Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Gezelim, Görelim

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
cenneti, rize, türkiyenin

Türkiye'nin Cenneti... Rize

Eski 09-03-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Türkiye'nin Cenneti... Rize





TÜRKİYE'nin CENNETİ RİZE

Doğu Karadeniz Bölgesinde yer alan Rize, hem bölgenin hem de Türkiye'nin en karakteristik özelliklerini gösterir

Anadolu'nun diğer bölgelerinden coğrafi yapısıyla olduğu gibi, kültürel yapısı ile de ayrılır Dik yamaçlı vadileri, doruklarından kar eksilmeyen ulaşılabilir dağları, buzul gölleri, zümrüt yeşili yaylaları, tarihi kemer köprüleri ve kaleleri, coşkun akan dereleri, flora ve fauna çeşitliliği ile çok özel bir turizm beldesidir

Rize, güneyinde yer alan dağların sahilden itibaren yükselmeye başlaması ve yüksek dağ eteklerinden doğarak Karadeniz'e akan akarsuların yoğunluğu nedeniyle engebeli bir arazi yapısına sahiptir Sarp ve engebeli arazi yapısının ve iklimin de etkisiyle ilin bitki örtüsünü ormanlar oluşturmaktadır

Rize, yağışlı iklimi ve çok sayıdaki yer altı su kaynakları sayesinde Türkiye'de akarsu yoğunluğu en fazla olan illerden biridir Rize'de yazlar serin, kışları ılıman ve her mevsimi yağışlı bir iklim görülür

Rize adının, MÖ 7 yüzyılda başlayan kolonizasyon döneminde, yörede bol pirinç yetiştirilmesinden ötürü kent yakınlarından geçen çaya verilen “Rhizios” veya sonraki dönemlerde verilen “Rhizaion” dan geldiği söylenmektedir

MÖ 2 bin başlarında tarım ve hayvancılıkla uğraşan kimi toplulukların yaşadığı tahmin edilen Rize ve çevresinin yazılı tarih dönemi, MÖ 7 yüzyılda Miletli denizcilerin yaptıkları seferlerle başlamaktadır Bu dönemde Miletliler Doğu Karadeniz kıyılarında ticari yerleşimler kurmuşlardır Daha sonra Kimmer, Med ve Pers akınlarına uğrayan yöreyi MÖ 180’de Kral Pharnakes, MÖ 1 yüzyılda da Partlar ele geçirmiş olup, yöre MS 10 yılında Roma egemenliğine girmiştir MS 4 yüzyıldan başlayarak Sasani ve Bizans arasında sürekli el değiştirmiş, 1071 Malazgirt Savaşı’ndan sonra Türklerin eline geçmiş, ancak Selçukluların batıya yönelmesiyle tekrar Bizans egemenliğine girmiştir Rize’nin bir kısmı 1461’de diğer yöreleri de 1509’da Osmanlı topraklarına katılmıştır

Rize, cumhuriyetin ilanından sonra, 1924 yılında il olmuştur

GEZİLECEK YERLER :

Atatürk Evi Müzesi (Mehmet Mataracı Konağı):

Atatürk’e ait bazı eşyalar yanında, bölgeden çıkarılan etnografik eserlerin de sergilendiği Mehmet Mataracı Konağı’nın (Atatürk Evi Müzesi) kuzeyinde geniş bir bahçesi vardır 19 yüzyıl sonları sivil mimarisi özelliklerini taşıyan yapı, iç sofalı planlı üç katlı bir evdir İkinci katta, kuzeydoğudaki oda, Atatürk'ün kaldığı odadır Ulu Önder Atatürk 17 Eylül 1924 yılında Rize'yi ziyaret ettiği sırada Mataracı Mehmet Efendi’nin evinde misafir edilmiş ve bu odada kalmıştır

Zemin katta Rize il merkezinden toplanan kitabeler ve mezar taşları, birinci katta ise bazı ahşap oymalı mimari parçalar, dokuma araç gereçleri, etnografik eserler sergilenmektedir İkinci katta ise Atatürk zamanından kalan eşyalar, Atatürk'e ait giysiler, Kurtuluş Savaşı ve Atatürk'e ait fotoğraflar bulunmaktadır

Rize Kalesi:

Rize kent merkezinin güneybatısında yer alan kale, iç kale ve aşağı kaleden oluşmaktadır İlk yapım tarihi konusunda kesin bilgiler bulunmamaktadır İç kale MS 6 yüzyılda yeniden inşa edilmiş, 14 yüzyıl başlarında da Cenevizliler tarafından aşağı surlar yapılmıştır Kale, Osmanlı döneminde onarılarak kullanılmıştır Kısmen düzgün, kısmen moloz taşla yapılmış olan iç kale surları 1,5 m kalındığındadır ve yarım daire planlı beş kuleye sahiptir

Zamanında iç kaleden kuzeydoğu ve kuzeybatıya uzanan ve denize ulaşan aşağı kaleden günümüze batı surlarının bir bölümü ve bazı kuleler kalmıştır

Zil Kalesi:

Ortaçağın sonlarında yapıldığı tahmin edilen kale Çamlıhemşin ilçesindedir Çam ormanları ile kaplı bir vadiye hâkim bir noktada bir kaya kütlesinin üstüne moloz taşlardan inşa edilmiştir Duvarları 1,5-2 m kalınlıktadır Kalenin doğusu, güneyi ve kuzeyi doğal uçurum olup, yalnızca batı ve kısmen kuzeyde yüksek surlar bulunmaktadır

Kale-i Bala:

Çamlıhemşin ilçesinin 40 km güneyindedir 150 m yüksekliğinde bir tepenin üstünde kurulu kalenin MÖ 200 yıllarında yapıldığı sanılmaktadır

Kız Kalesi :

Pazar ilçesinin batı girişinde denizin içerisine bir kaya üzerine inşa edilmiş olup, Bizans döneminden (MS 8 yüzyıl) kalmadır Bu yapı, günümüzde tek bir gözetleme kulesiyle ayakta durmaktadır

Zeleki Kalesi :

Çayeli ilçesinin doğusunda yer alan kale, 12 yüzyılda Bizans döneminde inşa edilmiştir Bu gün harap durumdadır

İslam Paşa Camii (Kurşunlu Cami):

Rize kent merkezinde çarşı içindeki cami 16 yüzyıl yapısıdır Kesme taştan dikdörtgen planlı olup, 24 pencereli bir kubbeye sahiptir

Gülbahar Camii:

Rize kent merkezinde bulunan cami 16 yüzyılda Yavuz Sultan Selim’in annesi Gülbahar Hatun tarafından yaptırılmıştır 1952 yılında bir onarım geçiren cami kare planlı olup, bir kubbeye ve tek şerefeli bir minareye sahiptir

Caferpaşa Camii:

Çayeli ilçesinin girişinde yer alan cami, Rize Fatihi Cafer Paşa tarafından 16 yüzyılda yaptırılmıştır Cami basit planlı ve çatısı kiremitle örtülüdür Girişinde mermer kitabesi vardır

Kaplıca ve İçmeceler :

Ayder Kaplıcası Türkiye'nin önemli kaplıcaları arasındadır Rize'ye 20 km mesafedeki Andon İçmecesi yöre halkı tarafından ilgi görmektedir İçmecenin suyu renksiz, kokusuz ve berraktır Ayrıca, İkizdere-Şimşirli İçmecesi, Çayırlı Maden Suyu çeşitli hastalıklara iyi geldiği bilinmektedir

Ağaran Şelalesi:

Çayeli'ne 12 km, Rize merkeze ise 30 km mesafede olan ve Çayeli'nin içinden akan Şairler deresi üzerinde bulunan Şelale, gerçek bir tabiat harikasıdır

Yaylalar :

Kaçkar sıradağlarının eteklerinde, Çamlıhemşin, Hemşin, ve İkizdere ilçelerinde yoğun biçimde yer alan yaylalar, iyi korunmuş özgün mimarili evleriyle bulutların ötesinde bir hayat sunar Bu yaylalardan Ayder, Aşağı-Yukarı Kavron, ve Anzer Yaylaları Turizm Merkezi ilan edilmişlerdirBu yaylalar özellikle yaz aylarında yerli ve yabancı turistlerin uğrak yeri olur

Ayder Yaylası, Çamlıhemşin-Aşağı ve Yukarı Kavran Yaylaları, İkizdere-Anzer (Ballıköy) Yaylası Turizm Merkezi, İkizdere-Çağırankaya Yaylası,Polovit,Amlakit, Semisdal,Pokut,Sal, Kotencur ve Elevit Yaylası diğer önemli yaylalardır

Milli Parklar :

Kaçkar Dağları Milli Parkı gezilip görülmesi gereken önemli bir turizm alanıdır Bu konuda daha geniş bilgiye bu bölümün en altında yer alan KAÇKAR DAĞLARI bölümümüzde ulaşabılırsınız

Kuş gözlem alanı :

Kuş Türleri: Sakallı akbaba (20 çift), kızıl akbaba (20 çift), kara akbaba (10 çift), kaya kartalı (10 çift), huş tavuğu (tüm Türkiye popülasyonu bu önemli kuş alanları içinde bulunur) ve ürkeklik popülasyonlarıyla önemli kuş alanları statüsü kazanır 1993 yılında yapılan bir araştırmada önemli kuş alanları sınırları içinde kalan yedi bölge incelenmiş, bunların altısında toplam 134 erişkin erkek huş tavuğu tespit edilmiştir Araştırma yapılan alanın darlığı ve uygun yaşam ortamlarının genişliği göz önünde bulundurulduğunda, önemli kuş alanlarındaki toplam huş tavuğu popülasyonunun 1000 çifti aştığı varsayılabilir Ancak geçen yıllar içerisinde birçok önemli yeni göç vadisinin keşfedilmesi, bu rakamların çok daha yüksek olabileceğini göstermektedirDoğu Karadeniz Dağları, Türkiye'de Avrasya Yüksek Dağlık (Alpin) biyomunu temsil etmesi dolayısıyla önemli kuş alanları statüsü kazanan tek alandır

Sportif Etkinlikler :

Rize, yaylaları ve sarp dağları ile doğa yürüyüşü ve dağcılığa, coşkun nehirleri ile kano ve raftinge, 2400-3000 metre yükseklikte bulunan Buzulyalağı ve Moren göllerinin bazıları balıkçılığa elverişli bir coğrafyaya sahiptir

Kaçkar Dağlan hızlı akışlı akarsuların kaynağıdır Bunların en önemlisi Çamlıhemşin' den Ardeşen' e doğru akıp denize dökülen Fırtına Deresi, Taşlıdere ve İyiderelerdir Bu derelere kanoculuk için gerekli debi rejim miktarı yeterlidir Bu akarsular dışında küçük büyük birçok dere mevcuttur

Fırtına Deresi : Geniş Bilgi Rize il içinde

Kaçkar Dağları (Dağcılık )

NE ALINIR?

Hala el sanatı üretimlerinin sürdürüldüğü yörede ahşap ve el örgü ürünleri alınabilir Hemşin çorabı, Rize bezi (feretiko) ünlü dokumalardır Çay sepeti, üzüm sepeti, meyve sepeti, piknik sepeti gibi hasır örme eşyalar yörede bol miktarda bulunmaktadır Şimşir kaşık türleri, İskemleler, kemençe ve maket taka alınabilecek diğer ahşap ürünlerdir Yörenin ünlü Anzer balı unutulmamalıdır

Ne Yenir ?
Yörede lahana ve hamsinin özel bir yeri vardır Çünkü bütün yemek çeşitleri bunlar etrafında yoğunlaşmıştır Belli başlı yemek çeşitleri; Ayran doğraması, çılbır, çırıhta, çirmulis, fasulye tavalisi, hamsili pilav, hamsili ekmek, hamsi kuşu, hamsi tavalisi, herse, hoşme, kabak felisi, kabak sütlisi lahana çorbası (vurma lahana), minci, muhlama, ormanlı hamsi, paluze, papara pasmanika, pekmezli kabak , sarma (lahana sarması)dır

Orman üst zonunun üzerinde bulunan yaylalarda ve çayırlık alanda arıcılık yapılmaktadır Kimyevi maddenin henüz ulaşamadığı çiçek çeşitliliğinin ve diğer avantajların desteklediği üretim yörede "Anzer Balı" ile dünyaca ünlüdür

Yapmadan Ayrılma : Yaylalara çıkmadan,

Ayder'de kaplıcaya gitmeden,

16 yüzyıl İslam Paşa Camii ile Ceneviz kalesinin kalıntılarını görmeden,

Yörede eski bir gelenek olan ve özellikle Ardeşen İlçesinde yapılan Atmaca avcılığını izlemeden,

Anzer Balını tatmadan, Fırtına deresinde Rafting ve foto safari yapmadan,

Yörenin en çılgın turizm rehberi Mehmet Demirci'nin peşinde Karadeniz'i gezmeden geri Dönmeyin

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.