Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Türkiye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
kocaeliizmit

Kocaeli-İzmit

Eski 11-04-2012   #16
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kocaeli-İzmit



Kocaeli Kale ve Surları

Nicomedia (İzmit) Surları ve Kalesi (Merkez)



Kocaeli akropolünün sur ve kalelerini DPogodin ve FWulff incelemiştir Onların yaptığı araştırmaya göre, şehir surları Roma, iç ve dış kale de Bizans dönemine tarihlendirilmiştir İzmit surları, Paç Mahallesinde, Paç Camisinin bulunduğu yerden başlayarak kuzeye doğru devam etmiş, Terazi Bayırının en yüksek noktasına ulaştıktan sonra güneybatıya dönerek sahile ulaşmıştır Bu surların yapımında Nicomedianın antik çağ mezarlarına ait mimari parçalar, yer yer mezar taşları blok taşların arasında kullanılmıştır Ayrıca duvarlar tuğla ve harç tabakaları ile de sağlamlaştırılmıştır

Roma Çağı duvar tekniği ve tuğla işçiliğini göstermesi yönünden İzmit şehir surları büyük önem taşımaktadır Roma duvarları arasında yer yer Helenistik döneme ait parçalara da rastlanmaktadır Roma döneminde böylesine geniş bir sur alanı içerisinde Roma yerleşiminin bulunduğu da söylenemez Yalnızca herhangi bir saldırıya karşılık önlem olarak surlar böylesine geniş tutulmuştur Çevredeki Eskihisar, Darıca kaleleri ile karşılaştırıldığında yapı tekniğinin birbirlerine çok yakın olduğu da görülmektedir

İmparator INicomedes döneminde (MÖ278-250) Kocaeli Bithynia Krallığının merkezi olduğu zaman dış surlar yapılmıştır Bu döneme ait surların bazı bölümleri günümüze kadar varlığını korumuştur Ancak bu surların kapı ve kulelerini belirten bir planı bulunmamaktadır Yalnızca Nezih Fıratlının İzmit Rehberinde iç ve dış surları gösteren bir haritası bulunmaktadır

Surlar doğu-batı doğrultusunda 75-100 m uzunluğunda; kuzey-güney doğrultusunda 50 m genişliğindedir Surlar kuzey ve güneybatıda burçlarla desteklenmiştir

Bizans dönemine tarihlenen İç Kale, şehrin en yüksek yerinde, Körfeze hakim bir konumda, Orhan Camisinin bulunduğu Orhan Mahallesini de kapsamına almaktadır Antik Nicomedia nekropolünü de kapsayan bu bölgedeki İç Kale, dikdörtgen planlıdır Kuzey cephesi dış surlara paralel, batı duvarı da kuzeyden güneye doğru uzanan surlara dik konumdadır Burçlar dörtgen ve yuvarlak planlıdır Bunlardan dörtgen burçlar düzgün taşlardan yapılmış ve bunların arasına iki veya daha fazla tuğla sırası yerleştirilmiştir Buradaki tuğlalar 032 cm uzunluğunda, 3-4 cm kalınlığındadır Dörtgen burçlar birbirlerinden farklı ölçülerde olup, 700x400 m; 600x700 m; 800x500 m ölçülerindedir Yükseklikleri de 6-7 mye kadar ulaşmaktadır Yuvarlak burçlar beyaz kesme taştan veya tamamen tuğladan yapılmışlardır Bunların da yükseklikleri 6-9 mye kadar ulaşmaktadır Bu burçların arkasında yığma olarak yapılmış 4 m yüksekliğinde, 20 m uzunluğunda sur duvarları yapılmıştır Yuvarlak burçların iki ayrı dönemde yapıldığı anlaşılmaktadır Taşların bazıları beyaz, gri ve hardal sarısı rengindedir Bunların da aralarına yer yer tuğlalar yerleştirilerek hareketlendirilmiştir

Kaledeki son onarımlar Osmanlı döneminde yapılmıştır Osmanlı dönemine ait taş işçiliği teknik olarak diğerlerinden ayrılmaktadır Osmanlı döneminde daha çok surların güney tarafı elden geçirilmiştir

Eskihisar Kalesi (Gebze)



Kocaeli Gebze ilçesi, Eskihisar Köyündeki Eskihisar Kalesi deniz kıyısında dik yamaçlı bir tepe üzerinde limanı korumak amacı ile yapılmıştır Kalenin kesin yapım tarihini gösteren bir kitabe bulunmamaktadır Büyük olasılıkla bu kale Bizans döneminde yapılmıştır

Eskihisar Kalesinden ilk kez Georgios Akropolite 1241 yılında söz etmiş, ardından Palekanon Savaşı nedeniyle de tarihte ismi geçmiştir Latin İmparatorluğunun yöreye hakim olduğu dönemde bu kalenin isminden sık sık söz edilmiştir O dönemde İznik İmparatoru IIIİonidis Kocaeli yarımadasını ve buradaki kaleleri ele geçirmiştir Bu olaylara göre, Eskihisar Kalesinin 1241 yılında var olduğu anlaşılmaktadır
Eskihisar Kalesi ve surları üç aşamalı olarak yapılmıştır Kalenin iç surları IManuel Komnenos (1143-1180) tarafından XIIyüzyılda; kalenin peçe duvarları İznik İmparatoru IIDucas-Vatatzes (1222-1254) tarafından 1241de; dış surlar ve güneydoğu köşesindeki burç Paleologoslar döneminde (1261-1453), yaklaşık 1300 yıllarında yapılmıştır

Kalenin yapı üslubu Bizans Konenoslar dönemine (1081-1185) işaret etmektedir Nitekim İstanbul Edirnekapıdaki Anemas Zindanları ile İmparator Manuel Komnenosun (1148-1180) yaptırmış olduğu İstanbul surları işçilik yönünden Eskihisara çok yakın benzerlikler göstermektedir

Mimari yönden incelendiğinde, Eskihisar Kalesinin iç ve dış olmak üzere iki bölümden meydana geldiği görülmektedir Kale dikdörtgen plan şemasına sahip olup, dördü yarım daire, altısı da dörtgen kulelerle duvarları sağlamlaştırılmıştır Kale girişi iki kule arasındadır Bunun dışında üçü avluda, üçü de dış avluda olmak üzere altı kapısı daha bulunmaktadır Bu kulelerin mazgalsız olarak yapılmış olmalarının nedeni de aydınlanamamıştır



Kalenin yapımında kaba yontma taş ile tuğlalar kullanılmıştır Duvar kalınlıkları 150-160 m arasında değişmekte olup, duvarlarda bir sıra tuğla dizisini bir sıra taş dizisi izlemektedir Duvarların bazı yerlerinde iki veya üç tuğla dizisinden sonra, bir sıra taş dizisinin yapıldığı da görülmüştür Ayrıca taş sıralarının iki yanına dikine veya enlemesine yerleştirilmiş tuğlalarla da cephe hareketli bir görünüm kazanmıştır Duvarların bazı bölümlerinde ise taş dizileri dört bir yandan tuğlalarla çevrelenmiştir Özellikle Bizans İmparatorluğunun son dönemi olan Paleologoslar döneminde (1261-1453) ortaya çıkan bu tür duvar işçiliği İstanbulda Blakerna Sarayı ile Edirnekapı surlarında da görülmektedir

Eskihisar Kalesinde dış surlara iç surlar kadar önem verilmemiş bundan ötürü de yalnızca moloz taşlar kullanılmış, tuğlaya yer verilmemiştir Paleologoslar döneminde yapıldığı sanılan dış surların büyük bir bölümü yıkılarak ortadan kalkmıştır

Eskihisar Kalesinin doğu yönündeki ilk altı kule arasında uzanan sur duvarları avlu seviyesinden başlayarak kademe kademe yükselmiştir Dış avlu duvarları arasında L harfine benzeyen kulelerin arası 30-60 m arasında değişmektedir Sur duvarları altıncı kulenin köşesinden doğuya yöneldikten sonra kuzeye doğru sert bir dirsek yaparak dönmektedir Ardından yedinci kulenin doğusunda yeni bir dirsek daha yaparak batıya doğru uzanmış ve üçüncü kulenin kuzeybatı köşesinde sona ermiştir

Eskihisarın İç Kalesi 3000x6300 m ölçüsünde dikdörtgen planlıdır Üç kulesi, iki kapısı ve bir de kumandan dairesinden meydana gelmiştir Günümüze ulaşabilen kalıntılardan kulelerin dörtgen biçimde olduğu anlaşılmaktadır Kumandan yeri olarak nitelenen yapı İç Kalenin kuzeybatı köşesindedir Bu yapı 1600x1000 m ölçüsünde, dikdörtgen planlı ve iki katlıdır Bu bölüm tonoz örtülü bir bodrumun üzerinde yükselmektedir Kuzey yönü dışında kalan duvarlarda bazı pencereler olduğu da dikkati çekmektedir



Eskihisar Kalesinin duvarları tuğla bezemelerle süslenmiş ve böylece hareketli bir dış görünüm elde edilmiştir Kumandan dairesinin batı duvarında yuvarlak tuğlalardan oluşmuş bir motif bulunmaktadır Burada iç içe geçmiş üç daire görülmektedir Bunlardan ilkinde tuğlalar düz, ikincisinde dikine, üçüncüsünde yine düz bezemelidir Küçük tuğla parçaları ile uçları doldurulmuş olan bir yıldız motifi de bu kompozisyonu tamamlamıştır Ayrıca güneyde Bizans mimarisinde yaygın biçimde kullanılan gamalı haça benzer bir meander motifi de bulunmaktadır Kalenin ana girişinin doğusundaki kulenin batı duvarında da yine tuğlalardan yapılmış üçgen motifi dikkati çekmektedir Tabanı yukarıya doğru üçgen motifi şeklindeki bu bezeme kalenin diğer duvarlarında da yer yer görülmektedir

Eskihisar Kalesi Kültür Bakanlığı tarafından 1995-2000 yılında onarılmaya başlanmış ve çevresinde de Kocaeli Müzesi Müdürlüğü tarafından kazılar yapılmıştır Bu kazılarda sırlı sırsız Bizans keramikleri, kırık mimari parçalar, testiler, kabartma haç motifli kitabeler ele geçmiştir Son yıllardaki çalışmalarda kalenin altında 8 sütunlu ve 15 kubbeli bizans sarnıcı ile kale çevresinde 1025 seyirci kapasiteli tiyatro ortaya çıkarılmıştır

Darıca (Daritzion) Kalesi (Gebze)

Kocaeli Gebze ilçesi Darıcada bulunan bu kalenin Bizans dönemindeki ismi Daritsiondur Ancak eski isminin Tararion Kalesi olduğu kaynaklarda belirtilmiştir Tarihte ilk kez ismini Palakanon Savaşları sırasında duyurmuştur Yöre Osmanlıların eline geçince buraya Darıca Kalesi ismi verilmiştir Bizans döneminde bu kalenin, önündeki iskeleyi koruma amaçlı bir karakol kalesi olarak yapıldığı sanılmaktadır

Evliya Çelebi Seyahatnamesinde bu kale ile ilgili bazı bilgiler vermektedir: ”Lebi deryada dört köşe kalesi vardır Kalenin limana hazır cihetinde bir kapısı vardır Kalenin komutanı ve muhafızı yoktur İçinde 20 civarında üzeri örtülü ev mevcuttur” Evliya Çelebinin bu bilgisinden yola çıkarak kalenin Osmanlı döneminde kullanılmadığı ve içerisinde yalnızca bir mahalle olduğu anlaşılmaktadır

Darıca Kalesi kıyıdan 200 m yukarıda, sahile hakim bir sırt üzerinde yapılmıştır Günümüze yalnızca kalenin küçük bir sur duvarı ile bir burcu gelebilmiştir Kale içerisinden sahile inen gizli bir yer altı geçidi bulunmaktadır

Alıntı Yaparak Cevapla

Kocaeli-İzmit

Eski 11-04-2012   #17
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kocaeli-İzmit



Kocaeli Kervansarayları

Pertev Mehmet Paşa Kervansarayı (Merkez)

Kocaeli Yeni Cuma Mahallesinde, eski İstanbul-Ankara Karayolunun yanında bulunan Pertev Mehmet Paşa Külliyesinin bir bölümünü oluşturan kervansaray, Pertev Mehmet Paşanın vasiyeti uyarınca Kethüdası Sinan Ağa tarafından Mimar Sinana yaptırılmıştır Paşanın ölümünden sonra külliye ile birlikte 1572-1579 yıllarında yapılmıştır

Kervansarayın duvar kalıntıları 1940lı yıllara kadar gelmiş, ondan sonra da yok olmuştur YMimar Ali Saim Ülgenden öğrenildiğine göre; kervansarayın cümle kapısı çift şekilde idi Yapı güneybatı-kuzeydoğu yönünde dikdörtgen planlı idi Dış duvarlarında on kagir dükkandan meydana gelen bir çarşı bulunuyordu Kervansaray 25 ocaklı olup, üzeri ahşap bir çatı ile örtülü idi Bu çatıyı üç sıra halinde altışardan on sekiz ahşap direk taşıyordu

Çoban Mustafa Paşa Kervansarayı (Gebze)



Kocaeli Gebze ilçesi Gölcükönü Meydanı, Bağdat Caddesi ile Küçük Yazı Sokağı, Çömlekçi Bayırı ve Odunkapısı sokakları arasında bulunan Çoban Mustafa Paşa Külliyesinin bir bölümünü oluşturan kervansaray, Çoban Mustafa Paşa tarafından 1523-1524 yıllarında yaptırılmıştır

Çoban Mustafa Paşa Camisinin karşısında, Bağdat Caddesi ile Küçük Yazı Sokağında bulunan kervansaray dikdörtgen planlı bir yapıdır Kervansaray aynı eksen üzerinde bir giriş mekanı, bunun iki yanında iki ayrı ahır bölümünden meydana gelmiştir Ahır bölümleri arazi konumundan ötürü diğer yapıların daha altındadır

Kervansarayın yapımında tuğla hatıllı moloz taş kullanılmıştır Payelerle ikiye ayrılan kervansarayın girişi 240x510 m ölçüsünde basık kemerlidir Giriş bölümünün üzeri kubbe, diğer bölümler tonoz örtülüdür Buradan yan duvarlarında birer ocağın yer aldığı kare planlı, kubbeli bir diğer mekana, oradan da ahırlara geçilmektedir Simetrik plan düzenine göre yapılan ahırlar yuvarlak kemerlerle birbirlerine bağlı olup, dörder paye ile ikiye bölünmüştür

Gebze Kervansarayı (Gebze)

Kocaeli Gebze ilçesinde Eski Çarşıda bulunan bu kervansaray, çarşının büyük bir bölümünü kapsamaktadır Kervansarayın planını Mimar Sinan çizmiş, yapımını Başhalifesi Hüssam Kalfa tamamlamıştır

Kervansaray 1200 m2lik oldukça geniş bir alanı kaplamaktadır Kaynaklardan öğrenildiğine göre de 3000 insan, 2000 de atı barındırabilecek kapasitededir Kervansaray moloz taş ve kesme taştan yapılmıştır Dikdörtgen planlı olup, revaklı bir avlunun çevresinde hücreler ve ahır kısmı bulunmaktadır Zamanla harap olan kervansaray fuzuli işgale uğramış, daha sonra Gebze Belediyesi tarafından bu işgale son verilmiştir

Alıntı Yaparak Cevapla

Kocaeli-İzmit

Eski 11-04-2012   #18
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kocaeli-İzmit



Kocaeli Medreseleri

Çoban Mustafa Paşa Medresesi (Gebze)



Kocaeli Gebze ilçesi Gölcükönü Meydanı, Bağdat Caddesi ile Küçük Yazı Sokağı, Çömlekçi Bayırı ve Odunkapısı sokakları arasında bulunan Çoban Mustafa Paşa Külliyesinin bölümlerinden birisi olan medrese, Çoban Mustafa Paşa tarafından 1523-1524 yıllarında yaptırılmıştır

Çoban Mustafa Paşa Külliyesinin güneydoğu kanadını oluşturan medrese, caminin solundaki Şeftali Kısığı Sokağı ile dış avlu arasında yer almaktadır Klasik Osmanlı üslubunda yapılan, üç tarafı revaklarla çevrili medresenin üç ayrı giriş kapısı vardır Bunlardan ikisi kuzey, diğeri de güney cephesindedir

Medrese 1500x1040 m ölçüsünde dikdörtgen planlı olup, baklava başlıklı sütunların oluşturduğu bir revak avluyu çepeçevre dolaşmaktadır Bunların arkasında ise medrese hücreleri yer almaktadır Medresenin tümü moloz taş ve tuğla duvarlı olup, on yedi hücresi bulunmaktadır Bu hücreleri örten kubbeler tuğladandır Medrese hücrelerinden daha görkemli olan dershane, kare planlı olup üzeri sekizgen kasnağın taşıdığı bir kubbe ile örtülüdür Giriş kapısı üzerinde celi-sülüs yazılı bir kitabe bulunmaktadır Bu kitabenin mealen anlamı şöyledir:

“Zamanın veziri Allah rızası için güzel bir medrese yapmıştı”

Medresede bezemeye yer verilmemiştir Orijinal yapımında da medresenin bezemelerinin olup olmadığı da kesinlik kazanamamıştır Dış pencerelerin taş kakmalarla süslendiği kaynaklarda belirtilmişse de bunu kanıtlayacak izlere rastlanmamıştır Dershane avlusunda bulunan kuyu üzerinde tavus kuşu motifi ile silik bir haç motifi görülmektedir Bu da kuyu ağzının bir Bizans yapısından getirildiğine işaret etmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla

Kocaeli-İzmit

Eski 11-04-2012   #19
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kocaeli-İzmit



Kocaeli Türbeleri

Çoban Mustafa Paşa Türbesi (Merkez)

Çoban Mustafa Paşa Külliyesinin içerisinde bulunan Çoban Mustafa Paşanın Türbesi caminin güneyinde, diğer yapılardan bir duvar ile ayrılan hazirenin içerisinde bulunmaktadır Türbe içerisinde yalnızca Çoban Mustafa Paşanın mezarı bulunmaktadırKülliye 1523-1524 tarihleri arasında yapılmıştır Çoban Mustafa Paşa 1579 tarihinde, Viyana Seferi sırasında ölmüş, Gebzede ölümünden önce yapılan türbesine gömülmüştür

Türbe Klasik Osmanlı Türbe Mimarisinin tipik örneklerindendir Kesme taştan sekizgen planlıdır Üzeri sekizgen bir kasnağın taşıdığı bir kubbe ile örtülmüştür Bu kubbe küçük pandantifli olup üç sıra halinde mukarnas dizileri de kubbe ile eteğini oluşturulmuştur Türbenin içerisi alt sıra pencerelerin üzerine kadar çinilerle kaplanmıştır İç mekan giriş cephesi dışında altlı üstlü her kenarda ikişer pencere ile aydınlatılmıştır Bunlardan alt sıra pencereler mermer söveli ve dikdörtgen, üst sıra ise sivri kemerli alçı şebekelidir
Türbenin girişi zemindn075 m yükseklikte bir girişi vardır Üzeri ayaklar ve türbe duvarı arasındaki kirişlere atılmış eğimli bir çatı ile örtülmüştür Türbe girişi kırmızı ve beyaz renkte alternatif sıralamış taş dizileri ile görkemli bir görünümü vardır Sivri kemerli, Bursa kemerli bir kapı ve kemerlerle giriş oluşturulmuştur

Malkoçoğlu Mehmet Bey Türbesi (Gebze)

Kocaeli, Gebze ilçesinin güneyinde, Belediyenin arkasında bulunan Malkoçoğlu Mehmet Beyin türbesi günümüze ulaşamamıştır Eski İstanbul yolunun Gebzeye giriş yolu üzerindeki mezarlığın yaklaşık otuz yıl önce ortadan kaldırılmasıyla birlikte bu türbe de yıkılmıştırAncak mezarın yeri bilinmektedir

Türbe açık kümbet şeklinde olup kitabesi Halil Edhem tarafından yayınlanmış, rölövesi de YMimar Hasan Ergezen tarafından çizilmiştir Kitabesi günümüze gelememiş, çalınmıştır Buna dayanılarak Malkoçoğlu Mehmet Bey türbesi hakkında bilgi sahibi olunmaktadır Kitabesine dayanılarak türbe, İstfafanos isimli bir Bizanslı tarafından yaptırılmıştır

Türbe 600x600 m ölçüsünde kare planlı bir yapı olup üzeri Osmanlı Mimarisinde ender görülen sivri bir külahla üzeri örtülmüştürTürbenin köşelerinde L şeklinde yığma ayaklar, bunların ortasında ortasında birer mermer sütun yer almıştır Sütunlar ve ayaklar yuvarlak kemerlerle birbirlerine bağlanmış, üzeri de tuğladan düz bir kasnak ve sivri konik külahla örülmüştür

Türbenin ortasındaki iki sandukadan biri 1385de ölen Malkoçoğlu Mehmed Beyin, diğerinin kim ait olduğu bilinmemektedir Türbeyi Mehmet Beyin babası Malkoçoğlu yaptırmıştır

İlyas Çelebi Türbesi (Gebze)

Kocaeli, Gebze ilçesi, Menzilhane Mahallesinde İlyas Çelebi Camisinin avlusunda bulunan Türbe, XIV Yüzyılın ilk yarısında yaptırılmıştır Uzun süre içerisinde pek çok onarıma uğraya türbe orijinal durumunu yitirmiştir Türbe içerisindeki bir kitabeden İlyas Çelebinin torunlarından Şıkk-ı Evvel Defterdar Hasan Beyin cami ile birlikte türbeyi de 1776da onardığı öğrenilmektedir

Horasanlı Şeyh Kudbeddin Çelebi Türbesi (Gebze)

Kocaeli, Gebze ilçesinde, Çarşısı içerisinde Horasanlı Şeyh Kudbeddinin türbesi bulunmaktadır Kudbeddin Bey Gebze kadısı Feyzullahzade Kemalettin Beyin oğludur Türbenin ne zaman ve kimin tarafından yaptırıldığı kesinlik kazanamamıştır Yaygın bir söylentiye göre Şeyh Kudbeddin Timurun orduları ile birlikte Anadoluya gelmiş ve Gebzede ölmüştür

Selçuklu Türbeleri üslubundaki türbenin XIV-XV yüzyılda yapıldığı mimari üslubundan anlaşılmıştır Moloz taştan kare planlı olarak yapılmış, üzeri de basık bir kubbe ile örtülmüştür Türbenin altında mumyalığı vardı Türbenin kuzey girişinde kapısı ve diğer kenarlarda da birer penceresi bulunuyordu

Türbe, İsmet Paşa Caddesinin 1070 yılında açılışı sırasında yıkılarak ortadan kaldırılmıştır

Kadı Feyzullah Bey Türbesi (Gebze)

Kocaeli Gebze ilçesinin güneydoğusunda E-5 karayolunun kenarında bulunan türbenin yapım tarihi bilinmemektedir Feyzullah Beyin 1451 yılında ölümünden sonra ailesi tarafından yaptırılmıştır Büyük olasılıkla da büyük torunu Kudbeddin Çelebi tarafından yaptırılmıştır

Türbe moloz taştan yapılmış olup 1350x1595 m ölçüsünde dikdörtgen planlıdır Türbenin üzeri ahşap bir çatı ile örtülüdürYakın tarihlerde Gebze Belediyesi tarafından onarılmıştır

Akçet Dede Türbesi(Gebze)

Kocaeli Gebze ilçesi Denizli Köyüne yaklaşık 2 km uzaklıkta Akçet Dede Türbesi bulunmaktadır Akçet Dedenin kim olduğu konusunda bir bilgi bulunmamaktadır

Türbe kare planlı olup Erken Osmanlı döneminde yapıldığı sanılmaktadır Üzeri piramidal konik bir çatı ile örtülüdür Çeşitli dönemlerde yapılan onarımlarla özelliğini yitirmiştir

Sultan Baba Türbesi (Gölcük)



Kocaeli Gölcük ilçesi, Değirmendere Örçün Köyünde bir tepe üzerinde bulunan Sultan Baba Türbesinin Osmanlı dönemine ait olduğu sanılmaktadır Sultan Baba Halveti Tarikatının Şemsi kolunun bir üyesidir Türbe içerisindeki sandukada 1787 yılına ait bir berat bulunmaktadır

Türbenin girişinde bir de haziresi bulunmakta olup, buradaki en eski mezar taşı 1879 tarihlidir Moloz taştan yapılan türbenin mimari bir özelliği bulunmamaktadır Dikdörtgen planlı türbenin iki uzun kenarında dikdörtgen söveli ikişer penceresi vardır Üzeri ahşap bir çatı ile örtülüdür Değişik dönemlerde yapılan onarımlar nedeniyle özelliğinden uzaklaşmıştır

Alıntı Yaparak Cevapla

Kocaeli-İzmit

Eski 11-04-2012   #20
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kocaeli-İzmit



Kocaeli Sivil Mimari Örnekleri



Kocaelinde XIXyüzyıldan günümüze gelen ve Osmanlı yaşam biçimini yansıtan sivil mimari örnekleri bulunmaktadır Özellikle eğimli yamaçlarda eski mahalleler yer almakta, kıyı boyunca ise yeni yapılanma ile karşılaşılmaktadır XVIIyüzyılda Kocaelinin bir ticaret merkezi olduğu bilinmektedir Evliya Çelebi burasını “…mamur âbâdan bir şehri muazzam” diye tanımladıktan sonra: “ Şehrin bütün evleri yüksek tepeler üzerinde yapılmış olup, kıble tarafında denize bakar Sokakları baştan başa beyaz taş ile kaldırım döşelidir Evler arkalarını dağlara yaslamıştır Dağların üzeri bağlardır” Demektedir Ardından şehirde 3500 görkemli birkaç katlı, bahçeli ve üzeri kırmızı kiremit evler olduğunu belirtmiştir



Nahit Sıtkı Örik 1930lu yıllarda İzmiti gezmiş ve şehirdeki dar ve dik yollardan, bir yüz yıllık eski evlerinin görülmeye değer olduğuna değinmiştir: “Denizden İzmitin manzarası cidden güzel Yüksek bir tepenin zirvesinden başlayarak deniz kıyılarına inen, çoğu bahçeli ve hemen hemen hepsi ahşap evleri ile biraz da Beykozu hatırlatmıyor değil Daha vapurda iken işte, Portakal Hafızın 40 odalı konağı diye gösterilen cesim bina başta olmak üzere, geniş bahçeli konaklar ve konak yavruları hep o eski zenginlik zamanının gittikçe harap olmuş yadigarlarıdır”

Eski Kocaeli yerleşimi Orhan Tepesindeki İç Kale çevresine, yamaçlara ve az eğimli taraçalar halinde düzlüklere kurulmuştur Şehrin bu bölümü tamamen sivil mimari örnekleri ile kaplıdır Çoğunlukla bunlar dar ve yokuşlu, ortasından kirli suların aktığı kanallar bulunan Arnavut kaldırımı sokaklar boyunca yolun iki tarafına sıralanmışlardır Evlerin yapı malzemesini genellikle ahşap meydana getirmiştir Bahçe içerisindeki evlerin alt katları kagir, üst katları bağdadi tekniğinde sıvalıdır Ayrıca pencereler, çıkmalar ve büyük balkonlarla bu evler dışarıya doğru açılmışlardır



Kocaelindeki sivil mimari örneklerinin en önemlileri Kapanca Sokak ve çevresindedir XIXyüzyılın ikinci yarısına tarihlenen bu evlerden 18i koruma altına alınmıştır

Kocaeli evlerinin konak tipi büyük yapıları da bulunmaktadır Bu konaklar harem ve selamlık olmak üzere iki ayrı bölümden meydana gelmiştir Bazı konakların selamlığında yağlıboya resimlerle ampir ve barok üslupta bezenmiş odalar, alçı bezemeli kubbeli ve ahşap nişli mihraplar bulunmaktadır

Yakın zamanlara kadar Kocaelinde özelliğini koruyan bu evlerin büyük bir kısmı yeni yapılanma sırasında daha önce tescil edilmediklerinden yıkılmışlardır Bugün bu evler Edmond Naumann, ProfDrSüheyl Ünverin resimlerinde görülmektedir İzmit evlerinden en önemlileri Gümüşoğlu Konağı (Saatçi Ali Efendi Evi), Akköseoğlu Evi, Portakal Hafız Konağı, Kemal Öz Konağı ve Sırrı Paşa Konağıdır Bunun yanı sıra Kocaelinde XIXyüzyılda yapılmış, batı mimarisi üslubunda yapılar da bulunmaktadır Bunların başında da taş bir yapı olan Fransız Ruhban Okulu, Kocaeli Gar Binası ve Savcılık Binası gelmektedir



Kocaeli Evleri doğa ile bütünleşmiştir Özellikle bu yapıların yukarı sürmeli, dört bölmeli dikdörtgen pencereleri belirli bir düzen içerisinde evlerin ve konakların bütün yüzünü kaplamaktadır Bunların üzerinde vitraylı pencereler saçak hattının altında sıra halinde dizilmiştir İklimden ötürü de dış cephelerde sağır bölümlere çok az yer verilmiştir Evlerin üzerini kiremitli beşik çatılar örtmüştür

Kocaeli Gölcük ilçesindeki Saraylı, Osmanlı döneminde kurulmuş bir köydür Bu köy içerisinde XIXyüzyıl mimarisini yansıtan evler bulunmaktadır Bu evlerin alt katlarında Roma döneminden kalma mimari parçalar kullanılmıştır Saraylı evleri bağdadi ve ahşaptan yapılmış olup, Osmanlı konak mimarisini günümüze en güzel şekli ile yansıtmaktadır

Gölcük Değirmendere Eski Yalı Mahallesi yaklaşık yüzyıllık bir geçmişi yansıtan sivil mimari örnekleri koruma altına alınmıştır Buradaki Değirmendere Evi bir süre kütüphane ve sanat evi olarak kullanılmış olup, günümüzde Belediye binası olarak kullanılmaktadır



Kocaeli Gebze ilçesinde de Türk yapı sanatını yansıtan evler bulunmaktadır Bu evlerin şahnişleri, cumbaları, çıkmaları ve geniş saçakları ile kendine özgün bir konumları vardır Gebze evlerinin en belirgin özelliği alt katlarının ağaç hatıllarla takviye edilmiş kagir ve taş yapılar oluşudur Bu evlerin içerisinde ahşap merdivenlerle çıkılan ikinci katlar çoğunlukla ahşap olmakla beraber, yer yer tuğlalardan da yararlanılmıştır Yaşamın büyük bölümünün geçtiği ikinci katlarda, ortada sofalar ve onların çevresinde de odalar sıralanmıştır Aydınlatmayı sağlayan pencerelerden alt sıradakiler ince uzun dikdörtgen olup, üst sıralara alçıdan kafa pencereleri yerleştirilmiştir Evlerin bezemesinde ağaç işçiliğinin yanı sıra renkli resimler de kullanılmış ancak, bunların büyük çoğunluğu yıkılarak günümüze gelememiştir

Gebze evlerinin karakteristik örneklerinden Çoban Mustafa Paşa Külliyesinin yanı başındaki Dursune Ninenin evi 1970 yılında çökmüş ve ortadan kalkmıştır İki katlı olan bu ev Kocaelinde Osmanlı sivil mimarisinin ilginç örneklerinden biri idi Dışa açılan pencereleri, demir taklidi ahşap parmaklıkları, ocaklı odaları ve barok bezemesi ile tanınmış bir ev idi Bu arada yine Çoban Mustafa Paşa Külliyesinin çevresinde, İbrahim Ağa Caddesindeki evler de yıkılmış ve yerlerine beton bloklar yapılmıştır

Kocaelinde günümüze gelebilen sivil mimari örnekleri

Saatçi Veli Efendi Konağı (Merkez)



Kocaeli Veli Ahmet Mahallesinde, Alacamescit Gümüşlü Sokağında bulunan Saatçi Veli Efendi Konağı diye tanınan bu yapı 1774 yılında yapılmıştır XVIIIyüzyılın Türk sivil mimari örneklerinden olan bu konak, ağaç işleri, kalem işleri ve mimari yapısı ile döneminin örneklerinden birisidir

Konağın bodrum katı kagir, diğer iki katı ahşap olarak yapılmıştır Bodrum katı kayagan taşı ile döşenmiştir Tavanı ahşap kaplamalıdır Zemin katında sofa etrafında üç oda, mutfak ve yarı gömme bir balkon bulunmaktadır Üst katta ise biri başoda olmak üzere sofaya açılan üç odası vardır Konağın oda ve sofalarının duvarları bitkisel ve geometrik kalem işi ile bezelidir

Saatçi Ali Efendi Konağı Kültür Bakanlığı tarafından kamulaştırılmış ve onarılmıştır Bundan sonra Kültür Bakanlığınca Etnoğrafya Müzesi olarak 1987de ziyarete açılmıştır

Osman Hamdi Bey Evi (Gebze)



Kocaeli, Gebze İlçesi Eskihisar Köyünde 1884 yılında yaptırdığı, yaşamının bir bölümünü geçirdiği, I Dünya Savaşında bir süre karargah komutanına tahsis edilen, İsmet İnönünün Kurtuluş Savaşı sırsında birkaç gün kaldığı, Atatürkün de 1933 yılında geldiği köşk, Kültür Bakanlığı tarafından 1966 yılında kamulaştırılmış, 29 Eylül 1987 yılında da Osman Hamdi Bey Evi ve Müzesi olarak açılmıştır

Osman Hamdi Bey Eskihisarı babasının Gebzedeki konağında iken küçük yaşlarda tanımış, sonraki yıllarda, deniz kıyısındaki köşkü, resimhane, kayıkhane ve müştemilat binalarını kendisi çizerek 1884de yaptırmıştır İki katlı bu köşkün giriş katındaki ahşap kapılarını 1901-1903 yıllarında tabloları kadar değerli resimlerle süslemiştir

Osman Hamdi Bey Köşkü iki katlı ahşap bir yapıdır Sekiz odası olan ev taş temeller üzerine ahşap malzeme ile yapılmıştır Köşkün denize yönelik ahşap direkli bir verandası ve onun üstünde bir balkonu bulunmaktadır Üzeri kırma çatı ile örtülüdür Yalının mutfak, çamaşırhane, kiler, hizmetçi odası, banyo ve tuvaleti bulunmaktadır

1982 yılına kadar hiç onarım görmeden ayakta kalabilen yalının kapıları resimlerle süslenmiş durumdadır Kapılardaki süslemeler, Osmanlı süsleme sanatının günümüze yansıyan en güzel, en canlı örneklerini teşkil etmektedir

Sırrı Paşa Konağı (Merkez)



Kocaeli Hacı Hasan Mahallesi, Yeni Çeşme Sokakta İzmit ve Körfeze hakim konumdaki konak İzmit Mutasarrıfı Sırrı Paşa tarafından yaptırılmış XIXyüzyıla ait sivil mimari örneklerindendir

İki katlı konağın yüksek bahçe duvarlarında kullanılan taşlardan bir bölümü antik yapı kalıntılarına aittir Konağın İç Mekan duvar bezemelerinin Dolmabahçe Sarayının restorasyonu için gelen Batılı ressamlar tarafından yapıldığı ileri sürülmektedir

Konak moloz taş ve bağdadi tekniğinde ahşaptan yapılmıştır Harem ve selamlık olmak üzere iki ayrı bölümden meydana gelmiştir Görkemli bir giriş kapısından avluya, oradan da ikinci kata çıkılmaktadır Orta sofanın etrafında başoda ve ona açılan odalar sıralanmıştır Odaların içerisinde yüklükler, nişler ve ocaklar bulunmaktadır

Portakal Hafız Konağı (Merkez)

Kocaeli Hacı Hasan Mahallesinde bulunan Portakal Hafız Konağı XIXyüzyıl sivil mimari örneklerindendir

Taş temeller üzerine bağdadi tekniğinde ve ahşaptan yapılmıştır İki katlı bir yapı olup, bahçe içerisindeki giriş kapısından bir taşlığa girilmektedir Taşlığın iki tarafında mutfak, yemek odası ve kilerler vardır Buradan çıkılan merdivenle bir orta sofaya, oradan da sofaya açılan odalara ulaşılmaktadır Odalardan biri başoda olup, diğerlerinden daha büyük ve bezemelidir Konağın dışa açılan ve cephe boyunca devam eden dikdörtgen söveli pencereleri bulunmaktadır İç kısmında tavanları bezemeli olup, dolap, niş ve kapılarında ağaç işçiliğinin güzel örnekleri uygulanmıştır

Demirciler Konağı (Gebze)

Kocaeli Gebze ilçesi Demirciler Köyünde bulunan bu konak XIXyüzyıl örneklerindendir Taş temeller üzerine bağdadi tekniğinde ahşap bir yapıdır Kalem işleri ve bezemeleri ile dikkat çekmektedir

Pempe Köşk (Merkez)



Kocaeli Yukarı Pazar Mevkiinde bulunan Pembe Köşk XXyüzyılın başlarında yapılmıştır Üç katlı olan köşkün birinci katına dıştan taş bir merdivenle çıkılmaktadır

Giriş holünün iki tarafına odalar sıralanmış, buradan da bir merdivenle diğer katlara çıkılmaktadır İkinci ve üçüncü katın planları birbirinin eşi olup, ortada bir sofa ve bunun çevresindeki odalardan meydana gelmiştir Kagir olan bu yapı bütün cephe boyunca sıralanmış dikdörtgen pencereleri ile tamamen dışa dönüktür Bu pencereler günümüzde pek az örneği olan giyotin pencerelerdir

Kocaeli Valiliği tarafından kamulaştırılarak onarılan bu köşk İzmitin sivil mimarisini yansıtan en güzel örneklerden birisidir Onarım sırasında yapının iç ve dışındaki ahşap bölümleri, ağaç işçiliği olduğu gibi korunmuştur

Kaiser Wilhelm Köşkü (Körfez)



Kocaeli Körfez ilçesi Hereke beldesinde bulunan eski Sümerbank Dokuma ve Hali Fabrikası sınırları içerisindeki bu köşk Alman İmparatoru IIWilhelmin İstanbul-İzmit demiryolunun açılışında İzmite geldiğinde kalabilmesi amacı ile yaptırılmıştır İtalyan Mimar Raimondo dAranco tarafından yaptırılmıştır

Köşkün mimari parçaları ve detayları Yıldız Sarayında hazırlanmış ve bu parçalar Herekede daha önce hazırlanmış taş temeller üzerine oturtularak monte edilmiştir Tek katlı olan köşk, geniş bir salon ve bunun çevresindeki odalardan meydana gelmiştir İzmit Körfezine yönelik cephesine dikdörtgen pencereler sıralanmıştır Köşkün üzeri ahşap kiremitli bir çatı ile örtülmüştür

Redif Dairesi (Merkez)



Kocaeli il merkezinde bulunan Redif Dairesini İzmit Mutasarrıfı hasan Paşa 1863 yılında yaptırmıştır

Osmanlı döneminde Yedek Subaylar için yaptırılmış olan Redif Dairesi yarı kagir kışla tipinde bir yapıdır Yapının girişinin üzerinde dışarıya sütunların taşırılmış bir balkonu bulunmaktadır Girişten sonra dikdörtgen planlı yapının boyunca uzanan koridorlar ve bunların çevresinde odalar bulunmaktadır Cephe boyunca yapının bütününe altlı üstlü dikdörtgen pencereler sıralanmıştır Redif Dairesinin iç mekan tavanları XIXyüzyıl bezemeleri ile süslüdür

Yapının üzeri ahşap bir çatı ile örtülüdür

Alıntı Yaparak Cevapla

Kocaeli-İzmit

Eski 11-04-2012   #21
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kocaeli-İzmit



Kocaeli Doğal Güzellikleri

Sapanca Gölü (Merkez)



İzmit Körfezinin doğusunda Adapazarı Ovası ile Düzce ve Bolu ovaları gibi tektonik çukurlar dizisinin batı-doğu doğrultusundaki kırık fay hattının batısında yer alan Sapanca Gölünün su toplama alanı 250 km2, yüzölçümü 47 km2dir Gölün deniz seviyesinden yüksekliği 32 mdir Kuzeyde yaklaşık 300 m yüksekliğinde bir plato, güneyde de Samanlı dağları ile çevrilidir
Sapanca Gölünün büyük bölümü Sakarya ilinde, batı kesimi de Kocaelinin sınırları içerisinde bulunmaktadır

İzmit Körfezinden Büyükderbent isimli alçak bir eşikle ayrılan göl çukurunun doğu ve batı ucu Alivyon birikmeleri sonucunda gittikçe küçülmektedir Bunun yanı sıra güneydeki Samanlı Dağlarından inen ve gölü besleyen küçük derelerin getirdiği birikintilerle kıyıda bir şerit meydana gelmiştir Bu birikintilerin düzenli biçimde ilerleyişi gölün batı kesimini de daraltmaktadır Samanlı dağlarından inen akarsuların yanı sıra yağmur ve kar suları ile dipteki su kaynakları gölü beslemektedir Gölün fazla suları kuzeydoğudaki Çark Suyunun aracılığı ile Sakarya Nehrine boşalmaktadır

Gölün İlkbaharda suları yükselmekte, Sonbahar aylarında da en alçak düzeye inmektedir Gölde yayın, turna, alabalık, tatlısu kefali, sazan ve kerevit gibi su ürünleri bulunmaktadır

Kaplıcalar ve İçmeler

Yeniköy Yazlık Ilıcası (Gölcük)



Kocaeli Gölcük ilçesinin 15 km güneyinde Yeniköyde bulunan Yazlık Ilıcası denize 3 km uzaklıktadır
Bu ılıcanın suyu 40 C sıcaklıkta olup, cilt hastalıklarına iyi gelmektedir

Maşukiye Şifalı Suyu (Merkez)



Kocaeli Maşukiye yakınlarında Kartepe eteklerinde bulunan Maşukiye şifalı suyu fundalıklar arasından çıkmakta olup, denizden 50 m yüksekliktedir
Suyun sıcaklığı 20 C olup, cilt ve mide hastalıklarına iyi gelmektedir Aynı zamanda burada orman içerisinden çıkan derenin oluşturduğu çağlayanların çevresi piknik alanı olarak kullanılmaktadır

Soğuksu Şifalı Suyu ve Piknik Alanı (Merkez)

Kocaeli Bahçecik beldesinde bulunan Soğuksu Şifalı Suyu mide rahatsızlıklarına iyi gelmektedir Ayrıca İzmit Körfezine hakim olması nedeniyle de yörenin önemli bir piknik alanıdır

Akpınar Suyu (Merkez)

Kocaeli Akpınar Köyünde bulunan Akpınar Suyu ve mesire alanı, Orman Bakanlığı Milli Parklar Genel Müdürlüğünce milli park olarak tescil edilmiştir Bu mesire yerinin içerisinde Akpınar Suyu piknik ve mesire alanı bulunmaktadır

Kartepe (Merkez)



Kocaelinin güneydoğusunda bulunan Kartepenin yüksekliği 1606 mdir İlin dağ turizmi yönünden önemli bir bölgesi olup, kış sporları yapıldığı gibi aynı zamanda da mesire yeridir

Çevresi çam, kayın ve ıhlamur ağaçları ile kaplıdır Ayrıca burada küçük göller de bulunmaktadır Bu göllerde alabalık yetiştirilmektedir

Beşkayalar Tabiat Parkı (Merkez)



Kocaeli Yuvacık beldesi yakınlarında bulunan Beşkayalar Tabiat Parkı, Soğuk Dere ve Sıcak Derenin birleştiği vadide yapılan Yuvacık Barajı çevresindedir

Baraj çevresinde alabalık çiftlikleri ve zengin bir bitki örtüsü bulunmaktadır Aynı zamanda vadi kanyon konumundadır Mesire yeri olmasının yanı sıra yörenin trekking alanlarından birisidir

Ballıkayalar Vadisi (Gebze)



Kocaeli Gebze ilçesi, Tavşanlı Köyündeki Balıklayalar Vadisi 1,5 km uzunluğunda, 40-80 m genişliğinde bir vadidir Dağ sporları yönünden önemli bir merkez olup, “Tabiat Parkı ve Doğal Sit Alanı” olarak ilan edilmiştir

Ballıkayalar Vadisi kireç taşlarının erimesi sonucu gelişen jeomorfolojik şekilleri ile karstik bir boğazdır

Çenesuyu (Derince)



Kocaeli derince ilçesinin kuzeyinde bulunan Çenedağı yörenin en yüksek dağıdır Kocaelinin ünlü Çenesuyu bu dağın kuzeyindeki bir vadiden kaynaklanmaktadır

Kocaelinin Roma egemenliği döneminde İmparator Severius Alexander, Nicomedia'ya MS 238 yılında gelmiş, bu gelişi nedeniyle mermer bir yazıt dikilmiş ve adına sikke basılmıştır İmparatorun annesi Ivlia Namea, Alexanderin öldürülmesinden sonra burada kalmış ve bütün servetini kentteki mabetlere adamıştır Bu arada Çenesuyunun kollarından olan ve sonradan Kilisecik Suyu denilen su tesislerini yaptırmıştır

Çenesuyu İzmit ile özdeşleştirilmiştir Sultan Abdülaziz onuruna buradaki saray yapılırken avlu kapısının üzerine İzmitli Şair Saffet tarafından 22 dizelik bir kaside yazılmıştır Bu kasidede Çenesuyundan da söz edilmiştir

Çınarlı Dere (Derince)

Kocaeli Derince ilçesinin kuzeyindeki dağlık alanda bulunan Çınarlı Dere yörenin mesire yerlerinden birisidir Dere çevresi ağaçlık alandır

Başdeğirmen Mesire Alanı (Karamürsel)

Kocaeli Karamürsel ilçesi Karapınar Köyündeki Başdeğirmen Akçat ve Karapınar derlerinin birleştiği yerdedir Başdeğirmen Mesire Alanı 180000 m2lik bir alanı kaplamaktadır Mesire alanında başta Suludere olmak üzere küçük dereler ve büyük boyda çınar ağaçları bulunmaktadır Buradaki 225 yıllık tarihi bir çınar yöreyi simgelemektedir 1912 yılında mübadele sonucu Rumeliden buraya göç eden Baş ailesi tarafından satın alınmış ve vadiye iki su değirmeni yapılmıştır Daha sonra bu vadinin çevresinde kalabalık bir yerleşim oluşmuştur

Günümüzde Samanlı Dağlarından beslenen Suluderenin çevresinde turistik tesisler bulunmaktadır

Kerpe (Kandıra)



Kocaeli Kandıra ilçesine 10 km uzaklıktaki Kerpe Köyünde bulunan ilin Karadeniz kıyısındaki doğal limanıdır Buradaki kayalıklar dalga gücü ile oyulmuş ve kıyıda ilgi çekici doğal görünümler oluşturmuştur Ayrıca çevresi ormanlıktır

Küçük balıkçı tekneleri ve deniz araçlarını barındıran limanı yakın tarihlerden itibaren önemli bir turizm merkezi haline gelmiştir Kerpenin doğal koyları, 150 m uzunluğunda kumsalı bulunmaktadır

Kefken Adası (Kandıra)

Kocaeli Kandıra ilçesine 20 km uzaklıktaki Kefken, ilin Karadeniz kıyısındaki tek adasıdırAdanın yüzölçümü 011 km2 olup, kıyı uzunluğu 17 kmdirGenellikle kayalık olan bu adaya Karadenizde fırtınaya yakalanan gemiler ve balıkçı tekneleri sığınmaktadır Kefkende kıyı güvenliği ve gemi kurtarması ile ilgili görevliler dışında yerleşim bulunmamaktadır Ayrıca ada, sualtı balık avcılarının rağbet ettiği bir yerdir

Darıca Kuş Cenneti ve Temalı Parkı (Gebze)



Kocaeli Gebze ilçesi Darıcada bulunan, Darıca Kuş Cenneti ve Temalı Parkı Bayramoğlu'nda nesli tükenmekte olan hayvanların bakımını üstlenmek için1991 yılında kurulmuştur 140000 m2'lik alanı kaplayan parkta, 350 çeşit hayvan ve 250 çeşit bitki bulunmaktadır

Darıca Kuş Cenneti ve Temalı Parkı, tropik merkez akvaryum, botanik bahçeleri ile çocuk oyun alanları ve kafeteryası ile bir bütün oluşturmaktadır

Alıntı Yaparak Cevapla

Kocaeli-İzmit

Eski 11-04-2012   #22
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kocaeli-İzmit



Kocaeli Hypogaeum (Yer altı Mezar Odası) ve Tümülüsleri

Zeytinlik Hypogaeumu (Merkez)

Kocaelinin 1 km kadar batısında Manastır Bayırının en yüksek yerinde, Kırkmeşe-Zeytinlik Mevkiinde temel kazısı sırasında (1968) dokuz odadan meydana gelen bir hypogaeum (yer altı mezar odası) ile karşılaşılmıştır Hypogaeum Kocaelinin batı nekropolü alanı içerisinde bulunmaktadır Mezar anıtı MÖIVyüzyıla tarihlendirilmektedir Günümüzde çevresine evler yapılmış ve Hypogaeumun bir bölümü de tahrip edilmiştir

Hypogaeum, meyilli bir arazi üzerinde doğu-batı yönünde uzanan tonoz örtülü mezar odalarından meydana gelmiştir Anıtın üzerinde bir üst yapı altında da mezar odaları bulunmaktadır Üst yapı 450x680 m ölçüsünde büyük bir orta mekan ile önündeki giriş kısmından meydana gelmiştir Burada bir koridorun çevresinde sekiz mezar odası bulunmaktadır Bu odalar 240x130 m ölçülerindedir Koridor ise 400 m uzunluğunda 130 m genişliğinde yapılmıştır Koridorun ve odaların yüksekliği yaklaşık 150 m dir Alttaki mezar odalarına üstteki odanın doğusunda bulunan bir kapaktan girilmektedir Bu kapak dört parça halinde üst üste oturmuş yatay taş levhalardan meydana gelmiştir Bu kapaktan iki basamakla inilen bir girişten sonra bir kapı ile karşılaşılır Bu girişin sağ ve sol tarafında mezar odalarının kapakları görülmektedir

Mermer kapıdan girilen koridor dikdörtgen planlı olup, iki tarafında karşılıklı ikişer mezar odası bulunmaktadır Mezar odalarına koridordan giriş yine mermer kapaklarla sağlanmıştır Merdivenin iki tarafında bulunan iki mezar odasının ise büyük bir kısmı yıkılmıştır

Mezar odalarında yapı malzemesi olarak taş, tuğla ile onları birbirine bağlayan harç kullanılmıştır Tonozlarda ise kare tuğlalara yer verilmiştir Mezar odaları pembe renkteki bir sıva ile sıvanmış, koridora freskler yapılmıştır Bunun üzerinde çok renkli ve çeşitli bitki motiflerinden meydana gelen süslemeler yapılmıştır Yeşil kırmızı, mavi ve sarı renklerden meydana gelen bu fresklerin bir parçası da Kocaeli Müzesinde bulunmaktadır

Kocaelinin Doğusunda Bulunan Hypogaeum (Merkez)

Kocaelinin doğusunda, Hastane Bayırında bulunan bu hypogaeum da rastlantı sonucu su kanalı açmak için kazılırken bulunmuştur Bu mezar anıtı MÖIVyüzyıla tarihlendirilmektedir Ne var ki, bu hypogaeum tamamen ortadan kaldırılmış, resmi ve planı çekilip çizilememiştir Ancak kazı raporundan öğrenildiğine göre dikdörtgen şekilde bir plana sahiptir Doğu yönündeki girişten, taş çerçeveli bir kapaktan içeriye girilmektedir Bundan sonra beş basamaklı bir merdiven ile hypogaeumun içerisine girilmektedir Hypogaeumun içerisi tonoz örtülü olup, içerisi yer yer fresklerle bezenmiştir

Bu hypogaeumun benzerlerine İstanbulda Şehreminide, İznikte, Marmara Ereğlisinde rastlanmaktadır

Bunların dışında Kocaeli Paç Mahallesi ile Bekir Deresi arasında uzanan Nekropol alanında ve Erenler Bayırında 1979 yılında bir mezar odası daha ortaya çıkarılmıştır Kocaeli Müzesinin yapmış olduğu kurtarma kazısı sırasında tonozlu bir girişten sonra bir mezar odası ile karşılaşılmıştır Bu mezar odasında mermer bir lahit bulunmuştur

Üçtepeler Tümülüsü (Merkez)



Kocaeli il merkezine 3 km uzaklıkta, eski İstanbul yolu üzerinde , Kabaoğlu, Üçtepeler Köyünde tümülüsler ile karşılaşılmıştır Bir kral ailesine ait olan bu tümülüsler yöreye ismini vermiştir Tümülüsler içerisinde mermer lahitler ve ölü eşyaları bulunmuştur

III-IVyüzyıla tarihlendirilen bu tümülüslerden çıkarılan eserler Kocaeli Müzesinde bulunmaktadır

Aytepe Tümülüsü (Merkez)



Kocaeli Aytepe Mevkiindeki alanda rastlantı sonucu ortaya çıkan bu tümülüs MÖIII-IVyüzyıllara tarihlendirilmektedir

Kırsal bir alanda bulunan tümülüsün blok taşlardan yapılmış, yuvarlak kemerli bir giriş kapısı bulunmaktadır Bu kapıdan Dromos denilen bir girişe, oradan da üzeri tonozlu mezar odasına girilmektedir Mezar odası içerisinde mermer bir lahit bulunmaktadır

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.