Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Resim Sergisi > Hayvanlar Alemi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hastalıkları, korunma, kuşu, muhabbet, yöntemleri

Muhabbet Kuşu Hastalıkları Ve Korunma Yöntemleri

Eski 08-26-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Muhabbet Kuşu Hastalıkları Ve Korunma Yöntemleri




Muhabbet Kuşu Hastalıkları ve Korunma Yöntemleri

MANTAR

Belirtileri, kuşlar bitliymiş gibi tiftiklenirler, tüylerde dökülme olur, vücudundaki kellikler ve görünen yerlerde, kızarıklıklar, pullanma gözükür ve bulaşıcıdır

NİZORAL ŞAMPUAN : Şampuan köpürtülerek suluklar, mamalıklar, yemlikler ve kafesin her köşesi yıkanır

NİZORAL TABLET : 1 litre suya 1 tane hap atılır 7 gün devamlı verilir Her gün içme suyuna, taze olarak karıştırılır Eczacının hazırladığı aşağıdaki solüsyon, açıkça gözüken kızartıların, beneklerin, pullanmaların üzerine pamuklu çubuk vasıtası ile 7 gün haricen sürülür İyot solüsyonu 100cc olarak hazırlanacak, içine 50cc su ve 2 tablet Rabenzole atılıp, karıştırılacak ve pamuklu çubukla sürülecek

SİNDİRİM SİSTEMİ BOZUKLUĞU :

Yanlış beslenme ve mikroplu gıdalar vasıtasıyla hayvanı yavaş yavaş hasta eder Karın altındaki damarlar yeşil olmaya başlar, kızarıklıklar meydana gelir ve hafif kararma olur

SOLUNUM YOLLARI BOZUKLUĞU :

Hayvan boğazına bir şeyler takılmış gibi ağzını açıp kapatır; kuyruğundan nefes alıyormuş gibi kuyruğunu sallar

TEDAVİSİ : İçme sularına tedavi süresince vitamin konur ve her gün ağza 1-2 damla %2,5 Baytril 5 gün süre ile damlatılır

Not : Antibiyotik tedavilerinde verilen süreye uyulması gerekir Yoksa ileride bağışıklık kazanan hayvan tedaviye cevap vermez

KURUMA :

Bu hastalık halsizlik ve göğüste kuruma olarak çoğunlukla ölüm halinde görülür Kesin tedavisi olan bu ilaçlarla aynı zamanda yukarıda Baytiril’in çözemediği problemler için de etkilidir Yani çok geniş etkili birçok hastalığa iyi gelen bir antibiyotiktir

Biteral tablet : Bir tablet 8 eşit parçaya bölünür, bir parça bir sulukta eritilerek 8 gün boyunca kuşlara verilir (Her gün 1/8 verilir)

ÇİÇEK :

Kuşçuluk için Veba dır En belirgin özelliği, kesin ve çabuk kitlesel ölümlerdir Çok çabuk bulaşır ( 7-8 gün içinde) Gaga, göz çevresi ve ayaklarda gözükür Hastalanan kuş aşısı yapılmazsa 8 günde, ağzını aça aça, kuyruğunu sallaya sallaya ölür

Çiçek hastalığı virüstür Tedavisinde antibiyotikler faydalı olmazTek yapılacak şey kümese yabancı kuş getirmemek, ziyaretçileri yasaklamak,eğer kümese ziyaretçi almak zorunda iseniz üst baş değiştirmek ,en azından üzerine önlük,başına şapka giydirip ayakkabısını çıkartıp terlikle sokmak gerekir Kümesi temiz tutup sık sık değişik dezenfektanlarla yerleri duvarları ve malzemeleri temizlemek gerekir

Kanareien Pocken adlı bu aşı yurt dışından getirilmektedir Yavru en az 6 haftalık olmalıdır Hastalık olsun olmasın senede bir kez bütün kuşlar aşılanmalıdır

Türkiye de hemen her kümeste çiçek mikrobu bulunur Bu mikrop sıcak ve nemli yerler de salgın yaratır Bu yüzden her yetiştirici 10 ayda mutlaka aşı yaptırmalıdır Unutmayalım ki bu savaştan sadece aşı yaptırarak başa çıkabiliriz

AYAK ŞİŞLİĞİ :

Hastalığın belirtileri şunlardır : kuşun ateşi çıkar, ayak bileklerinde şişmeler görülür, parmaklarını kapatamaz hale gelir ve ayak tabanlarında şişmeler ve yaralar görülür Bu hastalığın tedavisinde “Teramycn” merhem kullanılabilir ¼ Aspirin toz haline getirilip merhemle karıştırılır, haricen sabahtan ayaklara, tabanlara sürülür Akşamda saf vanodin e kuşun ayakları sokulur ve ağızdan 1, 2 damla baytril damlatılır Bir hafta süreyle bu tedavi sürdürüldüğünde kuşta gözle görülür bir iyileşme gözlenir

İSHAL :

Mikrobik ve gıdaya bağlı olmak üzere iki türlüdür Mikrobik olmayan ishalde diyet uygulanır; Mama, yumurta verilmez sade ince yem ve yulaf verilir Mamalıkta sürekli haşlanmış patates bulundurulmalı ve kaybettiği su kaybı için marulun kart yapraklarından veya ıspanak çok az olarak verilmelidir

Mikrobik ishalde, kuşun pisliği tahlilinde çıkan sonuca göre ilaç tedavisi uygulanmalıdır Bazı ishal ilaçları ise şunlardır: sulfamazettin, koksidin, niflodin

İshali önlemenin en önemli yöntemi, kafes/kümes ekipmanlarının temizliği,temiz su kullanımı , temiz mama ve yem kullanımı ile mümkündür Haspır ve benzeri tohumlar elenmeli,temiz kuru bir yerde muhafaza edilmeli ,zaman zaman koklanıp kokusunun normal olup olmadığı tespit edilmelidir Küf kokusu olan tohumlar asla kullanılmamalıdır


KIRIK VE KANAMALAR :

Ayağı kırılan kuşa pamuk takviyeli bilezik takılarak kuşun kırık ayağı alçıya alınır 10 gün içinde ayağın kaynadığı ve kırılan ayağın hiç aksamadığını görürsünüz Bazı yetiştiriciler kırılan ayağa bant saramaya çalışırlar, hem zordur hem de yanlış kaynamalara sebep olur

KANAYAN YARALAR :

Genelde ur keserken ve ur düştükten sonra kanamalarla çok sık karşılaşılır Kanayan yaraya tetrat (insan için) kapsülü içindeki toz dökülür Hem antiseptik vazifesi görerek mikrop kapmasını engeller hem de kanı durdurur Kanamayan tahriş olmuş, yapa derisi kalkmış yaralara da teramisin merhem sürülmesi tavsiye edilir

İŞTAHSIZLIK :

BELİRTİLERİ : Kanaryada yem yemeye karşı genel bir isteksizlik ve durgunlukla kendisini belli eder


NEDENLERİ : Çoğunlukla kanaryanın daha önce alışık olduğu yemin dışında bir besin rejimi uygulanması veya tekdüze bir yemle beslenmesi ile görülür Bundan başka bazı hastalıklara bağlı olarak görülen iştahsızlıklar da vardır


TEDAVİSİ : Kanaryanın arzu ettiği yemlerin verilmesi,çok bölmeli yemliklerde çeşitli yemler sunularak seçiminin kanaryanın tercihine bırakılması ,iştah açıcı yeşillik ve meyvelerin verilmesi yararlıdırİştah açma amacıyla hazırlanmış kanarya şuruplarından yararlanmak mümkündürEğer iştahsızlık belli bir hastalığın etkisiyle ortaya çıkmış bulunuyorsa,öncelikle onun ortadan kaldırılması gerekecektir

HALSİZLİK :

BELİRTİLERİ : Kanaryanın son derece halsiz,güçsüz ve mecalsiz olmasıyla eski hareketliliğini,canlılığını kaybetmesiyle,ötmeye ve yeme karşı hissedilir oranda isteksiz davranmasıyla tanınırHastalığın ilerlemesi halinde karın derisinin rengi koyulaşır,kırmızı ve hatta giderek mor bir renk alır


NEDENLERİ : Kötü yaşama koşulları , kötü isli dumanlı,sigara kokulu,havasız yerler,tek yanlı ve yetersiz beslenme soğuk algınlığı ile ilişkili hastalıklarda çok uzun süren devrelerde , bu devreler içinde beslenme bozuklukları zafiyetin nedenlerinden sayılabilir


TEDAVİSİ : Kanaryanın elverişli koşullara kavuşturma ve iyi bir beslenme sağlama alınacak başlıca önlemler arasında yer alırBu amaçla kanarya temiz havalı,ışık alan,rutubetten uzak,ısısı normal bir yere alınırİştah açıcı yem ve yeşillikler,meyveler,karma yemler,kuvvet mamaları ile dengeli bir beslenme sağlanır

BRONŞİT :

BELİRTİLERİ : Bronşitli kanaryada gözlenebilecek en belirgin araz,solunum güçlüğü,sık sık nefes alma ve soluk alırken duyulan hırıltıdırHastalığın ilk devrelerinde yüksek ateş görülür, eğer önlem alınmazsa hastalık kanaryanın ölümüne yol açabilir


NEDENLERİ : Şiddetli üşütme ve soğuk algınlığı sonucunda ortaya çıkan, solunum yollarının iltihapla tıkanması şeklinde tanımlanması mümkün olan bir hastalıktırSoğuk algınlığına ve nezleye neden olan etkenlerin erken önlem alınıp giderilmediği taktirde bronşite dönüşme olasılığı kuvvetlidir


TEDAVİSİ : Tedavisi,soğuk algınlığı ve nezle tedavisine paralel özellikler taşırİlk önlem olarak kanarya daha sıcak bir yere taşınırGagası açılarak bir damla bal damlatılarak susaması sağlanırSuyuna bir damla TERRAMCINE damlatılmış ve ılıtılmış su verilirNezlede olduğunca B ve C vitaminlerinin direnç artırıcı ve iyileştirici etkisinden yararlanılmalıdırBu amaçla vitamin ihtiva eden ampullerden bir damlalık aracılığıyla birer damla alınarak içme sularına TERRAMYCINE ile birlikte damlatılmasından fayda görüleceği kuşkusuzdurKaynatılmış keten tohumu suyu da bu hastalıkta yararlanılan şifa verici bir ilaçtır

ASTIM :

BELİRTİLERİ : Kanaryanın soluk almada zorluk çekmesi,sık sık ve hırıltılı soluması ile kendini belli eden bir hastalıktırAstımlı kuş ötmeye karşı isteksiz ve ötüş kalitesinden çok şey kaybetmiştirGenellikle uzun süren bronşitlerden sonra ortaya çıkması tanıtıcı bir niteliğidir


NEDENLERİ : Yerleşmiş nezle ve bronşitin,bakımsızlık,kirli ve dumanlı hava tozlu yem ve tozlu ortam gibi elverişsiz koşullar ve tedavisizlik gibi etkenlerle solunum organlarında kronik,iyileştirilmesi güç bir rahatsızlığa dönüşmesidir


TEDAVİSİ : Maalesef kronikleşmiş durumlarda kesin bir tedavi yoktur Hastalık henüz bronşit halinde iken veya hastalığın henüz başlangıcında iken yukarıda sayılan elverişsiz koşulların ortadan kaldırılması iyi ve sürekli bir bakımın sağlanmasıyla önlemek mümkündürAstım başlangıcı da iken,bronşit tedavisinin yanı sıra mentol , nane ruhu okaliptüs buğuları yapılması soluk açmada ve iyileşme sürecinin kısaltılmasında yararlı olurBuğulama şu şekilde uygulanırSıcak bir tuğlanın üzerine oturtulan madeni kap içindeki kaynar suya adları anılan soluk açıcılardan biri damlatırılarAstımlı kanaryanın bulunduğu kafes bu kabın yanına yerleştirilir ve her ikisinin üzeri tek bir örtüyle örtülerek,hasta kuşun bundan en büyük yararı görmesi sağlanır Bu arada soluk açıcı ilaçların kanaryanın rahatsız olacağı ölçüde fazla damlatılmamasına dikkat edilmelidirKronikleşmiş astımlarda hazır olarak satılan astım ilaçlarından da yarar sağlamak mümkündür


NEZLE :

BELİRTİLERİ : Kanaryanın burnunda ve gözlerinde bir akıntı görüldüğünde, bunun nezlenin ilk ve temel belirtileri olarak kabul edilerek derhal tedaviye başlanılması gerekirHastalık ilerledikçe burnun tıkandığı,gözlerin çapaklandığı ve kanaryanın soluk almakta zorluk çektiği görülürEğer önlem alınmazsa ağır oksijen yetersizliğinin ve mikrobik olan nezlenin yaptığı yüksek ateş sonucunda kanaryanızın ölmesi söz konusu alabilir


NEDENLERİ : Mikrobik olması nedeniyle başka kanaryalardan geçmesi mümkündürBununla birlikte yukarıda değindiğimiz soğuk algınlığına bağlı olarak üşütme sonucu oluşması daha yaygın olarak gözlenen bir haldirAni ısı değişiklikleri ve bazen de akşamüstleri yaptırılan banyo sonucunda ıslak veya nemli tüylerle bir gece geçiren kanaryanın şiddetle üşüterek nezleye tutulduğu çok görülmüştür


TEDAVİSİ : İlk önlem olarak kanarya ısıca daha yüksek bir yere alınmalı ve eğer başka kanaryalarla birlikteyse onlardan ayrılmalıdırGözlerdeki çapaklar ve akıntı asit borikli suyla silinmeli soluk almakta zorluk çektirecek oranda bir burun tıkanıklığı varsa,tuzlu suya batırılmış küçük bir tüy parçası burun deliklerine sokularak bu tıkanıklık giderilmelidirBundan sonra burun çevresi ve gözlere SIGMAMYCINE merhemi sürülmeli,ancak burun deliklerinin tıkanmamasına ayrıca özen gösterilmelidirB ve C vitamini yüksek besinlerin verilmesinde suyuna bal karıştırılarak vücut direncinin artırılmasında yarar vardırBu arada hastalık geçinceye kadar suyuna her gün bir damla TERRAMYCINE konulmalıdırHastalık arazları kaydolduktan sonra kafesin sodalı sıcak sularla veya asit borikli suyla güzelce yıkanıp güneşte kurutulması mikropların öldürülmesi açısından yararlıdır

ROMATİZMA :

BELİRTİLERİ : Romatizmalı kanarya,tünek üzerinde tutunamaz,düşer Yürümekte zorluk çektiği, yürüyemediği, düştüğü yerde kaldığı, ayağa kalkamadığı görülür


NEDENLERİ : Nem oranı yüksek serin ve rutubetli yerlerde sürekli yaşamak zorunda bırakılan kanaryalarda, banyo yapıp geceyi ıslak veya nemli tüylerle geçirmeyi bir alışkanlık haline getiren kanaryalarda görülür


TEDAVİSİ : Hastalığın oluşmasına olanak tanımamak,hastalığı tedaviden çok daha kolay olduğu için,yukarıda alınan sakıncalı durumları yaratmamak ve romatizmaya meydan bırakmamak en iyisidirBununla birlikte hastalıklı kanaryanın içinde bulunduğu sakıncalı ortamdan kurtarılması,serin havalarda banyo yapmasına izin verilmemesi,geceleri ıslak ve nemli tüylerle bırakılmaması alınacak ilk önlemlerdirKafesin güneş gören bir odada güneş ışınlarının direkt vurmadığı bir yere asılması,kafes tabanının sürekli olarak kuru kumlarla örtülü olması ve kafesin nemli bırakılmaması yerinde bir tedbirdirTedavi olarak kanaryanın ayakları saf alkolde eritilmiş kafuru ile ovulmalı ve her gün tazelenen içme suyuna çeyrek aspirin eritilerek verilmelidirBu arada,içine balık yağı bulunan kuvvet mamasından da yarar beklenebilir

SES KISIKLIĞI :

BELİRTİLERİ : Kanaryada ötüşün azalması,sesin kısılması veya tümüyle kaybolması ile tanınır


NEDENLERİ : Ses kısıklığının nedenleri çeşitli olmakla birlikte bunları bir kaç noktada toplamak mümkündür


1-) Soğuk algınlığı,nezle,bronşit gibi rahatsızlıkların ses tellerini etkilenmesi,
2-) Aşırı ötme,sürekli ötme sonucunda ses tellerinin arızalanması
3-) Aşırı korku,panik ve şok hallerinin sonucunda ses kaybı
4-) Ötücü kanaryaların yanlış beslenme sonucu seslerini yitirmeleri


TEDAVİSİ : Doğal olarak yukarda anılan değişik nedenlere bağlı olarak görülebilen her ses kısıklığı veya ses kaybı olayında ayrı bir tedavi önlemi uygulamak gerekirBunlar yine aynı sıra içinde tek tek ele alalım


1-) Soğuk algılığı,nezle,bronşit gibi rahatsızlıklarda ses tellerinin etkilenmesi sonucunda oluşan ses kayıplarında,anılan hastalıklarda alınan hastalıklarda alınan önlemler aynen uygulanırBunun yanı sıra gagasından günde bir iki damla çiğ taze yumurta sarısı damlatmakta yarar sağlayacaktır
2-) Aşırı ötme sonucu ortaya çıkan ses kayıplarında hasta kanarya diğerlerinden ayrılarak,sessiz kendisini ötmeye teşvik edecek herhangi bir uyarıcının bulunmadığı,geldiği yere eş ısıda,cereyansız,havadar,huzur duyacağı bir odaya alınırKesin istirahatı sağlanırSes güçlendirici ve vitamin değerli besinlerle kuvvet mamaları verilirSuyuna B ve C vitamini karıştırılır
3-) Eğer kanarya bir korku,bir panik veya bir şok sonucu sesini yitirmişse ikinci şokta görülen önlemler alınarak kanaryanın huzuru sağlanır,geçirdiği şoku atlatması beklenirBu arada sağlık yemlerinin bulunduğu karma yemlerden verilmesi sağlanır


Bazen yanlış bir beslenme sonucunda da kanarya ses kısıklığı geçirebilir Bu gibi durumlarda ses kısıklığına neden olan proteince yüksek besinler ve unlu yiyecekler kesilirDaha düşük değerde besinler,sağlık tohumları,ötücü kanaryalara verilen özel karma yemler kullanılırBaşlangıçta kısa bir süre perhiz yaptırmak da yarar sağlayacaktır Bütün bunlardan başka sık sık değindiğimiz kanaryaların hava akımlarına maruz kalması,soğuk suyla banyo yapması,soğuk su içmesi,rutubetli yerde bulunması, bulunduğu yerin havasının kirli,tozlu,dumanlı,sigara kokulu olması diğer olumsuz etkilerin yanı sıra ses kısıklığına neden olabilir

AŞIRI YAĞLANMA :

BELİRTİLERİ : Kanaryanın gözle görülür biçimde toplandığı hareketlerinin hantallaştığı ötme istek ve gücünün azaldığı,solunum güçlüğü çektiği görülür Avuca alınıp karın tüyleri üflendiğinde derinin yağlı buruşuk bir görünüm taşıdığı görülürAşırı şişmanlığın üremede de bazı eksikliklere ve döllenme güçlüklerine,iktidarsızlıklara neden olduğu unutulmamalıdır


NEDENLERİ : Kuşkusuz başlıca nedeni dengesiz ve aşırı besleme,proteince zengin ve unlu besinlerin gereğinden fazla verilmesidirBunun yanı sıra kanaryaya hareket etme olanağı tanımayan küçük kafesler de aşırı yağlanma yapabilir


TEDAVİSİ : İlk önlem olarak,kanarya daha geniş ve hareket etme olanağı bulabileceği büyük bir kafese alınırBesin değeri yüksek ve yağlandırıcı , şişmanlatıcı besinler kesilerek bol oranda meyve ve yeşillik verilirBundan sonraki devrelerde yem konusunda son derece dikkatli kavranmak,kuşun yakabileceği oranda ve dengeli bir beslenme sağlamak gerekecektir

SOĞUK ALGINLIĞI :

BELİRTİLERİ : Hafif soğuk algınlıklarında kanaryaların tüylerini kabarttığını bir köşeye çekilip tertop olmuş bir durumda,gözleri kapalı uyukladığını ötmediğini,yemediğini ve çevresiyle ilgilenmediğini görürüzAni ısı değişikliliği kanaryalarda soğuk algınlığı bir şok etkisi göstererek kanaryanın bayılıp tüneğinden düşmesine varan belirtiler ile ortaya çıkabilirKarın derisi doğal rengini yitirip kızarır ve morarırBu belirtiler soğuk algınlığını belirlemekle birlikte,eğer iyi tedavi edilmez ve tüm arazlar giderilmezse bronşit,astım, zatürree ve hatta verem gibi hastalıkların başlangıcı olma özelliğini de taşır


NEDENLERİ : Kanaryalar duyarlı yapıya sahip varlıklardırGerçi 16-17 santigratlık sabit bir ısı sağlandığında sağlıkla yaşabilirlerAncak 22-23 santigrat ısıdan bu derecelere ani düşüşlerde hastalanmalar olasılığı doğar Gece ve gündüz arasındaki büyük ısı farkları veya kafesin sıcak odadan soğuk bir odaya odaya taşınması gibi nedenlerin yanı sıra soğuk suyla banyolar yaptırılan banyolar soğuk algınlığına neden olabilmektedir


TEDAVİSİ : İlk önlem olarak kanarya normal ısıdaki bir odaya getirilir Kanaryanın ağzı,ucu inceltilmiş bir tüy sapı ile açılarak bir damla kadar bal konulurBu bir damlalık bal kanaryayı susatacak ve su içme isteği yaratacaktır Bu isteğini gidermek için içeceği suya bir damla kadar TERRAMYCİNE damlatıldığında ilk tedavi sağlanmış olurBu arada karma ve kuvvetli yem verilmemeli,kısa bir süre için haşlanmış patates kürü uygulanmalıdırDoğal olarak bu süre içinde TERRAMYCİNE verilmeye devam edilmeli ve kanarya mümkün olduğunca sabit bir sıcaklıkta tutulmalıdırBu amaçla ilk günler için kafesin içine hava girmesine engel olmayacak yün bir örtü kullanılması ve kafesin bu örtü ile sıkı sıkıya örtülmesi yerinde bir tedbir olacaktırKanaryanız biraz kendini toplayıp soğuk algınlığının kuvvetli etkilerini atmaya başladığında vitamin değeri yüksek besinlerle vücudun direnci artırılmalı ve bünyesi,besin değeri yüksek yemlerle takviye edilmelidir

TÜY DEĞİŞİMİ (Karın Ağrısı

Öncelikle belirtmeliyiz ki "tüy değişimi" bir hastalık değildir; her yıl bütün kuşların geçirdiği normal bir fizyolojik yenilenmedir Ancak, iyi bir bakım ve beslenme olanağına sahip olmayan kanaryalar bu devrede zarar görmeye mahkûmdurlar Temmuz ayı ile eylül ayı arasında geçirilen bu olay, kanarya iyi bir bakım altında ise hiçbir iz bırakmadan kolaylıkla atlatılır
O yılın yavruları olan genç kanaryalar bu devreyi pek hafif geçirirler Fazla tüy değiştirmezler Bu nedenle de bünyeleri sarsılmaz Daha iler ki yaşlarda bulunan kanaryalar, önce kuyruk ve kanat, sonra vücut ve en son olarak kafa tüylerini değiştirerek yeni ve parlak tüylere sahip olurlar Bütün bu oluşumun süresi normal olarak iki ay kadardır Bu devre içinde kanarya son derece halsizleşir Hareketliliği azalır, ötmez olurTüy dökümü süresince kanaryalar çok iyi bakılmalı, soğuktan, hava akımlarından, ani ısı düşmelerinden titizlikle korunmalı, beslenmelerine büyük özen gösterilmelidir Özellikle serin sonbahar gecelerinden korumak amacıyla geceleri kafes üstünün hava geçiren yün örtülerle sıkıca örtülmesinde yarar vardır Tüy dökümü süresince, yeşillik ve meyveler azaltılır Kenevir, turp ve hardal tohumu yemlerden çıkartılır Kuvvet mamaları, kuşyemi, dan, marul tohumu ve keten tohumu verilir Sularına, hastalıklardan korumak üzere Terramycine ve vitamin damlatılmasında yarar vardır "CeDe Multivitamin", kuşların tüy atımını kolaylaştıran, bu süreyi kısaltan hazır bir vitamin olarak yarar sağlar
Kanaryayı tüy değişiminden çabuk çıkartmak için, bazı yetiştiricilerin karşı çıktığı, bazılarının çok tuttuğu bir yöntem vardır Bizde Barbar Metodu adıyla anılan bu yöntem, tüy dökümü süresince kanaryayı, üzeri kalın bir örtüyle kapanmış bir kafesin içinde tutmaktan ibarettir Kafesin altı temizlenmez ve beslenme çok az bir ışığın bulunduğu kafesin içinde, örtü altında sürdürülür Bu örtü, kafesin içindeki ısıyı sabit ve kafesin içini karanlık tutar Bu iki etkenin tesiri altında kanarya, tüy değişimini beş hafta içinde tamamlar

ARA TÜY DÖKÜMÜ:

Belirtileri: Kuşun vücudundaki tüyler (özellikle kafası ve boynundaki tüyler) dökülür Eğer parazitten dolayı dökülme varsa sürekli bir kaşıntı da gözlenir Kuşun halsiz, isteksiz olması ötüşünü kesmesi ve kafes içerisinde durgun olduğu gözlenir Ancak dişi kuşun yumurta üzerinde yattığı dönemlerde göğüs altında görülen dökülmeler normaldir

Sebepleri: Kanaryalarda tüy dökümü pek çok nedenden olabilirNormalde tüy dökme mevsimleri Ağustos, Eylül aylarıdır Bu aylar dışındaki dökümlere "ara tüy dökümü " adı verilir Kanaryanın ara tüye girmesi bir kaç sebepten olabilir
1- Eğer kanaryanın bulunduğu yer hava almıyorsa yani kuşun sürekli kapalı bir ortamda kalmasından dolayı olabilir
2- Kuşa verilen yem ve yiyeceklerin çok kuvvetli olması sonucu hayvanın bünyesinin aşırı yüklenmesi olabilir
3- Sürekli değil ama aşırı dökülme varsa hastalık kapmış olması yada kaşıntısı varsa parazit gibi bir nedenden dol ayıda tüy dökebilir
4- Mevsimsiz tüy dökümleri yem ve mama değişikliğinden olabileceği gibi yer değişikliğinden de olabilir
5- Kanarya kızgınlık dönemine geldiğinde de tüy dökebilir, özellikle 2 yıl gibi uzunca bir süre eşe atılmamışsa kuş sıkıntısından tüy dökebilir
Tedavi :Yukarıdaki sebeplerden kuşunuza uygun olandan sonuca ulaşabilirsiniz
Kuşun tüyden çıkmasına yardımcı olmak için,
1- Yemliklerden birisine kenevir tohumu, diğerine de normal kanarya yemi koyularak bol bol marul türü yeşillik verilmeli
2- Banyosunu eksik etmemeli, banyo suyunu her sabah değiştirmeliyiz
3- Vitamin takviyesine ihtiyaç duyulabileceğinden CeDe Multivitamin adlı vitamin ilacından 15 günde suluğuna 4 damla verilmeli ve suluk iki günde bir değiştirilmelidir
4- Eğer yem veya mama değiştirildi ise eski kullanılan yeme veya mamaya dönülmelidir Kuşun zayıf düştüğü bu dönemlerde bol bol yeşillik ve meyve ile birlikte karışık yem verilmesi iyi olur
5- Parazit durumunda ise parazit dökücü toz ilaçlardan kullanılmalıdır Haftada en az bir kere de banyo yapması sağlanmalıdır
6- Kuş havadar bir yere konulmalı ancak rüzgar alan esintili bir yere konulmaması da kuşun sağlığı açısından önemlidir
7- Eğer uzun süredir yalnız ise eşleştirmenizde kuşunuzun doğal sağlığı yönünden faydalı olur

KAŞINTI VE BİTLER:

Belirtileri: Kuşun sürekli kaşınması, gagası ile tüylerini sıkıştırmaya çalışarak didiklemesi, tüylerini kabarık tutarak sürekli silkinmesi ve gövdesini bir yerlere sürtmeye çalışması

Sebepleri: Kuşun gövdesinde, tüylerinin arasında gözle görülebilen koyu renkli çok küçük canlılar var ise bunlar kaşıntıya neden olan asalak hayvanlar yani bitlerdir Kanaryaların en büyük zararlılarındandır Kuşu elimize aldığımızda kanat altı ve ense tüylerini hafifçe üflersek bitleri rahatça görebiliriz Bu bitler kuşun geldiği yerden, başka bir hayvandan yada yeni alınmış bir kafes aksesuarından gelebilir Eğer yavru ve yuva varsa bu kısımlarda kontrol edilmelidirAşırı oranda üredikleri zamanlarda öldürücüdürler Bitleri gündüz faaliyette görme olanağı yoktur Bunlar geceleri ortaya çıkarlar Eğer kanarya besleyen kişi biraz ihmalkâr yaradılışlı ve dikkatsizse, hızlı bir üreme sonucunda kanaryası bir felâketle karşı karşıya kalacaktır Çünkü bitler çok küçük olmaları nedeniyle pek kolay görülmezler, buna karşın büyük birer kan emicidirler Özellikle ilkbahar ve yaz aylarında üreme sonucu çok çabuk çoğaldıklarından dikkatli olunmalıdır
Kafeste bit olup olmadığını anlamak için kafes geceleri dinlenir Kanaryalar huzursuz ve kıpırtılı iseler bir bit hücumu karşısındalar demektir Tehlikelidirler, özellikle yazın ortaya çıkan bu hayvanlar, akşamları kuşa rahat vermezler Kuşun kanını emerek onun zayıf düşmesine ve hastalanmasına neden olurlar Tünek başlıklarındaki delikler bitlerin saklanacakları yerlerin başında geldiklerinden, buraların incelenmesiyle de varlıkları anlaşılabilir Bitkilerdeki bitler farklı olup, kuşlar için zararlı değildir Bitin varlığını anlamak için kafesin köşelerine, saklı bulunan alt kısımlara, dar bölgelere ve tünek kamışlarının uç kısımlarına bakılmalıdır Bitin kendisini görebileceğimiz gibi bıraktığı beyaz dışkılarını da noktalar halinde görebiliriz Ayrıca yuva var ise elimizi yuvaya soktuğumuzda kıpırtılarını ve kaynaşmalarını hissedebiliriz Daha da bilemiyorsak kafesin bir köşesine küçük bir pamuk parçası yada beyaz mendil koyarsak bir kaç gün sonra burada yuvalandıklarını görebiliriz

Tedavi : Bu bitlerden kurtulmak için eczane veya petshop lardan temin edilecek bit spreyi kullanılmalıdır Bu tedaviye 2 - 3 gün ara ile bir kaç kez tekrarlanmalıdır Bit spreyi kuşun tüm vücuduna, özellikle kanat altına ve boyun bölgesine sıkılmalıdır Kuşun yüz, gaga ve göz kısmına sıkılmamasına dikkat edilmelidir Pire tozu da bu derdinizi çözümleyecektir Ayrıca "Jakotin" adlı ilaç ve opigal 5 tozu,rin tozu, Ektogal, lizol, karbonil, kreolin, madeni esanslar, kafur türü maddelerde kullanılabilir Bu tozlar tünek başlıklarındaki deliklere, kafesin kenar kıyı köşelerine serpilerek, kanaryaların kanat altlarına dökülerek çok olumlu sonuçlar alınabilir Bitlerin kökü kazınabilir Özellikle kuluçka devrelerinde yuvalıkların büyük bit yuvaları olacağını; bunların yavruların kanlarını emerek ölümlerine sebep olacağını hatırlatırız Yuvaların ilaçlanmasında yavruların tozdan zarar görmemesi için dikkatli davranılmasını tavsiye ederiz Daha iyisi, bit bulundurabileceği düşünülen eski yuvalığın alınarak yerine yenisinin konulmasıdır Kafesin içinin temizlenmesi ve dezenfekte edilmesi de önemlidirÖzellikle kafesin köşelerine, saklı bulunan alt kısımlara, dar bölgelere ve tünek kamışlarının uç kısımlarına yuvalanırlar Bu nedenle, ya kafes ve aksesuarları sıcak su ile iyice yıkanmalı yada bahsedilen spreyden kafesin özellikle bu kısımlarına sıkılmalıdır

KUVVETLİ BAKIM HASTALIĞI:

Belirtileri: Bu hastalığın belirtisi ayaklarda , tırnaklara yakın kısımların şişmesi ve ayak derilerinde mantar türü görünümler yada döküntülerdir Bu şişlikler yada belirtiler kuşun vücudunun diğer kısımlarında da gözlenebilir

Sebepleri: Kuşları seven her insan kuşunun bakımını elbette elinden geldiğince iyi yapmak ister Ancak her türlü yiyecekleri temin etmek ve onu vitaminlerle kuvvetlendirmek her zaman kuşunuzun sağlıklı olması anl gelmez Eğer birde normal yiyeceklerin yanında uzun süreli bal gibi kuvvetli besinler verir üstüne üstelik birde yine uzun süreli vitamin takviyesi yaparsak kuşumuz sağlıklı olmaz, aksine bu tür kuvvetli gıdalar sonucu ölüme kadar uzanan bir hastalığa yakalanır Bu hastalığın adı halk dilinde zengin hastalığı dır

Tedavi : Tedavisi için ise öncelikle verilen kuvvetli besinler bir süre kesilmeli ve normal yemlerinin yanı sıra bol bol yeşillik verilmelidir Ayakların tedavisi için bir hafta boyunca iyileşme gözlenene kadar ayaklar alkole temizlenerek herhangi bir iyileştirici pomat (Terramcyn, Bactom, Lamisil, Exoderil vs ) sürülür

GÜNEŞ ÇARPMASI:

Belirtileri: Güneş altında duran kafeslerde bir de bakarsınız ki kanaryanız kafesin dibinde boylu boyunca yatıyor, hiçbir kıpırdama yok Bu bir güneş şokudur Hiçbir yerinin tutmadığı, felç halinin görüldüğü olaylar da vardır Eğer önlem alınmaz ve uzun süre bu durumda bırakılırsa kanarya ölebilir de
Nedenleri: Kanaryaların direkt güneş ışığı alan yerlerde ve 24 santigrattan yukarı ısılarda bırakılmamaları gerektiğine değinilmişti Fazla sıcaklık ve dik gelen güneş ışınları kanaryayı fazlasıyla rahatsız eder; aşırı hallerde hastalanmasına neden olur
Tedavisi: İlk iş olarak kanarya direkt güneş ışığı almayan ve ışın sıcak olmayan bir yere alınmalı Başı, ayakları ispirtoyla ıslatılmalı ve masaj yapılmalıdır Böylece serinlemesi ve kan dolaşımının normale dönmesi sağlanmış olur Ağzının açılarak iki damla gliserin damlatılmasında da yarar vardır

URLARIN TEDAVİSİ:

Belirtileri: Kuşun çeşitli yerlerinde ( çoğunlukla kanat altı ve sırtta) küçük bir nohut tanesi kadar urların hayvanı rahatsız edecek şekilde büyümesi
Sebepleri: Tam olarak bilinmemekle beraber çoğunlukla kanaryalarda irsi ve cinse bağlı olan bu hastalıkta yiyeceklerin de etkili olduğu sanılmaktadır
Tedavi : Norwich ve Crest cinsi kanaryalarda sık görülen bu urların üzerine kulak çubuğu veya ucuna pamuk dolanmış kibrit çöpü ile sirke ruhu sürülmelidir 1 hafta sonra urun üzeri kızardıktan sonra alınabilir veya kendiliğinden düşecektir

SİYAH LEKE HASTALIĞI (İTALYA)

Yetiştiriciler özellikle yavruların ilk döneminde birçok sorunla karşılaşırlarMuhakkak ki bazı yetiştiriciler için kuluçka döneminin verimsiz geçmesi ve yavru ölümleri problem teşkil ederVe moral bozukluğuna neden olur
Bazen yavruların taşlıkları dolu olduğu halde ertesi gün ölü olarak karşımıza çıktığı görülürBunun nedeni siyah nokta dediğimiz hastalıktırÇoğu zaman karaciğerdeki ve sindirim sistemindeki problemlere bağlı olurVogel Freund dergisinde bu hastalık Paul pütz tarafından ''Siyah noktalar'' olarak adlandırılır
Bu siyah noktalardan ne anlamamız gerekir ? Siyah nokta yavru kuşların karnının sağ alt kısmında,karaciğerin üzerinde sağda safra kesesi bölgesine yerleşirFarklı bir et renginde karın bölgesinde belirirBu noktanın büyüklüğü farklı farklı olabilirYavru hayvanlarda dış düzeyde ortaya çıkan bu siyah nokta sonradan sarı renge dönerSarıya dönmesi bir organ bozulması meydana geldiğinin işaretidirMaalesef bu hastalığa yakalanan yavru kuşların büyük bir bölümünün ölüme aday olduğu belirlenmiştirNadiren bazı kuşlarda siyah noktanın kaybolduğu ve 7 gün içinde eski normal haline döndüğü görülmüştürFakat hastalığa yakalanan kuşların daha az geliştiği tesbitedilmiştirBazen yumurta içinde de siyah nokta hastalığı sebebi ile ölümler olmaktadırBu hastalık solunum zorluğuna neden olur ve soluk alma zorlaştıktan sonra birkaç saat içinde yavru ölürSiyah nokta kanaryaların yanı sıra Carduelis ve güvercinlerde de görülür
Siyah noktanın safra kesesi olduğuna dair görüşler vardırTanımlanırken sadece karaciğerde olarak değil,karaciğerin sağ tarafında ve pul pul olarak anlatılır
Yaklaşık beş yıl önce İtalya'ya yaptığım bir ziyarette tanıdığım yetiştirici ProfGBertolini'den bu hastalığa karşı mücadele için yetiştirmeye başlamadan önce eski hayvanları bir İNHALASYON (Buğu,gaz veya ufak damlacıklar halindeki sıvıların solunması) metodu ile tedavi ettiğini öğrendim
Uitrecht'teki küçük ev hayvanları ile ilgilenen bir fakülte yaptığı araştırmalarda,buna kolibakterilerin neden olduğunu açıklamıştırİtalyan araştırmacılar bunun mycoplazma olduğunu ve muhtemelen safranın karaciğere tesir ettiğini iddia etmişlerdirYumurta içinde meydana gelen bu plazma sonra yavrunun iç organlarına girer ve bozarYavrunun yumurta içinde veya yumurtadan çıktıktan birkaç gün sonra ölümüne neden olurBazı kuşlar yumurtadan çıktığı zaman nefes zorluğu çeker ve ölürBunların akciğerleri hastalığa yakalanmıştır
Oluşum yumurta içinde meydana geldiği için teşhis koymak çok zor olmaktadırİtalyan'lar TYLOSİN adlı antibiyotik maddesi ile tedavi uygulamasında olumlu sonuçlar almıştırBirkaç yıl öncesine kadar Chemi-Vit firması Tylosin kombinasyonlu tetractlin adlı bir ilaç üretmiştirŞu anda çeşitli ilaçlar bulunmaktadırÖRNEĞİN : Tilosina20Tylan gibi
İnhalasyon tedavi uygulanmasında da yine Tylosin kullanılmaktadırHer ne kadar bu ilaçlar tedavi amaçıyla kullanılsa da tam olarak teşhis konulamadığı için etkili sonuç imkanı sınırlıdırKuluçka için yumurta toplamaya başlamadan önce tedavi uygulamasına başlanırBu kür beş gün devam ettirilirBir l litre içme suyuna 1 gr Tilosima20 ilave edilirPrepatarın düzgün kullanımı önemlidirBir yandan virüslerin yumurtaların olduğu yerlere girmeleri önlenmeli,diğer yandan virüsler toplu halde bir yerde tutulmalıdırVirüslerin tam olarak elemine edilmesi çok zor ihtimaldir
Mycoplazma nedirMycoplazma ile mykoz aynı şey değildirMaykozda mantara bağlı hastalık söz konusudurMykotoksinler zehirleyici etki yaparlarMykoplazmozun ne tür bir etki yaptığı kuş yetiştirme kitaplarında yer almamıştırUitrecht'teki fakültenin çalışmaları yeterli gelmemektedirÇünkü mykoplazmozlar bakteriyel enfeksiyonlarla birlikte ortaya çıkmaktadır ve kolibakteriler buna bağlı olarak artmaktadırMykoplazmalar hücre çeperi olmayan bakterilerdir ve çok çeşitli yapıda türü vardırKuş türüne ve organa göre farklı artış gösterirler ve koloniler halinde yaşarlarÜst solunum yoluna yerleşirlerMykoplazmanın yayılması kolaydırÇok basit temaslar ile içeriye girerlerHastalık oluşmasına neden olan unsurlar yetersiz bağışıklık,stresli ortam,hijyenik yetersizlik,sert iklim değişikliği,negatif etki yapan çevresel faktörler ( Çok düşük veya çok yüksek nemli ortam) aşırı toz,çok kalabalık kümes ve başka virüslerin çok yoğun olmasıYumurta içindeki ölümlerin ve yavru halindeyken ölümün nedeni elbette ki bağışıklık sisteminin zayıf olmasıdırYapılan mücadele sonuçu başarılı olunamamasının nedeni Tylosin ile yapılan tedavinin yavruları kurtarmak için yetersiz olmasıdırProbiotika-ProNutrial bağışıklığı geliştirme için önemli çok faydalı bir çalışma sayılırMykoplazmalar dış etkenlere karşı,örneğin sıcaklık,nem veya dezenfeksiyon maddelerine karşı çok duyarlı reaksiyon gösterirler
Son olarak şunu söylemek isterim ki bu dur
KUŞ DÜNYASI DERGİSİ Nisan 2002 Sayı umla karşı karşıya iseniz,mutlaka bir veteriner ile irtibat kurun ve onun tavsiyelerine uyunuzKullanılan ilaçların uzman birinin elinden olması daha etkili olacaktır
TEXT VON GUNTER LEUGERS SAERBECK2

Bu Makale Sn Ertuğrul GÖRÜŞÜK tarafından sitemize gönderilmiştir

SİYAH LEKE HASTALIĞI (ALMANYA)

Ülkemizde bu tür hastalıklarla ilgili araştırmalar mevcud olmadığından kim bilir hangi kümeslerde nedenini bilemediğimiz bu çeşit hastalıklardan ne kadar kuş ölmüştür
Alman kuş bilimci Gunter Leugers şöyle anlatıyorBu hastalığı ilk defa bundan 5-6 yıl önce bir Hollanda dergisinde okuyarak tanıdımİşler yolunda gitmediği zaman aktif kanarya yetiştiricilerinin ne yaptığı sorusu ile karşılaştımElbette ki kümeslerini kontrol ederlerBende öyle yaptımKümesime bir kaç tane siyah lekeli yavru kuş koydumİyi bir gözetimden sonra bu yavrulardan bir çoğundan bu lekelerin gitmesini tesbit etmeliydimFakat bu konuda çok başarılı bir sezon geçiremedimSonra ki sezon daha başarılıydım ve kuşların hiç birinde siyah leke kalmadıBenden sonra çok kötü sonuç alan yetiştiriciler duyulduSonraki sezon kümese 50 tane dişi kuş ve 200 tane verimli yumurta koydumYumurtadan çıkan bütün yavrularda bildiğimiz siyah leke vardıBunlardan birkaç tanesi iyi yemleniyorduBu kuşların tamamen sıkı vücudları vardıBilye yutmuş gibi görünüyorlardıBu yavru kuşlara ait dışkı artığına raslamadımBu kuşlardan bazıları öldülerBunların nasıl olduğunu ve nasıl tedavi edileceği bilinmezse ne yapılabilir ki ?Kestiğim ölü yavrularda ,yediklerini hazmedemediklerini gördümBaşından sonuna kadar hazmedemedikleri yem ile dolu olduklarını tespit ettimAnlaşılan siyah lekenin embriyonun içinde olduğunu tespit etmem gerekiyorduKuluçkadan 10 gün sonra yumurtayı açıp baktığımda bunu tespit ettimBu nedenlede yavruların siyah lekeyi ebeveynlerinden almış oldukları sonucuna vardımFPMCE mesleki grup başkanı olarak bu konuyu tartışmak üzere gündeme getirdimBenden başka hiç kimsenin kanaryasında siyah leke olmadığı ortaya çıktıBundan dolayı konuyu sessizce değerlendirdimDaha sonra bir kaç yetiştirici aynı problemin kendi kümeslerinde de olduğunu bildirdiSonraki yıl tavsiye edilen her şeyi uyguladımNürnberg'de bir yem firması ile görüştümUzmanlar semptomu tanıdıklarını fakat nedenini ve tedavi yolunu bilmediklerini söyledilerEn iyisi bütün kuşları salıvermek ve yetiştirmeye yeniden başlamaktıBütün bu olumsuzluğa rağmen sonraki yıl çalışmalarıma devam ettimBirçok sözde uzman tavsiyede bulunduBunların hiçbiri fayda vermediBunlar yem değişimi,içme suyu değişimi,ilk günlerde yeşil yiyecekler,baytiril tedavisi,ESB3 trichomonaden tedavisi,volamin,yüksek dozda C vitamini ile yemleme,suya yiyecek karıştırma,kamelya çayı,şebeke suyu yerine kaynak suyu,maybakter tedavisi,taneli yiyeceklerin değiştirilmesi ve bunlar gibi daha birçok denemenin hiçbiri fayda vermediSiyah leke nerde ne zaman isterse ortaya çıkıyorduBir çiftin ilk kuluçkasında bütün yumurtalarda vardı,ikinci kuluçkada 2 sinde,üçüncü kuluçkada yine hepsinde vardıHaziran ayında bir dostumdan satın aldığım,hiçbirinde siyah leke olmadığından emin olduğum ve benim kümesimle hiçbir irtibatı olmayan kuşlarda,benim kümesimde tekrar leke oluştuİlginç olan kuşlarda herhangi bir hastalığın olmaması,yalnızca hazımsızlık meydana gelmesidirBu teori beni saka kuşu ile kanarya çifleştirilmesi durumunda büyük bir siyah leke oluşmasına kadar getirdiFakat bunun neden olmedığını anladımGeçen yıl kuşların hepsini salmaya ve yeniden başlamaya karar verdimFakat meslek grup başkanı olarak bu araştırmayı devam ettirmek zorunda olduğuma karar verdimDeneme amacıyla 7 tane dişi 2 tene erkek kuş satın aldımÖnce bu kuşlara vitamin katkılı hiç bir yiyecek vermedimSadece kanarya tohumu verdim ve bu zamana kadar başka taneli tohum vermedim2001 Yılı sezonuna başladıkBütün dişi kuşlar kuluçkaya yattı ve hepsi verimli olduFakat siyah lekeler yine vardıBaşka yetiştiricilerden yine şikayet geliyorduİnnernetten gelen bir e-mailde bu hastalığın İtalya'da tanındığını ve tedavisinin billindiğini öğrendim
Bu lekeye neden olan mykoplazma olduğu ve tedavisinin tylosin adlı bir maddeyle yapıldığını anlatmıştıBu madde kuşun olgunluk döneminden önce verilmelidirBöylece hastalık yavrulara gecmemiş olurBu tedavi bilgisi benim gözüme ışık olduHemen uygulamaya koyuldum 1 gr maddeyi 1 litre suya karıştırarak 5 gün boyunca kuşlara verdimBirkaç gün sonra bütün kuşlar yumurtladıİki kuş öldü,kalan kuşların yumurtaları verimli olduÇıkan yavruların hiçbirinde siyah leke ve karınlarında sertlik yoktuKafeste birden ölü bir yavru fark ettimİncelediğimde bunun siyah lekesi olmayan kuş olduğunu anladımLeke yoktu fakat ölüm nedeni aynı idiSulara iki gün boyunca düşük dozda tylosin ilave ettim,2 gün sonra kuşların karnı normale döndü ve hazmı düzeldiBu deneme kanaryalarımdan bu sene 7 tane yavrum varSiyah lekeye karşı böyle bir maddenin olmasına çok sevindim ve bu madde ile başka araştırmalar yapmayıda düşünüyorum
Bu siyah lekeler başka şeylerede neden olur düşüncem gerçek olduÇünkü bu leke bir hastalığın belirtisi olmalıydıKaraciğer ve safra kesesinde görüldüKoyu bir renkten siyaha doğru dönüyorduBu belirti bize apaçık hastalık olduğunu gösteriyorduMykoplazmalar bütün kuşlara yayılabilir ve hatta insanlara bile bulaşabilirKuşlarda mide ve barsaklara geçiyor ve muhtemelen vücudu sertleştiriyorduAçıklayıcı bilgi:
İnternette dkb-online-FachgruppeFB adresinde bulubilirsinizAyrıca Bad Salzuflen'den Veteriner Hekim DrJablonski bilgi ve uygulama alanında çok yardımcı oldu
TEXT VON GUNTER LEUGERSSAERBECK---KUŞ DÜNYASI -NİSAN-2002-SAYI-2
_________________
ERTUĞRUL GÖRÜŞÜK

KUŞ GRİBİ :

1 Kuş gribi nedir?

Kuş gribi (avian influenza) influenza virüsünün A tipinin neden olduğu ve kuşlarda görülen bir enfeksiyon hastalığıdır Kuşların çoğu enfeksiyona duyarlıdır ama birkaç tür daha dirençlidir Enfeksiyon kuşlar arasında oldukça hızlı yayılır ve öldürücü seyreder

2 Etken virusun özellikleri nelerdir?

Etken olan influenza virüsünün 15 alt tipi bulunmaktadır Influenza virüsleri hemaglutinin ve nörominidaz (N) antijenlerine göre sınıflandırılır Bunlar içinde H5N1’in özel bir önemi vardır Balıkesir’de görülen salgında H5N1’in etken olduğu

Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü tarafından 13 Ekim 2005’ de açıklandı

3 H5N1 neden önemlidir?

H5N1 tipi enfeksiyon insanlarda hastalık ilk kez 1997 yılında bildirilmiştir H5N1 diğer influenza türlerine göre daha ciddi ve öldürücü seyretmektedir Ayrıca, H5N1 hızlıca mutasyon yapabildiği için daha hızlı yayılabilecek yeni virüslerin oluşmasına kaynak oluşturabilecektir

4 Virüs ne kadar dayanıklıdır ve nasıl etkisizleştirilir?

Virüs, enfekte olmuş alanlarda düşük sıcaklıkta en az 3 ay canlı olarak kalabilir Enfekte olan kuşlar virüsleri en az 10 gün boyunca ağız ve dışkı yoluyla atarlar Virus, 60 derecede 30 dakika ısınma yoluyla ve ayrıca yaygın kullanılan dezenfektanlarla etkisizleşebilmektedir

5 Salgın nasıl oluşur ve insanlara nasıl geçer?

Doğrudan ya da dolaylı yollarla vahşi göçmen kuşların evcil kuşlara enfeksiyonu bulaştırması en önemli salgın nedenidir Ayrıca, canlı kuş pazarları salgının yayılmasında önemlidir Özellikle ölü veya canlı hastalıklı kuşlar ve kuşların atıklarına maruz kalan kişilere solunum ve temas yoluyla bulaşır

6 Ülke içinde ve ülkeler arasında nasıl yayılır?

Hastalık bir ülke içinde çiftlikler arasında hızlıca yayılım gösterebilir Enfekte olmuş araçlar, elbiseler, ayakkabılar aracılığı ile bir yerden diğerine taşınırlar Bir ülkeden diğerine ise uluslararası canlı kümes hayvanları ticareti ve göçmen kuşlar aracılığı ile taşınabilir

7 Bugüne kadar olan salgınların özellikleri nelerdir?

2003 ve 2004 yıllarında Asya ülkelerinde (Vietnam, Kamboçya, Endonezya, Malezya, Thailand) toplam yaklaşık 120 kişi hastalanmış ve bu kişilerin 60’ı (%50) ölmüştür

8 Kuluçka süresi kaç gündür?

Ortalama 2-5 gün olup, 17 gün sonra hastalık geliştiği bildirilmiştir

9 Hastalığın klinik özellikleri nelerdir?

Gripte görülen klasik bulgular bu grupta da geçerlidir Ateş, baş ağrısı, yaygın vücut ağrıları, boğaz ağrısı, öksürük en sık görülen belirtilerdir Ayrıca, bu hastalarda diğer grip türlerine göre daha fazla ishal bildirilmiştir

10 İnsandan insana geçiş var mıdır?

Literatürde az sayıda sağlık çalışanları, kümes hayvancılığında çalışan işçiler ve aile üyeleri arasında şüpheli geçiş olguları bildirilmiş olsa da Dünya Sağlık Örgütü, insandan insana geçiş olmadığının altını çizmektedir

11 Kimler risk altındadır?

Ölü ya da canlı hasta hayvanlarla veya hayvan atıklarıyla doğrudan teması olan kişiler en büyük risk altındadırlar Ayrıca hasta insanlarla teması olan sağlık çalışanları da koruyucu önlemleri (eldiven, maske, önlük) almalıdırlar

12 Yiyecek yoluyla geçer mi?

Hastalıklı hayvanların ürünlerini yemek yoluyla enfeksiyon alan bildirilmiş hasta yoktur Ancak kümes hayvanlarının etlerinin iyi pişirilmeden yenmemesi önerilmektedir

13 Korunma önlemleri nelerdir?

Hastalık şüphesi olan hayvanlarla teması olanlar mutlaka eldiven ve maske kullanmalıdırlar Kümes hayvanları ürünleri pişirilerek yenmelidir Eller sıkça yıkanmalıdır

14 Tedavisi var mıdır?

Ülkemizde tedavi için lisans almış 2 ilaç bulunmaktadır; oseltamivir ve zanimivir Bu ilaçların belirtiler başladıktan sonra ilk 48 saat içinde başlanması gerekmektedir

15 Aşısı var mıdır?

Halen varolan grip aşıları H5N1 virüsüne karşı koruyucu değildir Ancak insanların diğer grip hastalıkları için aşılanmaları önerilmektedir

16 Salgının önlenmesi için yönetsel düzeyde neler yapılmalıdır?

a Hızlıca hasta kuşların izolasyonu ve hasta kuşların itlafı sağlanmalıdır Hastalık hayvanlar arasında çok hızlı yayılabilmektedir

c Göçmen kuşların gidebileceği yerler potansiyel salgın noktası olarak yakından izlenmelidir

d Tüm bu çalışmaları yürütecek ilgili tüm sektörleri barındıran bir örgütlenmeye gidilmelidir

17 İnsanlar etkilenmemek için neler yapmalıdırlar?

a Ölü ya da canlı kanatlı hayvanlarla teması olanlar gerekli temas önlemlerini (eldiven ve maske) almalıdırlar

b Canlı tavuk veya hindi alınmamalı, denetimden geçmiş ürünler tüketilmelidir

c Kanatlı hayvanlar uygun koşullarda iyice (60-70 derece) pişirilmelidir, az pişmiş olarak tüketilmemelidir Çıplak elle dokunulduğunda eller mutlaka sabunla yıkanmalıdır

d Yumurtaların kabukları en fekte olabileceği için bol su ile yıkanmalıdır

e Hastalık şüphesi olanlar hızlıca sağlık merkezine başvurmalıdır

f Hasta olan veya hasta olduğundan şüphelenilen kişilerle temas eden aile yakınları ve sağlık çalışanları koruyucu maske ve önlük kullanmalıdırlar


This image has been resized Click this bar to view the full image The original image is sized 600x424


Su kuşları ve Kuş Gribi Doğa Derneği Görüşü
Kuş gribinin sukuşları aracılığı ile yayıldığı bilinmektedir Yaygın kanının tersine:

1 Sukuşları içinde bulunduğumuz kış aylarında yoğun hareket halindedir
2 Bu hareketler iklim koşullarına göre şekillenmektedir ve kuşlar soğuk bölgelerden sıcak bölgelere doğru hareket etmektedir
3 Bu hareket tek bir çizgi şeklinde olmamaktadır Tek çizgi halinde İstanbul, Artvin ve Hatay illeri üzerinden geçen türler leylekler ve yırtıcı kuşlardır ve bu düzenli göç hareketi yalnızca sonbahar ve ilkbahar aylarında olmaktadır Sukuşları için bu rota geçerli değildir

Doğa Derneği, sukuşlarını kış aylarında saymaktadır Bu sayımlar tüm dünyada ve Türkiye’de 15 Ocak – 15 Şubat tarihleri arasında yapılmaktadır ve en son sayım 2005 yılında yapılmıştır 1999, 2002 ve 2005’te 120 alanda yapılan sayım sonuçları ekteki haritada özetlenmiştir 2005’te toplam 1 milyon 285 bin 273 sukuşu sayılmıştır Kuş gribinin yayılmasını engellemek amacıyla sadece Doğu Anadolu’da değil, tüm sulakalanlarda aşağıdaki önlemler alınmalıdır:

1 Tüm sulakalanlarda ölü yabani kuşların araştırması acilen yapılmalıdır
2 Tüm sulakalanlar risk bölgesidir Bu nedenle, büyük göllerin civarı başta olmak üzere bu alanlarda kanatlı hayvanların kümeslerin dışına çıkarılması yasaklanmalı ve evcil hayvanlarla yabani kuşların teması en aza düşürülmelidir
3 Civarında yoğun kümes hayvancılığı yapılan sulakalanlarda, hastalığın teşhisi ve acil durum için çok daha ayrıntılı çalışmalar derhal başlatılmalıdır
4 Ülke sathında av yasaklanmalıdır

Sukuşları, kuş gribinin taşınma yollarından biri olmakla birlikte FAO (Dünya Gıda ve Tarım Örgütü) kaynaklı raporlara göre hastalığın esas yayılma kaynağı kümes hayvancılığıdır Yine FAO’ya göre, bu güne kadar hastalığın rastlandığı Hong Kong, Pakistan, Yeni Zelanda gibi ülkelerde göçmen kuşlar üzerinde yapılan klinik testler sonucunda kuş gribi virusüne rastlanmamıştır Bu kapsamda, hastalığın yayılmasında üç ana mekanizma etkilidir:

1 Canlı kümes hayvanı ticareti
2 Kümes hayvancılığı yapılan yerlerdeki zayıf biyogüvenlik önlemleri
3 Hastalığın bulaştığı materyallerin taşınması – örneğin, çamur, toprak, taşıtlar, ayakkabılar ve doğal su yolları

Türkiye’de bu güne kadar ortaya çıkan kuş gribi vakalarına paralel gelişen büyük sayılarda yabani kuş ölümlerine rastlanmamıştır Oysa, Dünya Kuşları Koruma Kurumu (BirdLife International) kaynaklarına göre Temmuz 2005’te tavuk çiftliği kaynaklı kuş gribi görülen bir bölgede 6 bin ölü Hint kazında (Anser indicus) ve çok sayıda karabatak, martı ve ördeğe rastlanmıştır Öte yandan, son kuş gribi vakalarının gözüktüğü Yozgat ve Erzurum gibi illerde kışın sukuşlarının yüksek sayılarda bulunduğu sulakalanlar bilinmemektedir

Bu nedenlerle, Türkiye’de evcil kümes hayvanı ticareti ve biyogüvenlik konularında etkili önlemler alınmalıdır



DEZENFEKTE İÇİN KULLANILAN DEZENFEKTAN BİTTİĞİNDE AYNI ÜRÜNDEN SATIN ALMAMAK VE TAMAMEN FARKLI KİMYASALLARDAN OLUŞAN BAŞKA BİR ÜRÜN ALMAK GEREKİR

( Mikroplar aynı ürüne karşı zamanla bağışıklık oluşturduklarından )

KLOR EN UCUZ DEZENFEKTANDIR ANCAK DEVAMLI KULLANILMAMASI ÖNERİLİR





KANARYALARDA KULLANILAN ANTİBİYOTİKLER:

ETKEN MADDE İçme Suyu ( mg/Lt) Yem/Mama (mg / Kg)

Amoksilin 200-400 300-500

Ampisilin 1000-2000 2000-3000

Kloramfenikol 100-200 200-300

Klortetrasiklin 1000-1500 5000

Dokasisiklin 250 1000

Eritromisin 100 200

Furaldaton 100-200 200

Linkomisin 100-200 200

Neomisin 80-100 100

Spektinomisin 200-400 400

Spiramisin 200-400 400

Sulfonamid 50-100 100

Polimiksin 50000 İÜ 50000 İÜ

Tylosin 250-400 400

İLAÇ ÖZELLİKLERİ VE KULLANMA KILAVUZU



*BAYMEC %1 (ANTİPARAZİTER)

Kullanıldığı Yerler : Bit tedavisinde kullanılır,emici ve ısırıcı bitlerde ayrıca iç ve dış parazitlerde mükemmel sonuç verir

Dozaj : 2 lt suya 2 ml Baymec karıştırılıp iyice çalkalandıktan sonra suluklara konur 24 ila 48 saat sonra su temiz suyla değiştirilir

Tedavi ayda bir tekrarlanır

Not: Hiçbir dönemde yan etkisi yoktur(Yumurta, yavru, tüy, vb)

*BİYOMEC %1(ANTİPARAZİTER)

Baymec ile aynı ham maddeyi içerir,aynı yerlerde aynı oranda kullanılır

*VİTAFORM(Suda Eriyen Toz Vitamin)

Kullanıldığı Yerler: Gelişmeyi sağlıklı büyümeyi, döllenmeyi sağlarKuşlar için büyük 8 esas vitamini en uygun oranlarda ihtiva etmektedir

1 Vitamin A: Kuşun gücünü arttırarak hastalıklardan korur
2 Vitamin D3 : Yumurta kabuğu sağlamlığını sağlar
3 Niasinamid : Ağız boşluğunda oluşan iltihaplanmayı önler, tüyleri güzelleştirir
4 Kalsiyum Pantotenat : Deri iltihabını önler, tüy kalitesini arttırır
5 Vitamin B2: İshali önler
6 Vitamin B12 : Büyümeyi sağlar,
7 Vitamin K : Bağırsak kanamalarını önler
8 Vitamin E : Döllenme gücü ve verimi arttırır

Dozaj:1 lt suya bir çay kaşığı (2gr) hastalıkta 1 lt suya 2 çay kaşığı

*DEPOMİN (Mineral Ve Aminoasit Kombinasyonu)

Kullanıldığı Yerler: Genç hayvanlarda gelişmeyi hızlandırır

Yemden en iyi şekilde yararlanmalarını sağlar

Hayvanın tüyden kolay çıkmasını sağlar

Dozaj: 1 lt Suya 1 kapak atılır Haftada 2 defa verilir

*TETRAMEZATİN

Kullanıldığı Yerler: İshal tedavisinde kullanılır

Dozaj: 2,5 lt Suya 2,5 gr atılır Tedavi 3 gün sürer ilaçlı suyun 6-12 saatte tamamen içilmesine dikkat edilmelidir

(Su bitecek oranda konulmalıdır) Her gün taze su hazırlanacak

*NEOPRİM

Kullanıldığı Yerler:İshal tedavisinde kullanılır

Dozaj: 2,5 lt suya 1 gr(yarım çay kaşığı) tedavi 3 gün sürer

*TYLAN

Kullanıldığı Yerler: Solunum yolları enfeksiyonlarında kullanılır

Ayrıca yer değişikliği ve stres durumlarında kullanılır

Dozaj : Koruyucu olarak haftada 2 gün 2 lt suya 1 gr (Yarım çay kaşığı ) tedavi amaçlı 1lt suya 1 gr 5 gün verilir

*ESB3

Kullanıldığı Yerler: Küf mantarlarının yol açtığı hastalıklara iyi gelir

Nemin yoğun olduğu ortamlarda uzun süre verilebilir

Kanlı ishal durumlarında da kullanılır

Dozaj:Koruyucu olarak 1 lt Suya 1 gr

Tedavi amaçlı 1 lt suya 2 gr 3 gün kullanılır

*NEO TERRAMYCİN

Kullanıldığı Yerler: Kronik solunum yolu enfeksiyonları (Sinuzit,Burun akıntısı ) stres ve vücuttaki yararlanmalardan sonra kullanılır

Dozaj: Koruyucu olarak 2 lt suya 2 gr Tedavi 1 lt suya 1 gr

*NEO TERRAMYCİN + VİTAMİN

Dozaj: Koruyucu olarak 1 lt suya 2 gr Tedavi 1lt suya 4 gr

*BAYTRİL ( %25)

Kullanıldığı Yerler: Kanaryalarda bilinen 30 çeşit hastalığın (Kuyruk sallama ,hırıltı, sebebsiz ölümler , virüs hastalıkları ) tedavisinde kullanılır

Dozaj: Koruyucu olarak 1 lt suya 2 ml Tedavi :1 lt suya 4ml 3 ila 7 gün



*BAYTRİL (%10)

Dozaj: Koruyucu olarak 2 ltsuya 1 ml Tedavi: 2 lt suya 2 ml

*VİLFLOKS

Kullanıldığı Yerler : Yumurtada yavru ölümleri solunum sistemi hastalıkları ve ishaller

Dozaj: Koruyucu olarak 2 lt suya 1 ml Tedavi:1 lt suya 1 ml 3 gün

*POLİSAMİN ( VİTAMİN )

Dozaj: 1lt suya 1 çay kaşığı Yumurtlama ve tüy döneminde 2 gün ara ile normal zamanda haftada 1 gün verilir



KAFES KUŞLARINDA HALKALI KURT ENFEKSİYONLARI

Askarid olarak bilinen halkalı kurtlar kuşların sindirim sistemi, solunum sistemi, kalp ve dolaşım sistemi, damarlar, beyin ve merkezi sinir sistemi, göz ve diğer yumuşak dokular gibi bir çok organa ve dokuya yerleşebilir

Yumurta yoluyla bulaşan bu parazitler papağan ve muhabbet kuşlarında daha sık görülür Ağız yoluyla alınan yumurtalar kuşun ince bağırsaklarında açılır ve içinden çıkan parazitler önce larva ve daha sonra da ergin hale gelirler Dişi parazitler tarafından bağırsakta yumurtlanan yumurtalar kuşun dışkısı yoluyla aynı şekilde çevreye yayılırlar Yaşadıkları ortam nemli ise uzun süre canlı kalabilirler

Askaridler kuşlarda ishal, iştahsızlık, kilo kaybı gibi belirtilerle seyreder Bazı kuşlarda kusma veya aşırı miktarda dışkı yapma da görülür Şiddetli ve aşırı miktarda olan parazitler sindirim sisteminde tıkanmaya ve bunun sonucunda kuşun ölümüne yol açabilir

Hastalığın tedavisinde veteriner hekiminizin önereceği ilaçları kullanmalısınız Tedavi genellikle 10-14 gün içinde tekrarlanır Kuşun yaşadığı çevreden yeniden parazit almasını önlemek amacıyla kafesi, suluklarını, oyuncaklarını ve kullandığı tüm malzemeyi dikkatlice temizlemeli veya değiştirmelisiniz Parazit yumurtaları dezenfektanlara karşı oldukça dirençlidir ama sıcak buhar uygulaması ile yumurtalardan garantili olarak kurtulabilirsiniz

Kuşunuzun parazit enfeksiyonlarından korunması için düzenli olarak dışkı ve parazit muayenelerini ihmal etmeyin Ayrıca kafesinde ve yaşam alanındaki hijyenin korunması ve varsa ortamdaki aşırı rutubetin dengelenmesi önerilir



Kafes kuşlarında mantar enfeksiyonları

Candidiasis, kafes kuşlarında Candida albicans adı verilen bir mantar türünün yol açtığı enfeksiyonların genel adıdır Bu mantar türü normal çok az sayıda bütün kuşların sindirim sisteminde bulunur ancak enfeksiyona neden olmaz Eğer bu mikroorganizmanın sayısı artarsa veya sindirim sisteminde bir hasar varsa, sindirim sisteminde, gaga ve solunum sistemi gibi diğer organlarda, deri, tüy, göz ve üreme organlarında da enfeksiyon oluşur Candida enfeksiyonları muhabbet kuşlarında ve papağanlarda çok daha nadir görülür

Mantar, daha ziyade genç kuşlarda ve bağışıklık sistemi zayıf olan hayvanlarda ortaya çıkar Mantarın oluşma riskini arttıran faktörler çok çeşitli olabilir:

* Kursağın geç boşalması

* Uzun süreli ve bilinçsiz antibiyotik kullanımı

* Kafes temizliğine dikkat edilmemesi

* Vitamin A yetmezliği

* Hatalı beslenme

* Stres, ortamda sigara içilmesi, travma ve bazı virüs enfeksiyonlarının yol açtığı tahribatlar

Hastalığın belirtileri yerleştiği organa göre değişiklik gösterir Tek bir organda olabileceği gibi, birkaç organa aynı anda yerleşebilir Ağız ve gaga bölgesinde olduğunda ağız kokusu ve ağızda beyaz plaklar oluşur Enfeksiyon genellikle alt ve üst gaganın birleştiği açıda oluşur Gagadaki hastalıkta yemi geri çıkarma, iştah kaybı ve halsizlikle birlikte depresyon izlenir Gaga kalınlaşır, yemin kursağı geçişi gecikmeye başlar

Enfeksiyon, sindirim sisteminin alt bölgelerine yerleştiyse, sulu dışkı, kusma, kilo kaybı, iştahsızlık ve depresyon görülür Solunum sistemindeki mantar ise burun akıntısı, ses ve ötüş değişiklikleri, solunum güçlüğü ve kolay yorulma gibi belirtiler izlenir

Hastalığın teşhisinde mantarın miktarı ve belirtilerin tespiti önemli Tedavi olarak veteriner hekiminizin seçimine ve önerisine göre antifungal ilaçlar kullanılır Hastalığa zemin hazırlayan stres, kötü bakım ve beslenme gibi koşulların düzeltilmesi de hastalığın iyileştirilmesinde çok önemli rol oynar

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.