Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
çaresi, gurur, gururdan, kurtulmanın

Gurur: 3. Gururdan Kurtulmanın Çaresi

Eski 08-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Gurur: 3. Gururdan Kurtulmanın Çaresi







Gururdan Kurtulmanın Çaresi
Bil ki, gurur ve aldanıştan kurtuluş üç şeyle olur Bu şeyler akıl, marifet ve ilimdir Aklın kâmil ve selim olması gurur ve aldanmayı önleyen birinci etkendir Bu akıldan yoksun olan bir kimse ise, nefis ve şeytan hilelerine aldanmaya açık ve hâzır hâldedir Akıl fıtrîdir; yani yaratılırken ALLAH Teâlâ tarafından verilir Onu marifet ve ilim yoluyla parlatıp nur ve ışığını arttırmak ise insanın çalışmasıyla olur

(Akıl, kâmil ve nakıs diye iki kategoriye ayrılır Kâmil tam ve olgun demektir Nakıs ise eksik ve ham demektir Diğer bir açıdan akıl selîm ve marîz diye ikiye ayrılır Selîm sağlam ve illetsiz demektir Marîz ise hasta ve illetli demektir)

Marifet, dört şeyi doğru olarak tanımaktır Bunlar insanın kendi kendisini tanıması, kendisini yaratan ve yaşatan Rabbini tanıması, dünyayı tanıması ve ahireti tanımasıdır

İnsan kendi kendisini tanıyınca, hiçbir şekilde gururlanmaya hakkı olmayan âciz, fakîr ve çaresiz bir kul olduğunu anlar

Rabbini tanıyınca, her şeyiyle O'na borçlu olduğunu ve O'nun lütuf ve rahmeti olmadan hiçbir şeye sahip olamayacağını anlar O'nun büyüklüğü karşısında kendi varlığının eridiğini ve yok olduğunu görür ve iyilik adına ne yapsa O'nun adına ve O'nun için yapması gerektiğini idrâk eder Çünkü, iyilikler ancak O'nun kabul etmesiyle anlam ve değer bulur ve zayi olmaktan kurtulurlar

Dünyayı tanıyınca ondaki baş döndürücü değişmeleri, yıkılış ve ayrılıkları görür ve yaz boz tahtası olan bu dünyaya güvenmenin ve onunla sevinmenin akıl işi olmadığını anlar

Ahireti tanıyınca da aradığı ve özlediği âlemin orası olduğunu fark eder ve artan bir rağbetle ona yönelir

Bu marifet sayesinde nefsi yerine Rabbine hizmet etmeyi, dünya yerine de ahiret için çalışıp hazırlık yapmayı düstur ve prensip hâline getirir Bundan sonra niyetinde samimiyet ve ihlâs, ibâdetinde de bütünlük ve mükemmellik kendini gösterir Çünkü ihlâssızlık ve riya kendini görmekten, amelde kusur ve ihmal da dünyayı öne çıkarmaktan ileri gelir

İlim ise, ALLAH Teâlâ’nın kulundan nasıl razı olacağını ve onun amellerini hangi şartlarla kabul edeceğini öğrenmektir Bu şartlar ve keyfiyetler öğrenilince de onlara göre hareket etmek kolaylaşır Çünkü, işlerin yanlış ve eksik yapılmasındaki en büyük sebep, onların doğru ve tam olarak nasıl yapılacağını bilmemektir

Bu zikrettiğimiz şeylerle kişi gurur ve aldanıştan kurtulur Çünkü akıl, marifet ve ilmin olduğu yerde aldanmak olmaz Ancak bu suretle gururdan kurtulan bir kimseyi yeni bir tehlike bekler Çünkü, kendi kendisini gururdan kurtulmuş ve ALLAH yoluna girmiş bir hâlde görünce, ALLAH Rasûlü’nün "Din nasihattir", "ALLAH’ın en çok sevdiği kul, O'nun kullarına faydalı olandır", "ALLAH, senin çalışmanla bir kişiye hidayet verirse, bunun sevabı senin için üzerinde güneşin doğduğu bütün varlıklara sahip olmaktan daha hayırlıdır" gibi sözlerinin teşvikine ve kendisindeki acıma hissinin dürtüsüne uyarak, gaflet ve aldanış içinde gördüğü insanları irşad etmek ve onları kurtuluşa davet etmek için harekete geçer Bu iş için fıtrî kabiliyetle de donanımlı ise, kısa zamanda etrafında büyük bir kalabalık oluşur Bu kalabalık onu sevip sayar, ona minnet duyar ve onu övüp medh-u sena eder Adam kendisini bu şekilde seven ve övenlerin ortasında görünce, daha önce bastırdığı gururu tekrar uyanmaya başlar Eğer, kendisi hemen farkına varıp onu ihlâs makasıyla kesip atmazsa, o giderek büyür ve kendisi riyaset ve baş olmanın zevk ve sevdasıyla sarhoş olur Çünkü, nefse en çok lezzet veren ve aklı baştan alan şey riyaset ve baş olmaktır Onun için, dünyanın diğer bütün lezzetlerinden geçebilmiş bazı kimseler, riyaset ve baş olma lezzetine mağlup olmuş ve onun içinde boğulmuşlardır Hidayet bulduktan sonra sapmaktan ve düzeldikten sonra bozulmaktan ALLAH Teâlâ’nın rahmetine sığınırız

Alıntı Yaparak Cevapla

Gurur: 3. Gururdan Kurtulmanın Çaresi

Eski 08-24-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Gurur: 3. Gururdan Kurtulmanın Çaresi




Bir cemaat veya topluluğu irşad etmeye kalkışan bir kimsenin riyaset sevdasıyla hareket etmediğini gösteren bazı ölçüler vardır Böyle bir kimse kendisini devamlı surette bu ölçülerle tartmalı ve gerçek durumunu öğrenmelidir Bu ölçüler şunlardır:

1- Yegâne niyet ve maksadının insanların hidayet bulması olmak Bir kimsenin maksadı bu olsa, hidayetin onun çabasıyla veya bir başkasının çalışmasıyla gerçekleşmesi onun nazarında aynı değerdedir Bu sebeple, o kendi seviyesinde olanları rakip ve düşman gibi görmez; aksine dost ve yardımcı olarak görür ve onlarla tamamlanmanın rahatlık ve sevincini duyar

2- Halktan medh ve övgü görmeyi aklından geçirmemek ve bunu kesinlikle beklememek Medh ve övgü beklemeyen bir kimsenin nazarında takdir edilmekle tenkid edilmek aynı şeydir Bu sebeple ne medhedilmek onu sevindirir, ne de zemmedilmek onu üzer O, bu açıdan kendisini çoban, etrafındakileri de sürü olarak görür Nasıl ki, çoban kendisini sadece sürüye hizmetle yükümlü bulur ve sürüdeki koyunlardan veya develerden övgü, takdir ve karşılık beklemezse, mürşit ve nasihatçi da halka bu anlayış ve yaklaşım içinde hizmet eder Bundan fazla olarak, o tenkit ve eleştirilere de açık olur Bunları dinler ve değerlendirir

Şöhret zebunu olan bir kimse ise eleştirilere tahammül etmez O kendisini ALLAH Teâlâ’nın sıfatı olan "lâ yus'el" (dokunulmaz) olmak derecesinde görür Faydalı hizmetler yaptığına inanılan bir zatı yıpratıcı mahiyette eleştirmek elbette ki doğru değildir ve bu, onun hizmetlerini olumsuz yönde etkilediği ölçüde günahtır Fakat bunu düşünerek hak ve insaf çizgisinde durmak, eleştiri yapanın sorunudur Eleştirilen zat ise, bu konuda geniş davranmalı ve kendisini rahat hissetmelidir Eleştirilen yıpratıcı değil de, hataları gösterici ve düzeltici mahiyette iseler, onları dinlemek ve değerlendirmek lâzımdır Çünkü bu şekilde eleştirilen kim olursa olsun, hatasını kabul etmek ve onu düzeltmeye çalışmak zorundadır Hata herkes için hatadır İslâm dini bu hususta hiçbir kimseye ayrıcalık ve dokunulmazlık tanımamıştır

3- Derece ve mertebe yönünden kendisini köle, nasihat ve irşad ettiği kimseleri seyyid ve efendi olarak görmek ALLAH Rasûlü (as) şöyle buyurmuştur: "Bir kavmin büyüğü, onların hizmetçisidir" Kendisini hizmetçi durumunda gören bir kimse de, kendisini büyük, başkalarını hakîr ve küçük görmez

4- Kimseden her hangi bir surette maddî yönden faydalanmayı düşünmemek Bu prensibi gözeten bir mürşit ve nasihatçinin nazarında zengin fakir ayırımı yoktur O, kendisine bu yönden bir yararı olanla olmayanı birbirinden ayırmaz İkisine de aynı gözle bakar ve aynı ilgiyi gösterir Elbette ki, kendisini halkın hizmetine adayan ihlâslı kimselere yardım edilir Ancak bu da onların sorunu değildir Bu, halkın hizmeti anlayıp anlamamaları ve değer verip vermemeleriyle ilgilidir Bu hususta yapılan yardımlar da ALLAH Teâlâ için yapılmalı ve karşılığı o kimselerden ayrıcalık ve teveccüh şeklinde istenmemelidir

Alıntı Yaparak Cevapla

Gurur: 3. Gururdan Kurtulmanın Çaresi

Eski 08-24-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Gurur: 3. Gururdan Kurtulmanın Çaresi




5- Bir hizmet başardığı veya bir kimsenin hidayetine vesile olduğu zaman, bunu kendi hüneri olarak görmemek, ALLAH Teâlâ’nın lütuf ve inayetine bağlamak Çünkü ALLAH Teâlâ, Peygambere bile şöyle hitap etmiştir:

"Sen istediğini hidayet edemezsin, ancak ALLAH istediğini (senin vasıtanla) hidayet eder" (Kasas, 56)

"Sen düşmana (ok) attığın zaman, onu (hakikatte) sen değil, ALLAH attı" (Enfâl, 17) buyurmuştur Bu uyarıları alan ALLAH Rasûlü (as) da Mekke'yi fethettiği gün mahşerî kalabalığın önünde şöyle seslenmiştir:

"Hamd ve övgü yalnız ALLAH içindir O kuluna verdiği sözü yerine getirdi; ona yardım etti ve düşmanı tek başına yendi"
Hidâyet ve zaferde kişisel hüner söz konu olmayınca, kişinin kalbine ucub da girmez Çünkü ucub, yaptığı işlere acep kalmak ve bundan kendi nefsine büyüklülük payı çıkarmaktır Ucub kibirden de büyük bir günahtır Onun için âlimler şöyle demişlerdir:

"Yaptığın bir hayır ve ibadeti büyük görüp bundan ucub duyarsan o ameli bırak ve amelsiz kal Böyle daha iyidir"

6- Kendi nefsine karşı dikkatli ve uyanık olmak Çünkü, ALLAH Teâlâ, "Nefis usanmadan kötülüğü emreder" (Yûsuf, 53) buyurmuştur Nefis, aynı zamanda emrettiği kötülükleri örtmesini ve onları iyilik suretinde göstermesini de bilir Bu sebeple, çok kimse kötülük yaparken iyilik yaptıklarını zannederler

7- Sadece din hizmetinde çalışmanın kendisini ALLAH Teâlâ yanında makbul bir kul derecesine çıkarmaya yetmediğini düşünmek Çünkü bunun bazı önemli şartları vardır Hizmetin ALLAH Teâlâ’nın istediği şekilde yürütülmüş olması, sadece O'nun rızasının niyetlenmesi, farzların edâ ve kebâirin terk edilmesi bu şartlardandır Bu ve benzeri şartlardan bir tanesinin eksik olması durumunda, hizmet ne olursa olsun, sahibi için makbuliyet vesilesi olmaz

ALLAH Rasûlü (as) şöyle buyurmuştur: "ALLAH Teâlâ, (istediği zaman) bu dini fâsık ve fâcir kimselerle (diğer bir rivayette, ahirette nasibi olmayan insanlarla) da kuvvetlendirir"

8- ALLAH Teâlâ'dan gördüğü bazı yardım ve kolaylıklardan dolayı O'nun azap ve gazabından emin olmamak Çünkü bu kabil yardımlar, istidrac şeklinde en kötü insanlara da yapılabilir ALLAH Teâlâ şöyle buyurmuştur: "İnkârcı ve azgın müşrikleri kendilerine nimet vermek ve işlerini kolaylaştırmak suretiyle gafil yakalamak isteriz Onlara bu yüzden bir müddet mühlet veririm Benim tedbirim kuvvetlidir" (A'râf, 187)

9- Dünyada oldukça şeytanın kendisini aldatıp yoldan çıkarmasından emin olmamak Şeytan son nefesini vermekte olan bir velîye görünüp: "Ey adam! Benden kurtulduğuna emin olabilirsin artık" demiş Velî: "Hayır! Daha bir nefes var" diye karşılık vermiştir

Mürşit ve nasihatçi bu sıfatlara sahip olmadığı zaman da ondan yararlanılabilir Fakat bu durumda kendisi kendi hizmetinden yararlanamaz O bu durumda, başkasına aydınlık yaparken kendi kendisini yakıp tüketen bir mum gibidir

Gurur ve aldanış bahsini de gayet isabetli olarak söylenmiş şu sözle bitirelim
"Alimler dışında bütün insanlar helâkettedirler İlimleriyle amel edenlerin dışında bütün âlimler de helâkettedirler İhlâs sahipleri dışında bütün amel eden âlimler de helâkettedirler İhlâs sahipleri de her an tehlike halindedirler"

~~~~~~~~~~~~
SON

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.