![]() |
Yolumuz Sohbet Yoludur… |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Yolumuz Sohbet Yoludur…YOLUMUZ SOHBET YOLUDUR… Cenab-ı Mevlâ, insanoğlunu bütün mahlukatın içinde en mükemmel, mümtaz ve mükerrem olarak yaratmıştır ![]() İnsan bu mükemmeliyet ve mükerremiyetini idrak edip, Allah’ın Kelâmı’na ve Fahr-i Alem s ![]() ![]() ![]() gayret gösterirse, işte o zaman felaha erenlerden olacak ![]() Celâl’in, meleklerine karşı iftihar ettiği övülmüş insanlar zümresine girecek ![]() Habib-i Kibriya s ![]() ![]() ![]() sohbetle insanları yetiştirerek başlatmıştı ![]() eren bu insanlara Ashab-ı Kiram denilmektedir ki, bu ifadenin bir manası “sohbetle yetişenler, olgunlaşanlar”dır ![]() Fahr-i Kainat s ![]() ![]() ![]() insanların yırtıcılıkta vahşi hayvanları geçtiği bir ortamda Ashab-ı Kiram, bütün imkansızlıklara rağmen barışı, birlik ve beraberliği temin etmiş, insanlığın kurtuluş modeli olmuştu ![]() cennet hayatının daha dünyada iken yaşandığı görülmemiştir, görülmeyecektir de ![]() ![]() ![]() Rabbül Alemin’in sohbetlere ayrı bir nazarı vardır ![]() ayrılığı, tefrikayı bertaraf etmek için biraraya gelip sohbet eden müminlere melekler dahi gıpta ederler ![]() Eğer bu sohbetler iyi değerlendirilirse, insanlar süflilikten kurtulur, yüksek derecelere kanat açarlar ![]() Sohbetin bu önemi sebebiyle büyükler, “yolumuz sohbet üzerinedir” buyurmuşlardır ![]() terk etmiş olur ![]() gerekir ![]() Burada sözü edilen sohbet, dışarıdan bakıldığında herhangi bir sohbetten çok farklı gözükmese de, önemli bazı özellikler taşır ![]() Bu özelliklerin en başta geleni, yapılan sohbetin gayesidir ![]() kalbin ihyası, ebediyyet yolunda gerekli bilgilere ulaşmak, güzel ahlâk ve edep yolunda mesafe kat etmek, terakki etmektir ![]() Diğer bir fark, sohbetin konularında kendini gösterir ![]() konuşulmaz, konuşulmamalıdır ![]() pahalılığı gibi lüzumsuz işlerden bahsedilmez ![]() yer verilmez, fırsat tanınmaz ![]() İnsanın manen terakkisine vesile olan sohbetin diğer önemli bir vasfı da, kiminle sohbet yapılacağı hususudur ![]() açıklamışlardır: “Ya senin kendisinde yok olacağın, ya da onun sende yok olacağı biri ile sohbet et ![]() sohbet et; ne sen kalasın, ne de o ![]() ![]() ![]() İşte böyle bir sohbet meclisinde, anlatılanlara iyice kulak verilmeli, kalbi uyandırıcı sözlere dikkat edilmelidir ![]() Fahr-i Kainat s ![]() ![]() ![]() bilgilerle donanmanın yanı sıra, güzel bir ahlâka bürünerek ayrılırdı ![]() Bizler de sohbetin yukarıda bazılarını zikrettiğimiz edeblerine riayet ettiğimiz takdirde arzu edilen kazancı elde etmiş oluruz ![]() İnsanoğlunun kalbinde üç türlü sevgi yer alır ![]() Mevlâ sevgisi ![]() vazifelerini yapmak kaydıyla tam bir ihlâs üzere manevi sohbetlere devam ettiğinde, kalbinde dünya ve hatta ukba sevgisi kalmaz, sadece ve sadece Yüce Mevlâ’nın has sevgisi yer alır ki, işte önemli olan budur; gaye budur ![]() Rabbü’l Alemin’i seven, dürüst ve istikamet ehli olur ![]() şevk duyarak kulluk vecibelerini yerine getirir ![]() dürüst bir esnaf, kadirşinas bir ilim adamı, insaflı bir doktor veya mühendis, adalet ve merhamet sahibi bir mülkî amir olur ![]() tüccar, vurguncu bir sanayici olmaz ![]() dikkatli ve hürmete layık biri olur ![]() Sohbetlerin en önemli hususiyetlerinden biri de, insanın kalbinde muhabbeti, muhabbet-i ilâhiyi ve ondan hasıl olacak bütün mahlukata muhabbeti meydana getirmesidir ![]() Bu muhabbet tarif edilmez, edilemez ![]() ![]() Gözyaşları ise muhabbetin bariz ifadelerinden sayılır ![]() Kainat hep muhabbetin eseridir ![]() olmasaydın, felekleri (kainatı) yaratmazdım” buyuruyor ![]() Alemin’in habibi Hz ![]() ![]() ![]() ![]() sebebi oluyor ![]() var ![]() Muhabbetten maksat, Muhabbetullah, Muhabbet-i Rasulullah, Muhabbet-i Evliyaullah’dır ![]() rabt-ı kalb ister ![]() sanıldığı kadar kolay değildir ![]() Muhabbete talip olan kimse, çok çeşitli belalarla imtihan edilir ![]() malıyla, evladıyla, nefsiyle kısaca sahip olduğu her şeyiyle denenir, imtihan edilir ![]() ![]() sonucunda başarılı olursa, muhabbet tacı giydirilir ![]() İnsanın gönlünde, Allah’ın ve O’nun Habibi s ![]() ![]() ![]() ![]() rızasını kazanmış ve murad-ı ilâhide fena bulmuş zatlardır ![]() ![]() Kendisini, dünyalık kaygı, gam ve kederlerden kurtulmuş olarak, ulvi bir alemde hissetmeye başlar ![]() Hatta öyle bir hal almaya başlar ki, “keşke zaman dursa da, bu yüce huzurdan, manevi iklimden hiç ayrılmasam” diye dua etmeye başlar ![]() vuslat beklenmeye başlanır ![]() Şu unutulmamalıdır ki; evliyaullahın muhabbeti, insanı muhabbet-i Habib-i Kibriya’ya; Habib-i Kibriya’nın muhabbeti de Muhabbetullah’a, yani Allah’a vuslata götürür ![]() üzere bulunmasıdır ![]() Yüce Rabbimiz bizlere bu hadsiz muhabbeti nasip eylesin ![]() |
![]() |
![]() |
|