Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Kitap Dünyası

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bit, elif, palas, şafak

Elif Şafak - Bit Palas

Eski 08-26-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Elif Şafak - Bit Palas






Şehrin Aynaları, Pinhan ve Mahrem'in ardından Elif Şafak’tan usta işi bir roman daha Yayınlandığından bu yana okurlardan ve edebiyat çevrelerinden ve haklı övgüler alan Bit Palas’ı henüz okumamış olanlara tereddütsüz tavsiye ederiz Beğeni farklılıklarını aşacak ölçüde önemli bir yapıt
1960'larda, mezarlıkların üzerinde yükselen bir semtte, kentten intikam almak üzere özene bezene inşa edilen, ama giderek etrafındaki çöp kokusu nedeniyle yaşanmaz hale gelen Bonbon Palas'ın hikâyesi anlatılıyor bu romanda
Her katı birbirinden farklı bir hava taşıyan Art Nouveau tarzdaki apartmanda yaşayanlar da çok farklı birbirinden: Zıt kuaför ikizler Cemal ve Celal; aşırı titiz Hijyen Tijen ve kızı Su; iki arada bir derede kalmış Mavi Metres; evhamlı ve sinameki Ateşmizaçoğulları; gizemli Madam Teyze; torunlarını masallarla "zehirleyen" Hacı Hacı; Metin Çetin ve uğruna bilimkadınlığını bırakıp peşinden gelmiş Karısı Nadya; yaşamın kıyısında yürüyen Sidar ve köpeği Onları birleştiren ise hep dışlarında aradıkları, üstlerine kondurmadıkları çöp kokusu ile apartmanda giderek artan hamam böcekleri
Elif Şafak'ın o zengin ve benzersiz üslubu sayesinde bir solukta okunan roman, kötülüğü hep kendi dışına atmaya çalışan steril hayatları sorguluyor


Kitaptan Alıntılar:

''her insan yeryüzündeki aynasını arar,'' demişti kimi âlimler, ''onunla bir olmak, onda kendini bulmak için'' ama nasıl cennette tuba ağacı, kökleri yukarıda, dalları toprağın altında ters dönmüş ise, kimi aynalar da alaşağı eder yansımaları


insan denilen mahluk, alabildiğin karmaşık ve kabiliyetlidir bir yanıyla tesadüf sandıklarımız, bizat sebep olduğumuz sonuçlara mim koyar yalnızca


"denizin kıyısında durmuşuz ayaklarımızı suya salmışız ethel sen diyorsun ki ' şu ilerideki elli beşinci dalgaya yüzelim birlikte bak o dalga ne kadar güzel! ' ben de ' hangisi? ' diye soruyorum daha sorumu bitirmeden yer değiştirmiş oluyor senin işaret ettiğin dalga bak artık söylediğin yerde değil elli beşinci değil de otuzbeşinci olmuş şimdi giderek yaklaşıyor yani zaten o bu tarafa geliyor gelirken de elbet bir şeyler getiriyor yanında şimdi önünde iki seçenek var ya atlayacaksın denize, dalgaları filan unutup, sen de bir katre olacaksın onun içinde ya da kıyıda durup, bekleyeceksin dalgaların kıyıya vurup, parçalanmasını seyreyleyeceksin o zaman da onlar birer katre olacak gözlerinin önünde iki türlü yaşanır hayat eğer bir şeye benzeyecekse ya kendini yok edeceksin hayatın içinde, ya da hayatı yok edeceksin kendinde "


" bir insanı tanımayı arzulamak, kof bir vaattir ve büyük külfet! günler, geceler, haftalar, seneler boyu dinlemeyi ve gözlemeyi, didiklemeyi ve hissetmeyi, deşmeyi ve dermeyi gerektirir; kabukları kaldırabilmeyi ve altlardan ince ince sızacak, belki de fışkıracak olan kanı görmeye tahammül edebilmeyi bunca zahmete katlanamayacak olduktan sonra, daha yolun başındayken dönüp, bu işe hiç kalkışmamak yeğdir"


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.