Küçük İnsanların Dikey Şehri Hong Kong... - Hong Kong

Küçük İnsanların Dikey Şehri Hong Kong - Hong Kong[/b]


Uzak, uzak, çok uzak Hong Konga gitme teklifi aldığımda aklıma gelen ilk sözcükler bunlardı Ama ne çare ki şu seyehat etme aşkıma yine engel olamadım ve uzak muzak demeden çantamı hazırlamaya başladım Çünkü bardağın dolu tarafından bakıyordum (İş gezmeye gelince bardak hep dolu olur nedense !) Hong Konga gitmenin güzel yanlarını ardı ardına sayıyordum Mesela buraya gitmek için vize gerekmiyordu, eh böyle bir fırsat kaç kere yaklanır ki, aldığımız hemen hemen her malın arkasında "Made in China" yazdığına göre Hong Kong eşittir ALIŞVERİŞ demek Tabii bu sonuncusunun önemi yok çünkü ben de birçoğunuz gibi alışverişi hiç sevmem (Laf arasında bu sözler erkek okuyucuların gözüne girmek için !!!)Sonuçta, içinde sadece birkaç parça eşyanın bulunduğu büyükçe bir bavulla kendimizi havaalanında bulduk Yaptığım planlar dahilinde dönüşte bu bavul tıka basa dolacak, ayrıca da Hong Kongdan alacağım ikinci bavul kendisine eşlik edecekti Tabii bavulun içine koyduğum küçük çanta da teçhizat dahilinde sayılabilir THY ile yaklaşık 10 saat sürecek bir yolculuk yapacaktık Bizim gibi size de sürpriz olmasın diye söyleyeyim THY yolları direkt uçuşları kaldırmış ve Bangkok aktarmalı olarak Hong Konga gidiyor Aslında bu bir avantaj çünkü Bangkok Havaalanında bir süre insanın ayağının yere teması hoş bir duygu oluyor Ayrıca uçak yolculuğu da öyle korkulduğu gibi sıkıcı geçmiyor Biraz uyku, biraz film izleme ve bol bol yeme içme derken yolculuk sona eriyor Bu arada uçakta 1-2 kilo almak da söz konusu Her seyehat öncesinde olduğu gibi Hong Kong hakkında da sıkı bir araştırma yapmış, daha oraya gitmeden her konu hakkında bilgi sahibi olmuş, günlük planlarımı çoktan hazırlamıştım Uçakta hosteslerin "Hong Kong alışveriş için çok pahalı bir yer" sözleri biraz moralimi bozsa da araştırmalarıma güveniyor ve zaferle döneceğime inanıyordum Eh öyle de olduİyi bir yolculuktan sonra Hong Konga vardığımızda, oldukça modern, iyi yönlendirilmiş ve tertemiz bir havaalanı bizi karşıladı Şimdi otelimize ulaşım kısmı kalmıştı Size tavsiyem Hong Kongda asla taksi kullanmayın Çünkü trafik çok yoğun ve sıkıcı Bunun yanısıra tren, metro, otobüs, tranvay ve ferry son derece rahat ve ekonomik ulaşım araçları Otelimiz Kowloon denen bölgedeydi ve havaalanıdan otele gitmek için tren kullandık Tren deyince bizim banliyo aklınıza gelmesin, benim kastettiğim son derece hızlı, sessiz, modern, konforlu, her koltuğa bir ekranın düştüğü ve ışıklı panoda nerede olduğunuzu izlediğiniz bir trenBelirtilen durakta indikten sonra da belli otellerin önene kadar hizmet veren shuttle servisini kullandık Yine rahat bir şeklide otelimize ulaştık Kaldığımız Royal Pasific Otel çok merkezi bir yerde bulunmakla hayatınızı oldukça kolaylaştırdı ancak Otelin Tower kısmında kalmanızı öneririm çünkü bu bölümdeki odalar çok daha kaliteliYol boyunca görebildiğim kadarıyla Hong Kong dikey bir şehirdi Ama sonra aynı zamanda yatay da olduğunu anladım Bu arada Hong Kong Çinde özerk bir bölge ve "Bir ülke, iki sistem" olarak tanımlanıyor 150 yıllık İngiliz sömürgesi ve 5000 yıllık Çin kültürünün karması olan Hong Kongda çok sayıda İngiliz ve her yerde İngilizlerin etkisini görmek mümkün Uluslararası bir merkez ve burada yaklaşık 68 milyon insan yaşıyor Buna karşın büyüklüğü ise sadece 1100 km2 ve 260ın üzerinde ada ile çevreleniyor Bu haliyle oldukça kompakt ve her yere kolay ulaşılabilirlik özelliğine sahip Hong Kong Adası, Victoria Limanı ile ayrılan Kowloon yarımadası ve yeni yerleşim bölgesi New Territories ile üç bölgeden oluşuyor Eğer 1 gün sonra memleket hasretiyle yananlardansanız Hong Kong adası ve Kowloon arasında bizim ada vapuru misali Star Ferryi kullanabilirsiniz Benim tavsiyem metro kullanmanız Çünkü deniz kokusunu içinize çekerek (nasıl oluyorsa???), denizaltından giden bir metroda yolculuk etmek oldukça ilginç bir tecrübe oluyor Dikey bir şehir tanımlamasını kullanırken hiç de abartmıyorum Çünkü otelimin karşısındaki apartman sadece 60 katlı ve oraya göre vasat bir yükseklikte idi Ama nedense bu kadar yüksek binanın arasında dolaşmak insanı rahatsız etmiyor Çünkü binalar aynı zamanda yatay olarak da devam ediyor Örneğin A alışveriş merkezinden giriyorsunuz F alışveriş merkezinden çıkıyorsunuz Yani binalar birbirleriyle geçişli olarak planlanmış Böylece hem dikey hem yatay derken alabildiğine yer tasarrufu yapılmış İlginç olan başka bir nokta da bu kadar kalabalık nüfusa , sokakların hınca hınç dolu olmasına rağmen bundan hiç rahatsız olmamak Yani bizim Eminönü Meydanı gibi burada adım başı bir omuz darbesiyle sarsılmıyor, kalabalıktan nefes darlığı geçirmiyorsunuz (Yanınızda şık bir kıyafet götürmeyi ihmal etmezseniz, mutlaka Peninsula Otelin roofunda bir içki alın Böylece hem dünyanın çeşitli yerlerinden gelmiş olan ünlüleri, hem de Hong Kongun ışıl ışıl gece görüntüsünün tadını çıkarabilirsiniz) Üstelik bu kadar kalabalığı karşın Hong Kong oldukça temiz şehir Avrupada gördüğümüzün aksine burada sigara izmaritleri hatta biraz abartılı ama külleri bile sokağa atılmıyor Gelelim alışveriş konusuna Çok klasik olsa da Hong Kong bir alışveriş cenneti Dünyanın en meşhur markalarının orjinallerinin yanısıra taklitlerini, hatta taklidin de taklidini bulmak mümkün "Alışveriş Merkezi" denilince aklınıza sadece orjinal markaların, orjinal mağazalarının yer aldığı, en küçüğü (bizim ödüllü, gurur kaynağımız) Ak Merkez gibi olan alışveriş kompleksleri gelmeli İndirim zamanına denk gelmeniz halinde bu markaları çok uygun fiyatlarla alma şansınız var Ben her metro durağında inip, o bölgedeki tüm Merkezleri ve pazarları gezdim Sonunda Louise Vuitton, Gucci, Armani şu bu mağazası görmekten sıkıldım Pazarları ve arka sokakları gezmek benim için daha renkli ve eğlenceli oldu Size de bunu tavsiye ederimHong Kongun arka sokakları ön yüzü kadar iç açıcı değildi tabii Hatta bazen öyle açılmışım ki oradaki tek yabancının kendim olduğuna şahit oldum Buralar tipik Çin mahalleleri olup, eski püskü evler, geleneksel dükkanlar ve ille de lokantalardan ibaret Lokanta deyince İstanbuldaki Çin Lokantaları gelmesin aklınıza İçinde ne olduğu belirsiz (çoğunluğu böcek) tencerelerin sokaklarda kaynadığı, kokusuna dayanamayacağınız lokantalardan bahsediyorum Yine böyle bir sokaktan geçerken o muhteşem kokunun beni öksürük krizine boğduğu ve bizim çekik gözlü vatandaşlardan birkaçının beni hasta sanıp ağızlarını kapatarak yanımdan geçtiklerini de asla unutamamGelelim pazarlara Yine Hong Kongda, her duraktaki Pazar yerlerini gezdim Ama kalite ve meşhurluk açısından size tavsiye edebileceğim "Ladies Market" Kowloonda Mong Kong caddesinde yer alan bu Pazarda giyimden, çantaya, saatten ipeke pek çok ürünü oldukça makul fiyatlarla bulabilirsiniz Sabah saat 4e kadar açık olan Temple Street Night Markette alışveriş için çok uygun Ama ille de pazarlık şart, zaten işin zevki de burada Alışveriş konusundaki bilgilerime sayfalar yetmeyeceği için burada kesiyorum Eğer ilgilenenler olursa, tüm alışveriş noktalarını, ulaşım tarifleri de ekli olarak vermekten zevk duyarımHong Kong ?da yiyecek konusunda o kadar da şanslı değilsiniz Deniz ürünü sevenler için fazla sorun yok, ama yılan balığına dikkat !!!! Pekin ördeği tabii ki ana mönüde Her köşe başında ördek ve domuz lokantaları mevcut Ancak nar gibi kızarmış ördekleri vitrinlerde asılı olarak görünce açıkçası insanın pek iştahı kalmıyor Çin yemeklerini sevmeyenler için ise Spagetti House zinciri (İtalyan yemeği sevenler için iyi bir alternatif) ve Starbucks Cafeler imdata yetişiyor Bir de bol bol pastahane mamülü yiyebilirsiniz ki hakikaten lezzet ve sunum olarak dayanılmazlar Ayrıca bir çay seromonisine katılmak da ilginç bir deneyim olacaktırGelelim gezilecek yerlere Hong Kongu izleyebileceğiniz, kartal gözü şeklinde inşaa edilmiş, manzara teraslarının bulunduğu The Peak Tower, Eski saat kulesi, Hong Kong Kültür Merkezi, The Teddy Bear Kingdom ki sevimli ayılar için oluşturulmuş dünyadaki tek yer, Snoopys World ve Ocean Park özellikle önereceklerim Ocean Park için bir gününüzü ayırmanız şart Burada Kelebek Evinden, Yunus Şova, Akvaryumlardan, özel Köpekbalığı akvaryumuna ve soyunun son demlerini yaşayan Pandalara kadar çok çeşitli istasyon sizi bekliyor Ayrıca tepeden aşağıya inmek için dünyanın en uzun açık hava asansörünü de mutlaka kullanmanızı ve Hong Kong Adasının kuzey sahilini tepeden izlerken, sessizliğin sesini dinlemenizi özellikle tavsiye ederim İlle de bir bitiş cümlesi yazmak gerekirse, özellikle ışıl ışıl geceleriyle Hong Kong, medeniyetten ödün vermeden farklılık arayanlar için görülmeye değer