Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Gezelim, Görelim

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bergama, turizmi

Bergama Turizmi

Eski 09-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bergama Turizmi



Bergama turizmi

İzmir’e 101 km uzaklıktaki Bergama’ya İstanbul’dan gidenler İzmir’e uğramadan Balıkesir – Havran – Ayvalık yoluyla da ulaşabilirler İzmir – Bergama yolu iyi fakat trafiği her zaman yoğun

Denizden içerde olan Bergama’nın hemen yakınındaki Dikili deniz ihtiyacını karşılıyor Bergama’nın antik kenti dışında helvası ünlü Çocukluğunuzdan tadı özlemle aklınızda kalmışsa, susamlı keten helva ve diğer helva çeşitlerinin en güzelini uygun fiyata alabilirsiniz

Bergama’nın ünü yurt dışında çok büyük, yurtiçinde tanınmasında muhteşem tarihi zenginliğinin yıllardır yapamadığını “siyanürlü altın” yaptı Eurogold adlı yabancı şirketin siyanürle altın çıkarma girişimi ve Bergamalıların ve çevre köylülerin uzun, renkli direnişi ve yoğun bir hukuk mücadelesi yaptı Mücadeleyi Bergamalılar kazanır da siyanürlü altın madenini kapatabilirlerse belki de bu ocaklar antik Pergamon Kenti yanına “nevzuhur bir turizm alanı” olarak eklenir

Deniz olmamasına karşın yurdumuzun en önemli turizm merkezlerinden birisi olan ilçenin cazibesi Hellenistik Pergamon Krallığı’nın başkenti olmasından ve bu dönemden kalan önemli eserleri barındırmasından geliyor

Pergamon 150 yıl Hellenistik Dönemin en parlak kültür merkezlerinden birisi olmayı sürdürdü Kentte ilk kazılar 1878 – 1886 yılları arasında yapıldı Bu kazıda bulunan Zeus Tapınağı kabartmaları ve diğer eserler Berlin’e götürüldü Eski Doğu Berlin’deki çok iyi düzenlenmiş Pergamon Müzesi buradan götürülen eserlerle kuruldu

Şimdi bu görkemli antik kenti gezmeye başlayalım Geziyi üç parçaya ayırmalı, Önce Bergama Müzesini gezmeli Sonra tepeye Akropol’e çıkmalı Dönüşte ya da çıkarken şehir içinde kalan Kızıl Avlu’yu görmeli

Yemek molasını şehir içindeki müzenin karşısındaki lokantalardan birinde verebilirsiniz Ardından Dikili çkışına göre sağda kalan Asklepion kalıntılarını gezmeli İyi bir gezi için en az iki – üç saat zaman ayırmak gerektiğini hatırlatalım

Akropol

Sportmen gezginler dışında, Akropol’e çıkmak için ya aracınız olmalı ya da şehir merkezinden taksi kiralamalısınız Dolanarak çıkan yol yükseldikçe manzara güzelleşiyor Ören yeri girişine aracınızı park edebilirsiniz Pergamon ana kent kalıntıları tepede çok geniş bir alana dağılmıştır Bilet gişesinin yanında akropol girişi yer alıyor Girişin solunda bulunan kalıntılar Tanrı-Kral sayılan I Attalos ve II Eumenes’e ait Heroon’dur Onun önündeki yapı ise Hellenistik Dönem dükkanlarıdır Dükkanların arkasında da Geç Hellenistik stoa kalıntıları görülmektedir

Dükkanların karşısındaki alanda Zeus Sunağı bulunuyordu Sunak müzede yeniden kurulmuş olarak görülebiliyor Ancak bunun için Berlin’e kadar gitmek gerekiyor ne yazık ki Zeus Sunağı’nın güneyinde kentin yukarı agorası, onun yanında da MÖ II yy’dan kalan agora tapınağı bulunuyor

Giriş yerinden yukarıya doğru ilerlendiğinde solunuzda kalan geniş alan Kutsal Athena Alanı’dır Kutsal Alan’ın girişi de Berlin’de bulunuyor Alanın tiyatro tarafında Athena Tapınağı bulunuyordu Bugün ancak izleri görülebiliyor Pergamon bir kültür başkentiydi Rulo biçiminde 200000 kitabın bulunduğu kütüphanesi vardı Kutsal alanın kuzeyindeki bu kütüphaneyi Antonius, Sezar’ın yaktığı İskenderiye Kütüphanesi yerine Kleopatra’ya hediye etmişti Kütüphanenin solundaki kalıntılar dönemin konutlarına aittir Onbin kişilik tiyatro benzerlerinden farklı olarak çok dik bir yapıdır Tiyatronun üst tarafına çıktığınızda güzel bir manzara seyretme şansınız var, üşenmeden çıkmaya değer Bergama ovası ve açık havada Dikili sahilleri görülüyor

Geri dönüp Akropol’den yukarıya doğru eski saraylara çıkan merdivenlerden yürüyelim Sağımızda II Eumenes’in, biraz ilerisinde de I Attalos’un saraylarının kalıntıları var Aynı sırada daha ileride göreceğiniz yapılar ise yönetici evi ve askeri kışla yapılarıdır Akropol’ün en ucundaki kalıntılar ise askeri depolardı Solda yeniden ayağa kaldırılmış olarak gördüğümüz Traian Tapınağı’dır (MS 117-138)

Tiyatronun yan arka tarafındaki Dionysos Tapınağı MÖ II yüzyılda yapılmış, MS 211 – 217 arasında yenilenmişti Günümüze merdivenleri ile bazı parçaları ulaşabildi (Bir kısmı Berlin’de) Bu kalıntılar bile tapınağın görkemi konusunda yeterli fikir veriyor

Akropolden Bergama yönüne giderken orta kente ait kalıntılar görülüyor Aşağı agora, kuzeyinde Roma döneminde değişikliğe uğramış Hellenistik Attalos’un evi, daha yukarıda orta ve yukarı gymnasion, Asklepion Tapınağı ve Demeter Temenosu yer alıyor

Kızıl Avlu

Bergama şehir merkezinin Akropol çıkışında görülebilecek Kızıl Avlu Mısır Tanrısı Serapis’e adanmıştı ve kırmızı tuğladan yapılmıştı İki kuleli tapınak Ladrian Döneminde yapılmış, Bizans Döneminde kiliseye çevrilmiştir Avlusunun altından tonozlu iki kanalla Selinus suyu akıyor

Şimdi şehre dönüyoruz

Şehir meydanındaki Bergama Müzesi’nde yörede bulunan arkeolojik eserleri görebilirsiniz

Asklepion

Bergama’nın çıkışında sağda yaklaşık 2-3 km içeride kalan Asklepion çok büyük bir sağlık merkeziydi Sağlık Tanrısı Asklepios Baş Tanrı Zeus’un üzerine gönderdiği yıldırımlarla ölürken her derde deva bir reçete yazmış ama yağmur reçetedekileri silip götürmüş Reçetenin yerinde ise bir sarımsak yetişmiş Onun için reçetede yazılanın sarımsak olduğuna inanılmış

Asklepion eskiden ana kente 820 metrelik kutsal yolla bağlıydı Bu gün yolun bir kısmı açığa çıkarılmış durumda Ören yerine sutunlu yoldan giriliyor Tedavi yerleri, kaplıca ve çamur banyosu havuzları, psikiyatrik tedavi için uyku odaları gibi sağlıkla ilgili bölümler bulunuyor Bugün içinde gezebildiğimiz tünel kutsal havuzlarla çeşmeleri uyku odalarına bağlıyor 80 m uzunluğundaki tünellerle hastalar su sesi dinleyerek rahatlıyordu Tünel tıbbi tedavinin yapıldığı binada sona eriyor Ören yerindeki anfitiyatro iyi durumda

AIGAI

İzmir – Bergama yolu üzerindeYeni Şakran’dan ayrılan 13 km’lik yolla Köseler Köyü’ne, oradan toprak yolla ören yerine ulaşılır Kent Aioller zamanında kurulmuş Planı Pergamon’a benzemektedir Hellenistik, Roma ve Bizans dönemlerinin izlerini barındırır kentin Agorası, duvarı ve dükkanlar, Gymnasion ile başlayan tiyatro, Demeter-Kore ile Zeus ve Athena tapınaklarıgörülebilir Apollon Khresterios tapınağı ve Apollon kutsal alanları kentin dışında yer alıyor

İzmir – Edremit Körfezleri arasında kalan bölge Ailois olarak bilinmektedir Tarihçi Heredot oniki Aeol kentinden sözediyor, fakat günümüz tarihçileri ve arkeologlar çok daha fazla olduğunu belirtiyorlar Aigai de bu İon Birliği kentlerinden biriydi

Aigai’yi gezmek için ören yeri bekçisinden yardım isteyin


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.