Şair Nef'i |
08-25-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Şair Nef'iŞair Nef’î kasidede gerçek bir varlık göstermiş ve gerek kendi zamanında gerekse sonraki yüzyıllarda kaside yazan bütün şairlere etki etmiş bir şairdir Asıl adı Muhammed olan Nef’i 1572 yılında Erzurum‘da doğdu Padişah I Ahmet zamanında İstanbul‘a geldi Devlet hizmetine girdi ve bir süre farklı memurluklarda çalıştı Onu ölüme sürükleyen hiciv edebiyatında çok başarılı olduğu aşikârdır Hicvin yanı sıra övgü edebiyatıyla da göz doldurmuştur bugün dîvân edebiyatının en beğenilen kasidelerinden bir çoğu onun eseridir Saraydakilerle alay eden şiirler söyler yazdığı hicivlerle dönemin birçok isminin nefretini ve öfkesini üstüne çekerdi İşte bunlardan biri de Vezir Tahir Efendi idi Ona da hakaret ettiğinden Tahir Efendi Nef’î’ye Kelb (köpek) demişti Nef’î de hemen bir şiirle ona cevab verdi: Bize kelb demiş Tahir Efendi İltifatı bu sözüyle zahirdir Maliki’dir benim mezhebim zira İtikadımca kelb tahirdir Zamanın Şeyhülislamı onu ikaz etmiş bir Müslümanı kötülerken aşırı gidilirse küfre düşülebileceğini söylemişti Nef’i de buna karşılık olarak; Müftü efendi bize kâfir demiş Tutalım ben O’na diyem Müslüman Lâkin varıldıkta ruz-ı mahşere İkimiz de çıkarız orada yalan diyerek cevap vermişti Daha sonra tahta çıkan Sultan 4 Murad Han onu Başkatipliğe tayin etti fakat kimseye ilişmemesini söyledi Her ne kadar Nef’î Padişaha bu konuda söz verse de yaradılışı icabı kalemini durduramayıp Sadrazam Bayram Paşa hakkında bir hicviye yazdı: Gürcü hınzırı a samsun-ı muazzam a köpek Nerde sen nerde sadrazamlık a köpek Vay ol devlete kim ola mürebbisi anun Bir senin gibi deni cehl-i mücessem a köpek Sadrazam bundan son derece incindi Fakat saray terbiyesi icabı kimse bunları Padişaha bildirmiyordu Padişah hasbelkader bunun farkına varınca onu son defa ikaz etti Fakat tıyneti icabı işi daha da ileri götürdü Halife-i Müslimin olan Padişaha her zaman yüzüne karşı methiyeler düzdüğü halde günün birinde onu tenkid eden alaycı bir şekilde hicveden “Sihâm-ı Kazâ” isimli şiiri yazdı Padişah bunu öğrenince onun cezalandırılmasını istedi Fakat kurnaz Nef’î hemen saraydaki zenci ağalardan birine giderek Padişahın kendisini affetmesi için bir dilekçe yazması için yalvardı Saray ağası dayanamayıp bir dilekçe yazdı Tam imzalarken kalemden bir damla siyah mürekkep kağıda damladı O anda şairin hiciv damarı kabardı ve o zor anında bile zenci saray ağasını renginden dolayı kötülemek için “Mübarek teriniz damladı efendim” deyiverdi Bu onun son sözleri oldu ve zenci saray ağası Nef’î’yi hemen cellada teslim etti (26 Ocak 1635) yılında ip ile boğularak idam edildi Alıntı |
|