup, 1960’da Mimar Cahide Tamer’in restorasyonuna kadar bu şekilde kalmıştır ![]() ![]() ![]() Belgrad Kapısı (Porta Ksilokerkos) ![]() ![]() ![]() ![]() Yedikule ile Belgrad Kapı arasında 11 burç vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Silivri Kapısı (Porta Pege) Belgrad Kapı ile arasında 13 burç vardır ![]() ![]() ![]() ![]() Kapının 200 m ![]() ![]() ![]() ![]() “Fetih sırasında bu ayazmadaki keşişler tavada balık kızartıyorlarmış ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1509’da 49 kulenin zarar gördüğü depremden sonra Mimarbaşı Ali bin Abdullah ve yardımcıları olan Bali ve Mahmud’un sürdürdüğü onarım çalışmaları ile yenilenmiş ve bu kapının üzerine 1510 tarihli bir onarım kitabesi konmuşsa da bu kitabe günümüze gelememiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Kalagru Kapısı (Porta tou Kalagru) Bizans devrinde Pege ile Rhesium kapıları arasındaki askeri bir küçük kapı idi ![]() Mevlevihane (Mevlana) Kapısı (Rhesium, Porta Rhegion) Yuvarlak kemerli askeri kapılardan biri olan bu girişin üstündeki bir kitabede İmparator Iustinianus’un karısı Sofia ve Komutan Narses tarafından onartıldığını yazan bir kitabe vardı ![]() ![]() ![]() ![]() Bizans’ın son dönemlerinde, IX ![]() ![]() 1988’de yapılan onarım çalışmaları sırasında bu kapının dışında iç ve dış sur arasında XI ![]() ![]() ![]() Top Kapısı (Porta Romanos) Mevlevihane (Mevlana) Kapısı ile Sulukule Kapısı arasındadır ![]() ![]() ![]() Günümüzde içinden geçen caddeler yüzünden giriş kapısı ortadan kalkmış olup yan duvarların üzerindeki küçük bir tali kapı kalmıştır ![]() Sulukule Kapısı (Porta Pempton) Edirne Kapısı’na en yakın olan kapıdır ![]() ![]() ![]() Edirne Kapısı ( Porta Harisius, Andrinopolis) ![]() ![]() ![]() Silme bir çerçeve içerisindeki kapı dehlizinin üstü tonoz örtülüdür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kara yolu ile İstanbul’a gelenlerin normal olarak güzergâhlarında bulunduğu için kolayca şehre giriyorlardı ![]() ![]() ![]() Eğri Kapı (Porta Regia) ![]() ![]() İstanbul’un fethi sırasında en kanlı mücadelenin geçtiği yerlerden birisidir ![]() ![]() Blakhernai Kapısı (Ksyloporta) Blakhernai Sarayı ve çevresindeki surlara ait sivil kapılardan biridir ![]() ![]() Sağlam kulelerin yer aldığı bu surun önünde hendek yoktur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Marmara Surları Marmara surları, Marmara Denizi kıyılarında 8,5 km ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Buradaki duvarlarının yüksekliği 12–15 m ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Marmara deniz surlarının ilk yapılışının sahile yığılan taşların oluşturduğu bir set olduğu bilinmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() VIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Marmara Surlarının Kapıları Aya Barbara (Basilike) Kapısı (Topkapısı) Sarayburnu’nda bulunan bu kapı adını topçuların azizesi kabul edilen Aya Barbara’dan almıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Üçüncü Burçtaki Kapı Bugün bu kapının sadece söveleri görülmekte olup içi örülerek doldurulmuş ve kapı özelliğini kaybetmiştir ![]() ![]() Dördüncü Burçtaki Kapı Bu kapı da dördüncü burcun kuzey tarafında, yana doğru açılmış olup bugün sadece söve ve lentoları kalmıştır ![]() ![]() ![]() Değirmen Kapısı Sultan II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aya Yorgi (Aziz Georgios) Kapısı İmparator I ![]() ![]() ![]() Ahırkapı Büyük Saray’ın sahil kapılarından biridir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Marmara surlarındaki kapıların çoğu örülmüş ve büyük bir kısmı da yıkılmış olduğu için sadece isimleri bilinmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Haliç Surları Haliç, Marmara’nın ağzına yakın bir kısmında Alibeyköy (Kydaros) ve Kâğıthane (Barbyzes) derelerinin birleşmesiyle oluşup, Buzul Çağının sonlarında kara kesiminin sular altında kalmasıyla meydana gelen ve karaya 8 km ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Roma İmparatorluğu’nun son yıllarında I ![]() ![]() ![]() ![]() Haliç surlarından günümüze çok az parça kalmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kara Surları tamamlandıktan sonra Haliç kıyılarını da tamamlamak zorunluluğu doğmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Haliç surlarını III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cenevizliler şehre girememelerine rağmen çekilirlerken surların önündeki evleri yakmışlardır ![]() ![]() ![]() ![]() Haliç surları Patrikhanenin bulunduğu Petrion’da bir iç kale meydana getiriyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı dönemindeki deniz tesisleri Galata surlarının dibinden Haliç’in yukarılarına Hasköy’e doğru yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Haliç Surları Kapıları Haliç kıyısı boyunca uzanan bu surlarda çoğu Bizans dönemine ait olmakla beraber Osmanlı döneminde de yeni bazı kapılar açılmıştır ![]() ![]() ![]() Ayvansaray Kapısı (Kiliomene) Ayvansaray’da olan bu kapı yıkılmıştır ![]() ![]() Balat Kapısı Fatih Sultan Mehmet’in vakfiyelerinde “Balat Kapısı” olarak adlandırılan ve günümüze gelemeyen bu kapının Blachernai Sarayının kapılarından biri olduğunu Hammer yazmaktadır ![]() ![]() ![]() Petri Kapısı Ayvansaray’a giden caddede, Patrikhane yolunun ağzında olan bu kapı da yıkılmış olup günümüze hiçbir parçası gelmemiştir Yeni Ayakapısı Fetihten sonra Kanuni Sultan Süleyman zamanında surun burçlarından biri genişletilerek açılmış olan bu kapıdan Sultan Selim Camisi’ne gidiliyordu ![]() ![]() Cibali Kapısı (Porta İspigas) İki tarafındaki iki mermer sütunun üzerine oturan yuvarlak kemerli bir kapıdır ![]() ![]() Zindan Kapı (Porta Seminaria) Kumkapı’dan başlayıp Bayezıd Camisi’nin bulunduğu yerin 100 m ![]() ![]() Bu civardaki Haliç surlarının diğer kapıları olan Osmanlı devrinde açılan Tüfekhane ile Bizans devrine ait olup, Osmanlı zamanında da kullanılan Unkapanı, Ayazma, Odun, Balıkpazarı (Porta de Perama),Yenicami (St ![]() ![]() Galata Surları ![]() Latin istilasından sonra Bizans duruma hâkim olunca bu bölgeye yerleşmiş olan olduğu bilinen Cenevizliler 1267’de Galata’da yerleşme iznini İmparator VIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bizanslı tarihçi Nikephoros’a göre; önce koloninin etrafına bir hendek kazıp Bizans’ı bir oldubittiye getirmişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’un fethi sırasında Cenevizliler tamamen bağımsız bir devlet tutumunu takip ederek tarafsız kalmaya çalışmışlardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Galata surları Haliç ve Boğaz tarafından denizle sınırlandığından karadan gelecek tehlikeye karşı Azapkapı, Şişhane, Galata Kulesi-Tophane arasında idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu surlar XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#24 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Kaleleri Marmara’dan Karadeniz’e çıkışta önemli nokta olan Boğaziçi’nin savunmasına her devirde büyük bir önem verilmiş, bu bölgeye yerleşimden itibaren boğazın girişi ve çıkışını kontrol amacı ile buraya kaleler yapılmıştır ![]() İlkçağ’da denizcilerin “İlahların koruyuculuğuna sığınmaları” için Boğaziçi’ne bir takım mabetler ve kaleler yapıldığı bilinmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Galata’ya yerleşen Cenevizliler boğazdan gelecek korsan tehlikelerine karşı Anadolu Kavağı’nın girişindeki kaleye önem vermişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() XV ![]() ![]() ![]() ![]() Yoros (Ceneviz) Kalesi (Sarıyer) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ceneviz dönemine ait, kale kapısı üzerindeki tarihi okunamayan Latince bir kitabede: “ ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yıldırım Beyazıd 1391’de karayolu ile İzmit’ten yola çıkarak Yoros Kalesi’ni almış ve burasını bir üs gibi kullanarak İstanbul’u fetih hazırlıkları için Anadoluhisarı’nı yaptırmıştır ![]() ![]() Fransız Mareşali Boucicaut 1399’da Karadeniz Boğazı girişine yaptığı akında bu kaleyi almak istemişse de başarılı olamamış sadece kalenin eteğindeki köyü yakarak geri çekilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() II ![]() ![]() ![]() Başbakanlık Osmanlı Arşivindeki 28 Recep 984 (1576) tarihli bir belgede kale ile beraber buradaki cami, çeşme ve hamamın tamir edildiği yazmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Doğudan batıya doğru 500 m ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Güney duvarındaki siperli (kazamatlı) kısmın sonundaki kapı açıklığı gibi görünen kısım aslında küçük bir burcun kalıntısıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Allom’un gravürlerinde kulelerin üzerleri sivri külahlı çatı ile kaplı olarak yapılmıştır ![]() ![]() ![]() Kavak Kalesi (Beykoz) Sultan IV ![]() ![]() ![]() Bazı yabancı tarihçiler tarafından Kavak Kalesi ile Yoros Kalesi karıştırılmaktadır ![]() ![]() ![]() Evliya Çelebi’nin “Anadolu Kilidü’l-bahir kalesi” olarak söz ettiği sahildeki bu kalenin içerisinde dizdar dairesi, 80 civarında asker odası, 2 buğday ambarı ve bir mescidinin bulunduğunu yazmaktadır ![]() ![]() Hüseyin Ayvansarayi’nin Hadîkatü’l Cevâmi isimli eserinde Sultan IV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Anadoluhisarı Kalesi (Beykoz) ![]() ![]() ![]() Yıldırım Beyazıt’ın bu kaleyi yaptırmasındaki amaç Boğaz geçişlerini kontrol altına almak ve Göksu Vadisi’ne girişi de önlemek idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “Yıldırım Beyazıt, Kocaeli’nden geçerek, İstanbul’a doğru geldi (1390–91) ve Şile Kalesini alan Yahşi Bey’i gönderdi ![]() ![]() Yıldırım Beyazıt ile Timur arasında 1402’de yapılan Ankara Savaşı’ndan sonra kale Osmanlı yönetiminde kalmıştır ![]() ![]() ![]() Fatih Sultan Mehmet Rumelihisarı’nı yaptırırken Anadoluhisarı’nın çevresini de bir Hisarpeçe ile çevirmiştir ![]() ![]() İstanbul’un fethinden sonra bu kalenin işlevi bitmiş ve bir süre suçlu Yeniçeriler için hapishane olarak kullanılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() XVI ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Anadoluhisarı Osmanlı mimarisinde kale mimarisine göre yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Anadoluhisarı dört ayrı bölümden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kalenin taş blok ve tuğlalardan oluşmuş duvar kalınlığı 2–3 m ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İç Kale’den sonra yapılmış olan Dış Kale duvarları tamamen kesme ve moloz taştan yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cumhuriyetin ilanından sonra Anadoluhisarı İstanbul Belediyesi tarafından onarılmış, bu arada ortasından geçirilen Üsküdar-Beykoz karayolu kalenin bir bölümünün yıkılmasına ve özelliğini kısmen de olsa yitirmesine neden olmuştur ![]() ![]() Günümüzde Kültür ve Turizm Bakanlığı yönetimindeki Hisarlar Müzesi Müdürlüğü’ne bağlıdır ![]() ![]() Boğazkesen Kalesi (Rumeli Hisarı) (Sarıyer) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fatih Sultan Mehmet’in vakfiyesinde bu hisarın ismi Kule-i Cedide, Neşri tarihinde Yenice Hisar, Aşıkpaşa ve Nişancı tarihlerinde de Boğazkesen Hisarı olarak geçmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kalenin yapımda kullanılan keresteler İzmit ve Karadeniz Ereğlisi'nden; taşlar Anadolu'nun değişik yerlerinden ve devşirme mimari parçalar çevredeki harap Bizans yapılarından elde edilmiştir ![]() ![]() ![]() XVIII ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çandarlı Halil Paşa Kulesi on iki köşeli, içeriden sekiz katlıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kıyıdan bakıldığında sol tarafta, deniz seviyesinden 57 m ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kuleye ilk girişte helezoni bir merdivenle doğrudan doğruya dördüncü kata çıkılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Kitabe: ”Bu sarp ve yüksek kalenin inşaasını Sultanü’azâm ve Hakan el-muazzam Muhammed bin Murad Han emretti: O’nun memleketi ve kulu ve mükerrem veziri Zağanos Paşa bin Abdullah hakkındaki lûtfu ilânihaye payidar olsun ![]() ![]() ![]() Deniz kıyısından bakıldığında sağ tarafta bulunan Saruca Paşa Kulesi denizden 43 m ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rumeli Hisarı 1509 depreminde zarar görmüş ve sonra onarılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fatih Sultan Mehmet devrinde küçük bir mescit yapılmış, ancak zamanla harap olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() Evliya Çelebi biraz abartılı olarak burada 150 ev olduğundan bahsetmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Yedikule Hisarı (Fatih) ![]() ![]() Altın Kapı’nın iki pilonu ve aynı sıradaki iki burcundan yararlanılarak üç kulesi olan bir sur eklenmiş ve beşgen şeklinde yedi kuleli bir kale meydana getirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Semte ismini veren Yedikule Hisarı düz bir arazide beşgen bir kale olarak yapılmış, üç köşesine üzerleri yüksek pramidal külahlarla örtülü üç büyük kule eklenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Güneydeki “Küçük Kule” adı ile tanınan burç 1766 depreminde yıkılmış ve daha sonra yenilenmemiştir ![]() ![]() Giriş kapısının üzerindeki “Bayrak Kulesi”nin iki tarafında muhafız odaları bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fatih Sultan Mehmet’in vakfiyesinden öğrenildiğine göre; kalenin yapımını bitirdikten sonra içerisine dikdörtgen planlı, ahşap çatılı küçük bir mescit eklemiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Beşgen plân şemasıyla Bizans üslûbundan tamamen uzaklaşan bu kale Osmanlı askeri mimarisinin bir örneğidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yedikule hisarı Fatih Sultan Mehmet döneminden itibaren uzun süre Osmanlı hazinesinin muhafazası için de kullanılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yedikule hisarının içindeki garnizonda bir dizdar (kale muhafızı),dizdar yardımcısı,6 komutan ve 50 askerlik bir yönetim kadrosu bulunuyordu ![]() ![]() ![]() Bizans devrinde Altın Kapı’nın yanındaki Pilon zindan olarak kullanıldığında birçok siyasi mahkûm burada hapsedildiği gibi öldürülmüştür de ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kalenin orta yerinde bulunan kuyu birçok idama sahne olduğu ve ölümlerin bu kuyunun yanında gerçekleşmesinden ötürü “Kanlı Kuyu “ adı ile anılmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yedikulehisarı hapishane olarak kullanıldığı dönemde bir takım yabancı uyruklu elçi ve prenslere de ev sahipliği yapmıştır ![]() ![]() Deli Hüseyin Paşa’nın Altın Kapı önünde 1660’daki idamından sonra kendisi ve ailesinin buraya gömüldüğü iddia edilirse Yedikule’nin restorasyonu sırasında bu mezarlara rastlanmamıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yedikule Hisarı ve Altın Kapı’nın son onarım ve restorasyonu Y ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#25 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Anıt ve Heykelleri Taksim Cumhuriyet Anıtı (Beyoğlu) ![]() Cumhuriyet’i simgelemek amacı ile yapılan bu anıt, İstanbul Milletvekili Hakkı Şinasi Paşa’nın başkanlığında 1925 yılında bir komisyon oluşturulmuş Pietro Canonica ile bağlantı kurulmuş ve bu anıtı yapması istenmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İtalyan Heykeltıraş Pietro Conanico tarafından yapılan bu anıt İstanbul’a vapurla getirilmiş ve 23 günde monte edildikten sonra 8 Ağustos 1928’de törenle açılmıştır ![]() Anıt yuvarlak bir meydan ortasında yer alıp, iki tarafı bombeli ve dört köşelidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Anıtın kuzey yönünde Atatürk sivil giyimli olarak İsmet İnönü, Fevzi Çakmak ve o dönem Türkiye’sinde Cumhuriyet’in kuruluşunda yardımları olan yabancı devlet mensupları, askerler ve halkla birlikte tasvir edilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Anıtın dar yüzündeki heykellerin altında, önlerinde mermer yalakları olan çeşme taşları görülmektedir ![]() ![]() Atatürk Heykeli (Eminönü) ![]() ![]() ![]() Sarayburnu’ndaki Atatürk heykeli Avusturyalı Heykeltıraş Heinrinck Krippel tarafından yapılmıştır ![]() ![]() ![]() Heykel 3 m yüksekliğinde, yukarıya doğru hafifçe daralan mermer ve granitten dikdörtgen bir kaide üzerindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Atatürk’ün heykeli bronzdan dökülmüş olup, Atatürk burada sivil giysileri ile tasvir edilmiştir ![]() ![]() ![]() Atatürk ve Gençlik Anıtı (Eminönü) ![]() Bu anıtta Atatürk, sol kolunu yönlendirici bir kumandan edası ile havaya kaldırmış olarak tasvir edilmiş olup, sağında aydınlanmayı simgeleyen elinde meşale tutan bir genç kız, solunda yine elinde bayrakla ulusal devleti simgeleyen genç bir erkek figürü vardır ![]() ![]() ![]() Anıtın alçak ve kademeli kaidesi üzerindeki kompozisyon bronzdan ve 4 m ![]() ![]() Harbiye Atatürk Anıtı (Şişli) ![]() ![]() İlk yapılışında okulun önünde, giriş kapısının üzerinde bulunan anıt, caddenin genişletilmesi nedeni ile 30 Ağustos 1960’ta yerinden kaldırılarak bugünkü park içerisindeki yerine konulmuştur ![]() Bu heykelde Atatürk mareşal üniforması içerisinde “Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri” komutunu verirken tasvir edilmiştir ![]() ![]() ![]() Bu anıt günümüzde ilk tasarlanmış olduğu kurgudan farklıdır ![]() ![]() ![]() Abide-i Hürriyet Anıtı (Şişli) ![]() Günümüzde çevre yolu ve viyadüklerin yükseltilmesinden sonra anıtın bulunduğu tepe ile çevresi topografik konumunu kısmen de olsa yitirmiştir ![]() ![]() Anıtın tasarımını Neo-Klasik dönem mimarlarından, Mimar Muzaffer yapmıştır ![]() ![]() ![]() Anıt üçgenler ve geometrik kurgular üzerinedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Anıtın yapımında çeşitli taş malzeme kullanılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Anıtın on sekiz basamakla inilen üçgen planlı mahzen (kripta) kısmı oldukça yüksek olup, üç büyük taşıyıcı ayak buraya yerleştirilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Barbaros Anıtı (Beşiktaş) ![]() ![]() ![]() ![]() Anıt birkaç basamaklı mermer bir platform üzerinde, on metre yüksekliğinde kademeli kaide üzerine üç bronz figürden meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Heykelin deniz tarafındaki taş kaidesinde Barbaros’u Kanuni Sultan Süleyman huzurunda gösteren alçak bir kabartmaya yer verilmiştir ![]() ![]() ”Deniz ufkunda bu top sesleri nerden geliyor Barbaros, belki, donanmayla seferden geliyor Adalardan mı? Tunustan mı, Cezayirden mi? Hür ufuklarda donanmış iki yüz pâre gemi Yeni doğmuş aya baktıkları yerden geliyor O mübarek gemiler hangi seferden geliyor?” Bu dizelerin üzerinde de bir dal motifi ile 1944 tarihi bulunmaktadır ![]() Barbaros Anıtı üzerindeki tiplerin giysileri Nigâri’nin minyatüründen esinlenilerek yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tayyare Şehitleri Anıtı (Fatih) ![]() ![]() Bu anıt Türk havacılık tarihinin ilk şehitleri olan Fethi, Sadık ve Nuri beyler için dikilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Anıt, beyaz mermer ve bronzdan yapılmış olup, mermer bir kaide üzerinde kırık bir sütundan meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yahya Kemal Beyatlı Anıtı (Beşiktaş) İstanbul ili Beşiktaş ilçesi, Kadırgalar Caddesi’nde Maçka Parkı içerisindeki bu anıt, Türk edebiyatının ünlü şairi Yahya Kemal Beyatlı’nın (1884–1858) doğumunun 84 ![]() ![]() ![]() Anıt Tunçtan yapılmış olup, 1 ![]() ![]() ![]() ![]() “Cihan Vatandan ibarettir ![]() “Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul Görmedim, sevdiğim, gezmediğim hiçbir yer” “Öyle sinmiş bu vatan semtini milliyetimiz ki Biziz hem görülen, hem duyulan yalnız biziz” “Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer” “İnsan âlemde hayal ettiği müddetçe yaşar” “Ölüm yabancı bir âlemde bir geceyse bile Tahayyülümde vatan kalsın eski haliyle” “Ölmez kaderde var bize ürküntü vermiyor Lâkin vatandan ayrılışın ızdırabı zor” “Yarab bana bir ses yaratan kudreti ver” ![]() İnönü Anıtı (Beşiktaş) ![]() ![]() ![]() ![]() Anıtın kaide ve çevre düzenlemesi Güzel Sanatlar Akademisi Öğretim Üyelerinden Feridun Akozan ve Mimar Mehmet Ali Handan tarafından yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Anıt 7,5 m ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() “Bütün tarih-i âlemde, sizin İnönü Meydan Muharebesinde deruhte ettiğiniz vazife kadar ağır bir vazife deruhte etmiş kumandanlar enderdir ![]() ![]() ![]() Kaidenin diğer yüzünde de başka bir kitabeye yer verilmiştir: “Savaşta büyük asker, barışta büyük devlet adamı ve diplomat, İnönü, Sakarya Muharebesinde ve Afyonkarahisar Taarruzunda cephe kumandanı, Büyük Millet Meclisi hükümetinin Hariciye Vekili ve Lozan Murahhas Heyeti’nin reisi, Cumhuriyet Hükümeti’nin on dört yıl Başvekili, hayatını ve dehasını yalnız yurt ve halk hizmetine veren yapıcı ve kurucu Cumhurreisimiz ve Milli Şef’imiz İsmet İnönü’ye ve İstanbul şehrinin sevgi, saygı ve minnet duygularıyla…” Akdeniz Anıtı (Şişli) ![]() İlhan Koman’ın bu eseri 1981 yılında Simavi Ödülü’nü kazanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Akdeniz Heykeli birbirine eşit uzunlukta çok sayıda kaynaklarla birleştirilmiş, 4,5 ton ağırlığında saç levhalardan meydana gelmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İlhan Koman’ın İsveç meydanlarını süsleyen heykelleri olmasına karşılık bu heykel sanatçının İstanbul’daki en büyük boyutlu tek heykelidir ![]() ![]() Cumhuriyet’in 50 ![]() ![]() ![]() ![]() Heykel paslanmaz çelikten üç büyük boru halinde yapılmıştır ![]() ![]() Barış ve Kültür Heykeli (Zeytinburnu) ![]() ![]() Bu heykel barış ve kültürü simgelemekte olup, beş metre yüksekliğindedir ![]() ![]() ![]() ![]() Lahana Anıtı (Eminönü) İstanbul Eminönü ilçesinde, Topkapı Sarayı birinci avlusunda bulunan bu anıt, Sultan III ![]() ![]() Anıt dört yüzlü mermer bir sütun şeklinde olup, üzerinde kabartma olarak işlenmiş lahana tasviri bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Anıtın denize bakan yüzünde Hattat Mahmud Esad Yesari’nin yazdığı Şair Naşit’in 1790 tarihli on sekiz mısralık dizesi yazılıdır ![]() “Hazreti Sultan Selim Han İbn-i Sultan Mustafa Mazhar etmiş zatını hak her fünunu ekmele”; Kitabenin son satırında da: “Naşıda hamem cevahir kondurur tarihini Beyzayı Sultan Selim cemşek urdu hele 1205 (1790)” yazılıdır ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#26 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbulun Tarihi Ağaçları İstanbul’un Tarihi Ağaçları Doğal olarak yaşamlarını sürdürebilme olanağını bulabilen ağaçlar, önlerindeki bir çok tarihi olaya da tanık olmuşlardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul tarihinde iz bırakmış ağaçlardan Yeniçeriler Çınarı’nın ayrı bir öyküsü vardır ![]() ![]() Yeniçeriler Çınarı (Eminönü) Fatih Sultan Mehmet’in ilk sarayının bulunduğu bugünkü Topkapı Sarayı’nda yaşayan hizmetkârlardan genç bir kız hürriyetine kavuşabilmek için duvarlara tırmanıp kendisini saray dışına atmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kanlı Çınar (Vaka-i Vakvakiye) (Eminönü) Sultanahmet Meydanı’ndaki bir diğer çınar ağacının önünde kanlı olaylar olmuş ve bu nedenle ona “Kanlı Çınar” ismi verilmiştir ![]() ![]() ![]() Tarihin derinliklerine baktığımızda bu çınarın isminin ilk kez Sultan İbrahim’in tahttan indirildiği günlerde geçtiğini görüyoruz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kanlı Çınar, bir süre sonra yeni bir kanlı olaya sahne olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bundan sonra isteklerini elde eden asiler, kesik başları çınarın dallarına asmıştır ![]() ![]() Çınara ikinci kez kanlı bir olaydan sonra “Vaka-i Vakvakiye” ismi halk tarafından yakıştırılmıştır ![]() ![]() Gûşu merihe erüp tantana-i cahü celâl Lerzenâk etti bu kavga gühu âfâkı Oldu mahmur nice mest müdamı devlet Câmı ikbale ne tarh etti bilinmez Sâki Bağbanı felek gine güzârı seyret At Meydanına dikti secere-i vakvakı ![]() Sultanahmet Meydanı’ndaki bu çınarın yazgısı bununla sona ermemiş, 1826 yılında son yeniçeri isyanı bastırıp, ocak dağıttığı zaman Sultanahmet Camisine gizlenen son yeniçeriler de boğdurulup cesetleri yine bu çınarın dallarına asılmıştır ![]() Secerei Vakvak’ın öyküsünü hazırlayıp, şiire çeviren İzzet Molla da şu dizeleri yazmıştır: Bir zaman ehli fitne camii Hanı Ahmedde Bigünah asmış iken kullarını Hallâkim Şimdi erbabı Şekanın dökülüp kelleleri Meyve vaktine yetiştik, secerei vakvakın ![]() Zincirli Servi (Fatih) İstanbul ili Fatih ilçesi Kocamustafapaşa’da, Kocamustafapaşa Cami’sinin avlusunda bulunan, desteklerle korunmaya çalışılan zincirli servinin İstanbul folklorunda önemli bir öyküsü vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yüzyıllar serviyi öylesine yıpratmış ki nihayet zinciri taşıyamamış, yerinden koparak yere düşmesin diye zincir İstanbul Belediye Müzesi’ne kaldırılmış ![]() Bu ağacın yanında tunç şebekeli, üzeri kitabeli, mevsimine göre açan çiçeklerle bezeli bir mezar bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() IV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’un fethinden sonra Sümbül Sinan Efendi bu rivayetleri göz önüne alarak buraya bir mezar yapmış, yanına da bir Bektaşi tekkesi kurmuştur ![]() ![]() Sultan II ![]() ![]() Emirgan Çınarı (Sarıyer) İstanbul Sarıyer ilçesi, Emirgân’da ünlü Çınaraltı Kahvesi’ne ismini veren Emirgân Çınarı’nın edebiyatımızda önemli bir yeri vardır ![]() ![]() Ruşen Eşref Ünaydın Boğaziçi isimli eserinde bu çınarın altından şöyle söz etmiştir: “ Onun güzelliği üç sade şeyin birbirine uygunluğundan geliyor; çınar, mermer, deniz ![]() Dört, beş çınar, deniz kıyısında yokuşumsu bir meydanı kaplamış ![]() ![]() ![]() ![]() Emirgân Çınarı’nın ününün artması memleketin her yanına yayılmış, özellikle XX ![]() ![]() ![]() Büyükdere Çınarı (Sarıyer) İstanbul Sarıyer ilçesi, Büyükdere’de bulunan bu çınarın 4000 yıllık bir geçmişi olduğu rivayet edilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() XIX ![]() ![]() ![]() ![]() Sultan II ![]() ![]() ![]() Büyükdere Çınarı bir söylentiye göre üzerine düşen yıldırımdan, bir başka söylentiye göre de içerisinde yapılan kahve ocağının tutuşması sonucu yanmıştır ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#27 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul'un Koruları Şehirlerin içi veya çevresindeki koruma altına alınmış büyük ağaç topluluğu veya küçük orman parçasına koru denilir ![]() kaynağıdır ![]() barındırdığı,sincap,tilki, çeşitli kuşlar gibi küçük hayvanları ile estetiğini sağlarlar ![]() İstanbul ‘un yüzyıllar boyu sahip olduğu yeşil alan ve korular zaman süreci içerisinde göçler, iskân ve savaş gibi etkenlerle ne yazık ki büyük bir ölçüde azaldı ![]() itibaren başlayan ekonomik büyüme neticesinde Boğaziçindeki tepeler artan nüfus karşısında Belediye’nin aldığı bir kararla iskân alanı içine alınarak burada büyük bir inşaat işgali başladı ve küçük korular bir-bir ortadan kalktılar ![]() büyük bir bölümü Boğaziçinde diğer kısmı ise İstanbul’un yakın çevresinde toplanmıştır ![]() Hukuki ve mülkiyet açısından İstanbul Koruları başlıca iki grupta toplanır: 1- Hazine ve Belediye’nin mülkiyetindekiler ![]() ![]() valiliği sırasında kamu varlığına katıldığından bölünme , satılma ve iskan gibi tehlikeleri yoktur ![]() ![]() den fazla olanlar bu guruba girmektedir 2- Özel Mülkiyet içindeki korular ![]() ![]() Tahdit,Tescil Talimatnamesinin 40 ![]() ![]() birimlerin ağaç varlığı kalmasa da Orman sayılmakta ve Korumaya girmektedir ![]() 3- 30 dönümden az olan mülkiyet içindeki küçük korular ![]() inşaatlar neticesinde yok olmuş olan bu yeşil alanlardan arta kalan küçük parçalar İmar plânları ve tescillerle günümüzde korunmaya çalışılmaktadır ![]() AVRUPA YAKASINDAKİ KORULAR ALMAN ELÇİLİĞİ KORUSU Bogaziçinde,Yeniköy-Tarabya yolu üzerindeki yazlık köşklerin arkasında tepeye doğru yükselen ,eski Tarabya Kasrı’nın bulunduğu yerdeki 17 hektarlık bir koruluktur ![]() Gürgen,akçaağaç ıhlamur ve meşe ağaçlarının yanı sıra az da olsa sert kıllı bir palmiye cinsi buranın hakim ağaç örtüsüdür ![]() ![]() düşen askerler ile 1883 de Osmanlı ordusunun hizmetine girip 1907 de Ordu Müfettişi olan ve 1916 da Bağdat da ölen Colmar von der Goltz Paşanın anısı için yaptırılan mezarlıkta ise fıstık çamları,selvi,yalancı akasya,mavi ladin ve Avrupa ladini bulunmaktadır ![]() AYAZAĞA KORUSU Sultan II ![]() sık avlanmaya geldiği Haznedar Çiftliğinin koruluğudurb İçerisinde Ayazağa Kasırları ile Ayazağa Av köşkü bulunmaktadır ![]() ağaç örtüsü çınar,Ihlamur,saplı meşe,at kestanesi ile Akçaağaçtır ![]() görülmeyen boy ve çaptaki dişbudak ağaçları dikkati çekmektedir ![]() 1400 kadar büyük çap ve boyda iyi korunmuş ağaç bulunmaktadır ![]() kültür kompleksinin kurulması amacıyla koru,içindeki binaları ile birlikte İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı’nın korumasına verilmiştir ![]() ÂRİFÎ PAŞA KORUSU Bebek-Rumelihisarı arasındaki sahil yolunun arkasındaki Abdülaziz devrinde Osmanlı Hariciye nazırı olan Ârifî paşa’nın Korusu Boğaziçi Üniversitesi kampüsüne doğru yükselen yamaçtadır ![]() dönüm kadardır ![]() kurulan yeşil alan burasıdır ![]() ![]() ARNAVUTKÖY ROBERT KOLEJ KORUSU Arnavutköy’den Ulus’a doğru yükselen kuzeydoğu ve güneydoğuya bakan yamaçlar ,vâdi ve tepeciklerden meydana gelen çok dik eğimli bir arazi parçası üzerindedir ![]() bir alanı kaplayan bu korunun büyük kısmı Robert Kolej’in hudutları içerisindedir ![]() Manolya,dişbudak,saplı meşe,yalancı erguvan,sakız ağacı,çitlenbik,yalancı akasya,Ihlamur, ceviz,defne,sabunağacı,fıstık çamı gibi ağaçların bulunduğu çok bakımlı bir korudur ![]() AVUSTURYA ELÇİLİĞİ KORUSU Yeniköy sahilindeki Avusturya yazlık elçiliğinin bulunduğu bu arazi Mıgırdıç Cezayirliyan’a ait idi ![]() ![]() nişanesi olarak kamulaştırılmış ve Avusturya İmparatoru II ![]() edilmiştir ![]() hektarlık bir alanı kaplamaktadır ![]() ıhlamuru,beyaz çiçekli at kestanesi,Japon kadife çamı,mavi servi,Avusturya kara çamı,sahi sekoya,porsuk,erguvan,çin şemsiyesi gibi ağaçlar bulunmakta olup son derece bakımlıdır ![]() AYŞE SULTAN KORUSU BebeRumelihisarı sahil yolundan Boğaziçi Üniversitesi kampüsüne doğru uzanan eğimli bir arazi üzerinde idi ![]() ![]() 1924 de hilafetin kaldırılmasıyla Paris’e gitmiş 1952 de Türkiye’ye dönmüş ve 1960 da da İstanbul’da vefat etmiştir ![]() yaşarken Sami Serozan’a satmıştır ![]() villalar,apartmanlar yapılarak burada bir mahalle oluşturularak İstanbul’un ilk yok edilen korusu olmuştur ![]() büyük yaşlı çamlar kesilerek inşaat alanı haline getirilmiştir ![]() kalanlar evlerin arasındaki münferit ağaç kümeleridir ![]() alanlarındaki himalaya sediri,servi,mavi atlas sediri,erguvan,defne,ceviz ,acem dutu, dişbudak,dağ akça ağacı,macar meşesi,sakızağacı gibi nadide ağaçları korumaktadırlar ![]() BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ KORUSU Bebek-Rumelihisarı sahil yolundan kuzeydoğuya doğru oldukça dik bir eğimle yükselen tepecik ve vadilerin oluşturduğu bir arazi parçasıdır ![]() ![]() XVII inci yüzyılın ikinci yarısında Kaptan-ı Derya Deli Hüseyin Paşa’nın bağı olarak bilinen bu arazinin üzerinde 1871 de Misyoner Dr ![]() Christopher Rindlender Robert ‘den temin ettiği para ve kurduğu vakıf ile Robert Kolej’in binası yapılmıştır ![]() buğunku durumunu almıştır ![]() durumdadır ![]() sıra çok nadide olan Amerikan sahil sekoyası,Mavi sedir bulunmaktadır ![]() içerisinde korunun açık alanları da iğne yapraklı çam,defne,kermes meşesi gibi ağaçlarla doldurulmuştur ![]() EMİN ERKAYINLAR KORUSU (Şeyhülislâm Cemâleddin Efendi Korusu) Kuruçeşme’de sahil yolu ile Ulus’daki TRT arazisi arasında yüksek duvarlarla çevrili 100 dönümlük bir koruluktur ![]() bilinen bu arazi daha sonra Emin Erkayın’a geçmiş onun ölümünden sonra da varisleri arasında bir anlaşma sağlanamadığından bugün perişan bir haldedir ![]() kısmındaki iki köşkten biri yanmış diğeri ise harap bir haldedir ![]() tarafındaki büyük giriş kapısı ve onun bitişiğinde de bir çeşme kalıntısı bulunmaktadır ![]() Ayrıca Kuruçeşme tarafındaki duvarlarına bitişik birkaç tane büyük su sarnıcı bulunmaktadır ![]() yalılara su temini için yapılmıştır ![]() haline getirilmiştir ![]() getirilmiştir ![]() ağaçları gibi nadide ağaçların yanı sıra,meşe, çam,göknar,çitlenbik ve ıhlamur da bulunmaktadır ![]() EMİRGAN KORUSU Bizans döneminde, Baltalimanından İstinye’ye kadar uzanan bu arazinin büyük bir servi ormanı olup adının da (Kyparades ) olduğunu eski kaynaklardan öğrenmekteyiz ![]() olan bu yer Nişancı Feridun Bey’e verilmiş ve “Feridun Paşa Bahçesi” adı ile anılmıştır ![]() ![]() ise 1635 de İran seferinden dönerken yanında getirdiği ve sonra en büyük musahibi olarak kabul ettiği Emirgûne oğlu Tahmasb Kulu Han’a vermiştir ![]() “Mirgûn bahçesi” adı ile anılmıştır ![]() ![]() ![]() ölümünden sonra Emirgûne oğlu idam edilip malları müsadere edilerek Kemankeş Mustafa Paşa’ya verilmiştir ![]() ![]() koruluğu Mısır Hıdivi İsmail Paşa’ya vermiştir ![]() inşa ettirmiş ve çevresini de park halinde düzenlemiştir ![]() ölümü üzerine koru üç çocuğu arasında taksim edilmiştir ![]() tarafını,İbrahim Paşa orta kısmını,kızı Prenses Fatma da batı kısmını almışlardır ![]() ölümlerinden sonra varisleri burası ile ilgilenmemiş ve vereseden Satvet Lütfü Tozan satın almıştır ![]() Bir müddet sonra da 1943 de İstanbul Belediyesi burayı kendisinden satın alarak halka açık bir park haline getirmiştir ![]() bir şeflikle idare edilmektedir ![]() 472 ![]() ![]() ağaç taklidi kaskadlar ve korkuluklarla süslüdür ![]() olan “Sarı Köşk” 1954 de geçirdiği bir yangınla yanmış ve Belediye tarafından eski halinde yenilenmiştir ![]() 1979-1980 de Belediye ile yaptığı bir protokolla bu üç köşkün kullanımını kiralamıştır ![]() üçü de baştan aşağı onarılıp döşenen bu köşklerden “ Beyaz Köşk” adı ile anılanı bir “Müzik Sarayı”na dönüştürülüp konserler verilmiştir ![]() köşklerin kira mukaveleleri feshedilip Türkiye Turing ve Otomobil Kurumundan alarak tekrar kendi bünyesine bağlamıştır ![]() İstanbul Belediyesi 1960 dan bu yana Türk lâleciliğini ihya ve teşvik amacıyla her yıl burada bir lâle festivali düzenlemektedir ![]() Otomobil Kurumu ,buradaki restorasyonlarını tamamladıktan sonra ,İstanbul halkına Avrupai bir cafe’nin nasıl olacağını göstererek hizmete sokmuştur ![]() düzenlenecek olan geleneksel “Lale Festivali” ni Çelik Gülersoy üslenmiş ve o sene sırf Lale Bayramı için özel olarak yaptırdığı eski İstanbul faytonları,seyyar satıcıları, ve Lale devrinin giysilerini taşıyan Kurum’un genç kız personeli ile İstanbullulara unutulmaz bir festival yaşatmıştır ![]() İstanbul’un geleneksel kadın giysileri ve feracelerden oluşan orijinal kostümler ile bir de defile tertip etmiştir ![]() Etrafı duvarlarla çevrili olan bu koru 120 den fazla bitki ve ağaç türünü barındıran 47 ![]() hektarlık bir alanı kaplamaktadır ![]() İngiliz bahçe mimarisi ile açıkça bir Avrupa stili görülmektedir ![]() çamı,ağlayan çam,Veymut çamı,sahil çamı,Japon kadife çamı,Londra çamı ,Avrupa,mavi ve konik ladinler den meydana gelen çamların yanı sıra Mavi atlas,Lübnan,Himalaya sedirlerinin en güzel örnekleri buradadır ![]() söğüt,Macar meşesi ağaç örtüsünü meydana getirir ![]() korularında rastlanmayan nadide ağaçlardan olan Kolorado gümüşi köknarı,Çin mabet ağacı,kaymakağacı,kaliforniya su sediri ,sahil sekoyası ve kâfur ağacı da burada bulunmaktadır ![]() FRANSIZ ELÇİLİĞİ KORUSU Tarabya’daki İpsilanti yalısının arkasındaki iki set halinde yükselen 7 ![]() alandır ![]() Bizans İmparator ailesi olan Komnenoslar soyundan geldiğini iddia eden Fenerli bir Rum ailedir ![]() vardı ![]() yanlısı bir siyaset izlediğinin Osmanlı hükümeti tarafından farkedilmesi üzerine Rusya’ya kaçtı ve orada öldü ![]() ![]() sonra yalı ve arazi Fransa elçiliğinin yazlık binası olarak kullanılmak üzere General Sebastiani’nin tavassutu ile Fransa Hükümetine tahsis edildi ![]() Yalının arkasındaki tepenin boğaz’a bakan yamacındaki iki büyük set’den meydana gelen koruluğun yukarı setinin iki tarafı fıstık çamlarının meydana getirdiği bir sınırın içinde kalan üçgen bölüm,içine dikili ağaçları ile adeta bir satranç tahtası görünümünde büyük bir teras şeklinde idi ![]() duvarları ve rampalarla birbirine bağlanmış olup aralarında bir de kaskatlı çeşme bulunmaktadır ![]() akçaağaç,ıhlamur,çınar,yalancı akasya,bozkavak,saplı meşe ve defne ile sarısalkımlarla erguvanlar buranın hâkim florasıdır ![]() FRANSIZ YETİMHANESİ KORUSU Bebek’i Etiler’e bağlayan dik yolun solunda 3,3 hektarlık bir alanı kaplayan bir koruluktur ![]() Yanında ise İpar ve Kortel koruları bulunmaktadır ![]() Gabriel Fransız Okulu ile kimsesiz çocuklar için kurulmuş yetimhaneye aitti ![]() Antlaşmasından sonra kapatılan bu okulun malları ve arazisi Saint Benoit Fransız Lisesine devredildi ![]() ve saplı meşeler,fıstık çamları,gümüşi ıhlamur,defne ve menengiç’ler bir intizam göstermeden grift bir karmaşa ile bu koruluğu doldurmaktadır ![]() HUBER KORUSU (Cumhurbaşkanlığı Yazlık Köşkü Korusu) Yeniköy-Tarabya sahil yolunda,koyun güneyindeki eski Huber Köşkü’nün arkasındaki yamaç ve tepe üzerindedir Almanya’daki Mauser fişek fabrikalarının sahibi olan Auguste Huber, Alman Krupp firmasının temsilciliğini alarak İstanbula geldiğinde Tıngıroğlu ve Düzoğlu ailelerinden bu malikaneyi ve arkasındaki araziyi satın almıştır ![]() ticareti ve komisyonculuğu da yapan Auguste Huber I ![]() İstanbul’un işgalinden az önce köşkü terkederek memleketine döner ![]() üzerine eski Maliye Nazırı Necmettin Molla varislerin yaşadığı Ausburg’a giderek köşkü aileden satın alır ![]() ![]() Prenses İstanbuldan ayrılıp Mısır’a dönmeye karar verince de burasını sembolik bir ücretle Notre Dame Sion sörlerine bırakır ![]() ![]() ![]() 1985 de kamulaştırılarak Cumhurbaşkanlığı Rezidansı olarak kullanılmaya başlar ![]() 64 ![]() ![]() edilmiştir ![]() birisidir ![]() meşe,dişbudak,porsuk ve anıtsal bir boyuta erişmiş duglaz göknarı ağaçları bulunmaktadır ![]() İNGİLTERE ELÇİLİĞİ (Yazlık) KORUSU Tarabya’da sahil yolundaki yazlık binanın arkasında yükselen alandadır ![]() ![]() alanı kaplamaktadır ![]() meşe,yalancı akasya,gülibrişim,fıstık ve kızılçamlar bulunmaktadır ![]() İPAR KORUSU Arnavutköy-Bebek arasında sahilden güneybatıya doğru yükselen oldukça dik eğimli bir tepededir ![]() ![]() girilen koru 4,4 hektarlık bir alanı kaplar ![]() görülmektedir ![]() çitlenbik,atkestanesi,ıhlamur, dişbudak,erguvan,fıs tıkçamı,manolya porsuk ve sekoyalar bakımsız da olsa güzelliklerini korumaktadır ![]() KORTEL KORUSU Arnavutköy-Bebek arasında,kıyıdan güneybatıya doğru yükselen oldukça dik eğimli bir bir tepeciktedir ![]() bugün yanmış olan iki ahşap köşk vardı ![]() ve Zonguldak milletvekiliği yapmış olan Hüsnü Kortel 1935 de burayı varislerden satın almıştır ![]() 1978-1984 yılları arasında 20 ye yakın ikişer katlı villalar yapılmıştır ![]() 2 hektarlık bir alanı kaplayan bu koruda fıstık ve kızılçamlar,servi,sakızağacı,s aplı meşe ![]() ![]() NACİYE SULTAN KORUSU Ortaköy-Kuruçeşme arasında,Defterdar Burnundan batıya doğru yükselen dik eğimli bir yamaçla ve tepede düzleşen bir arazidedir ![]() ilk kullanımı Dâhiliye Nazırı sonra da Sadrazam olan Ahmet Hamdi Paşa(1826-1885)’ya aittir ![]() ![]() ![]() ölümünden sonra Şerif Paşa burayı satın almış ondan da Mediha Sultan’a geçmiştir ![]() Sultandan sonra,Abdülmecid’in oğlu Şehzade Süleyman Selim Efendi’nin kızı ve Enver Paşa’nın karısı olan Emine Naciye Sultanın (1896-1957) mülkiyetine geçer ![]() Sultanın ismi ile bütünleşir ![]() restore edilmiş olan ahşap bir köşk vardı ![]() alanı olan bu korunun büyük bir kısmına 1980 li yıllarda iki katlı köşkler yapılarak betonlaştırılmıştır ![]() ağaçlardan en önemlisi anıtsal bir boyuta erişmiş olan yaşlı sakız ağacı ile yine yaşlı bir alev ağacıdır ![]() kısıtlı bir alana sıkışmış olan korunun diğer ağaçlarıdır ![]() NAİLE SULTAN KORUSU Ortaköy-Kuruçeşme arasında,sahilden kuzeybatıya doğru yükselen oldukça dik eğimli bir yamaçtadır ![]() ![]() döndükten sonra içerisinde köşkünün de bulunduğu bu araziyi kumaş tüccarı Namık Özsoy’a satmıştır ![]() olmuş koruluğun büyük bir kısmında arazi açılarak içerisine iki katlı villalar yapılmıştır ![]() hektarlık bir alanı kaplayan koru arazisinden günümüze gelebilen az miktarda fıstık çamları,kızıl çam,mavi atlas sediri,cehri,servi,mahlep,çiçe kli dişbudak ve manolya ağaçları kentleşmeye karşı direnebilmeyi başarmışlardır ![]() PRENS SABAHATTİN KORUSU Kuruçeşme ile Ulus’daki TRT binasının arasında kalan dik eğimli yamaçlar üzerindedir ![]() dönümlük bir alanı kaplayan kapalı bir koruluktur ![]() ![]() Sultana ait olan bu koruluk ondan oğlu Prens Sabahattin’e geçmiş ve bu isimle anılmaya başlanmıştır ![]() ağaçlar fazla yüksek olmadığından pek fark edilmez ![]() ağacı,çitlenbik,yalancı akasya,zeytin,ıhlamur ve defnedir ![]() RUSYA ELÇİLİĞİ (Yazlık) KORUSU Büyükdere-Sarıyer sahil yolundaki görkemli ahşap yalının arkasındaki tepededir ![]() ve sahildeki yalının II ![]() Bostancıbaşı Defterindeki şu ibareden biliyoruz: “kurbünde Rusya elçisinin kebir yalısı” ![]() Ayrıca Mellig’in gravürlerinde de bu yalının resimlerini görmekteyiz ![]() Tepelik bir alandaki bu koruluk 16 ![]() ![]() nitelikte olan nadir bir ağaç olan Çin Yelpaze çamı vardır ![]() kestanesi,dişbudak,ladin,servi ,macar ve saplı meşeler ile fıstık çamları sık ve grift bir şekilde bulunmaktadırlar ![]() SAİD HALİM PAŞA KORUSU Said Halim Paşa (1863-1921) Mısır valisi Kavalalı Mehmed Ali Paşa’nın torunudur ![]() Kendisi Hariciye Nazırı iken 1913 de Mahmud Şevket Paşa’nın öldürülmesinden sonra Sadrazam olmuştur ![]() bilinir ![]() duvarlarla çevrilmiş ve son derece iyi korunan şanslı boğaziiçi korularından biridir ![]() Kapladığı alan 9 ![]() ![]() ve toros sedirleri, selvi,fındık,menengeç,defne,gü rgen akçaağaç ve fıstık çamları bulunur ![]() YILDIZ PARKI KORUSU Beşiktaş ile Ortaköy arasındaki yamaçlara yayılmış olan 46 ![]() en büyük korusudur ![]() Tarihçi Hammer ilk Bizans kaynaklarında adı geçen defne ormanlarının ve mitolojik öykülerde Pan’ın Boğaziçi topoğrafyasında flütünü çaldığı yeşilliklerin burası olduğunu anlatır ![]() 1566) devrindedir ![]() anılan bu yer mîri arazi içine alınmış ve IV ![]() Sultan’a verilmiştir ![]() ![]() parladığı devir III ![]() ![]() Sadrazamı Nevşehirli Damat İbrahim Paşa’nın kardeşi Mehmet Paşa’ya ihsan etmiştir ![]() devirde burası “Çırağan” adıyla anılmaktadır ![]() eğlencelerinin bir kısmı burada,mavi denizin arkasındaki nefis nefti yeşilliklerin arasında tertip edilirmiş ![]() ![]() seyretmeye geldiğinde büyük bir sükun bulurmuş ![]() Valide Sultan için bir kasır yaptırmış ve ismini de “Yıldız” koymuştur ![]() ![]() 1839) buraya küçük bir köşk daha ilave ederek çevresini düzenlemiştir ![]() kaldırıldıktan sonra kurulan Asâkir-i Mansûreyi Muhammediye’nin talimleri burada olurmuş ve padişah da bizzat kendisi onlara nezaret edermiş ![]() 1861)’in annesi Bezm-i Âlem Sultan için burada “Kasr-ı dilküşad” adını verdiği bir kasır inşa ettirdiğini kayıtlardan öğreniyoruz ![]() sarayını yaptırdıktan sonra kendisinin de hayran kaldığı bu koruluğu ana cadde üzerinde bir kısmı hala duran taş ve mermer işlemeli bir köprü ile saraya bağlamıştır ![]() “Mabeyn Bahçesi” adı ile anılan koruluğu sadece Padişah ve yakın çevresi kullanıyordu ![]() ![]() Abdülhamit (1876-1909) tahta çıktıktan sonra Yıldız Sarayına yerleşince buraya yeni köşkler (malta Köşkü,Çadır Köşkü,Şale,Kaskat köşkü,Limonluk köşkü,Set köşkü,Cihannüma köşkü ve Saray tiyatrosu v ![]() ![]() ![]() koruluğa katarak Ortaköy’e doğru burasını daha da büyütüp ağaçlandırdı ![]() yoldan itibaren koruluğu tepedeki yeni sarayına (Yıldız) bağlatıp etrafını da yüksek duvarlarla çevirtti ![]() büyük paralar harcadığını kendi hatıra defterinde “koruluğun her metrekaresine altın döküldüğünü” yazar ![]() Koruya girişi Koltuk,Saltanat,Valide ve Mecidiye isimli kapılardan girilmekte idi ![]() Bunlardan “Saltanat Kapısı” sadece padişah için açılır,Günlük giriş-çıkışlar ise “Koltuk Kapısı”ndan yapılırdı ![]() ![]() “Yıldız Porselen” adını taşıyan bu fabrika halen faaliyette olup antik tarzda kâse,tabak ve vazo mal etmektedir ![]() ![]() binalar adeta terk edildi,bu devredeki savaşların getirdiği mali çöküntü buraya para harcanmasına mani olduğundan kısa sürede koruluk bir cangıla dönüşmeye ve köşkler de yıpranmaya başladı ![]() ![]() İlk önce 1925 de bir İtalyan işletmeciye verilen ve bir casino olarak kullanılan Şale köşkü Atatürk’ün emriyle bu işletmeciden alınarak boşaltıldı, böylece bu yanlış ve tehlikeli kullanım ortadan kaldırıldı ![]() ![]() kısmındaki yapılar Harp Akademisine (1978 de akademinin buradan çıkmasıyla Kültür Bakanlığına bağlandı) ,Şale Köşkü Büyük Millet Meclisi Başkanlığına,koruluk ile içindeki Malta ve Çadır köşkleri de İstanbul Belediyesine verildi ![]() Vali ve Belediye Başkanı olan Dr ![]() protokolla gerçekleşti ![]() isimlendirildi ![]() ![]() koşullarından ötürü ilgilenilemedi ![]() berduşların ve kötü niyetli kişilerin adeta bir mekânı oldu ![]() parlaması 1979 da Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu Genel Müdürü Çelik Gülersoy ile İstanbul Belediye Başkanı Aytekin Kotil’in imzaladığı protokolla başlar ![]() parkın içindeki yıkılmaya yüz tutmuş köşkleri onaracak ,parkın bakımını da üslenecektir ![]() Çelik Gülersoy 1979 dan itibaren geçen 15 yıl içinde 550 dönümlük bu koruluğu,büyük bir bahçıvan kadrosu ile temizletip,aradaki yolları parke ve özel olarak Kandıra’dan getirttiği yaprak taşlarla döşetmiş,insanların aileleri ile birlikte şehir içinde nefes alabilecekleri bir konuma getirmiştir ![]() Bu arada Malta ve Çadır Köşkleri de bir restoratör mimar-mühendis-dekoratör kadrosu ile onarılmış ve içleri bizzat Çelik Gülersoy'un seçtiği nadide antika halılar,Blüthner marka orijinal bir piyano,kristal avizeler ve tablolarla döşenmiştir ![]() motorlu araç girişi kaldırılmış ve üst taraftaki kapının yanına büyük bir otopark yaptırılmıştı ![]() ve parktan tercihine göre yararlanıyordu ![]() olanlar içinde koruluğun içindeki küçük çay bahçeleri ve banklar hizmet veriyordu ![]() dönemde yürüyüş yolları üzerine eski tipte döküm fenerleri dikilmiş,ağaçlar kendilerini boğan vahşi sarmaşıklardan temizlenmiş,yeni fidanlar dikilerek zeminleri çimle kaplanmış ve bazı köşelere de havuzlar yapılmıştır ![]() köşkü de onarılmış ve bahçesine ve önündeki suni göldeki adaya tarihi tipte kır kahvesi yapılmıştır ![]() Kurum buraya el attığı zaman bu suni göl adeta bir bataklık halinde idi,büyük uğraşlar sonucu dibindeki çamur tabakası temizlenmiş ve suyu berraklaştırıldıktan sonra içerisine parlak günlerinde olduğu gibi ördek ve kazlar konulmuş,adayı karaya bağlayan köprü de aslına uygun olarak onarılıp orijinaline benzeyen korkuluklar yapılmıştı ![]() bir biçimde çiçeklendirilmiştir ![]() Çelik Gülersoy ile yapılan sözleşmeye dayalı olan kira mukavelesini yenilememiş koru ve köşklerin kullanımı İstanbul Belediyesine geçmiştir ![]() Koruda,çoğunluğu yabancı kaynaklı ,egzotik 120 den fazla ağaç ve çalı türü bulunmaktadır ![]() Aralarında 400 yıllık olanlarla beraber üç tane de nadir bulunan Sekoya vardır ![]() yapraklılardan çamlar,sedirler,göknar ve ladinlerin yanı sıra dişbudak,porsuk,ardıç, akçaağaç,meşe,yalancı akasya,sofora,at kestanesi menengiç,Çin Şemsiye ağacı,Amerikan Lale ağacı,acemdutu,sabunağacı,kaym akağacı,oyaağacı ve bunun gibi birçok tipte ağaç koruyu doldurmaktadır ![]() ANADOLU YAKASINDAKİ KORULAR ABDÜLMECİD EFENDİ KORUSU Üsküdar Bağlarbaşı’nda, Nakkaştepe ve Beylerbeyine doğru alçalan hafif meyilli bir 6,5 hektarlık bir alanı kaplamaktadır ![]() köşkü vardır ![]() duvarlarla çevrilidir ![]() ![]() damat olduğunda kendisi için yaptırmayı planladığı köşkün projelerini Şehzade Abdülmecid Efendi çok beğendiği için ona devretmiştir ![]() ![]() burayı oğlu için İsmail Paşa’dan satın almış ve 1901 de dönemin tanınmış mimarlarından Alexandre Vallaury tarafından köşk tasarlanıp inşa edilmiş köşk inşa edilmiş koruluk alan da nadide ağaçlarla doldurulmuştur ![]() gelebilmiş,ahşap haarem dairesi ve müştemilat binaları yıkılmıştır ![]() Yapı ve Kredi Bankasına aittir ![]() nadide fidanlar getirilerek buraya dikilmiştir ![]() göknarı,saplı meşenin ehrami türü,sedir ve ladin gibi nadide olanların yanı sıra erguvan,sakızağacı,ıhlamur,diş budak,sarı ve kara çamlar bulunmaktadır ![]() yine nadide olan birçok çalı türleri de mevcuttur ![]() ABRAHAM PAŞA KORUSU Beykoz ile Paşabahçe arasındaki sırtlardan başlayarak Riva’ya kadar uzanan son derece geniş bir araziye yayılmış olan koruluğun kapladığı alan 27 ![]() ![]() veren Abraham Paşa Mısır Hıdivi Mehmet Ali Paşa’nın yakın adamlarından olan Erem Âmira’nın torunu idi ![]() Büyükdere fidanlığının bulunduğu yerde “Karakâhya” ismindeki meyve bahçesini kurmuştu ![]() olmuş,bu sırada yapılan Süveyş Kanalı işinden de büyük servet kazanarak Osmanlı Sarayına da nüfuz etmiştir ![]() ait imtiyazların İsmail Paşa lehinde sonuçlanmasında onun büyük payı olduğunu tarihi kaynaklar yazmaktadır ![]() zümrütlü bir tavlayı hediye etmiştir ![]() oynadığı bir oyunu kazanarak korunun bulunduğu bu geniş araziyi kazanmıştır ![]() Paşa’nın yıldızı II ![]() ![]() İstanbul’da çok fazla arazisi olmasından rahatsız olmaya başlamış ve ilk etapta da bu koruyu kendisinden satın almış ve Paşabahçe koyuna bakan tarafını “Hürriyet Bahçesi” ismi ile halkın ziyaretine açmıştır ![]() olmuştur ![]() etmiş,yazın Büyükdere’deki yalısında kışın ise Beyoğlundaki Serkldoryan da ikamet etmiş ve 85 yaşında burada hayata gözlerini yummuştur ![]() Abraham Paşa çok geniş bir alana yayılmış olan bu koruyu Fransız bahçe mimarlarına tanzim ettirmiş içerisine köşkler,kuşhaneler ve havuzlar yaptırarak o zamana kadar Türkiye’de yetiştirilmemiş bitki ve ağaçları diktirmiştir ![]() tiyatro ise 1937 de yanmıştır ![]() kayalıklardan meydana getirilmiş mağaramsı kaskatlar vardır ![]() ise minik bir adacık bulunmaktadır ![]() Şu andaki mülkiyeti Belediye’ye ait olan bu koru halka açıktır ![]() kır kahvesi,bir restoranı iki serası,açık spor alanı,çocuk bahçesi,oturma terasları ve piknik alanları bulunmaktadır ![]() kuzey yönünde ise Kavakdere Caddesinden girilmektedir ![]() Korunun içindeki yoğun ağaçlıklı alanda sekoya,kırmızı yapraklı karaağaç,Japon saforası gibi nadide ağaçların yanı sıra bol miktarda,at kestanesi,çınar,ıhlamur ![]() türdeki akasyalar teşkil etmektedir ![]() ADİLE SULTAN VALİDEBAĞI KORUSU Üsküdar’da, Koşuyolu ile Altunizade arasında hafif meyilli bir arazide 10 hektarlık bir alana sahip olan bu koruluk adını Abdülaziz’in kızkardeşi,II ![]() Mehmet Ali Paşa’nın eşi olan Adile Sultan’ın buradaki kasrından almaktadır ![]() bütün servetini hayır işlerine sarfedilmesi için ondört ayrı vakıf kurmuş olan Adile Sultan buradaki koru ve köşkünü de sağlık tesisi olarak kullanılmak üzere vakfetmiştir ![]() Günümüzde Validebağı Prevantoryumu olarak hizmet vermektedir ![]() Bakanlığına bağlı olan bu sağlık tesisinin yanında yine öğretmenler için bir yaşlılar evi ve öğretmen evi bulunmaktadır ![]() Koru ağaç türleri bakımından pek zengin sayılmaz ![]() himalaya sedirleridir ![]() ![]() çevresini ise karaağaç,defne,selvi ve saplı meşeler doldurur ![]() ağaçlarına ayrılmıştır ![]() halindedir ![]() AMCAZADE HÜSEYİN PAŞA KORUSU Anadoluhisarının kuzeyinde,Amcazade Hüseyin Paşa’nın yalısının hemen arkasındaki dik bir yamaç üzerindedir ![]() ![]() taşımaktadır ![]() koruması yoktur ![]() meşe ve boğazın hakim ağacı olan erguvan ve defnedir ![]() BEYKOZ KASRI KORUSU Beykoz’da Hünkar İskelesinin güneyinde çayır ile sahil arasındaki tepecikte 8 hektarlık bir alanı kaplamaktadır ![]() Mehmed Ali Paşa’nın İstanbul Şehremini ve İhtisab Ağası Hüseyin Bey’den satın aldığı arazi ve koruluktaki kasrı bulunmakta idi ![]() ![]() ![]() kasırda önce bir darüleytam sonra da trahom hastahanesi açıldı ![]() göçmenler burada iskan edildi ![]() olarak kullanıldı ve korunun etrafı duvarlarla çevrilerek boş alanlara yeni fidanlar dikilerek ağaç türleri ve kapladığı alanlar çoğaltıldı ![]() Hastalıkları Hastahanesi olarak hizmet vermektedir ![]() muntazam düzenlenmiş bu koruluğun içinde kubbe ve duvarları istiridye kabukları ile kaplanmış olan “hava hamamı” denilen suni bir mağara bulunmaktadır ![]() nadide üç adet mantar meşesi ağacı anıtsal ağaçlar grubuna girmektedir ![]() çamları,servi ve çınarlar koruluğun başlıca ağaç cinsleridir ![]() CEMİLE SULTAN KORUSU Kandilli’de bulunan tarihi Cemile Sultan Korusu, Cemile Sultan’ın sahil sarayının üst tarafında bulunmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Cemile Sultan Kandilli’deki sahil sarayını oğlu Celaleddin Bey’e bırakarak önce Göztepe sonra da Erenköy’deki evine taşınmış 10 Şubat 1914’te ölmüştür ![]() Sahil Sarayının üst tarafında bulunan Cemile Sultan Korusu içerisinde “Orta Köşk” ve “Cici Bey” isimli iki köşk bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() CEMİL MOLLA KORUSU Üsküdar’da,Abdullah Ağa Mahallesinde,Nakkaştepe Mezarlığı ile Gümüşyolu arasındaki alanda 9 hektarlık bir koruluktur ![]() meşe,ıhlamur ve at kestanesi ağaçları bulunmaktadır ![]() KÜÇÜK ÇAMLICA KORUSU Üsküdar’ın 4 km ![]() ![]() koruluktur ![]() bulunur ![]() ![]() ve atla gezintiler yapılırdı ![]() Suphi Paşaların mülkiyetinde idi ![]() ![]() kamulaştırıldı ![]() kısmı yok oldu kalabilen kısmı da 1980 de İstanbul Belediyesi temizletip halkın istifadesine açtı ![]() ıhlamurdur ![]() DEMİRAĞ KORUSU Üsküdar,Paşalimanı üstündedir ![]() ![]() Cemile Sultan Sarayı’nın arazisini ve koruluğunu Nuri Demirağ satın almıştır ![]() mülkiyette olan bu korunun kapladığı alan 10 hektardır ![]() türleri,meşe,erguvan ve akasya ağaçları bulunur ![]() FETHİ PAŞA KORUSU Üsküdar’ın kuzeyinden başlayarak bütün sırtı ve dik yamaçları kaplayarak Kuzguncuk tepesine kadar ulaşan 26 hektarlık bu koru, II ![]() valilik,elçilik ve nazırlıkta bulunmuş olan Tophane Müşiri Fethi Ahmet Paşa’ya (1851- 1858) aitti ![]() sonra varisleri tarafından paylaşılmış,torunu olan Şevket Mocan da kendi payına düşen hisseyi 1958 de Belediyeye devretmiştir ![]() adlandırılmıştır ![]() istimlak suretiyle alarak 16 hektar kamulaştırılmıştır ![]() bulunan Demirağ korusudur ![]() Fethi Paşa korusu 1960-1980 arasında mülkiyet nedenleri ile çok bakımsız, perişan ve cangıl durumunda idi ![]() neredeyse imkansızdı ![]() de koruyu bakım altına aldırmış,yabani ot ve sarmaşıkları temizletip içerisine gezinti yolları,koşu parkurları,seyir yerleri ,kafeterya ve spor alanları yaptırarak halkın hizmetine sunmuştur ![]() ![]() Korunun çevresi tamamen duvarla çevrili olup biri Üsküdar-Kuzguncuk arasında,diğeri İcadiye mahallesinde olan iki kapıdan içeriye girilebilmektedir ![]() eski bir köşkün temel izleri görülmektedir ![]() devrindeki görkemini bize anımsatır ![]() malzemenin aynısı uygulanamadığından iyi bir restorasyon görememiştir ![]() bakımından çok zengindir ![]() kestanesi,Trabzon hurması,yalancı akasya,dişbudak,porsuk ve nadide bir ağaç olan Japon kadife çamı ,korunun ağaç örtüsünü meydana getirmektedir ![]() HIDİV İSMAİL PAŞA KORUSU (Çubuklu Korusu) Çubukluda sahilden yamaca doğru yükselen dik yamaçları ve sırtın büyük bir bölümünü kaplayarak Çubuklu vapur iskelesine yakın bir yerde nihayet bulan 17 ![]() koruluktur ![]() ![]() kaynaklarında Aziz Aleksandır’ın kurduğu ve “Akimitis” diye adlandırılan gece gündüz nöbetleşe ibadet eden bu yüzden de “uykusuz” diye adlandırılan keşişlerin yaşadığı bir manastırdan söz edilmektedir ![]() koruluğun içinde Bizans devrine ait bazı su yolları sarnıç parçalarına rastlanmaktadır ![]() arazi olan koruluğun içindeki boş arazilerdeki bostanlar sarayın sebze ihtiyacını karşıladığı gibi gelir de temin ediyordu ![]() gözde mesire yerlerinden biri idi ![]() ilişkileri son derece iyi idi ![]() başka önce Çubuklu sahilinde iki ahşap yalıyı satın aldı sonra peyderpey genişleyerek tapaya doğru çıkan yamaçtaki bostan,bağ-bahçe türünden arazileri satın alarak buraları ağaçlandırdı ![]() tamamiyle sahip olduğu arazinin üst platosuna “Hıdiv Kasrı” dediğimiz malikanesini yaptırdı ![]() yakın zamana kadar itfaiye’nin olduğu şimdi boşaltılmış olan yerde bir elektrik fabrikası kurarak bütün koruyu çıkan yollar da halil olmak üzere malikanesinin aydınlatılmasını sağladı ![]() ![]() sarayda henüz elektrik yoktu ![]() tanzim edilmiş İsviçre ve Fransa’dan buraya dikilmek üzerde fidanlar getirtilmiştir ![]() koru içinden yaklaşık 400 m ![]() ![]() kadar üç sıra halinde gümüşi ıhlamur ve at kestanesi ağaçları ile kasrın çevresine porsuk ve fıstık çamları dikilmişti ![]() kasır 3 Şubat 1937 de 60 000 lira bedelle Abbas Hilmi Paşa’nın vekili Şevket Muhtar tarafından İstanbul Belediyesine satılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() satış mukavelesini İstanbul belediye Başkanı Muhittin Üstündağ ile Hıdiv ailesinin vekili Şevket Muhtar Katırcıoğlu imzalamışlardır ![]() da bir inşaat şirketine satılarak kooperatif tarzında evler yapılmıştır ![]() ve boş kalan kasır 1982 de Çelik Gülersoy’un Genel Müdürü olduğu Türkiye Turing ve Otomobil Kurumuna Belediye ile yapılan bir protokolla kiralanmıştı ![]() onarım ve korunun tanzimini büyük bir uzman kadro ile gerçekleştiren Çelik Gülersoy korunun bakımını da üslenmiş arada parke taşlı gezinti yolları ve etrafına da devrine uygun ayaklı fenerler ile aydınlatılmasını sağlamıştır ![]() zaman içinde bir cangıla dönmüş olan korudaki bütün yabani sarmaşıklar temizlenmiş ve ağaçlar budanmıştır ![]() tarafından yapılmıştır ![]() tarihten itibaren Kurum buradan ayrılmış ve Belediyeye devredilmiştir ![]() 17 ![]() ![]() Korunun içinde fıstık ve kara çamlarla gruplar halinde dikilmiş olan ehrami selviler,saplı meşe,yaz ıhlamuru,dişbudak,yalancı akasya,Akdeniz defnesi,Trabzon hurması,kuşüvezi, erguvan,çitlenbik,porsuk ve Londra çınarı gibi ağaçlar korunun belli başlı ağaç türleridir ![]() HÜSEYİN AVNİ PAŞA KORUSU Üsküdar,Paşa Limanında ve Demirağ korusundan bir duvar ile ayrılan bu koru 4 ![]() hektarlık bir alanı kaplamaktadır ![]() mülkiyetinde olan bu koru ve içerisinde iki köşk Halide Edip Adıvar’ın babası olan Edip Bey’in mülkiyetine geçmiştir ![]() yıldır oldukça bakımsız bir duruma gelmiş,bahçe duvarları yer-yer yıkılmış çevre halkının da yağmasına uğramıştır ![]() düzleştirilip,ağaçlarının kesilmesiyle bir spor sahası yapılmıştır ![]() türleri ise,ıhlamur,saplı meşe,defne,yabani zeytin,yalancı akasya kokarağaç ve fıstık çamı ve sakız ağacı ve mahlep’dir ![]() KANDİLLİ KIZ LİSESİ KORUSU Birçok hayırları olan II ![]() 1899)’ın Akıntı Burnu’nun sırtındaki düzlükteki mirî arazisi üzerinde 2 hektarlık bir alana sahiptir ![]() ![]() Maarif Nezaretine bağışlamış ve 1909 da Burada bir Kız Mektebi (=İnas Sultanisi) açılmıştır ![]() öğrenimi sürdürdü ![]() yangında büyük hasar gördü ![]() da kavruldu ![]() örtü fıstık çamı,selvi,Himalaya sediri,erguvan,ıhlamur,saplı ve kermes meşeleri ile at kestaneleridir ![]() MİHRÂBAD KORUSU Kanlıca’da Boğaz’a hakim yamaç ve tepe üzerinde 25 hektarlık bir alana sahip koruluktur ![]() Koru ismini Nevşehirli Damat İbrahim Paşa’nın sadrazamlığı sırasında III ![]() yaptırdığı bugün yıkılmış olan Mihrâbad Kasrından almaktadır ![]() daha sonra Vecihi Paşa’ya geçmiş ondan da Mısır Prensesi Rukiye Sultan almıştır ![]() mülkiyet Orman Bakanlığına ait olup Alemdağ Orman İşletmesi Müdürlüğüne bağlıdır ![]() Halka açık bir alan olarak düzenlenmiş olan bu koruda anıtsal boyutlara ulaşmış servi ve fıstık çamlarının yanı sıra akçakesme,çınar,ve kermes meşeleri ile erguvanlar hakim ağaç örtüsünü teşkil eder ![]() MÜNİR BEY KORUSU Kuzguncuk’da 2 ![]() ![]() Devlet Demir Yollarına aittir ![]() çamı ve erguvandır ![]() VAHDETTİN KORUSU Üsküdar’da Kuleli’nin arkasındaki tepelik arazide bulunan bu koruluk 5 hektarlık bir alana sahiptir ![]() yapılmış olan köşküdür ![]() Şehzade Kemaleddin Efendi’ye vermiştir ![]() Vahdettin’e geçmiştir ![]() ile beraber peyzaj değerini günümüze kadar koruyabilmiştir ![]() önünde Vahdettin tarafından yaptırılan 16 x 33 m ![]() ağaçların ışık yansımaları ile görünümünün aksetmesi zengin bir peyzaj meydana getirmektedir ![]() düzende dikilmiştir ![]() ![]() Lisesi tarafındaki giriş at kestaneleri ile çevrilidir ![]() köprüleri sedir,fıstık çamı ve porsuk ağaçları çevreler ![]() üzerine oturtulmuş olan birkaç taş basamakla çıkılan kameriyenin etrafı da sarkan çiçekler ve bitkilerle sarılıdır ![]() sonra Kadın Efendi köşkünü ayıran bahçe duvarında nihayet bulur ![]() Vahdettin kendisi küçükken annesi Gülüstû kadının ölümü üzerine onu büyüten analığı Şayeste Kadın için yaptırmıştır ![]() köprüyle geçilir ![]() boyutlara ulaşmıştır ![]() sediri,himalaya sediri,servi ve erguvanlar da korunun diğer ağaç türleridir ![]() geliştirilen çiçekli ağaç türleri ise leylak,karayemiş,gül ibrişim,manolya ve çoban püskülleridir ![]() fındık,kızılcık ve yabani kirazlar vardır VANİKÖY KORUSU (Eski Papaz Korusu) Kandilli Bahçesi’nin güneyinde IV ![]() yapan Vanî Mehmed Efendi’ye bağışlanan ve ondan sonra da “Vaniköy Bahçesi” diye adlandırılan 114 m ![]() ![]() cami yaptırmıştır ![]() Bizans döneminde İmparator İustinianis’un bu bölgede bir yazlık saray ve kilise yaptırdığını eski kaynaklar yazmaktadır ![]() de bundan kaynaklanmaktadır ![]() mülk sayılmıştır ![]() yalancı selvidir ![]() VANİKÖY RASATHANE KORUSU Vaniköy’de çeşitli yönlerde Boğaz’a hakim olan yamaçlarda 9 ![]() koruluktur ![]() ![]() korusu denilen Vaniköy korusu ile komşudur ![]() Süleyman’ın buradaki koruluğun içine kat -kat bahçeler yaptırarak fidanlar diktirdiğinden sebze ve çiçek tarhları yaptırıp, bostancıları içinde barınaklar kurdurduğundan bahseder ![]() Burada anıtsal büyüklüğe ulaşmış çok yaşlı mavi atlas sedirleri,ıhlamurları ve himalaya sedirleri mevcuttur ![]() amasya,defne,sofora,çitlenbik ve iğde ağaçları korunun doğal örtüsünü teşkil etmektedir ![]() ŞEHZADE YUSUF İZZETTİN EFENDİ KORUSU Üsküdar’da,Büyük Çamlıca Tepesi’nin eteklerindedir ![]() ![]() Abdülkadir Molla’ya ait olan bu arazi ve içindeki köşk daha sonra varisler tarafından Abdülmecid’in gözdesi Tiryal Hanım’a satılmıştır ![]() Şehzadesi Yusuf İzzettin Efendiye (1857-1916) hediye etmiştir ![]() Şubat 1916 da Zincirlikuyu’daki köşkünde intihar ettikten sonra koru ve köşk kızları Şükriye ve Mihrişeh Sultanlara kalmıştır ![]() döndükten sonra köşkte ikamet etmeye başlamışlar,Şükriye Sultan’ın ölümünden sonra kardeşi ,Halife Abdülmecid’in oğlu Ömer Faruk Efendi’nin eşi olan Mihrişah Sultan köşkü ve koruluğu İstanbul Belediyesine satmıştır ![]() Derneğiin sosyal hizmet veren bir lokali olarak kullanılmaktadır ![]() 2 ![]() çamlar,ladin,sakız ağacı,defne,çınar ve su sediri ağaçları vardır ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İstanbul Hakkında Bilgi |
![]() |
![]() |
#28 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İstanbul Hakkında Bilgiİstanbul Kilisesleri 2 Rum Ortodoks Kiliseleri: Ayios Demetrios (Fatih) Edirnekapı’da Prof ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Demetrios Kanavis (Fatih) Ayvansaray’da Kırkambar sokağında Rum ortodoks kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() duvarların arkasındaki avlunun içindedir ![]() Ayios Kiryakos (Fatih) Edirnekapı-Eğrikapı arasında sur dışındaki Rum mezarlığının içindeki Rum Ortodoks kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Konstantinos ve Ayia Eleni Kilisesi (Fatih) Samatya-Yedikule arasında Kilise sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Minas Kilisesi (Fatih) Samatya’da Nafiz Gürman Caddesi ile Bestekâr Hakkı Bey Sokağının bitiştiği köşededir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Nikolaos Kilisesi (Fatih) Samatya’da tren istasyonunun arkasındaki Muallim Fevzi Sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Nikolaos Kilisesi (Fatih) Ayakapı Abdülezel Paşa Caddesi üzerindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Nikolaos Kilisesi (Fatih) Topkapı’da Kaynata,Posta ve Karatay sokaklarının çevrelediği köşededir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Taksiarhes “Ayia Strati” Kilisesi (Fatih) Haliçe inen Ayan Caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Yeoryios Kilisesi (Fatih) Edirnekapı’da Mihrimah Sultan Külliyesinin karşısında,Vaiz,Kariye Yağhanesi ve Ali Kuşçu sokaklarının çevrelediği adadadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Yeoryios Kiparisses Kilisesi (Fatih) Samatya’da Nafiz Gürman Caddesi ile Büyük Kuleli Caddesi arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Yeoryios Metohion (Fatih) Fener’de Vodina caddesi ile Merdivenli mektep sokağı arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Yeoryios Potiras Kilisesi (Fatih) Fener ile Karagümrük arasında Tevkii Cafer Mahallesi Murat molla caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Yeoryios Patrikhane Kilisesi (Fatih) Fener’de Sadrazam Ali Paşa Caddesi üzerindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hristos Analipsis Kilisesi (Fatih) Samatya İstasyonu arkasında Büyükkule ile Akıncı sokakları’nın arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İoannes Prodromos Metohion Kilisesi (Fatih) Balat’da İskele Caddesi ile Mürsel Paşa Caddesi arasındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İkonastasis’den itibaren üçüncü sütuna oturtulmuş olan ambon ve merdivenlerinin korkulukları çok ince bir ahşap işçiliği gösterir ![]() Panayia Kilisesi (Fatih) Hekimoğlu Ali Paşa Caddesi ile Kızılelma Caddesinin kesiştiği yerde,Yapağı sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Panayia Balinu (Fatih) Balat’da Mahkemealtı Caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() basık bir kapı ile sağlanır ![]() Panayia Belgradu (Fatih) Belgratkapı’da, Hacı Hamza Mektebi sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Panayia Blahernai (Fatih) Ayvansaray’da Damataşı,Kuyu ve Marul Sokaklarının çevrelediği alandadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Panayia Hanceriotissa (Fatih) Edirnekapı-Eğrikapı arasında Karagözcü,Ulubatlı Hasan ve Kazmacı sokaklarının çevrelediği alandadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Panayia Muhliotissa (Fatih) Fener’de Firketeci ile Tevkii Cafer sokaklarının köşesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Panayia Taksiarhas (Fatih) Balat’da Ayan Caddesi üzerindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Panayia Suda (Fatih) Eğrikapı Caddesi üzerindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Panayia Uranion (Fatih) Edirnekapı’da Salma Tomruk caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bulgar Kilisesi “Sveti Stefan” (Fatih) Balat ile Fener arasında Haliç kıyısında,Bulgar Eksarhhanesine bağlı olup Demir Kilise adı ile de adlandırılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ermeni Kiliseleri Surp Hreşdağabet Kilisesi (Fatih) Balat’ta Kamış Sokağı’ndadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Surp Kevork Kilisesi (Fatih) Samatya, Marmara Caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hristos Analipsis Kilisesi (Bakırköy) Bakırköy Rum mezarlığı içinde XIX uncu yy ![]() ![]() ![]() ![]() Panagi Pege Kilisesi “Balıklı” (Zeytinburnu) Asıl adı “Hayat veren kaynak” anlamına gelen Zoodokhos Peges olan bu Rum Ortodoks kilisesi Kazlıçeşme’de Balıklı Caddesi ile Seyyid Nizam Caddesi arasında,Rum Ortodoks mezarlığı yanındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Surp Pırgıç Ermeni Kilisesi (Zeytinburnu) Ermenice “Kurtarıcı” anlamına gelen Surp Pırgıç Hastahanesi içinde hastaların ve yakınlarının dini ibadetleri için Leblebicioğlu Bostanının bulunduğu arazide hastahane yapılırken Harutyan Amira Bezciyan’ın maddi yardımları ve Hassa Mimarı Garabed Balyan’ın hazırladığı proje doğrultusunda yapılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayia Eufemia Kilisesi (Kadıköy) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kadıköy meydanındaki bu kilisenin antik Ayia Eufemia kilisesinin bulunduğu yer ile hiçbir ilgisi yoktur Bizans devrinde burada Ayia Basis manastırı bulunuyordu daha sonra burası Ayia Euphemie Metropolitlik Manastırı olarak kullanılan bina zaman içinde yıkılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios İoannis Hiristosmos Kilisesi (Kadıköy) Eski Kalamış vapur iskelesinin karşısında Rum Ortodoks kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rum Ortodoks Kilisesi (Kadıköy) Yeldeğirmeni Karakolunun yanında bulunan bu kilise 1895 de Rum Okulu olarak inşa edilmiş sonra okul 1918 de yanda inşa edilen yeni binaya taşınınca burası kiliseye dönüştürülmüştür ![]() ![]() Ayia Triada Kilisesi (Kadıköy) Bahariye Caddesi Nisbetiye Sokağında Rum Ortodoks kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Surp Levon Ermeni Kilisesi (Kadıköy) Kadıköy Altıyol’da Ermeni Katolik kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() Surp Takavor Kilisesi (Kadıköy) Kadıköy’de Muvakkithane Caddesinde Ermeni Gregoryen kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Binanın mimarisi klasik Ermeni mimarisinden uzaktır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul’da itfaiye teşkilatı kurulmadan evvel bu kilise kendisine bir tulumbacı takımı kurmuştur ![]() ![]() ![]() Anglikan Kilisesi (Kadıköy) Moda,Yusuf Kamil Paşa Sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Panteleimon Kilisesi (Üsküdar) Kuzguncuk İcadiye Caddesindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İlya Profiti Rum Ortodoks Kilisesi (Üsküdar) Üsküdar Yenimahalle’de Hacı Murat sokağında Rum Ortodoks kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Surp Haç Kilisesi (Üsküdar) Üsküdar Selamsızda Kozanoğlu (eski adı Papaz Abraham) sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Surp Karabet Kilisesi Kilisesi (Üsküdar) Üsküdar,Bağlarbaşı,Vasiyet Sokaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Surp Krikor Lusavoriç (Üsküdar) Kuzguncuk iskelesinin karşısında Çarşı Caddesinde Ermeni Gregoryen kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Dimitrios Kilisesi (Adalar) Büyükada’nın kumsal semtinde büyük bir bahçe içindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Nikolaos Kilisesi (Adalar) Büyükada, Ayios Nikolaos manastırının içindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Yeoryios Kilisesi (Adalar) Büyükada, Asker Azizlerden Georgios’a ithaf edilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Nikolaos Kilisesi (Adalar) Heybeliada’da İşgüzar sokağı ile İmralı kavşağında,evvelce mevcut olup yıkılmış olan bir kilisenin yerine 1857 de inşa edilmiş Rum ortodoks kilisesidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Spiridon Manastırı Kilisesi (Adalar) Heybeliada’da Çam Limanı mevkiindeki tepenin üzerindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayios Yeoryios (Aya Yorgi) Manastır ve Kilisesi (Adalar) Burgaz Adası’nda, deniz tarafındaki manastırın önündeki “Cennet Yolu “denilen yol ile tepedeki kiliseye ulaşılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İoannes Prodromos Kilisesi (Adalar) Burgaz Ada’da Takımağa sokağındadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|