|
![]() ![]() |
|
Konu Araçları |
edebi, eserleri, fazıl, hayatı, kişiliği, kısakürek’in, necip |
![]() |
Necip Fazıl Kısakürek’İn Hayatı, Eserleri Ve Edebi Kişiliği |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Necip Fazıl Kısakürek’İn Hayatı, Eserleri Ve Edebi KişiliğiNecip Fazıl Kısakürek’in Hayatı, Eserleri ve Edebi Kişiliği 26 Mayıs 1904'te, Perşembe günü sabaha karşı, İstanbul'da büyük bir konakta doğdu ![]() Kayıtlı bir şecereyle, Alâüddevle devrinin Şeyhülislâmı Mevlâna Bektût Hazretlerine dayanan ve Osmanoğullarından daha eski bir familya olan Dülkadiroğullarına bağlı "Kısakürekler" soyuna mensuptur ![]() ![]() ![]() ![]() Büyükbabası, İstanbul Cinayet Mahkemesi ve İstinâf Reisliğinden emekli, İkinci Abdülhamîd Han'a Ermenilerce girişilen suikastin tarihî muhakemesini yapan ve Mecelleyi kaleme alan heyet içinde imzası bulunduğu için, 6 Ekim 1902'de "Legion d'honneur" nişaniyle ödüllendirilen vekâr ve ciddiyet timsali Mehmet Hilmi Efendi'dir ![]() ![]() Necip Fazıl, ilk dinî telkin ve terbiyesini, tek oğlunun tek oğlu olarak Mehmet Hilmi Efendi'den aldı; okuyup yazmayı henüz 5-6 yaşlarındayken ondan öğrendi ![]() ![]() ![]() ![]() Bahriye Mektebi'ne gireceği 1916 senesine kadar Büyükdere'de Emin Efendi isimli sarıklı bir hocanın işlettiği mahalle mektebinden başlayarak çeşitli okullara devam etti ![]() ![]() ![]() ![]() 1916'da, "Ne oldumsa bu mektepte oldum" dediği ve şahsiyetinin ana dokusunu örgüleştirdiği "Mekteb-i Fünûn-u Bahriye-i Şahâne"ye imtihanla ve en titiz muayeneler neticesinde alındı ![]() ![]() ![]() Namzet sınıfından ayrı üç harp sınıfını bitirdikten ve mezuniyet durumuna geçtikten sonra diplomasını beklerken, ilave edilen dördüncü sınıfı bitirmemeye karar verdi ve mektepten ayrıldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cumhuriyetin ilanından bir yıl sonra, 20 yaşında, Maarif Vekaletinin Avrupaya tahsile gönderilecek ilk talebe grubu için açtığı imtihandaki başarısiyle üniversitedeki (sömestre)lerini resmen tamamlamış sayıldı ve Paris'e gönderildi ![]() ![]() ![]() ![]() O yıllarda bankacılık yeni ve gözde bir meslekti ![]() ![]() ![]() 1928 - 29 senelerinde "Bâbıâli" adlı otobiyografik eserinde tafsilatlı şekilde anlattığı, Bâbıâli palamarına bağlı "Bohem Hayatı"nı son kertesine çıkardı ![]() Henüz 24 yaşındayken, "Kaldırımlar" isimli ikinci şiir kitabının yayınlandığı ve ortalığı takdirle karışık hayret seslerinin bürüdüğü 1928 yılı, onun şiir diyapozonunun herkesce beğenilmek noktasından en dik irtifaları kaydettiği basamak oldu ![]() ![]() 1929 yazının sonlarına doğru gittiği Ankara'da, içinde 9 yıl müddetle çalışacağı ve müfettişliğe kadar yükseleceği İş Bankasına Umum Muhasebe Şefi olarak girdi ![]() Taksim'deki meşhur tarihi bina Taşkışla'nın 5'inci Alayının Zâbit kıtasında 6 ay neferlik; Harbiye'de İhtiyat Zâbit Mektebinde 6 ay talebelik, peşinden de 6 ay subaylık yaptı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "O ve Ben" adlı otobiyografik eserinde, hayatının en "kritik" kesitlerinden biri olan "Bahriye Mektebi Yılları" itibariyle, birkaç cümleyle özetlediği, 30 yaşına, yani 1934 yılına kadarki muhasebesi şöyledir: "O güne kadar muhasebem, her unsuriyle hassasiyetimi gıcıklayan koca bir konak, her ferdinin nereden gelip nereye gittiğini bilmediği uğultulu bir cereyan içinde, her ân iniltilerle açılıp örülen mırıltılı kapılar arasında ve bütün bir ses, renk ve şekil cümbüşü ortasında, beş hassemin sınırı tırmalayıcı ve ilerisini araştırıcı derin bir (melankoli) duygusundan ibaret ![]() ![]() ![]() Bana çocukluğumdan kalan ve ilerdeki basamaklarda gittikçe kıvamlanan bu hassasiyet, sonunda, Büyük Velî'nin eşiğine yüz süreceğim âna kadar -otuzuna yaklaşıncaya denk- mücerret, müphem, formülleşmemiş ve sisteme girmemiş, hayat üstü bir hayat, ideal hayat hasretinin, kulaklarıma devamlı fısıltısını akıttı ![]() Oniki yaşımdan yirmi küsur, hatta otuz yaşıma kadar süren, güya kendime gelme, billûrlaşma ve şahsiyetlenme çığırımda, şu veya bu bahanenin çarkına tutulmuş, döner, döner ve kendimi hep günübirlik bahanelerin hasis kadrosunda belirtmeye çabalarken, bu fısıltıya; seslerin, renklerin, şekillerin ve mesafelerin ötesindeki hakikatten çakıntılar bırakıp geçen bu fısıltıyı hiç kaybetmedim ![]() -Haydi, beni nereye götüreceksen götür, kime teslim edeceksen et! Diyemiyordum ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1934'de bir akşam, nihayet bir akşam, çalıştığı bankadan Boğaziçindeki evine dönmek için bindiği "Şirket-i Hayriye" vapurunda karşısına oturan ve gözlerini ondan ayırmayan; o güne kadar hiç görmediği, bir daha da göremiyeceği Hızır tavırlı bir adam, ona, kâinat çapında bir vaadin, Abdülhakîm Arvâsî Hazretleri'nin adresini verdi ![]() ![]() ![]() Hikayesi "O ve Ben"de yer alan, korkunç bir fikir buhranına (crise intellectuelle), büyük ruh ıstırabına çattığı 34 yılı, bu yüzüyle ise, hayatının en belalı senesi oldu ![]() ![]() 1936'da Celal Bayar'ın temin ettiği ilanlar yardımıyla çıkardığı ve 16 sayı sürdürdüğü "Ağaç" Mecmuası, dönemin önde gelen entellektüellerini çatısı altında topladı ![]() ![]() ![]() Eser ilk defa 1937-38 kışında, İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda Muhsin Ertuğrul tarafından temsil edildi ve muazzam bir alaka doğurdu ![]() ![]() ![]() Sonbaharda, artık kendini "dolap beygirinden farksız" hissetmeye başladığı Bankadan istifa etti (10 ![]() ![]() ![]() ![]() "- Bu adam ne derse çıkıyor! ![]() ![]() Zamanın Maarif Vekili Hasan Âli Yücel tarafından Ankara Devlet Yüksek Konservatuarına Hoca olarak tayin edildi ![]() ![]() ![]() ![]() 1939'da, ileride başköşeye oturtacağı en sevdiği şiirini, bu tarihten 5 yıl önce yaşadığı anlatılmaz ve anlaşılmaz büyük ruh ıstırabının şiirini (Çile) verdi ![]() ![]() ![]() ![]() 1942 kışında tekrar 45 günlüğüne Erzurum'a askere gönderildi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İşte 1943, Sanatkarın fildişi kulesinden agoraya indiği; tam olarak belirdiği tarihtir: İçini öyle bir sosyal mücadele ruhu; sanatının muhtaç olduğu cemiyeti yoğurma heyecanı kapladı ki, artık çalışamaz oldu ve mücadelesini bir ömür; hükümetiyle, partisiyle, basıniyle, hocasiyle, gençliğiyle kendi açtığı bütün cephelerde tek başına sürdüreceği Büyük Doğu Mecmuası'nın ilk sayısını çıkardı ![]() Sonraki dönemlerine bir hazırlık kademesi olan derginin bu ilk devresi, 30'uncu sayıda "Allaha itaat etmeyene itaat edilmez!" meâlindeki bir Hadîs-i Şerif yüzünden, rejime itaatsizliği teşvik suçlamasiyle 1944 Mayısında Bakanlar Kurulu kararıyla kapatıldı ![]() ![]() Bu ilk devresinden sonra, 2 Kasım 1945'ten başlayarak 5 Haziran 1978'e kadar günlük, haftalık ve aylık olarak çeşitli tarih ve periyotlarda tam 16 devre yayın hayatını sürdüren Büyük Doğu'yu cilt cilt eser faaliyetinin yanı sıra, 36 sene müddetle tek başına omuzladı; büyük bir fikir ve aksiyon zemini kurdu ![]() ![]() 1946 senesinin sonlarına doğru, 13 Aralık tarihli sayısında; kapak yaptığı mücerret bir kulak resminin altındaki "Başımızda kulak istiyoruz!" yazısı İnönü'nün kulaklarının duymuyor olması hakikatiyle birleşince Örfi İdarece tekrar kapatıldı ![]() ![]() ![]() ![]() O günler için bir servet demek olan deste "söz" olmaktan çıkmış, üstündeki "Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası" bandajiyle birlikte önündeki masaya bırakılmıştı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1947 yılı içinde; bütün bunlar olup biterken ve arada bir sürü tutuksuz muhakeme, üzerine saçma taneleri halinde gelirken, "Sabır Taşı" piyesiyle "C ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1948'de, Temyiz Mahkemesi, hakkındaki ilk ve meşhur beraat kararını, dünya adalet tarihinde görülmemiş tertiplerle bozdu ![]() ![]() 1949 senesini; zevcesi, üç çocuğu ve kayınvalidesiyle beraber küçük bir otel odasında karşıladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 500 yıllık bir Türk ailesine mensup Necip Fazıl'ın hayatındaki, "Türklüğe Hakaret Davası"nı da içine alan bu dönem; tesirinin, o günlerde kendisine ne gözle ve nasıl bir dehşetle bakıldığının, ne tür bir muameleye ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Demokrat Parti'nin seçimleri kazanmasının arkasından çıkan Af Kanuniyle 15 Temmuz'da serbest kaldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1949 yılının açtığı, gittikçe köpüren iftira ve lekeleme kampanyasının ve bu takip ve tarassutun bir neticesi halinde çok geçmeden basına "Kumarhane Baskını" diye akseden siyasi komplo tertiplendi (24 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1952'de, Vatan gazetesinin sahibi ve başyazarı Ahmet Emin Yalman'ın Malatya'da bir suikast teşebbüsü ile yaralanması (22 Kasım) ile başlayan hâdiseler, malum basının yaygarasiyle büyütüldü, genişledi ve nihayet onu da azmettirici sıfatıyla, o ünlü savunmalarını yapacağı sanık sandalyesine çekti ![]() ![]() 11 Aralık 1952'de, bu hadise üzerine yayınladığı, şimdi "Müdafalarım" adlı eserinde yer alan "Maskenizi Yırtıyorum" isimli ünlü broşürle, 1943'ten beri başına gelenlerin ve bütün bu olup bitenlerin geniş bir muhasebesini yaptı ![]() 12 Aralık 1952'de, yani Malatya hâdisesinden hemen sonra, daha önceki bir mahkûmiyetin infazı bahanesiyle atıldığı hapisten "taammüden katle teşvik ve azmettirmek, katle teşebbüs fiilini medih ve istihsal eylemek" isnadlariyle yargılandıktan sonra, 16 Aralık 1953'te Malatya Dâvasındaki suçsuzluğu (!) anlaşılmış olarak çıktı ![]() 1951, 1952 ve 1956'da Büyük Doğu'yu günlük gazete olarak çıkardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük Doğu'ların muazzam hücum devresi 1959'da, aleyhine o kadar dâva açılmıştı ki, bu dâvaların yarısı mahkûmiyetle neticelense 101 sene hapis yatması gerekecekti ![]() Mahkûmiyet kararlarının hızla kesinleşmeye başladığı ve Başbakan'ın emriyle Niğde Cezaevinde kendisine tek kişilik konforlu (!) bir hücre hazırlandığı sırada 27 Mayıs 1960 İhtilali oldu ![]() ![]() 6 Haziran günü geceyarısı evinden alındı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 18 Aralık 1961'de tahliye edildikten sonra önünde iki yol açıldığını gördü; Ya her şeyden büsbütün el etek çekmek, yahut her şeye topyekün el uzatmak ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1963 İlkbaharında bir davet üzerine açılan "konferans çığırı" üzerinde evvela Salihli, İzmir; bir müddet sonra Erzurum, Van; daha sonra İzmit, Bursa ve 1964 yılının ilkbaharında da Konya, Adana, Maraş ve Tarsus'ta konferanslar verdi ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Necip Fazıl Kısakürek’İn Hayatı, Eserleri Ve Edebi Kişiliği |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Necip Fazıl Kısakürek’İn Hayatı, Eserleri Ve Edebi Kişiliği1973 seçimlerinden sonra beliren; neredeyse, 1943'lerde "Sanatına yazık etti!" diyenlere, 30 sene sonra bambaşka bir açıdan hak verdirtecek siyasi tablo ve bu tabloyla birlikte artık iyice ortaya çıkan dini manzara karşısındaki üslûbunda, derin bir ıstırap ve inkisâr saklıdır: "Bir devirdi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1974'de, daha önce "Örümcek Ağı/1925", "Kaldırımlar / 1928", "Ben ve Ötesi / 1932", "Sonsuzluk Kervanı / 1955", "Çile / 1962" ve "Şiirlerim / 1969" adlarıyle yayınlanan şiir kitaplarını, "mal sahibi olarak" kendisini ifadelendirmeyen küçük ve kifayetsiz davranışlar şeklinde değerlendirirken, onları "özleştirerek, süzerek, ayıklayarak, düzelterek" yeni şiirleriyle birlikte tek kitapta; "Çile"de (1974 / Bütün Şiirleri) topladı ![]() 1975 Ağustosunda, kabri Van'ın Arvas köyünde bulunan, mürşidinin mürşidi Seyyid Fehim Hazretlerini, bir yıl sonra da, onun da mürşidi Hakkari'nin Şemdinli Kazasının Nehri mevkiindeki Seyyid Tâhâ Hazretlerini ziyaret etti ![]() 1975'de, Demokrat Parti döneminde, meydanlarda Büyük Doğu aleyhinde mitingler tertip ettirilen iki gençlik kuruluşundan biri olan Milli Türk Talebe Birliği tarafından Mücadelesinin 40 ![]() ![]() 1976'da, dergi-kitap şeklinde, 1980 yılına kadar 13 sayı sürecek "Rapor"ları, 1978'de de SON DEVRE Büyük Doğu dergisini çıkardı ![]() 26 Mayıs1980'de Türk Edebiyat Vakfı tarafından "Şairler Sultanı" ve 1982 yılında yayınlanan "Batı Tefekkürü ve İslâm Tasavvufu" isimli eseri münasebetiyle de "Yılın Fikir ve Sanat Adamı" seçildi ![]() 1981 yılının başlarında, görünen yüzüyle, "içinde 20 yıl müddetle bir protoplazma halinde yaşattığı İman ve İslâm Atlası isimli eserini kalıba dökebilmek için", bir daha çıkmamak üzere evine, hatta küçücük odasına kapandı ![]() ![]() Ömrünün son günleri, Erenköyündeki evinde aynı "küçük oda"da, yine kesinleşip infaz safhasına gelmiş; ve hayli ilerlemiş yaşına ve adlî tıp raporlarına rağmen devrin Devlet Başkanınca (Evren) af yetkisi kullanılmayarak bir tür infaz emri verilmiş 1 ![]() ![]() Ve bir gece ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Hayatım, başından beri muazzam birşeyi bulmanın cereyanı içinde akıyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() O, kim mi? Allahın Sevgilisi ![]() ![]() ![]() Sonsuzluk ikliminin batmayan güneşi ve ebedîlik sarayının paslanmaz tâcı ![]() ![]() ![]() Tek dâva O'nu bulmakta, bulduracak olanı bulmaktaydı ![]() Binbir istikamette seke seke, sağa sola büküle büküle, renkten renge bulana bulana, hiçbir şeyden habersiz ve insandaki bedava emniyet ve bedahat saadeti karşısında şaşkın, hep o BİR etrafında helezonlar çizen bir hayat ![]() ![]() ![]() Benim hayatım budur! Eserleri Hikayelerim Cinnet mustatili (Yılanlı Kuyudan) Bir Adam Yaratmak Çile Kafa Kağıdı O ve Ben Yunus Emre Kanlı Sarık At'a Senfoni Para Mukaddes Emanet Sahte Kahramanlar İman Ve Aksiyon Özlediğimiz Nesil İslam Ve Öbürleri Hazret-i Ali Tanrı Kulundan Dinlediklerim İhtilal Moskof Tohum Künye Aynadaki Yalan Reis Bey Parmaksız Salih Batı Tefekkürü ve İslam Tasavvufu Babıali Sosyalizm Komünizm ve İnsanlık Hitabeler Peygamber Halkası İbrahim Ethem Abdülhamid Han Siyah Pelerinli Adam Hesaplaşma Tarihte Yobaz Ve Yobazlık Türkiye Ve Komünizm Esselam Dünya Bir İnkılap Bekliyor Yolumuz, Halimiz, Çaremiz Ruh Muvazenesi Her Cephesiyle Komünizm Hac Tarih Boyunca Büyük Mazlumlar Türkiye'nin Manzarası Çerçeve - 1 Nur Harmanı İman ve İslam Atlası Müdafaalarım Veliler Ordusundan 333 (Halkadan Pırıltılar) Benim Gözümde Menderes İdeolocya Örgüsü Mümin Kafir Vecdimin Penceresinden Bir Pırıltı Binbir Işık Senaryo Romanlarım: Sen Bana Ölümü Yedirdin Deprem (Çile) Katibim Villa Semer Vatan Şairi Namık Kemal Canım İstanbul Ufuk Çizgisi Son Tövbe En Kötü Patron Çöle İnen Nur Son Devrin Din Mazlumları Öfke ve Hiciv Sabır Taşı Ahşap Konak Ulu Hakan II ![]() Başbuğ Velilerden 33 (Altun Halka) Çerçeve - 2 Konuşmalar Rabıta-i Şerife Doğru Yolun Sapık Kolları Başmakalelerim - 1 Tasavvuf Bahçeleri Çerçeve - 3 Namık Kemal Hücum ve Polemik Rapor - 1 Rapor - 2 Rapor - 3 Rapor - 4 Rapor - 5 Rapor - 6 Rapor - 7 Rapor - 8 Rapor - 9 Rapor - 10 Rapor - 11 Rapor - 12 Rapor - 13 Yeniçeri Reşahat Başmakalelerim - 2 Mektubat Başmakalelerim - 3 Çerçeve - 4 Gönül Nimetleri Edebiyat Mahkemeleri Doğu Edebiyatı Dil Raporları Çerçeve - 5 Hadiselerin Muhasebesi - 1 |
![]() |
![]() |
|